KAYSERİ HALK SAĞLIĞI MÜDÜRLÜĞÜ TULAREMİ KAYSERİ HALK SAĞLIĞI MÜDÜRLÜĞÜ 2013 Uzm.Dr.Jale DİKER ALGIŞ Dr.Şamil ELBEG
TANIM Francisella tularensis tarafından- insanlarda ve hayvanlarda Francis Hastalığı / Geyik Sineği Ateşi / Tavşan Ateşi / Ohara Hastalığı Pek çok farklı coğrafyada Genellikle hayvanlarda hastalık- özellikle de kemiricilerde septisemi Hayvanlardan insanlara geçiş Potansiyel biyoterör etkeni
EPİDEMİYOLOJİ Kuzey Yarımkürede -- Asya ve Avrupa’da 30°-71° enlemler arası sık -- Finlandiya ve İsveç’te endemik -- ABD’de orta-batı ve dağlık yerlerde endemik
EPİDEMİYOLOJİ Ülkemizde ilk tularemi salgını 1936- Lüleburgaz Samsun, Bursa, Kocaeli, Eskişehir, Antalya, Edirne, Ankara ve Kars Bursa-Karacabey'de 2000’li yıllarda yeni bir salgın Marmara Bölgesinde aktivitesini devam ettirmekte Kuzey Amerika’da çoğunlukla tavşan ve kene, daha az su kaynaklı Ülkemizde yaşanan salgınlar su kaynaklı
EPİDEMİYOLOJİ Ülkemizde insan tularemi vakalarının artma nedenleri ekolojik dengelerin değişmesi yazın kene sayısının artması kışın yabani tavşan avcılığının artması
HASTALIK ETKENİ F. tularensis Gram negatif kokobasil Suda-çamurda-bütünlüğü bozulmuş kadavrada aylarca yaşayabilir
ETKENİN DOĞADAKİ DÖNGÜSÜ
BULAŞMA YOLLARI İnsanlara bulaş üç yolla: 1- Deri ve mukozal yol: Kuzey Amerika, Kuzey Avrupa ve Kuzey Avrasya’da sık Enfekte kene veya sinek gibi vektörlerin ısırması Enfekte hayvan, hayvan ürünleri-çıkartılarıyla temas (idrar, dışkı ya da kan) Enfekte hayvan tarafından doğrudan ısırılma Deri ve mukozalar için enfeksiyon dozu 10 bakteri
BULAŞMA YOLLARI 2- Oral yol: Ülkemizdeki ana bulaş yolu ABD ve Kuzey Avrupa’da nadir Enfekte hayvan dokusu veya çıkartıları ile kontamine olmuş sularla Hasta hayvanların etlerinin iyi pişirilmeden tüketilmesiyle Oral yolla bulaşta enfeksiyon dozu ≥108 bakteri
BULAŞMA YOLLARI 3- Solunum yolu: Aerosol şeklinde bulunan kontamine su veya toz partiküllerinin solunması Kırsal alanda kemiricilerin çıkartılarıyla kontamine olmuş saman, ot ve tahılların hasatı sırasında Tahıl deposu çalışanlarında Laboratuvar çalışanlarında Solunum yolu ile bulaşta enfektif doz 10-50 bakteri
RİSK GRUPLARI Enfeksiyonun endemik veya hiperendemik olduğu bölgelerde kırsal kesimde yaşayanlar Köylüler Çiftçiler Avcılar Kasaplar Aşçılar • Endemik bölgeye seyahat edenler • Laboratuvar personeli (bakterinin izolasyonuyla uğraşanlar)
KLİNİK BULGULAR İnkübasyon periyodu 2-10 gün (1-14 gün) Baş ağrısı, halsizlik, artralji ve ateş gibi akut semptomlarla başlar. Takip eden semptomlar hastalığın lokalizasyonuna göre değişir.
KLİNİK TABLO • Ülseroglandüler • Glandüler • Orofaringeal • Oküloglandüler • Sistemik (tifoid) • Pulmoner • Gastrointestinal resim resim
ÜLSEROGLANDÜLER TULAREMİ Dünyada en sık Kene ısırığı veya hayvan teması Önce papül sonrasında eskar bırakarak iyileşen ülser Bölgesel LAP
GLANDÜLER TULAREMİ Deride lezyon yok, Ateş ve LAP
OROFARENGEAL TULAREMİ Türkiye’de en sık Enfekte hayvan ürünlerinin yenmesi, kontamine sular Farenkste eksüdasyon ve membranöz yapılar Servikal LAP
OKÜLOGLANDÜLER TULAREMİ Tek taraflı pürülan konjonktivit, nodüler lezyonlar, korneal ülser Preaurikal, servikal LAP
TİFOİD TULAREMİ Sepsis Mortalitesi en yüksek olan
PULMONER TULAREMİ İnhalasyon yoluyla Bilateral yama tarzı infiltrasyon Nadiren plevral effüzyon
GASTROİNTESTİNAL TULAREMİ Enfekte hayvanların eti Kontamine sular Ağır ishal
TANI Tularemi tanısı: • Hasta hikayesi • Hasta materyalinin Gram boyası ile boyanmasında, bipolar boyanan Gram negatif kokobasillerin görülmesi
TANI Hasta materyalinden kültür ile F. tularensis’in izolasyonu (kesin tanı) • Hasta materyalinde PCR pozitifliği • Pozitif serolojik testler (tüp aglutinasyonu 1/160, 10 gün arayla 4 kat artış kesin tanı, indirekt hemaglutinasyon, ELISA...)
AYIRICI TANI Yozgat ilinin Yerköy ilçesine bağlı İğdecik köyünde oturan 58 yaşındaki kadın hasta, üç hafta önce sol el ikinci parmağında ağrılı lezyon, ateş ve sol koltukaltında ağrılı şişlikle başvurdu. Yaralanmadan yaklaşık 10 gün sonra üşüme ve titremeyle yükselen ateş şikayeti başlamış.
AYIRICI TANI Hasta hayvan teması, kene ya da böcek ısırma öyküsü tanımlamamaktaydı. Hastanın 10 gündür amoksisilin-klavulanat kullanmasına rağmen ateşinin düşmediği ve tedavinin 5-6. gününde sol aksiller bölgede ağrılı lenfadenopati (LAP) geliştiği öğrenildi.
TEDAVİ Gentamisin 2 x 120mg iv 10 gün Streptomisin 2x1gr im. 10 gün Siprofloksasin 2x500mg po 2x400mg iv 10 – 14 gün Doksisiklin 2x100mg po 15 - 21 gün Hamilelerde gentamisin veya siprofloksasin
BİLDİRİM VE SÜRVEYANS Bildirimi zorunlu C grubu hastalık Şüpheli Olası Kesin vaka
TULAREMİ BİLGİ SİSTEMİ
Kayseri İlinde Görülen Şarbon Vakalarının İlçelere Göre Dağılımı 2010 2011 2012 KOCASİNAN 1 3 MELİKGAZİ 2 AKKIŞLA BÜNYAN DEVELİ FELAHİYE İNCESU ÖZVATAN PINARBAŞI 5 SARIOĞLAN SARIZ TOMARZA TOPLAM 14 Kayseri İlinde Görülen Şarbon Vakalarının İlçelere Göre Dağılımı
KORUNMA ve KONTROL En iyi yol, etken ile temasa neden olan durumlardan kaçınmaktır: Hayvan derisi yüzülürken eldiven giymek, ölü hayvanlarla temas edilmesi gerekiyorsa eldivenin yanı sıra maske ve gözlük kullanmak Vahşi hayvanların etlerini yemeden önce iyi pişirmek Kontamine edilen su kaynaklarını kullanmamak (Standart klorlama işlemi, su kaynaklı tularemi salgınlarından korunmada yeterli) Kene ısırıklarından korunmak için teması önleyecek eldiven, önlük ve çizme gibi bariyer önlemleri kullanmak
KORUNMA ve KONTROL Hastaneye yatırılan hastalara özel izolasyon önlemleri uygulanması gerekmez. Rutin enfeksiyon kontrol önlemlerinin uygulanması yeterlidir. İnsandan insana sekonder bulaş ile gelişen olgu saptanmamıştır. Kene ısırığı veya tularemili hasta ile temas gibi durumlar sonrasında antibiyotik profilaksisi önerilmez klinik takip yapılır. Laboratuar şartlarında bakteri ile temas veya biyolojik saldırı gibi F.tularensis ile temas riskinin yüksek olduğu durumlarda doksisiklin veya siprofloksasin ile 14 gün süreyle profilaksi uygulaması önerilir.
KORUNMA ve KONTROL F. tularensis için geliştirilen ölü aşılar sadece antikor yanıtı oluşturdukları için etkili bulunmamıştır Attenüe edilmiş F. tularensis suşunun kullanıldığı canlı aşının, tifoid tulareminin gelişmesini önlediği, ülseroglandüler tulareminin ise şiddetini azalttığı gösterilmiştir, ancak sadece laboratuvar personeli gibi bu patojenle sık karşılaşma riski olan kişilere önerilmektedir
KORUNMA ve KONTROL • Salgın durumunda sular kaynatılmadan içilmemeli ve dezenfekte edilmeden kullanılmamalı • Muhtemel kontamine materyal ile doğrudan ve dolaylı temastan kaçınılmalı • Gıda depolarının fare, sıçan veya diğer kemiricilerle temasının önlenmesi için gerekli tedbirler alınmalı • Yabani veya evcil hayvanlar (kedi ve köpekler) ile temastan sonra mutlaka eller yıkanmalı • Av hayvanlarının etleri iyi pişirilerek tüketilmeli, salgın dönemlerinde yabani hayvanlar avlanılmamalı ve etleri tüketilmemeli
HALKA VERİLECEK MESAJLAR Salgın sırasında İçme suları kaynatılmadan içilmemeli ve dezenfekte edilmeden kullanılmamalı Açık su kaynakları kullanılmamalı Hayvan dışkısı bulaşan gıdalar tüketilmemeli Gıda saklanan yerlere fare, sıçan gibi kemiricilerin girişleri önlenmeli Endemik bölgelerde Yabani hayvanlar avlanmamalı, etleri tüketilmemeli Hayvan leşlerine çıplak elle dokunulmamalı, uygun bir şekilde gömülmeli
TEŞEKKÜR EDERİZ…