Bölüm 8: EĞRİ UYDURMA Fizikte laboratuarda yapılan deneysel ölçümlerin ne kadar hata payı içerdiğini, veya belli teorik modellere ne kadar uyduğunu bilmek.

Slides:



Advertisements
Benzer bir sunumlar
Kalibrasyon.
Advertisements

POLİNOMLAR TANIM: P(x)=anxn+an-1xn a2x2+a1x+a0 biçimindeki ifadelere reel katsayılı bir bilinmeyenli polinom denir. anxn, an-1xn-1, ... , a1x+a0.
Prof. Dr. Halil İbrahim Karakaş
TÜREV UYGULAMALARI.
Birinci Dereceden Denklemler
FONKSİYONLAR ve GRAFİKLER
TBF Genel Matematik I DERS – 3 : Limit ve Süreklilik
Batuhan Özer 10 - H 292.
BİRİNCİ DERECEDEN BİR BİLİNMEYENLİ DENKLEMLER
1.Dereceden 1 Bilinmeyenli Denklemler
KESİRLİ FONKSİYONLARIN GRAFİKLERİ
DERS 2 MATRİSLERDE İŞLEMLER VE TERS MATRİS YÖNTEMİ
Bölüm 4: Sayısal İntegral
FONKSİYONLARIN GRAFİKLERİ
Bölüm 3: Sayısal Türev BirinciTürev: Bir f(x) fonksiyonunun [a,b] tanım aralığında bir x noktasındaki türevi, Limit ifadesiyle tanımlanır. Eğer f(x)’in.
DOĞRU GRAFİKLERİ EĞİM.
Bölüm6:Diferansiyel Denklemler: Başlangıç Değer Problemleri
CEBİRSEL İFADELER ŞEHİT POLİS İSMAİL ÖZBEK ORTA OKULU BURSA/KESTEL.
BİRİNCİ DERECEDEN İKİ BİLİNMEYENLİ DENKLEMLER
Ders : MATEMATİK Sınıf : 8.SINIF
ONÜÇÜNCÜ HAFTA Reaksiyon mertebeleri. Katalizör ve reaksiyon hızları.
Birinci Dereceden Denklemler
Yıldız Teknik Üniversitesi Makina Müh. Bölümü
GEOMETRİK PROGRAMLAMA
Yıldız Teknik Üniversitesi Makina Müh. Bölümü
Bölüm5 :Kök Bulma Sayısal bilgisayarlar çıkmadan önce, cebirsel denklemlerin köklerini çözmek için çeşitli yollar vardı. Bazı durumlarda, eşitliğinde olduğu.
SONLU ELEMANLAR YÖNTEMİ
Yıldız Teknik Üniversitesi Makina Müh. Bölümü
SONLU ELEMANLAR YÖNTEMİ
SONLU ELEMANLAR YÖNTEMİ
MATEMATİK ÖĞRENEBİLİR
Yıldız Teknik Üniversitesi Makina Müh. Bölümü
Bölüm 7: Matrisler Fizikte birçok problemin çözümü matris denklemleriyle ifade edilir. En çok karşılaşılan problem türleri iki başlıkta toplanabilir. Cebirsel.
Yrd.Doç.Dr. Mustafa Akkol
ÖZDEŞLİK b x x b a y a y a 8.Sınıf Aşağı yön tuşu ile ilerleyiniz.
Lineer Cebir Prof.Dr.Şaban EREN
SONLU ELEMANLAR DERS 5.
DOĞRUSAL DENKLEMLER Tuba TIRAŞOĞLU
2 Birinci Mertebeden Adi Diferansiyel Denklemler
İKİNCİ DERECEDEN DENKLEMLER
İLKÖĞRETİM MATEMATİK 6.SINIF
MATEMATİK 1 POLİNOMLAR.
Yıldız Teknik Üniversitesi Makina Müh. Bölümü
Ölçme Sonuçlarının Değerlendirilmesi
MATEMATİK DERSİ KONU : DENKLEM ÇÖZME SEMİH YAŞAR
Çarpanlara Ayırma.
Yıldız Teknik Üniversitesi Makina Müh. Bölümü
SONLU ELEMANLAR DERS 6.
Regresyon Örnekleri.
Yrd. Doç. Dr. Mustafa Akkol
DİERANSİYEL DENKLEMLER
TBF Genel Matematik I DERS – 11: Belirsiz İntegral
…ÇOKLU REGRESYON MODELİ…
Asimetri ve Basıklık Ölçüleri
Diferansiyel Denklemler
Polinomlar Enterpolasyon Grafikler Uygulama Sayısal Analiz
Sayısal Analiz Sayısal Türev
Lineer Olmayan Denklem Sistemlerinin Çözüm Yöntemleri
Sayısal Analiz Sayısal İntegral 3. Hafta
Sayısal Analiz 7. Hafta SAÜ YYurtaY.
Denklemeler içerdiği değişkenin sayısına ve kuvvetine göre sınıflandırılır. Aşağıdaki örneklere bakarsak; 2x+4=15I. Dereceden I Bilinmeyenli Denklem x.
İKİNCİ DERECEDEN DENKLEMLER
Regresyon Analizi İki değişken arasında önemli bir ilişki bulunduğunda, değişkenlerden birisi belirli bir birim değiştiğinde, diğerinin nasıl bir değişim.
Yeşilköy Anadolu Lisesi. TANıM (KONUYA GIRIŞ) a, b, c gerçel sayı ve a ¹ 0 olmak üzere, ax 2 + bx + c = 0 biçimindeki her açık önermeye ikinci dereceden.
OLASILIK ve İSTATİSTİK
Sinir Hücresi McCulloch-Pitts x1 w1 x2 w2 v y wm xm wm+1 1 '
5.1 POLİNOMİNAL REGRESSİYON
Bir Prakseoloji Örneği: Parabolün Tepe Noktasının Bulunuşu
NİŞANTAŞI ÜNİVERSİTESİ
Sunum transkripti:

Bölüm 8: EĞRİ UYDURMA Fizikte laboratuarda yapılan deneysel ölçümlerin ne kadar hata payı içerdiğini, veya belli teorik modellere ne kadar uyduğunu bilmek önemlidir. Bu amaçla verilerin standart ve herkes tarafından anlaşılır yöntemlerle analiz edilmesi gerekir. Bir fiziksel büyüklüğün davranışını açıklayan teorik bir model varsa, bu modelin deneysel ölçümlerle ne kadar uyumlu olduğunu bilmek isteriz. Örneğin, bir y büyüklüğünün x değişkenine göre değişimi şekilde gösterildiği gibi ölçülmüş olsun. Şekil 8.1:

Teorik modele göre y=ax+b şeklinde lineer bir bağımlılık öngörülüyorsa, bu deneysel noktalara en az hata payı ile uyum gösteren doğru hangisi olur. Bu doğruyu bulursak, a ve b katsayılarını da hesaplayabiliriz. İNTERPOLASYON: Bir f(x) fonksiyonunun x1,x2,….,xN veri noktalarında aldığı y1,y2,….yN değerleri verilmişse, fonksiyonun başka bir x noktasında alacağı değeri bilmek istiyoruz. Aranılan x değeri, [x1,xN] aralığı içinde yer alıyorsa bu işleme interpolasyon, dışında yer alıyorsa extrapolasyon adı verilir. İnterpolasyon yönteminde genel yaklaşım, bilinmeyen f(x) fonksiyonu yerine, bu veri noktalarını sağlayan bir polinom kullanmaktır. İki noktadan geçen polinom bir doğru, üç noktadan geçen polinom kuadratik denklem olduğuna göre, N sayıda noktadan geçen polinomun derecesi N-1 olur: Bu polinomun N sayıda veri noktasını sağlaması isteniyorsa, olmalıdır.

Daha açık yazarsak, Burada bilinmeyen katsayıları için N sayıda bir denklem sistemidir. Daha önce öğrendiğimiz Gauss elemesi yöntemiyle ai katsayıları belirlendikten sonra, istenilen herhangi bir x değeri için polinomun değeri hesaplanıp y(x) interpolasyon değeri bulunur. Lagrange İnterpolasyonu: Yukarıda katsayıları için denklem sistemini çözmeye gerek kalmadan, N sayıda noktayı sağlayan polinomu doğrudan yazmak mümkündür. Lagrange tarafından bulunan bu klasik formül şöyledir: .

Gerçekten de x=xi olduğunda, önünde yi çarpanı olan terim dışındakiler sıfır ve polinomun değeri yi olmaktadır. Bu formüldeki her terimin (N-1) dereceden birer polinom olduğuna dikkat edelim. Üç ayrık nokta için kuadratik interpolasyon oluşturursak; bu ikinci dereceden bir polinom olacaktır. Lagrange interpolasyon fonksiyonları

tanımlanırsa P1(x) ve P2(x) interpolasyon formülleri aşağıdaki şekilde ifade edilir: Kübik Şerit İnterpolasyonu: N tane veri noktasından geçen (N-1) gibi yüksek dereceli bir tek polinom kullanmak, aşırı salınımlara yol aşıyordu. O halde, iki-üç noktayı kapsayan daha küçük aralıklarda, daha küçük dereceden polinomlar kullanarak bu aşırı salınımları engelleyebiliriz. Ancak, bu polinom parçaları bir aralıktan diğerine yumuşak geçiş yapmalıdırlar. Eğer ardışık iki aralıktaki polinomların 1. ve 2. türevleri geçiş noktasında sürekli olurlarsa, geçişler düzgün olacaktır. En kullanışlı olan kübik şerit (spline) yönteminde iki noktadan geçen kübik bir polinom alınır ve bu iki noktada 1. ve 2.türevin sürekliliği koşuluyla katsayılar tayin edilir.

Şekil 8.2: [xi,xi+1] aralığını göz önüne alalım. xi noktasını sağlayan kübik polinom şöyle olur: Şimdi sınır koşullarını koyalım. Bu polinom xi+1 noktasında, komşu polinomla aynı değeri vermelidir:

Burada katsayılar arasında iki bağıntı elde ederiz: sonra, 1. ve 2.türevlerin sürekliliği koşulları yazılır. (N-1) sayıdaki aralığın her birinde 4 bilinmeyen varsa, toplam 4(N-1) bilinmeyen eder ve bize bu kadar sayıda bağıntı gerekir. Aralıkların arsındaki sınırların sayısı (N-2) olduğuna göre, bu sınırlarda toplam 4(N-2) bağıntı yazılabilir. O halde, 4 bağıntı daha gerekir. Bunlardan ikisi fonksiyonun iki uçtaki değerinden gelir. Şimdi iki koşul daha gerekir. İki uçta 1. ve 2.türevler belli olmadığı için bu koşullar en doğal olarak, ve alınır. Daha sonra, işlemler yapılarak katsayıları veren bağıntılar bulunur.

Burada hi=xi+1-xi adım uzunluğu her aralık için aynı olmak zorunda değildir. ci katsayıları da bir tekrarlama bağıntısı olarak verilirler: EĞRİ UYDURMA Veri analizinde ikinci önemli konu, deneysel verileri teorik bir modele uydurmaktır. Bir deneyde ölçülen N sayıda veri noktası (xi,yi) olsun. Teorik bir modelde bu değişkenler arasında y=f(x) gibi bir bağıntı olacağı öngörülüyorsa, veri noktalarından en az hata ile geçen f(x) eğrisi ne olmalıdır? f(x) bir doğru veya bir polinom olabilir. Basit olması açısından önce Lineer en küçük kareler yöntemini ele alalım.

Lineer En Küçük Kareler Yöntemi: Şekil 8.3: Şekilde görüldüğü gibi, y=ax+b doğrusunun veri noktalarının hepsinden geçmesi imkansızdır. Herhangi bir (xi,yi) noktasının bu doğrudan sapma miktarı, Burada si farkı artı veya eksi olabileceğinden karesini gözönüne almak daha uygundur.

Tüm deneysel noktaların doğrudan sapma miktarlarının kareleri toplamı, Toplam sapma miktarı a ve b katsayılarının bir fonksiyonudur. a ve b değerleri ne kadar iyi seçilirse S değeri de o kadar küçük olur. Bu durumda S(a,b) büyüklüğünü minimum yapan a ve b değerleri nelerdir. Bir fonksiyonun minimum noktası 1.türevi sıfıra eşitleyerek bulunur. S’nin a ve b ye göre kısmi türevlerini bulup sıfıra eşitleyerek aşağıdaki ifadeler elde edilir;

Buradaki toplamalar, deneysel veriler cinsinden hesaplanan, yani bilinen değerlerdir. O halde, bu iki denklem a ve b bilinmeyenleri için lineer bir denklem sistemi olur. Bunu matris şeklinde yazarsak; elde edilir. Polinom En Küçük Kareler Yöntemi: Lineer en küçük kareler yöntemi için bulduğumuz sonuçları, aynı yolla daha yukarı dereceden polinomlara genişletebiliriz. Bulacağımız polinomun derecesi M olsun;

Her veri noktasında bu eğriden olan sapma miktarı, olup, N sayıdaki veri noktasında oluşan sapmaların kare toplamı, olur. S’nin minimum değerini bulmak için, her bir aj katsayısına göre 1.türevlerin sıfır olmasını isteriz. . .

Bu denklemler a bilinmeyenine göre yeniden düzenlenirse, M+1 bilinmeyenli bir lineer denklem sistemi oluşur; (M+1). dereceden bu lineer denklem sistemini Gauss elemesi yöntemiyle çözerek Katsayılarını bulabiliriz.