Sabit Diskler Hard Disk Fon müziği.

Slides:



Advertisements
Benzer bir sunumlar
Bilgi Teknolojisinin Temel Kavramları
Advertisements

KASALAR Hazırlayan:Serkan GÖÇ Bilişim Tek.Öğretmeni.
Anakartlar Sistemin merkezi bileşenidir.
BLU RAY DVD ROM CD ROM OPTİK OKUYUCULAR Hazırlayan: Zeynep SIRIM
BİLGİSAYAR DONANIM ELEMANLARI
GENEL OLARAK Ana kart Nedir? Ana kartın Yapısı
AĞ YAPISI İNTERNET AĞLARI.
BİLGİSAYAR KULLANIMI VE SAĞLIK
Dijital Dünyada Yaşamak
BİLGİSAYAR KULLANIMI VE SAĞLIK
Bilgi Teknolojisinin Temel Kavramları
VERİ SAKLAMA BİRİMLERİ
Kasalar Kasanın içinde anakart takma tepsisi, güç kaynağı yuvası, birkaç tane 5.25" ve 3.5"luk yuvalar -ki buralara sabit disk ve CD-ROM sürücü gibi aygıtlar.
KAPASİTE (HAFIZA) ÖLÇÜ BİRİMLERİ
8 İKİNCİL DEPOLAMA CHAPTER
Ders Adı: Bilgisayar Donanımına Giriş
Ders Adı: Bilgisayar Donanımına Giriş
Bilgi Teknolojisinin Temel Kavramları
RAID Nedir?.
SAMSUNG AKADEMİ Emin CELİLOĞLU IT Eğitmeni
BİLGİ TEKNOLOJİSİNİN TEMEL KAVRAMLARI
ANA KARTLAR VE KASALAR.
Depolama Alan Ağları – SAN Ağa Bağlı Depolama - NAS
66 CHAPTER SİSTEM UNITESİ. © 2005 The McGraw-Hill Companies, Inc. All Rights Reserved. 6-2 Sistem Üniteleri Mikro bilgisayarlar Masaüstü Dizüstü Tablet.
BİLGİSAYARIN MİMARİSİ, TEMEL BİLEŞENLERİ VE ÇALIŞMA MANTIĞI
KAPASİTE (HAFIZA) ÖLÇÜ BİRİMLERİ
DİJİTAL ÖLÇÜ BİRİMLERİ
DİJİTAL ÖLÇÜLER.
DİJİTAL ÖLÇÜ BİRİMLERİ
DİSK SÜRÜCÜLER.
İsmail ÖZTÜRK Biliişim Teknolojileri Öğretmeni
DEPOLAMA.
DEPOLAMA.
Serial ATA-(SATA) Serial ATA, masaüstü bilgisayarlardaki, bazı sunuculardaki ve ağa bağlı depolama cihazlarındaki paralel ATA fiziksel depolama arabiriminin.
DEPOLAMA.
BİLGİSAYAR SİSTEMLERİ
DEPOLAMA.
Bilgi Teknolojisinin Temel Kavramları
BİLGİSAYAR DONANIMI Hazırlayan: Emre ŞENTÜRK ( )
Bilgisayara bilgilerimizi saklayabiliriz.
Hafta2 Bilgisayar Donanımı Dersi
BİM 101 Bilgi İşleme Giriş © 2006 Prentice-Hall, Inc.
Bilgi Teknolojisinin Temel Kavramları
Sabit Diskler Hard Disk.
Kuzey ve Güney Köprüleri
Information Technology, the Internet, and You © 2013 The McGraw-Hill Companies, Inc. All rights reserved.Computing Essentials 2013.
USB Universal Serial Bus Evrensel Seri veriyolu. Tak çalıştır aygıtların sistemlerde daha kolay bir şekilde kullanımını sağlamak amacıyla geliştirilmiş.
FAT VE NTFS DOSYA YAPISI
DİLOVASİ 10-TL SINIFI VERİ SAKLAMA BİRİMLERİ ÖĞRTMEN= KÜRŞAT KUŞ =
BELLEKLER Bellekler, bilgi depolama üniteleridir. Bilgisayarlar her türlü bilgiyi (resim, ses, yazı gibi) ikilik sayılar ile kullanır ve saklar. Bir bilgi.
Konu : WİNDOWSTA VERİ DEPOLAMA YÖNTEMLERİ Hazırlayan : Güray Mantar
SUNUM KONU BAŞLIKLARI->
SUNUCU İŞLETİM SİSTEMLERİ
Anakart Bilgisayarın tüm parçalarını üzerinde barındıran ve bu parçalar arasında iletişimi sağlayan birincil devre kartıdır. Anakartlar elektriği geçirmeyen.
DEPOLAMA.
Bilgisayar Mühendisliğine Giriş
BİLGİSAYAR NEDİR?.
Sabit Diskler Hard Disk Fon müziği.
Sabit Diskler Sabit Disk Nasıl Çalışır? Sabit Disk Çeşitleri
Turgutlu Meslek Yüksek Okulu Bilgisayar Programcılığı
HAZIRLAYAN: ELİS MERCAN( )
Dinamik Diskler.
SABİT DİSKLER.
HARİCİ VERİ DEPOLAMA SİSTEMLERİ
BİLGİSAYAR DONANIM ELEMANLARI * Fiziksel olarak bir bilgisayarı oluşturan tüm birimlerdir. * Donanım somut bir kavramdır. Bu nedenle donanımı, elle tutulur,
Bilgisayar Donanımı Hafta 3
Bilgisayar Donanımı Sabit Diskler- HDD Memduh F Şahin
ANAKARTLAR.
Bilgisayar Donanımı Dersi Bilgisayarın Mimarı Yapısı ve Çalışma Mantığı.
Sunum transkripti:

Sabit Diskler Hard Disk Fon müziği

Temel Bilgiler Bu bölümde aşağıdakileri öğreneceksiniz Sabit disklerin nasıl çalıştığı ATA ve SCSI disk arayüzlerinin tanınması RAID ile nasıl verinin korunduğu Disklerin nasıl monte edileceği CMOS ayarlamaları ve sürücülerin yüklenmesi Bu bölümde… Sabit disklerin nasıl çalıştığını IDE ve SCSI disk sürücü arayüzlerini… RAID sistemini ve RAID ile nasıl verinin korunduğunu… Disklerin nasıl monte edileceğini Disklerle ilgili CMOS ayarlamaları konularını öğreneceğiz.

Sabit Disk Bileşenleri Kapak Montaj Delikleri Disk Kasası Plaka Devir Merkezi Manyetik Plakalar Okuma Yazma Kafaları Kasa Montaj Delikleri Hareket Kolları Hava Filtresi Öncelikle şekil üstünde sabit disklerin bileşenlerine göz atalım. Disk kasası… Disk kasasını bilgisayar içerisine monte etmede kullanılan vida delikleri… Sabit disk kapağının montaj delikleri… Manyetik plakalar ve ve plakaların dönüşünü sağlayan devir merkezi… Kolların ve plakaların hareketini sağlayan hareket motoru… Hakaret kolları ve bunların ucunda yer alan okuma yazma kafaları… Verilerin aktarıldığı şerit kablo ve SATA arayüz bağlantısı… Motora enerji sağlayan enerji bağlantısı ve en son disk içindeki hassas hava dengesini ayarlayan hava filtresi… Şerit Kablo Hareket Motoru SATA Arayüz Bağlantısı Enerji Bağlantısı

Genel Olarak Diskin Çalışması Bütün sabit sürücüler özel bir motor tarafından kontrol edilen kolların üzerinde okuma/yazma başlıkları ve plaklardan oluşur Plakalar manyetik malzeme ile kaplı alüminyumdan yapılmıştır Kolların ucundaki kafalar bu plakalar üzerinde okuma ve yazma işlemleri gerçekleştirir Plakalar dakikada 3.500 ile 15.000 devirle dönerler (RPM) Plakalar ile kafalar arasındaki boşluk uçuş yüksekliğidir Uçuş yüksekliği bir parmak izinin kalınlığından bile daha azdır Okuma/yazma başlıkları diske ne kadar yaklaşırsa, bilgi sürücüye o kadar yoğun depolanır Bütün sabit sürücüler özel bir motor tarafından kontrol edilen kolların üzerinde yer alan okuma/yazma başlıkları ve plaklardan oluşur. Plakalar manyetik malzeme ile kaplı alüminyumdan yapılmıştır. Kolların ucundaki iki küçük okuma/yazma kafası, bu plakalar üzerinde okuma ve yazma işlemleri gerçekleştirir. Plakalar dakikada 3.500 ile 15.000 devirle dönerler ve devir hızı RPM olarak ifade edilir. Plakalar ile kafalar arasındaki boşluk uçuş yüksekliği olarak ifade edilir ve bu yükseklik, bir parmak izinin kalınlığından bile daha azdır. Okuma/yazma başlıkları diske ne kadar yaklaşırsa, bilgi sürücüye o kadar yoğun depolanır.

Sabit Disk İçerisindeki Hava Basıncı Uçuş yüksekliğinin çok hassas olması, plaka ve kafaların dışarıdaki havaya maruz kalmamasını zorunlu kılar Plakalar üzerindeki küçücük bir toz parçası, okuma/yazma başlıklarının yolunda bir dağ etkisi yapar Tüm sürücüler, içindeki havayı temiz tutarak, iç ve dış hava basıncını dengelemek için çok küçük boşluklu bir hava filtresi kullanır Uçuş yüksekliğinin çok hassas olması, plaka ve kafaların dışarıdaki havaya maruz kalmamasını zorunlu kılar. Disk üzerindeki küçücük bir toz parçası bile okuma/yazma başlıklarının yolunda bir dağ etkisi yapar ve sürücüde çok ciddi zararlara neden olur. Sürücünün içindeki havayı temiz tutmak, iç ve dış hava basıncını dengelemek için bütün sürücüler çok küçük boşluklu, ağır bir filtre kullanırlar.

Veri Kodlama ve Flux Bilgiler, 1’i temsil eden manyetik nokta ve 0’ı temsil eden manyetik olmayan noktayı canlandıran çift şekilde saklanırlar Bilgiler flux (akı) denilen küçük manyetik alanlarda depolanır Flux üzerindeki manyetik dönüşümler (1’in 0 veya 0’ın 1 yapılması), “flux reversal” olarak tanımlanır Sabit diskler veriye ulaşırken yada veriyi yazarken manyetik alanı kutuplandırarak, bu flux değişimlerini 1 ve 0 olarak çok hızlı bir şekilde okurlar veya yazarlar Sabit diskler bilgileri 1 ve 0’a karşılık gelen; “manyetik olan” ve “manyetik olmayan” nokta çiftleri halinde saklarlar. Bu ikili küçük küçük manyetik alanlara flux, yani Türkçe ifadesiyle “akı” veya “elektriksel akı” denilir. Sabit diskler verileri flux ile manyetik alanı kutuplandırarak yazar ve kutuplanmış alanı yine aynı yolla okurlar. “Flux Reversal” kavramı, flux üzerindeki manyetik dönüşümleri ifade eder. Bu işlemde bir yöndeki akılar “0” diğer yöndekiler “1” okunur. Sabit diskler veriye ulaşırken yada veriyi yazarken, bu flux değişimlerini şekilde temsil gösterildiği gibi okur ve bu okuma işlemi çok hızlı bir şekilde gerçekleştirilir.

Veri Kodlama Teknikleri Sabit diskler, flux dönüşümünü yorumlamak için karmaşık kodlama yöntemleri kullanır RLL: Run Length Limited PRML: Partial Response Maximum Likelihood Bilgi kodlama işlemleri ve teknikler, tamamen sabit disklerin kendi iç mekanizmalarında gerçekleştirilir ve görünmezdirler Disk kapasitelerindeki artış, bu kodlama tekniklerinin ilerlemesine bağlıdır Günümüzün sabit diskleri özel kodlama sistemleri kullanarak flux dönüşümlerini yorumlarlar. Bu yöntemlerin etkinliği de, karmaşıklığı da zaman içersinde ciddi biçimde artmıştır. Yaklaşık olarak 1991’den itibaren sabit sürücüler RLL, yani “sınırlanmış koşum uzunluğu” olarak bilinen bilgi kodlama sistemini kullanmaya başladılar. Ancak günümüzdeki sürücüler PRML, yani “kısmi yüksek olasılık karşılığı” kodlaması adı verilen ve RLL’nin oldukça gelişmiş bir sürümü olan yöntemi kullanır. Bilgi kodlama sistemi tamamen sabit diskte miras kalmıştır ve görünmezdir. Bilgi kodlama işlemleri ve ilgili teknikler, tamamen sabit disklerin kendi iç mekanizmalarında gerçekleştirilir. Bu noktada bilmeniz gereken en önemli şey, disk kapasitelerindeki artışın büyük ölçüde bu kodlama tekniklerinin ilerlemesine bağlı olduğudur.

Sabit Disk Kol Hareketi Step (Adım) Motor Teknolojisi Kollar, sabit artış veya adımlarla hareket ettirilmekteydi Zamanla konumlandırmadaki kusursuzluk bozulmaktaydı Isı problemleri oluşturmaktaydı Voice Coil (Bobin) Teknolojisi Güncel diskler bu motor teknolojisini kullanır Kolları doğru pozisyona getirmek için ince ayarlamalar yapar Bunun için bir plaka üzerinde veri haritası tutar Bugüne kadar sabit disklerde kolları hareket ettirmek için kullanılan 2 tip teknoloji vardır. Birincisi step, yani adım motor, ikincisi de Voice Coil, yani bobin teknolojisidir. Başlangıçta sabit diskler step motor teknolojisini kullandılar. Ama bugün tamamı bobin teknolojisine geçmiştir. Step motor teknolojisi, kolu, sabit artış veya adımlarla hareket ettiriyordu. Motorla hareketlendirici kol arasındaki arabirim zamanla kolların konumlanmasındaki kusursuzluğu bozmaktaydı ve bu fiziksel bozukluk bilgi taşımada hatalara sebep oluyordu. Ayrıca, sıcakta step motor sürücülerine zarar veriyordu ve bileşenler ısındıkça doğru konumlanması değişiyordu. Teknolojinin bu sınırlamaları, kendi sonunu getirmiştir. Bugün yapılan bütün sabit sürücüler, hareketlendirici kolları çalıştırmak için düz bir motor kullanır. Bu teknolojide kolları doğru pozisyona getirmek için ince ayarlamalar yapılır ve bu amaçla plaka üzerinde bir veri haritası tutulur.

Geometri Geometri, bir sabit diskin bilgileri nerede depoladığını belirler Bir sabit diskte geometri üç temel bileşenden oluşur Kafalar (Heads), Silindirler (Cylinders) ve Bölgeler (Sectors) Bunlar, sabit diskin geometrisini tanımlamak için birleşir Geometri, bir sabit diskin bilgileri fiziksel olarak nerede depoladığını belirler. Geometri konusunda bilinmesi gereken üç temel bileşen vardır; başlar, silindirler ve sektörler. Eski sistemlerde disk geometri bilgisinin öncelikle CMOS ekranından bilgisayara tanıtılması gerekmekteydi. Günümüzde ise geometri bilgisi sabit disk üzerinde saklanır ve BIOS tarafından otomatik olarak algılanır.

Kafalar (Heads) Kafalar, okuma/yazma yapabilen uçlardır Plaka başına (altta ve üstte olmak üzere) iki kafa bulunur Ayrıca özel amaçlar için farklı kafalar da bulunabilir Kafaların plakalar üzerinde gezerken üstünden geçtiği veri miktarının artması ile kapasite artar Fluxların yatay yerine dikey olarak kullanılmaya başlanması ile aynı alanda daha fazla veri saklanmaktadır Kafalar, hareket kollarının ucunda bulunan ve okuma/yazma yapabilen uçlardır. Plaka başına, altta ve üstte olmak üzere iki kafa bulunur. Ancak “plaka sayısı çarpı 2” gibi formülü de yoktur. Çünkü bir HDD’de özel amaçlar için farklı kafalar da bulunabilir. Kafaların plakalar üzerinde gezerken üstünden geçtiği veri miktarı ne kadar çok ise, kapasite o kadar yüksek olacaktır. Bu mantık ile yakın zamanda geliştirilen dikey kayıt teknolojisi sayesinde aynı alana daha fazla veri saklanabilmektedir. Fluxlar disk üzerinde şekilde gördüğünüz gibi yatay değil, dikey şekilde dizilirler. Bu da veri yoğunluğunu arttırdığından hem kapasitenin artmasını, hem de performans artışı sağlamaktadır.

İz (Track) ve Silindirler (Cylinders) Tüm plakaların üzerinde, disk üzerinde tam bir tur atan; yani daire şeklinde izler vardır (track) Alt alta sıralanan plakalarda aynı çapa sahip izlerin oluşturduğu yapı, bir silindir biçimini andırır Bir diskte, plaka üzerindeki track sayısı kadar silindir vardır Bu silindirlerin yüksekliği, üst üste dizili plakaların yüksekliği kadardır Tüm plakaların üzerinde, disk üzerinde tam bir tur atan; yani daire şeklinde izler vardır. Bu izler, track olarak adlandırılır. Bu plakalar ve üzerindeki izleri normal CD/DVD diskleri gibi de düşünebilirsiniz. Bir plaka üzerinde merkezden dışa doğru binlerce track çizebilirsiniz. Şekilde de gördüğünüz gibi bir sabit diskin içinde üst üste birkaç tane plaka vardır. Her plakada aynı çapa sahip trackları bir bütün olarak düşündüğünüzde, bu track birleşimi bir silindire benzetilebilir. Dolayısıyla her sabit disk, plakalar tek başlarına düşünüldüğünde binlerce track’a, plakalar üst üste değerlendirildiğinde ise bir plakadaki track sayısı kadar silindire sahip olacaktır. Şimdi de, plakalardaki trackları silindirler halinde değerlendirmenin amacı denir, ona bakalım.

Sektörler Plaka üzerindeki 2 track arasında kalan; silindir parçasıdır Sabit disklerin atomudur Bilgiyi depolarken bölümden daha küçük bir şeye bölemezsiniz Plaka üzerindeki 2 track arasında kalan bölge; bir silindir parçasıdır ve sektör olarak adlandırılır. Soldaki şekilde, track, silindir ve sektör kavramları arasındaki ilişkiyi daha net algılayabilirsiniz. İşte bu sektörler sabit disklerin atomudur. Yani bilgiyi depolarken bölümden daha küçük bir şeye bölemezsiniz.

Sabit Disk Sınıflandırmaları Bağlantı arayüzleri (ATA ve SCSI) ATA alt bağlantı arayüz türleri (PATA, SATA, e-SATA) Depolama kapasitesi (GB - TB) Fiziksel büyüklük (3.5”, 2.5” …) Dönüş hızları (5.400 RPM, 7.200 RPM …) Ön bellek miktarları (8MB - 64MB)) İlave teknolojiler (NCQ, TCQ …) Daha önceki donanım incelemelerimizde olduğu gibi, sabit disklerin sınıflandırmalarında da temel özelliklerini esas alacağız. Sabit disklerde en temel sınıflandırma, bağlantı arayüzleridir. Bugün piyasada en aktif bulunan sabit disk arayüzleri ATA ve SCSI arayüzleridir. Kişisel bilgisayarlarda daha yaygın kullanılmasından dolayı ATA sabit diskleri daha fazla görürsünüz. SCSI’nin de kendi gelişim sürecinde alt arayüzleri vardır. Ancak biz daha çok ATA türünün değişik versiyonları olan PATA, SATA ve e-SATA ile ilgileneceğiz. Sabit disklerin günlük kullanımda en çok kapasiteleri ile anıldığını göreceksiniz. Genellikle diğer teknik özellikleri teferruat kabul edilir. Fiziksel büyüklük sınıflandırmasının ise günlük hayatta, 3.5” veya 2.5” yerine PC sabit diski veya notebook sabit diski şeklinde kullanıldığını görebilirsiniz. Sabit disklerin sınıflandırılmasında kullanılan diğer özellikler olarak ise, içindeki plakaların dönüş hızları, ön bellek miktarları ve sunduğu yeni teknolojileri sayabiliriz. Şimdi sırasıyla bu özellikleri detaylı şekilde ele alalım.

ATA Arayüzleri ATA arayüzünün tarihsel gelişimine göre 2 türü vardır PATA: Paralel ATA (ATA 1’den 8’e kadar) SATA: Seri ATA Sektörde bu konuda yanlış tanımlama söz konusudur IDE ve SATA iki ayrı sınıflandırma olarak değerlendirilir; oysa SATA’da, PATA’da IDE’dir IDE’nin yanlış olarak PATA ile eşanlamlı kullanıldığını görebilirsiniz Klasik ATA terimi, SATA’nın çıkmasıyla PATA olarak revize edilmiştir ATA sürücülerinin temelde iki türü vardır. İlki paralel ATA yani PATA sürücüleri, diğeri de seri ATA, yani SATA’dır. Günümüzde SATA teknolojisi, hızla PATA’nın yerini almaktadır. Bu süreci tam olarak anlamak için ATA standartlarının daha eski günlerine göz atılması gerekir. ATA’nın tarihsel gelişimine bakmadan önce bir kavram karmaşasına dikkat çekmek gerekiyor. PATA, SATA ve IDE kavramlarının sektörde yanlış bir şekilde tanımlanması söz konusudur. IDE ve SATA iki ayrı sınıflandırma olarak değerlendirilir; oysa ki SATA’da, PATA’da IDE arabirimini kullanan disk teknolojileridir. IDE’nin yanlış olarak PATA ile eşanlamlı kullanıldığını görebilirsiniz. Klasik ATA terimi, SATA’nın çıkmasıyla PATA olarak revize edilmiştir.

ATA-1 Standardı Western Digital ve Compaq tarafından 1989’da AT standardı üzerine geliştirilmiştir ve tümleşik kontrol birimi (IDE) kullanır IDE: Integrated Drive Electronics (Tümleşik Elektronik Sürücü) İlk AT disk standardı IDE kullanmıyordu Veri transferinde 2 farklı yöntem kullanır PIO: Programlanabilir I/O ve DMA: Doğrudan bellek erişimi PIO 0 (3,3 MB/s), PIO 1 (5,2 MB/s) ve PIO 2 (8,3 MB/s) DMA 0 (2.1 MB/s), DMA 1 (4.2 MB/s) ve DMA 2 (8.3 MBps) ATA-1’in kullandığı DMA modları tek sözcüklü DMA modlarıdır BIOS’dan otomatik ayarlanır IBM 1980’lerin başında ilk AT PC’yi çıkardığında sabit sürücüler için BIOS desteği sunmuştu. Western Digital ve Compaq tarafından 1989’da AT standardı üzerine geliştirilen ATA-1, AT’nin üzerine tümleşik kontrol birimi ve bir kablo yerleştirilmesiyle elde edilmiştir. Tümleşik elektronik sürücü anlamına gelen IDE kavramı, bu kontrol birimini ifade eder. İlk AT disk standardı dışındaki tüm diskler IDE kullanırlar. Burada ilginç olan bir durum da, IDE kontrolcüsünün adındaki “tümleşik” tanımına karşılık kontrolcünün sabit disk üzerinde değil, anakart üzerinde yer alıyor olmasıdır. ATA-1 standardı, bilgilerin hareket hızını ve işleniş tarzları için 2 standart tanımlamıştır. Bunlardan ilki PIO, yani programlanabilir I/O yöntemi, diğer ise DMA, yani doğrudan bellek erişimidir. ATA-1’de 3 tane PIO ve 3 tane de tek sözcüklü DMA modu bulunmaktaydı. Bir bilgisayar başlatıldığında BIOS sürücüye hangi modları kullandığını sorar ve daha sonra otomatik olarak en hızlı moda uyum sağlar. Hız konusunda elle ayarlanması gereken bir şey yoktur.

ATA Sürücü Bağlayıcısı İlk ATA sürücüleri, sürücüden sabit disk kontrolcüsüne 40 hatlı bir şerit kablo ile bağlanır İleride ATA sürücüler 80 hatlı kablo kullanmaya başlamıştır Tek şerit kablo üzerine 2 tane sürücü tanımlanabilir Tek kablo üzerindeki sürücüler “master” ve “slave” olarak tanımlanır Kablo üzerinde 2 master veya 2 slave aygıt olursa, kontrolcü bunlardan 1 veya 2’sini göremez Kablo üzerinden otomatik olarak veya jumper ile ayarlanır Bu ayarlama halen tüm PATA sürücüler için geçerlidir İlk ATA sürücüleri, sürücüden sabit disk kontrolcüsüne 40 hatlı bir şerit kablo ile bağlanıyordu. İleride ATA sürücüler 80 hatlı kablo kullanmaya başlamıştır. Tek bir şerit kablo üzerine en fazla 2 tane sürücü tanımlanabilir. Tek kablo üzerinde yer alan 2 sürücüden birisinin “master”, diğerinin ise “slave” olarak ayarlanması zorunluluğu vardır. Bunu bir nevi o kablo üzerinde I/O adresi gibi de düşünebilirsiniz. Kablo üzerinde 2 master veya 2 slave aygıt olursa, kontrolcü bunlardan birisini veya ikisini birden göremez. Master ve slave ayarları kablo üzerinden otomatik olarak veya sabit disk üzerinden jumper ile ayarlanır. ATA-1 ile gelen master / slave ayarlaması, halen tüm PATA sürücüler için geçerlidir.

ATA-2 Standardı ATA-2 ile gelen geliştirmeler EIDE olarak tanımlandı EIDE: Enhanced IDE (Geliştirilmiş IDE) EIDE, aslında Western Digital’in pazarlama terimidir İkinci kontrolcü ile 4 aygıtın takılmasını sağlamıştır ATA-1’de 504 MB olan disk boyutu 8.2 GB’a çıkmıştır (LBA) ATAPI uzantısı tanımlanmıştır ATAPI, sabit disk olmayan CD-ROM ve teyp gibi aygıtların bilgisayara ATA kontrolcüsü ile bağlanabilmesinin yolunu açmıştır Hız olarak 2 PIO modu ile çok sözcüklü DMA modu kullanır PIO 3 (11,1 MB/s) ve PIO 4 (16,6 MB/s) DMA 0 (4.2 MB/s), DMA 1 (13,3 MB/s) ve DMA 2 (16,6 MB/s) ATA-2 ile gelen geliştirmeler EIDE olarak tanımlanmıştır. Geliştirilmiş IDE anlamına gelen EIDE kavramı aslında Western Digital’in bir pazarlama terimidir. ATA-2 yüksek kapasite, sabit disk olmayan aygıtların da desteklenmesi, 2 yerine 4 aygıta destek verebilme ve fazlasıyla arttırılmış özellikleri içerdiği için ATA standartlarında en önemlisidir. ATA-1’de 504 MB olan maksimum disk boyutunu birim geçişi ve LBA’dan faydalanarak 8.2 GB’a çıkarmıştır. Birim geçişi ve LBA kavramlarını birazdan özetleyeceğiz. ATA-2 ile birlikte ATAPI adı verilen bir uzantı tanımlanmıştır. ATAPI, sabit disk olmayan CD-ROM ve teyp gibi aygıtların bilgisayara ATA kontrolcüsü ile bağlanabilmesini sağlar. Hız açısından ATA-2 2 yeni PIO modunun yanında, ATA-1’deki tek sözcüklü DMA modunun yerine 3 tane çok sözcüklük DMA modu kullanır. ATA-1’de 8.3 MB/s olan aktarım hızı, ATA-2 ile 16.6 MB/s’ye çıkmıştır.

Birim Geçişi Kavramı ve LBA ATA, iki geometrisi olacak şekilde yapılmıştır Fiziksel geometri sürücünün içinde CHS’nin gerçek planını belirler Mantıksal geometri sürücünün CMOS’a nasıl göründüğünü tanımlar Birim geçişi sürücünün kapasitesini asla değiştirmez; o sadece BIOS sınırı içindeki geometriyi değiştirir LBA: Local Block Addressing (Yerel Blok Adresleme) LBA, birim geçişini geliştirerek BIOS limitlerinden yüksek sabit disklerin kullanımına olanak sunar LBA, bir nevi BIOS’a yalan söylemektedir Bu sayede ATA-2 ile disk kapasitesi 8.2 GB’a çıkmıştır ATA-2’nin disk kapasitesini artırabilmesinin sırrı birim geçişi ve LBA’dır. ATA diskler, iki geometrisi olacak şekilde tasarlanmıştır. İlki fiziksel geometri olup, sürücünün kendi içindeki CHS’nin gerçek planını belirler. Mantıksal geometri ise, sürücünün CMOS’a nasıl göründüğünü tanımlar. Birim geçişi sürücünün kapasitesini asla değiştirmez; o sadece BIOS sınırları içerisindeki geometriyi değiştirir. LBA’nın mantığı burada devreye girer. Yerel blok adresleme anlamına gelen LBA, birim geçişini geliştirerek BIOS limitlerinden yüksek sabit disklerin kullanımına olanak sunar. LBA, bir nevi BIOS’a yalan söylemekte, bu sayede 8.2 GB’a kadar olan sabit diskleri destekleyebilmektedir.

ATA-3 Standardı ATA-2’den kısa bir süre sonra gelmiştir Getirdiği yenilik S.M.A.R.T teknolojisidir Self-Monitoring Analysis and Reporting Technology Kendi kendine görüntüleyebilme, analiz ve raporlama teknolojisi S.M.A.R.T. sabit diskin mekanik ekipmanını görüntüleyerek, aygıtın ne zaman çökebileceğini kestirmeye yardımcı olmaktadır S.M.A.R.T verisi genelde üreticilerin özel yazılımları ile okunabilir ATA-3 standardı ATA-2’den çok kısa bir süre sonra gelmiştir ve hız açısında bir geliştirme içermez. ATA-3’ün Getirdiği yenilik S.M.A.R.T teknolojisidir. Kendi kendine görüntüleyebilme, analiz ve raporlama teknolojisi olarak tercüme edilebilir. S.M.A.R.T. sabit diskin mekanik ekipmanını görüntüleyerek, aygıtın ne zaman çökebileceğini kestirmeye yardımcı olmaktadır. S.M.A.R.T. özelleşmiş sunucu sistemleri için son derece güzel bir fikir ve oldukça da popüler ancak karmaşıktır. Bunların bir sonucu olarak, sadece bazı uygulamalar sabit diskinizdeki S.M.A.R.T. verisini okuyabilmektedir. En sağlıklı yöntem, üreticilerin özel yazılımları ile bu verilere ulaşmaktır.

ATA-4 Standardı Klasik (tek veya çok sözcüklü) DMA modları yerine Ultra DMA modunu getirmiştir Ultra DMA, DMA bus mastering kullanarak PIO ve eski tarz DMA ile ulaşılabilecek hızlardan çok daha yüksek hızlara çıkabilmektedir ATA-4, 3 farklı “Ultra DMA” modu tanımlar Ultra DMA 0: 16,7 MB/s Ultra DMA 1: 25 MB/s Ultra DMA 2: 33,3 MB/s Ultra DMA 2 modunu destekleyen sabit disk sürücüleri, ATA/33 sürücüleri olarak da bilinirler Daha hızlı bir sabit disk, elbette daha iyi bir sabit disktir. ATA 4, Ultra DMA adında yeni bir DMA teknolojisi getirmiştir ve bu günümüzde de halen sabit disk bilgisayar haberleşmesinin birincil yoludur. Ultra DMA, DMA bus mastering kullanarak PIO ve eski tarz DMA ile ulaşılabilecek hızlardan çok daha yüksek hızlara çıkabilmektedir. ATA-4, ile 3 farklı “Ultra DMA” modu tanımlanmıştır ve maksimum hız 33,3 MB/s’dir. Ultra DMA 2 modunu destekleyen sabit disk sürücüleri, ATA/33 sürücüleri olarak da bilinirler.

INT13 Extensions ATA-1 standartları aslında 137 GB’a kadar destek veriyordu 504 MB sınırı, BIOS’daki sınırlandırmalara dayanıyordu ATA-2 ile gelen LBA, BIOS’a yalan söyleyerek 8.2 GB’a kadar olan sürücülere destek sağladı Disk kapasitelerindeki artış, LBA çözümünü de yetersiz bıraktı BIOS üreticileri INT13 adı verilen BIOS komut setini geliştirdi INT13: Kesme 13 Genişlemeleri BIOS’un desteklediği kapasite limiti de 137 GB’a yükseldi Daha önce ATA-1’de maksimum disk kapasitesinin 504 MB olduğunu söylemiştik. Aslında ATA-1 standartları 137 GB’a kadar destek verebiliyordu; 504 MB sınırı, BIOS’daki sınırlandırmalara dayanıyordu. ATA-2 ile gelen LBA, BIOS’a yalan söyleyerek 8.2 GB’a kadar olan sürücülere destek sağlamıştı. Disk kapasitelerindeki artış, bir süre sonra LBA çözümünü de yetersiz bırakmıştır. BIOS üreticileri bu işten sorumlu olduklarını kabullendiler ve INT13 adı verilen BIOS komut setini geliştirdiler. Kesme 13 genişlemeleri olarak da bilinen bu komut seti ile BIOS’un desteklediği kapasite limiti de 137 GB’a yükseldi.

ATA-5 Standardı Ultra DMA’nın başarılı olması, geliştirilmesinin önünün açtı Ultra DMA 3: 44,4 MB/ss Ultra DMA 4: 66,6 MB/s Ultra DMA 4 modu, ATA/66 olarak da bilinir Hız artışı 40 pinlik kablonun yetersiz kalmasına neden oldu Yeni kablo yine 40 pin, ancak 80 hatlıdır 40 normal hatta ek olarak 40 hat toprak olarak görev yapar Toprak hatları yüksek hızlı sinyallerdeki performansı artırır Geriye dönük uyumludur ATA/66 bir aygıtı 40 hatlı bir şerit kabloya bağlamak ciddi bir risktir ve veri kayıplarına yol açabilir Ultra DMA çok başarılı olunca, ATA 5 ile iki yeni daha hızlı Ultra DMA modu daha geliştirildi. Ultra DMA 4 modu, ATA/66 olarak bilinmektedir. Ultra DMA 4 ve 5 modu çok hızlı çalıştığı için ATA 5 standardı bu hızları destekleyebilmek için yeni bir şerit kablo tipi tanımladı. Bu 80 hatlı kabloda hala 40 pin bulunmaktaydı. 40 normal hatta ek olarak 40 hat toprak olarak görev yaparak kablonun yüksek hızlı sinyallerdeki performansını arttırmaktaydı. ATA/66 eski sistemlerle uyumludur. Bu sayede sorunsuz bir şekilde daha eski bir sürücüyü rahatlıkla ATA/66 kablo ve kontrol birimine bağlayabilirsiniz. Bir ATA/66 sürücüyü daha eski bir kontrol birimine de bağlayabilirsiniz. Bu durumda sadece diskiniz ATA/66 modunda olmayacaktır. Yapılabilecek tek riskli davranış bir ATA/66 kontrol birimi ve sürücüsünü ATA/66 olmayan, yani 40 hatlı bir kablo ile kullanmaktır. Bu, kesinlikle hoş olmayan veri kayıplarına yol açacaktır.

ATA-6 Standardı Sabit diskler 21. yy başında 137 GB sınırına dayandılar 120 GB kapasitesine ulaşıldığında Maxtor’un zorlamasıyla yeni endüstriyel standartlar geliştirildi “Big Drives” adı verilen büyük sürücü desteği ile yeni sınır 144 PetaByte’a, yani yaklaşık 140 milyon GB’a ulaşmıştır Temel olarak 24 bit adreslemeli LBA ve INT13 genişlemesi yerine yeni 48 bit LBA adresleme getirmiştir Ayrıca tek partide transfer edebilecek veri miktarı 256 sektörden 65.536 sektöre çıkmıştır Transfer hızlarında da Ultra DMA 5’e geçilmiştir Ultra DMA 5: 100 MB/s’dir ve ATA/100 olarak da bilinir 21. yüzyıl başında sabit disk kapasitelerinde bir patlama yaşandı ve sabit diskler ulaşılamaz görülen 137 GB sınırına dayandılar. 120 GB kapasitesine ulaşıldığında Maxtor’un zorlamasıyla yeni endüstriyel standartlar geliştirildi. “Big Drives” adı verilen büyük sürücü desteği ile yeni sınır 144 PetaByte’a, yani yaklaşık 140 milyon GB’a ulaşmıştır. Bu kapasite artışı 24 bit adreslemeli LBA ve INT13 genişlemesi yerine yeni 48 bit LBA adresleme kullanılmasıyla sağlanmıştır. Ayrıca tek partide transfer edebilecek veri miktarı 256 sektörden 65.536 sektöre çıkmıştır. Transfer hızlarında da Ultra DMA 5’e geçilmiştir. Ultra DMA 5 modu 100 MB/s hızındadır ve ATA/100 olarak da bilinir.

ATA-7 Standardı ATA-7’nin klasik gelişmesi Ultra DMA 6 modudur Ultra DMA 6: 133 MB/s’dir ve ATA/133 olarak da bilinir ATA-7’nin asıl devrimsel gelişimi, Serial ATA standardı olmuştur ATA-7 ile SATA’nın iki hız modu vardır Transfer hızının 150 MB/s olduğu SATA Transfer hızı 300 MB/s olduğu SATA II ATA-7 iki büyük yenilik getirmiştir. ATA-7’nin klasik gelişmesi Ultra DMA 6 modudur. Ultra DMA 6 ile transfer hızı 133 MB/s’ye çıkmıştır ve ATA/133 adını almıştır. ATA-7’nin asıl devrimsel gelişimi ise, Serial ATA yani SATA standardı olmuştur. Hatta ATA/133 modu SATA’nın karşısında gereken ilgiyi görmemiştir ve bir çok kişi ATA-7 adını bile anmadan bu gelişimi SATA olarak da adlandırır. SATA’nın hızlarına göre 2 ayrı modu vardır; 150 MB/s hızına sahip SATA 1 ile, 300 MB/s hızına sahip SATA II.

ATA Sürümleri Karşılaştırması Standart Yeni Transfer Modları Maksimum Hız Kapasite Yeni Özellik İlk ATA PIO 0 3,2 MB/s 10 MB ATA-1 PIO 0, 1, 2 Single DMA 0, 1, 2 8,3 MB/s 504 MB IDE ATA-2 PIO 3, 4 Multi DMA 1, 2 16,6 MB/s 8,2 GB EIDE, LBA, ATAPI ATA-3 - S.M.A.R.T. ATA-4 Ultra DMA 0, 1, 2 ATA/33 33,3 MB/s 137 GB INT 13 Extensions ATA-5 Ultra DMA 3, 4 ATA/66 66,6 MB/s 80 Hatlı Kablo ATA-6 Ultra DMA 5 ATA/100 100 MB/s 144 PB 48 Bit LBA ATA-7 Ultra DMA 6 ATA/133 SATA, SATA II 133 MB/s 150 MB/s 300 MB/s Serial ATA ATA-8 Hibrit Diskler SATA’nın özelliklerine detaylı bakmadan önce şu ana kadar gördüğümüz ATA türevlerini bir tabloda karşılaştırmalı olarak inceleyelim. İlk ATA diskler sadece PIO 0 modunda çalışıyordu. Maksimum hız 3.2 MB/s idi ve 10 MB’a olan kapasiteleri destekliyordu. ATA-1, PIO 0 modunun yanı sıra PIO 1, PIO 2, Single DMA 0, 1 ve 2 modlarını destekledi. Transfer hızı 8.3 MB/s, maksimum kapasite ise 504 MB oldu. IDE kavramı ATA-1 ile hayatımıza girdi. ATA-2 PIO 3, PIO 4, Multi DMA 1 ve 2 modlarıyla beraber 16.6 MB/s hız ve 8.2 GB maksimum kapasite imkanı elde edildi. ATA-2’ini diğer yenilikler, LBA ve ATAPI oldu. ATA-3 hız ve kapasite açısında bir yenilik sunmadı. Sadece S.M.A.R.T. teknolojisini getirdi. ATA-4, klasik DMA modlarını bırakıp Ultra DMA 0, 1 ve 2 modlarını getirdi. Maksimum hız 33.3 MB/s oldu ve ATA/33 olarak anıldı. INT 13 genişlemeleri ile maksimum kapasite de 137 GB oldu. ATA-5 Ultra DMA’yı geliştirdi ve ATA/66 olarak bilinen Ultra DMA 3 ve 4 modları ile tanıştık. Maksimum hız 66.6 MB/s oldu. Hızın artması bağlantı kablosunun 80 hatlı olması sonucunu doğurdu. ATA-6, Ultra DMA 5 ile 100 MB/s’ye ulaştı. ATA/100 olarak anıldı ve 48 Bit LBA sayesinde maksimum disk kapasitesi bugün için ulaşılmaz sayılabilecek 144 PB’a ulaştı. Burada unutmamak lazım ki, ATA-4 ile disk kapasiteleri 137 GB olduğu zamanlarda herkes 137 GB’ı ulaşılmaz görüyordu. ATA-7 Ultra DMA 6 ile 133 MB/s hız sunsa da, SATA ve SATA II ile 150 ve 300 MB/s hızları ile tanışmamızı sağladı. ATA-8 ise şu anda geliştirilmektedir. Hibrit sabit disklerin, ATA-8 kapsamında standartlaşması beklenmektedir.

PATA Problemleri ve SATA’ya Geçiş Aygıtlar ve kontrol birimi arasında direkt bağlantı kurulur; master ve slave ayarlamalarına gerek kalmamıştır Veri aktarımı paralel yerine seri bir şekilde yapıldığı için, daha az fiziksel hat gerekir ve 80 hat yerine 7 hatlı kablo kullanılır Daha ince kablolar hava akışını engellemez Kablo uzunluğu 1 metreye kadar çıkabilir ve bu tower kasalarda kullanım açısından ciddi kolaylık getirmiştir Hotswap desteği sunmaktadır Aygıt sayısı sınırlaması yoktur Bütün bunların yanında SATA’nın asıl getirdiği yenilik ciddi hız artışıdır SATA’nın doğuşunun temel güdüsü, PATA’nın yaşadığı problemlerdir. SATA’da aygıtlar ve kontrol birimi arasında direkt bağlantı kurulur. Dolayısıyla master ve slave ayarlamalarına gerek kalmamıştır. Adından da anlaşılabileceği gibi paralel yerine seri veri transferine geçilmiştir. Dolayısıyla daha az fiziksel hat gerekir. 80 hatlı kablo yerine 7 hatlı kablo kullanılmaya başlanmıştır. Daha ince kablolar, geniş paralel kablolarda olduğu gibi hava akışını engellemez. SATA ile birlikte eskiden maksimum 45 cm olabilen veri kablosu, 1 metreye kadar çıkabilmektedir ve bu yenilik tower kasalarda kullanım açısından ciddi kolaylık getirmiştir. Yeni tip enerji bağlantısı, SATA aygıtlara hotswap desteği sunmaktadır. Yine bunun bir sonucu olarak veri ve güç kablolarının bağlayıcıları da değişmiştir. SATA’da bağlanabilecek maksimum aygıt miktarında teorik olarak bir sınırlama bulunmamaktadır. Bütün bunların yanında SATA’nın asıl yeniliği getirdiği ciddi hız artışıdır.

SATA ve Hız SATA aygıtlar veriyi seri olarak aktarırlar SATA aygıttaki tek bir veri dalgası, paralel aygıtlardaki çoklu dalgalardan çok daha hızlı ilerlemektedir SATA aygıtlarda genel kabul gören 2 sürüm bulunmaktadır SATA I: 150 MB/s SATA II: 300 MB/s Yakın zamanda SATA III standardı ile hızın 600 MB/s olacağı duyurulmuştur SATA aygıtlar, eski nesil ATA sürücülerin aksine veriyi paralel olarak değil, seri olarak aktarırlar. Bu gelişme ile eski ATA aygıtlar PATA, yani paralel ATA olarak isimlendirilmeye başlanmıştır. Teorik olarak seri tek tel üzerinden veri aktarımının, paralel olarak birçok hattan veri aktarımından daha hızlı olmaması gerektiği düşünülebilir. Ancak tek tel üzerinden aktarımda veriler karşı tarafa sıralı ulaşmakta ve bu da hata denetimini oldukça kolaylaştırmaktadır. Dolayısıyla SATA aygıttaki tek bir veri dalgası, paralel aygıtlardaki çoklu dalgalardan çok daha hızlı ilerlemektedir. Bunun yanında paralel aktarımda olduğu gibi birden fazla tel kullanılmadığından teller arasındaki etkileşim de oldukça azalmaktadır. SATA aygıtlarda genel kabul gören 2 sürüm bulunmaktadır. SATA I 150 MB/s, SATA II ise 300 MB/s hızındadır. Yakında zamanda SATA III standardı ile hızın 600 MB/s’ye çıkması beklenmektedir.

SATA Bağlayıcılar ve Uyumluluk SATA önceki PATA standartlarıyla uyumludur PATA aygıtlar SATA köprüsü kullanarak SATA olarak bağlanabilir Güç bağlantısının ise sadece bağlantı arayüzü değişmemiştir 3.3 V, 5 V, 12 V gerilimleri, 3 pinin bir araya gelmesiyle sağlanır 15 pinli kabloda kalan 6 pin topraklamayı sağlar Her 3 gerilimden birer pin hotplugging için kullanılır 4 pinli molex bağlayıcısını SATA güç bağlayıcısına çevirmek için adaptörler kullanılabilir 4 pinli Molex bağlayıcıları 3.3V sağlamadığı için bu SATA aygıtları hotplugging'i gerçekleştiremez SATA önceki PATA standartlarıyla uyumludur. Bu uyumluluk PATA aygıtların bir SATA köprüsü kullanarak SATA olarak sisteme bağlanabilmesine izin verir. SATA köprüsü 40 pinli PATA sürücüye direkt bağlayabileceğiniz küçük bir karttır. SATA ile değişen güç bağlantısı, sadece yapısal bir değişiklik değildir. 15 pinli SATA enerji kablosunda 3.3 V, 5 V ve 12 V gerilimleri, 3 pinin bir araya gelmesiyle sağlanır. Kalan 6 pin ise topraklamayı sağlar. Her 3 gerilimden birer pin hotplugging için kullanılır. 4 pinli molex bağlayıcısını SATA güç bağlayıcısına çevirmek için adaptörler kullanılabilir. Ancak 4 pinli Molex bağlayıcıları 3.3V sağlamadığı için bu SATA aygıtları hotplugging'i gerçekleştiremez.

External SATA e-SATA SATA yol standardını harici aygıtlara genişletir e-SATA aygıtlar da, dahili SATA konektörlerini kullanmaktadır Farklı anahtarlamaları sayesinde birbirlerine karıştırılmazlar e-SATA bilgisayar dışında özel yalıtımlı bir kablo kullanır 2 metreye kadar menzili vardır Hotplug desteği sunar SATA bus hızını aynen sunabilir e-Sata, harici diskler için SATA’nın geliştirilmiş bir versiyonudur. e-SATA SATA yol standardını harici aygıtlara genişletir. e-Sata aygıtlar da, dahili SATA konektörlerini kullanmaktadırlar ancak farklı anahtarlamaları sayesinde birbirlerine karıştırılmazlar. Aynı zamanda özel yalıtımlı ve koruma düzeyi daha yüksek kabloların kullanılmasıyla kablo uzunluğunu artırılmıştır. 2 metreye kadar menzili bulunan e-SATA kabloları hotplug desteği de sunmaktadır. e-SATA, SATA bus hızını aynen sunabilmektedir. e-SATA Portu

SCSI: Small Computer System Interface SCSI, 1970’lerden beri var olan bir standarttır Çoğunlukla sunucu sistemlerinde ve RAID amacıyla kullanılır Aygıtlar sistem içinde veya dışında bulunabilir SATA bir çok yönden SCSI’nin yerini almaktadır SCSI, 1970’lerden beri var olan bir standarttır ve pek çok özelleşmiş sunucu bilgisayar tarafından halen kullanılmaktadır. Çoğunlukla sunucu sistemlerinde bulunur ve RAID amacıyla kullanılır. SCSI aygıtlar sistem içinde veya dışında bulunabilirler. SATA, SCSI’nin iyi yönlerini almıştır ve bir çok yönden SCSI’nin yerini almaktadır.

SCSI Zinciri SCSI kendisini bir SCSI zinciri vasıtasıyla görünür kılar Bir dizi SCSI aygıtı bir sunucu adaptör üzerinden çalışır Adaptör, SCSI zinciriyle bilgisayar arasındaki arayüzü oluşturur Sunucu adaptör, SCSI kontrol birimi veya kartı olarak da bilinir Bütün SCSI aygıtları dahili ve harici aygıtlar olmak üzere iki gruba ayrılabilir SCSI kendisini bir SCSI zinciri vasıtasıyla görünür kılar. Bir dizi SCSI aygıtı bir sunucu adaptör üzerinden çalışır. Adaptör, SCSI zinciriyle bilgisayar arasındaki arayüzü oluşturur. SCSI sunucu adaptörleri, SCSI kontrol birimi veya SCSI kartı olarak da bilinirler. SCSI aygıtları dahili ve harici aygıtlar olmak üzere iki gruba ayrılabilir.

İç ve Dış SCSI Aygıtları Dahili SCSI aygıtları 68 pinli şerit kablo kullanırlar PATA kablosuna benzeyen, yassı ve esnek kablodur Harici aygıtların çoğu sunucu adaptöre 50 pin HD kablo ile bağlı iken, bazı ileri seviye SCSI aygıtlar 68 pin HD kablo kullanır Dış aygıtlar arkalarında iki bağlantıya sahiptir, böylece 15 aygıta kadar daisy-chaining (papatya dizimi) yapılabilir Dahili SCSI aygıtları bilgisayara eklenmişlerdir ve sunucu adaptöre dahili bağlayıcı aracılığıyla bağlıdırlar. PATA kablosuna benzeyen, yassı ve esnek kablo olan 68 pinli şerit kablo kullanırlar. Harici aygıtların çoğu ise sunucu adaptöre 50 pinli HD kablo ile bağlı iken, bazı ileri seviye SCSI aygıtlar 68 pin HD kablo kullanırlar. Dış aygıtlar arkalarında iki bağlantıya sahiptir, böylece 15 aygıta kadar papatya dizilimi yapılabilir.

SCSI ID (Kimlikler) Birden fazla aygıtın SCSI zincirine bağlanmasında SCSI ID adında özel bir tanımlama sistemi kullanılır Her SCSI aygıt, ayrı bir SCSI ID’ye sahip olmalıdır SCSI ID’lerinde herhangi bir sıralama yoktur; aygıt boşta olan herhangi bir ID’yi alabilir Her SCSI aygıtının SCSI ID numarasını ayarlamak için farklı bir yöntemi vardır Bunun için jumper ayarları, anahtarlama ve yazılımsal ayarlar kullanılabilir Eğer birden fazla aygıtı SCSI zincirine bağlayacaksanız, sunucu adaptörü için aygıtları birbirinden ayırt etmesini sağlayacak bir sistem oluşturmanız gerekmektedir. Aygıtları ayırt etmek için SCSI, SCSI ID adında özel bir tanımlama sistemi kullanmaktadır. SCSI ID numaraları 0 ila 15 arasında değişmektedir. SCSI ID’lerinde herhangi bir sıralama yoktur; aygıt boşta olan herhangi bir ID’yi alabilir. Her SCSI aygıtının SCSI ID numarasını ayarlamak için farklı bir yöntemi vardır. Bazı aygıtlar bunun için jumper veya anahtarlamalar bulundururken, bazı aygıtlar yazılımsal ayarlar da kullanılabilir.

Sonlandırıcılar / Terminators Sonlandırıcılar, sinyal yansımalarından dolayı sinyalin bozulmasını engellemek için kullanılır Genellikle sonlandırıcı olarak pull-down direnci kullanılır Sonlandırıcı SCSI zincirinin sonuna takılır Her SCSI aygıtı zincir sonunda olabileceği için üreticilerin çoğu SCSI aygıtlarına sonlandırıcıyı dahil ederler Bazı aygıtlar sonda olduklarını otomatik olarak algılayarak kendi kendilerine sonlandırıcıyı devreye sokabilirler Tüm elektronik sinyaller hat boyunca ilerledikten sonra geri yansıyarak eko oluştururlar. SCSI gibi bağlantılarda bu yansıma probleme neden olur ve sinyal bozulmalarına neden olabilir. Aygıtlar hangi sinyali dinleyeceklerine karar veremezler. Sonlandırıcı, basitçe bir dirençten oluşmaktadır. Bu sayede sona ulaşmış sinyal, hattan absorbe edilerek eko oluşturmasının önüne geçilir. SCSI zinciri başlangıç ve bitiş noktalarından sonlandırılmalıdır. İlk bağlantı host adaptör olduğundan zaten sonlandırılmış olarak üretilirler. Buna karşın her SCSI aygıtı zincir sonunda olabileceği için üreticilerin çoğu SCSI aygıtlarına sonlandırıcıyı dahil ederler. Bazı aygıtlar ise zincirin sonunda olduklarını otomatik olarak algılayarak kendi kendilerine sonlandırıcıyı devreye sokabilirler.

SAS: Serial Attached SCSI SAS, standart SCSI’lerin yerine kullanılmak üzere dizayn edilmiş bir veri yolu teknolojisidir Daha yüksek transfer hızları vaat etmektedir SATA aygıtlar ile de geriye dönük uyumluluğa sahiptir Geleneksel SCSI aygıtların kullandığı paralel iletimin aksine SAS seri iletim kullanmaktadır SAS uyumlu aygıtlar arasında paralel SCSI’de olduğu gibi SCSI komutlarını kullanmaktadır SAS, standart SCSI’lerin yerine kullanılmak üzere dizayn edilmiş bir veri yolu teknolojisidir. Hem şu andaki veri transfer hızından daha fazla hıza izin vermektedir, hem de SATA aygıtlar ile de geriye dönük uyumluluğa sahiptir. Geleneksel SCSI aygıtların kullandığı paralel iletimin aksine SAS seri iletim kullanmaktadır. SCSI komutlarını kullanan SAS’da, SAS uyumlu aygıtlar arasında paralel SCSI’de yer almaktadır.

SAS ve Paralel SCSI SCSI’nin aksine aygıtlar arasında daha az sinyalleşme kullanan seri protokolü kullanması daha yüksek hıza izin verir SCSI hatları çok duraklı olmasına karşın SAS hattı noktadan noktaya bağlantı içerir SAS, SCSI’de olduğu gibi herhangi bir sonlandırıcı sorununa sahip değildir ve sonlandırıcı paketine gerek duymaz SAS, gecikmeyi elemine eder ve senkron problemi yoktur 16.384 aygıta kadar destek sağlar SAS 1.5, 3.0 ya da 6.0 Gbps gibi yüksek transfer hızları sağlar Hız SCSI’de olduğu hat üzerindeki aygıtlar için paylaşılmaz SAS, paralel SCSI’nin aksine aygıtlar arasında daha az sinyalleşme kullanan seri transfer protokolü kullanır ve bunun sonucunda daha yüksek hızlara ulaşır. SCSI hatları çok duraklı olmasına karşın SAS hattı noktadan noktaya bağlantı içerir. SAS, paralel SCSI’de olduğu gibi herhangi bir sonlandırıcı sorununa sahip değildir ve sonlandırıcı paketine gerek duymaz. SAS, hat üzerindeki gecikmeleri elemine eder ve senkronizasyon problemi yaşamaz. Paralel SCSI en fazla 32 aygıt ile sınırlı iken SAS 16.384 aygıta kadar destek sağlar. SAS 1.5, 3.0 ya da 6.0 Gbps gibi yüksek transfer hızları sağlar Bu hız her bir aygıt için ayrı ayrı gerçeklenirken, paralel SCSI’de hız SCSI hattı üzerindeki her bir aygıt için paylaşılır.

SAS ve SATA SATA’nın NCQ sistemine benzeyen TCQ (Tagged Command Queuing) yani “İşaretli Komut Sıralama” desteği vardır SATA, ATA standardının devamı olarak sadece sabit diskler ile optik sürücüleri desteklerken, SAS ise sabit diskler, tarayıcılar, yazıcılar, optik sürücüler gibi birçok aygıtı destekler SATA öncelikli olarak kişisel kullanımı hedeflerken, SAS sağlam yapısı nedeni ile kritik sunucu uygulamalarını hedefler SAS, SATA’yı tamamlayıcı niteliktedir; onun rakibi değildir SATA’da kullanılan kablo uzunluğu 1m iken, SAS 8m’ye kadar kablo kullanabilir SAS’da, SATA’nın NCQ sistemine benzeyen TCQ, yani “İşaretli Komut Sıralama” desteği vardır. SATA, ATA standardının devamı olarak onun komut setini kullanır ve sadece sabit diskler ile optik sürücüleri destekler. SAS ise sabit diskler, tarayıcılar, yazıcılar, optik sürücüler gibi geniş bir yelpazedeki birçok aygıtın kullanımını desteklemektedir. SATA öncelikli olarak ev bilgisayarı kullanımı gibi kritik olmayan uygulamalar için kullanılmakla beraber SAS sağlam yapısı nedeni ile kritik server uygulamaları için kullanılabilir. SAS’ın hata kurtarma ve raporlama özellikleri de, SATA’dan daha üstündür. Tüm bunlara karşın SAS, SATA’yı tamamlayıcı niteliktedir ve asla onun rakibi değildir. Ayrıca SATA’da kullanılan kablo uzunluğu 1m ile sınırlı iken SAS aygıtlarında 8m’ye kadar kablo kullanabilir.

Kapasite Sabit disklerin kapasiteleri bayt ve katları olarak ifade edilir TB, güncel olarak en yüksek düzeydir KB: Kilobyte, MB: Megabyte, GB: Gigabyte, TB: Terabyte Yakın gelecekte daha yüksek kapasiteler söz konusu olacaktır PB: Petabyte, EB: Exabyte, ZB: Zetabyte, YB: Yottabyte 400 GB veya 1 TB depolanabilecek bilgi miktarını belirtir Disk üreticileri, disk kapasitelerini 1000'in katlarına göre sınıflandırır Ancak gerçek kapasite 1024'ün katlarına göre hesaplanır Örneğin 250 GB olarak aldığınız bir sabit disk gerçekte 232,83 GB‘tır Kapasite bir depolama cihazının depolayabileceği veri büyüklüğünü ifade eder. Sabit disklerin kapasiteleri bayt ve katları olarak ifade edilir. Günümüzde terabyte seviyesinde diskler bulunabilmektedir. Yakın gelecekte ise daha yüksek kapasiteler söz konusu olacaktır. 400 GB veya 1 TB ifadeleri depolanabilecek bilgi miktarını belirtir. Ancak disk üreticileri, disk kapasitelerini 1000'in katlarına göre sınıflandırır. Gerçek kapasite ise 1024'ün katlarına göre hesaplanır. Dolayısıyla örnek olarak 250 GB olarak aldığınız bir sabit disk gerçekte 232,83 GB olacaktır.

Fiziksel Büyüklük Disk büyüklüğü inç olarak ifade edilir Bilgisayarda yaygın olarak 2 tip büyüklük vardır Masaüstü bilgisayarlarda 3.5 inç Dizüstü bilgisayarlarda ve taşınabilir ünitelerde 2.5 inç Özel cihazlar için daha farklı boyutlarda diskler bulunabilir Bu ölçülendirme mantığında belirtilen ölçüler yaklaşık olarak, sabit disk içindeki kayıt diskinin ölçülerini belirtir Dış ölçüler biraz daha büyüktür Disk büyüklüğü inç olarak ifade edilir. Bilgisayarda yaygın olarak kullanılan 2 tip büyüklük vardır. Masaüstü bilgisayarlarda 3.5 inç, dizüstü bilgisayarlarda ve taşınabilir ünitelerde ise 2.5 inç boyutunda diskler kullanılmaktadır. Ancak özel cihazlar için daha farklı boyutlarda diskler de bulunabilir. Bu ölçülendirme mantığında belirtilen ölçüler yaklaşık olarak, sabit disk içindeki kayıt diskinin ölçülerini belirtir. Dış ölçüler biraz daha büyüktür.

Dönüş Hızları Kayıt diskinin dönme hızıdır RPM, yani dakikadaki tur sayısı olarak ifade 3.600, 5.400, 7.200, 10.000, 15.000 RPM vb. Disk üzerindeki verilere ulaşılması için geçen zaman büyük ölçüde bu hıza bağlıdır Dönüş hızı, sabit diskin hızını tek başına ifade etmeye yetmez Erişim süresi ve aktarma hızı değerleri de önemlidir Sabit diskin önbellek miktarı da, bu sürelerin üzerinde etkileşimli olarak rol oynar Bir sabit diskin dönüş hızı, kayıt diskinin dönme hızını gösterir ve RPM, yani dakikadaki tur sayısı olarak ifade edilir. 3.600, 5.400, 7.200, 10.000, 15.000 RPM gibi hızlara sahip sabit diskleri piyasada bulabilirsiniz. Disk üzerindeki verilere ulaşılması için geçen zaman, büyük ölçüde bu hıza bağlıdır. Ancak dönüş hızı, sabit diskin hızını tek başına ifade etmeye yetmez. Erişim süresi ve aktarma hızı değerleri de beraber değerlendirilmesi gereken etkenlerdir. Sabit diskin önbellek miktarı da, bu sürelerin üzerinde etkileşimli olarak rol oynar.

Önbellek Okuma kafasının veriye ulaşması ile bu verinin ana sisteme ulaşması arasında geçen zamana aktarma süresi denir Günümüzde sabit disklerde veriler okuma kafası tarafından okunduktan sonra, sabit diskin içinde yer alan ön belleğe aktarılarak oradan ana sisteme iletilirler Ön bellek zaman kaybını önlemek için kullanılır Üreticiler, kayıt diskinden ön belleğe ve ön bellekten ana sisteme iletim hızlarını ayrı olarak belirtmektedirler Ön belleğe iletim hızı Mbit/sn, ana sisteme iletim hızı ise MB/sn olarak ifade edilir Okuma kafasının veriye ulaşması ile bu verinin ana sisteme ulaşması arasında geçen zamana aktarma süresi denir. Günümüzde sabit disklerde veriler okuma kafası tarafından okunduktan sonra, sabit diskin içinde yer alan ön belleğe aktarılarak oradan ana sisteme iletilirler. Bu ön bellek, zaman kaybını önlemek için kullanılır. Üreticiler, kayıt diskinden ön belleğe ve ön bellekten ana sisteme iletim hızlarını ayrı olarak belirtmektedirler. Ön belleğe iletim hızı Mbit/sn, ana sisteme iletim hızı ise MB/sn olarak ifade edilir.

Önbellek Boyutları Piyasada 2, 8, 16 ve 32 MB önbellekli sürücüler bulunmaktadır Daha büyük önbellekler, düşük fiyatlı DRAM’ler ve teknik açıdan anlamsızdır Sabit diskler verileri önbelleklemek için veya verilerin tekrar kullanılması ihtimaline karşın önbellekte tutmak için bazı kurallar kullanırlar SATA sürücüler gelen komutları saklamak ve verimli şekilde kullanmak için bir miktar belleğe ihtiyaç duyarlar Verimli kullanım, yani en düşük kafa hareketi için komut sıralarını değiştirebilen özelliğe NCQ denir Piyasada 2, 8, 16 ve 32 MB önbellekli sürücüler bulunmaktadır. Daha büyük önbellekler, düşük fiyatlı DRAM’ler ve teknik açıdan anlamsızdır. Sabit diskler verileri ön belleklemek için veya verilerin tekrar kullanılması ihtimaline karşın önbellekte tutmak için bazı kurallar kullanırlar. SATA sürücüler gelen komutları saklamak ve verimli şekilde kullanmak için bir miktar belleğe ihtiyaç duyarlar. Verimli kullanım, yani en düşük kafa hareketi için komut sıralarını değiştirebilen özelliğe NCQ denir.

Disk Erişim/Gecikme Süresi Sabit disk üzerinde verilerin okunabilmesi için, önce ilgili sektöre ait kafanın bu kısma erişmesi gereklidir Kafanın sabit disk üzerindeki herhangi bir bölüme ulaşması için gereken bu süre erişim süresidir ve milisaniye ile ifade edilir Daha düşük bir erişim süresi daha hızlı bir sabit disk demektir Dönüş hızı ile ters orantılı şekilde azalmaktadır Ancak dönüş hızı dışında kullanılan disk erişim teknolojisi, önbellek nitelikleri ve önbellek miktarı ile de alakalıdır Sabit disk üzerinde verilerin okunabilmesi için, önce ilgili sektöre ait kafanın bu kısma erişmesi gereklidir. Kafanın sabit disk üzerindeki herhangi bir bölüme ulaşması için gereken bu süre erişim süresidir ve milisaniye ile ifade edilir. Seek time veya latency kavramı ile de ifade edilir. Daha düşük bir erişim süresi daha hızlı bir sabit disk demektir. Dönüş hızı ile ters orantılı şekilde azalmaktadır. Ancak dönüş hızı dışında kullanılan disk erişim teknolojisi, önbellek nitelikleri ve önbellek miktarı ile de alakalıdır Yeni Eklendi

NCQ: Native Command Quening Intel ve Seagate tarafından birlikte yazılıp geliştirilen “SATA Native Komut Sıralaması”dır Sadece SATA disklerde uygulanabilen bir komut protokolüdür Birden çok komutun disk içinde aynı anda yer almasını sağlar NCQ, sabit disk bir komut için veri araştırırken, aynı anda ilave komutlar verilmesini sağlayan bir mekanizmaya sahiptir Sabit disk sürücü kafasının açısal ve döner konumunu kendiliğinden bilir Arama ve döngüsel gecikmeleri en aza indirgeyecek bir sonraki veri transferini seçer NCQ, Intel ve Seagate tarafından birlikte yazılıp geliştirilen “SATA Native Komut Sıralaması”dır. NCQ, sadece SATA disklerde uygulanabilen bir komut protokolüdür ve birden çok komutun disk içinde aynı anda yer almasını sağlar. NCQ sistemi, sabit disk bir komut için veri araştırırken, aynı anda ilave komutlar verilmesini sağlayan bir mekanizmaya sahiptir Sabit disk sürücü kafasının açısal ve döner konumunu kendiliğinden bilir. Bu sayede de arama ve döngüsel gecikmeleri en aza indirgeyecek bir sonraki veri transferini seçer.

Verinin Korunması ve RAID Bilgisayardaki en önemli ve değerli şey verilerdir Yedekleme çözümüne fırsat kalmayacak şekilde sabit disklerin bozulması, geri dönüşü olmayan veri kayıplarına neden olabilir Bunun için disk ve/veya disk kontrolcüsü bazında çeşitli yedeklemeli çalışma sistemleri geliştirilmiştir Bu sistemler, çoklu disk kullanımına dayanır ve güvenliğin yanı sıra performans artışı da sağlanır RAID (Redundant Array of Inexpensive Disk) bu amaçla kullanılan bir sistemdir ve çeşitli uygulamaları vardır Bilgisayardaki en pahalı aygıtı dahi en fazla birkaç yüz dolara değiştirebilirsiniz. Ama kritik bir veri paha biçilemezdir. Dolayısıyla bilgisayardaki en önemli ve değerli şey verilerdir. Yedekleme elbette bir çözümdür; ancak yedekleme çözümüne fırsat kalmayacak şekilde sabit disklerin bozulması, geri dönüşü olmayan veri kayıplarına neden olabilir. Bunun için disk ve/veya disk kontrolcüsü bazında çeşitli yedeklemeli çalışma sistemleri geliştirilmiştir. Bu sistemler, çoklu disk kullanımına dayanır ve güvenliğin yanı sıra performans artışı da sağlanır. RAID, bu amaçla kullanılan bir sistemdir ve çeşitli uygulamaları vardır.

RAID 0: Disk Stripping Disk şeritleme yöntemi, en az 2 sürücü gerektirir Her hangi bir güvenlik sunmaz; disklerden birinin çökmesi durumunda veri kaybedilir Veri bir kerede birden fazla sabit diske bölünerek yazılır Yazma ve okuma hızı artar RAID 0, “disk stripping”, yani disk şeritleme yöntemidir ve en az 2 sürücü gerektirir. RAID 0 her hangi bir güvenlik sunmaz. Yani disklerden birinin çökmesi durumunda veri kaybedilir. RAID 0’da veri bir kerede birden fazla sabit diske bölünerek yazılır ve bu sayede yazma ve okuma hızı artar.

RAID 1: Disk Mirroring / Duplexing Disk aynalama / ikizleme yöntemidir ve en az 2 disk gerekir Çift olmak koşuluyla herhangi bir sayıda sürücüyle de çalışabilir Birincil olarak kullanılan diskin kopyası, diğerine üretilir Mirror’da aynı kontrolcü kullanılırken, duplex’de farklı kontrolcü kartlar kullanılır Dezavantajı, yer israfıdır; 100 GB veri saklamak için iki adet 100 GB sabit disk gerekir RAID 1’in “Disk Mirroring” ve “Disk Duplexing” olarak adlandırılan 2 tür uygulaması vardır. Her iki durumda da en az 2 adet disk gerekir ve çift olmak koşuluyla herhangi bir sayıda sürücüyle de çalışabilir. RAID 1’de birincil olarak kullanılan diskin kopyası, diğerine üretilir. Mirroring yani disk aynalama durumunda 2 disk aynı kontrolcüye bağlanırken, duplex yani ikizleme yönteminde farklı kontrolcü kartlar kullanılır. Bu açıdan duplexing, mirroring’e göre daha güvenilir bir sistemdir. RAID kontrol kartlarından birinin bozulması durumunda mirroring’de veriler yanlış yazabilecekken, duplexing’de kopyalardan birisi sağlam kalabilecektir. RAID 1’in dezavantajı ise, yer israfıdır. 100 GB veri saklamak için iki adet 100 GB sabit disk gerekmektedir.

RAID 3 ve 4: Dedicated Disk Stripping RAID 2: Çoklu Denklik Sürücüsüyle Disk Şeritleme Anlamsız bir fikir olarak kalmış ve asla pratik olarak kullanılmamıştır RAID 3 ve 4: Atanmış Denklik ile Disk Şeritleme RAID 3 ve 4 arasındaki fark önemsizdir RAID 2’nin aksine kısa süreli de olsa kullanım şansı yakalamışlardır Ancak RAID 5 kısa sürede bunların yerini almıştır RAID 2, 3 ve 4 aktif olarak kullanılmayan sistemlerdir. Çoklu denklik sürücüsüyle disk şeritleme yöntemi olan RAID 2, anlamsız bir fikir olarak kalmış ve asla pratik olarak kullanılmamıştır. RAID 3 ve 4 ise, atanmış denklik ile disk şeritleme yöntemidir. RAID 3 ve 4 arasındaki fark önemsizdir. RAID 2’nin aksine kısa süreli de olsa kullanım şansı yakalamış olsalar da, RAID 5 kısa sürede bunların yerini almıştır.

RAID 5: Striped Parity Disk Stripping Bölüştürülmüş denklik ile disk şeritleme yöntemidir RAID 5 ile veri ve denklik bilgisi sürücülere dağıtılır Aynı zamanda sürücü alanını da daha verimli kullanmaktadır En yaygın RAID türüdür ve en az 3 adet disk gereklidir Sabit disklerinizden birisi kaybedilirse sorunlu disk yenisi ile değiştirilip dizinlerin yeniden oluşturulması sağlanır Tekrar oluşturma tamamlanana kadar veriler yine risk altındadır RAID 5, bölüştürülmüş denklik ile disk şeritleme yöntemidir ve adından da anlaşılacağı üzere veri ve denklik bilgisi sürücülere dağıtılmış durumdadır. Aynı zamanda sürücü alanını da daha verimli kullanmaktadır. En yaygın RAID türüdür ve en az 3 adet disk gereklidir. Sabit disklerinizden birini kaybedilmesi durumunda, sorunlu disk yenisi ile değiştirilip dizinlerin yeniden oluşturulması sağlanır. Ancak tekrar oluşturma tamamlanana kadar veriler yine risk altındadır.

RAID 6: Dual Striped Parity Disk Stripping Dağıtılmış eşlik ile süper disk şeritleme yöntemidir RAID 6, RAID 5’in fazladan denklik verisi eklenmiş halidir En az 5 sürücü gerekmektedir Sistem aynı anda 2 sürücü kaybını sorunsuz karşılayabilir RAID 6, dağıtılmış eşlik ile süper disk şeritleme yöntemidir. RAID 6, RAID 5’in fazladan denklik verisi eklenmiş halidir. RAID 6 için en az beş sürücü gerekmektedir. Ama bu sayede iki sürücüye kadar kaybetmeniz halinde dahi sorun yaşamazsınız. RAID 6’nın popülaritesi daha büyük dizi kullanmak isteyenler sayesinde artmaktadır.

Çoklu RAID Çözümleri İlk RAID seviyeleri sonrasında, farklı RAID’lerin birleştirilmesi fikirleri doğmuştur RAID 0+1, 2 çift stripping uygulanmış sürücünün aynalanmasıdır RAID 1+0, 2 çift aynalanmış sürücünün stripping yapılmasıdır Farklı RAID kombinasyonlarıyla üretilen RAID çözümlerine çoklu RAID çözümleri adı verilir Çoklu RAID örnekleri de kısmen kullanım alanına sahip olsalar da, RAID 0, 1 ve 5 tekli çözümlerine kıyasla çok nadirdirler İlk RAID seviyeleri tanımlandıktan sonra, bazı üreticiler farklı RAID’leri birleştirme fikriyle geldiler. RAID 0+1, 2 çift stripping uygulanmış sürücünün aynalanması iken, RAID 1+0, 2 çift aynalanmış sürücünün stripping yapılmasıdır. Farklı RAID kombinasyonlarıyla üretilen yeni RAID çözümlerine çoklu RAID çözümleri adı verilir. Çoklu RAID örnekleri de gerçek dünyada kullanım alanına sahip olsalar da, RAID 0, 1 ve 5 tekli çözümlerine kıyasla çok nadirdirler.

RAID in gerçeklenmesi RAID seviyeleri veri güvenliği ve hız için faklı yöntemler sunar Bu yöntemlerin nasıl uygulanacağına değinmezler RAID kurulumunda binlerce farklı yöntem kullanılabilir Kullanılacak yöntem büyük ölçüde istenilen RAID seviyesine, kullanılan işletim sistemine ve mali duruma bağlıdır Disk tercihi açısından geçmişte SCSI ilk seçenekti, ancak SATA günümüzde karşılaştırılabilir bir çözümdür RAID seviyeleri veri güvenliği ve hız için faklı yöntemler sunar. Ancak bu yöntemlerin nasıl uygulanacağına değinmezler. RAID kurulumunda binlerce farklı yöntem kullanılabilir. Kullanılacak yöntem büyük ölçüde istenilen RAID seviyesine, kullanılan işletim sistemine ve mali duruma bağlıdır. Disk tercihi açısından geçmişte SCSI ilk seçenekti, ancak SATA günümüzde karşılaştırılabilir güçlü bir çözümdür.

Donanımsal ve Yazılımsal RAID Veri güvenliği ve hız söz konusu ise donanım kullanılır Özel kontrol birimleri kullanılır İşletim sistemi tüm diskleri tek parça olarak görür Ücret faktörü performanstan önemliyse yazılım ön plana çıkar Yazılımsal RAID’de özel kontrol birimlerine gerek yoktur İşletim sistemi tüm disklerin farkındadır Bunları tek parça olarak birleştirir RAID uygulamaları yazılımsal veya donanımsal olarak ayarlanabilir. Veri güvenliği ve hız söz konusu ise donanım kullanılmalıdır. Donanımsal RAID’de özel kontrol birimleri kullanılır ve işletim sistemi tüm diskleri tek parça olarak görür. Ücret faktörü performanstan önemliyse yazılım ön plana çıkabilir. Yazılımsal RAID’de özel kontrol birimlerine gerek yoktur. İşletim sistemi tüm disklerin farkındadır ve kendisi bunları tek parça olarak birleştirir. Özelleşmiş bir donanım olmamasından dolayı sistem kaynakları RAID için işletim sistemi üzerinden kullanılır.

Sabit Disklerin Montajı Sabit diskin ilgili yuvaya yerleştirilmesi ile, güç ve veri bağlantılarının yapılmasından oluşan 2 temel adımı vardır Ayrıca bazı sürücülerde, jumper ayarlamaları yapılmalıdır Masaüstü bilgisayar kasalarında 3.5” sürücüler için standart montaj yuvaları bulunur Hangi yuvanın kullanılacağı, kullanılacak kablo uzunluklarına ve imkanına göre seçilmelidir Bazı kasalarda disk yuvaları sökülüp kasa dışına çıkarılabilir Yuvaların yatay veya dikey olması mümkündür ve bu bir sorun teşkil etmez Sabit disklerin montajında iki temel adım vardır. Sabit diskin ilgili yuvaya yerleştirilmesi ile güç ve veri bağlantılarının yapılması. Ayrıca bazı sürücülerde, montaj öncesinde jumper ayarlamaları yapılmalıdır. Masaüstü bilgisayar kasalarında 3.5” sürücüler için standart montaj yuvaları bulunur. Hangi yuvanın kullanılacağı, kullanılacak kablo uzunluklarına ve imkanına göre seçilmelidir. Bazı kasalarda disk yuvaları sökülüp kasa dışına çıkarılabilir. Yuvaların yatay veya dikey olması mümkündür ve bu bir sorun teşkil etmez. Elbette sabit disk ile çalışırken statik elektrikten korunmaya, diskin alt yüzeyine temas etmemeye ve göbek kısmından darbe almamasına dikkat edin.

PATA Sürücülerde Jumper Ayarları Jumper ayalarını kasa içerisinde yapmak çok zordur Montaj işlemi öncesinde bu ayarları yapmalısınız Sabit diskin genelde üst yüzeyinde, jumper konumlarının hangi moda karşılık geldiği yazılıdır “Cable Select” modu, master ve slave ayarını cihazın PATA kablosundaki konumuna göre otomatik belirlenmesini sağlar PATA sürücüler için master ve slave ayarlaması yapılmalıdır. Jumper ayalarını kasa içerisinde yapmak çok zordur. Bu sebeple montaj işlemi öncesinde bu ayarları yapmalısınız. Sabit diskin genelde üst yüzeyinde, jumper konumlarının hangi moda karşılık geldiği yazılıdır. Pek çok PATA sabit disk, master/slave gibi “cable select” yani kablo seçimi adında bir seçim şansı da sunmaktadır. Bu durumda adından da anlaşılacağı üzere sürücünün kablo üzerinde bulunduğu yer, aygıtın master ya da slave oluşunu etkileyecektir. Kablo sonu master olurken, ortadaki sürücü slave olmaktadır. Kablo seçiminin düzgün çalışması için her iki sabit diskin de kablo seçimi ayarının seçilmiş olması ve kullanılan kablonun da kablo seçimi seçeneğini destekler nitelikte olması gerekmektedir.

SATA Sürücülerde Hız Jumper Ayarı Bazı durumlarda SATA II disklerin SATA I modunda çalıştırılması gerekebilir ve bu bir jumper ile ayarlanır Bu jumper ayarını da gerekli ise mutlaka montaj işlemine başlamadan gerçekleştirin Daha önce SATA sürücülerde master ve slave ayarlaması olmadığından bahsetmiştik. Ancak yine de SATA sürücülerde bir jumper ayarı bulunur. Üzerinde jumper bulunan SATA diskler genelde SATA II’dir ve bu jumper ayarı aygıtın çalışma hızını belirler. Bazı durumlarda SATA II disklerin SATA I modunda çalıştırılması gerekebilir. Bu jumper ayarını da gerekli ise mutlaka montaj işlemine başlamadan gerçekleştirin.

Diskin Yuvaya Yerleştirilmesi Eğer sökülebilir bir yuva var ise, öncelikle bu yuvayı sökün ve sabit diski kasa dışında yuvaya monte edin Eğer sökülebilir bir yuva yok ise, genişleme kartları ve ekran kartının yuvanın önünü kapatmadığından emin olun Eğer engel teşkil ediyorsa, genişleme kartlarını sökün veya yeni bir sistem topluyorsanız, önce sabit diskleri yuvalarına takın Eğer sökülebilir bir yuva var ise, öncelikle bu yuvayı sökün ve sabit diski kasa dışında yuvaya monte edin. Eğer sökülebilir bir yuva yok ise, genişleme kartları ve ekran kartının yuvanın önünü kapatmadığından emin olun. Eğer engel teşkil ediyorsa, genişleme kartlarını sökün veya yeni bir sistem topluyorsanız, önce sabit diskleri yuvalarına takın. Diski kasa içerisinde ya da yuvayı dışarı çıkardıktan sonra uygun pozisyona getirip 4 farklı yerden vidalayın. Bu işlem titreşimi azaltacak, böylece ses seviyesi de azalacak ve diskinizin ömrü uzayacaktır.

Enerji ve Veri Bağlantıları PATA ve bazı SATA sürücüler molex güç bağlantısı kullanırlar SATA sürücüler ise 12 pin özel bir güç bağlantısı kullanır Eğer SATA sürücülerde molex veya molexden çevirici ile enerji bağlantısı yapılırsa, hotplug özelliği kullanılamaz Kabloların hepsi anahtarlanmıştır ve sadece uygun olan yuvaya tek yönde takılabilirler PATA sürücülerin tümü ve bazı SATA sürücüler molex güç bağlantısı kullanırlar. SATA sürücüler ise daha önce belirttiğimiz gibi 12 pin özel bir güç bağlantısı kullanır. Eğer SATA sürücülerde molex veya molexden çevirici ile enerji bağlantısı yapılırsa, SATA’nın hotplug özelliği kullanılamaz. Sabit diskler için kullanılabilecek kabloların hepsi anahtarlanmıştır ve sadece uygun olan yuvaya tek yönde takılabilirler.

Demo: PC Sabit Disk Kurulumu

Dizüstü Bilgisayarda Sabit Disklerin Bağlanması Yaygın olarak 2.5” boyutunda diskler kullanılır Bilgisayarın alt yüzeyindeki özel bir kapağın altında yer alır Kapağın altında sabit diskin monte edildiği özel bir çerçeve bulunur ve bu çerçeve notebook kasasına vidalanmıştır Veri ve güç bağlantısı için bir kablo yoktur Çerçeve üzerinde yer alan ve yatay hareketi sağlayan tutamaçlar ile pinler direkt olarak bir sokete yerleştirilir Bazı modellerde montaj yeri yan yüzeyde yer alır Çerçevenin boyutu ve montaj şekli üreticiden üreticiye değişebilir Dizüstü bilgisayarda yaygın olarak 2.5” boyutunda diskler kullanılır. Diskin genellikle bilgisayarın alt yüzeyindeki özel bir kapağın altında yer alır. Kapağın altında sabit diskin monte edildiği özel bir çerçeve bulunur ve bu çerçeve notebook kasasına vidalanmıştır. Veri ve güç bağlantısı için bir kablo yoktur. Çerçeve üzerinde yer alan ve yatay hareketi sağlayan tutamaçlar ile pinler direkt olarak bir sokete yerleştirilir. Bazı modellerde montaj yeri yan yüzeyde yer alır ve montaj yönü doğal olarak zaten yataydır. Bu montaj çerçevesinin boyutu ve montaj şekli üreticiden üreticiye değişebilir.

Demo: Notebook Sabit Disk Kurulumu

SCSI Disklerin Bağlanması SCSI aygıtların montajı için 3 temel gereksinim vardır Sürücülerle çalışan bir kontrol birimi Kontrol birimi ve sürücü için SCSI ID ayarlamaları SCSI şerit kablo ve güç kablosu bağlantılarının yapılması Veri kablonun ters takılması diske, veriye yada her ikisine de zarar verebilir Ayrıca gerekli ise hat sonlandırıcılar takılmalıdır SCSI aygıtların montajı için 3 temel gereksinim vardır. Sürücülerle çalışan bir kontrol birimi, kontrol birimi ve sürücü için SCSI ID ayarlamaları ve SCSI şerit kablo ve güç kablosu bağlantılarının yapılması. SCSI’de veri kablonun ters takılması diske, veriye yada her ikisine de zarar verebilir. Güncel sistemlerde kabloların ters takılmasını engelleyici yönlendirmeler bulunmaktadır. SCSI montajında unutulmaması gereken bir diğer husus da, daha önce de anlattığımız gibi hattın sonlandırılması gerekliliğidir.

CMOS Ayarları ve Sürücüler Tüm ATA sabit diskler için BIOS ayarları sadece aygıtı açık veya kapalı duruma getirmekten ibarettir SCSI aygıtlar için ise yazılımsal sürücüler ya da sunucu adaptör için firmware gerekmektedir Eski sistemlerde sabit disklerin geometri bilgisinin CMOS’a girilmesi gerekmekteydi. Yine eski sistemlerde diskler belirli boyuta kadar desteklenmekteydi. Ancak güncel bir sistemle çalıştığınız sürece bunu için endişe etmeniz gerekmez. Tüm ATA sabit diskler için BIOS ayarları sadece aygıtı açık veya kapalı duruma getirmekten ibarettir. SCSI aygıtlar için ise yazılımsal sürücüler ya da sunucu adaptör için firmware gerekmektedir.

CMOS Kontrolleri Bir sürücün çalışması için disk kontrolcülerin aktif olması gerekir; güç tasarrufu için bazı kontrolcüler kapalı olabilir Her disk slotu için otomatik tanıma açık ise, diskler otomatik olarak listelenecektir Disk kurulum ve yapılandırma, sonraki bölümün konusudur Bir sürücün çalışması için disk kontrolcülerin aktif olması gerekir. CMOS içerisinde güç tasarrufu için bazı kontrolcüler kapatılabilmektedir. Kullandığınız kontrolcünün açık olduğuna emin olun. Ayrıca her disk slotu için otomatik tanıma açık ise, diskler otomatik olarak listelenecektir. Daha ileri düzey disk kurulum ve yapılandırma işlemleri, sonraki bölümün konusudur.

Bilgisayarın Sabit Diskten Açılış İşlemi Bilgisayarın açılışında POST işlemi sonrasında CMOS’da belirtilen sıra ile sabit disk veya benzer ortamlar kontrol edilir Sabit diskler kontrol edilirken, diskin ilk tarafında bulunması beklenen MBR (Master Boot Record) bölümü aranır MBR bölümü yok ise tanımlanan diğer sürücüler kontrol edilir MBR bölümü bulunur ise, buradaki tanımlı yazılım çalıştırılır Bilgisayarın sabit diskten açılma sürecini inceleyecek olursak öncelikle sistem gerekli güç değerlerini sağlayıp elektriksel olarak başladıktan sonra post işlemi ile donanım testi gerçekleştirilir. POST işlemi sonrasında CMOS’da belirtilen sıra ile sabit disk veya benzer ortamlar kontrol edilir. Yani sistem BIOS’u sistemi hangi kaynaktan başlatacağını öğrenir. Sabit diskler kontrol edilirken, diskin ilk tarafında bulunması beklenen MBR, yani “Master Boot Record” bölümü aranır. Kontrol edilen bir disk üzerinde MBR bölümü yok ise BIOS, CMOS üzerinde tanımlanan diğer sürücüler kontrol etmeye devam eder. Disk üzerinde MBR bölümü bulunur ise, BIOS buradaki tanımlı yazılım çalıştırır ve kendisini devreden çıkarır.

Hibrit Sabit Diskler Standart 2.5” dizüstü sabit disklerine 128 MB veya 256 MB flash bellek eklenmesiyle oluşturulan disklerdir Bu sürücüler sistem açılışını yarı zamana indirebilmektedirler Disklerin sürekli dönmek zorunda olmamaları taşınabilir bilgisayarda 20 - 30 dk. fazladan batarya süresi sağlamaktadır Bu eğitimin öncelikli konusu olmamasına rağmen kısaca bahsetmemiz gereken 2 adet yeni nesil sabit disk türü vardır. Bunlardan ilki olan hibrit sabit diskler, standart 2.5” dizüstü sabit disklerine 128 MB veya 256 MB flash bellek eklenmesiyle oluşturulan disklerdir. Bu sürücüler sistem açılışını yarı zamana indirebilmektedirler. Disklerin sürekli dönmek zorunda olmamaları taşınabilir bilgisayarda 20 - 30 dk. fazladan batarya süresi sağlamaktadır.

SSD: Solid State Drive Bu tür, tamamen flaş bellekten oluşturulmuştur Düşme ve sarsılma sonrası içindeki verilerin kaybolması veya diskin bozulması sonuçlarını önlemeyi amaçlar İçinde hareketli bir parça olmaması en önemli avantajıdır Normal sabit diskler, 2 ms içinde 350 G'ye dayanabilirken, SSD'ler 0,5 Milisaniye içinde 1500 G'ye dayanabilmektedir 2.5” dizüstü diskleri 2 Watt harcarken, SSD'ler 0,5 Watt harcar Standart diskler 0/60oC'de çalışırken, SSD'ler -25/85oC'de çalışabilir SSD olarak adını duyurmaya başlayan “Solid State Disk” yani katı hal diskleri, sabit disk teknolojisinin geleceği olarak nitelenmektedir. SSD, bu ders kapsamında öğrenilen tüm şeyler çöpe gönderebilecek yapıdadır ve bu potansiyele sahiptir. Bu tür, tamamen flaş bellekten oluşturulmuştur. Temel amacı düşme ve sarsılma sonrası içindeki verilerin kaybolması veya diskin bozulması sonuçlarını önlemektir. En önemli avantajı, içinde hareketli bir parça olmamasıdır. Normal sabit diskler, 2 ms içinde 350 G'ye dayanabilirken, SSD'ler 0,5 Milisaniye içinde 1500 G'ye dayanabilmektedir. Ayrıca 2.5” dizüstü diskleri 2 Watt harcarken, SSD'ler 0,5 Watt harcar. SSD’lerin ısı dayanımı da daha yüksektir. Standart diskler 0/60oC'de çalışırken, SSD'ler -25/85oC'de çalışabilir.

NAS: Network Attached Storage Herhangi bir ağa doğrudan bağlanabilen ve merkezi veri sunucusu hizmeti üstlenen depolama teknolojisidir İstemci/sunucu ilişkisini esas alır Gömülü bir işletim sistemi kullanırlar Değiştirilebilir diskler dışında sabit bir donanıma sahiptirler Dosya sunucularında olması beklenen bir çok özelliği sunarlar Herhangi bir ağa doğrudan bağlanabilen ve merkezi veri sunucusu hizmeti üstlenen depolama teknolojisidir. İstemci/sunucu ilişkisini esas alır ve işlevlerini yerine getirmek için gömülü bir işletim sistemi kullanırlar. İstemci taraflı herhangi bir işletim sistemi barındırmadığı için dışarıdan gelebilecek saldırılara karşı savunması daha güçlüdür. Değiştirilebilir diskler dışında sabit bir donanıma sahiptirler. Performans problemlerine karşın RAM veya CPU yükseltmesi de yapılabilmektedir. Dosya sunucularında olması beklenen bir çok özelliği sunarlar. TCP/IP hizmetlerinin yanında HTTP ve FTP gibi web tabanlı hizmetleri de sunabilirler. Yeni Eklendi

Seslendirme Metinleri Bölüm Sonu Göstermiş olduğunuz ilgiden dolayı teşekkür ederiz… Niyazi Saral Genel Koordinatör Eğitim İçerikleri Erman Üret Seslendirme Eğitim Videoları Hüseyin Yiğit Görsel Tasarım Seslendirme Metinleri Video Montaj Gülnaz Kocatepe Fatma Yılmaz Yiğit Ses Montaj Betül Bayrakdar Slayt Senkronizasyon Kontrol Fon müziği