NİŞANTAŞI ÜNİVERSİTESİ SİYASİ DÜŞÜNCE TARİHİ 9.HAFTA NİŞANTAŞI ÜNİVERSİTESİ © İktisadi, İdari ve Sosyal Bilimler Fakültesi iisbf.nisantasi.edu.tr
NİŞANTAŞI ÜNİVERSİTESİ © SİYASİ DÜŞÜNCE TARİHİ PATRİSTİK DÜŞÜNCE Doğal sınırlarına ulaşmış olan Roma İmparatorluğu, Barbar kavimlerinin akınları ile sarsılmaya başladığında artık herkese tanınmış olan Roma vatandaşlığının hukuka dayalı kapsayıcılığı da aşınmaya başlamıştı. NİŞANTAŞI ÜNİVERSİTESİ ©
NİŞANTAŞI ÜNİVERSİTESİ © SİYASİ DÜŞÜNCE TARİHİ Bu durumda imparatorluk içinde yayılmaya başlamış olan Hıristiyanlık resmi din olarak kabul edilerek devlet içinde kurumsallaştırıldı. Böylece bu yeni din vatandaşlığın yerine yeni birleştirici olarak benimsendi. NİŞANTAŞI ÜNİVERSİTESİ ©
NİŞANTAŞI ÜNİVERSİTESİ © SİYASİ DÜŞÜNCE TARİHİ Diğer taraftan uhrevi alanı bir iktidar alanı olarak tanımlayan kilise ile imparator arasında da bir iktidar mücadelesi başladı. İmparatorun otoritesi zayıflarken, kilise bu durumu kendi iktidarını kuvvetlendirmek için kullandı. NİŞANTAŞI ÜNİVERSİTESİ ©
NİŞANTAŞI ÜNİVERSİTESİ © SİYASİ DÜŞÜNCE TARİHİ Erken dönemde kilise bir taraftan hala etkin olan pagan inancına karşı alan kazanmak için mücadele ederken, diğer taraftan da imparatora karşı siyasi özerkliğini almak için tezler öne sürdü. Bu tezler Kilise Babaları adını alan papalar ve teologlar tarafından ortaya atıldı. NİŞANTAŞI ÜNİVERSİTESİ ©
NİŞANTAŞI ÜNİVERSİTESİ © SİYASİ DÜŞÜNCE TARİHİ Bu çerçevede Aziz Ambrosius’un eylemleri ve Aziz Gelasius’un Çifte Kılıçlar teorisi önem kazanırken, Aziz Augustine’in “düşünmem inanırım” mantığına dayanan Tanrı Devleti kurulumu siyasi anlamda özerkleşen kilisenin uzun süre kullanacağı doktrinin temelini oluşturdu. NİŞANTAŞI ÜNİVERSİTESİ ©