Efsane (söylence) nedir?

Slides:



Advertisements
Benzer bir sunumlar
İpek Yolunda Türkler Ünitesi 7. ve 8
Advertisements

SLAYTI MUTLAKA SESLİ İZLEYİNİZ… İYİ SEYİRLER…
BATTALNAME Seyyid Battal Gazi'ye ait kahramanlık hikâyelerini içine alan bir eserdir. Battal Gazi, 8. yüzyılda Emevilerin Anadolu'da Bizanslılara karşı.
BİR ÖYKÜMÜZ VAR.
Benim Memleketim Bir Başkadır Havasına suyuna taşına toprağına
ANLATIM BOZUKLUKLARI Duygu ve düşüncelerin dil aracılığıyla anlatılmasına ANLATIM denir. Dil ve düşünce arasında iyi bir bağın kurulamaması, anlatım gücünü.
DESTAN.
BU RESİM SİZE NE ANLATIYOR? ? Bu deyim; kim tarafından, ne zaman ve niçin söylenmiş olabilir? Defterine yazınız.
İSLAMİYETİN KABULÜNDEN SONRAKİ TÜRK EDEBİYATI
SLAYTI MUTLAKA SESLİ İZLEYİNİZ… İYİ SEYİRLER…
ÜNİTE 5 İPEK YOLUNDA TÜRKLER KONU: Destan Yazan Türkler
Çin öyküsü
Büyük Harflerin Kullanıldığı Yerler
TIKANDI BABA Seval KEMERTAŞ tarafından düzenlenmiştir.
İSLAMİYETTEN ÖNCEKİ TÜRK EDEBİYATI (..?-11.yy.)
DiŞ DOKTORU Diş hekiminin odasına giren genç ve güzel kadın:
Öykü ( Hikaye ).
1 ) İSLAMİYET ÖNCESİ TÜRK EDEBİYATI
ANLATMAYA BAĞLI EDEBİ METİNLER
ŞİİRDE ŞEKİL.
BOZKIRDA YAZ SAATLERİ Ceyhun Atıf Kansu
Aşağıdakilerden hangisinde mecaz anlamlı sözcük kullanılmamıştır?
DESTAN, HALK HİKAYESİ, MESNEVİ
SBEP ERGENEKON DESTANI
DEMLİDİR SEVDAM MARVAN OĞUZ
tartışmalarına yol açar.
İlk Müslüman Türk Devletleri
9. Sınıf Türk Edebiyatı 24-28/02/2014 HALK HİKAYELERİ.
KRALIN OĞLU İlknur Eryiğit 2011 DEM.
EFSANE: Eski çağlardan beri söylenegelen, olağanüstü varlıkları, olayları konu edinen hayalî hikâye, söylence. Efsanenin Özellikleri : Efsaneler dilden.
İSLAMİYET  ETKİSİNDEKİ TÜRK EDEBİYATI (GEÇİŞ DÖNEMİ EDEBİYATI ) ( yy)
Binbir Gece Masalları.
Birlik ve beraberlik duygusu yüksek uluslar daima yükselir
Hikmet SIRMA.
ŞEHİT VE GAZİLERİMİZİN ANISINA..
TÜRKÇE PERFORMANS GÖREVİ
DESTAN NEDİR? Destan bir ulusun yaşamını yakından ilgilendiren savaş, göç, yıkım , felaket , yangın … gibi tarih ve toplum olaylarının çerçevesi içinde.
Ülkemizin Doğal Ve Tarihi Güzellikleri
MİT-(MİTOLOJİNİN KISALTMASI)
DEDE KORKUT HİKAYELERİ.
DEVLET BAŞKANI ZALİM OLURSA. Abdullah bin Abbâs -radıyallâhu anhümâ- anlatıyor:
TÜRK DESTANLARINDA MOTİFLER
Olay çevresinde oluşan metinler DESTAN
Hazırlayan Muhammed ARTUNÇ
TAVŞAN VE YILANIN DOSTLUĞU
EDEBİYAT PERFORMANS ÖDEVİ DESTAN DÖNEMİ TÜRK EDEBİYATI
Türk Kadınlar Birliği ülkemizde her yıl çocukları için büyük fedakarlığa katla­nan annelerden birini yılın annesi seçer. Yılın annesinin kişiliğinde tüm.
DESTAN.
TÜRK EDEBİYATININ DÖNEMLERİ
Cihan Aydoğdu Kayseri Atatürk Anadolu Lisei
HALK HİKAYELERİ. Gerçek ya da gerçeğe yakın olayların anlatıldığı uzun soluklu anlatım türüdür. Geleneksel bir içeriği olan, kuşaktan kuşağa sözlü olarak.
Keloğlan ve Kuyu Bir varmış, bir yokmuş. Evvel zaman içinde, kalbur saman içinde, bir Keloğlan’la ninesi varmış. Bunlar çok yoksul insanlarmış. Keloğlan’ın.
AD(İSİM) ÇEŞİTLERİ.
NOKTALAMA İŞARETLERİNİ TANIYALIM
BEYŞEHİR MESLEKİ TEKNİK VE ANADOLU LİSESİ İSLÂMİYET ETKİSİNDE GELİŞEN
DEDE KORKUT Maltepe Askerî Lisesi.
Çin düşünürü Lao Tzu'nun öyküsü
Üç Sesli Tek Heceli Sözcükleri Okuyalım
Yavaş, Yavaş.
DEDE KORKUT. DEDE KORKUT KİTABI Kitabın asıl adı "Kitab-ı Dede Korkut Ala Lisan-ı Taife-i Oğuzan" dır. Anlamı Oğuzların Diliyle Dede Korkut Kitabı’dır.
İSTANBUL İSTANBUL.
KIZ KULESİ.  Geçmişi 2500 yıl öncesine dayanan bu eşsiz yapı, İstanbul`un tarihine eş bir tarih yaşamış ve bu kentin yaşadıklarına görgü şahitliği yapmıştır.
DEDE KORKUT Maltepe Askerî Lisesi. DEDE KORKUT KİTABI Kitabın asıl adı "Kitab-ı Dede Korkut Ala Lisan-ı Taife-i Oğuzan" dır. Anlamı Oğuzların Diliyle.
KAPLUMBAĞALAR Fakir BAYKURT. KONUSU  Köylüler, yoksulluk ve sıkıntı içinde hayatlarından bezgin bir hâlde yaşarken Eğitmen Rıza bir öneride bulunur.
KAPLUMBAĞALAR Fakir BAYKURT. KONUSU  Köylüler, yoksulluk ve sıkıntı içinde hayatlarından bezgin bir hâlde yaşarken Eğitmen Rıza bir öneride bulunur.
Ergenekon Destanı Türk illerinde Türk oku ötmeyen, Türk kolu yetmeyen, Türk’e boyun eğmeyen bir yer yoktu. Bu durum yabancı kavimleri kıskandırıyordu.
DEDE KORKUT Maltepe Askerî Lisesi. DEDE KORKUT KİTABI Kitabın asıl adı "Kitab-ı Dede Korkut Ala Lisan-ı Taife-i Oğuzan" dır. Anlamı Oğuzların Diliyle.
Sarı Gelin türküsü hikayesi Sarı Gelin türküsü, Kuzeydoğu Anadolu Erzurum coğrafyasında ortaya çıkmıştır. Türklerin büyük bir kolunu teşkil eden Kıpçakların.
Yaşar Kemal Hayatı  1922’de Osmaniye’nin Hemite köyünde doğdu.  Asıl adı Kemal Sadık Göğceli’dir.  5 yaşında kan davası yüzünden babasını yitirdi.
Öykü ( Hikaye ). Gerçekleşmiş ya da gerçekleşmesi mümkün olayların kişi, zaman ve mekâna bağlı olarak farklı bir kurguyla anlatılmasına "öykü (hikâye)"
Sunum transkripti:

Efsane (söylence) nedir? Hikmet SIRMA

Efsane (söylence) nedir? Eski çağlardan beri söylenegelen, olağanüstü varlıkları, olayları konu edinen hayalî hikâyelere, söylence(efsane) denir.

Söylencelerin(efsane) kaynağı halkın hayal gücüdür. İlk insanlar, doğa olaylarının sebep ve sonuçları hakkında bir bilgiye sahip olmadıkları için çoğu kere bunlara hayal dünyalarında oluşturdukları anlatımlarla cevap bulmaya çalışmışlar. Bu anlatımların bir çoğu sonraki dönemlerde gelenek ve göreneklerle birlikte insanoğlunun hayatında yer almaya başlamıştır.

Taş Kesilen Çoban Efsanesi(söylencesi)

Kars'ın Kağızman İlçesi'nin Kızılöküz köyünde, taş kesen bir çobanın efsanesi anlatılır. Bu çoban geçimini köy halkının koyunlarını otlatıp çobanlık yaparak sağlarmış. Yazın en sıcak günlerinde bu çoban, koyunlarını en güzel ve en yüksek otlağa çıkarak otlatmaya koyulmuş. Ancak o civarda bir damla su bulunmazmış. Hem hayvanlar hem de çoban çok susamış. Susuzluktan bağrı yanan çoban 'Ya rabbim, sana yedi kurban keseyim, yeter ki şuradan su çıkartıp, şu kulunun ve aciz hayvanların susuzluklarını gider' diye yakarmış. Çobanın bulunduğu yerin hemen yakınında o anda yerden su kaynamış. Sevincinden çılgına dönen çoban o buz gibi sudan kana kana içip hayvanlarına da içirerek susuzluklarını gidermiş. Ancak çoban sözünde durmamış. 'Koyunlar benim değil. Bunun yerine yedi bit öldürüp adağımı gerçekleştiririm' diye düşünmüş ve öyle de yapmış. Öldürdüğü bitleri de kaynağa atmış. Ne var ki kısa süre sonra çoban ve koyunlar bulundukları yerde taş kesmişler. Çobanın ve koyunların geri gelmemesi üzerine meraka düşen köylüler çobanı aramaya çıkmışlar. Çobanın ve bütün koyunların yeni kaynağın yanında taşa dönüştüğünü görmüşler. Bugün de o kaynağın civarındaki kayaların, taşlaşmış çobanla koyunlarının kalıntıları olduğuna inanılır.

Kız Kulesi Efsanesi (söylencesi) Kızkulesi Adası, Ada da çevresi sularla çevrili bir kale ile, birbirinden güzel köşklerin ortasında yüksek bir kule varmış.   İşte bu kulede cariyeleri ile birlikte Selçuklu Sultanının güzeller güzeli biricik kızı yaşarmış . Sultan, düşünde sevgili kızının yılan sokması sonucu öleceğini görmüş. Yaptırdığı ve kaleye ve içindeki kuleye kızını bunun için kapatmış. Öyle ki, kuleye yılan girmesinde diye beton borularla adaya su ve süt akıtılmış. Böylece yıllar yılları kovalamış ve günlerden bir gün güzel Sultan ateşlere düşüp hastalanmış. Ülkenin en ünlü hekimleri zor bulmuşlar devasını(çaresini). Sevgili Sultan yeniden sağlığına, mutluluğuna kavuşmuş. İyileşmesini kutlamak için armağanlar yağmaya başlamış kuleye. Yaşlı bir köylü kadında bir sepet üzüm getirmiş. Meğer üzümlerin içinde bir küçük yılan varmış. Yılan o gece uykuya dalan güzel Sultanı sokup öldürmüş.

Taş Kesilen Çoban Efsanesi Tufan Efsanesi Yaratılış Efsaneleri Leyla ile Mecnun Efsanesi Ferhat ile Şirin Efsanesi Kerem ile Aslı Efsanesi Kız Kulesi Efsanesi Balıkesir Efsanesi Sarıkız Efsanesi

Destan nedir?

Destan nedir? Kahramanlık öykülerine destan denir.

İlk Türk Destanları   Yaradılış  Destanı   Alp  Er Tunga  Destanı   Oğuz  Kağan  Destanı                                Bozkurt Destanı   Ergenekon Destanı   Türeyiş  Destanı   Göç   Destanı   Satuk Buğra  Han  Destanı   Manas    Battal Gazi  Destanı   Köroğlu  Destanı

DEDE KORKUT kimdir?

Dede Korkut Türkistan’da Aral Gölü kıyısında doğmuş Oğuz Türklerinden birisidir. Dede Korkut ,Türk hakanlarına akıl hocalığı yapmıştır. Kendisine saygı duyulan bilge birisidir. Dede Korkut destanlarında iyilik,doğruluk öğütlenir. Destanlarda güçsüzlere, çaresizlere yardım eden kahramanlar vardır. Kahramanlar, hile bilmezler, sözlerinin eridirler. Dayanışmayı, birlik ve beraberliği , el ele vermeyi öğütlerler. Dede Korkut Destanları milli destanlarımızdır. İki tane el yazması nüshası vardır. Bunlar yabancı ülkelerdeki müzelerdedir (Dresden-Vatikan). Bu destan bir çok kez farklı dillere çevrilmiştir.

Her TÜRK’ün okuması gereken ve üstadların bile “Bütün Türk edebiyatını bir tarafa, Dede Korkut’un anlattıklarını bir tarafa koysanız Dede Korkut ağır basar”. diyerek övdüğü, TÜRK yaşayış, kültür, inanç değerlerini ortaya koyan şanlı destanlarımızdan bazıları şunlardır: Segrek Destanı Tepegöz Destanı Yigenek Destanı Kan Turalı Destanı Bamsı Beyrek Destanı Boğaç Han Destanı Deli Dumrul Destanı Bamsı Beyreğin Öldüğü Destanı Salur Kazan Esir Olması Destan

Amasya’nın bağlarına akan ırmağın kaynağına azılı bir ejder oturmuş, suyu kesmiş bir zamanlar. Bağlar kurumuş, şehir susuzluktan kırılmağa başlamış. Amasyalılar, bakmışlar olacak gibi değil, ejderle de başa çıkmak her babayiğidin işi değil, düşünüp taşınmışlar, bir çare bulmuşlar. Ejderi çatlatıp öldürmek.   Ertesi gün bir katıra, iki çuval tuz yüklemişler, sürmüşler ejdere. Azılı ejder, bir nefeste katırı, sırtındaki çuvallarla birlikte yutuvermiş. Birkaç saat sonra tuzun verdiği hararetle başlamış ırmağın suyunu çekmeğe. Çektikçe şişmiş, dağ gibi olmuş. Az sonra da çatlayıp ölmüş. Amasya da bu felaketten böylece kurtulmuş.

Ferhat ile Şirin Efsanesi

Ferhat, süslemecilik yapan, Şirin’e sevdalı yiğit bir delikanlıdır Ferhat, süslemecilik yapan, Şirin’e sevdalı yiğit bir delikanlıdır. Saraylar süsler, fırçasından dökülen zarafetin Şirin’e olan duygularının ifadesi olduğu söylenir. Amasya Sultanı Mehmene Banu’ya, kız kardeşi Şirin için, dünürcü gönderir Ferhat. Sultan; Şirin’i vermek istemediği için olmayacak bir iş ister delikanlıdan. “ Şehir’e suyu getir, Şirin’i vereyim” der, demesine de su, Şahinkayası denen uzak mı uzak bir yerdedir. Ferhat’ın gönlündeki Şirin aşkı bu zorluğu dinler mi? Alır kazmasını eline, vurur kayaların böğrüne böğrüne. Kayalar yarılır, yol verir suya. Zaman geçtikçe açılan kayalardan gelen suyun sesi işitilir sanki şehirde. Mehmene Banu, bakar ki kız kardeşi elden gidecek, sinsice planlar kurarak bir cadı buldurur, yollar Ferhat’a. Su kanallarını takip edip, kazma sesini dinleyerek Ferhat’a ulaşır. Ferhat’ın dağları delen kazma sesi cadıyı korkutur korkutmasına da, acı acı güler sonra da. “Ne vurursan kayalara böyle hırsla, Şirin’in öldü. Bak sana helvasını getirdim” der. Ferhat bu sözlerle beyninden vurulmuşa döner. “Şirin yoksa dünyada yaşamak bana haramdır” der. Elindeki kazmasını fırlatır havaya, kazma gelir başının üzerine bütün ağırlığıyla düşer. Ferhat’ın başı döner, dünyası yıkılmıştır zaten “ŞİRİN !” seslenişleri yankılanır kayalarda.

Ferhat’ın öldüğünü duyan Şirin, koşar kayalıklara bakar ki Ferhat cansız yatıyor. Atar kendini kayalıklardan aşağıya. Cansız vücudu uzanır Ferhat’ın yanına.   Su gelmiştir, akar bütün coşkusuyla, ama iki seven genç yoktur artık bu dünyada. İkisini de gömerler yan yana. Her mevsim iki mezarda da birer gül bitermiş, sevenlerin anısına, ama iki mezar arasında bir de kara çalı çıkarmış. iki sevgiliyi, iki gülü ayırmak için.