PSİKİYATRİK BOZUKLUKLARDA TANI, SINIFLANDIRMA ve EPİDEMİYOLOJİ Psikiyatri Anabilim Dalı Dr. Soner Çakmak
SAĞLIK Dünya Sağlık Örgütü (DSÖ), sağlığı şöyle tanımlar: “Sağlık bedensel, ruhsal ve toplumsal olarak iyilik durumudur.”
RUHSAL SAĞLIK Freud’a göre ruhsal sağlığın temel özellikleri: Çalışmak ve sevmektir.
RUHSAL BOZUKLUK (HASTALIK) Özellikleri: Duygu, düşünce ve davranışlarda, değişik düzeylerde, tutarsızlık, yetersizlik, aşırılık ya da uygunsuzluk.
“Bir miktar delilik karışımının bulunmadığı mükemmel bir ruh yoktur.” Aristo
RUHSAL BOZUKLUK (HASTALIK) Bu özellikler; sürekli ya da yineleyici olup, bireyin uyum ve işlev düzeyinin bozulmasına yol açar.
TANI ve SINIFLANDIRMA Ruhsal bozuklukları dizgesel (sistematik) olarak ilk kez sınıflandıran E. Kraepelin olmuştur (1896).
TANI ve SINIFLANDIRMA Kraepelin’in yaptığı tanımlamaların çoğu bugün için de geçerlidir; bu nedenle Kraepelin, psikiyatrinin temeli olan, tanımlayıcı (deskriptif) psikiyatri’nin öncüsü sayılır.
TANIMLAR Tanımlayıcı(Deskriptif) Psikiyatri: Hastalığın klinik belirtileri incelenir, tanımlanır, klinik bir tanıya varılır ve sınıflandırılır. Etiyolojik yönden ipuçları araştırılır, sağaltım planı çizilir. Dinamik Psikiyatri: Normal ve anormal davranışların altında yatan güçlerin, anlamların ve nedensel etkenlerin incelenmesi.
TARİHÇE Türkiye’de çağdaş eğitim görmüş ilk ruh hekimi, 1898’de GATA’da psikiyatri derslerini başlatan Raşit Tahsin’dir. Onu izleyen Mazhar Osman çağdaş Türk psikiyatrisinin kurucusu sayılır.
TARİHÇE 1927’de Bakırköy Ruh ve Sinir Hastalıkları Hastanesini kuran Mazhar Osman ve onun ardından gelen İhsan Şükrü Aksel, Fahrettin Kerim Gökay gibi hocalar Kraepelin’in tanımlayıcı psikiyatri okulunu izlediler.
TARİHÇE Yirminci yüzyılın ortalarına doğru öncelikle A.B.D.’de tanımlayıcı psikiyatrinin ağırlığı giderek azaldı. Bu yönelimde psikanalizin getirdiği dinamik ilkeler ve A.Meyer’in psikobiyoloji okulu önemli rol oynamıştır.
Amerikan Psikiyatri Birliği (APA) TANI ve SINIFLANDIRMA Amerikan Psikiyatri Birliği (APA) Tanı ve İstatistik Elkitabı (DSM-I)’nı (Diagnostic and Statistical Manuel of Mental Disorders) ilk kez 1952’de yayımladı.
birer tepki (reaction) olarak sınıflandırılmıştır. TANI ve SINIFLANDIRMA DSM-I’de ruhsal bozukluklar birer tepki (reaction) olarak sınıflandırılmıştır. Örneğin bunaltı tepkisi, şizofrenik tepkiler gibi.
TANI ve SINIFLANDIRMA Bu dönemde A.B.D. ile Avrupa ülkeleri arasında tanımlama ve tanı ölçütleri yönünden önemli ayrılıklar ortaya çıkmıştır.
TANI ve SINIFLANDIRMA DSM-I’in yöntemsel eksikliklerini fark eden Amerikan Psikiyatri Birliği (APA), 1968’de yayımladığı DSM-II’de dinamik psikiyatriye ağırlık veren tutumundan uzaklaşarak tepki (reaction) teriminden vazgeçmiştir.
TANI ve SINIFLANDIRMA DSM-II’nin yayımlanmasını izleyerek A.B.D. ile Avrupa psikiyatri okulları arasındaki yaklaşım farklılıkları giderek azaldı.
TANI ve SINIFLANDIRMA 1980’de yayımlanan DSM-III ile ilk kez, ruhsal bozuklukların tanı ve sınıflandırılmasında, araştırmalara dayanan tanı ölçütleri (diagnotic criteria) getirildi.
TANI ve SINIFLANDIRMA DSM-III 1987’de gözden geçirilerek DSM-III-R adıyla yeniden yayımlandı. DSM-III ve ardından DSM-III-R ile psikiyatrik tanıların standartlaşması yönünde önemli adımlar atılmış oldu.
TANI ve SINIFLANDIRMA Dünya Sağlık Örgütü (DSÖ, WHO) ise bütün tıbbi hastalıkları içeren, bir sınıflama geliştirmiştir: Uluslararası Hastalıklar Sınıflaması (International Classification of Diseases, ICD).
TANI ve SINIFLANDIRMA ICD’nin, ruhsal bozuklukları tanımlayıp sınıflandıran bölümleri, daha çok Avrupa psikiyatrisinin etkisiyle hazırlanmıştır.
TANI ve SINIFLANDIRMA Günümüzde kullanılan ICD-10 (1992) ve DSM-IV (1994) sınıflandırmaları birbirine oldukça yakınlaşmış, böylece dünya ölçeğinde, ortak bir sınıflamaya doğru yol alınmıştır.
TANI ve SINIFLANDIRMA DSM-IV sınıflamasına göre her hastaya 5 eksen üzerinden tanı konmaktaydı: 1. Eksen: Klinik sendromun tanısı 2. Eksen: Kişilik Bozukluğu tanısı 3. Eksen: Bedensel hastalık tanısı 4. Eksen: Psikososyal stres etmenleri 5. Eksen: Uyum ve işlev düzeyi DSM-V’de kaldırılmıştır
DSM-IV ve DSM-V SINIFLANDIRMASI 17 ana kategoride 200’ün üzerinde ruhsal bozukluğu sınıflandırıyordu. DSM-V 20 ana kategoride sınıflandırıyor
DSM-V SINIFLANDIRMASI(2014) NÖROGELİŞİMSEL BOZUKLUKLAR Mental retardasyon (zeka geriliği) Öğrenme bozuklukları Otizim Dikkat eksikliği ve yıkıcı dav bzk İletişim bozuklukları Motor bozukluklar ve Tik bozukları Diğer nörogelişimsel bozukluklar
DSM-V SINIFLANDIRMASI NÖROBİLİŞSEL BOZUKLUKLAR Deliryum Demans Amnestik Bozukluklar Diğer Kognitif Bozukluklar
DSM-V SINIFLANDIRMASI MADDE KULLANIMI İLE İLİŞKİLİ BOZUKLUKLAR Alkol, Kafein, Hallüsinojen, Uçucu, Sedatif, hipnotik ve anksiyolitik, Uyarıcı, Kanabis, opiyat Nikotin ile ilişkili bozukluklar
DSM-V SINIFLANDIRMASI ŞİZOFRENİ ve DİĞER PSİKOTİK BOZUKLUKLAR Şizofreni Şizofreniform bozukluk Şizoaffektif bozukluk Sanrısal bozukluk Kısa psikotik bozukluk Paylaşılmış psikotik bozukluk
DSM-V SINIFLANDIRMASI İKİ UÇLU (BİPOLAR) VE İLİŞKİLİ BOZUKLUKLAR Bipolar bozukluk I Bipolar bozukluk II Siklotimik bozukluk Tanımlanmamış iki uçlu bozukluk
DSM-V SINIFLANDIRMASI DEPRESYON BOZUKLUKLARI Major depresyon Distimi Premenstrüel disfori Madde ve ilaca bağlı depresyon Başka bir sağlık durumuna bağlı depresyon Tanımlanmamış depresyon
DSM-V SINIFLANDIRMASI ANKSİYETE BOZUKLUKLARI Panik bozukluk Sosyal fobi Özgül fobi Ayrılma anksiyetesi Seçici konuşmazlık(Mutizm) Yaygın anksiyete bozukluğu Madde ve ilacın yol açtığı anksiyete boz.
DSM-V SINIFLANDIRMASI OBSESİF KOMPULSİF VE İLİŞKİLİ BOZUKLUKLAR OKB Beden Algı Bozukluğu İstifçilik Bozukluğu Trikotillomani Deri yolma bozukluğu Madde ve ilaca bağlı OKB
DSM-V SINIFLANDIRMASI TRAVMA VE STRESÖRLE İLİŞKİLİ BOZUKLUKLAR Tepkisel Bağlanma Bozukluğu Sınırsız Toplumsal Katılım Bozukluğu Post-travmatik stres bozukluğu Akut stres Bozukluğu
DSM-V SINIFLANDIRMASI SOMATOFORM BOZUKLUKLAR Somatizasyon bozukluğu Konversiyon bozukluğu Hipokondriyazis Yapay bozukluk
DSM-V SINIFLANDIRMASI DİSOSİYATİF BOZUKLUKLAR Disosiyatif amnezi Disosiyatif kimlik bozukluğu Depersonalizasyon bozukluğu Derealizasyon bozukluğu
DSM-V SINIFLANDIRMASI DİĞERLERİ Beslenme ve yeme bozukluları Dışa atım bozuklukları Uyku uyanıklık bozuklukları Cinsel işlev bozuklukları Cinsel sapkınlık(parafili) bozuklukları Cinsel kimliğinden yakınma bozukluğu Yıkıcı bozukluklar, dürtü denetim ve davranım bozuklukları Kişilik bozuklukları
EPİDEMİYOLOJİ Epidemiyoloji insan topluluklarında sağlık/hastalık süreçlerinin; zamana ve yere göre dağılımını (betimleyici) nedenlerini ve belirleyicilerini (çözümleyici) ve hastalıkların tanısı, sağaltımı ve önlenmesi için uygun araştırma yöntemlerini inceleyen bir bilim dalıdır (deneysel epidemiyoloji)
PSİKİYATRİK EPİDEMİYOLOJİ ruhsal bozuklukların yaygınlığının ve sıklığının belirlenmesinin yanı sıra; bu bozuklukların nedenlerini yere ve kişiye göre değişimlerini, gidiş ve sonlanışlarını araştırır.
PSİKİYATRİK EPİDEMİYOLOJİ Epidemiyolojik araştırmalar, aynı zamanda, ruhsal bozuklukların denetimi ve önlenmesi için yerel ve ulusal ölçeklerde stratejiler geliştirilmesine olanak verir.
PSİKİYATRİK EPİDEMİYOLOJİNİN AMAÇLARI Ruhsal bozuklukların sıklığı ve yaygınlığı Risk gruplarının belirlenmesi Ruh sağlığı hizmetlerinin planlanmasına ve örgütlenmesine katkı Ruhsal bozuklukların klinik ve laboratuvar bulgularını bütünlemek Tarihsel çalışmalara veri sunmak
PSİKİYATRİK EPİDEMİYOLOJİDE TEMEL KAVRAMLAR Hastalanma Riski (Morbidity Risk): Bir kişinin, beklenen süre yaşarsa, yaşamının herhangi bir döneminde belli bir hastalığa yakalanma olasılığıdır.
PSİKİYATRİK EPİDEMİYOLOJİDE TEMEL KAVRAMLAR Risk etkeni: Belirli bir bozukluğun ortaya çıkma olasılığını artırdığı düşünülen özgül etkenlerdir. Örn: Sosyodemografik özellikler, kalıtım, cinsiyet, yaşam olayları gibi.
PSİKİYATRİK EPİDEMİYOLOJİDE TEMEL KAVRAMLAR Sıklık (insidans hızı) Bir toplumda belirli bir zaman diliminde ortaya çıkan yeni olguların sayısının, o toplumda bu hastalığa yakalanma riski olan popülasyona oranıdır. En sık kullanılan zaman dilimi 1 yıldır. Örneğin Şizofreni sıklığı: %0,1- %0,7
PSİKİYATRİK EPİDEMİYOLOJİDE TEMEL KAVRAMLAR Yaygınlık (prevalans hızı) Bir toplumda belirli bir anda (nokta prevalansı) yada belirli bir zaman diliminde (süre prevalansı) saptanan eski ve yeni hasta sayısının; o toplumun aynı an ya da zaman dilimindeki toplam nüfusuna oranıdır.
PSİKİYATRİK EPİDEMİYOLOJİDE TEMEL KAVRAMLAR Yaygınlık (prevalans hızı) Psikiyatrik epidemiyoloji araştırmalarında genellikle süre prevalansı kullanılır. En sık kullanılan zaman dilimi bir yıldır. Örneğin Şizofreni yaygınlığı: % 1
PSİKİYATRİK EPİDEMİYOLOJİ Dünya genelinde birinci basamak sağlık kurumlarına başvuranların yaklaşık 1/4’inde ruhsal bir bozukluk , yaklaşık 1/3’inde ise ruhsal belirti bulunmaktadır.
PSİKİYATRİK EPİDEMİYOLOJİ Türkiye’de yapılan alan çalışmalarında; psikiyatrik yardım gerektiren ruhsal bozuklukların yaygınlığı yaklaşık %20 bulunmuştur.