ELEŞTİRİ TÜRÜNÜN ÖZELLİKLERİ VE TEMSİLCİLERİ Piribeyli Lisesi HAZIRLAYAN: YASİN MAYA 11/TM SINIFI NO:139 Piribeyli Lisesi HAZIRLAYAN: YASİN MAYA 11/TM SINIFI NO:139
Eleştiri nedir? Herhangi bir kişiyi, bir eseri, bir konuyu doğru ve yanlışlarını göstererek anlatmak amacıyla yazılan kısa metinlerdir. Hedeflenen öğeyi doğru ve yanlış yönleriyle tanıtmayı amaçlayabileceği gibi, bu öğenin doğru tanıtılmasını sağlamayı ve bir değerlendirmeyi de hedef alabilir. Edebiyat sorunlarını ve yapıtlarını konu alan inceleme, yorum ya da değerlendirme olarak da tanımlanabilir.ister şahsi zevklerle ister estetik prensiplere göre sistemli bir şekilde değerlendirmedir.nazmın kusurlarını bildiren ilim olarak da bilinir.yazar; objektif olmalı eseri dikkatle inceleyebilmeli; analiz ve yorumlayabilmeli, geniş açılarla geniş bir bilgiyle ve hassasiyetle eseri değerlendirme kabiliyetine sahip olmalıdır. Eleştiri okulları üçe ayrılır: Yansıtma, yaratma, dil. Yansıtma, eserin doğaya benzediğini savunur. Yaratma, eserin iç dünyasıdır, yani sanatçı. Dil ise, Rus biçimcilerinin yöntemidir ve eseri dil sistemi olarak görür.
Eleştiri de temeli düşünce olan yazı türüdür. Konu sınırlaması yoktur. Sanat, edebiyat ya da düşünce yazılarının içeriği ile bu içeriğin işlenişini, değerli ve değersiz yönlerini ortaya koyan bir yazı türüdür. Yazarın yazıyı kendine göre, yazıyı ilgilendiren topluma göre, kendi alanındaki diğer çalışmalara göre değerlendirdiği yazılardır.
Düşünsel plânla yazılır. Konu, yazının sonuna dek değerlendirilmesi yapılan esere bağlı kalmalıdır. Eser ile ilgili, değerli ve değersiz diye gösterilen yargılar, eserden alınacak örneklere dayandırılmalıdır. Yazar, yargılarında belirli ölçülere bağlı kalmalı, eleştirileri nesnel olmalı, “beğendim, hoşuma gitti”… gibi öznel değerlendirmelerden kaçınmalıdır. Bunun yanında eleştiri yazısını okutacak olan elbette eleştiri yazarının kendine özgü konuyu ele alış biçimi, kendine özgü yorumlayışı ve anlatımındaki üslûbudur.
Eleştirisi yapılan çalışma, bütün boyutlarıyla ele alınmalı, kendi türü içindeki bilimsel, sanatsal, toplumsal yere oturtulmalıdır. Alanındaki diğer çalışmalarla karşılaştırılarak bu türe kattıklarıyla, kendisinden beklendiği halde katamadıklarıyla ele alınmalıdır. Bu da gösteriyor ki eleştiri yazarı, her konuda eleştiri yazısı yazamaz, ancak uzmanı olduğu alanda yazabilir. Eleştiri yazarının alan bilgisi, eleştirdiği çalışmayı yapanın alan bilgisi ile en azından aynı düzeyde olmalıdır.
Geçmişin ve çağının sanat olaylarını iyi bilmeli. Geniş bilgi ve kültür birikimiyle donanımlı olmalı Dünya Edebiyatı, sanatı ve kültürüyle ilgili genel bilgilere sahip olmalı Eleştirdiği konuyu, eseri veya olayı bütün olarak kavramalı Geçmişin ve çağının sanat olaylarını iyi bilmeli. Geniş bilgi ve kültür birikimiyle donanımlı olmalı Dünya Edebiyatı, sanatı ve kültürüyle ilgili genel bilgilere sahip olmalı Eleştirdiği konuyu, eseri veya olayı bütün olarak kavramalı
Bir sanat eserinin gerçek değerini, özünü, yapısını, değerli-değersiz yönlerini ortaya koymalı. Nesnel olmalı. Araştırmacı olmalı. Ciddi, ağırbaşlı olmalı Bir sanat eserinin gerçek değerini, özünü, yapısını, değerli-değersiz yönlerini ortaya koymalı. Nesnel olmalı. Araştırmacı olmalı. Ciddi, ağırbaşlı olmalı
Dili sade, anlatımı açık ve anlaşılır olmalı. Yapıcı olmalı. Kanıtlama yoluna gitmelidir. Dili sade, anlatımı açık ve anlaşılır olmalı. Yapıcı olmalı. Kanıtlama yoluna gitmelidir.
NESNEL ELEŞTİRİ Eleştiri yazılarında yazarın nesnel olması, eleştirdiği konu üzerinde tarafsız kalabilmesidir. ÖZNEL ELEŞTİRİ Eleştiri yazılarında yazarın öznel olması ise eleştirdiği konu üzerinde kendi düşüncelerini de belirterek taraflı bir tutum sergilemesidir.
ESERİ KONU ALAN ELEŞTİRİ YAZILARI SANATÇIYI ELE ALAN ELEŞTİRİ YAZILARI ESERİN YAZILDIĞI DÖNEMİ KONU ALAN ELEŞTİRİ YAZILARI OKUYUCUYU DEĞERLENDİREN ELEŞTİRİ YAZILARI ESERİ, SANATÇIYI, DÖNEMİ OKUYUCUYLA BİRLİKTE ELE ALAN ELEŞTİRİ YAZILARI
ESERİ KONU ALAN ELEŞTİRİ YAZILARI Eserin konusu, anlatım biçimi, olay örgüsü değerlendirilir SANATÇIYI ELE ALAN ELEŞTİRİ YAZILARI Sanatçının bireysel özelliklerinden yola çıkılarak eser değerlendirilir. ESERİN YAZILDIĞI DÖNEMİ KONU ALAN ELEŞTİRİ YAZILARI Eserin toplumsal olay ve olgulara bağlantısı, toplumsal gelişmeye katkısı değerlendirilir. OKURA YÖNELİK ELEŞTİRİ YAZILARI Eleştirmen eserin kendisi üzerindeki etkilerini değerlendirir.
Boielau A. France
Tanzimat dönemi Romantikleri Şinasi, Namık Kemal, Recaizade Ekrem, Abdülhak Hamid; Tanzimat dönemi Realistleri Sami paşazade Sezai, Beşir Fuad, Nabizade Nazım, Mizancı Murad’tır. Serveti Fünun döneminde Cenap Şahabettin intikad (sahte parayı gerçeğinden ayırmak) anlayışıyla tenkit eder. Halit Ziya, Mehmet Rauf, Nabizade Nazım, Hüseyin Cahit dönemin eleştiricileridir. Cumhuriyetin ilk yıllarında eleştiri Yahya Kemal ve Ahmet Haşim’le başlar. İsmail Habip Sevük ve Ahmet Hamdi Tanpınar eleştiriyi edebiyat tarihi içinde ele alırlar. Nurullah Ataç, Suut Kemal Yetkin iki öznelci eleştirmendir.
Sistematik eleştirmenler Asım Bezirci, Fethi Naci, Hüseyin Cöntürk bağımsız yöntemi geliştirdi. Sabahattin Eyüboğlu ile Vedat Günyol hümanist eleştirmenlerdir. Çağdaş eleştirmenler Mehmet Kaplan, Tahsin Yücel, Akşit Göktürk, Şara Sayın, Ünsal Oskay, Murat Belge, Orhan Burian, Tahir Alangu, Memet Fuat, Mehmet Doğan, Bedrettin Cömert, Enis Batur, Nihat Sami Banarlı, Cemil Meriç, Kenan Akyüz, Melih Cevdet, Konur Ertop, Orhan Şaik Gökyay, Alpay Kabacalı, Cevdet Kudret, Agah Sırrı, Berna Moran, Rauf Mutluay, Yaşar Nabi, Ahmet Oktay, Atilla Özkırımlı, Nermi Uygur ve Fuat Köprülü.