Sunum yükleniyor. Lütfen bekleyiniz

Sunum yükleniyor. Lütfen bekleyiniz

KANAMALAR VE KANAMALARDA İLK YARDIM

Benzer bir sunumlar


... konulu sunumlar: "KANAMALAR VE KANAMALARDA İLK YARDIM"— Sunum transkripti:

1 KANAMALAR VE KANAMALARDA İLK YARDIM
Kanın çeşitli sebeplerle damar bütünlüğü dışına çıkarak dolaşım dışı kalmasına denir. Kan vücut dışına çıkabileceği gibi vücut iç boşluklarına da akabilir buna İÇ KANAMA denir. Canlılığın devam edebilmesi için gereken tüm kimyasal maddelerin çeşitli dokulara ve hücrelere taşınması ve zararlı maddelerin uzaklaştırılması işlemi kan dolaşımı sayesinde olmaktadır. Ayrıca dolaşım sistemi kan, doku ve hücrelerin zorunlu gereksinim duyduğu oksijeni taşımaktadır.

2 Kanamanın Sınıflandırılması
1) Vücutta Kanın Aktığı Bölgeye Göre Kanamalar Dış kanamalar İç kanamalar 2) Kanayan Damarın Özelliğine Göre Kanamalar Atar Damar Kanaması Toplar Damar Kanaması Kılcal Damar Kanaması

3 Toplar Damar Kanaması Kılcal Damar Kanaması
Atar Damar Kanaması Kalpten dokulara oksijen yüklü kanı pompalayan damarların kanamasıdır. Açık kırmızı renkte, Kalpten perifere doğru kalp kasılmasına bağlı olarak fışkırır tarzdadır. Kısa zamanda çok kan kaybına sebebiyet verir, Kendiliğinden duramayacağı için hayati önem taşımaktadır. Bundan dolayı en kısa zamanda kanama durdurulmalıdır. Toplar Damar Kanaması Doku ve hücrelerden karbondioksit yüklü kanı kalbe götüren damarların (Venlerin) kanamasıdır. Toplar damar kanamaları atardamar kanamalarına göre daha koyu renklidir. Doku ve hücrelerden kalbe döndüğü için kanaması aynı hızla, yayılıcı tarzdadır. Kendiliğinden durması zor olduğundan müdahale gerekmektedir. Zira küçük venler kendiliğinden durabilmektedir. Kılcal Damar Kanaması Çok ince küçük damarların kanamasıdır. Günlük hayatta sıklıkla karşılaşılır. Kanama sızıntı şeklindedir. Gazlı bezle silindiğinde nokta şeklinde tomurcuklanarak kanamaktadır. Kendiliğinden durmaktadır. Çok basit yöntemlerde kanama durdurulabilir.

4 Dış Kanamalarda İlk Yardım
Kanama olduğunda organizma fizyolojik olarak kendi çabası ile kanamayı durdurmaya çalışır. buna İntrinsik savunma mekanizması denir. Öncelikle kanayan damar büzüşür daha sonra K vitamini ile Ca iyonlarının etkisiyle plazma proteini fibrinojen, fibrin ağlarına yapışarak tıkaç (pıhtı) oluşturur. Daha sonra bu pıhtı kanayan damarı tıkayarak kanamayı durdurur. Bu işlem yaklaşık 10 dk içerisinde tamamlanır. Kanamanın durdurulmasında ilk yardımcı dışarıdan yardım ederek bu fizyolojik olayın hızlanmasını sağlamaktadır. Kanama çeşitli yöntemlerle durdurulmaya çalışılır.

5 1) Yara Üzerine Direkt Baskı Uygulama Kanayan damarın büzüşmesine ve pıhtılaşmaya yardımcı olmak için steril gazlı bez, yoksa temiz bir mendille veya elimizle kanayan yerin üzerine basınç uygulama-bastırma esasına dayanır. Çok etkili bir yöntemdir. Günlük hayatta sıklıkla uygulanır. Gazlı bez, sargı bezi ile sıkıca sarılabilir buna ‘’Basınçlı Sargı’’ adı verilir

6 2) Kanayan Bölgeyi Yukarıya Kaldırma Kanayan yer kalp seviyesinden yukarı kaldırılarak, yer çekimi kuvvetinden yaralanılarak kanama durdurulmaya-kanama miktarı azaltılmaya çalışılır. Kazazede yatırıldıktan sonra, kanayan yerin altına yumuşak malzemeler konularak veya o bölgeyi yukarı bir yere asarak kalp seviyesinden yukarıya kaldırılır.

7 3) Bası Noktalarına Basınç Uygulama
Kanayan yere kan götüren ana atardamar üzerine yapılan basınçtır. Bu damarın yüzeyselleştiği yere basınç yapılarak o bölgeye giden kan miktarı azaltılmaya çalışılır. An akımının kesilebileceği en uygun noktalardır. El ve koldaki bir kanama için koltuk altı A.Brachialis Baş ve yüzdeki kanamalar için boyun-şakak A.Karotis, A.Temporalis Ayak ve bacaklardaki kanamalar için A.Femoralis, Omuz kanamalarında köprücük kemiği A.Subklavikularis, Karın-kasık kanamalarında A.Abdominalis basınç noktalarıdır.

8 4) Turnike (Boğucu Sargı Uygulama)
Turnike uygulanması diğer yöntemlerle kanamanın durdurulamadığı durumlarda yapılır. Uzun süreli uygulanması halinde doku harabiyetine sebebiyet verebilir. Turnike uygulamasında alttaki dokulara, damarlara ve sinirlere zarar verme ihtimali çok yüksektir. Turnike uygulamasının yapılabileceği durumlar; Çok sayıda yaralının bulunduğu bir ortamda tek ilk yardımcı varlığında, Yaralı güç koşullarda bir yere taşınacak ise, Uzuv kopması varsa En yakın bası noktalarına baskı yapmak yeterli olmuyorsa turnike yöntemine başvurulur.

9 Turnike Uygulanmasında Dikkat Edilecek Noktalar
Bası noktasına bir elle baskı uygulamaya devam edilir. Diğer eline geniş, kuvvetli ve esnemeyen materyal almalıdır. Şerit yarı katlanır ve uzuv etrafına sarılır. Bir ucu halkadan geçirilip çekilir ve iki ucu bir araya getirilir. Turnike uygulamasında kullanılacak malzemenin genişliği en az 8-10 cm olmalıdır. İp, tel, kendir, ince lastik gibi kesici malzemeler kullanılmamalıdır. Turnikeyi sıkmak için tahta parçası gibi malzemeler kullanılabilir. Turnike kanama durunca bırakılmalıdır. Turnikenin varlığı unutulmaması için üzeri örtülmemelidir.

10 5) Uzuv Kopmalarında İlk Yardım
Uzuv kopması özellikle kol ve bacaklarda olur. Kopan organ temiz bir poşete konur, ağzı kapatılır. İçinde yaklaşık yarı yarıya su buz olan ikinci bir poşete konur, ağzı kapatılır. Gerekirse poşet üzerine küçük bir bilgi kartı yerleştirilir. Kopan organ dokuya zarar verebileceği için direkt olarak buzla karıştırılmaz. Kazazede psikolojik olarak etkilenebileceği için kopan bölgeyi görmesi engellenmelidir. Yaralı ile birlikte en geç 6 saat içinde sağlık kuruluşuna sevki sağlanır.

11 İÇ KANAMALAR VE İLK YARDIM
Vücudun iç kısımlarında Travma nedeniyle, organ yırtılmalarına bağlı olarak, Herhangi bir hastalık nedeniyle gelişen kanamalardır. Akciğer kanamasında parlak köpüklü kanın öksürükle birlikte dışarı atılmasına HEMOPTİZİ, Sindirim sistemi kanamalarında kanın kusmukla birlikte dışarı atılmasına HEMATEMEZ, Dışkıyla kahve telvesi kıvamında dışarı atılmasına MELENA, Açık çay renginde idrarla birlikte kan çıkmasına HEMATÜRİ denir.

12 İç Kanaması Olan Bir Hastada Görülebilecek Genel Değişiklikler
Hızlı ve zayıf nabız, Huzursuzluk, Ciltte soğukluk, solukluk ve nem, Bilinç bulanıklığı, Karında hassasiyet ve sertlik, Aşırı susuzluk hissi, Baş dönmesi, halsizlik, Solunum hızı kesik kesik ve yüzeyseldir.

13 İç Kanamalarda Bölgesel Değişiklikler ve Belirtiler
Kafa içi Kanamalar Baş ağrısı Fışkırır tarzda kusma, Solunum yavaşlaması, Konuşma bozukluğu, Kuvvet kaybı, Denge bozukluğu, Görme bozukluğu, Felçlik Önlenemezse Ölüm gözlenmektedir.

14 Göğüs Boşluğundaki Kanamalar
Kaburga kırıklarında akciğer hasarı, Göğüs ağrısı, Solunum güçlüğü, Bazı durumlarda göğüs boşluğunda kan birikmesi, Siyanotik mukoza, Öksürme, Kanlı balgam akciğer hasarının habercisidir.

15 Karın Boşluğundaki Kanamalar
Karın gerginliği, Karın bölgesinde hassasiyet, Ağrı, Hematom, Hasar gören organın niteliğine göre genel durum bozukluğu ve kötüye gidiş, Kan basıncında düşüklük, Filiform nabız görülür.

16 İç Kanamalarda İlk Yardım Uygulamaları
Hastanın boğazını sıkan giysiler (kravat, yaka düğmesi vb.) gevşetilir. Kazazedenin bilinci ve ABC’si değerlendirilir. Üzeri örtülerek ayakları 30 cm yukarıya kaldırılır. Tıbbi yardım istenir. Asla yiyecek veya içecek verilmez. Hareket ettirilmez. Yaşamsal bulguları değerlendirilir. Kusmuğunda kan yada farklı bir görünüm varsa sağlık görevlisine iletilmelidir. Sağlık kuruluşuna sevki sağlanmalıdır.

17 ŞOK VE ŞOK DURUMUNDA İLK YARDIM UYGULAMALARI
Kalp ve damar sisteminin yaşamsal organlara uygun oranda kanlanma yapamaması yada kan dolaşımının bozulması nedeniyle ortaya çıkan ve tansiyon düşüklüğü ile seyreden akut bir dolaşım yetmezliğidir. Gelişen dolaşım yetmezliği sonucu hücreler arası kan alışverişi bozulur, hücre ölümü başlayabilir ve önemli organlarda hasar gelişebilir. Kanın doku ve organlara geçişi-dolaşımı olayına ‘’Perfüzyon’’ adı verilir. Şokun temeli bu perfüzyonun bozulmasıdır. Perfüzyon; 1) Kalbin pompalama gücünün azalması, 2) Dolaşımdaki kanın azalması, 3)Damarların genişlemesi ile bozulmakta ve şok tablosu gelişmektedir. Ayrıca kan hacmi ve basıncında azaldığı için tansiyon düşer, nabız hızlanır.

18 Şokun Nedenleri Kalp krizi, Şiddetli kanamalar, Büyük yanıklar,
Aşırı sıvı kaybı, aşırı ishal, Kusma, Göğüs, karın ve başa alınan darbeler, Aşırı korku ve heyecanlar, Şiddetli ağrı durumları, Alkol ve kimyasal madde zehirlenmeleri, Alerjik reaksiyonlar, Karın içindeki bazı organlarda gelişen kanamalar ve Besin zehirlenmeleri

19 Şokun Çeşitleri Nedenlerine göre 6 grupta incelenir. 1) Hipovolemik
2) Kardiyojenik, 3) Toksik ve 4) Anafilaktik 5) Nörojenik 6) Septik şok.

20 Hipovolemik Şok Kanama, aşırı ishal, kusma, yanık, aşırı terleme gibi durumlarda vücudun aşırı sıvı kaybetmesi durumunda gelişen şoktur. Vücut sıvısının %10 kadarının hızlı bir şekilde kaybedilmesi hayati tehlike oluşturur. Aşırı kan kaybından dolayı gelişen şok tablosuna ise Hemorajik Şok denir. Yetişkinlerde ml, Çocuklarda ml, Bebeklerde ise ml kan kaybı hemorajik şoka götürmektedir.

21 2) Kardiyojenik Şok Kalp kasının pompalama gücünün azalmasına bağlı olarak gelişir. Kalbin çalışma düzeni bozulmuş ve azalmıştır. Taşikardi ve boyun venlerinde dolgunluk vardır. Kazazede siyanotiktir. Kan basıncı düşüktür. Filiform nabız vardır. Rahat nefes alabilmesi için ve kalbe daha fazla yük binmemesi için oturur pozisyonda en yakın sağlık kuruluşuna sevki şarttır. Mümkünse acil olarak oksijen verilebilir.

22 3) Toksik Şok Besin zehirlenmeleri, Kimyasal madde zehirlenmeleri,
Alkol zehirlenmeleri, Zehirli hayvan ısırıkları ve sokmalarında gelişir. Genellikle damarlar genişler ve kanın birikmesi sonucu organ ve dokuların dolayısıyla hücrelerin beslenmesi primer olarak bozulmaktadır.

23 4) Anafilaktik Şok Şiddetli antikor-antijen birleşmesi esasına dayanır. Bazı maddelere karşı aşırı hassas olan veya zamanla hassaslaşmış kişilerde, o madde ile karşılaştıklarında ani olarak kısa sürede gelişen genellikle ölümle sonuçlanan aşırı reaksiyona denir. Penisilin alerjisi, Tetanoz antitoksini, Serum ve penisilin türü ilaçların enjeksiyonu sonrasında, Bazı mantarların ve ilaçların yenilmesi ve içilmesi durumunda, Arı, yılan ve akrep gibi böceklerin sokması ile oluşabilir. Deride kızarıklık, ödem, ürtiker, siyanoz, Dolaşımda kan basıncında azalma, nabzın zayıflaması, Soğukluk ve nihayetinde bayılma, Hırıltılı solunum, göğüs ağrısı, köpüklü öksürük gibi belirtiler gösterebilir.

24 5) Nörojenik Şok Ameliyat sonrası komplikasyon olarak,
Omurgayı ilgilendiren yaralanmalar ve hastalıklar, Zehirli hayvan veya böcek sokmaları sonucu damarların vazodilatasyonu sonucunda kanın damarlarda birikerek organ ve dokulara sağlıklı bir şekilde gönderilememesi sonucu ortaya çıkar. Vücut ısısı düşmektedir. Omurga zedelenmesinden şüphe edilen durumlarda kazazede ‘’Şok Pozisyonu’’na alınmaz. Taşikardi ve hipotansiyon görülür. Sıcak tutulur, solunum desteği sağlanır, bilinçsizlik var ise kibar ve nazik bir şekilde duyu organları uyarılarak uyandırılmaya çalışılır. Ayağa kaldırılmadan en yakın sağlık kuruluşuna sevki yapılır.

25 6) Septik Şok Gram (-) mikroorganizmaların ve toksinlerin kana karışmasıyla ortaya çıkan durumdur. Ciddi bir hastalığı olanlarda, yaralanma veya ameliyat sonrası enfekte olanlarda, uzun süre hastanede yatanlarda gözlenmektedir. Ateş 40 dereceye kadar yükselir, Deri normalden daha sıcak ve kuru hissedilir, Nabızla birlikte tansiyonda yükselmektedir. Sık, yüzeysel bir solunum gözlenir.

26 Şok Öncesi Dönem (Pre-şok Dönemi)
Şok Belirtileri 3 evrede incelenmektedir. Şok öncesi dönem (Pre-şok) Şok dönemi Derin şok dönemi Şok Öncesi Dönem (Pre-şok Dönemi) Deride solukluk, soğukluk, dudaklarda morarma, Huzursuzluk, korku ve bitkinlik, Terleme, bulantı ve kusma, Üşüme hissi, Halsizlik, Susuzluk hissi, Göz bebeklerinde büyüme hissi, Mat ve anlamsız bakma durumu mevcuttur. Oturma testi pozitif. Oturma testi, hipovolemik şokta hasta yatarken nabız normaldir, oturtulduğunda nabız hızlanır. Yaklaşık tansiyon 20 mm/hg veya daha fazla azalır. Nabız 20 atım veya daha fazla artar.

27 Derin Şok dönemi (3. Dönem)
Hızlı, ipliksi nabız (filiform nabız), Düşük tansiyon (Sistolik basınç 80 mm/hg’nin altındadır. Şuur bulanıklığı, Huzursuzluk ve anksiyete bozukluğu mevcuttur. Derin Şok dönemi (3. Dönem) Aritmi, Ajitasyon, Şuur kaybı, Koma durumu gelişmektedir.

28 Şokta İlkyardım İlk yardımcı kendisinin ve çevrenin güvenliğini sağlar, Hava yolunun açıklığını sağlar, Kazazedenin mümkün olduğunca temiz hava solumasını sağlar, Kanaması varsa hemen durdurulur, Şok pozisyonu verilir, Kazazede sıcak tutulur, Hareket ettirilmez, Ağızdan herhangi bir şey verilmez, aşırı susuzluk hissi varsa dudakları ıslak bir pamuk ile ıslatılır, Hızlı bir şekilde en yakın sağlık kuruluşuna sevki sağlanır, Kazazedenin endişe ve korkuları giderilerek psikolojik olarak destek sağlanır.

29 Şok Pozisyonunun Verilmesi
Kazazede düz olarak sırt üstü yatırılır, Bacakları 30 cm kadar yukarı kaldırılarak, bacakların altına destek konulur (Çarşaf, battaniye, yastık, kıvrılmış bir giysi), Baş yana doğru çevrilir, Üzeri örtülerek ısıtılır, Yardım gelinceye kadar kazazedenin yanında kalınır, Belli aralıklarla (2-3 dk) yaşam bulguları değerlendirilir.

30 Burun Kanamalarında İlk Yardım
Kazazede sakinleştirilir, Şok belirtileri yoksa hasta oturtulur, Başı ve gövdesi hafifçe öne doğru eğilir, Burun kanatları 5 dk süreyle sıkılır, Burun üzerine buz veya soğuk su uygulamaları kanamayı azaltır, 5 dakika sonunda durmuyor veya tekrarlıyor ise sağlık kuruluşuna gitmesi sağlanır. Hastanın başı geriye doğru kaldırılmaz.

31 Kulak Kanamalarında İlk Yardım
Kazazede sakinleştirilir, İlk yardımın ABC’si değerlendirilir, Kanama hafif ise kulak temiz bir bezle temizlenir, Kanama ciddi ise kulağı tıkamadan temiz bezlerle kapanır, Bilinci yerinde ise hareket ettirmeden sırt üstü yatırılır, bilinçsiz ise kanayan kulak üzerine yan yatırılır (Koma pozisyonu), Kulak kanaması, kan kusma, anüs ve üreme organlarından gelen kanamalarda kazazededen alınan örnekler ile kazazedenin uzman bir hekime sevki yapılır.

32 Diş Eti Kanamalarında İlk Yardım
Öncelikle ağza dolan kanın tükürtülmesi gerekmektedir, Ağzın yıkanmaması, Kanayan diş yuvasına mikropsuz bir bez katlanarak konur ve dk kadar kanamanın üzerine bastırılması sağlanır. 20 dk sonra bez kaldırıldığında kanama devam ederse bir sağlık kuruluşuna sevk edilir.

33 Varis Kanamalarında İlk Yardım
Yüzeysel darbeler sonucunda özellikle bacaklarda meydana gelen kanamalardır. Şok ve bilinç kaybı gözlenebilir. Kanayan bölge üzerine basınç yapacak şekilde temiz bir bez katlanarak konur ve üzerinden sarılır. Kanayan bacak mümkünse kalp seviyesinden daha yukarı kaldırılmalıdır. Bu uygulama kanamanın durmasını kolaylaştıracaktır.

34 Saçlı Deri Kanamalarında İlk Yardım
Saç dipleri kılcal damar bakımından zengindir. Bu nedenle buralara gelen darbeler ile kesi ve ezilmeler gelişebilir. Bu durumlarda kırık ihtimali akıldan çıkarılmamalıdır. Bilinç bulanıklığı ve denge kaybı kırık ihtimalini güçlendirmektedir. Darbe sonrası kulak ve burundan gelen kan yada berrak bir sıvı kafatası kırığını işaret etmektedir. Yaranın içinde yabancı cisim yoksa direkt baskı uygulanarak kanama durdurulabilir. Yabancı cisim varsa ve görünüyorsa sargı yapılarak sağlık kuruluşuna sevki sağlanır.


"KANAMALAR VE KANAMALARDA İLK YARDIM" indir ppt

Benzer bir sunumlar


Google Reklamları