Sunum yükleniyor. Lütfen bekleyiniz

Sunum yükleniyor. Lütfen bekleyiniz

KİŞİLİK VE BENLİK.

Benzer bir sunumlar


... konulu sunumlar: "KİŞİLİK VE BENLİK."— Sunum transkripti:

1 KİŞİLİK VE BENLİK

2 KİŞİLİK Kişiliğin ne olduğu hakkında çoğunluğun açık bir fikri yoktur.Çünkü bu terim günlük dilde çok çeşitli anlamlarda kullanılmaktadır.Örneğin kişiliği zayıf ve kuvvetli insanlardan söz edilir.Bazı kişiler için “iyi adam,ama belirli bir kişiliği yok” yada “uzaktan çok çekici bir kişiliği var,ama yakından tanıyacak olursanız boş bir insandır” denir.Kişilik insandan başka durumlar için de kullanılır.Bir parti liderinin partiyi eleştirirken,”kişiliği olmayan bir politika güdüldüğünden” söz edilebilir.

3 Kişilikle İlgili Kavramlar
Karakter:Kişilikle sık anlamda kullanılan terimdir. Karakter terimini kişilikten ayıran en önemli husus karakter sözünün çoğunluk tarafından pek sık ahlaksal özellikleri anlatmak üzere kullanılmış olmasıdır. Toplumda karakterli ve karaktersiz insanlardan söz edilir.Davranışlarını toplumda değer verilen ahlak kurallarına uygun olarak yönetebilen,sosyal değerler sistemini benimsemiş olan kişilere “karakterli” denilmektedir. Karakter,ilk yaşlardan itibaren sosyal yaşantılar sonunda birtakım değer yargılarının benimsenmesi ile oluşur. Ancak kişilik,karakteri de içine alan ve bir insanın kendine özgü fiziksel ve ruhsal bütün niteliklerini içeren daha kapsamlı bir terimdir.

4 Mizaç: Mizaç bir insanın duygusal ve devinimsel hayatının özelliklerinin tümü olarak kabul edilmektedir. O halde mizaç insanın kişiliğinin bütününü değil ancak bir yanını oluşturur. Bazı kişiler mizacı duyguların çabuk uyanıp uyanmaması,sürekli olup olmaması,derin duyulup duyulmaması niteliklerinin tümü olarak açıklarlar. Bazı kişilerde duygular çabuk uyanıp süreksiz ve yüzeysel olur. Bazılarında duygular yavaş yavaş uyanır,ama yoğun ve sürekli olur.Bazı kişilerde ise,çabuk uyanıp süreksiz olurlar,fakat derin duyulabilir. Kısaca mizaç,duyusal denge durumunun özellikleri olarak tanımlanır.

5 Bir insanın mizacı,yani duyuş ve davranış tarzı üzerinde,beden kimyasının büyük ölçüde etkisi olur.Bez salgılarının (hormonların) ruh çökkünlüğü,huysuzluk, çabuk duygulanma keyifsizlik gibi hallere yol açtığı anlaşılmıştır.Kişiliğin önemli bir yanını teşkil eden mizaç üzerinde beden kimyasının etkili olabileceği M.Ö.4. yüzyılda Hipokrat tarafından ileri sürülmüştür.Kendisi insan mizacını bedende en çok bulunan,egemen sıvıya göre dört kısma ayırmıştır.

6 Ortaçağdan kalan el basması kitaplarda bu dört tip mizaç şöyle açıklanmaktadır:
Hafif Kanlı (Sanguine) :Bu tipte olanların bedeninde “kan” egemendir.Böyle bir insan eğlence müzik ve şaraptan hoşlanır.Bunlar neşeli ve canlıdırlar. Ağır Kanlı (Phlegmatic): Bu tipte olan kişiler ise dinlemekten ve uyumaktan zevk alırlar.Güç duygulanırlar,yavaş hareket ederler.Bunların bedenlerinde balgam sıvısı ağır basar.

7 3. Sevdalı (Melankolik) : Bunlar derin görüşlü ve cesurdurlar
3. Sevdalı (Melankolik) : Bunlar derin görüşlü ve cesurdurlar.Duygusal ve romantik tabiatlı olurlar.Bedenlerinde kara safra oranı yüksektir. 4. Asabi (Choleric) : Bunlar ateşli ve serttirler.Çabuk kızarlar.Kanlarında sarı safra egemendir.

8 Modern araştırmalar; hipofiz, tiroid, adrenaller ve gonadlar gibi kanalsız bez salgılarının beden yapısı ve davranışlar üzerinde etkili olduğunu meydana çıkarmıştır.Bu bakımdan özellikle fizyolojik psikolojide iç salgı bezleri üzerinde önemle durulmaktadır. Bununla beraber, kanalsız bez salgılarının psişik olayları nasıl etkilediği henüz tam olarak bilinmemektedir.

9 Kişiliğin Tanımı Kişilik bir insanın bütün ilgilerinin,tutumlarının,yeteneklerinin, konuşma tarzının, dış görünüşünün ve çevresine uyum biçiminin özelliklerini içeren bir terimdir. En önemli husus da kişiliğin kendine özgü ahenkli bir bütün olmasıdır. Bir insana ilişkin her nitelik o insanı anlamada bize ipucu verir. Onun belleği; dış görünüşü,direnme süreci, sesi ve konuşma tarzı tepki hızı;insanlara, tabiata yada makinelere karşı ilgi duyması, sporculuğu v.b. Özellikleri, hepsi o insanın kişiliğini betimlemede önemlidir

10 Psikolog Gordon W. Allport,bir incelemesinde,kişilik kavramının birbirinden ayrı olarak 48 türlü tanımlandığını saptamıştır.Bu çeşitli tanımları Getzel üç bölüme ayırmaktadır. Kişiliğin Davransal Tanımları: Önce kişiliğin,insanın incelenebilir ve ölçülebilir davranışların ve alışkanlıkların dikkate alınması.Özellikle davranışçı psikologlar,kişiliği, bir insanın kendine özgü az ve çok her zaman gözlenebilen davranış ve alışkanlıklarının tümü olarak tanımlar.Örneğin,Watson,kişiliği,”Bir insanın alışkanlıklarının ,alışkanlık sistemlerinin toplamı” olarak açıklar.

11 b) Sosyal Uyarıcı Olarak Kişilik: Bunlar kişiliği toplumsal yandan alıp incelerler.Bazılarına göre kişilik insanın sosyal uyarıcı olma değeridir. Kişilik bir bakıma insanın toplumda oynadığı çeşitli roller ve bu rollerin başkaları üzerinde bıraktığı etkilerin tümüdür.Onlar insanın “gerçek benliğini” iç açıdan göremezler.Başkaları insanı ancak dıştan görür ve onun görüş ve davranışlarının kendi üzerinde bıraktığı izlenimlere göre kişiyi değerlendirirler.

12 c) Derinlik Psikologlarına Göre Kişilik: Bunlara göre insanın gözlenebilir ve ölçülebilir bütün özellikleri birtakım iç etmenlerden ileri gelmektedir.Bir insanın gerçek kişiliği, iç hayatındaki dinamik güçlerin kendine has özellikleri ile açıklanabilir.Allport’un tanımı bu kategoriye girer.

13 Süperegodur (Toplumu temsil eder)
Psikanalizin kuramsal kavramı "Ben" (Ego), "O" (id) ve "Benüstü" (Superego) terimleriyle anılan ve "Ruhsal Aygıt" da denilen, ruhsal bir organizasyondan yola çıkar. "Ben" (Ego), kişiliğin bir alt yapısıdır. Oldukça bağımsız bir işleve sahiptir ve dış çevre ile, "İd" ve "Superego" olarak adlandırılan diğer iki ait yapı arasında bir aracı görevindedir. "İd" içinde hazza ulaşmayı amaç edinmiş istek ve duyguları.. bulundurur. Bu istek ve duygular, "libidinöz" ve "saldırgan" dürtülerden köklenir.. "Superego" ise, toplumun geçerli kavram ve ölçülerini içinde barındırmaktadır Yanı gerçeğin ahlak kurallarını ve kişinin kendi kendini kontrolünü, eleştirisini temsil eder. Ego nun işlevi, dış dünya ve bu dünyadaki insanlar arası ilişki nesneleriyle id ve Superego nun gereksinimleri arasında uygum sağlamaktır. Bir yandan dış dünyanın kural ve gereksinimlerini id ve Superego ya karşı temsil ederken, bir yandan da (d ve Superego nun gereksinimlerini dış dünya ilişkileri içinde temsil eder. Yani, kişinin sosyal ilişkilerindeki her türlü zorunlulukları ve çıkarları Ego tarafından temsil edilmektedir. Bir başka deyişle, Ego merkezi bir yönetim olup organizmanın uyum sürecindeki ruhsal organıdır ve aynı zamanda savunma süreçleri de burada bulunur Derinlik psikolojisinin kurucusu olan Freud’a göre kişilik, id, ego ve süperego olmak üzere üç bölümden meydana gelir. İd (Haz, istek) Ego (Yönetici) Süperegodur (Toplumu temsil eder)

14 Psikanalizin kuramsal kavramı "Ben" (Ego), "O" (id) ve «Üst ben" (Süperego) terimleriyle anılan ve "Ruhsal Aygıt" da denilen, ruhsal bir organizasyondan yola çıkar. "Ben" (Ego), kişiliğin bir alt yapısıdır. Oldukça bağımsız bir işleve sahiptir ve dış çevre ile, "İd" ve "Süperego" olarak adlandırılan diğer iki ait yapı arasında bir aracı görevindedir. "İd" içinde hazza ulaşmayı amaç edinmiş istek ve duyguları bulundurur. Bu istek ve duygular, "libidinöz(içgüdüsel)" ve "saldırgan" dürtülerden köklenir. "Süperego" ise, toplumun geçerli kavram ve ölçülerini içinde barındırmaktadır Yani gerçeğin ahlak kurallarını ve kişinin kendi kendini kontrolünü, eleştirisini temsil eder.

15 Ego’nun işlevi, dış dünya ve bu dünyadaki insanlar arası ilişki nesneleriyle id ve Süperego’ nun gereksinimleri arasında uyum sağlamaktır. Bir yandan dış dünyanın kural ve gereksinimlerini id ve Süperego ya karşı temsil ederken, bir yandan da id ve Süperego’ nun gereksinimlerini dış dünya ilişkileri içinde temsil eder. Yani, kişinin sosyal ilişkilerindeki her türlü zorunlulukları ve çıkarları Ego tarafından temsil edilmektedir. Bir başka deyişle, Ego merkezi bir yönetim olup organizmanın uyum sürecindeki ruhsal organıdır ve aynı zamanda savunma süreçleri de burada bulunur.

16

17

18

19 Kişilik, bir insanın duyuş,düşünüş,davranış tarzlarını etkileyen faktörlerin kendine özgü bir örüntüsüdür. Kişilik çok kapsamlı bir kavram olup, bireyin, biyolojik ve psikolojik,kalıtsal ve edinik bütün yeteneklerini, güdülerini, duygularını, isteklerini, alışkanlıklarını ve bütün davranış özelliklerini içine alır. Kişilik devamlı olarak içten ve dış çevreden gelen uyarıcıların etkisi altındadır.Kişiliğin son yıllarda vurgulanmakta olan bir yanı da sürekli bir değişim süreci içinde olmasıdır. Kişilik bitmiş duruk bir ürün değildir;doğuştan yaşamın sonuna kadar bir oluşum süreci içindedir.

20 KİŞİLİK NASIL ÖLÇÜLÜR? Kişiliği Kategorilere Göre Ayırarak Değerlendirme Kişiliği değerlendirmeye M.Ö. Dördüncü yüzyıldan beri girişilmiştir.Hipokrat’ın insanları mizaçlarına göre dört kategoriye ayırarak betimlemeye çalışması buna bir örnektir. Kretschmer ve Sheldon gibi psikologlar kişiliği beden yapısına göre kategorilere ayırarak değerlendirmişler.

21 Kişiliği Beden Biçimlerine Göre Sınıflandırma
Dış görünüş, beden yapısı ve sağlık gibi çeşitli özelliklerin belli bir kişiliğin gelişiminde önemli rol oynamaktadır. Kısalık, uzunluk; zayıflık, şişmanlık; gürbüzlük;güzellik,çirkinlik;saç, göz ve ten rengi başkalarının insana karşı tepkilerini etkileyen,böylece onun geliştireceği kişiliğe belli yönler veren niteliklerdir.

22 Kretschmer, kafanın yüzün ve bedenin çeşitli ölçülerini alarak, insanları fiziksel yapıları bakımından üç kısma ayırmıştır. Piknik Tip: Orta boylu, yuvarlak, kafası omuzlara gömülü, kasları yumuşak ve yağlanmak istidadını gösteren bir tiptir. Atletik Tip: Kalın kemikli, kuvvetli, geniş omuzlu, kasları güçlü ve iyi gelişmiş olur. Astenik ya da Leptozom tip ise narin, ince ve uzun boylu olur. Kretschmer beden ölçüleri bakımından bu üç tipe uygun düşmeyenlere, şekilsiz anlamına gelen displastik tip demiştir.

23 Kretschmer’e göre, beden yapısı bakımından piknik tipler açık kalpli olurlar, duyguları ateşlidir ve çabuk değişir; zekaları pratik olup, sosyal konulara yönelirler; mizaç bakımından dışa dönük,canlı, nükteli ve insancıl kişilerdir. Leptozomlar ise mutaassıp, soğukkanlı tiplerdir; zeka bakımından soyut konulara yönelirler, derin düşünürler ve takip fikrine sahiptirler; iradeleri bazen zayıf, çoğu zaman ise sebatlı, adeta inatçıdırlar; mizaç bakımından çekingen, alıngan, içe dönük olup yalnızlıktan hoşlanırlar.

24 Sheldon beden yapıları bakımından insanları beden dokularına göre üç tipe ayırmıştır.
Endomorf (endomorphy) :Bunların iç organ dokuları daha çok gelişmiş olup, bunlarda özellikle karın bölgesinin genişliği göze çarpar.Kişilikleri için viseratonya deyimi kullanılır. Genel olarak yemekten hoşlanırlar, beden rahatlarına düşkündürler. Neşeli insanlar olmakla beraber, çabuk kaygılanırlar, bol bol güler ve çabuk üzülüp ağlarlar, hislerini saklayamazlar. Sosyal zeka bakımından ileri olup iyi huylu, insancıl ve toleranslıdırlar.

25

26 2. Mesomorf ( mesomorphy) : Bunlar omuzları ve kasları iyi gelişmiş olup, pazıları kuvvetli, atletik yapıda kişilerdir. Bedence enerjik ve dayanıklıdırlar. Kişilik tiplerine somatotonya denir. Zekaları pratik işlere yönelmiştir, sosyal faaliyetlerde öne atılıp, lider olma eğilimini gösterirler.

27 3. Ektomorflar ( ectomorphy ) :Düşük omuzlu, hassas tenli saç telleri ince, deri ve kemikten ibaret tipler olup, sinir sistemleri iyi gelişmiştir. Kişilik tiplerine serebrotonya denir. Bunlar hassas kaygılı içe dönük kişilerdir. Zeka bakımından ileri olup soyut konulara yönelirler. Bedeni yoran işlerden hoşlanmazlar; insanlardan kaçarlar;hislerini dışa vurmazlar; toleranssızdırlar. Bilim adamları bu tipler arasından çıkar.

28 2 . Kişiliği Psikolojik Özelliklere Göre Sınıflandırma
Bazı psikologlar bedeni dikkate almadan sadece kişilik ve davranış özelliklerine göre insanları sınıflandırmayı demişlerdir. Jung insan kişiliklerini içedönük (introvert ) ve dışadönük (extrovert ) olarak ikiye ayırmıştır. Buna göre içedönükler utangaç ,çekingen,yalnız başına çalışmaktan hoşlanan münzevi tiplerdir.Özellikle duygusal çatışma durumunda kendi içlerine kapanırlar ve iç hayatları ile aşırı derecede ilgilenirler. Dışadönükler; toplumsal çalışmalardan hoşlanan atılgan kişilerdir.İlgileri dışadönüktür ve duygusal problemlerini başkalarına açabilirler.İyi satıcı olurlar.

29 Kişiliğin Özelliklerini Betimleme Ve Ölçme Yoluyla Değerlendirme
Kişiliği ölçme maksadı ile meydana getirilen araçlar, bunları geliştirenlerin kişilik anlayışlarına göre çok çeşitlenmiştir.Örneğin, kişiliği, davranışsal alışkanlıkların bir tümü olarak görenler, toplumda bıraktığı izlenimlere göre değerlendirenler, ya da kişiliğin, derinlik psikolojisi açısından, dinamik nedenlerine önem verenler, birbirlerinden farklı kişilik testleri meydana getirmişlerdir.

30 Kişiliğin Davranışsal Tanımını Benimseyenler:
Kişiliği birçok düşünüş, duyuş ve davranış alışkanlıklarının tümü olarak kabul edenler, bireyin kişiliğini meydana getiren alışkanlıklarının tümü olarak kabul edenler, bireyin kişiliğini meydana getiren alışkanlıklarını kendisi anlatması (self-report ) esasına dayanan birtakım ölçme araçları geliştirmişlerdir.

31 Bunlar arasında ilk başvurulan yol, otobiyografi metodu olmuştur
Bunlar arasında ilk başvurulan yol, otobiyografi metodu olmuştur.Bu metotta deneyin, kişiliğinin belli yanlarını ve alışkanlık haline gelmiş olan davranışlarını ve kısaca hayat hikayesini bildiği gibi yazması istenir. Otobiyografileri değerlendirmesi uzun sürdüğü için bunun yerini anketler ve envanterler almıştır. Anketlerde deneklerin alışkanlıkları ve kişilikleri ile ilişkili,belli soruların açık ve seçik olarak cevaplandırılması istenir.

32 Envanterlerde ise,muhtemel kişilik özellikleri,ilgili ihtiyaçlar ve problemler kısa maddeler halinde formüle edilmiştir.Deneğin kendi durumuna uygun düşen maddeleri sadece işaretlemesi istenir.Deneklere bu belirtilenlerden hangilerini ve ne ölçüde kendilerinde hissettikleri sorulur.Denek bu belirtilerden ne kadar çoğuna olumlu cevap verirse,ruh sağlığı bakımından,o kadar düşük puan alır. Genel olarak kendini anlatma metotlarına karşı bazı eleştiriler ileri sürülmüştür.Bunlardan birisi,bireyin,kendisine ait şeyleri başkasına söylemek istemediği zaman,yanlış bilgi verme yoluna sapabilmesidir. Bununla beraber,”kendini anlatma” yoluyla elde edilen verilerden pek çok dikkate değer bilgi edinilmekte ve bugün bu metotlardan geniş ölçüde yararlanılmaktadır.Ayrıca anket ve envanter uygulamalarında kişiye güven verecek bazı noktalara dikkat edildiği zaman samimi ve doğru cevaplar alınabileceği gibi,birey yanlış bilgi verdiği zaman bile bunun psikolojik açıdan anlamlı yanları olabilir.

33 İİ. Kişiliği Sosyal Etkisi Yönünden Ölçme Araçları:
Gözlem,doğal gözlem ve sistemli gözlem olmak üzere ikiye ayrılır. Doğal Gözlem:Tüm bilimsel araştırmaların temelini oluşturur.Davranışçı doğal gözlem içinde inceleme tekniğidir.Araştırmacı olup bitenleri doğal durumda gözler ve kaydeder.Doğal gözlemde araştırmacı, ortamı ve koşulları denetim altında bulundurmadığından varılan sonuçların başka bir araştırmacı tarafından yinelenmesine olanak yoktur.Bilimde önemli olan geçerli ve güvenilir olma koşulu yerine getirilmiş sayılmaz.

34 2. Sistemli Gözlem:Araştırmacı belirli teknikler kullanarak bilgi sağlama yolarını denetim altında bulundurabilir.Bu test, anket gibi tekniklerin kullanıldığı gözlemdir.Araştırmacı gözlemlerini dikkatle hazırlamış olan görüşme ve gözlem çizelgeleri, soru kağıtları, testler vb. araçlara kaydeder.Bu yolla gözlemlerin kesinliği artar.

35 B. Görüşme (Mülakat ) :Bireyin kişilik özellikleri hakkında bilgi edinmek için onunla konuşmak metodu da kullanılır.Değerlendiren bazen tek başına, bazen birkaç başka değerlendirici ile birlikte, kişiyi bazı özellikleri ile tanımak maksadıyla, onunla konuşur.Görüşme ya resmi olmayan samimi bir hava içinde;ya da daha önce dikkatle hazırlanmış, bazen standardize edilmiş soru listelerine göre yapılır.

36 C. Derecelendirme Ölçekleri (Rating Scales):Bu metotta bireyi tanıyan bir kişi onu çeşitli özellikleri bakımından derecelendirir.Genel olarak kişiliği niteleyen özellikler, iki uçlu bir boyut üzerinde sıralanabilir. Örneğin;iyimser-kötümser, sorumlu-sorumsuz, nazik-kaba gibi.Bütün öteki kişilik vasıfları da böyle derecelendirebilir.

37 Başkalarını etkileyiş niteliği, insanın kişiliğinin tümünü oluşturmaz
Başkalarını etkileyiş niteliği, insanın kişiliğinin tümünü oluşturmaz.ayrıca bu ölçeklerin eleştirilen bazı yanları vardır: Aynı denek hakkında muhtelif kişilerin fikirleri çoğu zaman birbirin tutmaz. Öğretmenlerin öğrencilerine ilişkin kanılarının birbirinden ayrı olması gibi. Değerlendirenlerin kendi kişilikleri ve değerler sistemi, denekleri derecelendirmelerini etkiler.Öğretmenlerin not verme durumunda olduğu gibi, bazıları herkesi hep iyiye veya ortaya doğru değerlendirme eğilimini gösterir; bazıları ise değerlendirmelerine çok kısıtlı davranırlar.

38 III. Değerlendiren kişi;bireyi iyi tanımıyorsa,kısa bir sürede birçok kişiyi derecelendirme zorunluluğunda kalırsa,neyi değerlendireceğini iyi anlamamışsa,kanılarında yanılması ve işaretleri gelişigüzel koyması tehlikesi vardır. IV. Nihayet “halo etkisi” denilen bir olgu da başka bir sakınca olarak ileri sürülmektedir. Bir insan başkasının ilk defa herhangi bir niteliği ile nasıl tanımışsa, onun bütün diğer niteliklerini iyi veya kötü aynı yönde değerlendirme eğilimini gösterir.

39 İİİ. Projektif Ölçme Araçları: Kişiliği, bireyin iç hayatını oluşturan ihtiyaç ve güdülerin dinamik bir örüntüsü olarak görenler,bireyin dış davranışlarını incelemekle yetinmeyip,kişinin iç hayatını dışa yansıtabilecek bazı metotlar geliştirmişlerdir.Buna projektif yani yansıtıcı testler denir.Denek,belirsiz uyarıcıları anlamlandırırken eksik bir cümleyi, yarım kalmış bir hikayeyi tamamlarken onun iç hayatı o farkında olmaksızın dışarı yansır.

40 Projektif ölçme araçlarında birkaçı:
Projektif metotlardan en basit, en çok kullanılan, yorumlanması en kolay olan cümle veya hikaye tamamlama testleridir.Bu testlerde deneğe bir seri,eksik veya yarım kalmış cümlecikler verilir veya hikayeler söylenir ve kendisinden bunları fazla düşünmeden aklına gelen ilk biçimde, arzu ettiği gibi tamamlaması istenir.Bu metotla nispeten yüzeysel olan birtakım arzu ve ihtiyaçların yansıyabileceği ileri sürülür.

41 AÇIKLAMA : Aşağıdaki cümleler eksik bırakılmıştır
AÇIKLAMA : Aşağıdaki cümleler eksik bırakılmıştır. Her birini okuyup tamamlayınız. Mümkün olduğu kadar çabuk olup, aklınıza ilk gelen şeyi yazınız. Her cümleyi tamamlamaya çalışınız 1- Gelecek bana______________________________________________ 2- Çocukken__________________________________________ ____ 3- Annelerin iyisi_____________________________________________ ____ 4- İşim______________________________________________ _________ 5- En büyük kabahat___________________________________________ ___ 6- Müdürlerim________________________________________ ____________ 7- Evde olduğum zaman_____________________________________________ 8- Babam_____________________________________________ ________ 9- Problemlerim______________________________________ __________ 10- Ben_______________________________________________ __________ 11- Hayat_____________________________________________

42 2. Resim Yorumlama Testi:Morgan ve Murray tarafında geliştirilen ve “Thematic Apperception Test” sözünün kısaltılması olarak TAT rumuzu ile tanınan resim yorumlama testinde bir seri standart resim deneğe gösterilir.Test uygulayan, resimde neler olup bittiğini, bunların ne gibi sebeplerden ileri geldiğini ve durumun nasıl sonuçlanacağını denekten sorar.Denek bu soruların cevabını teşkil edecek anlamlı bir hikaye meydana getirirken zihnindeki bilinçli ve bilinçsiz bütün yaşantı sonuçlarında yararlanır;çok defa deneyin kendisi için çok önemli gizli ihtiyaç ve emelleri;hayata karşı temel tutum ve tavırları ortaya çıkar.

43 3. Rorschach Mürekkep Lekesi Testi:
İsviçreli psikiyatrist Hermann Rorschach tarafından geliştirilen ve simetrik, çoğunlukla siyah-beyaz (bazen de renkli) ikircikli mürekkep lekelerinden oluşan yansıtmalı bir kişilik testi. Sistemli, formatı belli bir görüşme niteliğini taşıyan testte kişiye mürekkep lekelerini neye benzettiği, bu şekillerde ne gördüğü konusunda çeşitli sorular sorulur ve alınan cevaplar renk, hareket, detay, bütün, popüler veya sıradan, hayvan, biçim, insan şeklinde kategorik olarak gruplandırılır ve bu gruplandırma sonucunda testi alanın kişiliği duygusallık, bilişsel tarz, yaratıcılık, tuhaflık, savunma mekanizmaları, vb. açısından yorumlanır. Olanca nesnelleştirme çabalarına rağmen test, yansıtmalı testlerin tipik öznelliğinden kurtulamamıştır. Yorumlamanın son derece öznel oluşu, testin bilimsel geçerliliğini kuşkulu hale getirse de, testte kullanılan mürekkep lekesi zaman içinde özellikle sokaktaki insan için psikolojinin sembolü halini almıştır.

44 Alıntı: Alıntı: Alıntı:
          Alıntı:                Alıntı:                Alıntı:                        RESİM YAPMA TEKNİKLERİ Sanatsal etkinlikler, yalnız sanat açısından değil, kimliğin, kişiliğin en önemlisi bilinç altının ortaya konmasında önemli bir belirleyici durumundadır. Uzun yıllardan beri resim sanatı bu nedenden dolayı uzmanlar, terapistler tarafından değerlendirilmiştir. Bu yaklaşım şekli oldukça eskidir hatta deneysel psikolojiden ötelere uzanır. Gaugen'nin “içinde zeka olması koşuluyla ne istersen yap” demesi de bunu vurgulamıyor mu? Resmi test olarak kullanmak, insan psişizmine inmenin en doğal ve en uygun araçlarından biridir. Resim teknikleri konuları ve koşularına göre çeşitlilik gösterir. Hiç bir koşul gözetilmediği durumlarda, denek gerek konusunu ve gerekse anlatım aracını seçmekte özgürdür. Ancak bazı tekniklerde konu verilir. Sözgelimi: “Bir İnsan Resmi Çiz” denir. Koch tekniğinde bir ağaç çizdirilir. Bir başkasında “Aile Çiz”, bir başkasında “Bahçe Çiz” denir. Buch Testi'nde ise “Bir Ev, Bir Ağaç ve Bir insan” resmi yaptırılır. Bu konuda yoğun çalışmalar yapan bir çok psikolog yalın bir teknik sayesinde pek çok denekte saldırgan eğilim, aşırı duyarlılık, endişe hali, sinirli mizaç v.b. gibi eğilimleri ortaya koymuşlar, bunların nedenleri üzerine eğilebilmişlerdir. Bu test ve teknikler arasında en yaygın olanlar; P. Goudenough'un “Adam çiz testi”, Karen Machover'in “Bir insan çiz testi”, Karl Koch'un “ağaç testi”' ve “bir bahçe çiz testi” dir. BİR ADAM ÇİZ TESTİ Amerikalı araştırıcı Goodenough, adam resminin elemanlarını araştırmak yoluyla zihni gelişme düzeyini kontrol eden ve çok ilgi çekici sonuçlar veren bir test ortaya koydu. Bu test, zekanın psikometrik değerlendirmesine dayanıyordu ve zekanın bir bölümünü ölçmek yoluyla bütününe varmayı gerek biliyordu. Bu test genel olarak 4 ila 12 yaş arası kimselere uygulanmaktadır. RESİM YAPMA TEKNİKLERİ Sanatsal etkinlikler, yalnız sanat açısından değil, kimliğin, kişiliğin en önemlisi bilinç altının ortaya konmasında önemli bir belirleyici durumundadır. Uzun yıllardan beri resim sanatı bu nedenden dolayı uzmanlar, terapistler tarafından değerlendirilmiştir. Bu yaklaşım şekli oldukça eskidir hatta deneysel psikolojiden ötelere uzanır. Gaugen'nin “içinde zeka olması koşuluyla ne istersen yap” demesi de bunu vurgulamıyor mu? Resmi test olarak kullanmak, insan psişizmine inmenin en doğal ve en uygun araçlarından biridir. Resim teknikleri konuları ve koşularına göre çeşitlilik gösterir. Hiç bir koşul gözetilmediği durumlarda, denek gerek konusunu ve gerekse anlatım aracını seçmekte özgürdür. Ancak bazı tekniklerde konu verilir. Sözgelimi: “Bir İnsan Resmi Çiz” denir. Koch tekniğinde bir ağaç çizdirilir. Bir başkasında “Aile Çiz”, bir başkasında “Bahçe Çiz” denir. Buch Testi'nde ise “Bir Ev, Bir Ağaç ve Bir insan” resmi yaptırılır. Bu konuda yoğun çalışmalar yapan bir çok psikolog yalın bir teknik sayesinde pek çok denekte saldırgan eğilim, aşırı duyarlılık, endişe hali, sinirli mizaç v.b. gibi eğilimleri ortaya koymuşlar, bunların nedenleri üzerine eğilebilmişlerdir. Bu test ve teknikler arasında en yaygın olanlar; P. Goudenough'un “Adam çiz testi”, Karen Machover'in “Bir insan çiz testi”, Karl Koch'un “ağaç testi”' ve “bir bahçe çiz testi” dir. BİR ADAM ÇİZ TESTİ Amerikalı araştırıcı Goodenough, adam resminin elemanlarını araştırmak yoluyla zihni gelişme düzeyini kontrol eden ve çok ilgi çekici sonuçlar veren bir test ortaya koydu. Bu test, zekanın psikometrik değerlendirmesine dayanıyordu ve zekanın bir bölümünü ölçmek yoluyla bütününe varmayı gerek biliyordu. Bu test genel olarak 4 ila 12 yaş arası kimselere uygulanmaktadır. RESİM YAPMA TEKNİKLERİ Sanatsal etkinlikler, yalnız sanat açısından değil, kimliğin, kişiliğin en önemlisi bilinç altının ortaya konmasında önemli bir belirleyici durumundadır. Uzun yıllardan beri resim sanatı bu nedenden dolayı uzmanlar, terapistler tarafından değerlendirilmiştir. Bu yaklaşım şekli oldukça eskidir hatta deneysel psikolojiden ötelere uzanır. Gaugen'nin “içinde zeka olması koşuluyla ne istersen yap” demesi de bunu vurgulamıyor mu? Resmi test olarak kullanmak, insan psişizmine inmenin en doğal ve en uygun araçlarından biridir. Resim teknikleri konuları ve koşularına göre çeşitlilik gösterir. Hiç bir koşul gözetilmediği durumlarda, denek gerek konusunu ve gerekse anlatım aracını seçmekte özgürdür. Ancak bazı tekniklerde konu verilir. Sözgelimi: “Bir İnsan Resmi Çiz” denir. Koch tekniğinde bir ağaç çizdirilir. Bir başkasında “Aile Çiz”, bir başkasında “Bahçe Çiz” denir. Buch Testi'nde ise “Bir Ev, Bir Ağaç ve Bir insan” resmi yaptırılır. Bu konuda yoğun çalışmalar yapan bir çok psikolog yalın bir teknik sayesinde pek çok denekte saldırgan eğilim, aşırı duyarlılık, endişe hali, sinirli mizaç v.b. gibi eğilimleri ortaya koymuşlar, bunların nedenleri üzerine eğilebilmişlerdir. Bu test ve teknikler arasında en yaygın olanlar; P. Goudenough'un “Adam çiz testi”, Karen Machover'in “Bir insan çiz testi”, Karl Koch'un “ağaç testi”' ve “bir bahçe çiz testi” dir. BİR ADAM ÇİZ TESTİ Amerikalı araştırıcı Goodenough, adam resminin elemanlarını araştırmak yoluyla zihni gelişme düzeyini kontrol eden ve çok ilgi çekici sonuçlar veren bir test ortaya koydu. Bu test, zekanın psikometrik değerlendirmesine dayanıyordu ve zekanın bir bölümünü ölçmek yoluyla bütününe varmayı gerek biliyordu. Bu test genel olarak 4 ila 12 yaş arası kimselere uygulanmaktadır.

45 Benlik bireyin özellikleri, yetenekleri, değer yargıları, emel ve ideallerine ilişkin kanılarının dinamik bir örüntüsüdür.Benlik üzerinde beden özelliklerinin ve yapısının, ( kısa-uzun ,zayıf-şişman, esmer-sarışın gibi ) etkisi olursa da, benlik birinci derecede psişik ve ikinci derecede tensel bir kavramdır.

46 BENLİK Bir insanının kendisini ve çevresini algılayış tarzının, onun genel tutumunu ve davranışlarını büyük ölçüde etkiler. Benlik kişiliği çok etkilemekle birlikte, kişilikten biraz farklı bir anlam taşımaktadır. Benlik kendi kişiliğimize ilişkin kanılarımız ve kendi kendimizi görüş tarzımızdan oluşur.Bu bakımdan benlik, kişiliğin öznel yanı olarak tanımlanır.

47 BENLİK Benlik belki şu sorunların cevaplarını içerir:
(a)Ben neyim? Bu sorunun cevabını bazı kimseler olumsuz olarak, yani; ‘ben beceriksizim,aptalım,çirkinim,soğuk insanın biriyim’ diye cevaplandırabilir.Bir başkasının ise kendisi hakkında, ‘ben akıllıyım,güzelim,becerikliyim ve sevimliyim’ diye daha olumlu bir kanısı bulunabilir.

48 (b)Ben ne yapabilirim. Bende ne gibi yeterlikler var
(b)Ben ne yapabilirim? Bende ne gibi yeterlikler var? ‘ben iyi konuşurum,güzel resim yaparım,müzikten anlarım,matematiğe kabiliyetim var’ gibi kendimizde ne gibi yetenekler olduğuna ilişkin kanılarımız,benliğin bir yanını oluşturur. (c)Benim için neler değerlidir? Ben ne yapmalıyım ve ne yapmamalıyım?Örneğin; ‘başkalarına yardım etmeliyim, para kazanmalıyım,kopya çekmemeliyim’ ya da ‘yakalanmamak şartıyla kopya çekmekte bir sakınca yoktur,her şeyden önce kendimi düşünmeliyim’ gibi bireyin içinde bulunduğu toplumdan kendine göre edindiği az çok olumlu yada olumsuz yargılardan meydana gelen bir değerler sistemi vardır.

49 (ç)Hayatta ne istiyorum
(ç)Hayatta ne istiyorum? Doktor,mühendis, öğretmen,sanatkar,iyi bir ev kadını veya evcimen bir aile reisi olmak,sosyeteye mensup iyi giyinen bir insan olmak gibi çeşitli emel ve idealler de benliğin bir yanını oluşturur. Böylece benlik;bireyin özellikleri, yetenekleri,değer yargıları,emel ve ideallerine ilişkin kanılarının dinamik bir örüntüsüdür.

50 Benliğin Gelişimi Benlik birtakım yaşantılar sonunda kazanılan edinik bir yapı, bir oluşumdur.Başlangıçta çocuk kendi varlığının farkında değildir.Doğuşta çocuk “ben” ile “ben olmayanı” birbirinden ayırt edemez.Onun için dünya, dıştan mı, içten mi geldiğini bilmediği bir izlenimler karmaşası gibidir. Çünkü duyum mekanizması yoluyla birçok ışıklar, renkler ve şekiller görmekte,sesler duymakta; soğukluk, sıcaklık,değinim,koku uyaranlarının etkisi altında kalmakta,bedeninden acı-sızı,rahatlık,açlık-tokluk gibi çeşitli iç duyumlar almakta,fakat bunları anlama ve bütünü ile kavrama zamanla oluşmaktadır. Başlangıçta çocuk için önemli olan bedeni ile ilgili ihtiyaçlarıdır. Açlık,susuzluk,üşüme,terleme gibi bedeninden gelen rahatsızlıkların bilincine varır. Ama henüz o kendi bedenini bile dış çevresinden ayıramamakta, nerede kendisinin bittiğini ve nerede dış çevrenin başladığını bilemektedir.

51 Benlik,çocuk doğduğu andan itibaren,başından geçen sayısız olaylarla,çevresinde değindiği kişilerin etkisiyle yavaş yavaş oluşur. Psikososyal benliği gelişme yoluna giren çocuk, önce aile üyeleriyle sosyal bağlar kurar,daha sonra kendi akranları ve yaşıtları dünyasını keşfeder. Benliğin gelişmesinde kişilerarası ilişkilerin büyük bir önemi vardır. Bizim için önemli kişilerin bizi beğenip beğenmemeleri,bizimle övünmeleri ya da bizden utanmaları,bu kişilerin hakkımızda söyledikleri şeyler benliğin alacağı şekli etkiler. Sürekli olarak kendisine çirkin aptal ve tembel denen çocuk,gerçekten bu nitelikleri benimseyebilir.

52 Başkalarının bizden beklentileri ve bizi değerlendiriş tarzları ile birlikte,
Başkalarının beklentilerini ve hakkımızdaki

53 Benliğin Önemi Benlik,içimizde kendimizi gözetleyen,yargılayan,değerlendiren ve davranışlarımızı düzene koyup bizi yöneten bir güçtür. Mesela,bir genç kendisini bir sporcu ya da atlet olarak kabul ediyorsa,bütün çabalarını spor ve atletizme yöneltir;bir sporcu gibi giyinir;bir sporcu gibi konuşur;bir sporcu gibi yemesine,uykusuna dikkat eder ve belki de sigara gibi spor başarısına zarar verebilecek alışkanlıklardan kaçınır.

54 Lecky,iyi bir ruh sağlığı için benlik tasarımı ile,özellikle ideal benlik ( bireyin ne olması,nasıl davranması gerektiğine ilişkin kendisine mal ettiği değer yargıları ) ile gerçek yaşantıları arasında iyi bir ahenk ve tutarlılık olmasının önemine dikkat çekmiştir. Bir insan ne kadar benlik tasarımına uygun davranabilirse, kendini o kadar rahat hisseder,ideal b enliğine ne kadar ters düşen yaşantıların etkisinde kalırsa, o kadar huzuru kaçar ve kaygılanır.

55

56 Ruh sağlığı yerinde olan kimse kendi benlik tasarımına az çok uyarlı davranabilen kimsedir.

57 Gerçek yaşantıları benlik tasarımlarına uygun olmayan kişilerde şöyle birtakım kaygılar ve huzursuzluklar belirir: “Çalışmam lazım ama bir türlü derse oturmak istemiyorum“ Bu alanda yapılan yeni araştırmalar benlik tasarımının, okul başarısını en azından zeka kadar etkilediğini ortaya çıkarmıştır. Benlik ve kişilik niteliklerini öğrenme arasında yakın bir ilişki vardır. Bu bakımdan çocukların küçük yaştan itibaren sağlıklı ve olumlu bir benlik geliştirmelerine önem vermek gerekir.

58 . Benlik ve kişilik nitelikleri ile öğrenme arasında yakın bir ilişki vardır.Bu bakımdan çocukların küçük yaştan itibaren sağlıklı ve olumlu bir benlik geliştirmelerine önem verilmesi gerekir. Bunun içinde çocuğun hayatının ilk yıllarından itibaren; sevilme,korunma,benimsenme,kendine uygun işlerde başarılı olabilme gibi temel ihtiyaçlarının uygun ölçülerde karşılanmasının büyük bir önemi vardır.

59 HAZIRLAYANLAR: ELİF DUMANLI G EDA DİKİCİ G MEHTAP EROL G KEVSER AKÇAY G BURÇİN GÜRPINAR G SOSYOLOJİ I.SINIF- II.ÖĞRETİM


"KİŞİLİK VE BENLİK." indir ppt

Benzer bir sunumlar


Google Reklamları