Sunuyu indir
YayınlayanGonca Okyay Değiştirilmiş 9 yıl önce
1
PESTİSİTLERİN EKOSİSTEMDEKİ CANLI ORGANİZMALARA ETKİLERİ
2
Pestisit nedir? Pestisit ; pestler üzerinde etkili olabilmek için biyolojik açıdan toksit madde içeren kimyasalların adıdır. Pestisitler doğrudan hedefe etki etmedikleri, çevreye yayıldıkları, doğada kalıntı oluşturdukları ve yok olmadıkları için hedef organizma dışındaki organizmalar üzerinde de etkili olabiliyor.
3
Pestisitlerin zararlı etkileri üzerine araştırma yapmış uzmanlar bitkilere püskürtülen pestisitlerin besinler yoluyla insan vücuduna alınması sonucunda ortaya çıkabilecek hastalıklar konusunda endişeli. Karaciğer, böbrek rahatsızlıkları ve kanser pestisitlerin neden olabileceği hastalıklardan yalnızca birkaçı. Bazı pestisitlerin kanserojen, sinir sistemini etkileyici, mutasyon oluşturucu etkilerinin tespit edilmiş olması bu konunun daha da ciddi boyutlarda tartışılması gerektiğini ortaya koyuyor.
4
Geçtiğimiz yıl Amerika’da yapılan bir araştırma ‘çağın hastalığı’ diye adlandırılan pek çok hastalığın pestisitlerle bağlantısını ortaya koyuyor. Bu araştırma kapsamında yürütülen; 105 farklı araştırmada pestisit ile farklı kanser türleri arasında çok sayıda bağlantı tespit edilmiş. Bu hastalıklar arasında ilk göze çarpanlar beyin kanseri, meme kanseri, lösemi ve prostat kanseri. Yine bu çalışma kapsamında yürütülen araştırmalar öğrenme bozukluğunun ve diyabetin de pestisitlerle bağlantısını ortaya çıkarmış.
5
Dünya Sağlık Örgütü'nün yaptığı sınıflandırmada en çok kullanılan 700 civarındaki pestisitin
33'ü insan sağlığına çok zararlı 48'i oldukça tehlikeli 118'i orta derecede tehlikeli ve 239'u da daha az tehlikeli grupta yer alıyor.
6
Türkiye’de kullanımı yasaklanan pestisitler ise aşağıdaki gibidir.
7
Pestisitlerin İnsan ve Çevreye Olumsuz Etkileri
Pestisitler doğrudan veya dolaylı yollarla insan ve çevresine olumsuz etkiler göstermektedir. Bunlar ana hatlarıyla aşağıdaki şekilde tasnif edilebilir.
8
Genel Etkiler Toksikologlara göre bugün insanlar “kimyasal maddelerin oluşturduğu bir okyanus içinde yaşamak"”zorunda kalmışlardır. Zira 1986 yılında Pestisidler de dahil olmak üzere bilinen kimyasal maddelerin sayısı 2 milyonu aşmıştır. Pestisidler, canlıların çeşitli hayat formlarına karşı farklı toksik etkiler göstermektedir. Buna rağmen genel bir kural olarak bitki koruma ilaçlarının insanlar ve hayvanlar için zehirli olduğu kabul edilmelidir. Zira bu ekosistem içindeki bütün canlı organizmalar dikkate alınırsa, ekosisteme sokulan Pestisidlerin bazı gruplara direkt olarak zehir etkileri olmasa bile sonradan bunlara indirekt şekilde toksik olması mümkündür.
9
Direkt Toksik Etkiler Pestisidin direkt etkisi, insan vücuduna ilacın solunum, deri veya ağız yoluyla doğrudan girmesi sonunda olmaktadır. Pestisid ile bulaşmış besinin yenilmesi veya içilmesi ile toksik etki meydana gelmektedir. Ancak intiharlar hariç bu safhada ölüm genellikle az olmakta, alınan pestisidin toksisite derecesi ve dozuna bağlı olarak zehirlenme belirtileri kısa bir süre sonra başlamaktadır.
10
Sekonder - Toksik Etkiler
Pestisit kalıntılarını ihtiva eden bitkisel ve hayvansal besin maddelerini yemek suretiyle meydana gelen zehirlenmelerdir. Bunlara genelde "kronik zehirlenme" adı verilmektedir. Klorlanmış hidrokarbonlu insektisidler vücudun yağ dokusunda depo edildiğinden, giderek bünyede konsantre olurlar.
11
İnsanlara Etkileri Pestisitlerin üretimi veya kullanılışı sırasında meydana gelen iş kazaları, ilaçların insan sağlığına karşı olumsuz etkilerini derhal göstermektedir. Örneğin Hindistan'ın Bhopal kentinde 3 Aralık 1984 tarihinde ABD'ne ait bir böcek ilacı fabrikasından çevreye yayılan yaklaşık 45 ton metil izosiyanit gazı, civardaki 2500 kişiyi uykularında öldürmüş ve fabrika çevresindeki çok geniş bir alanı yaşanmaz hale getirmiştir. Aradan 4 yıl geçmiş olmasına rağmen, fabrika çevresindeki köylülerden her yıl ortalama 500 kişinin ölmesi tehlikenin boyutlarını göstermesi açısından önemlidir.
12
Sulara Etkileri Pestisit kullanılmış alanlardaki ilaçların, yağmur suları ile toprak alt sularını veya ırmaklara karışması yoluyla da çeşitli pestisidler akuatik bitki ve böceklere ulaşmaktadır. Sulara çeşitli yollarla karışan düşük yoğunluktaki birçok pestisid kalıntısından balıkların olumsuz şekilde etkilendikleri ve davranışlarında farklılık meydana geldiği anlaşılmıştır. Durgun sularda minimal düzeydeki bir pestisid kalıntısı bile, sudaki oksijeni hızla azalttığı ve balıkların beslenme ortamını bozduğu saptanmıştır
13
Kazalar ve yanlış ilaç kullanımı hariç tutulursa, pestisidler ile insanların teması; ilaç üretimi, taşıma, depolama, kullanma ve ilaç kalıntısı içeren ürünlerin tüketimi sonunda olmaktadır. Bu etkileşim sonunda pestisid insan vücuduna ağız, deri veya solunum yoluyla girmektedir.
14
Pestisitlerin Yaban Hayata Etkileri
Doğrudan temas veya besin zinciri yoluyla kuşlar, memeliler, sürüngenler ve balıklarda da akut veya kronik zehirlenmeler ortaya çıkmakta ve bunun sonucunda da ölümler meydana gelmektedir. Kalıcı pestisitlerin diğer canlılar üzerindeki yan etkileri, daha az kalıcı olan pestisitlerde de görülür. Örneğin, daha az kalıcı olan organik fosforlu ilaçlar balıklarda düşük toksititeye sahip olması sebebi ile balıklardaki zararı büyük oranda azalır. Fakat aynı grup ilaçların kuşlar ve memeliler üzerindeki akut toksititesi çok fazladır.
15
Pestisitlerin Evcil Hayvanlara Etkileri
Evcil hayvanlarda da insanlarda olduğu gibi kronik ve akut zehirlenmelere sebep olurlar. Bu hayvanların et, süt ve yumurtalarında ilaç kalıntılarının olması tüketicilere dolaylı yoldan etki yapmaktadır. Bu sebeple, ilaçlama yapılan yerlerdeki evcil hayvanlar bu sahalardan uzaklaştırılmalı ve her ilaca göre özel belirtilen zamandan önce buraya sokulmamalıdır. Hayvanlar için yem olarak kullanılacak bitkilerin ilaçlanmasında, hasat ile son ilaçlama arasında geçmesi gereken süreye azami derecede uyulması gerekir. Pestisitler, evcil hayvanlara kronik ve akut zehirlenme yanında onların ürünlerindeki kalıntıları sebebiyle insanların da zehirlenmelerine yol açarlar.
16
Pestisitlerin zararlı etkilerini en aza indirmek için alınabilecek önlemler şöyledir;
Ülkenin toprak özellikleri, yerüstü ve yeraltı su kaynakları, ürün çeşitleri dikkate alınarak ”Türkiye Pestisit Kullanım Haritası” çıkarılmalıdır. Toksik kimyasalların kullanımının yoğun olduğu bölgelerde düzenli olarak yapılacak izleme çalışmaları ile mevcut durumun ve kirliliğin zamana dayalı seyrinin ortaya çıkarılması gerekmektedir. Kimyasallar üzerine kapsamlı analiz, izleme faaliyetleri, araştırma ve geliştirme çalışmaları yapabilecek ulusal bir merkezin kurulması ile büyük bir eksiklik giderilmiş olacaktır. Devlet eliyle yapılması gereken bu düzenlemelerin dışında bizler de vatandaş olarak bu konuda daha çok araştırma yaparak bilgi edinmeli, farkındalığın yaratılmasına katkı sağlamalı ve devlete bu konudaki sorumluluklarını hatırlatmak için gerekli kamuoyu desteğini oluşturmalıyız.
17
'Pestisit sebzemden, meyvemden, bedenimden uzak dursun' diyenlere:
Her gün tarımda kullanılan ilaçların insana verdiği zararlardan bir yenisi daha ortaya çıkarken organik tarım üretimi de gelişmeye ve daha çok insana ulaşmaya devam ediyor. Tarımda kimyasal maddelerin kullanılmasına tepki olarak doğmuş, doğanın kurallarına uygun olarak üretilen organik tarım ürünlerinin önemi yakın zamanda daha da artacak. Hiçbir kimyasal madde ve ilaç kullanılmadan yetiştirilen organik tarım ürünleri size pestisitsiz ve sağlıklı bir yaşam sunar.
Benzer bir sunumlar
© 2024 SlidePlayer.biz.tr Inc.
All rights reserved.