Sunum yükleniyor. Lütfen bekleyiniz

Sunum yükleniyor. Lütfen bekleyiniz

AİLE TUTUMLARININ ÇOCUK ÜZERİNDEKİ ETKİLERI

Benzer bir sunumlar


... konulu sunumlar: "AİLE TUTUMLARININ ÇOCUK ÜZERİNDEKİ ETKİLERI"— Sunum transkripti:

1 AİLE TUTUMLARININ ÇOCUK ÜZERİNDEKİ ETKİLERI
ATTİLA İLKOKULU REHBERLİK SERVİSİ

2 GÜÇ GÜÇ KULLANIMI

3 Güç; Kişinin fiziksel, zihinsel, maddi, manevi vb. sahip olduğu her şey. Bu açıdan bakıldığında güç istenen bir şeydir, ama bir diğer kişi ya da kişiler üzerinde güç kullanmak başka bir şeydir.

4 Güç Kullanmak Sahip olduğumuz güçlü yönlerimizi diğerlerini kı­racak, zedeleyecek ve onları güçsüzleştirecek bir şekilde kullanmak demektir.

5 Bunun tam tersini yapmak da mümkündür
Bunun tam tersini yapmak da mümkündür. Yani kişi maddi-manevi gücünü diğerini güçlendirmek için kullanabilir.

6 Ebeveyn çocuk ilişkisinde en önemli konu, çocuğu nasıl algıladığınızda.

7 Çocuğu algılama biçimi
Yaşamdaki pozisyonumuz Aile tutumları

8 * Eğer çocuğunuzun yapamayacağını, başaramayacağını düşünmek (ben iyiyim, o iyi değil),
* Kendinizi çocuğunuzun karşısında beceriksiz ve güçsüz hissetmek (ben iyi değilim, o iyi),

9 * Eğer "Ne benden adam olur, ne de bu çocuktan" diye düşünmek (ben iyi değilim, o iyi değil), * "Çocuğumun yapabileceklerini ve yapamayacakla­rını biliyorum. Başarabileceğini biliyorum. Ben de başarabilirim" diye düşünmek (ben iyiyim, o iyi)

10

11

12 Aşırı Koruyucu Tutum Aşırı Baskıcı-Otoriter Tutum Aşırı Hoşgörülü-Tavizkar Tutum Tutarsız Tutum

13 Aşırı Koruyucu Tutum Bu ailelerde anne-babalar çocuğa gereğinden fazla özen gösterip onu denetim altında tutarlar. Çocuğun başına kötü şeyler gelir diye kendi başına bir şeyler yapmasına izin vermezler. Çocuğun tüm ihtiyaçları büyükleri tarafından karşılanmaya çalışılır.

14 AŞIRI KORUYUCU ANNE VE BABA TUTUMUNUN ÇOCUK ÜZERİNE ETKİLERİ
Çocuğun aşırı bağımlı,ürkek,çekingen ve güvensiz bir kişilik geliştirmesine neden olur. Çocuğun hatalarının sonucunda yaşayarak öğrenmesine izin verilmez, sorumluluk duygusunun gelişmesi engellenir. Çocuk ileriki yaşamında karar almakta ve uygulamakta zorluk çekeceği gibi yaşama karşı içinde bir korku oluşturur. Çocuğun kişiliği olgunlaşamaz. İnatçı, istediğini tutturan, mantıksız kavgalar çıkaran,çabuk mutsuz olan bir çocuk ve ileride benzer niteliklere sahip bir yetişkin olur. Çevresindeki insanlarla iletişim kurmakta güçlük çeker.

15 AŞIRI KORUYUCU ANNE-BABA TUTUMU
BİR ÖRNEK ÜZERİNDEN GİDERSEK; “ Çocuklar yemeğe çağrılmasına rağmen film izlediklerini söyleyip gelmezler.” Bu tutumda anne-baba tavrı; Yemeğe gelmezlerse elimde çatal.kaşık ben onlara yediririm.çocukların başka bir istekleri olup olmadığını sorarım.istemezlerse bile meyve yediririm.Sonra onlar televizyon izlerken ben çantalarını hazırlarım Çocukları yemeğe gitmediği için onların yanına gitti.Onlara yemeklerini yedirdi.Çocuklar tv seyrederken anne onların çantalarını hazırladı.

16 Aşırı Baskıcı-Otoriter Tutum
Çocukların kişilik özellikleri, ilgi ve gereksinimleri dikkate alınmamaktadır. Çocuğun istekleri bastırmaya çalışılır. Katı bir disiplin anlayışı vardır. Çocuğa açıklanmadan kurallar konulur ve bu kurallara kesinlikle uyması istenir, Bu konuda anne-baba asla tartışma kabul etmez.

17 AŞIRI BASKICI VE OTORİTER TUTUMUN ÇOCUK ÜZERİNDEKİ ETKİLERİ
Çocuğun kendine güven duygusu oluşmaz. Yaratıcılık engellenir. Hata yapanlar mutlaka cezalandırılmalıdır görüşünü benimserler. Rutin ve sınırları belli olan iş ve meslekleri seçerler. En küçük bir hatada bile hoşgörüleri olmayabilir. Okul yaşamlarında fazla başarılı olamazlar. Anne-babalarının (veya bir otoritenin)olmadığı ortamlarda kendilerini boşlukta hissederler ve bir otorite bulma arayışı içine girerler.

18 Azarlama var,tehdit var.Çocuklar korktular küçümseme var.
AŞIRI BASKICI VE OTORİTER TUTUM YİNE AYNI ÖRNEK ÜZERİNDEN DÜŞÜNELİM. Çocuklar yemeğe çağrılmasına rağmen film izlediklerini söyleyip gelmezler. Anne baba tavrı: Yemeğe zamanında gelmezlerse birkaç defa daha çağırırım. Buna rağmen gelmezlerse onlara sert bir şekilde bağırırım. Baktım hala gelmiyorlar beş kardeşi gösteririm(döverim). Koskoca adam oldunuz hala zamanında sofraya zamanında gelmeyi beceremediniz,ne biçim çocuklarsınız!Yemeği yemezseniz yarın oyun oynamaya gidemezsiniz. Azarlama var,tehdit var.Çocuklar korktular küçümseme var.

19 Dayak ve şiddetten kaçının.
Saldırganlık çocukta ciddi olumsuz sonuçlar doğurur.

20 Aşırı hoşgörülü –Tavizkar tutum
Denetimin düşük, tepkiselliğin yüksek olduğu bir tutumdur. Saldırgan tutumlar dahil çocuğun her tür davranışları hoşgörü ile karşılanır. Davranışlara sınır çekilmez ve yaptırım uygulanmaz. Anne babaların bu aşırı hoşgörülü tutumları çocuğun onlara hükmetmesine ve çok az saygı göstermesine neden olur. Toplumun kendilerine vermediği hakları kendisine veren çocuk içinde bulunduğu grubun veya okulun kurallarına uymada güçlük çeker.

21 AŞIRI HOŞGÖRÜLÜ TAVİZKAR TUTUM BU TUTUMU DA AYNI ÖRNEK ÜZERİNDEN DÜŞÜNELİM;
Yemezlerse yemesinler daha sonra bir şeyler atıştırırlar. Aile çocuğun bu davranışını önemsemez. İsteklerine göre davranmasına izin verir.

22 İZİNVERİCİ (HOŞGÖRÜLÜ) TUTUMUN ÇOCUĞUN KİŞİLİK GELİŞİMİ ÜZERİNDEKİ ETKİLERİ
Her istediğini yaptırmayı alışkanlık haline getirir. Kural tanımaz. Ev dışındaki kurallarla karşılaşınca hayal kırıklığına uğrar. Her istediği olmadığı için arkadaşlarına uyum sağlamakta güçlük çeker. Anne-babasına hükmeder ve onlara çok az saygı gösterir. Bencil ve şımarık olur. Başkaldırıcı olur ve toplum dışı davranışlar sergiler. Doyumsuz olur.

23 Çocuk için evde düzenli ve kuralların olduğu bir ortam gereklidir.
Aşırı kural koymak da, fazlasıyla kuralsız olmak da çocuğa zarar verir. Çocuk için evde düzenli ve kuralların olduğu bir ortam gereklidir.

24 Tutarsız Anne-Baba Tutumu
Anne-baba tutumları arasında en olumsuz tutumdur. Bu tutumda anne baba yukarıda sayılan anne-baba tutumlarını zaman zaman uygular. Belli bir tavır ve tutarlılık yoktur. Anne-babanın davranışları arasında tutarlılık yoktur. Bu durum çocuğu olumsuz yönde etkiler. Tutarsız anne-baba tutumuyla yetişen çocuklar nerede ne yapacağını bilemez. Hangi tepki ile karşılaşacağını bilemediği için kaygılıdır. Bu durum kendini güvende hissetmesini engeller. Kendi görüş ve düşüncelerini aktaramaz. Zamanla çevrelerindeki insanlara güvenmeyen, her şeyden şüphelenen, kararsız bir kişilik yapısı geliştirebilirler.

25 TUTARSIZ ANNE-BABA TUTUMU BU TUTUMU DA AYNI ÖRNEK ÜZERİNDEN DÜŞÜNELİM;
Anne çocukarı yemeğe çağırır.Baba ise bırak tv seyretsinler daha sonra yerler, der. Çocuk burada işine geleni yapacaktır.

26 Çocuk Anne Baba DESTEKLEYİCİ TUTUM Yetkin Tutum;
Anne babanın çocuğu olumlu/uygun iletişim ve disiplin yöntemlerini kullanarak yetiştirdiği aile tutumudur. Yetkin tutumda anne baba çocuk birbirleri üzerinde güç kullanmazlar ve birbirlerinin istek ve ihtiyaçlarına ilgisiz kalmazlar. Bir başka deyişle yetkin tutum anne babanın çocukla doğru zamanda uygun ilişki kurarak çocuğun gelişimi için gerekli desteği vermesini içerir. Yetkin tutum çocukla ilişkide uygun yöntemi, doğru zamanda çocuğa ve ilişkiye zarar vermeden kullanma ustalığını içerir. Kısaca yetkin tutumda anne baba gücünü çocuğu güçlendirmek ve desteklemek için kullanır

27 OLUMLU AİLE TUTUMU Destekleyici Tutum
Bu tutuma sahip anne babalar, çocuklarını herhangi bir karşılık beklemeden içten ve derinden bir duyguyla severler. Çocuklarının davranışlarını ilgi ve anlayışla izleyip , kendi ayakları üzerinde durabilecek şekilde yetiştirirler.

28 DESTEKLEYİCİ TUTUM Çocuğunu kabul eden anne ve baba çocuğun ilgilerini göz önünde bulundurur ve onun yeteneklerini geliştirecek ortam hazırlar. Aileyi ilgilendiren kararlar alınırken çocuğunda fikri alınır.bu ailelerdeki genel görüş “çocukta bizimle yaşıyor ve alacağımız kararlarda onunda söz hakkı olmalıdır.”şeklindedir.

29 DESTEKLEYİCİ TUTUM Çocuk sınırlar içerisinde özgürdür. Neyi,ne zaman ve ne şekilde yapacağını çok iyi bilir. Aile bireyleri arasında etkili bir iletişim söz konusudur.

30 DESTEKLEYİCİ TUTUM BU TUTUMDA ÖRNEĞİ DÜŞÜNELİM.
Anne-baba tavrı ÇOCUKLAR BİLİYORSUNUZ AKŞAM YEMEĞİNİ BİRLİKTE YİYORUZ.BU BİZİM KURALIMIZ.YEMEK SAATİ BİZİM BİR ARAYA GELME SAATİMİZ. HADİ BAKALIM ŞİMDİ YEMEĞE GELMENİZİ İSTİYORUM.BABANIZ DA BENİM GİBİ DÜŞÜNÜYOR. FİLMİN TEKRAR SAATİNİ ÖĞRENİP BERABER SEYREDEBİLİRİZ YADA YEMEK SAATİNİ DEĞİŞTİREBİLİRİZ.AMA ŞİMDİ YEMEĞE GİDİYORUZ.

31 DESTEKLEYİCİ TUTUM ANNE ÇOCUKLARIN YANINA GİDER. ONLARI DİNLER. SONRADA İSTEDİĞİNİ SÖYLER. ONLARI AZARLAMADI, BAĞIRMADI KURALLARI NEDENLERİYLE AÇIKLADI

32 Unutmayın ki, çocuğunuz birçok davranışınızı örnek alıyor!
Destekleyici tutumu benimseyen aile çocuklarına iyi model olan ailedir. Unutmayın ki, çocuğunuz birçok davranışınızı örnek alıyor!

33 Sevmek ve sevdiğinizi hissettirmek arasında çok büyük fark vardır.
Destekleyici tutumdaki aile çocuğuna sevgisini gösteren ailedir.. Sevmek ve sevdiğinizi hissettirmek arasında çok büyük fark vardır.

34 Çocuklarda öz denetimi sağlama yolları
Disiplin, istenen ve düzenli olan davranışların kazandırılmasını amaçlayan bir yetiştirme anlayışıdır

35 Sevgiyi ifade etme ve koşulsuz sevme;
Sıcak bir ses tonuyla çocuğa yaklaşma ve onu kucaklama bir sevgi ifadesidir. Çocukların istenmeyen davranışları göstermesini önler.

36 Sevgiyi ifade etme ve koşulsuz sevme;
Eğer bir çocuk sevildiğini hissederse , ebeveynini memnun etmek için istendik yönde davranacaktır. Çocukla iletişim içindeyken çocuğa sevgi koşullu sunulmamalı, sevginin öze ait bir duygu olduğu ve koşulsuz olduğu hissettirilmelidir. 

37 Çocuklarımız aileleri tarafından koşulsuz sevilmeye ihtiyaç duyarlar.

38 Tutarlı olmak Çocuklar tutarlı bir çevrede iyi gelişecektir. Görüş birliğinde olan tutarlı ebeveynlerin açık bir şekilde belirlenmiş süreklilik gösteren kuralları ve sınırları vardır. Bir gün izin verilen bir davranışa diğer bir gün izin vermemek, çocuğu şaşırtacak ve konulan sınırlara tepkide bulunarak olumsuz davranışlar göstermelerini sağlayacaktır.

39 İletişimde açık olmak Kullanılan kelimelerin ve hareketlerin çocuğa da aynı mesajı verdiğinden emin olunmalıdır. Yanlış davranışa onun dikkatini çekerek, göz kontağı kurarak sinirli olmayan bir ses tonuyla “Kardeşini rahatsız etmemeni istiyorum. Görüyorsun ki, çok üzülüyor” diye açıklamak da yerinde bir davranış olacaktır.

40 Sınırlar koyma Ne ebeveynler ne de çocuklar karşı konulması zor bir çok kuralın bulunduğu bir atmosferde yaşamak isterler. Kurallar bir kaç kelimeyle ifade edilebilecek kadar basit olmalı, Çocuğa yapılmasını istemediği şeyleri belirtmekle beraber yapılması istenenleri de açıklamalıdır. Çocukların, fiziksel olarak zarar verici davranışlarında hareketleri değil kelimeleri kullanmaları yönünde bir rehberliğe ihtiyaçları vardır.

41 Tutarlı ve uygun sınırlamalar, çocukların kendi davranışlarını kontrol etmelerine yardımcı olacaktır. Yetişkinler, koydukları sınırlamaların uygun olup olmadığını, çocukların ihtiyaçlarını yansıtıp yansıtmadığını, gerçekten gerekli olup olmadığını bir kez daha düşünüp karar vermelidirler Çünkü çoğu kurallar, çocukların kolaylıkla unutacakları kadar gereksiz ve şaşırtıcı olabilir

42 Çocukların kendilerini iyi hissetmelerini sağlamak
Doğru olan davranışı kabul etmek kolaydır. Ebeveynler genellikle çocuklarının iyi davranışlarından dolayı onları övmeyi, değer verdiklerini hissettirmeyi ihmal ederler. Bu da çocukların dikkat çekmek için olumsuz davranışlara yönelmelerine neden olmaktadır. Çocuklar olumlu ya da olumsuz olmasına dikkat etmeksizin genellikle dikkati çeken davranışı tekrar ettiklerinden, yanlış bir denge oluşmaktadır.

43 Olumlu davranışlar karşısında teşekkür etmek, gülümsemek, ne kadar iyi bir iş yaptığını anlatarak ona zaman ayırmak olumlu davranışın tekrar edilmesini ve çocuğun kendini iyi hissetmesini sağlayacaktır . Ayrıca, olumsuz davranışlar ortaya çıktığında görmemezlikten gelmek ve sabırlı olmak, çocuğun bu davranışının ona bir şey kazandırmadığını anlamasına yardımcı olacaktır.

44 Pekiştirmek: İnsanın yaşam boyu kullandığı davranışların çok büyük bir bölümü öğrenme sonucunda gerçekleşir. Pekiştirmeler, uygun davranışları hayat boyu kullanılabilir hale getirmek için gereklidir. Zira davranışların hiçbiri bir defada öğrenilemez. Bu nedenle de kural oluşturacak davranışların her zaman aynı şekilde tekrarlanması önemlidir.

45 Örnek: yetişkin tarafından el yıkama davranışı kazandırmak için uygulanacak yöntem her yemekten sonra ellerini yıkaması için çocuğu teşvik etmek olmalıdır. Pekiştirme davranışının düzensiz oluşu veya geciktirilmesi-ertelenmesi, kuralın öğrenilmesini olumsuz etkiler. Böyle durumlarda çocuk kendisinden beklenenin kendisi için yaşamsal önemi olan, mutlaka yerine getirilmesi gereken bir kural değil, duruma ve yetişkinin o andaki duygularına göre değişen bir olay olduğunu düşünebilir.

46

47

48

49

50

51 Ailenin mutluluğu çocuğa psikolojik güven verir.
Aile içi anlaşmazlıklar ve tartışmalar mümkün olduğunca çocuğun yanında yapılmamalıdır. Aile içinde çocuğa karşı tutarsızlıklar olmamalıdır. (Çift yönlü davranış çocuğu yalancılığa ve ikiyüzlülüğe iter.)

52 Çocuğunuzla ilgili yaşadığınız problemlerinizde Okul Rehberlik Servislerinden yardım alabilirsiniz.

53 .


"AİLE TUTUMLARININ ÇOCUK ÜZERİNDEKİ ETKİLERI" indir ppt

Benzer bir sunumlar


Google Reklamları