Sunuyu indir
1
ÇOCUK HAKLARI VE SOSYAL HİZMET Zeliha Karal Dönmez
2
ÇOCUĞUN TANIMI Çocuk Haklarına Dair Sözleşmeye uygun olarak, Çocuk Koruma Kanuna göre çocuk, daha erken yaşta ergin olsa dahi 18 yaşından küçük olan kişi çocuk olarak kabul edilmektedir.
3
ÇOCUĞUN TANIMI Henüz zihinsel ve bedensel olgunluğa erişmemiş ve kırılgan olması sebebiyle çocuğun, özel bakıma, korunmaya ve güvenceye ihtiyacı vardır. Bu sebeplerle çocuk toplumun en güçsüz ve savunmasız olan kesimini ifade etmektedir. Sağlıklı ve olgun bir birey olarak yetişebilmek için, insan gelişiminin en önemli evresi olan çocukluk büyük önem teşkil etmektedir. Çocukların yetişkinlerder farklı olarak psikolojik, biyolojik ve sosyal acıdan gereksinimleri bulunmaktadır. Çocukların bu ihtiyaçlarının karşılanmaması, sağlıklı gelişmeleri önünde engel oluşturmaktadır.
4
Uluslararası Hukuktaki Gelişmeler
Çocukların korunması çalışmaları 1900 yılların başlarında, çocukların fuhuş pazarına çıkarılması ile bu duruma önlem alma çabaları ile başlamıştır. Sanayi kapitalizminin, çocukları ucuz işçi olarak görmesi, fabrikalarda, madenlerde ve gece işlerinde çalıştırmayı önleme çabalarıda yine yirminci yüzyılın başlarına rastlamaktadır.
5
Uluslararası Hukuktaki Gelişmeler
Birinci Dünya savaşı sonrası Milletler Cemiyeti döneminde, Cenevre’de çocuk ticaretine karşı ilk uluslararası konferans toplanmış ve ilk kez Çocuk Hakları, Cenevre Çocuk Hakları Bildirgesi ile özel olarak koruma altına alınmıştır.
6
Uluslararası Hukuktaki Gelişmeler
İkinci Dünya Savaşı sonrası çocuk işgücü ve cinselliğinin sömürülmesi artınca, uluslararası platformda hareketlilik artmıştır. Birleşmiş Milletler çatısı altında, çocuk ticaretine, çocukların köleleştirilmesine, vatansızlığa, ilticaya, küçük yaşta evlendirmeye, evlat edinmenin kötüye kullanılmasına, eğitimde aşağılamaya ve ceza yargılamasında çocuklara uygun usullerin kullanılmamasına karşı bir dizi karar çıkartılmıştır.
7
Uluslararası Hukuktaki Gelişmeler
1924 Cenevre Çocuk Hakları Bildirisi esas alınarak , 1959 da Çocuk Hakları Bildirisi, Birleşmiş Milletler Tarafından kabul edilmiştir. Bu iki bildiri Taraf Devletlerce imzalanmış olsa da hiçbir hukuki geçerliliği olmayan, sadece programlanmış ve bazı genel ilkeleri ilan edilmiş olarak kalmıştır.
8
Uluslararası Hukuktaki Gelişmeler
Bütün bu girişimlerin ardından 1989 yılında Mirleşmiş Milletler Çocuk Haklarına Dair Sözleşme imzalanmıştı.
9
Çocuk Haklarına Dair Sözleşme
Çocuk Haklarına Dair Sözleşme, Birleşmiş Milletler tarafından 20 Kasım 1989 tarihin de kabul edilerek 2 Eylül 1990 tarihinde yürürlüğe girmiştir. Devletlerin bir çoğunun bu sözleşmeye katılmış olması itibari ile en geniş katılımlı sözleşme olma özelliğini taşımaktadır. Türkiye Sözleşmeyi 14 Eylül 1990’da imzalamış ve Ocak 1995’de onaylayarak yürürlüğe geçirmiştir.
10
Çocuk Haklarına Dair Sözleşme
Sözleşme, çocuklara yönelik tutum ve davranışlara ilişkin evrensel standartları derleyip tek bir hukuki metinde toplayan bağlayıcılığı olan ilk metin olma özelliğini taşımaktadır.
11
Çocuk Haklarına Dair Sözleşme
Sözleşmede çocuklara dair önemli maddeler bulunmakta; 6. madde her çocuğun temel yaşama hakkına sahip olduğunu kabul eder. 24. madde, sağlık alanında çocuğun ihtiyacı olan hizmeti alabilmesini tanımlar. 27. madde, Taraf Devletler her çocuğun bedensel, zihinsel, ruhsal, ahlaksal ve sosyal gelişmesine olanak sağlayacak şartlarda yaşamaya hakkı olduğunu kabul eder.
12
Çocuk Haklarına Dair Sözleşme
28. madde de, çocuğun eğitim hakkına değinilmiştir. Çocuklara eşit fırsatlar sunularak, ilköğretimin parasız ve zorunlu olması ilkesi savunulur. 31. madde, çocuğun dinlenme, oyun oynama ve boş zamanlarını kendine uygun aktivitelerle geçirebilmesi hakkını tanımlar. 32. madde çocuğun, sağlığına, ahlaki gelişimine ve eğitimine zarar verecek işlerde çalıştırılamayacağına aynı zamanda ekonomik yönden sömürülemeyeceğine dair düzenlemeler getirmektedir. 34. madde Taraf Devletlerin, çocuğu, her türlü cinsel istismar ve cinsel sömürüye karşı koruma güvencesi verir.
13
Çocuk Haklarına Dair Sözleşme
54 maddeden oluşuan Sözleşme de, çocuklarla ilgili önemli konularda kararlar alınmış, bu sözleşme ile Çocuk Haklarının ihlal ve ihmal edilmesinin önüne geçilmesi amaçlanmıştır. Bu amaç doğrultusunda örgütler kurulmuş, uluslararası boyutlarda çalışmalar yapılmıştır. Çocuk hakları ile ilgili yapılan tüm çalışmalar, Çocuk Hakları ihlallerinin önüne geçememiştir. Taraf Devletler de dahil, dünyanın bir çok yerinde çocuk hakları ihlal edilmeye devam edilmektedir.
14
Çocuk Haklarının İhlalleri ile ilgili İstatistik Veriler:
İstatistik verilere göre (2011) , Amerika’da her sekiz erkek ve her dört kız dan birisi cinsel istismara maruz kalmaktadır. İngiltere’de haftada dört çocuk istismar ve ihmal yüzünden ölmekte, dört yaş altında her 1000 çocuktan biri fiziki istismara uğramaktadır. Türkiye’de ise fiziksel istismar oranı %33.5 civarındadır.
15
Çocuk Hakları Açısından Çocuk ihmali ve istismarı
İhmal, çocuğa karşı yapılması gereken muamelenin yapılmaması, istismar ise çocuğa karşı yapılmaması gerekenlerin yapılmasıdır, diye özetlenebilir. İstismar ve İhmal dört başlık altında ifade edilebilir; fiziksel, psikolojik, cinsel ve ekonomik istismar
16
Çocuk Hakları Açısından Çocuk ihmali ve istismarı
Fiziksel İstismar ve İhmal: Fiziksel istismar, ‘kaza’ sonucu olmayan, kasıtlı olarak, çocuğun gelişiminin ve işlevselliğinin bozulmasına sebep olan her türlü şiddetin uygulanması olarak ifade edilebilir. Fiziksel ihmal ise, çocuğun maruz kaldığı fiziksel istismarı önleyici tedbirlerin alınmamasıdır.
17
Çocuk Hakları Açısından Çocuk ihmali ve istismarı
Çocuğu cezalandırmak amacıyla, elle yada bir cisimle şiddet uygulamak fiziksel istismar olmakla birlikte, çocuğun eve alınmayıp, dışarda soğuğa maruz bırakmakta fiziksel istismara girmektedir.
18
Çocuk Hakları Açısından Çocuk ihmali ve istismarı
Çocuğun fiziksel istismara maruz kalması, kendisinin de fiziksel istismarı tekrarlama riskini arttırmaktadır. Fiziksel istismara uğrayan bir çocuğun, arkadaşlarına ve kardeşine şiddet uyguladığı gözlemlenmiştir.
19
Çocuk Hakları Açısından Çocuk ihmali ve istismarı
Fiziksel şiddette maruz kalan çocukların şiddete meyilli olmaları kaçınılmaz olmaktadır. Ayrıca fiziksel istismar, çocuklarda ruhsal açıdanda büyük tahribatlara sebep olmaktadır.
20
Çocuk Hakları Açısından Çocuk ihmali ve istismarı
Psikolojik İstismar ve ihmal: Psikolojik istismar, çocuğun duygusal bütünlüğünü bozacak her türlü; hakaret, aşağılama, çocuğun aile içinde ki şiddete tanık edilmesi aktif duygusal istismar sayılmaktadır. Psikolojik ihmal ise, çocuğun ihtiyaç duyduğu sevgi, ilgi ve hoşgörünün çocuktan esirgenmesidir.
21
Çocuk Hakları Açısından Çocuk ihmali ve istismarı
Ailesi tarafından psikolojik istismara ve ihmale uğrayan çocukların, pasif kişilik özelliklerine sahip oldukları, kendine güven eksikliği duyan anti- sosyal davranışlar sergileyen kişiler oldukları görülmektedir.
22
Çocuk Hakları Açısından Çocuk ihmali ve istismarı
Cinsel İstismar ve ihmal: Cinsel istismar çocuğun kendisinden en az 5 yaş büyük bir kişi tarafından, cinsel haz amacı ile zorla yada kandırılarak cinsel istek ve arzuların tatmini için kullanılmasıdır. Başkaları tarafından da bu duruma göz yumulması cinsel ihmal olarak ifade edilmektedir.Cinsel istismarın aile yada çocukla kan bağı olan kişiler arasında daha sık görüldüğü saptanmıştır.
23
Çocuk Hakları Açısından Çocuk ihmali ve istismarı
Araştırmalar sonucunda, cinsel istismara, en çok 3-5 yaş arası çocukların maruz kaldığı görülmüştür.
24
Çocuk Hakları Açısından Çocuk ihmali ve istismarı
Ekonomik İstismar ve ihmal: Çocuğun gelişimini ve sağlığını olumsuz yönde etkileyen, hak ve hukukunu ihlal eden, gücünün üstünde ve düşük ücretle çalıştırılması, çocuğun ekonomik yönden istismar edilmesi şeklinde ifade bulmaktadır. Çocuğun bu şartlarda çalıştırılmasına göz yummak, çocuğa karşı ekonomik ihmal olduğunu göstermektedir.
25
Çocuk Hakları Açısından Çocuk ihmali ve istismarı
Çocukların ekonomik yokluklar yüzünden aileleri tarafında işe sürüklenmeleri, bedenlerinin ve ruhlarının kaldıramayacağı ağırlıktaki işlerde çalıştırılmaları, akşamın geç saatlerinde dışarıda para kazanmak için bir sürü tehlike ile karşı karşıya bırakılmaları, yetişkinlerin çocuklara karşı işledikleri en acımasız suçlardandır.
26
Çocuk Hakları Açısından Çocuk ihmali ve istismarı
Kimi zaman yetişkinler kendi sorumluluklarını çocukların küçük omuzlarına bırakmaktadır.Erken yaşta çalışmak zorunda olan çocuklar, hem çocukluklarını yaşama hemde eğitim haklarından mahrum kalmakta, belirsiz bir geleceğe sürüklenmektedir.
27
Çocuk Hakları Açısından Çocuk ihmali ve istismarı
Ekonomik istismar, henüz çocukken, yetişkin insan sorumluğuğu altında çocuğun ezilmesidir.
28
Çocuk Haklarının İhlaline ve Çocuk İstismarına Karşı Alınabilecek Tedbirler
Bugünün çocukları yarının yetişkinlerine insanlık borcumuzu ödememiz birey olarak hepimizin görevidir. Bu konuda, kamunun, sivil toplum kuruluşlarının ve tüm fertlerin yerine getirmesi gereken sorumluluklar vardır. Birey olarak her kişinin bu konuda duyarlılık göstermesi ve elinden geleni yapması sorunun çözümünde büyük gelişme sağlayacaktır.
29
Çocuk Haklarının İhlaline ve Çocuk İstismarına Karşı Alınabilecek Tedbirler
Devletin bu konuda aktifleştirebileceği politikalar üretmesi, eğitimcilerin bu konuda farkındalık yaratabilecek eğitimler sunabilmesi ve din alimlerinin, islamın bu konudaki hassasiyetlerini halkla paylaşması bu hususlarda insanları çok daha özenli ve dikkatli davranmaya teşvik edecektir.
30
Çocuk Haklarının İhlaline ve Çocuk İstismarına Karşı Alınabilecek Tedbirler
Özellikle ailelerin bu konularda eğitilmesi hayati önem taşımaktadır. Sorumluluklarının bilincinde ebeveynler olabilmek gerek çocuklarımızın refahı gerekse toplumsal refah açısından büyük önem taşımaktadır.
31
ÇOCUK KORUMA KANUNU (5395-3/7/2005)
Kanunun amacı, korunmaya ihtiyacı olan veya suça sürüklenen çocukların korunmasını, haklarının ve esenliklerinin güvence altına alınmasını, adalet ve güvenlik ihtiyacının karşılanmasını hedeflemektedir.
32
ÇOCUK KORUMA KANUNU (5395-3/7/2005)
Çocuk adalet sisteminde, Çocuğun fiili kadar, içinde bulunduğu durumlarda önemlidir. Çocuğun kişisel özellikleri ve içinde bulunduğu koşullar incelenmedikçe, çocuğun yararına olan kararı vermek mümkün değildir. Çocuk için verilen kararın takip edilip, gerekli durumlarda karar değiştirilebilmeli veya karar ortadan kaldırılabilmelidir. Çocukların tam anlamda korunabilmeleri için, kanunda, çocuk mahkemelerine sadece çocuğun işlediği suç ile ilgili değil, çocuğun karşılaşabileceği her türlü ihmal ve istismar süreci ile ilgili de sorumluluk verilmiştir sayılı kanun tüm bu unsurlar göz önünde bulundurularak hazırlanmıştır.
33
ÇOCUK KORUMA KANUNU (5395-3/7/2005)
5395 sayılı çocuk koruma kanununun 3. Maddesi çocuğu; “daha erken yaşta ergin olsa dahi henüz 18 yaşını doldurmamış kişi” olarak tanımlamaktadır.
34
ÇOCUK KORUMA KANUNU (5395-3/7/2005)
Kanunun 3. Maddesi Korunma ihtiyacı olan çocuğu ve suça sürüklenen çocuğu şu şekilde tanımlamaktadır. Korunma ihtiyacı olan cocuk; “bedensel, zihinsel, ahlaki, sosyal ve duygusal gelişimi ile kişisel güvenliği tehlikede olan, ihmal veya istismar edilen yada suç mağduru çocuğu” , Suça sürüklenen çocuk; “kanunlarda suç olarak tanımlanan bir fiili işlediği iddiası ile hakkında soruşturma veya kovuşturma yapılan yada işlediği fiilden dolayı hakkında güvenlik tedbirine karar verilen çocuk” olarak tanımlanmıştır.
35
ÇOCUK KORUMA KANUNU (5395-3/7/2005)
Kanunun 5. Maddesinde ise Çocuğu koruyucu ve destekleyici tedbirler düzenlenmiştir. Çocuğun kendi ailesinin yanında korunması ve desteklenmesine öncelik verilmektedir. Kanuna göre koruyucu ve destekleyici tedbirler; danışmanlık, eğitim, sağlık, bakım ve barınma tedbirlerinden oluşmaktadır.
36
ÇOCUK KORUMA KANUNU (5395-3/7/2005)
Kanunun 4. Maddesinde, bu kanunun uygulanmasında çocukların haklarının korunması amacıyla; çocuğun yaşama, gelişme, korunma ve katılım haklarının yanında çocuğun yarar ve esenliğinin korunması gibi ilkeler belirlenmiştir. Çocukların korunması amacıyla düzenlenen bu kanun, çocukların yetişkinlerden daha ayrıcalıklı haklara sahip olduklarını ve bundan dolayı çocukların göreceği muameleninde yetişkinlerden farklı olması gerektiğine dikkat çekmektedir.
37
SOSYAL HİZMET VE ÇOCUK Sosyal Hizmet, kişi ve ailelerin kendi bünyelerinden yada çevrelerinden kaynaklı ortaya çıkan, maddi, manevi ve sosyal yoksunluklarını aşmalarında insanlara destek veren, yaşam standartlarını iyileştirebilmek için çalışan sistemli ve programlı hizmetler bütünüdür.
38
SOSYAL HİZMET VE ÇOCUK 1983 yılında kabul edilen 2828 sayılı kanunun , yılında 633 sayılı KHK’nin 35. Maddesi ile ismi Sosyal Hizmetler ve Çocuk Esirgeme Kurumu Kanunu iken Sosyal Hizmetler Kanunu olarak değiştirilmiştir. 2011 yılında Aile ve Sosyal Politikalar Bakanlığı’nın Kurulmasıyla birlikte, çocuklarla ilgili faliyetler bakanlığa bağlı Çocuk Hizmetleri Müdürlüğü tarafından yürütülmektedir.
39
SOSYAL HİZMET VE ÇOCUK 2828 sayılı Sosyal Hizmetler Kanununun amacı, kanunun 1. Maddesin de şu şekilde açıklanmıştır; “ korunmaya, bakıma veya yardıma ihtiyacı olan aile, çocuk, engelli, yaşlı ve diğer kişilere götürülen sosyal hizmetlere ve bu hizmetleri yürütmek üzere kurulan teşkilatın kuruluş, görev, yetki ve sorumluluklar ile faaliyet ve gelirlerine ait esas ve usulleri düzenlemektir”.
40
SOSYAL HİZMET VE ÇOCUK 2828 sayılı Sosyal Hizmet Kanunu, korunma ihtiyacı olan çocuğu 3. maddesinde şu şekilde tanımlamaktadır, "Korunmaya ihtiyacı olan Çocuk"; beden, ruh ve ahlak gelişimleri veya şahsi güvenlikleri tehlikede olup; 1. Ana veya babasız, ana ve babasız, 2. Ana veya babası veya her ikisi de belli olmayan, 3. Ana ve babası veya her ikisi tarafından terkedilen, 4. Ana veya babası tarafından ihmal edilip; fuhuş, dilencilik, alkollü içkileri veya uyuşturucu maddeleri kullanma gibi her türlü sosyal tehlikelere ve kötü alışkanlıklara karşı savunmasız bırakılan ve başıboşluğa sürüklenen çocuktur.
41
SOSYAL HİZMET VE ÇOCUK Çocuğun korunması, gerekli tedbirlerin alınması, çocuğun kalacağı yer, alacağı eğitim ve kaç yaşına kadar koruma kararının devam edeceği, 2828 sayılı Sosyal Hizmet Kanununun 22,23,24 ve 25. Maddelerinde ayrıntıları ile düzenlenmiştir.
42
Osmanlı Devleti’nde Çocuk Koruma Sistemi
Toplumların geleceklerini inşa etmesinde çocukların önemli bir unsur olduklarını görmekteyiz. Eğitimli, bedenen ve ruhen sağlıklı çocuklar yetiştirebilmek, bir milletin kültürünün ve medeniyet değerlerinin geliştirilerek gelecek nesillere aktarılmasında büyük önem teşkil etmektedir.Osmanlı Devleti, bünyesinde bulunan çocukların ihtiyaç ve sorunlarına kayıtsız kalmamış, geliştirdiği sistemlerle onları korumaya ve sağlıklı bireyler yetiştirmeye çalışmıştır.
43
Osmanlı Devleti’nde Çocuk Koruma Sistemi
19. yüzyılda Avrupa Devletleri’nin Sanayi İnkılabı sonrası yaşamış olduğu sorunlarla Osmanlı Devleti henüz tanışmamıştır fakat, yoksulluk, savaş ve göç gibi nedenlerle yetimlerin korunması amacıyla bazı müesselerin kurulduğu görülmektedir.
44
Osmanlı Devleti’nde Çocuk Koruma Sistemi
Tüm geleneksel toplumlarda olduğu gibi Osmanlı toplumunda da çocuklar öncelikle aile içinde korunmuş, özel olarak korunmaya ihtiyaç duyulduğunda yakın aile çevresine öncelik tanınmıştır. Tanzimatla birlikte Osmanlı da modernleşme süreci başlamış ve devlet çocukları koruyucu önlemler almaya başlamıştır.
45
Osmanlı Devleti’nde Çocuk Koruma Sistemi
Çocukları koruma amaçlı açılan kurumlar: İlk Çocuk Rehabilitasyon Merkezi: Niş Çocuk Islahaneleri 1863 yılı başlarında açılan ilk çocuk rehabilitasyon merkezi, müslüman yada hristiyan ayrımı yapılmadan, yetim ve öksüz, bakacak kimsesi olmayan çocuklara yuva olmuştur. Burada çocuklara okuma-yazma eğitiminin yanında sanat ve terzilik eğitimleri de verilmiş çocuklar meslek edindirilmiştir.
46
Osmanlı Devleti’nde Çocuk Koruma Sistemi
Eğitim ve Bakım Kurumu: Darüşşafaka( Şevkat Yurdu) İlk özel parasız okul olma özelliğini taşır yılında ders vermeye başlayan kurum, öncelikle kimsesiz ve öksüz çocuklar olmak üzere, sınıf ayırt etmeksizin bütün çocuklara dini bilgi ve her türlü evrakı kısa sürede okuyup yazmayı öğretmek için kurulmuştur. Hiçbir ücret alınmamasının yanında ihtiyaç sahibi çocuklarında masrafları karşılanmıştır.Başarılı olup eğitime devam edecek olanlarada maddi destek verilmiştir.
47
Osmanlı Devleti’nde Çocuk Koruma Sistemi
Yetimler Yurdu: Darüleytamlar(1914) Balkan Savaşları sonrası , İstanbul’a göç eden büyük göçmen kitlelerinin yerleştirilmesi, göçmenlerin barındırılması çocukların eğitilmesi büyük sorun oluşturmuştur.Darüleytamlar varolan yetimhanelere yerleştirilemeyen ve aileleri tarafından bakılamayan çocuklar için kurulmuştur. Burada eğitim gören çocuklara yetenekleri doğrultusunda eğitim almaları sağlanmıştır.
48
Osmanlı Devleti’nde Çocuk Koruma Sistemi
Burada Osmanlı Devletinin, sosyal bir devlet anlayışı içinde faliyetlerini sürdürdüğü, yetim ve öksüzlere ne kadar önem verdiği görülmektedir.
49
İslam Kültürden Çocuğa Verilen Önem ile İlgili Birkaç Örnek
İslam Hukuku, Çocuk Hakları konusuna geniş düzenlemeler yapılmıştır. Çocukların beslenme ve eğitim haklarına değinilmiştir. Çocukların anne sütünden faydalanmasından, beslenme ve giyimleri konusunda babalarının sorumluluğunda oldukları vurgulanmıştır. Kur’an da “..... Onların örfe uygun olarak beslenmesi ve giyimi baba tarafına aittir” der.
50
İslam Kültürden Çocuğa Verilen Önem ile İlgili Birkaç Örnek
İslam Dini eğitime büyük önem vermiş, kız ve erkek çocuklarının eğitilmesini görev olarak algılamıştır. Kur’an’ın ilk ayeti ‘oku’ emri ile başlamaktadır. Bu konu da Hz. Peygamber (sav) ; “İlim/eğitim, her erkek ve kadına farzdır” demiştir.
51
İslam Kültürden Çocuğa Verilen Önem ile İlgili Birkaç Örnek
Hz. Peygamber, çocuklarla sohbet etmiş , oyunlar oynamış şakalaşmış ve değişik biçimlerde çocukları eğlendirmiştir. Bir hadisin; “Çocuğu olan, onunla çocuklaşsın” diye nasihat ederek, çocukla vakit geçirmenin önemine değinmiştir.
52
sonuç Sonuç olarak, tarihin her evresinde çocukların karşılaştıkları sorunlar gündeme gelmiş ve çocukların korunması için çözüm yolları aranmıştır. Tarihte çocuklarla ilgili yaşanan sorunlar günümüzdede farklı boyutlarda yaşanmaya devam etmektedir. Alınan önlemler, çocuk hakları ihlallerinin önüne geçilmesinde yeterli olamamıştır.
53
Çocuk Yaşadığını Öğrenir
Eğer bir çocuk sürekli eleştirilmişse, "Kınama ve ayıplamayı öğrenir." Eğer bir çocuk kin ortamında büyümüşse, "Kavga etmeyi öğrenir." Eğer bir çocuk alay edilip aşağılanmışsa, "Sıkılıp utanmayı öğrenir." Eğer bir çocuk sürekli utanç duygusuyla eğitilmişse, "Kendini suçlamayı öğrenir." Eğer bir çocuk hoşgörüyle yetiştirilmişse, "Sabırlı olmayı öğrenir." Eğer bir çocuk desteklenip yüreklendirilmişse, "Kendine güven duymayı öğrenir." Eğer bir çocuk övülmüş ve beğenilmişse, "Takdir etmeyi öğrenir." Eğer bir çocuk hakkına saygı gösterilerek büyütülmüşse, "Adil olmayı öğrenir." Eğer bir çocuk güven ortamı içinde yetişmişse, "İnançlı olmayı öğrenir" Eğer bir çocuk kabul ve onay görmüşse, "Kendini sevmeyi öğrenir" Eğer bir çocuk aile içinde dostluk ve arkadaşlık görmüşse, "Bu dünyada mutlu olmayı öğrenir" Yazan: Dorothy Law Nolte, 1975
54
Kaynakça Balo Y.S. (2009). Uluslararası ilkeler ışığında çocuk koruma kanunu ve uygulaması. Ankara: Seçkin. Balcı M. ve Sönmez G. (2001). Temel belgelerde insan hakları. İstanbul:Danışman. Erdoğan O.(2011). Çocuk hakları. İstanbul:Acar. Öztürk M.(2011). Çocuk hakları açısından çocuk ihmali ve istismarı.İstanbul:ÇVY Aile ve Sosyal Politikalar Bakanlığı. Erişim Tarihi:14 Kasım 2014http:// Aile ve Sosyal Politikalar Bakanlığı. Erişim Tarihi:14 Kasımhttp:// Wikipedia.
Benzer bir sunumlar
© 2024 SlidePlayer.biz.tr Inc.
All rights reserved.