Sunuyu indir
2
SOSYODUYGUSAL GELİŞİM
BÖLÜM 6 BEBEKLİKTE SOSYODUYGUSAL GELİŞİM
6
Bölüm 4 ve 5’de bebeğin nasıl algıladığını, öğrendiğini ve hatırladığını okudunuz. Bebekler aynı zamanda duygularını gösterme becerisine sahip olan ve kendilerine yakın kişilerle sosyal etkileşimi başlatan sosyal-duygusal varlıklardır. Bu bölümde ele alınacak başlıca konular, duygusal ve kişilik gelişimi, sosyal yönelim ve bağlanma; ailenin sosyal bağlamı ve çocuk bakımıdır.
7
Duygusal ve Kişilik Gelişimi
Sosyal Yönelim/Anlama ve Bağlanma Sosyal Bağlamlar
8
A) Duygusal Gelişim ve Kişilik Gelişimi
Kısa bir süre için bile olsa bebeklerin yakınında bulunmuş bir kişi onların duygusal varlıklar olduğunu fark eder. Bebekler sadece duygularını ifade etmezler, aynı zamanda mizaçlarında da farklılık gösterirler. Bazıları utangaçtır, diğerleri ise sempatiktir. Bazıları aktiftir, diğerleri daha az aktiftir. Bu bölümde, bebeklerde duygusal ve kişilik gelişiminin bu ve diğer yönlerini ele alacağız.
9
a) Duygusal Gelişim Duygu olmadan yaşamınızı düşünün. Duygu, insanları bir araya getiren bir bağ olduğu kadar yaşamın rengi ve müziğidir. Psikologlar duyguları nasıl tanımlar ve sınıflandırır? Duygular gelişim için neden önemlidir? Yaşamın ilk iki yılı boyunca duygular nasıl gelişir?
11
Japon anneler bebeklerinin ve çocuklarının duygusal
gelişimini, Latin olmayan beyaz annelerden farklı olarak nasıl idare ederler?
12
Duygu: Bir kişinin, onun için önemli olan bir durum ya da etkileşim içinde olduğu zaman meydana gelen his veya duygulanım. Duygu, bir kişinin içinde olduğu ya da yaşadığı iletişimsel bir durumla ilgili memnuniyet ya da memnuniyetsizliği yansıtan davranış özelliğidir.
14
ŞEKİL 6.2 BU KISKANÇLIĞIN İLK İFADESİ MİDİR?
15
Temel Duygular İnsan ve diğer hayvanlarda mevcut olan ve yaşamın başlangıcında ortaya çıkan duygular; örnekleri, sevinç, kızgınlık, üzüntü, korku ve nefrettir. Öz Bilinç Duyguları: Öz farkındalığı, özellikle de “ben” bilinçliliği ve duygusunu gerektiren duygular; örnekler, kıskançlık, empati ve utancı içerir.
17
Temel Ağlama: Genellikle bir ağlama, daha kısa bir sessizlik, ilk ağlamaya göre daha yüksek tonda olan kısa bir iç çekme ve sonraki ağlamaya kadar kısa bir dinlenmeden oluşan ritmik bir örüntüdür.
18
Kıızgınlık Ağlaması: Ses tellerine daha fazla havanın yüklendiği bir temel ağlama çeşidi.
Acı Ağlaması: Öncesinde inleme olmaksızın, ansızın olan, başlangıçta yüksek sesli uzun ve nefes tutma ile devam eden bir ağlama.
19
Yabancı Kaygısı: Bir bebeğin yabancılarla ilgili korku ve ihtiyatlılığı; yaşamın ilk yılının ikinci yarısında ortaya çıkma eğilimindedir. Ayrılık Protestosu: Bir bebeğin, bakım vericisi ayrıldığındaki sıkıntılı ağlaması
20
b) Mizaç Mizaç: Davranış biçimleri, duygular ve karakteristik tepki biçimlerindeki bireysel farklılıkları içerir.
21
Mizacı Tanımlamak ve Sınıflandırmak: Kendinizin ya da bir arkadaşınızın mizacını nasıl tanımlardınız? Araştırmacılar bireylerin mizacını farklı yollarda tanımlamış ve sınıflandırmışlardır. Burada, bu yollardan üçünü inceleyeceğiz.
22
1 ) Chess ve Thomas’ın Sınıflandırması
2) Kagan’ın Davranışsal Ketlenmesi 3) Rothbart ve Bates’in Sınıflandırması
23
Chess ve Thomas’ın Sınıflandırması: Psikiyatrist Alexander Chess ve Stelle Thomas (Chess & Thomas, 1977; Thomas & Chess, 1991) mizacın üç temel türünü tanımlamışlardır:
24
Kolay Çocuk: Genellikle olumlu bir ruh hali içinde olan, bebeklikte hızla düzenli alışkanlıklar oluşturan ve yeni deneyimlere kolayca uyum sağlayan çocuk. Zor Çocuk: Olumsuz tepki vermeye ve sıklıkla ağlamaya eğilim gösteren, düzensiz günlük alışkanlıklarla ilgilenen ve değişimi kabul etmesi yavaş olan çocuk.
25
Yavaş Harekete Geçen Çocuk: Düşük faaliyet düzeyine sahip, kısmen olumsuz ve düşük yoğunlukta duygu durum sergileyen çocuk.
26
Gelişimcilerin bebeklerin mizaçlarını sınıflandırırken izledikleri yollar hangileridir?
Bebeklerle olan gözlemlerinizi temel aldığınızda hangi sınıflama size en uygun gelmektedir?
29
Uyum İyiliği: Çocuğun mizacı ile çocuğun başa çıkması gereken çevresel talepler arasındaki uyum anlamına gelir.
30
c) Kişilik Gelişimi Duygular ve mizaç, bireylerin kalıcı kişisel özellikleri olan kişiliği şekillendiren anahtar yönlerdir. Şimdi, bebeklik dönemi boyunca sıklıkla kişilik gelişiminin merkezi olarak düşünülen özellikler olan, güven ile benlik ve bağımsızlık gelişimini inceleyelim.
32
Güven: Erik Erikson’a (1968) göre, yaşamın ilk yılı, gelişimin “güvene karşı güvensizlik”
dönemi ile nitelendirilir. Benlik Duygusunun Gelişimi: Kişi, diğerlerinden ayrı şekilde var olduğu duygusunu ne zaman hissetmektedir?
33
Bağımsızlık: Erik Erikson (1968) bağımsızlığın, yaşamın ikinci yılında önemli bir konu olduğunu vurgulamıştır. Erikson, gelişimin ikinci evresini, özerkliğe karşı utanç ve kuşku dönemi olarak tanımlamaktadır.
36
B) Sosyal Yönelim / Anlama ve Bağlanma
Şimdiye kadar duyguların ve duygusal yeterliliğin, çocuklar geliştikçe nasıl değiştiğini tartıştık. Ayrıca duygusal stilin rolünü inceledik; gerçekte duyguların, yaşamımızdaki deneyimlerimizin gücünü nasıl ayarladığını gördük. Fakat duygular aynı zamanda şiirler de yazdırmaktadır. Çünkü duygular, diğerleriyle ilişkilerimizin özündedir.
37
a) Sosyal Yönelim/Anlama
Sosyal-duygusal varlıklar olarak bebekler, sosyal dünyaya güçlü bir ilgi göstermektedirler ve buna yönelme ve bunu anlama konusunda motivasyona sahiptirler.
38
Sosyal Yönelim: Gelişimlerinin başlarında bebekler, sosyal dünyaya büyülenmiştir.
Bölüm 4’te bebek algısıyla ilgili kapsamlarda tartıştığımız gibi küçük bebekler, yüzlere dikkatle bakmakta ve insan sesinin tonuna uymaktadır. Daha sonra yüz ifadelerinin anlamını yorumlamada ustalaşmaktadırlar.
39
Hareket yeteneği ? Niyet ve Hedef Yönelimli Davranış ? Sosyal Referans Alma ? Bebeklerin Sosyal Gelişmişliği ve İçgörüsü ?
42
b) Bağlanma Ve Gelişimi
Bağlanma, iki insan arasındaki yakın duygusal bağdır. Bebek bağlanması ile ilgili kuramların eksikliği yoktur. Birinci bölümde tartışılan üç kuramcı –Freud, Erikson ve Bowlby- etkili bakış açılar önermişlerdir.
43
Sosyal Referans Alma: Belirli bir durumda nasıl davranacağını belirlemeye yardımcı olma için diğerlerinin duygusal ipuçlarını “Okuma”.
44
Bowlby’nin modelinde, bağlanmanın dört aşaması nedir?
45
Yabancı Ortam: Önceden belirlenmiş bir sırada, bebeğin, bakım verici ve yabancı bir yetişkinle tanışma, ayrılma ve yeniden bir araya gelmeyle ilgili bir dizi hareketi gerektiren, bebek bağlanmasıyla ilgili gözlemsel bir ölçüm.
46
c) Bağlanmada Bireysel Farklılıklar
Yaşamın birinci yılının ortalarına doğru, bakım verene karşı pekişen bağlanmanın kalitesi, bebeklerin tecrübelerine göre farklılaşmakta mıdır? Mary Ainsworth (1979) öyle olacağını düşünüyordu. Ainsworth Yabancı Ortam adında gözleme dayanan bir ölçek geliştirdi.
47
Güvenli Bağlanan Bebekler: Çevreyi keşfetmek için bakım vericilerini güvenlik üssü olarak kullanan bebekler. Güvensiz Kaçınan Bebekler: Bakım vericiden kaçınarak güvensizlik gösteren bebekler.
48
Güvensiz Dirençli Bebekler: Sıklıkla bakım vericiye yapışan, daha sonra bu yakınlığa karşı mücadele ederek; muhtemelen bakım verene vurarak ya da onu iterek direnen bebekler. Dağınık Güvensiz Bebekler: Güvensizliklerini dağınıklık ve uyumsuzluklarıyla gösteren bebekler.
51
d) Bakım Verme Stilleri Ve Bağlanma
Bakım verme stili, bebeğin güvenli bağlanma kalitesiyle ilişkili midir? Güvenli bağlanmış bebeklerin anne babaları, bebeklerinin işaretlerine karşı duyarlıdır ve ihtiyaçları olduğunda tutarlı bir şekilde yanlarında olurlar
53
C) Sosyal Bağlamlar Bebeğin duygusal ve kişilik gelişimini ve bağlanmasını incelediğimize göre, şimdi de bunların meydana geldiği sosyal bağlamı ele alabiliriz. Önce ailenin bazı yönlerini araştıracak ve daha sonra bebeğin giderek içinde daha fazla zaman geçirdiği sosyal bağlama döneceğiz.
54
a) Aile Aile, bir alt sistemler topluluğu olarak düşünülebilir; birbirleriyle ilgili ve birbirlerini etkileyen nesil, cinsiyet ve rol terimleri içerisinde tanımlanan taraflardan oluşan karmaşık bir bütün. Her bir aile üyesi çeşitli alt sistemlere katılır.
55
Tıpkı anne babaların çocukları sosyalleştirdikleri gibi, çocuklar da anne babaları sosyalleştirir.
56
ŞEKİL 6.9 ÇOCUKLAR VE ANNE BABALARI ARASINDAKİ ETKİLEŞİMLER: DOĞRUDAN VE DOLAYLI ETKİLER
57
Anne Babalığa Geçiş Karşılıklı Sosyalleşme Anne ve Baba Bakıcılığı
58
Karşılıklı Sosyalleşme: İki yönlü sosyalleşme; tıpkı anne babaların çocukları sosyalleştirmesi gibi çocukların da anne babaları sosyalleştirmesi. Yol Gösterme Amaçlı Yardım: Bebeğin anne babasıyla karşılıklı ve sıralı etkileşimleri, deneyimleri.
61
b) Çocuk Bakımı Bugün ABD’deki çoğu çocuk birden fazla bakıcıyla büyüyor. Çoğunun onlara bakmak için evde kalan anne babası yoktur; bunun yerine çocuklara bakım yapan başka insanlar vardır – “çocuk bakıcılığı”.
Benzer bir sunumlar
© 2024 SlidePlayer.biz.tr Inc.
All rights reserved.