Sunuyu indir
Sunum yükleniyor. Lütfen bekleyiniz
1
DUYGUSAL İSTİSMAR
2
Tanım Çocuğun duygusal ihtiyaçlarını karşılayan ebeveyn ve/veya bakım verenler tarafından çocuğa sürekli olarak, tekrarlayıcı ve uygunsuz bir biçimde karşılık verme ve tepki göstermedir.
3
2 Türlü Uygulanabilir: Aktif duygusal istismar: Çocuğa yönelik uygulanan aşağılama, küçük görme gibi davranışlar Pasif duygusal istismar: Görmezden gelme, aldırmama gibi çocuğun duygusal ihtiyaçlarına karşılık vermeyen davranışlar
4
Duygusal İstismar Yaş, statü, bilgi, konum gibi özellikleri ile
çocuk ve gencin üstünde güç ve etki sahibi olan kişi ya da kişiler tarafından uygulanır Çocuğun davranışsal, bilişsel, duygusal veya fiziksel işleyişine hemen ya da gelecekte zarar verir.
5
Duygusal İstismar Neredeyse her defasında fiziksel istismar ile birlikte Çocuk ve ergenlerin en sık yaşadığı istismar şekli Fiziksel ve cinsel istismarın tersine uzun dönemde sonuçlarını gösterir ve psikolojik işlevselliği diğer istismar tiplerine göre daha fazla etkileme özelliği İçe dönük (depresyon vs) ve dışa dönük (davranım bozuklukları ve saldırgan davranışlar vs) davranış sorunları, sosyal bozulma, düşük benlik algısı, intihar girişimi, psikiyatrik tanı ve hastane yatışlarında fiziksel istismara göre daha güçlü bir belirleyici.
6
Aktif Duygusal İstismar
Sözel saldırı (küçük düşürme, bağırma, tehdit etme, suçlama, aşağılama gibi) Beklenmedik tepkiler gösterme Çocuğa karşı sürekli olumsuz tutum içinde olma Çift mesaj içeren iletişimde bulunma Psikolojik ya da duygusal istismar yerine sözel istismar tanımının kullanılması
7
Pasif Duygusal İstismar
Çocuğun onaylanma, fark edilme, anlaşılma gibi temel duygusal ihtiyaçlarına cevap vermeyecek tarzda aldırmaz, donuk, hiç yokmuş gibi ya da sınır koymayan tutum ve davranışlar Bir referans noktası olarak erişkini kullanan çocuğun gündelik hayat içindeki davranış ve beklentilerine hem sözel hem de afektif cevabı yeterli miktarda ya da hiç vermeyen ebeveyn davranışı Aktif istismar davranışı kadar zararlı olabilmektedir.
8
Duygusal İstismarın Etkileri
Pasif kişilik özellikleri Kendine güven eksikliği Antisosyal davranışlar Fiziksel ve zihinsel gelişimi olumsuz yönde etkileme Öğrenme güçlüğü Dikkat dağınıklığı Çocuğun kişiliğini ve başarısını olumsuz yönde etkileme İzlerin yaşam boyu kendini gösterebilmesi
9
Kapsam Reddedici Tavır Tecrit Edici Tavır
Yıldırıcı-Korkutucu (Terörize Edici) Tavır Aldırmaz, Önem Vermez Tavır Sosyal Bütünlüğü Bozucu Tavır Sözel Olarak Saldırgan Tavır Aşırı Baskı Oluşturan Tavır
10
Reddedici Tavır Erişkin, çocuğun değerli olduğu düşüncesini ve ihtiyaçları olabileceğini kabul etmeyen türlü davranışlar sergiler. Çocuğa dünyaya gelmesinin bir kayıp ya da hata olduğunun söylenmesi, Ona ihtiyacı olan duygusal yakınlığın gösterilmemesi, Çocuğun başarılarının göz ardı edilmesi.
11
Tecrit Edici Tavır Akranları ile normal ilişkisine izin vermeme,
Erişkin çocuğu normal sosyal deneyim ve etkileşimden uzak tutar, arkadaş çevresinin oluşmasını engeller ve çocuğu dünyada tek ve yalnız olduğuna inandırır. Akranları ile normal ilişkisine izin vermeme, Aile sosyal yaşantısına katılmasını engelleme, Çocuğu odaya, bodruma veya çatıya kapatma.
12
Yıldırıcı-Korkutucu (Terörize Edici) Tavır
Erişkin, çocuğa sözel saldırıda bulunur, korku ortamı yaratır, onu sindirerek dünyanın zor ve tehdit edici olduğu imajını yaratır. Silah, bıçak veya kırbaç/kemer ile çocuğun gözünü korkutmak gibi. Ebeveynlerden birinin diğerine tacizde bulunması ve bu durumun çocuğun gözünün önünde yaşanması, duygusal istismarın kapsamı dışında değerlendirilmelidir. Çünkü, duygusal istismar tanımında asıl belirleyici olan, direkt olarak çocuğa yönelik tutumdur.
13
Aldırmaz-Önem Vermez Tavır
Erişkin, çocuğun temel uyaran ve karşılıklı ilişki kurma ihtiyacını göz ardı eder. Duygusal ve entelektüel gelişimine ket vurur. Çocuğa uygun çevresel uyaranlar eşliğinde ilişki kurmama, Ona ismiyle hitap etmeme, Duygusal yakınlık göstermeme.
14
Sosyal Bütünlüğü Bozucu Tavır
Erişkin, çocuğu uyumlu davranışlardan uzaklaştırıp, anti-sosyal yıkıcı davranışlar içinde bulunmasını teşvik eder, suça yönlendirir, sapkın davranışları destekler ve çocuğun normal etkileşim kurabilmesini olanaksız kılar. Anti-sosyal ve cinsel açıdan kışkırtıcı davranışların öğretilmesi örnekler arasında sayılabilir.
15
Sözel Olarak Saldırgan Tavır
Erişkin, çocuğa sürekli aşağılayıcı isimler takarak, hakaret ederek ve küçük düşürerek çocuğun benlik saygısının alaşağı edilmesine neden olur. Çocuğa değersiz olduğunun açıkça söylenmesi, Küçük düşürücü lakaplar takılması.
16
Aşırı Baskı Oluşturan Tavır
Erişkin, çocuğun akademik, fiziksel ve sosyal becerilerinde çok hızlı ilerleyip çabuk büyümesini ve bir an önce başarı elde etmesini ister. Bu yaklaşım biçimi, çocuğa hiçbir zaman yeteri kadar iyi olmadığı hissini yaşatır. Çocuğun yaşından beklenen davranışlarını eleştirmek ve yetersizliği konusunda cezalandırmak, Kendisine göre daha ileri düzeyde olan çocuklarla karşılaştırarak, onu bir yarış ortamına itip, "beceriksiz ve yetersiz" olarak tanımlamak .
17
Duygusal İstismara Yol Açan Bazı Öğretmen Davranışları
Çocukla alay etme, alaycı davranış Aşağılayıcı ses tonu Ders dışı faaliyetlerden alıkoyma Düşük performansı, başarısızlığı eleştirme İsim takma Okul sonrası ceza olarak ders yaptırma Diğer çocukların çocuğu aşağılamasına göz yumma Öğrenciye bir şeyler fırlatma
18
Gençlerin Ev ve Okul Ortamında Karşılaştıkları Duygusal İstismara Yol Açan Davranışlar;
Çok sıkı ve katı otorite Aşırı koruyuculuk Sosyal ilişkiler geliştirmede kısıtlayıcı tutumlar Aşırı ve uygunsuz eleştiri Yaşa uygun yükümlülükler vermeme Aşırı ilgi ya da ilgisizlik
19
Duygusal İstismarın (% 78
Duygusal İstismarın (% 78.33) İlk Sırada Yer Aldığı Saptanan Bir Çalışmada; Çocukların aşağılanması, ilgisiz, sevgisiz bırakılması, Ailede ve toplumda çeşitli duygusal baskılar altında bırakılması, Kendi kişiliklerini geliştirme, kendi seçimlerini yapabilme imkânının tanınmaması, Çocuğun, ailenin beklentilerine uyması için (üstün okul başarısı, sınav kazanma, meslek seçme, evlenme vb.) aşırı zorlanması, Aile kavgalarında ve ayrılıklarında çocuğun taraf tutmaya zorlanması, Kız çocuğun daha değersiz görülmesi.
20
İSTİSMARIN DEĞERLENDİRİLMESİ
Bakım veren kişinin duygusal istismara yol açan davranışları sonucu çocuğun kalıcı bir hasara uğradığını kanıtlamak için bu duygusal saldırının; Diğer kötü çocukluk çağı deneyimlerinden bağımsız bir etkiye sahip olduğunun gösterilmesi, Kasıtlı olduğunun da kanıtlanması gerekir. Duygusal istismar değerlendirilirken istismarın oluştuğu ilişkinin ötesine geçilerek, içinde bulunduğu sosyal ve ekonomik sistemlerin de göz önünde bulundurulması yararlı olacaktır.
21
Çocuğa Karşı Şiddetin Önlenmesinde Öğretmenin Rolü
Öğretmenler, çocukların davranışları ya da görünümlerindeki en ufak değişikliği bile fark edip nedenini anlama konusunda ayrıcalıklıdır. Çocukları yaşıtlarıyla bir arada gördükleri için aradaki farkı daha iyi algılayabilirler. Örneğin deneyimli ve çocuk istismarı konusunda bilgili bir öğretmen, öğrencisinin yüzünde ya da vücudunda gördüğü yara bere ile ilgilenip başına ne geldiğini araştırabilir; davranışlarındaki içe kapanma, mutsuz, keyifsiz görünme, dikkatini toplayamama, okul başarısında düşme, hırçınlık, saldırganlık vb. değişiklikleri gözleyebilir. Herhangi bir sorunla karşılaşan öğrencisinin kendisiyle dertleşmesi için uygun ortamı yaratabilir. Bu sayede öğrenciye yararı olabilecek çözümler üretilmesine katkıda bulunabilir.
22
MUAYENE Duygusal istismar şüphesi duyulan çocuğun değerlendirilmesinin; rahat, temiz, ışıklandırması iyi yapılmış, nötral bir ortamda yapılması en uygunudur. İhmal edilmiş, duygusal veya cinsel istismara uğramış çocuklarda, görüşmeden sonra fizikî muayene önerilirken; fiziksel istismara uğramış çocukta fizikî muayenenin ardından psikolojik muayene önerilir.
23
Fiziki Koşullar ve Muayene Ortamı
Gerçek ya da olası bir istismarın neden olduğu "anlamlı hasar", hukuksal bir müdahale için gerekli eşik kriterleri sağlar. Duygusal istismara uğrayan çocuklar hakkında adlî rapor hazırlayanların istismarın "anlamlı hasar" oluşturup oluşturmadığına ilişkin bir görüş bildirmeleri gerekmektedir.
24
Bulgular Çocuğun istismara maruz kaldığı konusunda şüphe uyandıran tutum ve davranışlar, geniş bir spektrumda yer alır. Çocukta ortaya çıkan belirtiler, travma (örselenme) bulgularıdır. Duygusal istismarın ruhsal etkileri daha uzun süreç içinde çeşitli ruhsal belirtilere yol açar.
25
Ruhsal Belirtiler Bireysel psikolojik sorunlar Sosyal sorunlar
26
Bireysel Psikolojik Sorunlar
Psikopatolojik: Konversif belirtiler, depresyon, obsesyon ve kompülsiyonlar, yaygın fobiler, sağlık anksiyetesi (hipokondria), uyku bozuklukları, uygunsuz duygulanım, stereotipik davranışlar, dikkat ve yoğunlaşma kusurları, öğrenme bozuklukları, konuşma bozuklukları vs. Davranışsal: İntihar girişimleri, anti-sosyal davranışlar, kendine zarar verme, irritabilite ve tahammülsüzlük.
27
Sosyal Sorunlar Boyun eğen, saldırgan, pasif, aşırı talepkâr, ayartıcı, baştan çıkarıcı, içinde bulunduğu duruma uygunsuz, aşırı olgun veya çocuksu, değişken sosyabilite. Okuldan kaçma, sosyal ilişkilerden kaçınma, cezayı hak ettiğini düşündüren tavırlar, erişkinlerle ilişkiden kaçma, oyunlara katılmama ve suç teşkil eden davranışlar.
28
Tedavi ve Rehabilitasyon
Akut Dönemde Psikoterapi'nin Plânlanması Aile ve çocuğun genel etkileşiminin takip süreci içinde iyi gözlenmesi Özgül bir iletişim örüntüsü tanımlanana dek yapılandırılmış bir değerlendirme ve takip sınırları içinde kalınması önemlidir.
29
Tedavi Önerileri Aile terapisi, etkili ebeveynlik becerilerini geliştirme yöntemlerinin öğretilmesi ve hem çocuk hem de aile veya bakım veren kişiler için destekleyici psikoterapi programları önerilmektedir. Aile terapisi ve bireysel psikoterapi, istismarın durumuna göre sosyal hizmet takibinin devreye girmesi önerilmektedir. Ebeveynlerin veya bakım verenin bireysel psikoterapisi, çocuk için oyun tedavisi ve psikopatolojinin ağırlığına göre psikofarmakolojik tedavi ve Sosyal Hizmetler ve Çocuk Esirgeme Kurumu’nun desteğinin alınması önerilmektedir.
30
Uzun Dönemde Rehabilitasyon Çalışmaları
Doğumdan itibaren risk grubu aileler belirlenerek, çocuk gelişimi ve psikolojisi konularında hizmet götürülebilir. Önleme kapsamında, psikiyatrik bozukluğu olan veya madde kötüye kullanım öyküsü bulunan ebeveynlerin duygusal istismar riskini en aza düşürmek önemlidir.
31
Sonuç ve Öneriler Çocukları şiddetten korumanın ilk adımı, şiddetin varlığını kabul etmektir. Ülkemizde fiziksel cezanın disiplin yöntemi olarak yaygın bir kullanımı olduğu bilinmekteyse de boyutları konusunda ayrıntılı çalışmalara gereksinim vardır.
32
Sonuç ve Öneriler Öğretmenler çocuk istismarı konusunda gerek mezuniyet öncesi gerek hizmet içi eğitimlerde bilgilendirilmeli, onlara istismara uğramış çocukları fark etme konusunda beceri kazandırılmalıdır. Öğretmen, çocuğu eğitirken asla fiziksel ceza uygulamayarak örnek olmalı, uygulayanları da hoş görmemelidir. Toplumun çocuk istismarı konusunda duyarlılığını artırmak, öğrencilerinin anne babalarını ve diğer bireyleri eğitmek konusunda öğretmene önemli görevler düşmektedir.
33
OKULDA VE EVDE DİSİPLİNİ SAĞLAMAK İÇİN DAYAK DIŞI SEÇENEKLER
Çocukla yaşına uygun bir dille konuşarak iyi iletişim kurun. Sözel öğretmen-öğrenci ilişkisi çocuğun bilişsel yeteneklerini geliştirir. Olaylara çocuğun gözüyle bakıp, kendinizi onun yerine koyabilmeye çalışın. Size çok kabul edilemez görünen bir durum, çocuğun gözünde tamamen farklı olabilir.
34
OKULDA VE EVDE DİSİPLİNİ SAĞLAMAK İÇİN DAYAK DIŞI SEÇENEKLER
Çocuğa yaşına uygun, kabul edilebilir, kesin ve tutarlı sınırlar çizin, belli kurallar koyun. Bunların aşılmasını istemediğinizi kesin bir dille ifade edin. Çocuk sınırları aştığında ya da kurallara uymadığında sonuçları ile yüzleştirin.
35
OKULDA VE EVDE DİSİPLİNİ SAĞLAMAK İÇİN DAYAK DIŞI SEÇENEKLER
Çocuğa konuşma ve davranışlarınızla örnek olun. "Lütfen, teşekkür ederim" gibi kelimelerin kullanılmasını özendirin. Sabır, nezaket, saygı gibi kavramları anlatarak değil davranışlarınızla öğretin. Çocuğun birden fazla istenmeyen davranışı varsa hepsini bir anda ele almayın, teker teker ilgilenin. Bu davranışın neden sorun yarattığını açıkça anlatın, değiştirdiğinde onu iyi davranışından dolayı kutlayın.
36
OKULDA VE EVDE DİSİPLİNİ SAĞLAMAK İÇİN DAYAK DIŞI SEÇENEKLER
Çocuğun olumlu davranışlarını onayladığınızı beden dilinizle de gösterin. Bazen bir küçük gülümseme, sırt sıvazlama ya da bir baş hareketi uzun bir konuşmadan daha etkilidir. Çocuklara sorunlara çözümler üretme, sorunlarla başa çıkma konusunda destek olun, ancak onların yerine kararlar vermeyin. Bırakın kendi kararlarını verip, davranışlarını kendileri belirlesinler; bu özgüvenleri için çok gerekli bir yaklaşımdır.
Benzer bir sunumlar
© 2024 SlidePlayer.biz.tr Inc.
All rights reserved.