Sunum yükleniyor. Lütfen bekleyiniz

Sunum yükleniyor. Lütfen bekleyiniz

Social Life and Law Social Norms and Law

Benzer bir sunumlar


... konulu sunumlar: "Social Life and Law Social Norms and Law"— Sunum transkripti:

1 Social Life and Law Social Norms and Law
Toplumsal Yaşam ve Hukuk Toplumsal Normlar ve Hukuk İnsanlar, birbirleriyle girmiş oldukları ilişkiler sayesinde ve etkileşimlerle birtakım gruplara, kurumlara, örgütlere, değerlere ve normlara hayat verirler. İnsanların etkileşim halinde yarattıkları bu gerekliğe toplumsal gerçeklik veya toplumsal yaşam alanı denilir. Toplumsal gerçeklik, sosyoloji, psikoloji, ekonomi, siyaset bilimi ve hukuk gibi sosyal bilimlerin konusunu oluşturur. Doğal gerçeklik, fizik, kimya, biyoloji ve jeoloji gibi doğal bilimlerin konusunu oluşturur. People animate groups, institutions, organizations, values and norms by interaction and by being in relations and this is called social reality or social life. Social reality refers to social science such as sosyology, psychology, economic, political science and law. Natural reality refers to natural science such as biology, chemistry etc.

2 Her toplumda, insan ilişkilerini düzenleyen değerler, görenekler, gelenekler, din kuralları, hukuk kuralları, ahlak kuralları ve görgü kurallarından oluşan bir sistem vardır. Bu toplumsal sistem içinde, toplumsal değerlerin ve normların yanında; hem bu değerlere ve normlara hayat veren, hem de bunlar sayesinde insan davranışlarını düzenleyen aile, din, siyaset, ekonomi, eğitim ve hukuk gibi kurumlar bulunur. Bir toplumsal sistem içinde bu kurumlar, belli bir eşgüdüm ve uyum halinde bulunur. Zaten, böyle bir uyum söz konusu olmadığı zaman toplumsal düzensizlikler söz konusu olur. Every society has a system which involves tradition, religion, law, moral and cultivation laws to structure human relations. To animate and stabilise this system there are social life, norms and institutions like family, education, religion, economy, politics and law. These institutions have to coordinate in harmony otherwise there will be a chaos in the society and in this place law has a big and important role.

3 The Necessity Of The Social Order
Toplumsal Düzenin Gerekliliği Toplumun varlığını sürdürmesinde ve düzenin sağlanmasında hukuksal kurallar ve yaptırımlar çok önemli roller oynar. Üretim veya tüketim etkinliklerinde, din ve aile sistemlerinde, siyasal hayatta ve eğitim dünyasında bu tür kuralların düzenleyici katkısı vazgeçilmez bir ihtiyaçtır. Toplum halinde yaşayan insanlar, bilinçli ya da bilinçsiz olarak dikkate aldıkları bu kurallar sayesinde belli ortamlarda ve durumlarda nasıl davranmaları gerektiğini bilirler. Toplumdaki bu ortak davranış kurallarına toplumsal normlar denir. To keep the society in harmony rules and norms are necessary. In production and consuption activities, religious and familiar systems, political life and in education rules and norms are unrefusable needs. By respecting the rules and norms people know how to behave in several situations and they estimate other people´s behaviour. The rules of conduct in the society are called social norms.

4 Toplumsal normlar, insanın özellikle kamusal ilişkileri ve davranışları ile onların özel istekleri ve yargıları arasında bir sınır çizer. Normlar olmaksızın toplumsal hayat yaşanabilir olmaktan çıkar, hatta tasavvur bile edilemez. Toplumsal normların ve yaygın toplumsal yaptırımların, hukuk dışındaki toplumsal kontrol mekanizmalarının katkısı olmaksızın toplumsal yaşamın ahengini bozan toplumsal çatışmaların ve sorunların çözümü mümkün olamaz. Social norms demarcate people´s behaviour and public affairs from their personal desire and determination. Without norms life would not be livable. Norms fall under law and law has the control over the social life to keep it in harmony otherwise problems and conflicts in the society would not have a solution.

5 Hukukun Toplumsal İşlevleri
Social Function of Law Hukukun Toplumsal İşlevleri Hukuk, giderek karmaşıklaşıp çeşitlenen ilişkileri, davranışları ve olayları, önceden düzenleyip çerçeveleyerek toplumsal sorunların ortaya çıkmasını önler. Hukuk, toplumların varlığını sürdürmelerine esas teşkil eden belirli işlevler görür. Hukuk, bireyler ve gruplar arası ilişkileri açıkça tanımlar. Law structures the social life to obviate social conflicts. Law is an important function to keep the social life. Law defines the relation between individuals and the relation in groups.

6 Hukukun Toplumsal İşlevleri
Social Function of Law Hukukun Toplumsal İşlevleri The Main Social Functions of Law 1. Legitimation and Legalization 2. Sharing the power 3. Structuring the social life 4. Controlling the society 5. Conflict resolution and dispensation of justice 6. Changing the society and the individuals Hukukun Temel Toplumsal İşlevleri Meşrulaştırma ve yasallaştırma İktidarı paylaştırma Toplumsal yaşamı düzenleme Toplumsal kontrolü sağlama Uyuşmazlıkları çözme ve adalet dağıtma Toplumu veya bireyleri değiştirme

7 Toplumsal Düzen Ve Hukuk
Social Order and Law Toplumsal Düzen Ve Hukuk Law is not alone by structuring the social, political and economic life. → other social order rules (e.g. norms) have also an influence in social life. Without law social life is not imagineable. In a modern society also a family can not protect its unity without being guarded by present authorities. Law describes how individuals are and are not allowed to behave to make the basis of the clear, undoubted and determined order. Hukuk toplumsal, siyasal ve ekonomik yaşamın düzenleyicisi olmak bakımından yalnız değildir. Toplumsal düzenin sağlanmasında hukuk ve diğer toplumsal düzen kurallar büyük bir önem taşır. Günümüzde toplumsal yaşam, hukuk ve hukuksal zorlama olmaksızın tasavvur edilemez. Bugün, modern toplumda bir aile bile, toplumda mevcut otoriteler tarafından korunup gözetilmeden bütünlüğünü koruyamaz. Hukuk, bireylerin hangi davranışları yapmasını veya yapmamasını belirterek, davranışların bağlı olacağı çerçevenin sınırlarını çizerek; açık, kesin ve belirli bir düzenin temellerini atar.

8 Conflict Resolution and Law
Uyuşmazlıkların Çözümü ve Hukuk Kişiler arasındaki anlaşmazlıkların, karşılıklı ilişki çerçevesinde diyalog ve müzakere gibi yollarla aşılamaması halinde uyuşmazlık halinden söz edilir. Bu durumda, uyuşmazlığın çözümü, üçüncü kişilerden veya kurumlardan beklenir. Tarihsel süreçte insanlar, gruplar ve toplumlar arasında çıkabilecek uyuşmazlıkları çözmek üzere; arabuluculuk, uzlaşma, tahkim, ombudsmanlık ve mahkeme gibi birçok yol veya mekanizma geliştirilmiştir. Modern toplumlarda uyuşmazlık çözüm faaliyeti, asıl olarak mahkemeler tarafından yerine getirilir. Mahkemelerde yargılamayı yürüten üçüncü kişi ve resmî görevli olarak yargıç, tarafların isteğinden bağımsız olarak bir uyuşmazlığa müdahale etme, kendi hukuksal inisiyatifiyle karar verme ve gerektiğinde tarafları bu karara uymaya zorlama yetkisine sahiptir. To solve a conflict between individuals a third person or an institution is needed. → mediation, reconciliation, arbitration, ombudsman and court are one of the institutions In modern societies courts are prefered. During the court procedure the rights of the people have to be executed. Courts are specialized and bureaucracied institutions, they ignore the economic, politic and cultural background by focusing on rights.

9 Socio- Historical Development of Law
Hukukun Sosyo-Tarihsel Gelişimi Socio- Historical Development of Law Genel Olarak In general Law is the sum of all social institutions to keep the social order (relation of individuals and groups, norms and rules). There are people who interpret, execute and prescribe mandatory norms, institutions, processes and rules. It is important to differ norms from rules. → not every norm is a rule in law Hukuk, toplum hayatında kişilerin birbirleriyle ve toplumla ilişkilerini düzenleyen ve uyulması kamu gücü ile desteklenmiş bulunan sosyal kurallar bütünüdür. Hukukun temelinde; emredici normları, kurumları, süreçleri ve kuralları koyan, yorumlayan ve uygulayan insanları buluruz. Toplumsal hayatta gözlenen bütün kurallar, hukukun bir parçası veya ilgi konusu değildir; sadece toplum açısından önem verilen, kamusal yanı ağır basan, yetkili kişi veya kişilerce uygulanması bir hak olarak görülen normlar, hukukun konusunu oluşturur.

10 İlkçağda Hukuk Law in Antiquity
Hukukun kökeni konusunda açık ve kesin dokümanlar yoktur. Ancak, nispeten gelişmiş toplumların arkalarında kil tabletlerden, papirüslerden oluşan bazı fragmanlar ve metinler bıraktıkları bilinmektedir. Bilinen en eski hukuk metinleri olarak, M.Ö yıllarında Sümer kent devletlerinden Lagaş’ta hüküm süren kişinin adını taşıyan “Urukagina Yasaları”, M.Ö yılları dolaylarında hüküm süren Babil Kralı Hammurabi’nin adını taşıyan hukuk kodu, M.Ö. V. Yüzyıl civarında Roma’da ortaya çıkan “On İki Levha Kanunu” ile Antik Yunan’da vücut bulan “Drakon Yasaları” ve “Solon Yasaları”ndan söz edilebilir. Solon’un hukuk alanında yapmış olduğu düzenlemelerle, “nomoi” (yazılı yasa), “thesmoi” (sözlü yasa)’a karşı kesin bir üstünlük kazandı. There are not any documents about law´s extraction. → it is difficult to say anything about the law of societies in the past The eldest law text known is the „Urukagina Law“ (BC 2400), „Code of Hammurabi“ (BC 1800), „Law of the Twelve Tables“ ( BC 5000) „Draconian Constitution“ and „Solonian Constitution“ in Ancient Greece → nomoi (written constitution) → thesmoi (parol) constitution

11 Toplumun çeşitli alanlarını düzenleyen yasaların insanlar tarafından hazırlanması; yasaların kutsal, mutlak, değişmez ve sonsuz olma niteliğini ortadan kaldırarak bunların göreli bir varlık ve anlama sahip olduğu anlayışının gelişmesine yol açtı. Yazılı yasaların gerek iktidarlar gerekse düşünürler tarafından yüceltilmesi; yasaların doğruyu, adaleti, iyiyi ve güzeli gözeterek toplumun ve dolayısıyla bireyin refahını ve mutluluğunu sağlayan bir unsur olduğu inancını geliştirdi. Law is not spiritual, without fail, endless and stable because it is made by people. Constitution is elevated by thinkers and mights because it provides prosperity and gratification of individuals by beeing true and righteous.

12 Law in the Middle Ages Ortaçağ’da Hukuk
Orta Çağda senyörlük ve kilise mahkemeleri vardı. Vasallar ve rahipler doğal yargıçtı. Bir yandan, örf-âdet derlemeleri yapılırken, bir yandan da mahkeme içtihatları oluşuyordu. Ancak hukuk, gelenekten güç aldığı takdirde etkin olabiliyordu. Ondördüncü ve onbeşinci Yüzyıllarda belirginleşmeye başlayan feodalizmden kapitalizme geçiş sürecinde, yeni hukuk kodlarına ihtiyacın bir sonucu olarak Batı Avrupa’da Justinian kodunun kabul edildiği, hukukun birleştirilmesine ve yalınlaştırılmasına yönelik güçlü bir hareketin geliştiği görülür. In the Middle Ages vassals and nons were the judges in seignor and church courts. Law was not a judical and specialized institution. → Law was about tradition In the 14th and 15th century law was needed because of the transition from feudalism to capitalism → in west Europe „Justinian Code“

13 Courts were building and the law was structured again.
Gerek giderek gelişen ekonomik güçler, gerekse gittikçe güçlenen devletler, hukuk ve yargı birliğini sağlamaya çalışıyorlardı. Bir yandan devlet yönetimi ve mahkemeler yeniden yapılandırılırken, diğer yandan maddi hukukun yeniden düzenlenmesi, yani dağınık hukuk kurallarının ve mekanizmalarının belli bir düzene kavuşturulması yönünde çaba gösteriliyordu. Sonuçta modern bir hukuk ve yargı düzeninin temelleri atılıyordu. With time economic forces and states tried to stabilize the unity of law and judgment. Courts were building and the law was structured again. A new law and judgment structure was founded.

14 Law in Modern Society Modern Hukuk Anlayışı
Modern Law Generally the difference between traditional and modern society is the fast and intensive change in the modern society. → this change surrounds the whole social system by forming special institutional and intellectual constructions. Modern Hukuk Genellikle amaçları, doktrinleri, kuralları ve kurumları bakımından, modern öncesi dönemlerdeki hukuka göre oldukça farklı nitelikler gösterir. Bu farklılığın oluşumunda, sosyo-kültürel koşullarda ve zihniyet yapısında süreç içerisinde meydana gelen değişmeler önemli bir yer tutar.

15 Perception of Modern Law
Modern Hukuk Anlayışı Modern hukuk; amaçları, doktrinleri, kuralları ve kurumları bakımından, modern öncesi dönemlerdeki hukuka göre oldukça farklı nitelikler gösterir. Bu farklılığın oluşumunda, sosyo-kültürel koşullarda ve zihniyet yapısında süreç içerisinde meydana gelen değişmeler önemli bir yer tutar. Modern law has a huge difference to the past concerning its intentions, doctrines, rules and institutions. → especially the difference in social-cultural conditions and in mentality and the economic orientation 1. Speciality of Modern Law Bringing out the individualism More abstraction than in other law systems Modern Hukukun Özellikleri İki temel özelliğinden birisi, modern öncesi sistemlerde topluluk ya da grup bünyesinde kaybolan veya görünmeyen bireyi öne çıkarması; diğeri ise, daha önceki hukuk sistemlerinden daha fazla soyutlamalara dayalı olmasıdır.

16 Advantages of Modern Law
Modern Hukuk Anlayışının Getirdikleri Modern hukuk anlayışına göre modern toplumlar, öncelikle kodifiye edilmiş bir yazılı kurallar sistemiyle toplumsal düzeni sağlayabilirler. Hukuk kuralları ve kurumları, sistematik bir nitelik taşır. Hukuk bilimi, hukukî kavramları, kuralları ve kurumları işleyerek hukuk sisteminin gelişmesine katkıda bulunur. Modern societies are structured by primarly codified written rule system. Law and its institutions are systematically characterized. Law is not created by a social life → law is imposed by the government In law everyone is equal under the law

17 Organization of theTurkish Law during the Modernization Process
Modernleşme Sürecinde Türk Hukuk Düzeni 1839 tarihli Tanzimat Fermanının ilânı, modernleşme sürecinin Osmanlı yönetim ve hukuk düzeni üzerindeki etkisini temsil eden bir gelişme olarak değerlendirilebilir. Ancak, bu dönemdeki gelişmeleri ele almadan önce modernleşme öncesi Osmanlı Hukuk Düzenine ana hatlarıyla göz atmak gerekir. 1. Tanzimat Öncesi Dönem 2. Tanzimât Dönemi 3. Cumhuriyet Dönemi Proclemation of the Imparial Edict of Reorganization (1839) represents the modernization period in the Ottoman Empire and its influence on the law But firstly let´s look at the Ottoman Law Structure before modernization: 1. Before Tanzimât Reform Era 2. Tanzimât Reform Era 3. Republican Period

18 1. Before Tanzimât Reform Era
1. Tanzimat Öncesi Dönem Tanzimat öncesi dönemde yürürlükte olan üç tür hukuk söz konusudur. 1)Sadece Müslümanlara uygulanan “şeriat”a dayalı İslâm hukuku (fıkıh) 2)Bütün uyruklara uygulanan “örfî hukuk” 3)Gayri Müslimlerin kendi hukuklarıdır. Tanzimat öncesi dönemde Osmanlı Devleti’nde sadece hukuk birliği değil, yargı birliği de yoktur. Bu dönemdeüç tip mahkeme vardır. Şeriat mahkemeleri Cemaat mahkemeleri Konsolosluk mahkemeleri There were three kinds of law 1)just for muslims „Shariat“ (Islamic Law) 2) for every nationalities „örfî“ (customary law) 3) and for non-moslems That´s the reason why there were three courts a) Shariat Court b) Religious Community Court c) Consular Court

19 2. Tanzimât Dönemi 2. Tanzimât Reform Era
Tanzimat dönemi, 1839’da Gülhane Hattı Hümayunu’nun yayınlanmasıyla başlamıştır. Hıristiyan tebaa ile Müslüman tebaa yasa önünde eşit hale getirilmiştir. Hiç kimse, mahkemelerde yargılanmadan ceza görmeyecektir. Tanzimat Fermanı, Osmanlı yönetim ve hukuk düzeninin Batılılaşması doğrultusunda yeni yasal düzenlemelerin yapılacağını da ilan etmiştir. vatandaşlık esasına dayanan bir “hukuk birliği”nin temelleri atılmıştır. “hukuk devleti” ilkesinin hayata geçirilmesi yolunda adımlar atılmıştır. This era started in 1839 when „Hatt-ı Şerif of Gülhane“ (Imperial Edict of the Rose House ) was published. → moslem and christ citizens are equal under the law → nobody can be punished before being tried in a court → westernizing the law structure → unity of law → state of law

20 → this caused social and political problems
Anayasal nitelikte bir belge olan fermanda; “can, mal, ırz güvenliğinin sağlanması”, “verginin kanuna göre alınması”, “askerlik işlerinin düzenlenmesi”, “suçların ve cezaların kanunîliği” gibi temel ilkeler yer almaktadır. Tanzimat dönemindeki hukukî gelişmeler, diğer alanlardaki gelişmelere benzer şekilde karmaşık bir görünüm arz etmektedir. Birbirinden tamamen farklı iki hukuk sistem ve uygulamasının aynı dönemde geçerli olması anlamına gelmektedir. Bu durum, hukukta ikilik yaratmış, hukuk ve yargı birliği yolunda atılan adımları yetersiz kılmıştır. Modern hukuk ile geleneksel hukuk sarasındaki çelişki ve çatışmalar, sosyal ve siyasal bakımdan birçok soruna yol açmıştır. Fundamentals like life, goods, security, taxes, legality of crime and punishment take part in the edict Modernization steps were not very successful because of the different courts (e.g. Shariat court) → this caused social and political problems

21 3. Cumhuriyet Dönemi 3. Republican Period
Republican period brought into force in 1926 by accepting three law codes: 1) Civil Code and Code of Obligation (from Swiss law) 2) Penal Law (1889 from Italian law) 3) Commercial Law (1887 from German Code) Civil Procedure (1927 from Canton of Neuchâtel) 1926’da üç büyük kanun kodu kabul edilerek yürürlüğe konmuştur: 1) İsviçre Kodu’ndan alınan Medenî Kanun ve Borçlar Kanunu 2) 1889 tarihli İtalya Kodu’ndan alınan Ceza Kanunu 3) 1887 tarihli Alman Kodu’ndan alınan Ticaret Kanunu 1927’de İsviçre’nin Neuchatel Kantonu’ndan Hukuk Usulü Mahkemeleri Kanunu alınmıştır.

22 In 1929 further Codes were quoted → Code of Criminal Procedure (1877 German Code)
→ Executive Act (1889 Swiss Federal Constitution) → Maritime Commercial Law (1928 German Constitution) Lastly in the provision that the governments religion is Islam has been ejected → every citizen depends on laicistic rules The whole law system was converted by a reform which happened in a short period → Purpose: structuring a life style 1929’da 1877 tarihli Alman Kodu’na dayalı olarak Ceza Muhakemeleri Usulü Kanunu 1889 tarihli İsviçre Federal Kodu’ndan İcra ve İflas Kanunu 1928’de Alman Kodu’ndan Deniz Ticaret Kanunu iktibas edilmiştir. 1928 yılında Anayasa’dan ‘devletin dini İslâm’dır’ hükmü çıkarılarak bütün Türk vatandaşlarının aynı seküler yasalara tâbi olması sağlanmıştır. Böylece, çok kısa bir süre içinde resepsiyon (iktibas) yoluyla yapılan reformla bütün hukuk sistemi dönüştürülmüştür. Amaç, yönetici seçkinlerin, olması gerektiğini düşündükleri yaşam biçimini sağlayıp düzenlemektir.

23 1923 Izmir Economy Congress
a society which maintans liberal economy politics wanted by correcting the law: → Modernization → Nation- State Turkish Law, which took form during the modernization period by outer world espacially by west Europe affairs, will be influenced after WW2 by territorial integration and global development Hukuk alanında yapılan bütün düzenlemeler, modernleşme sürecini yaşayan ve bunu daha da hızlandırmaya çalışan, ulus-devlet yapılanmasını sağlamaya çalışan, 1923 yılında yapılan İzmir İktisat Kongresi’nde liberal iktisat politikasını benimseyen bir toplumun ihtiyaç duyduğu hukuksal çerçeveyi oluşturmaktadır. Modernleşme sürecinde dış dünyayla ve özellikle Batı Avrupa ile olan ilişkiler ve etkileşim çerçevesinde şekillenen Türk Hukuku, II. Dünya Savaşı sonrası dönemde bölgesel bütünleşme hareketlerinden ve diğer küresel gelişmelerden etkilenmeye başlayacaktır.

24 Principles of Preparation for Rule of Law
Hukuk Kuralı Hazırlanırken Uyulması Gereken Kurallar Hakkaniyet İlkesi Takdir Yetkisi Yargıcın Hukuk Yaratıcılık Görevi Kişiliğin Korunması Kişisel Özgürlüğün Sınırlanması 1. Principle of Equity 2. Power of Discretion 3. Duty of law creativity by the judge 4. Maintenance of identitiy 5. Limit of individual freedom


"Social Life and Law Social Norms and Law" indir ppt

Benzer bir sunumlar


Google Reklamları