Sunuyu indir
Sunum yükleniyor. Lütfen bekleyiniz
YayınlayanAbdurrahman Remzi Değiştirilmiş 10 yıl önce
1
Kırım - Kongo Kanamalı Ateşi İlk Ne zaman Görülmüştür? XII. Yy. İsmail El Cürcani tarafından böyle bir hastalığın varlığı “Kara böcekler ile taşınan kara hastalık” olarak tarif edilmiş. Tabii ki o zaman etken olarak virüs tespiti söz konusu değildir.
2
Hayvanlardan İnsanlara Geçen Birçok Hastalık Varken, Bu Hastalığa Önem Atfedilmesinin Nedeni Nedir? Ülkemizde yaygın olan başka hastalıklar bu kadar yüksek Ölüm oranı (mortalite) ile seyretmiyor. Hastalar kanama şikayetiyle geliyorlar ve çoğu hasta bu aşamadan sonra çoğunlukla kurtarılamıyor.
3
DÜNYA DA İLK BİLİMSEL TESPİT İlk defa 1944 ve 1945 yıllarının yaz aylarında Batı Kırım’da tarımda çalışan Sovyet askerleri arasında görülüyor. 200 Sovyet askeri hastalığa yakalanıyor ve bunların 20’ si ölüyor. O zamanki Sovyet bilim adamlarınca yapılan araştırmada, bu ölümlerin sebebinin bir virus olduğu tespit ediliyor. Hastalığı da «Kırım Kanamalı Ateşi» ismi veriliyor. Yıllar sonra 1967 yılında bu kez eski adıyla Zaire, şimdiki adıyla Kongo’da Amerikalı bilim adamları aynı hastalığı tarif ediyorlar; ve virüsün izolasyonu yapıyorlar. 1970 yılında hem Sovyet hem Amerikalı araştırmacılar, ABD’de Yale Üniversitesi’nde bir araya geliyorlar; ve etkeninin aynı olması nedeniyle hastalığa “Kırım-Kongo Kanamalı Ateşi” adını veriyorlar.
4
Dünya’da görüldüğü yerler Dünya’da; Balkanlar, Asya, Orta-Doğu, Hint yarımadası, Afrika gibi bölgelerinde bu hastalık görülmektedir
5
ÜLKEMİZ DE TESPİT EDİLDİĞİ TARİH Türkiye’de ilk defa 2002 yılının görülüyor. ilkbahar ve yaz aylarında başta Tokat, Çorum, Sivas, Amasya, Yozgat, Gümüşhane, Bayburt, Erzurum, Erzincan ve çevresi olmak üzere geniş bir coğrafi alanda görülmeye başlanmış; ve hastalığın tanısı 2003 yılında konmuştur. Daha sonra Kastamonu, Bartın, Ankara, Balıkesir gibi illerde de vakaların ortaya çıkması ile hastalığın geniş bir alanda yayıldığı gözlenmiştir. Hastalık her yıl Nisan-Eylül ayları arasında görülmekte ve Temmuz ayında en yüksek seviyesine ulaşmaktadır. 2002 yılında başlayan bu salgın ülkemizde halen devam etmektedir.
6
İlimizde ise ilk kez 2006 yılında Merkeze ilçe Çayırlı köyü’nde görülmüştür. Daha sonra da 2012 yılına kadar hastalık vak’asına rastlanmamıştır. 2012 Yılında Vize Kömürköy’de bir vatandaşımız bu hastalıktan hayatını kaybetmiştir.
7
KKKA Virüsü ve Keneler Üzerinde Yapılan Araştırma Sonuçları ? Prof. Dr. Ayşen Gargılı ve ark. 2005 ve 2006 yaz aylarında endemik bölge yanı sıra, ilimizde dahil ülkenin farklı bölgelerindenki 62 merkezden toplandığı çalışmalarında, kenelerde KKKA virüsü saptamıştır. Çalışmada saptanan pozitif havuzun kompozisyonunun : H.m.marginatum (% 57.14), (KKKA Konakçısı) B.annulatus(% 28.57), R.bursa (% 14.28) olduğu ve illere göre En yüksek pozitif havuz oranının Kırklareli’nde (% 9.30) saptandığını bildirilmişlerdir.
8
2010 Yılı İlimiz Hayvanlardan Toplanan Kan örneklerinde Sero – Pozitiflik ? Kömürköy ( Vize ): 4 sığır Çayırlı, Armağan ( Merkez): 1 sığır Devletliağaç (Kofçaz): 2 sığır İmampazarı (Pehlivanköy): 1 sığır Babaeski, Pınarhisar ve Demirköy’ den alınan kan örneklerinde virüs tespit edilmemiştir.
9
2010 Yılı İnsanlardan Alınan Kan örneklerinde Sero – Pozitiflik ? Sero-Pozitiflik Orta Anadolu’da: % 12 Kırklareli: % 11 İlimizde %11’lik IgG oranına rahmen olgu sayısının az olması: - Konak faktörleri - Viral faktörler - Vatandaşlarımızda farkındalığın arttırılması ve uygun korunma yöntemlerinin kullanılmasının etkisi olduğu belirtilmiştir.
10
2010 Yılı Köylerdeki İnsanlardan Alınan Kan Örneklerindeki Sero- Pozitiflik ? Kömürköy ( Vize): 100 Kan serum örneği Taşağıl( Babaeski): 81 Kan Serum Örneği Çayırlı( Merkez): 12 Kan Serum Örneği 193 Kan serum örneğinin: %11 IgG; %1,5 IgM antikorları tespit edilmiştir (2010) IgG en yüksek Çayırlı köyü (% 25) IgM en yüksek Kömürköy (2010 Yılı Çalışması) 2012 yılında Kömürköy de bir vatandaş KKKA’dan hayatını kaybetmiştir.
11
Kırklareli’nde İnsanlarda % 11 oranında KKKAv IgG pozitifliği var. Toplanan kenelerde % 3 oranında KKKAv pozitiflik var. 2010 Yılında sahada en çok görülen kene türü ; Ixodes spp’dir ( Lyme hastalığında farkındalığın arttırılması gerekir). Kırklareli’nde İnsanlarda % 11 oranında KKKAv IgG pozitifliği var. Toplanan kenelerde % 3 oranında KKKAv pozitiflik var. 2010 Yılında sahada en çok görülen kene türü ; Ixodes spp’dir ( Lyme hastalığında farkındalığın arttırılması gerekir).
12
KKKA Konakçısı ( Hyalomma spp nimf): 246 ( % 52) Lymme Konakçısı ( Ixodes spp nımf): 65 ( % 14) Diğer : 162 (% 34) 2010 Yılı Kırklareli Kene Türleri Dağılımı ?
13
Toplam hayvancılık İşletme Sayımız: 12.565 Balkan ilçelerimizde İşletme Sayısı:2.606 Balkan köylerimizde yaşayan Nüfus:10.030 Riski Yüksek Yerlerdeki İşletme ve İnsan Varlığımız ?
14
Hastalık Çıkışları ve Sonrası Yürütülen Çalışmalar ? 2006 yılında ilk hastalık çıkışına istinaden ilimizdeki tüm hayvancılık işletmelerindeki hayvanlar ilaçlanmıştır. 2007-2008 ve 2009 yılları arasında hastalık riski yüksek Orman köylerimizde ilaçlama ve bilgilendirme faaliyetleri devam etmiştir.
15
İl Müdürlüğümüzce KKKA İle İlgili Yürütülen Çalışmalar
16
2013 yılında Tarım bakanlığımızın belirlediği 4 köyümüzde peryodik ilaçlama çalışmalarımız devam ettirilmektedir. KKKA hastalığının mevsimsel yükselişi dolayısıyla Halk Sağlığı Müdürlüğümüzle birlikte, ilaçlama, kırsal alanda farkındalık ve duyarlılık oluşturma faaliyetleri devam etmektedir.
17
GIDA TARIM VE HAYVANCILIK İL MÜDÜRLÜĞÜ TEŞEKKÜR EDERİM Şerafettin UÇAR Hay.Sağ.Yet. ve Su Ürn. Şb. Md
Benzer bir sunumlar
© 2024 SlidePlayer.biz.tr Inc.
All rights reserved.