Sunuyu indir
Sunum yükleniyor. Lütfen bekleyiniz
1
Kur’an’la Suurlanmak Ve Yaz Kurslarının Önemi
İnan, Tanı, Oku, Anla, Yaşa, Yaşat İdris YAVUZYİĞİT
3
İnsan Allah tarafından yaratılmıştır ve varlığını Yaratıcı’ya borçludur. O, yaradılışı icabı kötü değildir, fakat cehaleti sebebiyle bir şekilde kötülük işleyebilmektedir. Bu yüzden insanın bilgi ve eğitime ihtiyacı vardır. Bu ihtiyaca binaen vahy ‘’İkra’’’ Oku’’ emriyle başlamıştır. وَاللّهُ اَخْرَجَكُمْ مِنْ بُطُونِ اُمَّهَاتِكُمْ لَاتَعْلَمُونَ شَيْا وَجَعَلَ لَكُمُ السَّمْعَ وَالْاَبْصَارَ وَالْاَفْدَةَ لَعَلَّكُمْ تَشْكُرُونَ Dünyaya hiçbir şey bilmez halde gelen insan (Nahl, 16/78) hayatta kendisi için gerekli olan bilgileri sonradan öğrenir.
4
Demek ki insana rehberlik edilmesi, başkalarıyla münasebetlerini düzenli biçimde sağlayacak değerlerin ona öğretilmesi gerekmektedir. İşte bunların hepsi eğitimle gerçekleşir. Bundan dolayı yüce Allah, insanı yaratmakla yetinmemiş, ayrıca ona kalemle yazmayı ve bilmediği şeyleri öğretip onu Kur’an’la eğitmiştir. اَلرَّحْمنُ () عَلَّمَ الْقُرْانَ () خَلَقَ الْاِنْسَانَ () (Rahman, 55/1-3) Her çağın şaşmaz rehberi olan Kur’an, insanları bilgilendirici ve eğitici ayetlerle doludur. Onun temel amaçlarından biri de, insanı aklen ve ahlaken Allah’a yöneltip onu kötülüklerden ve cahilce davranışlardan alıkoymaktır.
5
Cebrail Aracılığıyla Hz. Muhammed (Sav)’e İndirilmiştir
Allah’ın Sözüdür İlahi Bir Kitaptır Cebrail Aracılığıyla Hz. Muhammed (Sav)’e İndirilmiştir Doğruluk Rehberidir İnanç, İbadet Ve Ahlak Konularını İçerir Dünya Ve Ahiret Mutluluğunu Sağlar
6
Hz. Muhammed’e (s.a.s.) Arapça olarak indirilmiş,
Kur’an-ı Kerim Yüce Allah tarafından Hz. Muhammed’e (s.a.s.) Arapça olarak indirilmiş, bize kadar tevatür yoluyla nakledilmiş, Mushaflara yazılı, Fatiha ile başlayıp Nas suresi ile sona eren ve okunması ile ibadet edilen ilahi kelamdır.
7
Kur'an, yirmi üç yıllık peygamberlik süresince muhtelif vesîlelerle Peygamberimiz'e Hak katından Cebrâîl aracılığıyla indirilen ilâhi kelâmın adıdır. Hz. Peygamber zamanında vahiy kâtiplerince yazılan ve hâfız sahâbilerce ezberlenen ilâhî kelâm, Hz. Ebû Bekir devrinde mushaf hâline getirilerek muhâfaza altına alınmış, Hz. Osman zamanında 7 adet çoğaltılarak İslâm memleketlerine gönderilmiş ve böylece lâfzıyla ve hattıyla koruma altına alınmıştır Bu kuranlardan 3 tanesi Muhammed Hamidullah Hocamızın tesbitine göre günümüze kadar ulaşmış ve İstanbul, Londra ve Taşkent müzelerinde bulunmaktadırlar.
8
O, hak ile batılı ayırt eden bir söz, Allah’ın sımsıkı sarılması lazım gelen sağlam ipidir.
Allah Teâlâ, onu dertler için deva, kalplerin pasını silmek için cila, ders almak isteyenler için öğüt, hak dava için hidayet rehberi, abidler için feyz kaynağı kılmıştır. Kalplerin hayırlısı, onu hıfzeden dillerin hayırlısı onu okuyan evlerin hayırlısı ona mekan olandır. O, Allah’ın inzal buyurduğu kitapların en büyüğü, benzeri bulunmayan bir nur, nefslerin şifa, kalblerin inşirak buyurduğu açık bir bürhandır.
9
إِنَّا نَحْنُ نَزَّلْنَا الذِّكْرَ وَإِنَّا لَهُ لَحَافِظُونَ
Kur’anı Kerim Allah tarafından kıyamete kadar koruma altına alınmıştır. إِنَّا نَحْنُ نَزَّلْنَا الذِّكْرَ وَإِنَّا لَهُ لَحَافِظُونَ “Kur an'ı kesinlikle biz indirdik; elbette onu yine biz koruyacağız.”
10
Kur’anı Kerimin indirilişi bir rahmet ve şefkat tecellisidir.
الَر كِتَابٌ أَنزَلْنَاهُ إِلَيْكَ لِتُخْرِجَ النَّاسَ مِنَ الظُّلُمَاتِ إِلَى النُّورِ بِإِذْنِ رَبِّهِمْ إِلَى صِرَاطِ الْعَزِيزِ الْحَمِيدِ “Elif. Lâm. Râ. (Bu Kur'an), Rablerinin izniyle insanları karanlıklardan aydınlığa, yani her şeye galip (ve) övgüye lâyık olan Allah'ın yoluna çıkarman için sana indirdiğimiz bir kitaptır.”
11
Kur’anı Kerim Müminler için Şifa ve Rahmet kaynağıdır.
وَنُنَزِّلُ مِنَ الْقُرْآنِ مَا هُوَ شِفَاء وَرَحْمَةٌ لِّلْمُؤْمِنِينَ وَلاَ يَزِيدُ الظَّالِمِينَ إَلاَّ خَسَاراً “Biz Kur’an’dan, mü’minlere şifa ve rahmet olan şeyler indiriyoruz. Ama Kur’an, zalimlere ziyan artırmaktan başka bir katkıda bulunmaz”
12
اقْرَأْ بِاسْمِ رَبِّكَ الَّذِي خَلَقَ. خَلَقَ الْإِنسَانَ مِنْ عَلَقٍ
Kuran okumayı, öğrenmeyi teşvik etmiştir. اقْرَأْ بِاسْمِ رَبِّكَ الَّذِي خَلَقَ. خَلَقَ الْإِنسَانَ مِنْ عَلَقٍ . اقْرَأْ وَرَبُّكَ الْأَكْرَمُ. الَّذِي عَلَّمَ بِالْقَلَمِ. عَلَّمَ الْإِنسَانَ مَا لَمْ يَعْلَمْ "Yaratan Rabbinin adıyla oku. O, insanı pıhtılaşmış kandan yarattı. Oku, insana bilmediklerini belleten, kalemle (yazmayı) öğreten Rabbin, en büyük kerem sahibidir." (Alâk, 96/1-5)
13
Ayette okuma emredilirken neyin okunacağı belirtilmemiştir.
Bu ayetler, Kuran’ın ilk nazil olan ayetleridir. Ve Oku diye başlıyor. Allah’ın biz kullarına ilk emri budur. Ayette okuma emredilirken neyin okunacağı belirtilmemiştir. Kişinin kendisi, içinde yaşadığı toplum, hatta insanlık için yararlı olacak bütün ilimlerin okunup, öğrenilmesi bu emrin kapsamı içindedir.
14
“Allah beni bir muallim (öğretmen) olarak göndermiş bulunuyor”
Yüce Yaratanımızın indirmiş olduğu kuran-ı Kerim ve Sevgili Peygamberimizin Sünneti İslam dininin en temel iki eseridir. İslam dini kendisine inanları ilk davet yolu olarak okumayı seçmiştir. Nitekim Hz. Peygamberde birçok kez şöyle buyurmuştur. “Allah beni bir muallim (öğretmen) olarak göndermiş bulunuyor”
15
Kur’an-ı Kerim bilenlerle bilmeyenlerin bir olmayacağını belirtilmiştir.
قُلْ هَلْ يَسْتَوِي الَّذِينَ يَعْلَمُونَ وَالَّذِينَ لَا يَعْلَمُونَ إِنَّمَا يَتَذَكَّرُ أُوْلُوا الْأَلْبَابِ (Ey Muhammed) De ki: Hiç bilenlerle bilmeyenler bir olur mu? Doğrusu ancak akıl sahipleri bunları hakkıyla düşünür.” ( Zümer, 39/9.)
16
İnsanı yönlendiren, hayatını belirleyen bilgidir
İnsanı yönlendiren, hayatını belirleyen bilgidir. İnsanın bütün yapıp etmelerinin temelinde bilgi vardır. İnsan bilmediği bir şeyi isteyemez. Bilmediği bir şeyi yapamaz. İnsan, hayata bağlantıyı ancak bilgisine sahip olduğu şeylerle kurar. İnsanın hayattaki başarısı da yapıp-etmelerindeki bilgi ölçüsündedir. İşte bilgi edinmenin en önemli yolu da okumaktır. Allah-u Teala vahyin ilk ayetinde, Rasulünün şahsında bütün insanlığa “oku” diye hitap etmektedir.
17
Ömer Nasuhi Bilmen Büyük İslam İlmihalinde konumuzla ilgili şunları söylemektedir.
Her Müslüman’ın yapmakla yükümlü bulunduğu dini görevlerini yerine getirmek, doğruyla yanlışı, helal ve haramı ayırt etmek için bilgi sahibi olması farzdır. İlim öğrenmek hem ferler için, hem de toplum için gereklidir. Ferdin kendi ihtiyaçlarını giderecek ilmi öğrenmesi farz-ı ayn (yani her bir Müslüman’ın yapması gerekli şey)’dir. Allah rızası gözetilmek kaydıyla, insanlara faydalı olacak, toplum hayatı için gerekli her türlü ilim öğrenilmesi farz-ı kifaye olarak hükme bağlanmıştır.
18
Kuran insanı cahillikten uzaklaştırmayı hedeflemiştir
فَلاَ تَكُونَنَّ مِنَ الْجَاهِلِينَ “Sakın cahillerden olma!” (El-Enam, 5/35) وَأَعْرِضْ عَنِ الْجَاهِلِينَ “Cahillerden yüz çevir.” (Araf, 199)
19
Kalbine iyi ve güzel duyguları yerleştiremez.
Çünkü Her fenalığın, küfrün, şirkin başı bilgisizlik ve cehalettir. İlim sahibi olmayan kimse Allah’ı tanıyıp bulamaz. Allah’ın büyüklüğünü, kuvvet ve kudretini idrak edemez. Kalbine iyi ve güzel duyguları yerleştiremez. İnsanlara faydası olmadığı gibi onlara zararı dokunur.
20
Ya öğreten ol, Ya öğrenen ol, Ya da ilmi seven ve destek olan ol.
أَغْدِ عَالِمًا أَوْ مُتَعَلِّمًا أَوْ مُسْتَمِعًا أَوْ مُحِبًّا وَلا تَكُنْ الخْاَمِسَةَ فَتَهْلِكُ Ya öğreten ol, Ya öğrenen ol, Ya dinleyen ol, Ya da ilmi seven ve destek olan ol. Fakat beşincisi olma (bunların dışında kalma) helâk olursun." (Mecmeu'z-Zevâîd ve Menbeu'l-Fevâid, c. 1, s. 122.)
21
Ebu Zerr (r.a) anlatıyor: "Rasulullah (a.s), bana dediler ki:
Peygamberimiz Her Vesile İle İlmin Üstünlüğüne Dikkat Çekmiştir. Bir defasında Ebû Zer (r.a.)'a hitaben şöyle buyurmuştur: يَا أبَا ذَرٍّ! لَاَنْ تَغْدُو فَتَعَلَّمَ آيَةً مِنْ كِتَابِ اللّهِ، خَيْرٌ لَكَ مِنْ أَنْ تُصَلِّيَ مِائَةَ رَكْعَةٍ. وَلَاَنْ تَغْدُو فَتَعَلَّمَ بَاباً مِنَ الْعِلْمِ، عُمِلَ بِهِ أَوْ لَمْ يُعْمَلْ، خَيْرٌ مِنْ أَنْ تُصَلِّىَ أَلْفَ رَكْعَةٍ. Ebu Zerr (r.a) anlatıyor: "Rasulullah (a.s), bana dediler ki: "Ey Ebu Zerr! Senin evden çıkıp Allah'ın kitabından bir ayet öğrenmen, senin için yüz rek'at namaz kılmandan daha hayırlıdır. Keza gidip ilimden bir bab (mevzu) öğrenmen -ki bu işle amel edilsin veya edilmesin- senin için bin rek'at namaz kılmandan daha hayırlıdır." (İbn Mâce, Mukaddime, 16)
22
طَلَبُ الْعِلْمِ فَرِيضَةٌ عَلَى كُلِّ مُسْلِمٍ
İlim Öğrenmek Herkese Farzdır طَلَبُ الْعِلْمِ فَرِيضَةٌ عَلَى كُلِّ مُسْلِمٍ “İlim öğrenmek her Müslüman’a farzdır.” (İbn Mace, Mukaddime, 17)
23
“Sizin en hayırlılarınız, Kur’an’ı öğrenen ve öğretenlerinizdir.”
İnsanların en hayırlıları Kur’anı Kerime hizmet eden, öğrenen, öğreten, bu hususta emek sarf edenlerdir. خَيركُم مَنْ تَعَلَّمَ القُرْآنَ وَعلَّمهُ “Sizin en hayırlılarınız, Kur’an’ı öğrenen ve öğretenlerinizdir.”
24
Bir Müslüman’ın öğreneceği ilk şeyin Kur’an ve ilmihal bilgisi olması gerekir.
Makamı- mevkii, cinsiyeti, milliyeti ne olursa olsun, İlmini hangi alanda yaparsa yapsın, hangi sahanın mütehassısı olursa olsun Müslümanlar için bu gerçek değişmez.
25
Çünkü kuran, insanın hayatının merkezindedir.
Hayatımızda kurana en değerli zamanımızı ayırmalıyız. Kur’ân’ı öğrenmek ve anlamak için sarf ettiğimiz zaman bizim için en değerli zamandır. Çünkü kuran, insanın hayatının merkezindedir. Ömrümüzün, yaşadığımız hayatın olumlu veya olumsuz olarak şekillenmesinde son derece önemli rol oynar.
26
Kur’an okuyanına şefaat edecektir
اقْرَؤُا القُرْآنَ فإِنَّهُ يَأْتي يَوْم القيامةِ شَفِيعاً لأصْحابِهِ “Kur’an okuyunuz. Çünkü Kur’an, kıyamet gününde kendisini okuyanlara şefaatçi olarak gelecektir.”
27
إنَّ الَّذي لَيس في جَوْفِهِ شَيْءٌ مِنَ القُرآنِ كالبيتِ الخَرِبِ
“Kalbinde Kur’an’dan bir miktar bulunmayan kimse harap ev gibidir.”
28
يَاأَيُّهَا الَّذِينَ آمَنُوا قُوا أَنفُسَكُمْ وَأَهْلِيكُمْ نَارًا وَقُودُهَا النَّاسُ وَالْحِجَارَةُ عَلَيْهَا مَلَائِكَةٌ غِلَاظٌ شِدَادٌ لَا يَعْصُونَ اللَّهَ مَا أَمَرَهُمْ وَيَفْعَلُونَ مَا يُؤْمَرُونَ “Ey iman edenler kendinizi ve ailenizi, yakıtı insanlar ve taşlar olan ateşten koruyun. O ateşin başında iri gövdeli, sert yapılı Allah’ın kendilerine emrettiklerine isyan etmeyen ve emr olunduklarını yapan melekler vardır.” (Tahrim,66/6)
29
وَلاَ تُلْقُوا بِاَيْدِيكُمْ اِلَى التَّهْلُكَةِ وَاَحْسِنُوا اِنَّ اللهَ يُحِبُّ الْمُحْسِنِينَ “(Dünyaya dalıp da âhireti bir tarafa bırakarak) kendi elinizle kendinizi tehlikeye atmayın!” (Bakara 2/195)
30
اَكْثِرُوا مِنْ تِلَاوَةِ الْقُرْاٰنِ فَى بُيُتِكُمْ فَإِنَّ الْبَيْتَ الَّذِى لَايُقْرَأُ فِيهِ الْقُرْاٰنُ يَقِلُّ خَيْرُهُ وَيَكْثُرُ شَرُّهُ وَيَضِيقُ عَلٰى اَهلِهِ “Evlerinizde çok çok kuran-ı kerim okuyunuz. Zira kuran okunmayan evde hayır az, şer çok olur. O ev halkı daima sıkıntı içindedir (huzursuzdur)” (Muhtarul Ehadis, s. 27)
31
Eskiden her evde bir kuran mektebi vardı
Eskiden her evde bir kuran mektebi vardı. Baba oğluna, anne kızına, dede torunlarına kuran öğretme gayretinde olurdu. Müslüman olupta kuran okuma bilmeyenlerin sayısı yok denecek kadar azdı. Günümüzde öylemi?..... Kurana saygı azaldıkça, evlerde kuran okunmamaya, çocuklara öğretilmemeye başlayınca huzursuzluklar çoğalmaya başladı. Ruhsal ve psikolojik bunalımlarımız arttı. Bunun önüne geçilememektedir. Ekonomik refah artmasına rağmen mutlu insanlar azalmaya devam ediyor. Evinde kuran sesleri olmayan, hanesinde kuranla amel edilmeyen, kuranla feyizlenmeyen bir ev nasıl olur…?
32
(Ramuz’ul Ehadis s. 196, hadis 2.)
“Bir evde kuran okunduğunda melekler hazır olur. Şeytanlar, çekilp gider.ev halkına genişlik ve huzur hasıl olur ve hayr çok, şer az olur. Bir vede kuran okunmadığında ise , orada şeytanlar hazır olur, melekler bulunmaz. Ev halkına darlık (huzursuzluk) gelir, hayr azalır ve şer çoğalır.” (Ramuz’ul Ehadis s. 196, hadis 2.)
33
الَّذِي يَقرَأُ القُرْآنَ وَهُو ماهِرٌ بِهِ معَ السَّفَرةِ الكرَامِ البررَةِ ، والذي يقرَأُ القُرْآنَ ويتَتَعْتَعُ فِيهِ وَهُو عليهِ شَاقٌّ له أجْران “Kur’an’ı gereği gibi güzel okuyan kimse, vahiy getiren şerefli ve itaatkâr meleklerle beraberdir. Kur’an’ı kekeleyerek zorlukla okuyan kimseye de iki kat sevap vardır.”
34
لا حَسَدَ إلاُّ في اثنَتَيْن : رجُلٌ آتَاهُ اللَّه القُرآنَ ، فهوَ يقومُ بِهِ آناءَ اللَّيلِ وآنَاءَ النَّهَارِ ، وَرجُلٌ آتَاهُ اللَّه مالا ، فهُو يُنْفِقهُ آنَاءَ اللَّيْلِ وَآنَاءَ النهارِ “Sadece şu iki kimseye gıpta edilir: Biri Allah’ın kendisine Kur’an ve gece gündüz onunla meşgul olan kimse, diğeri Allaverdiği h’ın kendisine mal verdiği ve bu malı gece gündüz O’nun yolunda harcayan kimse.”
35
Kur’an’ı gör, onunla ilişkini diri tut, ona sahip ol, onu çocuklarınla geleceğe taşı, yaşa, yaşat, çoğalt, hem kendi hayatını, hem aileni Kur’an’la buluştur... Neslimizi, Kur'an'la tanıştırmak, konuşturmak, buluşturmak ve kaynaştırmak hepimizin temel görevidir. Kur'an'ı öğrenmek, bilmek, okumak ve sevmek her Müslüman çocuğun ve gencin vazgeçilmez hakkıdır.
36
Kur’an’ı okumak bir ibadettir. Manasını anlamaya çalışmak da aynıdır
Kur’an’ı okumak bir ibadettir. Manasını anlamaya çalışmak da aynıdır. Onu kıraatten maksat, kulluk ahkamını bilmek, kalplerdeki sıkıntı ve yalnızlığı gidermek olmalıdır. Kur’an, bu maksatla okunursa, okuyana şefaatçi olur. Mushafa bakarak okumak sünnet olarak telakki edilmiştir. İbadetten gözde nasip almaktadır. Kur’an, ilaç gibidir. Kim ne kadar miktar alırsa, o derece tesirini görür.
37
Yol varsa budur, bilmiyorum başka çıkar yol.
Merhum Mehmet Akif şu mısralarında, bu olayı şöyle yorumluyor; Beşerin derdine derman olur, ancak Kur’an, Ona sarılmazsa eğer, canavardan da beterdir insan, Allah’a dayan, say’e sarıl, hikmete ram ol, Yol varsa budur, bilmiyorum başka çıkar yol.
38
Kur’andan uzak hayat yaşayan insanlar
Toplumumuzda bazı insanların akla hayale gelmeyecek bir şekilde kendi ailesinden olan insanları hunharca katlettiğini üzülerek görmekteyiz. Mardin’de kendi ailesinden 44 insanı anne karnındaki çocuklarla beraber 47 insanın öldürülmesi. Adana’da annesinin ninnilerle büyüttüğü evladının kendi ailesinden 8 kişiyi öldürmesi. Daha 11’inde olan bir kız çocuğunun kendi öz annesini öldürmesi. Üniversite eğitimi almış bir genç kızın kendi öz annesini öldürmesi.
39
Görsel ve yazılı basından duyduğumuz böyle nice haberler var.
Bu haberleri analiz ettiğimiz zaman görmekteyiz ki, böyle suçları işleyenler insani vasıflarıyla bu suçları işlememektedirler.
40
Toplumumuzda ortaya çıkan sıkıntıların önlenmesine yönelik en büyük çaba Dinimizin doğru bir şekilde insanlara aktarılmasıdır. Bu çaba, yaz tatilinde, Yaz Kur’an Kursları ile toplumumuzun hizmetine sunulmaktadır.
41
Kur’an-ı Kerimi okumak ve dinimizi öğrenmek için en iyi fırsatlardan biri Diyanet’in açmış olduğu yaz Kur’an Kursları. Bu kurslarda Kur’an-ı Kerim, Namaz sureleri, itikat, ibadet, Peygamber Efendimizin hayatı ve ahlaki ilkeler çocuklarımıza öğretilmektedir.
43
Yaz Kurslarımızda Takip edilecek Metot
Kurlu sisteme göre dersler işlenecek Diyanetin hazırlamış olduğu elif ba ve cd kullanılacak İtikat, ibadet, siyer ve ahlak konuları imkanlar ölçüsünde görsel, işitsel ve uygulamalı öğretilecek Yarışmalarla kurs daha çekici hale gelecek Her hafta cuma günü öğrencilerimize hayır sever vatandaşlarımız tarafından dondurma, meyve suyu, kek, çikolata vb. İkram edilecek Dönem sonunda başarılı olanlara belge verilecek
44
I. Dönem: 18 Haziran –06 Temmuz 2012
Diyanet İşleri Başkanlığımızın açmış olduğu Yaz Kur’an Kursları, 18 Haziran – 17 Ağustos 2012 tarihleri arasında aşağıda belirtilen dönemler halinde ve kur esasına göre gerçekleştirilecektir: I. Dönem: 18 Haziran –06 Temmuz 2012 II. Dönem: 09 Temmuz –27 Temmuz 2012 III. Dönem: 3O Temmuz –17 Ağustos 2012
45
Örgün eğitime devam eden öğrencilerin Kur’an-ı kerimi yüzüne okuyabilmeleri, bazı dua ve sureleri ezberlemeleri ve yaşlarına uygun temel dini bilgileri edinmelerine yönelik olarak tatil dönemlerinde de camiler ve yaz Kur’an kurslarında okumak isteyen küçük çocuklar için velisinin muvafakatına bağlı olarak kursa müracaatlar Başkanlığın düzenlediği form dilekçe ile kabul edilir.
46
Çocuklarımızı, dinlerini daha iyi öğrenmeleri, kutsal kitabımız Kur’an-ı Kerimi okuyabilmeleri, kendilerine gerekli olan dini bilgiler alabilmeleri, milli ve manevi değerlerimize bağlı bireyler olarak yetişmeleri için bu kurslara davet ediyoruz.
47
A. ANNE-BABALARA DÜŞEN VAZİFELER:
1. Her şeyden önce evlatlarımıza dinini ve Kitabını öğretmeyi, asli vazifemiz bilip, onların Kur'an öğrenmesi gerektiğine samimiyetle inanmalıyız. 2. Yavrularımızın dünya hayatlarını kazanmalarını düşündüğümüz kadar, kamil bir mü'min olmalarını ve ebedi mutluluğu kazanmalarını da düşünmek zorundayız. 3. Gazete okumaya, televizyon seyretmeye ayırdığımız vaktin hiç olmazsa bir kısmını Kur'an'ı okuyup öğrenmeye, anlamaya ve öğretmeye de ayırmalıyız. 4. Ev halkımızın kulaklarının ve gönüllerinin Kur'an'a aşina olması için bol bol Kur'an dinlemeli ve dinletmeliyiz. 5. Teknolojinin yeniliklerinden istifade ederek Kur'an okumayı bilmesek dahi bir mealden anlamını takip ederek Kur'an dinleyebiliriz. 6. Boş ve lüzumsuz haber gürültüleri yerine, aile fertlerimizle birlikte Kur'an saatimizin olduğunu düşünün....Tıpkı haber saatleri gibi... Ötelerden ve gerçeklerden haberler veren kurtuluşumuzun şifresi olan Kur'ani haberler daha çok dinlenmeye layıktır. Üstelik bu haberleri veren de Rabbimiz olduğuna göre…
48
7. Bilgisayar imkanı olduğunda Kur'an öğreten CD lerden istifade edilebilir.
8. Küçük çocuklar evlerimizdeki olay ve hareketlerin (konuşmaların) resmini çekerler. Bu sebeple evlerimizin gündemi islam ve Kur'andan uzak kalmamalıdır. Bu ortamda büyüyen çocuklar seve seve Kur'an öğrenmeyi isteyeceklerdir. 9. Pembe dizileri ve lüzumsuz programları izleyen anne ve babanın yavrularının Kur'an sevgisiyle büyümeleri mümkün değildir. O ailedeki çocuklar, ancak Pokemon, Himen, Süpermen.... muhabbetiyle büyüyecek ve şuuraltına yerleşen bu kimliklerin ilah gösterilmesinin problemlerini yaşayacaktır. Bunların hastası olan çocukların Peygamber ve Kur'an sevgisiyle büyümeleri mümkün olmadığı gibi tevhid akidelerinde de yaralanmalar olacaktır. 10. Çocuklarımızı, Okullara ve Üniversitelere gönderirken gösterdiğimiz ilgi ve alakayı, yazın Kur'an öğrenmesi için camiye veya hocaya giderken de göstermediğimizde bu işi savsakladığımızı, önem vermediğimizi onlar da anlayacaklardır. Bu şekilde Yaz kursuna giden çocuktan bir şeyler öğrenmesini beklemek yanlış olur. 11. Çocuklarımızın ellerinden tutup bizzat hocasına götürmeli ve derslerini takip etmeliyiz.
49
12. Kur'an ve dini bilgiler öğrenmesi için çocuklara sevecen yaklaşılmalı, çeşitli hediyelerle teşvik edilmelidirler. 13. Kur'an öğrendiğinde aile içi küçük bir tören yapıp çocuğumuzdan Kur'an dinlemek ve dini sorular sormak sonra da hediyeler takdim etmek diğer kardeşlerini ve arkadaşlarını teşvik etmek için çok güzel olur. 14. Haftada bir akşam belirli bir saatimiz, Kur'an veya sohbet saatimiz olmalı; ailenin bütün fertlerinin iştirakiyle anlaşılan bir tefsir, hadis ve ilmihal kitabından en az yarım saat kadar bir bölüm okunmalı ve mütalaa edilmelidir. Eğer okuma işini çocuklarımız sırayla yaparlarsa evimizde de ayrı bir manevi havanın estiğini fark ederiz. 15. Bütün bunlar anlık olmayıp daimi olmalıdır. Bu süreç devam ettiği müddetçe evimizde bir bereketin olduğunu hepimiz hissedeceğiz. Ekonomik bunalımlarınız azalacak, Allah'ın rahmet ve bereketinin üzerimize sağanak halinde indiğini yaşayacağız. Lütfen deneyiniz...
50
ÖĞRENCİLERE DÜŞEN VAZİFELER
1. Kur'an öğrenmenin müslümanlığın bir gereği olduğunu bilmek 2. Hocalarını can kulağı ile dinlemek 3. Arkadaşlarına da bu güzel şeyleri anlatmak ve onları da derslere götürmek için çalışmak. 4. Daha kısa sürede daha çok şey öğrenmek için gayret etmek ve hocalarıyla, anne-babasıyla istişarelerde bulunmak. 5. Öğrendiklerini evde uygulamaya çalışmak. (Yemek duası yapmak, namaz kılmak, anne ve babasına da uygun zamanlarda tekrar etmek gibi...) 6. Kendi arkadaşlarına ve özellikle de kendinden küçüklere öğretme çabası içinde olmak. En güzel öğrenme; öğretmekle mümkündür. 7. Kur'an ve dini eğitimi önemsemeyen arkadaş çevresiyle ilişkileri sınırlı tutmak. Onların etkisinde kalmamaya gayret etmek. 8. Sadece bu kursların dinimizi öğrenmek için yeterli olmadığını bilerek daha çok okumaya ve araştırıp öğrenmeye çalışmak. 9. Anne-baba, hoca ve diğer büyüklerinin Kur'an ve dinimizi öğrenmek hususunda dualarını almak. 10. Allah'a adanan bir hayatın boşa gitmeyeceğini hiçbir zaman unutmamak.
51
(Et-Terğib vet Terhib c.2, s.349, hadis 13.)
مَنْ قَرَأَ الْقُراٰنَ وَعَمِلَ بِهِ اُلْبِسَ وَالِدَهُ تَاجًا يَوْمَ الْقِيَامَةِ ضَوْؤُهُ أَحْسَنُ مِنْ ضَوْءِ الشَّمْسِ فِى بُيُتِ الدُّنْيَا فَمَا ظَنُّكُمْ بِالَّذِى عَمِلَ بِهَذَا “Kim kuran-ı okur ve onunla amel ederse, kıyamet günü onun ana ve babasına ziyası güneşin ziyasından daha parlak bir taç giydirilir. Sizden biriniz bu ameli işlediğini zanneder misiniz?” (Et-Terğib vet Terhib c.2, s.349, hadis 13.)
52
İlim ilim bilmektir İlim kendin bilmektir Sen kendin bilmezsen Bu nice okumaktır Yunus emre
Benzer bir sunumlar
© 2024 SlidePlayer.biz.tr Inc.
All rights reserved.