Sunuyu indir
Sunum yükleniyor. Lütfen bekleyiniz
1
Elektronik devre elemanları
Öğr. Gör. Mahmut KASAP 2014
2
Elektrik devresi ve Elektronik devre elemanları
Elektrik devresi : Direnç,kondansatör,iletim hatları,güç kaynağı gibi çeşitli devre elemanlarının bir araya gelerek oluşturduğu devrelere verilen isimdir. Ampermetre: Bir elektrik devresinden geçen elektrik akımının şiddetini ölçen alettir. Devreye seri bağlanır Voltmetre: Devrenin herhangi iki noktası arasındaki potansiyel farkını (gerilimi) ölçmek için kullanılan araç. Voltmetre, potansiyel farkı ölçülecek iki nokta arasına paralel bağlanır. Multimetre: Akım,voltaj(gerilim) ve direnç değerlerini ölçmeyi sağlayan alete denir. Üreteç: Elektrikli devrede kullanılan pil,akümülatör,batarya ,güç kaynağı gibi elektrik kaynaklarına denir. Direnç: Direnç, elektrik akımının akışına direnç gösteren, bu esnada Ohm kanununa göre uçları arasında gerilim düşümüne sebep olan devre elemanıdır. Anahtar: Devreden geçen akımın kesilmesini veya açılmasını sağlayan devre elemanıdır. Batarya: Devreye birden fazla üreteç bağlanmasına batarya denir. Bağlantı Kablosu: Devredeki elemanlar arasındaki bağlantıyı sağlayan, iletken madenlerden (Bakır, demir, gümüş, altın vb.) yapılan tele denir.
3
Diyot Diyot, yalnızca bir yönde akım geçiren devre elemanıdır. Bir yöndeki dirençleri ihmal edilebilecek kadar küçük, öbür yöndeki dirençleri ise çok büyük olan elemanlardır Direncin küçük olduğu yöne "doğru yön" veya "iletim yönü", büyük olduğu yöne "ters yön" veya "tıkama yönü" denir. Diyot sembolü akım geçiş yönünü gösteren bir ok şeklindedir. Ayrıca, diyodun uçları pozitif (+) ve negatif (-) işaretleri ile de belirlenir. "+" uca anot, "-" uca katot denir. Diyodun anoduna, gerilim kaynağının pozitif (+) kutbu, katoduna kaynağın negatif (-) kutbu gelecek şekilde gerilim uygulandığında diyot iletime geçer.
4
Diyot Diyotlar başlıca üç ana gruba ayrılır: Lamba diyotlar
Metal diyotlar Yarı iletken diyotlar
5
Diyot Lamba Diyotlar Lamba diyotlar en yaygın biçimde redresör ve detektör olarak kullanılmıştır. Sıcak katotlu lamba, civa buharlı ve tungar lambalar bu gruptandır. Sıcak katotlu lamba diyodun iç görünüşü ve çalışma şekli verilmiştir. Şekilde görüldüğü gibi ısınan katotdan fırlayan elektronlar atom tarafından çekilmekte ve devreden tek yönlü bir akım akışı sağlanmaktadır. Eskiden kalanların dışında bu tür diyotlar artık kullanılmamaktadır.
6
Diyot Metal Diyotlar Bakır oksit (CuO) ve selenyumlu diyotlar bu gruba girmektedirler. Bakır oksitli diyotlar ölçü aletleri ve telekomünikasyon devreleri gibi küçük gerilim ve küçük güçle çalışan devrelerde, selenyum diyotlar ise birkaç kilowatt 'a kadar çıkan güçlü devrelerde kullanılır
7
Diyot Yarı İletken Diyotlar
Yarı iletken diyotları, p-tipi ve n-tipi germanyum veya silisyum yarı iletken kristallerinin bazı işlemler uygulanarak bir araya getirilmesiyle elde edilen diyotlardır. Hem elektrikte hem de elektronikte kullanılmaktadır. tipik bir örnek olarak kuvvetli akımda kullanılan bir silikon diyot verilmiştir. p-tipinde delikler çoğunluk taşıyıcısı, elektronlar azınlık taşıyıcısıdır. Tersi olarak da, p-tipinde serbest elektronlar azınlık taşıyıcı, n-tipinde delikler azınlık taşıyıcısıdır.
8
Diyot
9
Zener Diyot P ve N tipi yarı iletken malzemelerden oluşmuştur, silikon yapılıdır. Uçlarına uygulanan gerilimi sabit tutmaya yarayan diyotlardır. Zener diyotlar belli bir gerilim değerine kadar akım geçirmezler. Bu gerilime kırılma ya da zener gerilimi (Vz) adı verilir. Devreye doğru yönde bağlandığı zaman normal bir diyot gibi çalışır. Ters yönde bağlandığı zaman ise kırılma gerilimine (zener gerilimine) kadar iletime geçmez, kırılma gerilimi aşıldığında ise çığ etkisi şeklinde akım geçirir ve iletime geçer. Ters gerilim kalkınca, zener diyot da normal haline döner. Zener diyotlar ters polarlamada çalıştıkları için devreye ters bağlanırlar. Zener noktası (kırılma gerilimi) değeri üretim aşamasında katkı maddesi miktarı ayarlanarak belirlenir.
10
Zener Diyot Zener Diyodunun Özellikler
Doğru polarmalı halde normal bir diyot gibi çalışır. Ters polarmalı halde, belirli bir gerilimden (zener gerilimi) sonra iletime geçer. Ters gerilim kalkınca, zener diyot da normal haline döner. Devrelerde, ters yönde çalışacak şekilde kullanılır.
11
Zener Diyot Zener Diyodun Çalışma Geriliminin Tespiti
Bir gerilim kaynağına seri olarak direnç ve zener diyot bağlanır. Zener diyodun iki ucuna üzerine düşen gerilimi ölçmek için voltmetre bağlanır. Kaynak gerilimi 0 volttan başlayarak yavaş yavaş arttırılır. Bir süre sonra kaynak gerilimi arttırılmasına rağmen diyodun üzerine düşen gerilim sabit kalır. Bu sabit gerilim çalışma (zener) gerilimidir.
12
Zener Diyot Kullanıldığı yerler
Zener diyodun en sık görülen kullanımı öngerilimleme ve karşılaştırmaya yönelik sabit bir referans gerilim sağlamaktır. Örneğin; Gerilim sabitleme, sinyal kırpma, elektronik eleman koruma vb. gibi. Piyasada değişik gerilim değerlerine sahip zener diyotlar bulunmaktadır. Zener diyodu yüksek akıma karşı korumak için direnç ile seri bağlamak gerekir.
13
Zener Diyot
14
LED Diyot LED ("Light Emitting Diode", Işık Yayan Diyot), yarı-iletken, diyot temelli, ışık yayan bir elektronik devre elemanıdır. 1920'lerde Rusya'da icat edildi ve 1962 yılında Amerika'da pratik olarak uygulanabilen elektronik bir bileşen haline getirildi. Oleg Vladimirovich Losev adlı bir radyo teknisyeni radyo alıcılarında kullanılan diyotların ışık yaydığını fark etti ve 1927 yılında bir Rus gazetesinde LED hakkında buluşlarını yayınladı. Başlangıçta yalnızca zayıf kuvvetli kırmızı ışık verebiliyorlardı ama çağdaş ledler Görünür ışık, Morötesi, Kızılötesi gibi çeşitli dalga boylarında, yüksek parlaklıkta ışık verebiliyor. Düşük enerji tüketimi, uzun ömrü, sağlamlığı, küçük boyutu ve hızlı açılıp kapanabilmesi gibi geleneksel ışık kaynaklarına göre bir dizi avantajı vardır. Ancak, nispeten pahalıdır. LED, çeşitli alanlarda uygulanabilmektedir.
15
LED Diyot Özellikleri Ledler yarı iletken malzemelerdir.
Ana maddeleri silikondur. Üzerinden akım geçtiğinde foton açığa çıkararak ışık verirler. Farklı açılarda ışık verecek şekilde üretilmektedirler. Ledlerin gerilim-akım grafikleri üsteldir. Uygun çalışma noktasındayken ledin üzerindeki küçük bir gerilim değişimi büyük bir akım değişimine neden olur. Yüksek akım nedeniyle bozulmaması için ledlere seri bir akım sınırlama direnci bağlanır. Böylece hassas olmayan gerilim aralıklarında ledin bozulması engellenir. Ledler tıpkı bir Zener diyot gibi üzerinde sabit bir gerilim düşürür.
16
LED Diyot Ayrıca Kırmızı LED 2,20 Volt Yeşil LED 3,30 Volt
Mavi ve Beyaz LED 3,40 Volt gerilimle çalışır.
17
İnfraruj lED Normal ledin birleşim yüzeyine galyum arsenid maddesi katılmamış halidir, yani görünmez (mor ötesi) ışıktır. İnfraruj ledler televizyon veya müzik setlerinin kumandalarında, kumandanın gönderdiği frekansı televizyon veya müzik setine iletmek için kullanılır. Televizyon veya müzik setinde ise bu frekansı alan devre elemanına "Foto Diyot" denir. İnfraruj led ile normal ledin sembolleri aynıdır.
18
Fotodiyot Tıkama yönündeki akımı ışıkla kontrol edilen bir yarı iletken elemanıdır. Yani üzerine düşen ışığın şiddediyle orantılı olarak iletkenliği değişen diyot. Fotodiyot, üzerine düşen ışıkla orantılı voltaj da üretir. Ancak bu özelliği yerine genellikle uygulamada ters polarite de beslenir ve sızıntı akımının ışıkla orantılı değişmesi özelliğinden yararlanılır. Pozometrelerde, hırsız alarm sistemlerinde, tv, müzik seti vs uzaktan kumanda aletlerinde otomatik açılır kapanır kapı sistemlerinde, otomatik çalışan gece lambalarında ışık algılayıcısı olarak kullanılmaktadır.
19
Fotodiyot Işığın girebilmesi için katot bölgesine açılan şeffaf bir pencere bulunmaktadır. Fotodiyot, tıkama yönünde devreye bağlanır. Karanlıkta tıkama yönünde 1 mikroamper civarında, küçük değerli bir akım akar. Fotodiyotun katot kısmına ışık düşürülünce, tıkama yönündeki akım ışıkla orantılı olarak artar. İdeal olarak karanlıkta açık devre ve aydınlıkta kısa devregibi kabul edilebilir. Fotodiyotların uygulama alanları foto dirençlere benzer. Fotodiyota tıkama yönünde bir gerilim uygulandığı zaman, bir fotoiletken eleman ve iletim yönünde gerilim olduğu zaman ise fotovoltaik eleman özelliğindedir. Çeşitli ölçü ve kontrol düzenlerinde fotodiyotun bu iki özelliğinden faydalanılmaktadır. Fotodiyotun cevap zamanı, fotodirençten daha hızlıdır. Dolayısıyla, fotodiyotlar ışık değişimleri hızlı olan yüksek frekanslı uygulamalarda kullanılır.
20
Fotodiyot
21
Transistör Geçirgeç veya transistör girişine uygulanan sinyali yükselterek gerilim ve akım kazancı sağlayan, gerektiğinde anahtarlama elemanı olarak kullanılan yarı iletken bir elektronik devre elemanıdır. BJT (Bipolar Junction Transistor) çift birleşim yüzeyli transistördür. İki N maddesi, bir P maddesi (NPN) ya da iki P maddesi, bir N maddesi (PNP) birleşiminden oluşur. Transistör üç kutuplu bir devre elemanıdır. Devre sembolü üzerinde orta kutup beyz (B), okun olduğu kutup emiter (E), diğer kutup kollektör (C) olarak adlandırılır. Beyz akımının şiddetine göre kollektör ve emiter akımları ayarlanır. Bu ayar oranı kazanç faktörüne göre değişir. Transistörler elektronik cihazların temel yapı taşlarındandır. Günlük hayatta kullanılan elektronik cihazlarda birkaç taneden birkaç milyara varan sayıda transistör bulunabilir.
22
Transistör
23
İki kutuplu (bipolar) jonksiyon transistör
Transistörün kolay anlaşılması bakımından tanımı; Transistörün bir sandviçe benzetilmesidir, yarı iletken sandviçi. İkinci bir tanımıda şöyle yapılmaktadır; Transistör, iki elektrodu arasındaki direnci, üçüncü elektroda uygulanan gerilim ile değişen bir devre elemanıdır. Transistörün en çok kullanılan tanımı ise şöyledir; Transistör yan yana birleştirilmiş iki PN diyodundan oluşan bir devre elemanıdır. Birleşme sırasına göre NPN veya PNP tipi transistör oluşur. emitter; base, collector arasında akım sağlar ve devrede yükselteç görevi üstlenir.
24
Transistörün kullanım alanları
Transistör yapısal bakımdan, yükselteç olarak çalışma özelliğine sahip bir devre elemanıdır. Daha yaygın kullanım amacı ise devrede anahtarlama yapmaktır. Elektroniğin her alanında kullanılmaktadır. Dolayısı ile teknolojinin en değerli elektronik devre elemanlarından biridir.
25
Vakum lambaları ile karşılaştırma
Üstünlükler Transistörler çok küçüktür ve çok az enerji harcarlar. Transistörler çok daha uzun çalışma ömrüne sahiptirler. Transistörler her an çalışmaya hazır durumdadırlar. (lambaların flaman gerilimi sorunu) Çalışma voltajları çok daha azdır. Pille bile çalışırlar. Lambalar gibi cam değildir, kırılmaz. Transistörlerin üretimi daha ucuz ve kolaydır. Zayıflıklar Elektromanyetik palse karşı vakum tüplerinden daha duyarlıdırlar.
26
Kondansatör Elektronların kutuplanarak elektriksel yükü elektrik alanın içerisinde depolayabilme özelliklerinden faydalanılarak, bir yalıtkan malzemenin iki metal tabaka arasına yerleştirilmesiyle oluşturulan temel elektrik ve elektronik devre elemanı. Piyasada kapasite, kapasitör, sığaç gibi isimlerle anılan kondansatörler, 18. yüzyılda icat edilip geliştirilmeye başlanmış ve günümüzde teknolojinin ilerlemesinde büyük önemi olan elektrik - elektronik dallarının en vazgeçilmez unsurlarından biri olmuştur. Elektrik yükü depolama, reaktif güç kontrolü, bilgi kaybı engelleme, AC/DC arasında dönüşüm yapmada kullanılırlar ve tüm entegre elektronik devrelerin vazgeçilmez elemanıdırlar. Kondansatörlerin karakteristikleri olarak; plakalar arasında kullanılan yalıtkanın cinsi, çalışma ve dayanma gerilimleri, depolayabildikleri yük miktarı sayılabilir. Bu kriterler göz önünde bulundurulduktan sonra gereksinime uygun olan kondansatör tercih edilir. Kondansatörlerin fiziksel büyüklükleri, çalışma gerilimleri ve depolayabilecekleri yük miktarına bağlıdır. Tasarım açısından ise çeşitlilik boldur, hemen hemen her boyut ve şekilde kondansatör temin edilebilir. 1 farad, 1 coulomb/volt'a eşittir.
27
Kondansatör
28
Varyabl kondansatör Ayarlanabilir bir varyabl kondansatör ve parçaları... Mil tarafından hareket ettirilen rotor, statorun içine geçerek yüzey alanını ve kapasiteyi artırır. İngilizcede Variable Capacitor denilen ayarlanabilir kondansatörlere Türkçede Varyabl Kondansatör adı verilir. Pratik hayatta ise yüksek güçlerde kullanılıp fiziksel olarak da büyük olduğundan Büyük Boy Ayarlanabilir Kondansatör ismiyle de kullanılır. Birçok kondansatörün paralel bağlanmasıyla gerçeklenen varyabl kondansatörler, iki parçadan oluşur, durağan parçasının adı stator, hareketli parçasının adı rotordur.
29
Varyabl kondansatör Kondansatörlerin bir yöndeki plakaları rotora, diğer yöndeki plakaları statora bağlıdır. Rotora bağlı olan mil sayesinde kondansatörlerin plakaları birbiri içine doğru hareket ettirilebilir hale gelmiştir. İçiçe giren plakalar sonucunda yüzey alanı arttığından kapasite değerinde de artış gözlenir. Varyabl kondansatörlerin çalışma mantığı budur. Plakalar arası genellikle hava veya vakumla bırakılmasına rağmen, seramik ve cam aralığa sahip olanları da mevcuttur. Varyabl kondansatörler, çok büyük kapasite değerlerine ulaşamasalar da yüksek gerilim ve frekans değerlerinde çalışabilme olanağı sunarlar. Bazı varyabl kondansatör çeşitleri, iki rotor kısma sahiptir. İki mille hareket ettirilen bu iki rotor sayesinde çok daha ince ayar yapılabilir, aradaki birçok kapasite değerine ulaşılabilir. Varyabl kondansatörler radyo alıcı ve vericilerinde, büyük güçlü frekans üreticilerinde kullanılır.
30
Varyabl kondansatör
31
Kapasite değerinin okunması
Kapasite, kondansatör üzerindeki rakam kodlarından hesaplanabilir. Kondansatörlerde temel olarak iki değişken, tüketici için seçme olanağı sunar ve kondansatörler arasındaki farkları oluşturur. Bunlar, kondansatörün çalışma - dayanma gerilim değeri ve depolayabileceği yük miktarıdır ve bunlar her kondansatörün üzerinde belirtilmiş olmak zorundadır. Kimi kondansatörlerin üzerinde çalışma değerleri doğrudan yazılı iken kiminde rakamlar ve renkler kullanılır.Direk değerleri yazılı olanlar kolay okunmasına karşın, rakam ve renk kodlu olanların okunması belli standartlara bağlıdır.
32
Kapasite değerinin okunması
Kapasite, kondansatör üzerindeki rakam kodlarından hesaplanabilir. Kondansatörlerde temel olarak iki değişken, tüketici için seçme olanağı sunar ve kondansatörler arasındaki farkları oluşturur. Bunlar, kondansatörün çalışma - dayanma gerilim değeri ve depolayabileceği yük miktarıdır ve bunlar her kondansatörün üzerinde belirtilmiş olmak zorundadır. Kimi kondansatörlerin üzerinde çalışma değerleri doğrudan yazılı iken kiminde rakamlar ve renkler kullanılır.Direk değerleri yazılı olanlar kolay okunmasına karşın, rakam ve renk kodlu olanların okunması belli standartlara bağlıdır.
33
Rakam kodları Rakam kodlarının standartları bir liste şeklinde verilebilir. Kondansatörün üzerinde kapasite değeri 3 rakam ve toleransı ise bir harf ile belirtilir. Rakam kodlu kondansatörlerde son rakam kadar sıfır, ondan önce gelen rakamların yanına eklenir ve değer piko Farad (pF) olarak bulunur. 103 yazan kondansatörün kapasitesi hesaplanırken, son rakam 3 kadar sıfır, kalan diğer sayı olan 10'un yanına eklenir ve kapasite pF = 10 nF olarak bulunur.
34
Rakam kodları Eğer rakam kodları arasında nokta (.) kullanılıyorsa, yazılan sayı kapasiteyi doğrudan mikroFarad (µF) olarak verir. 0.1 yazısı kapasitenin 0.1 µF olduğunu gösterir. Rakam kodlarının arasında p, n, µ, m harflerinden biri kullanılıyorsa, harfin olduğu yerde ondalık kısım devreye girer ve değer de harfin cinsinden okunur. Örneğin 5n6 ifadesi, kapasitenin 5.6 nF olduğunu belirtir. Üçüncü rakam bazı istisnai durumlarda farklı anlamlar taşır. Üçüncü rakam, 1 - 5 arasında koyulması gereken sıfır sayısını belirtirken, hiçbir zaman 6 & 7 değerlerini alamaz. 8 & 9 sayıları ise sırayla 0.01 & 0.1 çarpanlarını belirtir. Kapasite, bazı durumlarda tam yazılan değerde olmaz, bu sebeple belli oranlarda oynamalar olacağı göz önünde bulundurulur ve rakam kodlarının sonuna büyük harfler koyulur. Bu harfler de bize toleransın oranını belirtir. Aşağıdaki tabloda bu harflerin hangi tolerans değerini belirttiği sıralanmıştır.
35
Rakam kodları
36
Renk kodları Rakam kodlarından başka, bazı kondansatör çeşitlerinde de renk kodları kullanılır. Özellikle seramik, tantalum ve polyester kondansatörlerde renk kodları yaygındır. Aşağıdaki liste renk kodlarını göstermektedir.
37
Renk kodları
38
Renk kodları
39
Harf kodları
40
Termostat Termostat, sıcaklığı istenen ölçüde sabit tutabilen bir tür kontrol aracıdır. Sıcaklıktaki değişim, termostattaki duyarlı bir parçaya tesir ederek bunun elektrik veya basınç sinyali göndererek bir ısıtma veya soğutma sistemini kontrol etmesini sağlar. Termostat binalarda, su ısıtmalarda, fırınlarda, elektrik ütülerinde, otomobil radyatörlerinde ve önceden belirlenen sabit sıcaklığın gerekli olduğu cihazlarda kullanılır. İlk çift metalli sıcaktan etkilenmiş olan termostat, 1726'da saatin çeşitli sıcaklık şartlarında çalışması sırasında hassasiyetini korumak için kullanılmıştır. Termostat kelimesiyse 1830'da, çift metal şeridin sıcaklıkta farklı uzamadan dolayı bükülüp, ısıtma ve soğutma sistemlerini kontrol etmesinde ortaya atılmıştır. Değişik termostat türleri ortaya çıkmasına rağmen, geliştirilmiş çift metal şeritli termostatlar günümüzde yaygın olarak kullanılmaktadır. Diğer bir tür genleşme katsayısı düşük bir çubukla genleşme katsayısı yüksek bir tüpün birer uçlarının birleştirilmesinden meydana gelir. Tüpteki kısalma çubuğun serbest ucunun hareket edip, bir vanayı veya bir elektrik düğmesini kapatmasını sağlar. Değişik bir türse, kolay buharlaşan bir sıvının sıcaklığa bağlı olarak değişik basınç meydana getirmesiyle çalışır. Buzdolaplarındaki termostat bu tiptendir.
41
Termostat
49
Elektrik Devresi
50
Delikli Pertinaks
51
Breadboard
52
Baskı Devre İşlem Basamakları
1- Bilgisayarda çizdiğiniz baskı devre şemasını ters olarak (aynadaki görüntüsü)bir lazer yazıcıdan asetat üzerine basın. Eğer lazer yazıcınız yoksa kırtasiyede asetat üzerine fotokopi çektirebilirsiniz. En koyuda fotokopi çektirmeniz gerekmektedir. Bu yöntemle kaliteli sonuç almanın sırrı kaliteli toner kullanan fotokopi makinesinden geçmektedir. Her fotokopi makinesi ile aynı sonucu alamazsınız. Hatta bazıları ile çekilen asetattan hiç de sonuç alamayabilirsiniz. Asetat üzerinde parmaklarınızı gezdirirken tonerin kabartısını hissetmelisiniz.
53
Baskı Devre
54
Baskı Devre 2.Bakır plaket üzerine asla parmaklarınızı değdirmeyin. Üzerinden zaman geçince plaketiniz kararır. Bakır plaketin üzeri temiz değilse cif gibi bir temizlik maddesi ile temizleyin. Küçük noktacıkları çıkartmak için silgi kullanın. Plaketi bir maket bıçağı veya kıl testere ile asetatın boyunda kesin.
55
Baskı Devre
56
Baskı Devre 3- Asetatı tonerli yüzey bakır plakete bakacak şekilde yerleştirin. Ters yerleştirmeyin. Asetat, plaket üzerinden kaymasın diye bantlayabilirsiniz. Bantladığınız zaman mutlaka asetat ve ütü arasına bir kağıt koyun.
57
Baskı Devre
58
Baskı Devre 4- Ütünüz tercihen buharsız olsun. Eğer merak edip bakır plakete buhar verirseniz, plaketin kambur (eğik) bir şekil alacağını görürsünüz. Bu da devre elemanlarının plakete lehimleme işlemini zorlaştırır. Ütü sıcaklığını pamukluya getirin. Bu sıcaklık bir çok ütü için son derecedir. Bu şekilde 5 ile 7 dakika arası ütüleyin. Yeterince ütüleyince tonerlerin rengi değişmeye başlar ve toner asetattan ayrılıp bakır plaket üzerine yapışır. Çok fazla ütülenirse yollar ve yazılar kalınlaşmaya başlıyor. O yüzden ütüleme zamanını iyi ayarlamak gereklidir.
59
Baskı Devre
60
Baskı Devre 5- Bakır plaketi soğuttuktan sonra üzerindeki asetatı yavaşca kaldırın. Kaldırma işlemini asetat ve plaket arasına ince bir iğne ile başlarsanız, köşelerdeki tonerlerde zarar görmez. Asetattaki tonerlerin %90 nı plaket üzerine geçtiğini göreceksiniz. Eğer başarılı olamadıysanız, bunun nedeni ütüleme süresi ve toner kalitesi ile ilgilidir. Ütüleme süresi az geldiyse veya eşit olarak ütülenmediyse tonerin bir kısmı plakete geçmez.
61
Baskı Devre
62
Baskı Devre 6- Eksik olan yerleri baskı devre kalemi ile tamamlayın. Toner üzerinden tekrar kalemle geçmeye gerek yoktur. Toner asite karşı çok dayanıklıdır.
63
Baskı Devre
64
Baskı Devre 7- Asit işlemi risklidir. Asitte fazla bekletirseniz tüm emekleriniz boşa gider. Asit işlemini havadar bir yerde yapmanız gerekir. Bakır plaket asite atıldığında sağlık açısından zararlı gazlar meydana çıkar. Bu işlem için genellikle tuzruhu perhidrol karşımı kullanılır. Tuzruhu bilindiği gibi marketlerde satılmaktadır. Perhidrol ise eczanelerde küçük şişeler halinde satılır. Uyarı: Asit işlemini havadar bir alanda yapınız. Plaketi asite attıktan sonra asla asitin başında beklemeyiniz. Tuzruhu ve perhidrole elinizi değdirmeyiniz. Cildinizin bir yerine değdiği zaman hemen bol suyla yıkayınız. Nefes darlığı ve astımı olanlar yapmamalıdır.
65
Baskı Devre 8- Plastik bir kaba 3 ölçek tuz ruhu, 1 ölçek perhidrol koyun. Asit işlemini hızlandırmak için bir miktar daha perhidrol ilave edebilirsiniz. Yavaşlatmak isterseniz su ilave edin. Perhidrol tuzruhu oranına ve plaket boyutuna göre erime işlemi 5 dakikaya yakın sürmektedir. Açıkta kalan bakır yüzeyler eriyene kadar asitte bekletin. Arada bir kabı sallarsanız eritme işlemi hızlanacaktır. Plaketi asitten çıkartmak için bir tahta yardımı ile dik konuma getirdim ve kargaburnu ile tuttum. Hemen su altında plaketi yıkayın.
66
Baskı Devre
67
Baskı Devre 9- Plaketi bir peçete yardımı ile kuruladıktan sonra toneri çıkartmak için sıfır zımpara ile zımparalayın. Not: Zımpara ile çıkarılması çoğu zaman yollara zarar verebilir. Bunun yerine kolonya ile silmek veya silgi ile silerek sonrasında suda elimizle iyice bastırarak da çıkarabiliriz. Hangi yöntem kolayınıza geliyor ve başarılı sonuç veriyorsa tercihe debilirsiniz. 10- Plaketi baskı devre matkabı ile deldikten sonra güzel bir baskı devreye sahip olacaksınız. Birkaç denemeden sonra çok güzel baskı devreler rahatlıkla hazırlayabilirsiniz.
68
Baskı Devre
Benzer bir sunumlar
© 2024 SlidePlayer.biz.tr Inc.
All rights reserved.