Sunum yükleniyor. Lütfen bekleyiniz

Sunum yükleniyor. Lütfen bekleyiniz

Kalıtım, Çevre ve Hormonlar

Benzer bir sunumlar


... konulu sunumlar: "Kalıtım, Çevre ve Hormonlar"— Sunum transkripti:

1 Kalıtım, Çevre ve Hormonlar
Yrd. Doç. Dr. Ş. Gonca Zeren Yıldız Teknik Üniversitesi Eğitim Fakültesi Eğitim Bilimleri Bölümü

2 Kalıtım nedir? Anne ve babadan çocuklarına doğuştan geçen her türlü özellik, kalıtımı ifade etmektedir. Genetik, kalıtıma bağlı özelliklerin ana-babadan çocuğa geçişini inceleyen bilimdir.

3 Kalıtım… Bir türün tüm üyeleri, ortak bir kalıtımı paylaşırlar.
Her insan türe özgü kalıtımın yanı sıra bireysel kalıtım da taşımaktadır. Bireysel kalıtımda değişkenlik olasılığı çok yüksektir.

4 Kromozomlar İnsanda kromozom sayısı 23 çifttir.
Yirmi üçüncü çift, cinsiyeti belirleyen seks kromozomudur. Seks kromozomları XX ise cinsiyet “kadın”; XY ise cinsiyet “erkek” olmaktadır.

5 Zigot Annenin yumurtası ile babanın spermi birleşerek tek bir hücreye dönüşür, buna “zigot (dölüt)” denir. Zigot, kalıtımsal özellikleri içeren genetik şifreleri taşır.

6 Bu resim http://www. yorumla
Bu resim adresinden alınmıştır.

7 Genler Kalıtımı belirleyen genler, biri anadan diğeri babadan olmak üzere çift olarak çalışırlar; iki gen özdeş ise kalıtımsal sonuç kesindir. İki gen özdeş değilse işler karışır; çoğunlukla iki genden biri diğerine baskındır (dominant); örneğin kahverengi göz maviye göre baskındır. Eğer organizmanın bir özelliği (trait), bir çift genden daha çok sayıda gen tarafından belirleniyorsa buna “polygenic determination” denir; örneğin insan zekası. Daha ayrıntılı bilgi için Prof.Dr. Yunus Emre Evlice tarafından yazılan (Çukurova Üniversitesi Tıp Fakültesi Psikiyatri Anabilim Dalı) “EVRİM, GENETİK VE DAVRANIŞ” adlı makaleyi okumanızı öneririm ( ).

8 İkizler Tek yumurta ikizleri (monozigot) aynı zigottan geliştikleri için kalıtımsal yapıları aynıdır.Bunlarda görülen farklar çevresel nedenlerden kaynaklanır. Çift yumurta ikizleri (dizigot) ise eşzamanlı oluşan iki ayrı zigottan gelişirler.

9 Çevreden etkilenmeden ortaya çıkan bazı özellikler
Kan grubu Göz rengi Deri rengi

10 Peki ya… Boy? Kilo? Kanser?
Genetik yatkınlık, uygun çevresel koşullarla buluşunca?

11 Genotip ve fenotip Genotip, ana-babadan kalıtımla gelen tüm özelliklere verilen addır. Fenotip ise, bireyin ortaya çıkan gözlenebilir özelliklerine verilen addır. Bir genotipten birçok fenotip meydana gelebilir (Daha çok bilgi için Prof. Dr. Nuray Senemoğlu’nun “Gelişim Öğrenme ve Öğretim” adlı kitabına bakabilirsiniz).

12 Baskın ve çekinik özellikler
Kahverengi göz, A, B ve AB kan grupları, Yüksek tansiyon baskın; Sarı saç, Mavi göz, Düz saç ise çekinik özelliklerdendir. Çekinik özellikler, ancak her iki ebeveynde de benzer genler bulunduğunda ortaya çıkarlar.

13 Kalıtım mı çevre mi? Bu soru yıllardır tartışılmakta, kalıtım ve çevrenin etkilerinin neler olabileceği belirlenmeye çalışılmaktadır.

14 Kallikak Ailesi Goddard,arşivlerden de yararlanarak,Kallikak ailesini kuşaklar boyunca izlemiştir. Goddard‘ın araştırma yapmak için bu aileyi seçmesinin nedeni, baba Kallikak’ın birlikte olduğu kadınların nitelikleridir. Baba Kallikak, farklı niteliklere sahip iki kadınla kurduğu ilişkiyle, birbirinden çok farklı nitelikler sahip iki kuşağın oluşmasına yol açmıştı. İzlenen ilk kuşak, baba Kallikak’ın akıllı,iyi yetişmiş bir kadınla olan evliliğinden olan toplam 446 torunluk bir kuşaktır. Bu kuşakta çok sayıda doktor,avukat gibi toplumca saygın olarak kabul edilen mesleklerden kişiler bulunmaktadır. Torunların hemen hepsi toplumda iyi bir yere sahip görünmektedir. Kallikak’ın, toplum içinde pek iyi olmayan ve düşük zekalı bir başka kadınla beraberliğinden olan 480 torunlu ikinci kuşakta ise; tam tersi bir görünüm ile karşılaşılmaktaydı. İkinci kuşağın eğitim düzeyi de birinci kuşağa oranla çok düşüktü. Goddard, iki kuşak arasındaki bu dramatik farklılığı tümüyle kalıtımın etkisine bağlamaktadır. İyi anneden gelen çocukların olumlu, kötü anneden gelen çocukların olumsuz özelliklere sahip olduğunu öne sürerek; araştırmasını kalıtımlın gelişimdeki önemli rolünü ortaya koyan güçlü bir kanıt olarak göstermektedir (Erden ve Akman, 2007).

15 Çevre Doğum öncesi, Doğum sırası, Doğum sonrası faktörler…

16 Hormonlar Salgılarını doğrudan kana akıtan bezlere “iç salgı bezleri” adı verilir (Bu bölüm hazırlanırken Prof. Dr. Nuray Senemoğlu’nun “Gelişim Öğrenme ve Öğretim” adlı kitabından yararlanılmıştır).

17 Bu resim www. canlibilimi. com/images/hormonlar
Bu resim adresinden alınmıştır. Bu adreste hormonlar kısmını incelerseniz, konu hakkında daha fazla bilgi edinebilirsiniz.

18 Hipofiz Tüm salgı bezlerinin çalışmasını düzenler,
Tüm salgı bezlerinin çalışmasını düzenler, Fazla salgılanması devliğe,orantısız büyümeye, az salgılanması ise cüceliğe neden olur. Vücudun düzenli çalışması ve büyümesinde önemli rol oynar.

19 Troid Salgıladığı hormon troksindir. Troksin kemiklerin, kasların büyümesine, sinir sisteminin ve kan dolaşımının çalışmasını etkiler. Hipofiz ve cinsiyet bezleri ile birlikte, cinsel organların çalışmasını etkiler. Troksinin fazlalığı vücudun etkinliğini arttırır, eksikliği azaltır.

20 Paratroid Troid bezine bitişik dört küçük bezden oluşur.
Vücudun kalsiyum ve fosfor dengesini sağlar. Kemik gelişimi, sinir sistemi, kasların çalışması, kalp atışları ve kanın pıhtılaşması üzerinde etkilidir. Az çalışması kas ağrıları ve kemiklerde bozulmaya, fazla çalışması ise sinirlerin körelmesine neden olur.

21 Pankreas Kandaki şeker miktarını ayarlar. Gelişimi etkiler.
Yandaki resim, adresinden alınmıştır.

22 Şeker Diyabet, insanlarda bilinen en eski hastalıklardan biridir. Tam adı   -diabetes mellitus- Yunanca sifon ve şeker sözcüklerinden gelir ve denetim altına alınmamış diyabetin en açık belirtisini tanımlar: şeker (glukoz) içerdiği için tatlı olan, çok miktarda idrar yapma. Belirtileri tanımlayan antik Pers, Hint ve Mısır metinleri var, ancak diyabetin tam olarak anlaşılması son yüzyılda mümkün oldu. On dokuzuncu yüzyılın ikinci yarısında iki Alman doktor pankreas ın -midenin arkasında yer alan büyük bir salgı bezi- kan şekerinin yükselmesini önleyen bir madde üretmesi gerektiğini ortaya koydu. 1921’de Kanadalı iki bilim adamı, insülin adını verdikleri bu gizemli maddenin pankreas taki Langerhans adacıkları diye adlandırılan küçük bir hücre grubu tarafından üretildiğini keşfetti. 1922’den sonra diyabet tedavisinde insülin in kullanıma sunulması, diyabetlilerin geleceğe ilişkin beklentilerini baştan sona değiştiren ve bu acı verici ve güçten düşürücü hastalık sonucunda ölebilecek birçok genç insanın yaşamını kurtaran tıbbi bir mucize olarak kabul edildi. Yaklaşık 30 yıl sonra diyabet tiplerinden birinin de kan şekerini düşüren haplarla tedavi edilebileceği anlaşıldı. Bu yeni gelişme doktorların iki tip diyabet arasında ayrım yapmalarına yol açtı. Tip 1 ( insülin e bağımlı diabetes mellitus): Genellikle daha genç kişilerde başlar ve iyi durumda kalmak için bu hastaların devamlı insülin iğnesi yapması gerekir. Tip 2 ( insülin e bağımlı olmayan diabetes mellitus): Yaşla bağlantılı ya da olgunluk çağında başlayan diyabet adıyla da anılan bu tip, orta yaşlarda ve yaşlılıkta daha sık görülür ve haplarla ya da tek başına diyetle tedavi edilebilir. (Bu bilgi adresinde elde edilmiştir. Daha ayrıntılı bilgi edinmek için bu adresi ziyaret etmenizi öneririm.)

23

24 Böbrek üstü bezleri Her iki böbreğin üstünde yar almaktadır.
Büyümeye ve cinsiyete etki eder. Duygusal gelişimle ilgilidir. Adrenalin ve noradrenalin hormonlarını üretir. Bu hormonlar, kavga veya kaçış durumları için gereken ani bedensel tepkileri oluşturur ve desteklerler. Adrenalin korku, heyecan, öfke anında salınır. Kan basıncını yükseltir, kalp atışlarını hızlandırır, damarları daraltır, göz bebeklerini büyütür, kılları dikleştirir.(Bu kısım hazırlanırken, adresindeki bilgilerden yararlanılmıştır. Bu adresi ziyaret etmenizi öneririm.)

25 Cinsiyet Salgı Bezleri
Cinsel gelişimi sağlar, Cinsel yaşamı sürdürmeye etki eder. Üreme sistemi hormonlarını kadınlarda ovaryum (yumurtalık), erkeklerde ise testisler üretirler. Eşey bezleri ergenlik çağına girildikten sonra hipofiz bezinin etkisiyle faaliyet gösterir.

26 Testesteron Testislerde erkeklik hormonları olan androjenler üretilir.
Bunlardan testosteron hormonu fonksiyonel sperm yapımını ve olgunlaşmasını, İkincil cinsiyet özelliklerinin (sakal ve bıyık çıkması,kılların büyümesi,sesin kalınlaşması,kemiklerin gelişmesi erkek tipi kaslı bir vücut yapısının oluşması) ortaya çıkmasını sağlar.

27 Yumurtalık Yumurtalık dişilerde bulunan bir çift bezdir.
Ergenlik dönemine ulaşıldığında bu bezden östrojen ve progesteron hormonları salgılanır . Östrojen dişilikle ilgili ikincil cinsiyet özelliklerini (dişilere özgü ince ses gelişimi,üreme organlarını gelişimi,dişiye ait vücut yapısının oluşması) sağlar. Progesteron hormonu ise gebeliğe hazırlanmada önemli rol oynar. Embriyonun gelişmesi için rahmi hazırlar ve meme bezlerinin gelişmesinde önemli bir yere sahiptir.


"Kalıtım, Çevre ve Hormonlar" indir ppt

Benzer bir sunumlar


Google Reklamları