Sunum yükleniyor. Lütfen bekleyiniz

Sunum yükleniyor. Lütfen bekleyiniz

Az bilinen bir konu ‘ Capgras Sendromu’: İki olgu sunumu

Benzer bir sunumlar


... konulu sunumlar: "Az bilinen bir konu ‘ Capgras Sendromu’: İki olgu sunumu"— Sunum transkripti:

1 Az bilinen bir konu ‘ Capgras Sendromu’: İki olgu sunumu
Burak Okumuş, Çiçek Hocaoğlu Recep Tayyip Erdoğan Üniversitesi Tıp Fakültesi, Psikiyatri Anabilim Dalı, Rize Giriş Capgras sendromu (CS) yanlış tanıma sendromlarından biri olup, tanıdık kişilerin (özellikle aile bireylerinin) yerine onlara çok benzeyen başka kişilerin geçmiş olduğuna dair sanrılarla karakterize bir sendromdur. İlk olarak Capgras ve Rebeul - Lachaus tarafından 1923 yılında tanımlanmış olmasına rağmen, bu güne kadar etiyolojisi, klinik görünümü ve tedavi yaklaşımı tam olarak aydınlatılamamıştır. CS nadiren tek başına görülebilen bir durumdur. Genellikle tanısı konulmuş bir psikotik bozukluk veya enfeksiyon, epilepsi, beyin tümörü, kafa travması, endokrin bozukluklar vs gibi tıbbi etiyolojiye eşlik eder. Yazında bildirilen olguların önemli bir kısmı psikotik bozukluklar (özellikle paranoid şizofreni) ile ilişkilendirilmiştir. Çekirdek hastalığın süresi, içeriğin kapsamı, başlangıç yaşı ile cinsiyetler arasındaki farklar konusundaki bilgiler yetersizdir. Bu çalışmada kliniğimizde yatarak tedavi gören CS tanısı olan 2 kadın olgu literatür bulguları eşliğinde sunulmuştur. eşini bırakıp babasının evine otobüsle geldiği öğrenildi.Otobüs seyahati sırasında beni taciz ediyorlar, bana sarkıntılık ediyorlar diyerek otobüsünü terk etmiş ve vasıta değişikliği ile yolculuğunu tamamlamış Ailesinin yanında ki ilk bir haftayı ev halkından insanların zarar görecekleri düşüncesiyle kimsenin dışarıya çıkmasını istemediği, kapıları kilitlediği, korkusundan ötürü de ışıkları kapatmadan uykuya dalmaya çalıştığı öğrenildi. Eve gelişinin birinci haftasından sonra anne-baba-abisinden şüphelenmeye başlayan, kendisinin tabiriyle "bana yanlış şeyler yapacaklardı." diyerek aktardı. Hastane yatışından iki-üç gün önce "Siz benim ailem değilsiniz, bana rol yapmayın, beni kandıramazsınız." şeklinde söylemleri olduğunu olaydan etkilenen anne ve abi gözyaşları içinde anlattılar. Öncesinde herhangi bir psikiyatrik hastalık ve tedavi görme öyküsü bulunmayan hastanın ev halkının yeni uyandığı saatlerde balkona çıkıp kesici aletle kendine zarar vermek ve balkondan atlamak sureti ile intihar girişiminde bulunmak istemesi üzerine ailesi tarafından zorla servisimize getirilen hastanın, kliniğimizde ileri tetkik ve tedavi amacıyla yatışı yapıldı. Olgu 2. Bayan S, 40 yaşında, bekar, lise mezunu, ailesi ile yaşıyor. Hastalığı ilk kez 18 yıl önce aşırı şüphecilik ve korkuları ile başlamış. Dış merkezlerde çoklu yatışlar bulunan hastanın tedavi süreci devam ederken ailesinin değiştiğini düşünmesi ve onların kendi biyolojik ailesinin olmadığını düşünmesiyle aileyi yıpratan tedavi süreci daha da zorlayıcı bir hal almaya başlamış. Olgu Sunumu OLGU:Olgu 1. Bayan Z, 28 yaşında evli, ilkokul mezunu ev hanımı. Hasta ile yapılan ikili görüşmede 22 yaşında internet üzerinden tanıştığı birisiyle evlendiğini, evlilikten iki sene sonra aldatılıyorum düşüncelerinin başladığını ve bu dönemleri ailesinin bayan Z.’yi evli olduğu eşinden birkaç hafta uzaklaştırmak suretiyle yatıştırdığını ifade etti. Hastane başvurularından onbeş gün önce bayan Z.’nin Tekirdağ’dan aldatılıyorum diyerek

2 Az bilinen bir konu ‘ Capgras Sendromu’: İki olgu sunumu
Burak Okumuş, Çiçek Hocaoğlu Recep Tayyip Erdoğan Üniversitesi Tıp Fakültesi, Psikiyatri Anabilim Dalı, Rize Kendi biyolojik ailesinin ise 10 sene önce dış merkezde psikiyatri hastanesi yatışı sırasında pencereden gördüğü bir aracın kendisine korna çaldığı, araç içindekilerinin kendisine el salladığı ve "ailem olmasa neden yapsınlar" diyerek izah ettiği kişilerin kendisinin gerçek biyolojik ailesi olduğunu düşünüyordu. Ailesinin değiştiğine inanmadan önce iki-üç senede bir kere hastane yatışı olduğunu ifade eden aile bireyleri, ailesinin değiştiğini düşünmesi ile birlikte senede iki-üç kere çoklu yatışlarının olduğunu ve evdeki uyumunun da git-gide kötüleştiğini ifade ettiler. Ev içinde kendi odasında kimse ile konuşmadan kapalı odasında yaşıyormuş. Aile bireyleri korkularından dolayı kapısını kilitleyip yatıyormuş, hastan kaçma girişimleri de olduğunu ifade ettiler. Beş sene önce iş eğitimi öğretmenliğinde malulen emekli edilmiş. Hastanın emeklilik sonrası CS belirtileri artmış ve daha hırçın olmaya başlamış. Servisimizde şizofreni tanısı ile 8 ay ara iki kez yatarak izlenen hastanın taburculuk sonrası şizofreni belirtilerinin gerilediği ancak, CS belirtilerinin devam ettiği öğrenildi. Hastanın son yatışı aile bireylerini kendi ilaç kutularını pişen yemeklerin içine boşaltarak zehirleme girişimi yapması sonucunda oldu. Öz ve Soy Geçmiş: Olgu 1.Bayan Z : Üç çocuklu bir ailenin ikinci çocuğu olarak hastanede normal doğumla doğmuş. Büyüme gelişmesinde herhangi bir sorun olmamış. Annesi 49 yaşında, ev hanımı, sağ, çekingen, çocukları ile sıcak ilişkisi olmayan, sessiz bir kişiliğe sahip. Z’nin annesi ile sorunlu bir ilişkisi mevcut. Babası 55 yaşında, emekli hastane veznedarı imiş. Baba toplum içinde ikili ilişkilerde girişken, tuttuğunu koparan, çocuklarına kuralcı bir yetiştirme prensibi ile büyütmüş. Bayan Z’nin çocukluk ve ergenlik dönemi doğduğu yerde geçmiş. İlkokulu bitirmiş, sonrasında okumak istememiş, babası da okutma taraftarı değilmiş. Lise mezunu kömür madeninde çalışan kendisinden iki yaş büyük abisi ve ortaokul mezunu kendisinden dört yaş küçük ailesi ile birlikte yaşayan küçük kız kardeşi var. 22 yaşına kadar Rize’de yaşayan ve ailesinin gönülsüz olduğu bir evlilikle Tekirdağ’a yerleşmiş. Altı yıllık evliliği boyunca çocuğu olmayan Bayan Z’nin polikistik over sendromu olduğu söylenmiş. Olgu 2. Bayan S : İki kız, beş erkek olmak üzere yedi çocuklu bir ailenin en küçük çocuğu olarak hastanede normal doğumla doğmuş. Büyüme gelişmesinde herhangi bir sorun olmamış. Annesi 80 yaşında, ev hanımı, sağ, kuralları olan bir kişiliğe sahip. S’nin annesi ile sorunlu bir ilişkisi mevcut. Babası 82 yaşında, toplum içinde ikili ilişkilerde soğuk, duygularını belli etmeyen, çocuklarına ilgisiz ve özensizmiş. Bayan S’nin çocukluk ve ergenlik dönemi doğduğu yerde geçmiş. Teknik öğretmenlik lisesi mezunu, iş eğitimi öğretmenliği yapmış. Abileri sosyoekonomik seviyesi yüksek, üniversite mezunları, evliler, kız kardeşi ev hanımı evli.

3 Az bilinen bir konu ‘ Capgras Sendromu’: İki olgu sunumu
Burak Okumuş, Çiçek Hocaoğlu Recep Tayyip Erdoğan Üniversitesi Tıp Fakültesi, Psikiyatri Anabilim Dalı, Rize Fizik Muayene ve Laboratuar Bulguları: Olgu 1.Bayan Z : Vital bulgular: Normal, Nörolojik muayene ve diğer sistem muayeneleri doğal muayene sınırları içerisinde, EEG ve MR yorumları olağan sınırlarda, hormonlardan vit. B12 düşüklüğü ve prolaktin yüksekliği dışında normal seviyede (tiroid fonksiyon testleri, folik asit), Laboratuar bulguları: Hemogram ve biyokimyasal değerler normal . Olgu 2. Bayan S : Vital bulgular: Normal, Nörolojik muayene ve diğer sistem muayeneleri doğal muayene sınırları içerisinde, EEG ve MR yorumları olağan sınırlarda hormonlar normal seviyede (tiroid fonksiyon testleri, prolaktin, vit B12, folik asit), Laboratuar bulguları: Hemogram ve biyokimyasal değerler normal. Ruhsal Durum Muayenesi: Olgu 1.Bayan Z: Yaşında gösteren, giyim şekli sosyoekonomik seviyesi ile uyumlu. Göz teması aralıklı, görüşmeye isteksiz, kendine bakımı azalmış. Konuşma miktarı azalmış, olabildiğince kısa cümleler kuran, ses seviyesi normaldi. Affekti anksiyöz, duygudurumu çökkündü. Algılama, zeka düzeyinde, bellek muayenelerinde patolojik bulgu gözlenmedi. Gerçeği değerlendirme yetisi ve yargılama muayenelerinde psikopatolojik bulgular tespit edildi. Hasta olmadığını üstelik kendi hastalıklarını muayene ve tahlil ihtiyacı duymadan tespit edebildiğini söyledi. Çağrışımları düzensiz, düşünce içeriğinde tanımadığı insanlar ile aynı evde yaşadığını birlikte geldiği kişilerin (ailesinin) kendisine zarar vereceği şeklindeydi. Dışa vuran davranışları ürkek, çekingendi. İlişkilerinde tersleyici ve endişeli ruh hali gözlendi. Olgu 2. Bayan S : Yaşında gösteren, kılık kıyafeti sosyoekonomik düzeyiyle uyumlu. Göz teması kuruyor, görüşmeye isteksizdi. Kendine bakımı azalmış. Konuşması açık, akıcı, anlaşılır, amaca yönelik, kısa cümlelerle yüksek volümdeydi. Affekti anksiyöz, duygudurumu çökkündü. Algılama, zeka düzeyinde, bellek muayenelerinde patolojik bulgu gözlenmedi. Gerçeği değerlendirme yetisi ve yargılama muayenelerinde psikopatolojik bulgular göze çarptı. Hasta olmadığı, ailesinin değiştiği neden hastanede yatması gerektiğine anlam veremiyordu. Çağrışımları düzensiz, düşünce içeriğinde ailesinin değiştiği ve zarar göreceği konusunda düşünceler mevcuttu. Dışa vuran davranımları değerlendirildiğinde öfkeli ve endişeli olduğu gözleniyordu. İlişkilerinde içe kapanıktı. Sohbetlere girme konusunda isteksizdi. Psikometrik Değerlendirme: Olgu 1.Bayan Z: Pozitif belirtiler değerlendirme ölçeği(PBDÖ) 43, negatif belirtileri değerlendirme ölçeği 52, Beck Depresyon Envanteri 22 puan, dissosiyatif yaşantılar ölçeği 16 puan, Olgu 2.Bayan S: Pozitif belirtiler değerlendirme ölçeği(PBDÖ) 56 puan, negatif belirtileri değerlendirme ölçeği 52 puan olarak değerlendirildi.

4 Az bilinen bir konu ‘ Capgras Sendromu’: İki olgu sunumu
Burak Okumuş, Çiçek Hocaoğlu Recep Tayyip Erdoğan Üniversitesi Tıp Fakültesi, Psikiyatri Anabilim Dalı, Rize Psikiyatrik değerlendirme sonrası hastaya, DSM-5 göre Bayan Z’ye kısa psikotik bozukluk tanısı ile haloperidol 15mg/gün, klorpromazin 100mg/gün, Bayan S’ye şizofreni tanısı ile paliperidon 9mg/gün tedavisi başlandı. Bayan Z tedadisinin 2. haftasında ailesinin isteği üzerine haliyle, Bayan S ise kısmi salah hali ile tedavisinin 45.gününde taburcu edildi. Her iki olgunun da poliklinik izlemleri devam etmektedir. Tartışma CS birlikte görüldüğü ruhsal bozukluklarının progrozuna ve tedavisine olan etkisi tam olarak bilinmemektedir. Çalışmamızda şizofreni belirtileri (özellikle perseküsyon ve referans sanrıları) ile eş zamanlı olarak CS belirtilerinin izlenmesi, her iki olgunun da kadın cinsiyet olması dikkat çekicidir. Olguların antipsikotik tedavi ile psikotik belirtilerin düzelmesine rağmen CS belirtilerinin devam etmiş olması tedaviye direncin bir belirleyicisi olabilir. Klinisyenlerin bu konuda duyarlı olmaları önemlidir. Pakize Ç., Niyazi U. Capgras Sendromu Düşünen Adam; 1995, 8 (3) : 31-34 Paola S., Chaya B. Capgras Syndrome in First-Episode Psychotic Disorders ; Psychopathology ; 47(4): doi: / Mustafa S., Kemal S. A Case of Capgras Syndrome; Yeni Symposium 38 (1); , 2000 Kaynaklar


"Az bilinen bir konu ‘ Capgras Sendromu’: İki olgu sunumu" indir ppt

Benzer bir sunumlar


Google Reklamları