Sunum yükleniyor. Lütfen bekleyiniz

Sunum yükleniyor. Lütfen bekleyiniz

CANLILARDA TEMEL BİLEŞİKLER CANLILARDA TEMEL BİLEŞİKLER.

Benzer bir sunumlar


... konulu sunumlar: "CANLILARDA TEMEL BİLEŞİKLER CANLILARDA TEMEL BİLEŞİKLER."— Sunum transkripti:

1 CANLILARDA TEMEL BİLEŞİKLER CANLILARDA TEMEL BİLEŞİKLER

2 Polimer (Büyük Molekül) Monomer (Küçük Molekül) Monomer Monomer(Yapıtaşı)Monomer(Yapıtaşı) HidrolizHidroliz YıkımYıkım DehidrasyonDehidrasyon YapımYapım H2OH2OH2OH2O H2OH2OH2OH2O H2OH2OH2OH2O H2OH2OH2OH2O PolimerPolimer H2OH2OH2OH2O H2OH2OH2OH2O H2OH2OH2OH2O H2OH2OH2OH2O H2OH2OH2OH2O H2OH2OH2OH2O H2OH2OH2OH2O H2OH2OH2OH2O H2OH2OH2OH2O H2OH2OH2OH2O H2OH2OH2OH2O H2OH2OH2OH2O H2OH2OH2OH2O H2OH2OH2OH2O H2OH2OH2OH2O H2OH2OH2OH2O Hidroliz Hidroliz Dehidrasyon Dehidrasyon

3 Yapım olayıdır. Küçük moleküllerin (yapıtaşı – monomer) birleşirken aralarında oluşan kimyasal bağlardan suyun çıkmasıyla büyük molekül (polimer) yapılmasıdır. Yapım olayıdır. Küçük moleküllerin (yapıtaşı – monomer) birleşirken aralarında oluşan kimyasal bağlardan suyun çıkmasıyla büyük molekül (polimer) yapılmasıdır. Yıkım olayıdır. Büyük moleküllerin (polimer) yapısındaki kimyasal bağlara su vererek parçalanması ve küçük moleküllerin (yapıtaşı – monomer) açığa çıkmasıdır. Yıkım olayıdır. Büyük moleküllerin (polimer) yapısındaki kimyasal bağlara su vererek parçalanması ve küçük moleküllerin (yapıtaşı – monomer) açığa çıkmasıdır. Hidroliz Hidroliz Dehidrasyon Dehidrasyon

4 PİPİPİPİ PİPİPİPİ AdenozinAdenozin PİPİPİPİ Adenozin monofosfat ( AMP ) Adenozin difosfat ( ADP ) Adenozin trifosfat ( ATP ) RibozRiboz Yüksek Enerjili Bağlar AdeninAdenin Organik baz (N) (5C)(5C) ATP’ nin Yapısı ATP’ nin Yapısı

5 ATP ve ATP’ nin Yapısı ATP ve ATP’ nin Yapısı Bir organik baz (N) olan adenin, riboz şekeri (5C) ve üç tane organik fosfattan oluşur. Bir organik baz (N) olan adenin, riboz şekeri (5C) ve üç tane organik fosfattan oluşur. Önce adenin ile riboz birleşerek adenozini meydana getirir. Önce adenin ile riboz birleşerek adenozini meydana getirir. Adenozinde sırasıyla üç inorganik fosfatla birleşerek sonuçta ATP oluşur. Adenozinde sırasıyla üç inorganik fosfatla birleşerek sonuçta ATP oluşur. Bir organik baz (N) olan adenin, riboz şekeri (5C) ve üç tane organik fosfattan oluşur. Bir organik baz (N) olan adenin, riboz şekeri (5C) ve üç tane organik fosfattan oluşur. Önce adenin ile riboz birleşerek adenozini meydana getirir. Önce adenin ile riboz birleşerek adenozini meydana getirir. Adenozinde sırasıyla üç inorganik fosfatla birleşerek sonuçta ATP oluşur. Adenozinde sırasıyla üç inorganik fosfatla birleşerek sonuçta ATP oluşur. ADP + P İ ATP ATP ADP + P İ ATP ‘den ADP oluşumu ATP nin yıkımını yani enerji tüketimini ifade eder. Defosforilasyonda organik fosfat inorganik fosfata dönüşür. ATP ‘den ADP oluşumu ATP nin yıkımını yani enerji tüketimini ifade eder. Defosforilasyonda organik fosfat inorganik fosfata dönüşür. ADP‘ den ATP oluşumu ATP nin yapımını yani enerji üretimini ifade eder. Fosforilasyonda inorganik fosfat organik fosfata dönüşür. ADP‘ den ATP oluşumu ATP nin yapımını yani enerji üretimini ifade eder. Fosforilasyonda inorganik fosfat organik fosfata dönüşür. Fosforilasyon Fosforilasyon Defosforilasyon Defosforilasyon

6 Metabolizma canlılığı ifade eden bir terimdir. Metabolizma canlılığı ifade eden bir terimdir. Genel anlamda bir canlının hücresinde geçen enerji üretim ve tüketim sürecidir. Genel anlamda bir canlının hücresinde geçen enerji üretim ve tüketim sürecidir. Metabolik süreç dış ortamdan bağımsız değildir. Metabolik süreç dış ortamdan bağımsız değildir. Bu süreç dış ortamdan bazı maddelerin hücreye girmesine ve çıkmasına bağlıdır. Bu süreç dış ortamdan bazı maddelerin hücreye girmesine ve çıkmasına bağlıdır. Örneğin ATP üretmek için hücreye enerji hammaddesi ve O 2 gelmeli hücreden de dış ortama CO 2 verilmelidir. Örneğin ATP üretmek için hücreye enerji hammaddesi ve O 2 gelmeli hücreden de dış ortama CO 2 verilmelidir. Metabolizmada enerji üreten süreç Katabolizma enerji tüketen süreç Anabolizma olarak adlandırılır. Metabolizmada enerji üreten süreç Katabolizma enerji tüketen süreç Anabolizma olarak adlandırılır. Metabolizma canlılığı ifade eden bir terimdir. Metabolizma canlılığı ifade eden bir terimdir. Genel anlamda bir canlının hücresinde geçen enerji üretim ve tüketim sürecidir. Genel anlamda bir canlının hücresinde geçen enerji üretim ve tüketim sürecidir. Metabolik süreç dış ortamdan bağımsız değildir. Metabolik süreç dış ortamdan bağımsız değildir. Bu süreç dış ortamdan bazı maddelerin hücreye girmesine ve çıkmasına bağlıdır. Bu süreç dış ortamdan bazı maddelerin hücreye girmesine ve çıkmasına bağlıdır. Örneğin ATP üretmek için hücreye enerji hammaddesi ve O 2 gelmeli hücreden de dış ortama CO 2 verilmelidir. Örneğin ATP üretmek için hücreye enerji hammaddesi ve O 2 gelmeli hücreden de dış ortama CO 2 verilmelidir. Metabolizmada enerji üreten süreç Katabolizma enerji tüketen süreç Anabolizma olarak adlandırılır. Metabolizmada enerji üreten süreç Katabolizma enerji tüketen süreç Anabolizma olarak adlandırılır. Metabolizma Metabolizma

7 Katabolizmada önce hücre solunumu (hidroliz) ile glukoz parçalanır. Katabolizmada önce hücre solunumu (hidroliz) ile glukoz parçalanır. Glukozun yapısındaki kimyasal bağlarda saklı olan enerji açığa çıkar. Glukozun yapısındaki kimyasal bağlarda saklı olan enerji açığa çıkar. Açığa çıkan bu enerjiyle ADP + P İ ATP yapılır (dehidrasyon). Açığa çıkan bu enerjiyle ADP + P İ ATP yapılır (dehidrasyon). Bir başka değişle enerji bağdan çıkar bağa girer. Bir başka değişle enerji bağdan çıkar bağa girer. Anabolizma ise katabolizmada ATP şeklinde üretilen enerjinin madde yapımı ve birçok yaşamsal faaliyetlerde tüketilmesidir. Anabolizma ise katabolizmada ATP şeklinde üretilen enerjinin madde yapımı ve birçok yaşamsal faaliyetlerde tüketilmesidir. O halde madde yapmak (dehidrasyon) için ATP ADP + P İ yıkılır (hidroliz). O halde madde yapmak (dehidrasyon) için ATP ADP + P İ yıkılır (hidroliz). Katabolizmada önce hücre solunumu (hidroliz) ile glukoz parçalanır. Katabolizmada önce hücre solunumu (hidroliz) ile glukoz parçalanır. Glukozun yapısındaki kimyasal bağlarda saklı olan enerji açığa çıkar. Glukozun yapısındaki kimyasal bağlarda saklı olan enerji açığa çıkar. Açığa çıkan bu enerjiyle ADP + P İ ATP yapılır (dehidrasyon). Açığa çıkan bu enerjiyle ADP + P İ ATP yapılır (dehidrasyon). Bir başka değişle enerji bağdan çıkar bağa girer. Bir başka değişle enerji bağdan çıkar bağa girer. Anabolizma ise katabolizmada ATP şeklinde üretilen enerjinin madde yapımı ve birçok yaşamsal faaliyetlerde tüketilmesidir. Anabolizma ise katabolizmada ATP şeklinde üretilen enerjinin madde yapımı ve birçok yaşamsal faaliyetlerde tüketilmesidir. O halde madde yapmak (dehidrasyon) için ATP ADP + P İ yıkılır (hidroliz). O halde madde yapmak (dehidrasyon) için ATP ADP + P İ yıkılır (hidroliz).

8 KatabolizmaKatabolizma AnabolizmaAnabolizma FosforilasyonFosforilasyon DefosforilasyonDefosforilasyon ADP + P İ ATP ATP ADP + P İ Monomer + ( n ) Polimer (Madde yapımı) (Madde yıkımı) GlukozGlukoz Hücre solunumu (Hidroliz)(Hidroliz) EnerjiEnerji H2OH2OH2OH2O H2OH2OH2OH2O (Dehidrasyon)(Dehidrasyon) H2OH2OH2OH2O H2OH2OH2OH2O MetabolizmaMetabolizma H2OH2OH2OH2O H2OH2OH2OH2O (Dehidrasyon)(Dehidrasyon) H2OH2OH2OH2O H2OH2OH2OH2O (Hidroliz)(Hidroliz)

9 H2OH2OH2OH2O H2OH2OH2OH2O (Dehidrasyon)(Dehidrasyon) Monomer + ( n ) DefosforilasyonDefosforilasyon ATPATP H2OH2OH2OH2O H2OH2OH2OH2O (Hidroliz)(Hidroliz) PolimerPolimer ADP + P İ H2OH2OH2OH2O H2OH2OH2OH2O H2OH2OH2OH2O H2OH2OH2OH2O Anabolizma Anabolizma

10 H2OH2OH2OH2O H2OH2OH2OH2O Dehidrasyon (Yapım) (Yapım)Dehidrasyon Hidroliz (Yıkım) (Yıkım)Hidroliz Hücre HücreSolunumu Solunumu Bağdan çıkan enerji Bağa girer. GlukozGlukoz H2OH2OH2OH2O H2OH2OH2OH2O H2OH2OH2OH2O H2OH2OH2OH2O H2OH2OH2OH2O H2OH2OH2OH2O H2OH2OH2OH2O H2OH2OH2OH2O Kimyasal bağ H2OH2OH2OH2O H2OH2OH2OH2O ++ ADPADP ATPATP PİPİPİPİ PİPİPİPİ H2OH2OH2OH2O H2OH2OH2OH2O Katabolizma Katabolizma

11 ATPATP ADPADP PİPİPİPİ PİPİPİPİ PİPİPİPİ PİPİPİPİ Aktifleşme enerjisi Madde yapımı Hareket ve kasılma Hareket Sinirsel iletim IsıIsı Oksijenli solunum OksijensizsolunumOksijensizsolunum FOSFORİLASYONFOSFORİLASYON DEFOSFORİLASYONDEFOSFORİLASYON ADP + P İ ATP ATP ADP + P İ ATP’ in Yapımı Ve Yıkımı ATP’ in Yapımı Ve Yıkımı

12 Fosforilasyon Çeşitleri Fosforilasyon Çeşitleri Fotofosforilasyon: Işık enerjisi kullanarak ATP üretimi (fotosentez) Fotofosforilasyon: Işık enerjisi kullanarak ATP üretimi (fotosentez) Oksidatif fosforilasyon: Oksijen varlığında (oksijenli solunum) Oksidatif fosforilasyon: Oksijen varlığında (oksijenli solunum) ATP üretimi. ATP üretimi. Substrat seviyesinde fosforilasyon: Enzimler yardımı ile ATP sentezi. (glikoliz ve krebs döngüsü) Substrat seviyesinde fosforilasyon: Enzimler yardımı ile ATP sentezi. (glikoliz ve krebs döngüsü) Kemosentetik fosforilasyon: İnorganik maddelerin ( NH 3 - NO 2 ) yükseltgenmesi (oksitlenmesi) ile açığa çıkan kimyasal enerji ile ATP sentezi. Kemosentetik fosforilasyon: İnorganik maddelerin ( NH 3 - NO 2 ) yükseltgenmesi (oksitlenmesi) ile açığa çıkan kimyasal enerji ile ATP sentezi. Fotofosforilasyon: Işık enerjisi kullanarak ATP üretimi (fotosentez) Fotofosforilasyon: Işık enerjisi kullanarak ATP üretimi (fotosentez) Oksidatif fosforilasyon: Oksijen varlığında (oksijenli solunum) Oksidatif fosforilasyon: Oksijen varlığında (oksijenli solunum) ATP üretimi. ATP üretimi. Substrat seviyesinde fosforilasyon: Enzimler yardımı ile ATP sentezi. (glikoliz ve krebs döngüsü) Substrat seviyesinde fosforilasyon: Enzimler yardımı ile ATP sentezi. (glikoliz ve krebs döngüsü) Kemosentetik fosforilasyon: İnorganik maddelerin ( NH 3 - NO 2 ) yükseltgenmesi (oksitlenmesi) ile açığa çıkan kimyasal enerji ile ATP sentezi. Kemosentetik fosforilasyon: İnorganik maddelerin ( NH 3 - NO 2 ) yükseltgenmesi (oksitlenmesi) ile açığa çıkan kimyasal enerji ile ATP sentezi.

13 Organik Organik Canlılarda Temel Bileşikler Canlılarda Temel Bileşikler İnorganik İnorganik Karbonhidratlar Karbonhidratlar Yağlar Yağlar Proteinler Proteinler Enzimler Enzimler ATP ATP Nükleik asitler Nükleik asitler Vitaminler Vitaminler Hormonlar Hormonlar Karbonhidratlar Karbonhidratlar Yağlar Yağlar Proteinler Proteinler Enzimler Enzimler ATP ATP Nükleik asitler Nükleik asitler Vitaminler Vitaminler Hormonlar Hormonlar Su Su Asitler Asitler Bazlar Bazlar Su Su Asitler Asitler Bazlar Bazlar

14 Yapılarında C – H – O içeren bileşiklerdir. Genel formülleri (CH 2 O) n dir. Yapılarında C – H – O içeren bileşiklerdir. Genel formülleri (CH 2 O) n dir. Unlu ve şekerli tüm besinler karbonhidratlara girer. Unlu ve şekerli tüm besinler karbonhidratlara girer. Hücrelerde ilk olarak tercih edilen enerji hammaddesidirler. Çünkü yıkımları kısa sürer yani kısa sürede enerjiye dönüşürler. Hücrelerde ilk olarak tercih edilen enerji hammaddesidirler. Çünkü yıkımları kısa sürer yani kısa sürede enerjiye dönüşürler. Karbonhidratlar azda olsa hücrede yapı maddesi olarak kullanılırlar. Karbonhidratlar azda olsa hücrede yapı maddesi olarak kullanılırlar. Örneğin bitki hücrelerinde bulunan hücre çeperi bir karbonhidrat olan selülozdan yapılmıştır. Yine hücre zarlarının yapısında da az miktarda bulunurlar. Örneğin bitki hücrelerinde bulunan hücre çeperi bir karbonhidrat olan selülozdan yapılmıştır. Yine hücre zarlarının yapısında da az miktarda bulunurlar. Yapılarında C – H – O içeren bileşiklerdir. Genel formülleri (CH 2 O) n dir. Yapılarında C – H – O içeren bileşiklerdir. Genel formülleri (CH 2 O) n dir. Unlu ve şekerli tüm besinler karbonhidratlara girer. Unlu ve şekerli tüm besinler karbonhidratlara girer. Hücrelerde ilk olarak tercih edilen enerji hammaddesidirler. Çünkü yıkımları kısa sürer yani kısa sürede enerjiye dönüşürler. Hücrelerde ilk olarak tercih edilen enerji hammaddesidirler. Çünkü yıkımları kısa sürer yani kısa sürede enerjiye dönüşürler. Karbonhidratlar azda olsa hücrede yapı maddesi olarak kullanılırlar. Karbonhidratlar azda olsa hücrede yapı maddesi olarak kullanılırlar. Örneğin bitki hücrelerinde bulunan hücre çeperi bir karbonhidrat olan selülozdan yapılmıştır. Yine hücre zarlarının yapısında da az miktarda bulunurlar. Örneğin bitki hücrelerinde bulunan hücre çeperi bir karbonhidrat olan selülozdan yapılmıştır. Yine hücre zarlarının yapısında da az miktarda bulunurlar. Karbonhidratlar Karbonhidratlar Karbonhidratlar üç grupta incelenir. Karbonhidratlar üç grupta incelenir. Monosakkaritler Disakkaritler Polisakkaritler Karbonhidratlar üç grupta incelenir. Karbonhidratlar üç grupta incelenir. Monosakkaritler Disakkaritler Polisakkaritler

15 Monosakkaritler Karbon sayılarına göre; Monosakkaritler Karbon sayılarına göre; Heksoz (6C) Pentoz (5C) Trioz (3C) RibozRiboz Glukoz Fruktoz Galaktoz BitkiselBitkisel HayvansalHayvansal DeoksiribozDeoksiriboz - RNA - ATP - RNA - ATP - DNA PGA PGAL -Fotosentez -Hücre solunumu -Fotosentez -Hücre solunumu süt şekeri Karbonhidratların hidrolizi sonucunda oluşan monomerleridir. Karbonhidratların hidrolizi sonucunda oluşan monomerleridir. Suda çözünürler. Suda çözünürler. Karbonhidratların hidrolizi sonucunda oluşan monomerleridir. Karbonhidratların hidrolizi sonucunda oluşan monomerleridir. Suda çözünürler. Suda çözünürler. Monosakkaritler (tek şekerler) Monosakkaritler (tek şekerler)

16 Üçünün de kimyasal formülü C 6 H 12 O 6 dır. Ancak molekül dizilişleri farklı olduğundan (izomer) değişik adlar alırlar. Üçünün de kimyasal formülü C 6 H 12 O 6 dır. Ancak molekül dizilişleri farklı olduğundan (izomer) değişik adlar alırlar. Glukoz Başlıca kan şekeridir. Fazlalığı ve eksikliği hastalıklara yol açar. Kandaki düşük glukoz düzeyinden özellikle beyin etkilenir. Çünkü beyin hücreleri enerji kaynağı olarak sadece glukozu kullanır. Glukoz Başlıca kan şekeridir. Fazlalığı ve eksikliği hastalıklara yol açar. Kandaki düşük glukoz düzeyinden özellikle beyin etkilenir. Çünkü beyin hücreleri enerji kaynağı olarak sadece glukozu kullanır. Glukozun fazlası hayvanlarda glikojen şeklinde depo edilir. Glikojen karaciğer ve kaslarda depo edilir. Kan şekerinin düzenlenmesinde karaciğer glikojeni rol oynar. Kas glikojeni kasın kendi faaliyetleri için kullanılır. Glukozun fazlası hayvanlarda glikojen şeklinde depo edilir. Glikojen karaciğer ve kaslarda depo edilir. Kan şekerinin düzenlenmesinde karaciğer glikojeni rol oynar. Kas glikojeni kasın kendi faaliyetleri için kullanılır. Bitki hücrelerinde ise glukozun fazlası nişasta şeklinde depo edilir. Bitki hücrelerinde ise glukozun fazlası nişasta şeklinde depo edilir. Üçünün de kimyasal formülü C 6 H 12 O 6 dır. Ancak molekül dizilişleri farklı olduğundan (izomer) değişik adlar alırlar. Üçünün de kimyasal formülü C 6 H 12 O 6 dır. Ancak molekül dizilişleri farklı olduğundan (izomer) değişik adlar alırlar. Glukoz Başlıca kan şekeridir. Fazlalığı ve eksikliği hastalıklara yol açar. Kandaki düşük glukoz düzeyinden özellikle beyin etkilenir. Çünkü beyin hücreleri enerji kaynağı olarak sadece glukozu kullanır. Glukoz Başlıca kan şekeridir. Fazlalığı ve eksikliği hastalıklara yol açar. Kandaki düşük glukoz düzeyinden özellikle beyin etkilenir. Çünkü beyin hücreleri enerji kaynağı olarak sadece glukozu kullanır. Glukozun fazlası hayvanlarda glikojen şeklinde depo edilir. Glikojen karaciğer ve kaslarda depo edilir. Kan şekerinin düzenlenmesinde karaciğer glikojeni rol oynar. Kas glikojeni kasın kendi faaliyetleri için kullanılır. Glukozun fazlası hayvanlarda glikojen şeklinde depo edilir. Glikojen karaciğer ve kaslarda depo edilir. Kan şekerinin düzenlenmesinde karaciğer glikojeni rol oynar. Kas glikojeni kasın kendi faaliyetleri için kullanılır. Bitki hücrelerinde ise glukozun fazlası nişasta şeklinde depo edilir. Bitki hücrelerinde ise glukozun fazlası nişasta şeklinde depo edilir. Heksozlar (6C) (Glukoz – Fruktoz – Galaktoz) Heksozlar (6C) (Glukoz – Fruktoz – Galaktoz)

17 Açlıkta kandaki glukoz azalır. Açlıkta kandaki glukoz azalır. Bu durumda karaciğerde glikojen yıkıma (hidroliz) uğrar ve oluşan glukozlar kana geçer. Bu durumda karaciğerde glikojen yıkıma (hidroliz) uğrar ve oluşan glukozlar kana geçer. Karaciğer hücresinde su azalır. Karaciğer hücresinde su azalır. Toklukta ise kanda glukoz artar. Toklukta ise kanda glukoz artar. Bu durumda glukozlar karaciğerde glikojene dönüşür. (dehidrasyon). Bu durumda glukozlar karaciğerde glikojene dönüşür. (dehidrasyon). Karaciğer hücresinde su artar. Karaciğer hücresinde su artar. Bitki hücrelerinde ise glukozun fazlası nişasta şeklinde depo edilir. Bitki hücrelerinde ise glukozun fazlası nişasta şeklinde depo edilir. Açlıkta kandaki glukoz azalır. Açlıkta kandaki glukoz azalır. Bu durumda karaciğerde glikojen yıkıma (hidroliz) uğrar ve oluşan glukozlar kana geçer. Bu durumda karaciğerde glikojen yıkıma (hidroliz) uğrar ve oluşan glukozlar kana geçer. Karaciğer hücresinde su azalır. Karaciğer hücresinde su azalır. Toklukta ise kanda glukoz artar. Toklukta ise kanda glukoz artar. Bu durumda glukozlar karaciğerde glikojene dönüşür. (dehidrasyon). Bu durumda glukozlar karaciğerde glikojene dönüşür. (dehidrasyon). Karaciğer hücresinde su artar. Karaciğer hücresinde su artar. Bitki hücrelerinde ise glukozun fazlası nişasta şeklinde depo edilir. Bitki hücrelerinde ise glukozun fazlası nişasta şeklinde depo edilir.

18 İki mol monosakkaritin dehidrasyonu ile oluşur. İki mol monosakkaritin dehidrasyonu ile oluşur. Glukoz + Glukoz Maltoz BitkiselBitkisel HayvansalHayvansal Disakkaritler (ikili şekerler) Disakkaritler (ikili şekerler) DehidrasyonDehidrasyon H2OH2OH2OH2O H2OH2OH2OH2O Üç çeşit disakkarit bulunur. Üç çeşit disakkarit bulunur. DehidrasyonDehidrasyon HidrolizHidroliz MonosakkaritMonosakkarit DisakkaritDisakkarit ++ MonosakkaritMonosakkarit Glukoz + Galaktoz Laktoz Glukoz + Fruktoz Sukroz

19 Polisakkaritler (çoklu şekerler) Polisakkaritler (çoklu şekerler) (n) sayıda glukoz molekülünün dehidrasyonu ile oluşur. Üç çeşittir. (n) sayıda glukoz molekülünün dehidrasyonu ile oluşur. Üç çeşittir. Nişasta – Sellüloz – Glikojen Nişasta – Sellüloz – Glikojen Üçünün de monomeri glukozdur. Glukozların dizilişlerindeki fark moleküllerin farklı olmasına yol açar. Üçünün de monomeri glukozdur. Glukozların dizilişlerindeki fark moleküllerin farklı olmasına yol açar. (n) sayıda glukoz molekülünün dehidrasyonu ile oluşur. Üç çeşittir. (n) sayıda glukoz molekülünün dehidrasyonu ile oluşur. Üç çeşittir. Nişasta – Sellüloz – Glikojen Nişasta – Sellüloz – Glikojen Üçünün de monomeri glukozdur. Glukozların dizilişlerindeki fark moleküllerin farklı olmasına yol açar. Üçünün de monomeri glukozdur. Glukozların dizilişlerindeki fark moleküllerin farklı olmasına yol açar. Nişasta suda erimez. Nişasta suda erimez. Nişastanın ayracı İyottur. Nişasta + I Mavi – mor renk verir. Nişastanın ayracı İyottur. Nişasta + I Mavi – mor renk verir. Karbonhidratların arasındaki bağlar glikozid bağ adını alır. Karbonhidratların arasındaki bağlar glikozid bağ adını alır. Nişasta suda erimez. Nişasta suda erimez. Nişastanın ayracı İyottur. Nişasta + I Mavi – mor renk verir. Nişastanın ayracı İyottur. Nişasta + I Mavi – mor renk verir. Karbonhidratların arasındaki bağlar glikozid bağ adını alır. Karbonhidratların arasındaki bağlar glikozid bağ adını alır. DehidrasyonDehidrasyon Nişasta Nişasta Sellüloz Sellüloz Glikojen Glikojen Nişasta Nişasta Sellüloz Sellüloz Glikojen Glikojen BitkiselBitkisel HayvansalHayvansal Glukoz + (n)

20 Yağlar (Lipid) Yağlar (Lipid) Yapısında C – H – O içeren bileşiklerdir. Ayrıca N – P’ da içerebilirler. Ancak oksijen oranı karbonhidratlara göre daha düşük karbon oranı ise daha yüksektir. Bu nedenle bir mol yağ bir mol karbonhidrata göre iki kat enerji verir. Yapısında C – H – O içeren bileşiklerdir. Ayrıca N – P’ da içerebilirler. Ancak oksijen oranı karbonhidratlara göre daha düşük karbon oranı ise daha yüksektir. Bu nedenle bir mol yağ bir mol karbonhidrata göre iki kat enerji verir. Yağlar karbonhidratlardan sonra tercih edilen enerji hammaddesidir. Çünkü yağların yıkımı uzun sürer. Yağlar karbonhidratlardan sonra tercih edilen enerji hammaddesidir. Çünkü yağların yıkımı uzun sürer. Yağlar suda erimez ancak organik eriticilerde (alkol – eter – kloroform) erirler. Yağlar suda erimez ancak organik eriticilerde (alkol – eter – kloroform) erirler. Yağlar vücutta yapı maddesi olarak da görev yaparlar. Hücre zarlarının yapısında, iç organların etrafında (koruma), derinin altında (ısı kaybını engeller) bulunur. Yağlar vücutta yapı maddesi olarak da görev yaparlar. Hücre zarlarının yapısında, iç organların etrafında (koruma), derinin altında (ısı kaybını engeller) bulunur. Göçmen kuşlarda ve kış uykusuna yatanlarda enerji ile su ihtiyacını karşılar. Göçmen kuşlarda ve kış uykusuna yatanlarda enerji ile su ihtiyacını karşılar. Yapısında C – H – O içeren bileşiklerdir. Ayrıca N – P’ da içerebilirler. Ancak oksijen oranı karbonhidratlara göre daha düşük karbon oranı ise daha yüksektir. Bu nedenle bir mol yağ bir mol karbonhidrata göre iki kat enerji verir. Yapısında C – H – O içeren bileşiklerdir. Ayrıca N – P’ da içerebilirler. Ancak oksijen oranı karbonhidratlara göre daha düşük karbon oranı ise daha yüksektir. Bu nedenle bir mol yağ bir mol karbonhidrata göre iki kat enerji verir. Yağlar karbonhidratlardan sonra tercih edilen enerji hammaddesidir. Çünkü yağların yıkımı uzun sürer. Yağlar karbonhidratlardan sonra tercih edilen enerji hammaddesidir. Çünkü yağların yıkımı uzun sürer. Yağlar suda erimez ancak organik eriticilerde (alkol – eter – kloroform) erirler. Yağlar suda erimez ancak organik eriticilerde (alkol – eter – kloroform) erirler. Yağlar vücutta yapı maddesi olarak da görev yaparlar. Hücre zarlarının yapısında, iç organların etrafında (koruma), derinin altında (ısı kaybını engeller) bulunur. Yağlar vücutta yapı maddesi olarak da görev yaparlar. Hücre zarlarının yapısında, iç organların etrafında (koruma), derinin altında (ısı kaybını engeller) bulunur. Göçmen kuşlarda ve kış uykusuna yatanlarda enerji ile su ihtiyacını karşılar. Göçmen kuşlarda ve kış uykusuna yatanlarda enerji ile su ihtiyacını karşılar.

21 Trigliserid (Nötr yağ) 3 H 2 O DehidrasyonDehidrasyon HidrolizHidroliz ++ 3 Yağ asidi GliserolGliserol Nötral yağlar (trigliseridler) Nötral yağlar (trigliseridler) Vücutta depo edilen yağlardır. Enerji ve yapı maddesi olarak kullanılırlar. Vücutta depo edilen yağlardır. Enerji ve yapı maddesi olarak kullanılırlar. Yağlar biyolojik önemlerine göre dört grupta incelenir. Yağlar biyolojik önemlerine göre dört grupta incelenir. 3 ester bağı

22 Doymuş yağ asitleri Doymamış yağ asitleri CH2CH2CH2CH2CH2CH2CH2CH2CH2CH2CH2CH2CH2CH2CH2CH2CH2CH2CH2CH2CH2CH2CH2CH2CH2CH2CH2CH2 CH2CH2CH2CH2CH2CH2CH2CH2CH2CH2CH2CH2CH2CH2CH2CH2CH2CH2CH2CH2CH2CH2CH2CH2CH2CH2CH2CH2 CH2CH2CH2CH2CH2CH2CH2CH2CH2CH2CH2CH2CH2CH2CH2CH2CH2CH2CH2CH2CH2CH2CH2CH2CH2CH2CH2CH2 CH2CH2CH2CH2CH2CH2CH2CH2CH2CH2CH2CH2CH2CH2CH2CH2CH2CH2CH2CH2CH2CH2CH2CH2CH2CH2CH2CH2 Karbon atomları arasında tek bağ bulunur. Katı hayvansal yağlar bu gruba girer. Tereyağı ve kuyruk yağı.. Karbon atomları arasında tek bağ bulunur. Katı hayvansal yağlar bu gruba girer. Tereyağı ve kuyruk yağı.. Karbon atomları arasında çift bağ bulunur. Sıvı bitkisel yağlar bu gruba girer. ayçiçek ve zeytinyağı.. Karbon atomları arasında çift bağ bulunur. Sıvı bitkisel yağlar bu gruba girer. ayçiçek ve zeytinyağı.. Yağ asitleri Yağ asitleri

23 Hücre zarlarının yapısına katılırlar. Hücre zarlarının yapısına katılırlar. Fosfolipidler Fosfolipidler Steroid yağlar Steroid yağlar Organik eriticilerde çözünmelerinden dolayı yağ olarak kabul edilirler. Bazı hormonların (eşeysel) ve bazı vitaminlerin (D vitamini) yapısına katılırlar. Organik eriticilerde çözünmelerinden dolayı yağ olarak kabul edilirler. Bazı hormonların (eşeysel) ve bazı vitaminlerin (D vitamini) yapısına katılırlar. Hayvan hücrelerinde hücre zarının yapısına katılan kollesterolde bu gruba girer. Hayvan hücrelerinde hücre zarının yapısına katılan kollesterolde bu gruba girer. Yağlar karbonhidrat ve proteinlerle bileşik oluştururlar. Yağlar karbonhidrat ve proteinlerle bileşik oluştururlar. Glikolipid ve lipoprotein gibi.. Glikolipid ve lipoprotein gibi.. Yağların ayıracı Sudan III ‘dür. Yağların ayıracı Sudan III ‘dür. Yağ + Sudan III Kırmızı – kahverengi renk verir. Yağ + Sudan III Kırmızı – kahverengi renk verir. Organik eriticilerde çözünmelerinden dolayı yağ olarak kabul edilirler. Bazı hormonların (eşeysel) ve bazı vitaminlerin (D vitamini) yapısına katılırlar. Organik eriticilerde çözünmelerinden dolayı yağ olarak kabul edilirler. Bazı hormonların (eşeysel) ve bazı vitaminlerin (D vitamini) yapısına katılırlar. Hayvan hücrelerinde hücre zarının yapısına katılan kollesterolde bu gruba girer. Hayvan hücrelerinde hücre zarının yapısına katılan kollesterolde bu gruba girer. Yağlar karbonhidrat ve proteinlerle bileşik oluştururlar. Yağlar karbonhidrat ve proteinlerle bileşik oluştururlar. Glikolipid ve lipoprotein gibi.. Glikolipid ve lipoprotein gibi.. Yağların ayıracı Sudan III ‘dür. Yağların ayıracı Sudan III ‘dür. Yağ + Sudan III Kırmızı – kahverengi renk verir. Yağ + Sudan III Kırmızı – kahverengi renk verir.

24 Proteinler Proteinler Et, tavuk, yumurta, balık, süt ve süt ürünleri başlıca protein kaynaklarıdır. Et, tavuk, yumurta, balık, süt ve süt ürünleri başlıca protein kaynaklarıdır. Yapılarında C – H – O ve N içeren bileşiklerdir. Yapılarında C – H – O ve N içeren bileşiklerdir. N proteinleri diğer organik bileşiklerden ayıran karakteristik elemandır. N proteinleri diğer organik bileşiklerden ayıran karakteristik elemandır. Proteinlerin hidrolizi ile oluşan monomeri amino asit adını alır. Proteinlerin hidrolizi ile oluşan monomeri amino asit adını alır. Amino asitlerin dehidrasyonu ile protein sentezlenir. Amino asitlerin dehidrasyonu ile protein sentezlenir. Et, tavuk, yumurta, balık, süt ve süt ürünleri başlıca protein kaynaklarıdır. Et, tavuk, yumurta, balık, süt ve süt ürünleri başlıca protein kaynaklarıdır. Yapılarında C – H – O ve N içeren bileşiklerdir. Yapılarında C – H – O ve N içeren bileşiklerdir. N proteinleri diğer organik bileşiklerden ayıran karakteristik elemandır. N proteinleri diğer organik bileşiklerden ayıran karakteristik elemandır. Proteinlerin hidrolizi ile oluşan monomeri amino asit adını alır. Proteinlerin hidrolizi ile oluşan monomeri amino asit adını alır. Amino asitlerin dehidrasyonu ile protein sentezlenir. Amino asitlerin dehidrasyonu ile protein sentezlenir. Peptid bağı H2OH2OH2OH2O H2OH2OH2OH2O H2OH2OH2OH2O H2OH2OH2OH2O H2OH2OH2OH2O H2OH2OH2OH2O + (n) Protein Protein(polipeptid) (polipeptid) aaaaaaaa aaaa aaaa aaaa DehidrasyonDehidrasyon HidrolizHidroliz

25 CC NH 2 Amino Asitlerin Genel Formülü Amino Asitlerin Genel Formülü Karboksil grubu Amino grubu COOHCOOH Radikaller (değişken gruplar) R2R2R2R2 R2R2R2R2 R1R1R1R1 R1R1R1R1

26 CC NH 2 R2R2R2R2 R2R2R2R2 R1R1R1R1 R1R1R1R1 COOHCOOH CC NN R2R2R2R2 R2R2R2R2 R1R1R1R1 R1R1R1R1 COOHCOOH HH HH H2OH2OH2OH2O H2OH2OH2OH2O 1. Amino asit 1. Amino asit Peptid bağı 2. Amino asit DehidrasyonDehidrasyon İki Amino Asitin Birleşmesi İki Amino Asitin Birleşmesi

27 Canlılarda bulunan 20 çeşit aa’ den bazıları (12) vücut tarafından sentezlenir. Bunlara temel olmayan aa’ ler denir. Canlılarda bulunan 20 çeşit aa’ den bazıları (12) vücut tarafından sentezlenir. Bunlara temel olmayan aa’ ler denir. Geri kalanı ise vücut tarafından sentezlenmez ve temel aa’ ler adını alır. Besinler yolu ile alınır. Geri kalanı ise vücut tarafından sentezlenmez ve temel aa’ ler adını alır. Besinler yolu ile alınır. Canlılarda 20 çeşit aa olduğu halde protein çeşidi sonsuzdur. Canlılarda 20 çeşit aa olduğu halde protein çeşidi sonsuzdur. Canlılarda bulunan 20 çeşit aa’ den bazıları (12) vücut tarafından sentezlenir. Bunlara temel olmayan aa’ ler denir. Canlılarda bulunan 20 çeşit aa’ den bazıları (12) vücut tarafından sentezlenir. Bunlara temel olmayan aa’ ler denir. Geri kalanı ise vücut tarafından sentezlenmez ve temel aa’ ler adını alır. Besinler yolu ile alınır. Geri kalanı ise vücut tarafından sentezlenmez ve temel aa’ ler adını alır. Besinler yolu ile alınır. Canlılarda 20 çeşit aa olduğu halde protein çeşidi sonsuzdur. Canlılarda 20 çeşit aa olduğu halde protein çeşidi sonsuzdur. Protein Çeşitliliğinin Sebepleri Protein Çeşitliliğinin Sebepleri Bir protein molekülünde yer alan aa sırası Bir protein molekülünde yer alan aa sırası Bir protein molekülünde yer alan aa çeşidi Bir protein molekülünde yer alan aa çeşidi Bir protein molekülünde yer alan aa sayısı Bir protein molekülünde yer alan aa sayısı Değişirse sentezlenen proteinde farklı olur. Değişirse sentezlenen proteinde farklı olur. Bir protein molekülünde yer alan aa sırası Bir protein molekülünde yer alan aa sırası Bir protein molekülünde yer alan aa çeşidi Bir protein molekülünde yer alan aa çeşidi Bir protein molekülünde yer alan aa sayısı Bir protein molekülünde yer alan aa sayısı Değişirse sentezlenen proteinde farklı olur. Değişirse sentezlenen proteinde farklı olur.

28 aa 1 aa 3 aa 5 aa 4 aa 6 aa 1 aa 2 aa 3 aa 4 aa 5 ++ ++ ++ ++ ++ ++ ++ ++ ++ ++ ++ ++ ++ ++ ++++ ++ ++ ++ ++ A Proteini B Proteini C Proteini D Proteini E Proteini (Sırası)(Sırası) (Çeşidi)(Çeşidi) (Sayısı)(Sayısı) (Sayısı)(Sayısı)

29 Proteinler vücutta yapısal ve işlevsel olarak görev yapar. Proteinler vücutta yapısal ve işlevsel olarak görev yapar. Yapısal olarak; Yapısal olarak; Hücre zarlarının bileşiminde, DNA’ ın etrafında, birçok organelin yapısında, kanın bileşiminde, kasların yapısında, derinin etrafında, saç tırnak gibi birçok yapıda ayrıca tüm antikorlar ve bazı hormonlarda proteindir. O halde proteinler canlıda en fazla bulunan organik bileşiklerdir. Hücre zarlarının bileşiminde, DNA’ ın etrafında, birçok organelin yapısında, kanın bileşiminde, kasların yapısında, derinin etrafında, saç tırnak gibi birçok yapıda ayrıca tüm antikorlar ve bazı hormonlarda proteindir. O halde proteinler canlıda en fazla bulunan organik bileşiklerdir. İşlevsel olarak ise metabolizmada rol oynayan işlevsel proteinler yani enzimlerdir. İşlevsel olarak ise metabolizmada rol oynayan işlevsel proteinler yani enzimlerdir. Enerji hammaddesi olarak proteinler en son tercih edilir. Çünkü vücutta hem yapısal hem de işlevsel olarak görev yaparlar. Proteinler enerji hammaddesi olarak ya vücuda fazla alındıklarında ya da uzun süren açlık hallerinde kullanılırlar. Enerji hammaddesi olarak proteinler en son tercih edilir. Çünkü vücutta hem yapısal hem de işlevsel olarak görev yaparlar. Proteinler enerji hammaddesi olarak ya vücuda fazla alındıklarında ya da uzun süren açlık hallerinde kullanılırlar. Proteinler vücutta yapısal ve işlevsel olarak görev yapar. Proteinler vücutta yapısal ve işlevsel olarak görev yapar. Yapısal olarak; Yapısal olarak; Hücre zarlarının bileşiminde, DNA’ ın etrafında, birçok organelin yapısında, kanın bileşiminde, kasların yapısında, derinin etrafında, saç tırnak gibi birçok yapıda ayrıca tüm antikorlar ve bazı hormonlarda proteindir. O halde proteinler canlıda en fazla bulunan organik bileşiklerdir. Hücre zarlarının bileşiminde, DNA’ ın etrafında, birçok organelin yapısında, kanın bileşiminde, kasların yapısında, derinin etrafında, saç tırnak gibi birçok yapıda ayrıca tüm antikorlar ve bazı hormonlarda proteindir. O halde proteinler canlıda en fazla bulunan organik bileşiklerdir. İşlevsel olarak ise metabolizmada rol oynayan işlevsel proteinler yani enzimlerdir. İşlevsel olarak ise metabolizmada rol oynayan işlevsel proteinler yani enzimlerdir. Enerji hammaddesi olarak proteinler en son tercih edilir. Çünkü vücutta hem yapısal hem de işlevsel olarak görev yaparlar. Proteinler enerji hammaddesi olarak ya vücuda fazla alındıklarında ya da uzun süren açlık hallerinde kullanılırlar. Enerji hammaddesi olarak proteinler en son tercih edilir. Çünkü vücutta hem yapısal hem de işlevsel olarak görev yaparlar. Proteinler enerji hammaddesi olarak ya vücuda fazla alındıklarında ya da uzun süren açlık hallerinde kullanılırlar. Protein + Millon Kırmızı renk verir. Protein + Millon Kırmızı renk verir. Protein + Fehling Menekşe rengi oluşur. Protein + Fehling Menekşe rengi oluşur. Protein + Millon Kırmızı renk verir. Protein + Millon Kırmızı renk verir. Protein + Fehling Menekşe rengi oluşur. Protein + Fehling Menekşe rengi oluşur. Protein ayraçları Protein ayraçları

30 Amino asitlerin amino (N) grupları karaciğerde amonyak üre ve ürik aside çevrilerek idrarla dışarı atılır. Geri kalan C-H-O bölümü ise karbonhidratlara dönüşerek enerji hammaddesi olarak kullanılır. Amino asitlerin amino (N) grupları karaciğerde amonyak üre ve ürik aside çevrilerek idrarla dışarı atılır. Geri kalan C-H-O bölümü ise karbonhidratlara dönüşerek enerji hammaddesi olarak kullanılır. Bir amino asidin hücrede izlediği yol; Protein sentezine girer. Protein sentezine girer. Farklı bir amino aside dönüşür. Farklı bir amino aside dönüşür. Enerji hammaddesi olarak ve protein olmayan azotlu bileşiklerin yapımında kullanılır. (özellikle fazla olan amino asitler için) Enerji hammaddesi olarak ve protein olmayan azotlu bileşiklerin yapımında kullanılır. (özellikle fazla olan amino asitler için) Bir amino asidin hücrede izlediği yol; Protein sentezine girer. Protein sentezine girer. Farklı bir amino aside dönüşür. Farklı bir amino aside dönüşür. Enerji hammaddesi olarak ve protein olmayan azotlu bileşiklerin yapımında kullanılır. (özellikle fazla olan amino asitler için) Enerji hammaddesi olarak ve protein olmayan azotlu bileşiklerin yapımında kullanılır. (özellikle fazla olan amino asitler için) CC NH 2 R2R2R2R2 R2R2R2R2 R1R1R1R1 R1R1R1R1 KarboksilgrubuKarboksilgrubu AminogrubuAminogrubu COOHCOOH NH 3 üre ürik asit İdrar NH 3 üre ürik asit İdrar Amino asitlerden azotlu bileşikler ve enerji üretimi Amino asitlerden azotlu bileşikler ve enerji üretimi EnerjiEnerji

31 Metabolizmada gerçekleşen tüm reaksiyonlar kimyasaldır. Metabolizma canlı hücrede geçtiğine göre bu reaksiyonlar Biyokimyasal Reaksiyon adını alır. Metabolizmada gerçekleşen tüm reaksiyonlar kimyasaldır. Metabolizma canlı hücrede geçtiğine göre bu reaksiyonlar Biyokimyasal Reaksiyon adını alır. Enzimler Enzimler Anabolizmada gerçekleşen biyokimyasal reaksiyonlara Anabolik reaksiyon denir. Anabolizmada gerçekleşen biyokimyasal reaksiyonlara Anabolik reaksiyon denir. Katabolizmada gerçekleşen biyokimyasal reaksiyonlara ise Katabolik reaksiyon denir. Katabolizmada gerçekleşen biyokimyasal reaksiyonlara ise Katabolik reaksiyon denir. Vücudun dışında kimyasal reaksiyonlar yüksek sıcaklıkta, kuvvetli asit veya bazik ortamlarda gerçekleşebilir. Vücudun dışında kimyasal reaksiyonlar yüksek sıcaklıkta, kuvvetli asit veya bazik ortamlarda gerçekleşebilir. Ancak bu özelliklere sahip ortamlardan hücre zarar görür. Ancak bu özelliklere sahip ortamlardan hücre zarar görür. Anabolizmada gerçekleşen biyokimyasal reaksiyonlara Anabolik reaksiyon denir. Anabolizmada gerçekleşen biyokimyasal reaksiyonlara Anabolik reaksiyon denir. Katabolizmada gerçekleşen biyokimyasal reaksiyonlara ise Katabolik reaksiyon denir. Katabolizmada gerçekleşen biyokimyasal reaksiyonlara ise Katabolik reaksiyon denir. Vücudun dışında kimyasal reaksiyonlar yüksek sıcaklıkta, kuvvetli asit veya bazik ortamlarda gerçekleşebilir. Vücudun dışında kimyasal reaksiyonlar yüksek sıcaklıkta, kuvvetli asit veya bazik ortamlarda gerçekleşebilir. Ancak bu özelliklere sahip ortamlardan hücre zarar görür. Ancak bu özelliklere sahip ortamlardan hücre zarar görür.

32 O halde ister katabolik ister anabolik olsun tüm biyokimyasal reaksiyonlar canlı hücreye zarar vermeden gerçekleşmelidir. O halde ister katabolik ister anabolik olsun tüm biyokimyasal reaksiyonlar canlı hücreye zarar vermeden gerçekleşmelidir. Bu da enzimler sayesinde olur. Bu da enzimler sayesinde olur. Enzimler reaksiyonların gerçekleşmesi için gerekli olan aktifleşme enerji sini azaltarak hücrenin zarar görmesini engellerler. Enzimler reaksiyonların gerçekleşmesi için gerekli olan aktifleşme enerji sini azaltarak hücrenin zarar görmesini engellerler. O halde ister katabolik ister anabolik olsun tüm biyokimyasal reaksiyonlar canlı hücreye zarar vermeden gerçekleşmelidir. O halde ister katabolik ister anabolik olsun tüm biyokimyasal reaksiyonlar canlı hücreye zarar vermeden gerçekleşmelidir. Bu da enzimler sayesinde olur. Bu da enzimler sayesinde olur. Enzimler reaksiyonların gerçekleşmesi için gerekli olan aktifleşme enerji sini azaltarak hücrenin zarar görmesini engellerler. Enzimler reaksiyonların gerçekleşmesi için gerekli olan aktifleşme enerji sini azaltarak hücrenin zarar görmesini engellerler. Aktifleşme enerjisi bir molekülün diğer bir molekülle reaksiyona girmesi veya bir molekülün parçalanması için gerekli olan minumum enerji miktarıdır. Aktifleşme enerjisi bir molekülün diğer bir molekülle reaksiyona girmesi veya bir molekülün parçalanması için gerekli olan minumum enerji miktarıdır. Enzimlerin Aktifleşme Enerjisini Azaltması Enzimlerin Aktifleşme Enerjisini Azaltması

33 H2O2H2O2H2O2H2O2 H2O2H2O2H2O2H2O2 H2OH2OH2OH2O H2OH2OH2OH2O++ 18000 cal Hücre İçinde: Hücre İçinde: H2O2H2O2H2O2H2O2 H2O2H2O2H2O2H2O2 KatalazKatalaz 5500 cal MnO 2 (katalizör) Katalaz (enzim) Hücre Dışında: Hücre Dışında: MnO 2 ½ O 2 H2OH2OH2OH2O H2OH2OH2OH2O++ İki reaksiyon arasındaki farka bakıldığında aktifleşme enerjisinin enzim varlığında azalmasıdır. İki reaksiyon arasındaki farka bakıldığında aktifleşme enerjisinin enzim varlığında azalmasıdır. O halde enzimler aktifleşme enerjisini azaltarak biyokimyasal tepkimelerin hücreye zarar vermeden gerçekleşmesini sağlarlar. O halde enzimler aktifleşme enerjisini azaltarak biyokimyasal tepkimelerin hücreye zarar vermeden gerçekleşmesini sağlarlar. İki reaksiyon arasındaki farka bakıldığında aktifleşme enerjisinin enzim varlığında azalmasıdır. İki reaksiyon arasındaki farka bakıldığında aktifleşme enerjisinin enzim varlığında azalmasıdır. O halde enzimler aktifleşme enerjisini azaltarak biyokimyasal tepkimelerin hücreye zarar vermeden gerçekleşmesini sağlarlar. O halde enzimler aktifleşme enerjisini azaltarak biyokimyasal tepkimelerin hücreye zarar vermeden gerçekleşmesini sağlarlar. Örneğin ; H 2 O 2 (hidrojen peroksit) hücrede metabolizma sonucu oluşan zehirli bir maddedir ve hemen parçalanması gerekir. Bu maddeyi cansız ortamda hücre dışında da parçalamak mümkündür. Örneğin ; H 2 O 2 (hidrojen peroksit) hücrede metabolizma sonucu oluşan zehirli bir maddedir ve hemen parçalanması gerekir. Bu maddeyi cansız ortamda hücre dışında da parçalamak mümkündür.

34 Tepkimenin ilerlemesi Enerji cal. cal.Enerji Enzim yok Enzim var H2O2H2O2H2O2H2O2 H2O2H2O2H2O2H2O2 1800018000 55005500 H2OH2OH2OH2O H2OH2OH2OH2O ++ ½ O 2 Aktifleşme enerjisi Enzimlerin Aktifleşme Enerjisini Azaltması Enzimlerin Aktifleşme Enerjisini Azaltması

35 Bu reaksiyonlarda görülen diğer bir farkta, aktifleşme enerjisinin hücre dışında katalizörle hücre içinde ise enzimle sağlanmasıdır. Bu reaksiyonlarda görülen diğer bir farkta, aktifleşme enerjisinin hücre dışında katalizörle hücre içinde ise enzimle sağlanmasıdır. Katalizör nedir? Katalizör nedir? Katalizörler; Katalizörler; Aktifleşme enerjisini azaltırlar. Aktifleşme enerjisini azaltırlar. Tepkimeleri başlatmaz ancak tepkimelerin süresini kısaltarak tepkime hızını artırırlar. Tepkimeleri başlatmaz ancak tepkimelerin süresini kısaltarak tepkime hızını artırırlar. Genellikle tepkimeleri çift yönlü katalizler. Genellikle tepkimeleri çift yönlü katalizler. Tepkime esnasında yapılarında değişme olmaz. Bu nedenle tekrar tekrar kullanılırlar. Tepkime esnasında yapılarında değişme olmaz. Bu nedenle tekrar tekrar kullanılırlar. Enzimlerde katalizörlerle aynı özellikleri taşır. O halde enzimler canlı hücrelerde sentezlenen doğal katalizörlerdir. Enzimlerde katalizörlerle aynı özellikleri taşır. O halde enzimler canlı hücrelerde sentezlenen doğal katalizörlerdir. Katalizörler; Katalizörler; Aktifleşme enerjisini azaltırlar. Aktifleşme enerjisini azaltırlar. Tepkimeleri başlatmaz ancak tepkimelerin süresini kısaltarak tepkime hızını artırırlar. Tepkimeleri başlatmaz ancak tepkimelerin süresini kısaltarak tepkime hızını artırırlar. Genellikle tepkimeleri çift yönlü katalizler. Genellikle tepkimeleri çift yönlü katalizler. Tepkime esnasında yapılarında değişme olmaz. Bu nedenle tekrar tekrar kullanılırlar. Tepkime esnasında yapılarında değişme olmaz. Bu nedenle tekrar tekrar kullanılırlar. Enzimlerde katalizörlerle aynı özellikleri taşır. O halde enzimler canlı hücrelerde sentezlenen doğal katalizörlerdir. Enzimlerde katalizörlerle aynı özellikleri taşır. O halde enzimler canlı hücrelerde sentezlenen doğal katalizörlerdir. X maddesi herhangi bir katalizör olsun. XX AA++BBCC ++ XX veyaveya CC AA++BB ++ XX XX

36 Enzimlerin Yapısı Enzimlerin Yapısı Enzimler Basit ve Bileşik Enzim olarak ikiye ayrılır. Enzimler Basit ve Bileşik Enzim olarak ikiye ayrılır. Basit enzimler sadece proteinden oluşur ve Apoenzim adını alır. Basit enzimler sadece proteinden oluşur ve Apoenzim adını alır. Apoenzimler genellikle tek başlarına çalışmazlar. Yapılarına yardımcı bir molekül ekleyerek aktif enzim (Holoenzim) yani bileşik enzim haline gelirler. Apoenzimler genellikle tek başlarına çalışmazlar. Yapılarına yardımcı bir molekül ekleyerek aktif enzim (Holoenzim) yani bileşik enzim haline gelirler. Bileşik enzimlerde, yardımcı molekül iki türlü olur. Bileşik enzimlerde, yardımcı molekül iki türlü olur. Koenzim (organik) Koenzim (organik) Kofaktör (inorganik) Kofaktör (inorganik) Koenzimler protein olmayan bir organik maddedir. Genellikle vitaminlerdir. Koenzimler protein olmayan bir organik maddedir. Genellikle vitaminlerdir. Kofaktörler ise Fe, Mn, Mg, Zn, Na, K gibi inorganik maddelerdir. Kofaktörler ise Fe, Mn, Mg, Zn, Na, K gibi inorganik maddelerdir. Bir apoenzim ya koenzimle ya da kofaktörle çalışır. Bir apoenzim ya koenzimle ya da kofaktörle çalışır. Enzimler Basit ve Bileşik Enzim olarak ikiye ayrılır. Enzimler Basit ve Bileşik Enzim olarak ikiye ayrılır. Basit enzimler sadece proteinden oluşur ve Apoenzim adını alır. Basit enzimler sadece proteinden oluşur ve Apoenzim adını alır. Apoenzimler genellikle tek başlarına çalışmazlar. Yapılarına yardımcı bir molekül ekleyerek aktif enzim (Holoenzim) yani bileşik enzim haline gelirler. Apoenzimler genellikle tek başlarına çalışmazlar. Yapılarına yardımcı bir molekül ekleyerek aktif enzim (Holoenzim) yani bileşik enzim haline gelirler. Bileşik enzimlerde, yardımcı molekül iki türlü olur. Bileşik enzimlerde, yardımcı molekül iki türlü olur. Koenzim (organik) Koenzim (organik) Kofaktör (inorganik) Kofaktör (inorganik) Koenzimler protein olmayan bir organik maddedir. Genellikle vitaminlerdir. Koenzimler protein olmayan bir organik maddedir. Genellikle vitaminlerdir. Kofaktörler ise Fe, Mn, Mg, Zn, Na, K gibi inorganik maddelerdir. Kofaktörler ise Fe, Mn, Mg, Zn, Na, K gibi inorganik maddelerdir. Bir apoenzim ya koenzimle ya da kofaktörle çalışır. Bir apoenzim ya koenzimle ya da kofaktörle çalışır.

37 (tam – aktif enzim) Apoenzim (protein) Bileşik enzim (Holoenzim) ++ Koenzim Koenzim Kofaktör Kofaktör Holoenzim (Bileşik enzim) Bir yardımcı molekül farklı apoenzimlerle çalışır. Bir yardımcı molekül farklı apoenzimlerle çalışır. Bir apoenzim aynı yardımcı molekülle çalışır. Bir apoenzim aynı yardımcı molekülle çalışır. Bu nedenle yardımcı molekül çeşidi apoenzim çeşidinden daha azdır. Bu nedenle yardımcı molekül çeşidi apoenzim çeşidinden daha azdır. Bir yardımcı molekül farklı apoenzimlerle çalışır. Bir yardımcı molekül farklı apoenzimlerle çalışır. Bir apoenzim aynı yardımcı molekülle çalışır. Bir apoenzim aynı yardımcı molekülle çalışır. Bu nedenle yardımcı molekül çeşidi apoenzim çeşidinden daha azdır. Bu nedenle yardımcı molekül çeşidi apoenzim çeşidinden daha azdır. (tam – aktif enzim) ApoenzimApoenzim Ko - Ko -enzim enzim faktör faktör (veya)(veya) ++ ++

38 EnzimEnzim Aktif bölge SubstratSubstrat Enzim – Substrat Kompleksi Kompleksi EnzimEnzim Yeni Ürün ++ ++ SubstratSubstrat EnzimEnzim Enzim – Substrat Kompleksi Kompleksi EnzimEnzim ++ Yeni Ürün Enzimin etki ettiği maddeye substrat denir. Enzimin substratı tanımladığı yer aktif bölge adını alır. Aktif bölge ile substrat arasında anahtar – kilit uyumu vardır. Substrat aktif bölgeye geçici olarak bağlanır. Enzim – substrat kompleksi oluşur. Tepkime gerçekleşir. Tepkime sonunda yeni ürün meydana gelir. Enzim serbest hale geçer. Enzimin etki ettiği maddeye substrat denir. Enzimin substratı tanımladığı yer aktif bölge adını alır. Aktif bölge ile substrat arasında anahtar – kilit uyumu vardır. Substrat aktif bölgeye geçici olarak bağlanır. Enzim – substrat kompleksi oluşur. Tepkime gerçekleşir. Tepkime sonunda yeni ürün meydana gelir. Enzim serbest hale geçer. Enzimlerin Çalışması Enzimlerin Çalışması

39 Enzim Özgüllüğü Enzim Özgüllüğü Hücrede bir çeşit enzim bulunmaz ve her enzim DNA’ da bulunan farklı genler tarafından üretilir. Bu durumda her enzimin etki ettiği substrat diğerinden farklıdır. Buna göre her enzim ayrı bir biyokimyasal tepkimeyi katalizler buna Enzim Özgüllüğü denir. Hücrede bir çeşit enzim bulunmaz ve her enzim DNA’ da bulunan farklı genler tarafından üretilir. Bu durumda her enzimin etki ettiği substrat diğerinden farklıdır. Buna göre her enzim ayrı bir biyokimyasal tepkimeyi katalizler buna Enzim Özgüllüğü denir. Enzim özgüllüğü sayesinde biyokimyasal tepkimeler birbirine karışmadan düzenli bir şekilde gerçekleşir. Enzim özgüllüğü sayesinde biyokimyasal tepkimeler birbirine karışmadan düzenli bir şekilde gerçekleşir. Hücrede bir çeşit enzim bulunmaz ve her enzim DNA’ da bulunan farklı genler tarafından üretilir. Bu durumda her enzimin etki ettiği substrat diğerinden farklıdır. Buna göre her enzim ayrı bir biyokimyasal tepkimeyi katalizler buna Enzim Özgüllüğü denir. Hücrede bir çeşit enzim bulunmaz ve her enzim DNA’ da bulunan farklı genler tarafından üretilir. Bu durumda her enzimin etki ettiği substrat diğerinden farklıdır. Buna göre her enzim ayrı bir biyokimyasal tepkimeyi katalizler buna Enzim Özgüllüğü denir. Enzim özgüllüğü sayesinde biyokimyasal tepkimeler birbirine karışmadan düzenli bir şekilde gerçekleşir. Enzim özgüllüğü sayesinde biyokimyasal tepkimeler birbirine karışmadan düzenli bir şekilde gerçekleşir. 1 Gen = 1 Enzim 1 Gen = 1 Enzim Metabolik reaksiyonlar DNA ‘da yer alan genler tarafından üretilen enzimlerle (protein) kontrol edilir. Metabolik reaksiyonlar DNA ‘da yer alan genler tarafından üretilen enzimlerle (protein) kontrol edilir. O halde 1 gen = 1 enzimdir. O halde 1 gen = 1 enzimdir. Metabolik reaksiyonlar DNA ‘da yer alan genler tarafından üretilen enzimlerle (protein) kontrol edilir. Metabolik reaksiyonlar DNA ‘da yer alan genler tarafından üretilen enzimlerle (protein) kontrol edilir. O halde 1 gen = 1 enzimdir. O halde 1 gen = 1 enzimdir.

40 DNADNA AA BB CC DD EE G1G1G1G1 G1G1G1G1 G2G2G2G2 G2G2G2G2 G3G3G3G3 G3G3G3G3 G4G4G4G4 G4G4G4G4 E1E1E1E1 E1E1E1E1 E2E2E2E2 E2E2E2E2 E3E3E3E3 E3E3E3E3 E4E4E4E4 E4E4E4E4 G1G1G1G1 G1G1G1G1 G2G2G2G2 G2G2G2G2 G3G3G3G3 G3G3G3G3 E1E1E1E1 E1E1E1E1 E2E2E2E2 E2E2E2E2 E3E3E3E3 E3E3E3E3 Enzimler genellikle takım halinde çalışırlar. Enzimler genellikle takım halinde çalışırlar. Bir tepkime sonucunda oluşan ürün diğer tepkimede etkili olan enzimin substratıdır. Bir tepkime sonucunda oluşan ürün diğer tepkimede etkili olan enzimin substratıdır. Bir enzimin yapısının bozulması tepkimenin durmasına yol açar. Bir enzimin yapısının bozulması tepkimenin durmasına yol açar. Örneğin E 3 bozulursa tepkime C’ de durur. Yani ortamda C maddesi birikir, D maddesi oluşmaz. Örneğin E 3 bozulursa tepkime C’ de durur. Yani ortamda C maddesi birikir, D maddesi oluşmaz. Enzimler genellikle takım halinde çalışırlar. Enzimler genellikle takım halinde çalışırlar. Bir tepkime sonucunda oluşan ürün diğer tepkimede etkili olan enzimin substratıdır. Bir tepkime sonucunda oluşan ürün diğer tepkimede etkili olan enzimin substratıdır. Bir enzimin yapısının bozulması tepkimenin durmasına yol açar. Bir enzimin yapısının bozulması tepkimenin durmasına yol açar. Örneğin E 3 bozulursa tepkime C’ de durur. Yani ortamda C maddesi birikir, D maddesi oluşmaz. Örneğin E 3 bozulursa tepkime C’ de durur. Yani ortamda C maddesi birikir, D maddesi oluşmaz. 1 Gen = 1 Enzim 1 Gen = 1 Enzim Enzimler farklı çünkü enzimi üreten genler farklıdır. Enzimler farklı çünkü enzimi üreten genler farklıdır.

41 Enzimatik Reaksiyonların Hızını Etkileyen Faktörler Enzimatik Reaksiyonların Hızını Etkileyen Faktörler 1.Enzim yoğunluğu 2.Substrat yoğunluğu 3.Sıcaklık 4.Substrat yüzeyi 5.pH 6.Su 7.Kimyasal maddeler (Aktivatör – İnhibitör ) 1.Enzim yoğunluğu 2.Substrat yoğunluğu 3.Sıcaklık 4.Substrat yüzeyi 5.pH 6.Su 7.Kimyasal maddeler (Aktivatör – İnhibitör )

42 Substrat sabit Substrat sabit Enzim yoğunluğu Tepkime hızı Enzim Yoğunluğu Enzim Yoğunluğu Substrat miktarının sabit olduğu bir ortama enzim ilavesi yapılırsa tepkime hızı artarak devam eder. Substrat miktarının sabit olduğu bir ortama enzim ilavesi yapılırsa tepkime hızı artarak devam eder. Çünkü substrat molekülleri boş kalmaz. Çünkü substrat molekülleri boş kalmaz. Ortamda substrat bitince reaksiyon sonlanır. Ortamda substrat bitince reaksiyon sonlanır. Substrat miktarının sabit olduğu bir ortama enzim ilavesi yapılırsa tepkime hızı artarak devam eder. Substrat miktarının sabit olduğu bir ortama enzim ilavesi yapılırsa tepkime hızı artarak devam eder. Çünkü substrat molekülleri boş kalmaz. Çünkü substrat molekülleri boş kalmaz. Ortamda substrat bitince reaksiyon sonlanır. Ortamda substrat bitince reaksiyon sonlanır.

43 Substrat yoğunluğu Tepkime hızı Enzim sabit Enzim sabit Substrat Yoğunluğu Substrat Yoğunluğu Enzim miktarının sabit olduğu bir ortama substrat ilavesi yapılırsa tepkime hızı bir süre artar sonra sabit bir hızla devam eder. Enzim miktarının sabit olduğu bir ortama substrat ilavesi yapılırsa tepkime hızı bir süre artar sonra sabit bir hızla devam eder. Çünkü her substrat molekülü için enzim bulunmaz. Çünkü her substrat molekülü için enzim bulunmaz. Enzim miktarının sabit olduğu bir ortama substrat ilavesi yapılırsa tepkime hızı bir süre artar sonra sabit bir hızla devam eder. Enzim miktarının sabit olduğu bir ortama substrat ilavesi yapılırsa tepkime hızı bir süre artar sonra sabit bir hızla devam eder. Çünkü her substrat molekülü için enzim bulunmaz. Çünkü her substrat molekülü için enzim bulunmaz.

44 oCoCoCoC oCoCoCoC Tepkime hızı SıcaklıkSıcaklık Optimum sıcaklık oCoCoCoC oCoCoCoC 3737 00 2020 3030 40405050 1010 Enzim çalışmaz. Enzim çalışmaz. (yapısı bozulmaz) (yapısı bozulmaz) Enzim çalışmaz. Enzim çalışmaz. (yapısı bozulmaz) (yapısı bozulmaz) Enzim çalışmaz. Enzim çalışmaz. (yapısı bozulur) (yapısı bozulur) Enzim çalışmaz. Enzim çalışmaz. (yapısı bozulur) (yapısı bozulur) Sıcaklık Sıcaklık Sıcaklık artışı bir dereceye kadar tepkime hızını artırır. Sıcaklık artışı bir dereceye kadar tepkime hızını artırır. Ancak yüksek sıcaklık enzimin protein yapısını bozar ve enzim çalışmaz. Buna Denaturasyon denir. Ancak yüksek sıcaklık enzimin protein yapısını bozar ve enzim çalışmaz. Buna Denaturasyon denir. Eğer enzimin yapısı bozulmadan sıcaklık normale getirilirse enzim çalışmaya devam eder. Buna da Renaturasyon denir. Eğer enzimin yapısı bozulmadan sıcaklık normale getirilirse enzim çalışmaya devam eder. Buna da Renaturasyon denir. Düşük sıcaklıkta enzimler çalışmaz ancak yapıları bozulmaz. Düşük sıcaklıkta enzimler çalışmaz ancak yapıları bozulmaz. Sıcaklık artışı bir dereceye kadar tepkime hızını artırır. Sıcaklık artışı bir dereceye kadar tepkime hızını artırır. Ancak yüksek sıcaklık enzimin protein yapısını bozar ve enzim çalışmaz. Buna Denaturasyon denir. Ancak yüksek sıcaklık enzimin protein yapısını bozar ve enzim çalışmaz. Buna Denaturasyon denir. Eğer enzimin yapısı bozulmadan sıcaklık normale getirilirse enzim çalışmaya devam eder. Buna da Renaturasyon denir. Eğer enzimin yapısı bozulmadan sıcaklık normale getirilirse enzim çalışmaya devam eder. Buna da Renaturasyon denir. Düşük sıcaklıkta enzimler çalışmaz ancak yapıları bozulmaz. Düşük sıcaklıkta enzimler çalışmaz ancak yapıları bozulmaz.

45 Enzim sabit Enzim sabit Substrat yüzeyi Tepkime hızı s s s s IIII II SubstratSubstrat Enzimler etkilerini substrat yüzeyinden başlatırlar. O halde; Enzimler etkilerini substrat yüzeyinden başlatırlar. O halde; Substrat yüzeyi arttıkça enzimin etki yüzeyi artar. Tepkime hızı artar. Substrat yüzeyi arttıkça enzimin etki yüzeyi artar. Tepkime hızı artar. Enzimler etkilerini substrat yüzeyinden başlatırlar. O halde; Enzimler etkilerini substrat yüzeyinden başlatırlar. O halde; Substrat yüzeyi arttıkça enzimin etki yüzeyi artar. Tepkime hızı artar. Substrat yüzeyi arttıkça enzimin etki yüzeyi artar. Tepkime hızı artar. Substrat Yüzeyi Substrat Yüzeyi EnzimEnzim

46 pHpH 77 11 1414 Tepkime hızı PepsinPepsin AmilazAmilazTripsinTripsin Genellikle enzimler nötr ortamda etkili olurlar. Bazı enzimler asidik bazıları da bazik ortamda çalışırlar. Genellikle enzimler nötr ortamda etkili olurlar. Bazı enzimler asidik bazıları da bazik ortamda çalışırlar. pH pH

47 Enzimlerin çalışması için mutlaka ortamda su bulunmalıdır. Ortamdaki su miktarı % 15 olursa enzim çalışmaz. Enzimlerin çalışması için mutlaka ortamda su bulunmalıdır. Ortamdaki su miktarı % 15 olursa enzim çalışmaz. Tohumlarda bu miktar % 5’ e kadar iner. Enzimler çalışmadığından tohumda uzun süre dayanır. Tohumlarda bu miktar % 5’ e kadar iner. Enzimler çalışmadığından tohumda uzun süre dayanır. Enzimlerin çalışması için mutlaka ortamda su bulunmalıdır. Ortamdaki su miktarı % 15 olursa enzim çalışmaz. Enzimlerin çalışması için mutlaka ortamda su bulunmalıdır. Ortamdaki su miktarı % 15 olursa enzim çalışmaz. Tohumlarda bu miktar % 5’ e kadar iner. Enzimler çalışmadığından tohumda uzun süre dayanır. Tohumlarda bu miktar % 5’ e kadar iner. Enzimler çalışmadığından tohumda uzun süre dayanır. Su Su Kimyasal Maddeler Kimyasal Maddeler Kimyasal maddelerin bir kısmı reaksiyonları hızlandırır. Bunlara Aktivatör madde denir. (Ca, K, KCl) Kimyasal maddelerin bir kısmı reaksiyonları hızlandırır. Bunlara Aktivatör madde denir. (Ca, K, KCl) Bazıları ise durdurur ve İnhibitör madde adını alır. (Kurşun, civa, siyanür, bakır, alüminyum gibi..) Bazıları ise durdurur ve İnhibitör madde adını alır. (Kurşun, civa, siyanür, bakır, alüminyum gibi..) Örneğin siyanür solunum enzimlerine bağlanır. Enzim çalışmaz. Örneğin siyanür solunum enzimlerine bağlanır. Enzim çalışmaz. Kimyasal maddelerin bir kısmı reaksiyonları hızlandırır. Bunlara Aktivatör madde denir. (Ca, K, KCl) Kimyasal maddelerin bir kısmı reaksiyonları hızlandırır. Bunlara Aktivatör madde denir. (Ca, K, KCl) Bazıları ise durdurur ve İnhibitör madde adını alır. (Kurşun, civa, siyanür, bakır, alüminyum gibi..) Bazıları ise durdurur ve İnhibitör madde adını alır. (Kurşun, civa, siyanür, bakır, alüminyum gibi..) Örneğin siyanür solunum enzimlerine bağlanır. Enzim çalışmaz. Örneğin siyanür solunum enzimlerine bağlanır. Enzim çalışmaz. Enzimler hücre içinde,hücre dışında ve uygun koşullar sağlandığında cansız ortamlarda da çalışabilir. Enzimler hücre içinde,hücre dışında ve uygun koşullar sağlandığında cansız ortamlarda da çalışabilir.

48 Bütün karaciğer oCoCoCoC oCoCoCoC 6060 3535 Kıyılmış karaciğer oCoCoCoC oCoCoCoC Doğranmış karaciğer 00 oCoCoCoC oCoCoCoC susu susu susu AA BB CC Eşit miktarlarda karaciğerin bulunduğu bu üç sistemden hangisinde enzimatik reaksiyon meydana gelir? Neden. Eşit miktarlarda karaciğerin bulunduğu bu üç sistemden hangisinde enzimatik reaksiyon meydana gelir? Neden. Hangi sistemde sıcaklık normale getirilirse tepkime devam eder? Hangi sistemde sıcaklık normale getirilirse tepkime devam eder? Eşit miktarlarda karaciğerin bulunduğu bu üç sistemden hangisinde enzimatik reaksiyon meydana gelir? Neden. Eşit miktarlarda karaciğerin bulunduğu bu üç sistemden hangisinde enzimatik reaksiyon meydana gelir? Neden. Hangi sistemde sıcaklık normale getirilirse tepkime devam eder? Hangi sistemde sıcaklık normale getirilirse tepkime devam eder? Karaciğerde bulunan Katalaz enzimi karaciğerde oluşan H 2 O 2 ‘ i (hidrojen peroksit) etkisiz hale getirir. Karaciğerde bulunan Katalaz enzimi karaciğerde oluşan H 2 O 2 ‘ i (hidrojen peroksit) etkisiz hale getirir.

49 Yapısı Yapısı B Ş FosfatFosfat NükleozitNükleozit Nükleik asit (polinükleotid) (polinükleotid) NükleotidNükleotid DehidrasyonDehidrasyon P Nükleik asitlerin yapısal birimleri Nükleotid adını alır. Nükleik asitlerin yapısal birimleri Nükleotid adını alır. Bir nükleotid üç farklı maddeden oluşur. Bir nükleotid üç farklı maddeden oluşur. Nükleik asitlerin yapısal birimleri Nükleotid adını alır. Nükleik asitlerin yapısal birimleri Nükleotid adını alır. Bir nükleotid üç farklı maddeden oluşur. Bir nükleotid üç farklı maddeden oluşur. Organik Baz + Şeker ++ (5C) (5C) (N)(N) == +++++ (n) == Nükleik Asitler Nükleik Asitler

50 Bir nükleotidin değişken grubu bazlardır. Bir nükleotidin değişken grubu bazlardır. Bu nedenle nükleotidler içerdikleri baz çeşidine göre adlandırılır. Bu nedenle nükleotidler içerdikleri baz çeşidine göre adlandırılır. PURİNPURİN PİRİMİDİNPİRİMİDİN

51 FOSFAT (DNA – RNA) H 3 PO 4 (Fosforik Asit) FOSFAT (DNA – RNA) H 3 PO 4 (Fosforik Asit) P O O O O H H H ŞEKER ( 5C ) RİBOZ (RNA) DEOKSİRİBOZ (DNA)

52 RNA RNA (Ribonükleik asit) (Ribonükleik asit) RNA RNA (Ribonükleik asit) (Ribonükleik asit) DNA DNA (Deoksiribonükleik asit) (Deoksiribonükleik asit) DNA DNA (Deoksiribonükleik asit) (Deoksiribonükleik asit) Nükleik Asitler Kalıtım maddesi Protein sentezi mRNA (elçi - haberci) : DNA dan aldığı bir proteine ait bilgiyi ribozoma götürür. mRNA (elçi - haberci) : DNA dan aldığı bir proteine ait bilgiyi ribozoma götürür. Üç çeşit RNA bulunur. tRNA (taşıyıcı): Sitoplazmadan aldığı aminoasitleri protein sentezinde kullanılmak üzere ribozoma taşır. tRNA (taşıyıcı): Sitoplazmadan aldığı aminoasitleri protein sentezinde kullanılmak üzere ribozoma taşır. rRNA (ribozomal): Ribozomun yapısına katılır. rRNA (ribozomal): Ribozomun yapısına katılır.

53 DNADNA GENGEN mRNAmRNA GENGEN mRNAmRNA İşlevsel(enzim)İşlevsel(enzim) Ribozom tRNAtRNA ProteinProtein a.aa.a MetabolizmaMetabolizma YapısalYapısal 1 GEN = 1 ENZİM

54

55 DNA iki polinükleotid zincirinden oluşur. DNA iki polinükleotid zincirinden oluşur. İki zincir saat yönünde dönümler yaparak sarmal yapıyı oluşturur. (Paketleme ) İki zincir saat yönünde dönümler yaparak sarmal yapıyı oluşturur. (Paketleme ) Her bir zincirin omurgasını Fosfat ve Şeker oluşturur. Her bir zincirin omurgasını Fosfat ve Şeker oluşturur. P ve şeker arasında fosfodiester bağları bulunur. P ve şeker arasında fosfodiester bağları bulunur. Bir P iki ayrı nükleotidin şekeri ile bağ yapar. Bir P iki ayrı nükleotidin şekeri ile bağ yapar. Baz ile şeker arasındaki bağlarda glikozid bağ adını alır. Baz ile şeker arasındaki bağlarda glikozid bağ adını alır. Bu şekilde nükleotidler alt alta bağlanarak zincir yapısı oluşur. Bu şekilde nükleotidler alt alta bağlanarak zincir yapısı oluşur. İki zincir birbirine bazlar arasındaki Hidrojen bağlarıyla bağlanır. İki zincir birbirine bazlar arasındaki Hidrojen bağlarıyla bağlanır. Bir DNA molekülünde purin bazı pirimidin bazı ile Bir DNA molekülünde purin bazı pirimidin bazı ile A bazı T bazı ile A bazı T bazı ile G bazı C bazı ile birleşir. Sonuç olarak bir DNA molekülünde; G bazı C bazı ile birleşir. Sonuç olarak bir DNA molekülünde; Purin = Pirimidin Purin = Pirimidin A=T G=C olur. A=T G=C olur. DNA iki polinükleotid zincirinden oluşur. DNA iki polinükleotid zincirinden oluşur. İki zincir saat yönünde dönümler yaparak sarmal yapıyı oluşturur. (Paketleme ) İki zincir saat yönünde dönümler yaparak sarmal yapıyı oluşturur. (Paketleme ) Her bir zincirin omurgasını Fosfat ve Şeker oluşturur. Her bir zincirin omurgasını Fosfat ve Şeker oluşturur. P ve şeker arasında fosfodiester bağları bulunur. P ve şeker arasında fosfodiester bağları bulunur. Bir P iki ayrı nükleotidin şekeri ile bağ yapar. Bir P iki ayrı nükleotidin şekeri ile bağ yapar. Baz ile şeker arasındaki bağlarda glikozid bağ adını alır. Baz ile şeker arasındaki bağlarda glikozid bağ adını alır. Bu şekilde nükleotidler alt alta bağlanarak zincir yapısı oluşur. Bu şekilde nükleotidler alt alta bağlanarak zincir yapısı oluşur. İki zincir birbirine bazlar arasındaki Hidrojen bağlarıyla bağlanır. İki zincir birbirine bazlar arasındaki Hidrojen bağlarıyla bağlanır. Bir DNA molekülünde purin bazı pirimidin bazı ile Bir DNA molekülünde purin bazı pirimidin bazı ile A bazı T bazı ile A bazı T bazı ile G bazı C bazı ile birleşir. Sonuç olarak bir DNA molekülünde; G bazı C bazı ile birleşir. Sonuç olarak bir DNA molekülünde; Purin = Pirimidin Purin = Pirimidin A=T G=C olur. A=T G=C olur. DNA Molekülünün Özellikleri I DNA Molekülünün Özellikleri I

56 A – T arasında 2H bağı A – T arasında 2H bağı G – C arasında 3H bağı bulunur. G – C arasında 3H bağı bulunur. A – T arasında 2H bağı A – T arasında 2H bağı G – C arasında 3H bağı bulunur. G – C arasında 3H bağı bulunur. DNA Molekülünün Özellikleri II DNA Molekülünün Özellikleri II DNA molekülünün çapı tüm zincir boyunca sabittir. DNA molekülünün çapı tüm zincir boyunca sabittir. (Çünkü iki halka tek halkayla bağ kurar.) (Çünkü iki halka tek halkayla bağ kurar.) DNA molekülünün çapı tüm zincir boyunca sabittir. DNA molekülünün çapı tüm zincir boyunca sabittir. (Çünkü iki halka tek halkayla bağ kurar.) (Çünkü iki halka tek halkayla bağ kurar.) DNA doğada kendini eşleme yeteneğine sahip tek moleküldür. DNA doğada kendini eşleme yeteneğine sahip tek moleküldür. Bu sayede kalıtsal bilginin, dölden döle ve bir bireyde bir hücreden Bu sayede kalıtsal bilginin, dölden döle ve bir bireyde bir hücreden diğer hücreye sabit bir şekilde geçmesi sağlanmış olur. diğer hücreye sabit bir şekilde geçmesi sağlanmış olur. DNA’ nın iki zinciri birbirinin tamamlayıcısıdır. DNA’ nın iki zinciri birbirinin tamamlayıcısıdır. DNA doğada kendini eşleme yeteneğine sahip tek moleküldür. DNA doğada kendini eşleme yeteneğine sahip tek moleküldür. Bu sayede kalıtsal bilginin, dölden döle ve bir bireyde bir hücreden Bu sayede kalıtsal bilginin, dölden döle ve bir bireyde bir hücreden diğer hücreye sabit bir şekilde geçmesi sağlanmış olur. diğer hücreye sabit bir şekilde geçmesi sağlanmış olur. DNA’ nın iki zinciri birbirinin tamamlayıcısıdır. DNA’ nın iki zinciri birbirinin tamamlayıcısıdır.

57 GlikozidbağGlikozidbağ HidrojenbağıHidrojenbağı Fosfodiester bağı DNA DNA

58 Replikasyon esnasında DNA nın iki ipliği birbirinden ayrılır. Replikasyon esnasında DNA nın iki ipliği birbirinden ayrılır. Her bir iplik kendini eşler. Her bir iplik kendini eşler. Bölünme sonucu oluşan hücrelerde bir yeni bir eski iplikten oluşan DNA yer alır. Bölünme sonucu oluşan hücrelerde bir yeni bir eski iplikten oluşan DNA yer alır. Bu nedenle DNA eşlenmesi Yarı Korunumlu Eşleme şeklinde gerçekleşir. Bu nedenle DNA eşlenmesi Yarı Korunumlu Eşleme şeklinde gerçekleşir. Replikasyon esnasında DNA nın iki ipliği birbirinden ayrılır. Replikasyon esnasında DNA nın iki ipliği birbirinden ayrılır. Her bir iplik kendini eşler. Her bir iplik kendini eşler. Bölünme sonucu oluşan hücrelerde bir yeni bir eski iplikten oluşan DNA yer alır. Bölünme sonucu oluşan hücrelerde bir yeni bir eski iplikten oluşan DNA yer alır. Bu nedenle DNA eşlenmesi Yarı Korunumlu Eşleme şeklinde gerçekleşir. Bu nedenle DNA eşlenmesi Yarı Korunumlu Eşleme şeklinde gerçekleşir. DNA Replikasyonu DNA Replikasyonu

59 —————————————— TCGTCGTTCGTCGT (Yarı korunumlu eşleme) (Yarı korunumlu eşleme) DNA Replikasyonu DNA Replikasyonu AGCAGCAAGCAGCA TCGTCGTTCGTCGT AGCAGCAAGCAGCA AGCAGCAAGCAGCA TCGTCGTTCGTCGT —————————————— TCGTCGTTCGTCGT AGCAGCAAGCAGCA —————————————— Eski iplik Yeni iplik

60 Vitaminler Vitaminler Vücutta düzenleyici olarak görev yaparlar. Genellikle enerji metaboliz - masında rol oynayan koenzimlerin yapısına girerler. İkiye ayrılırlar. Vücutta düzenleyici olarak görev yaparlar. Genellikle enerji metaboliz - masında rol oynayan koenzimlerin yapısına girerler. İkiye ayrılırlar. Yağda Eriyen Vitaminler : ( A – D – E – K ) vitaminleri. Vücutta depo edilirler. Yağda Eriyen Vitaminler : ( A – D – E – K ) vitaminleri. Vücutta depo edilirler. Suda Eriyen Vitaminler: ( B grubu – C ) vitaminleri. Fazlası idrarla dışarıya atıldığı için günlük alınması gerekir. Depo edilmezler. Suda Eriyen Vitaminler: ( B grubu – C ) vitaminleri. Fazlası idrarla dışarıya atıldığı için günlük alınması gerekir. Depo edilmezler. Vücutta düzenleyici olarak görev yaparlar. Genellikle enerji metaboliz - masında rol oynayan koenzimlerin yapısına girerler. İkiye ayrılırlar. Vücutta düzenleyici olarak görev yaparlar. Genellikle enerji metaboliz - masında rol oynayan koenzimlerin yapısına girerler. İkiye ayrılırlar. Yağda Eriyen Vitaminler : ( A – D – E – K ) vitaminleri. Vücutta depo edilirler. Yağda Eriyen Vitaminler : ( A – D – E – K ) vitaminleri. Vücutta depo edilirler. Suda Eriyen Vitaminler: ( B grubu – C ) vitaminleri. Fazlası idrarla dışarıya atıldığı için günlük alınması gerekir. Depo edilmezler. Suda Eriyen Vitaminler: ( B grubu – C ) vitaminleri. Fazlası idrarla dışarıya atıldığı için günlük alınması gerekir. Depo edilmezler. Büyüme ve gelişmeyi sağlar. Görme pigmentlerinin yapısına katılırlar. Büyüme ve gelişmeyi sağlar. Görme pigmentlerinin yapısına katılırlar. Eksikliğinde: Gece körlüğü ve enfeksiyonlarda vücut direncinde azalma görülür. Eksikliğinde: Gece körlüğü ve enfeksiyonlarda vücut direncinde azalma görülür. Kaynakları: Balık yağı - tereyağı – havuç -yumurta sarısı ve karaciğerdir. Kaynakları: Balık yağı - tereyağı – havuç -yumurta sarısı ve karaciğerdir. Büyüme ve gelişmeyi sağlar. Görme pigmentlerinin yapısına katılırlar. Büyüme ve gelişmeyi sağlar. Görme pigmentlerinin yapısına katılırlar. Eksikliğinde: Gece körlüğü ve enfeksiyonlarda vücut direncinde azalma görülür. Eksikliğinde: Gece körlüğü ve enfeksiyonlarda vücut direncinde azalma görülür. Kaynakları: Balık yağı - tereyağı – havuç -yumurta sarısı ve karaciğerdir. Kaynakları: Balık yağı - tereyağı – havuç -yumurta sarısı ve karaciğerdir. A Vitamini

61 D Vitamini Kalsiyum ve fosforun emilimi ve kemiklerde depo edilmesini sağlar. Kalsiyum ve fosforun emilimi ve kemiklerde depo edilmesini sağlar. Eksikliğinde: Çocuklarda raşitizm büyüklerde osteomalazi oluşur. Eksikliğinde: Çocuklarda raşitizm büyüklerde osteomalazi oluşur. Kaynakları: Balık yağı – özellikle güneş ışığıdır. Kaynakları: Balık yağı – özellikle güneş ışığıdır. Kalsiyum ve fosforun emilimi ve kemiklerde depo edilmesini sağlar. Kalsiyum ve fosforun emilimi ve kemiklerde depo edilmesini sağlar. Eksikliğinde: Çocuklarda raşitizm büyüklerde osteomalazi oluşur. Eksikliğinde: Çocuklarda raşitizm büyüklerde osteomalazi oluşur. Kaynakları: Balık yağı – özellikle güneş ışığıdır. Kaynakları: Balık yağı – özellikle güneş ışığıdır. E Vitamini E Vitamini Üreme ve hücrelerin yenilenmesi için gereklidir. Üreme ve hücrelerin yenilenmesi için gereklidir. Eksikliğinde; Kısırlık meydana gelir. Eksikliğinde; Kısırlık meydana gelir. Kaynakları: Tahıllar - bitkisel yağlar ve yeşil bitkilerdir. Kaynakları: Tahıllar - bitkisel yağlar ve yeşil bitkilerdir. Üreme ve hücrelerin yenilenmesi için gereklidir. Üreme ve hücrelerin yenilenmesi için gereklidir. Eksikliğinde; Kısırlık meydana gelir. Eksikliğinde; Kısırlık meydana gelir. Kaynakları: Tahıllar - bitkisel yağlar ve yeşil bitkilerdir. Kaynakları: Tahıllar - bitkisel yağlar ve yeşil bitkilerdir.

62 K Vitamini K Vitamini Kanın pıhtılaşmasında etkilidir. Kalın bağırsaktaki bakteriler tarafındanda üretilir. Kanın pıhtılaşmasında etkilidir. Kalın bağırsaktaki bakteriler tarafındanda üretilir. Eksikliğinde; Kan pıhtılaşmaz. Eksikliğinde; Kan pıhtılaşmaz. Fazla antibiyotik kullanıldığında bakteriler ölür ve K vitamini eksikliği meydana gelir. Fazla antibiyotik kullanıldığında bakteriler ölür ve K vitamini eksikliği meydana gelir. Kaynakları: Balık - et - süt ve yeşil yapraklı sebzelerde bulunur. Kaynakları: Balık - et - süt ve yeşil yapraklı sebzelerde bulunur. Kanın pıhtılaşmasında etkilidir. Kalın bağırsaktaki bakteriler tarafındanda üretilir. Kanın pıhtılaşmasında etkilidir. Kalın bağırsaktaki bakteriler tarafındanda üretilir. Eksikliğinde; Kan pıhtılaşmaz. Eksikliğinde; Kan pıhtılaşmaz. Fazla antibiyotik kullanıldığında bakteriler ölür ve K vitamini eksikliği meydana gelir. Fazla antibiyotik kullanıldığında bakteriler ölür ve K vitamini eksikliği meydana gelir. Kaynakları: Balık - et - süt ve yeşil yapraklı sebzelerde bulunur. Kaynakları: Balık - et - süt ve yeşil yapraklı sebzelerde bulunur. Suda Eriyen Vitaminler Suda Eriyen Vitaminler Genel olarak vücudun karbonhidrat, protein ve yağ metabolizmasında görev alırlar. Genel olarak vücudun karbonhidrat, protein ve yağ metabolizmasında görev alırlar. Bu vitaminler (B1 - B2 -B3 -B5 - B6 - B9 -B12) Bu vitaminler (B1 - B2 -B3 -B5 - B6 - B9 -B12) Isıya karşı duyarlıdırlar. Isıya karşı duyarlıdırlar. Genel olarak vücudun karbonhidrat, protein ve yağ metabolizmasında görev alırlar. Genel olarak vücudun karbonhidrat, protein ve yağ metabolizmasında görev alırlar. Bu vitaminler (B1 - B2 -B3 -B5 - B6 - B9 -B12) Bu vitaminler (B1 - B2 -B3 -B5 - B6 - B9 -B12) Isıya karşı duyarlıdırlar. Isıya karşı duyarlıdırlar.

63 B1 (Tiamin) B1 (Tiamin) Kaynakları: Tahılların kepek kısmında ve bira mayasında bulunur. Kaynakları: Tahılların kepek kısmında ve bira mayasında bulunur. Eksikliğinde: Beriberi hastalığı oluşur. (Karbonhidrat metabolizması yavaşlar sinirsel faaliyetlerde bozulmalar.) Eksikliğinde: Beriberi hastalığı oluşur. (Karbonhidrat metabolizması yavaşlar sinirsel faaliyetlerde bozulmalar.) Kaynakları: Tahılların kepek kısmında ve bira mayasında bulunur. Kaynakları: Tahılların kepek kısmında ve bira mayasında bulunur. Eksikliğinde: Beriberi hastalığı oluşur. (Karbonhidrat metabolizması yavaşlar sinirsel faaliyetlerde bozulmalar.) Eksikliğinde: Beriberi hastalığı oluşur. (Karbonhidrat metabolizması yavaşlar sinirsel faaliyetlerde bozulmalar.) B2 (Riboflavin) B2 (Riboflavin) Besinlerden enerji elde edilmesinde görevlidir. Görme olayında etkilidir. Demirin emilmesini kolaylaştırır. Besinlerden enerji elde edilmesinde görevlidir. Görme olayında etkilidir. Demirin emilmesini kolaylaştırır. Eksikliğinde; Kansızlık - ciltte beyazlıklar - yaralar ve sinirsel bozukluklar görülür. Eksikliğinde; Kansızlık - ciltte beyazlıklar - yaralar ve sinirsel bozukluklar görülür. Besinlerden enerji elde edilmesinde görevlidir. Görme olayında etkilidir. Demirin emilmesini kolaylaştırır. Besinlerden enerji elde edilmesinde görevlidir. Görme olayında etkilidir. Demirin emilmesini kolaylaştırır. Eksikliğinde; Kansızlık - ciltte beyazlıklar - yaralar ve sinirsel bozukluklar görülür. Eksikliğinde; Kansızlık - ciltte beyazlıklar - yaralar ve sinirsel bozukluklar görülür.

64 B3 (Niasin) B3 (Niasin) Besinlerden enerji elde edilmesinden görevlidir. Besinlerden enerji elde edilmesinden görevlidir. Eksikliğinde; Pellegra hastalığı görülür. Eksikliğinde; Pellegra hastalığı görülür. Pellegra Hastalığı: Sinir sisteminde bozukluklar, davranış anormallikleri, sindirim sistemi bozuklukları ve deride yaralar görülmesi durumudur. Pellegra Hastalığı: Sinir sisteminde bozukluklar, davranış anormallikleri, sindirim sistemi bozuklukları ve deride yaralar görülmesi durumudur. Besinlerden enerji elde edilmesinden görevlidir. Besinlerden enerji elde edilmesinden görevlidir. Eksikliğinde; Pellegra hastalığı görülür. Eksikliğinde; Pellegra hastalığı görülür. Pellegra Hastalığı: Sinir sisteminde bozukluklar, davranış anormallikleri, sindirim sistemi bozuklukları ve deride yaralar görülmesi durumudur. Pellegra Hastalığı: Sinir sisteminde bozukluklar, davranış anormallikleri, sindirim sistemi bozuklukları ve deride yaralar görülmesi durumudur. B5 (Pantotenik asit) B5 (Pantotenik asit) Besinlerden enerji elde edilmesinden görevlidir. Besinlerden enerji elde edilmesinden görevlidir. Eksikliğinde; deride yaralar, saç renginin değişmesi, saç dökülmesi ve sinirsel bozukluklar görülür. Eksikliğinde; deride yaralar, saç renginin değişmesi, saç dökülmesi ve sinirsel bozukluklar görülür. Besinlerden enerji elde edilmesinden görevlidir. Besinlerden enerji elde edilmesinden görevlidir. Eksikliğinde; deride yaralar, saç renginin değişmesi, saç dökülmesi ve sinirsel bozukluklar görülür. Eksikliğinde; deride yaralar, saç renginin değişmesi, saç dökülmesi ve sinirsel bozukluklar görülür.

65 B6 (Piridoksin) B6 (Piridoksin) Besinlerin enerji elde edilmesinden görevlidir. Hemoglobin Besinlerin enerji elde edilmesinden görevlidir. Hemoglobin sentezi için gereklidir. sentezi için gereklidir. Eksikliğinde; Anemi - merkezi sinir sistemindeki düzensizlikler sonucu havaleler ve ciltte yaralar görülür. Eksikliğinde; Anemi - merkezi sinir sistemindeki düzensizlikler sonucu havaleler ve ciltte yaralar görülür. Besinlerin enerji elde edilmesinden görevlidir. Hemoglobin Besinlerin enerji elde edilmesinden görevlidir. Hemoglobin sentezi için gereklidir. sentezi için gereklidir. Eksikliğinde; Anemi - merkezi sinir sistemindeki düzensizlikler sonucu havaleler ve ciltte yaralar görülür. Eksikliğinde; Anemi - merkezi sinir sistemindeki düzensizlikler sonucu havaleler ve ciltte yaralar görülür. B9 (Folik Asit) B9 (Folik Asit) Kemik iliğinde kan hücrelerinin üretiminde görevlidir. Aminoasit ve protein metabolizması için gereklidir. Kemik iliğinde kan hücrelerinin üretiminde görevlidir. Aminoasit ve protein metabolizması için gereklidir. Eksikliğinde; Kansızlık – yorgunluk ve baş ağrısı görülür. Eksikliğinde; Kansızlık – yorgunluk ve baş ağrısı görülür. Kaynakları: Özellikle koyu yeşil yapraklı sebzeler. Kaynakları: Özellikle koyu yeşil yapraklı sebzeler. Kemik iliğinde kan hücrelerinin üretiminde görevlidir. Aminoasit ve protein metabolizması için gereklidir. Kemik iliğinde kan hücrelerinin üretiminde görevlidir. Aminoasit ve protein metabolizması için gereklidir. Eksikliğinde; Kansızlık – yorgunluk ve baş ağrısı görülür. Eksikliğinde; Kansızlık – yorgunluk ve baş ağrısı görülür. Kaynakları: Özellikle koyu yeşil yapraklı sebzeler. Kaynakları: Özellikle koyu yeşil yapraklı sebzeler.

66 B12 (Siyanokobalamin) B12 (Siyanokobalamin) Kan yapımı için gereklidir. Kan yapımı için gereklidir. Eksikliğinde; Kansızlık – yorgunluk ve çarpıntı görülür. Eksikliğinde; Kansızlık – yorgunluk ve çarpıntı görülür. Kaynakları: Karaciğer – et – süt – balık ve yumurta. Kaynakları: Karaciğer – et – süt – balık ve yumurta. Kan yapımı için gereklidir. Kan yapımı için gereklidir. Eksikliğinde; Kansızlık – yorgunluk ve çarpıntı görülür. Eksikliğinde; Kansızlık – yorgunluk ve çarpıntı görülür. Kaynakları: Karaciğer – et – süt – balık ve yumurta. Kaynakları: Karaciğer – et – süt – balık ve yumurta. B grubu vitaminleri genel olarak; B grubu vitaminleri genel olarak; Tahılların kabuklarında et – süt – karaciğer – yumurta – fındık – dalak ve ıspanakta bol miktarda bulunur. Tahılların kabuklarında et – süt – karaciğer – yumurta – fındık – dalak ve ıspanakta bol miktarda bulunur. B grubu vitaminleri genel olarak; B grubu vitaminleri genel olarak; Tahılların kabuklarında et – süt – karaciğer – yumurta – fındık – dalak ve ıspanakta bol miktarda bulunur. Tahılların kabuklarında et – süt – karaciğer – yumurta – fındık – dalak ve ıspanakta bol miktarda bulunur.

67 C Vitamini C Vitamini Bağ dokunun kollogen liflerinde bulunan proteinlerin üretimi için gereklidir. Bağ dokunun kollogen liflerinde bulunan proteinlerin üretimi için gereklidir. Aminoasit metabolizması ve folik asidin etkin hale geçmesinde görevlidir. Aminoasit metabolizması ve folik asidin etkin hale geçmesinde görevlidir. Eksikliğinde; iskorpit (diş eti kanaması) görülür. Eksikliğinde; iskorpit (diş eti kanaması) görülür. Kaynakları: Kırmızı biber – yeşil biber – portakal – limon ve domates gibi besinlerde C vitamini bol miktarda bulunur. Kaynakları: Kırmızı biber – yeşil biber – portakal – limon ve domates gibi besinlerde C vitamini bol miktarda bulunur. Bağ dokunun kollogen liflerinde bulunan proteinlerin üretimi için gereklidir. Bağ dokunun kollogen liflerinde bulunan proteinlerin üretimi için gereklidir. Aminoasit metabolizması ve folik asidin etkin hale geçmesinde görevlidir. Aminoasit metabolizması ve folik asidin etkin hale geçmesinde görevlidir. Eksikliğinde; iskorpit (diş eti kanaması) görülür. Eksikliğinde; iskorpit (diş eti kanaması) görülür. Kaynakları: Kırmızı biber – yeşil biber – portakal – limon ve domates gibi besinlerde C vitamini bol miktarda bulunur. Kaynakları: Kırmızı biber – yeşil biber – portakal – limon ve domates gibi besinlerde C vitamini bol miktarda bulunur.

68

69 Su Su Mineraller Mineraller Asitler Asitler Bazlar Bazlar Tuzlar Tuzlar Su Su Mineraller Mineraller Asitler Asitler Bazlar Bazlar Tuzlar Tuzlar İnorganik Bileşikler İnorganik Bileşikler

70 Eritici özelliğe sahiptir. Eritici özelliğe sahiptir. Hidrolizde rol oynar. Hidrolizde rol oynar. Enzimlerin çalışması için gereklidir. Enzimlerin çalışması için gereklidir. Madde taşınmasında ve vücutta oluşan zehirli maddelerin seyreltilmesinde rol oynar. Madde taşınmasında ve vücutta oluşan zehirli maddelerin seyreltilmesinde rol oynar. Buharlaşma özelliği ile suyun gaz haline gelmesini yani terleme ile vücut ısısının dengelenmesini sağlar. Buharlaşma özelliği ile suyun gaz haline gelmesini yani terleme ile vücut ısısının dengelenmesini sağlar. Su zor şekil değiştirir (geç soğur, geç ısınır) Bu şekilde ısının dengelenmesinde rol oynar. Su zor şekil değiştirir (geç soğur, geç ısınır) Bu şekilde ısının dengelenmesinde rol oynar. Suyu oluşturan bağlar kovalent bağlardır. Suyu oluşturan bağlar kovalent bağlardır. Su iki kutupludur. H (+) O (-) Su iki kutupludur. H (+) O (-) Eritici özelliğe sahiptir. Eritici özelliğe sahiptir. Hidrolizde rol oynar. Hidrolizde rol oynar. Enzimlerin çalışması için gereklidir. Enzimlerin çalışması için gereklidir. Madde taşınmasında ve vücutta oluşan zehirli maddelerin seyreltilmesinde rol oynar. Madde taşınmasında ve vücutta oluşan zehirli maddelerin seyreltilmesinde rol oynar. Buharlaşma özelliği ile suyun gaz haline gelmesini yani terleme ile vücut ısısının dengelenmesini sağlar. Buharlaşma özelliği ile suyun gaz haline gelmesini yani terleme ile vücut ısısının dengelenmesini sağlar. Su zor şekil değiştirir (geç soğur, geç ısınır) Bu şekilde ısının dengelenmesinde rol oynar. Su zor şekil değiştirir (geç soğur, geç ısınır) Bu şekilde ısının dengelenmesinde rol oynar. Suyu oluşturan bağlar kovalent bağlardır. Suyu oluşturan bağlar kovalent bağlardır. Su iki kutupludur. H (+) O (-) Su iki kutupludur. H (+) O (-) Suyun Özellikleri Suyun Özellikleri

71 H2OH2OH2OH2O H2OH2OH2OH2O

72 Mineraller Mineraller Hidrolize uğramazlar. Hidrolize uğramazlar. Enerji vermezler. Enerji vermezler. Yapıcı ve onarıcıdırlar. Yapıcı ve onarıcıdırlar. Enzimlerin yapısına kofaktör olarak katılırlar. Enzimlerin yapısına kofaktör olarak katılırlar. (Düzenleyici) (Düzenleyici) Kas kasılmasında ve sinirsel iletimde rol oynarlar. Kas kasılmasında ve sinirsel iletimde rol oynarlar. Kanın ozmotik basıncının ve pH’ın dengelenmesinde etkili olurlar. Kanın ozmotik basıncının ve pH’ın dengelenmesinde etkili olurlar. Vücuttan çeşitli yollarla (idrar – ter – dışkı) atıldıklarından devamlı olarak besinlerle alınmaları gerekir. Vücuttan çeşitli yollarla (idrar – ter – dışkı) atıldıklarından devamlı olarak besinlerle alınmaları gerekir. Hidrolize uğramazlar. Hidrolize uğramazlar. Enerji vermezler. Enerji vermezler. Yapıcı ve onarıcıdırlar. Yapıcı ve onarıcıdırlar. Enzimlerin yapısına kofaktör olarak katılırlar. Enzimlerin yapısına kofaktör olarak katılırlar. (Düzenleyici) (Düzenleyici) Kas kasılmasında ve sinirsel iletimde rol oynarlar. Kas kasılmasında ve sinirsel iletimde rol oynarlar. Kanın ozmotik basıncının ve pH’ın dengelenmesinde etkili olurlar. Kanın ozmotik basıncının ve pH’ın dengelenmesinde etkili olurlar. Vücuttan çeşitli yollarla (idrar – ter – dışkı) atıldıklarından devamlı olarak besinlerle alınmaları gerekir. Vücuttan çeşitli yollarla (idrar – ter – dışkı) atıldıklarından devamlı olarak besinlerle alınmaları gerekir. ( Ca – I – Fe – Na – K – S – F – P – Cl) ( Ca – I – Fe – Na – K – S – F – P – Cl)

73 Suyun iyonlarına ayrılması ile H (+) ve OH (-) oluşur. Suyun iyonlarına ayrılması ile H (+) ve OH (-) oluşur. Çözeltilerde hangisi fazla olursa ortam asit veya bazik özellik kazanır. Çözeltilerde hangisi fazla olursa ortam asit veya bazik özellik kazanır. H fazla ise asidik. OH fazla ise bazik olur. Eşitse ortam nötr olur. H fazla ise asidik. OH fazla ise bazik olur. Eşitse ortam nötr olur. Suyun iyonlarına ayrılması ile H (+) ve OH (-) oluşur. Suyun iyonlarına ayrılması ile H (+) ve OH (-) oluşur. Çözeltilerde hangisi fazla olursa ortam asit veya bazik özellik kazanır. Çözeltilerde hangisi fazla olursa ortam asit veya bazik özellik kazanır. H fazla ise asidik. OH fazla ise bazik olur. Eşitse ortam nötr olur. H fazla ise asidik. OH fazla ise bazik olur. Eşitse ortam nötr olur. Canlılar belli pH değerinde yaşarlar. Çünkü enzimler belirli pH değerlerinde etkili olurlar. Canlılar belli pH değerinde yaşarlar. Çünkü enzimler belirli pH değerlerinde etkili olurlar. İnsanda pH 7.4 tür. 7 veya 7. 8 olması ölümle sonuçlanır. İnsanda pH 7.4 tür. 7 veya 7. 8 olması ölümle sonuçlanır. Canlılar belli pH değerinde yaşarlar. Çünkü enzimler belirli pH değerlerinde etkili olurlar. Canlılar belli pH değerinde yaşarlar. Çünkü enzimler belirli pH değerlerinde etkili olurlar. İnsanda pH 7.4 tür. 7 veya 7. 8 olması ölümle sonuçlanır. İnsanda pH 7.4 tür. 7 veya 7. 8 olması ölümle sonuçlanır. Asitler - Bazlar -Tuzlar Asitler - Bazlar -Tuzlar Önemleri Önemleri

74 Tuzlar Tuzlar Tuzlar asitle bazın tepkimeye girmesi ile oluşur. Tuzlar asitle bazın tepkimeye girmesi ile oluşur. Hücrede iyon şeklinde bulunur. Hücrede iyon şeklinde bulunur. Örneğin NaCl hücrede su ve pH’ın dengelemesini sağlar. Örneğin NaCl hücrede su ve pH’ın dengelemesini sağlar. Tuzlar asitle bazın tepkimeye girmesi ile oluşur. Tuzlar asitle bazın tepkimeye girmesi ile oluşur. Hücrede iyon şeklinde bulunur. Hücrede iyon şeklinde bulunur. Örneğin NaCl hücrede su ve pH’ın dengelemesini sağlar. Örneğin NaCl hücrede su ve pH’ın dengelemesini sağlar.


"CANLILARDA TEMEL BİLEŞİKLER CANLILARDA TEMEL BİLEŞİKLER." indir ppt

Benzer bir sunumlar


Google Reklamları