Sunum yükleniyor. Lütfen bekleyiniz

Sunum yükleniyor. Lütfen bekleyiniz

Kıymetli Evrak Hukuku Doç.Dr. Mübariz Yolçiyev Kayseri 2015

Benzer bir sunumlar


... konulu sunumlar: "Kıymetli Evrak Hukuku Doç.Dr. Mübariz Yolçiyev Kayseri 2015"— Sunum transkripti:

1 Kıymetli Evrak Hukuku Doç.Dr. Mübariz Yolçiyev Kayseri 2015

2 Poliçe ve Bono I. Mevzuat
Poliçeye ilişkin düzenleme TTK m ’de yer almaktadır. Kanuni düzenlemede kambiyo senetlerine ilişkin temel hususların açıklandığı senettir. Bono sadece 4 (dört) maddede düzenlenmiştir (TTK m ). En fazla uygulama alanı bulan senet bonodur. Bonoya ilişkin düzenlemeler içinde çoğunlukla poliçe ilişkisine atıf yapılmaktadır.

3 Poliçe ve Bono II. Hukuki niteliği Poliçede Üç taraflı bir hukuki ilişki mevcut: Düzenleyen, poliçeyi oluşturan kişi olarak ortaya çıkar. Lehtar senet üzerindeki ilk alacaklıdır. Üçüncü kişi muhataptır. Muhatap düzenleyen ile arasındaki karşılık (provizyon) ilişkisi sebebiyle, düzenleyenin talimatına uyarak senedi ödeyecek olan kişidir. Poliçenin bu şekilde çift taraflı yetkilendirme olması, bunun havale ilişkisi olarak nitelendirilmesi sonucunu vermektedir. Bonoda İki taraflı bir ilişki mevcut: düzenleyen ve lehtar olmak üzere iki kişi vardır. Düzenleyen bu ilişkide lehtara karşı soyut bir borç ikrarında bulunur ve bu beyanına bağlanan sonuç, senet üzerindeki bedeli vadesinde ödeme yükümlülüğüdür. Bono, kredi, ödeme ve teminat fonksiyonları gösteren bir kıymetli evraktır. Ayrıca bir senet olması sebebiyle alacağın ispatına yardımcı olmaktadır.

4 Poliçe ve Bono III.Şekili şartları A. Genel olarak TTK m. 671 veya m.776 Bu şartları iki ayrı tipte ortaya çıkar: Bir kısmı zorunlu unsurlardın ve bulunmamaları geçersizliğe sebep olur. Bir diğer grup alternatif unsurlar olarak anılırlar ve bulunmamaları halinde, yine senette bulunan bazı bilgilerle tamamlanmaları mümkündür. Ancak bu ek bilgilerde de eksiklik bulunuyorsa, eksiklik tamamlanmış sayılamayacağından, geçerli bir poliçeden söz edilemeyecektir.

5 Poliçe ve Bono B. Zorunlu unsurlar 1) Sened türünü gösteren ifade
Poliçede: «Poliçe» ibaresi Bonoda: “bono” veya “emre yazılı senet” ibaresi TTK.m.671/1 a) Senet metninde “poliçe” kelimesini, senet Türkçe’den başka bir dille yazılmışsa, o dilde poliçe karşılığı olarak kullanılan kelimeyi, TTK.m.776/1 a) Senet metninde “bono” veya “emre yazılı senet” kelimesini ve senet Türkçe’den başka bir dille yazılmışsa, o dilde bono veya emre yazılı senet karşılığı olarak kullanılan kelimeyi, Bu ibare senet metninde bulunmalı. İbarenin senet metninde değil, başlığında veya senedin bir başka yerinde bulunması halinde, senet poliçe veya bono olarak kabul edilemez. Yabancı dilde düzenlenen poliçe veya bono üzerinde belirtilen ibarenin o dilde yazılmış olması gerekmektedir. Eğer senet içinde birden fazla dil kullanılmışsa, temel iradeyi en doğru ifade ettiği kabul edilen poliçede “ödeyiniz” (bonoda «ödeyeceğim») ibaresinin hangi dilde yazıldığına dikkat edilmesi gerekmektedir.

6 Poliçe ve Bono B. Zorunlu unsurlar 2) İrade beyanı
Poliçede: Belirli bedelin kayıtsız şartsız ödenmesine ilişkin havale (ödeyiniz) Bonoda: Belirli bedelin kayıtsız ve şartsız olarak ödeneceği vaadi (ödeyeceğim) Kayıtsız şartsız olmalı: mücerret nitelik tanınmıştır. temel ilişkiden bağımsızdır Mücerretliği güçlendirmek amacıyla, bono üzerine temel ilişkiye dair kayıtların bulunmasının önüne geçilmektedir. Buna ilişkin hükme göre, senet üzerinde ödemeye ilişkin kayıt ve şartın bulunması, onu geçersiz kılar (TTK m. 671 ve m.777). Bedel: Para borcudur. Para miktarının yer almalı. Bu miktar Türk Lirası veya yabancı para olabilir. Bu miktar senet metninde yer almalı.

7 Poliçe ve Bono Bedelin farklı şekkillerde gösterilmesi
(1) Poliçe bedeli hem yazı hem de rakamla gösterilip de iki bedel arasında fark bulunursa, yazı ile gösterilen bedel üstün tutulur (m.676). (2) Poliçe bedeli yalnız yazıyla veya yalnız rakamla birden çok gösterilmiş olup da bedeller arasında fark bulunursa, en az olan bedel geçerli sayılır (m.676). Bedelin yabancə para ile gösterilmesi TTK.m.711 (1) Poliçenin, ödeme yerinde rayici olmayan bir para ile ödeneceği şart koşulduğu takdirde, bedeli, vade günündeki değerine göre o ülke parasıyla ödenebilir. Borçlu, ödemede geciktiği takdirde, hamil poliçe bedelinin dilerse vade günündeki, dilerse ödeme günündeki kura göre ülke parasına dönüştürülerek ödenmesini isteyebilir. (2) Kanuni rayici olmayan paranın değeri, ödeme yerindeki ticari teamüllere göre belirlenir. Bununla beraber, düzenleyen, ödenecek paranın poliçede yazılı belirli bir rayice göre hesap edilmesini şart edebilir. (3) Düzenleyen, ödemenin belirli bir para ile yapılmasını (aynen ödemeyi),  şart koşmuş ise birinci ve ikinci fıkra hükümleri uygulanmaz. (4) Poliçe bedeli, düzenlenme ve ödeme yeri olan ülkelerde aynı adı taşıyan, fakat değerleri birbirinden farklı olan para ile gösterildiği takdirde ödeme yerindeki para kastedilmiş sayılır.

8 Poliçe ve Bono B. Zorunlu unsurlar 3) Muhatabn adı
Poliçede: Muhatabın adı (m.672/1,c) Bonoda: yok Muhatap poliçede bedeli ödeyecek olan kişidir. Muhatabın ad ve soyadının yer almaması, poliçeyi geçersiz kılar. Tüzel kişilerin de poliçede muhatap olmaları mümkündür. Muhatabın birden fazla olması mümkündür. Bu durumda her birinin ad ve adreslerinin yer alması gerekir. Birden fazla muhatabın varlığı halinde bunların her birine kabul için ibraz yapılmalıdır. Poliçeyi ödeyecek kişilerin alternatif olarak gösterilmeleri mümkün değildir. Örneğin, poliçe (A) tarafından kabul edilmez veya ödenmez ise, (B)’ye başvurulması talebini içeren poliçe, geçerli değildir.

9 Poliçe ve Bono B. Zorunlu unsurlar 3) Muhatabn adı
Düzenleyenin kendisini muhatap göstererek poliçe düzenlemesi mümkündür (m.673). Bu durumda ilişki bono ilişkisi gibi değerlendirilir. Çünkü bonoyu düzenleyen kişi de aynı zamanda ödeyecek olan kişidir. Buna karşılık yine de böyle bir poliçe bono değildir, düzenleyenin sonradan poliçeyi kabul etmesi gerekir. Kabul gerçekleştiği takdirde düzenleyen asıl borçlu değil, başvuru borçlusu sıfatıyla sorumlu olur ve bunun için başvurunun maddi ve şekli şartlarını oluşturan ibraz ve protestonun gerçekleştirilmesi gerekmektedir. Ayrıca düzenleyenin sorumluluğuna ilişkin zamanaşımı süresi de 1 yıldır.

10 Poliçe ve Bono B. Zorunlu unsurlar 4) Lehdarın adı
Poliçede: Lehtarın Adı ve Soyadı Bonoda: Lehtarın Adı ve Soyadı Bu husus gerçek kişiler bakımından ad ve soyadı, ticaret şirketi oluşturan tüzel kişiler bakımından unvan ile, diğer tüzel kişiler bakımından (dernek ve vakıf) ad ile belirlenmelidir. Lehtarın kimliğinin senet üzerinde bulunmamasının sonucu, senedin geçersiz olmasıdır.

11 Poliçe ve Bono B. Zorunlu unsurlar 5) Düzenleyenin İmzası
Poliçede: Düzenleyenin İmzası Bonoda: Düzenleyenin İmzası Poliçe ve bonoda düzenleyenin imzasının bulunması bir geçerlilik şartı olarak öngörülmüştür. Düzenleyen adına temsilen imza atılması halinde, imzanın temsilci tarafından atılması gerekir. Düzenleyenin sadece imzasının bulunması yeterli sayılmış, bunun adının bulunması aranmamıştır.

12 Poliçe ve Bono B. Zorunlu unsurlar 6) Düzenleme Tarihi
Poliçede: Düzenleme Tarihi Bonoda: Düzenleme Tarihi Poliçe ve bonoda düzenlendiği tarihin senet üzerinde bulunması bir geçerlilik şartı olarak öngörülmüş bulunmaktadır. Tarihin senet metninde veya bunun üzerinde de yer alması mümkündür. Düzenleme tarihi rakam veya yazıyla belirtilebilir. Düzenleme tarihinin açık ve belirgin olması gerekir. Bu amaçla tarihin ay, gün ve yılı içermesi gerekir. Bunların belirli bir sırada olması zorunlu değildir

13 Poliçe ve Bono C. Alternatifli unsurlar 1) Düzenleme yeri
Poliçede: Düzenleme yeri Bonoda: Düzenleme yeri Senette düzenlenme yerinin poliçe üzerinde bulunması gerekir. Senette düzenleme yerinin bulunmaması halinde düzenleyenin imzasının yanında yazılı bulunan yer, senedin düzenleme yeri sayılmaktadır (TTK m. 777/4). Poliçe ilişkisinde bu eksikliğin, düzenleyenin imzası yanında bulunan yer şeklinde doldurulduğu görülmektedir (TTK m. 672/4). Ancak belirtilen bilginin dahi eksik olması halinde, senedin şekil şartlarının tam olmadığı, bu sebeple senedin geçersiz olduğu sonucuna varılır.

14 Poliçe ve Bono C. Alternatifli unsurlar 2) Ödeme yeri
Poliçede: Ödeme yeri Bonoda: Ödeme yeri Senette ödeme yerinin bulunması kanuni bir zorunluluktur. Bono ilişkisinde ödeme yerinin bulunmaması halinde takdirde senedin düzenlendiği yer, ödeme yeri ve aynı zamanda düzenleyenin yerleşim yeri sayılır (m.777/3) Poliçe ilişkisinde ödemeyi gerçekleştirecek kişinin muhatap olması sebebiyle, farklı bir sonuca varılması zorunludur. Bu sebeple poliçede ödeme yerinin eksikliği, muhatabın adının yanında gösterilen yerin ödeme yeri olarak kabul edilmesiyle doldurulmuştur (TTK m. 672/3). Zira, TTK.m.672/3`e göre, (3) Ayrıca belirtilmiş olmadıkça muhatabın adı yanında gösterilen yer, ödeme yeri ve aynı zamanda da muhatabın yerleşim yeri sayılır. Muhatabın adının yanında da bir yer yoksa sened poliçe olmaz.. Zira, TTK.m.672/1`e göre, (1) TTK.m.671`de yazılı unsurlardan birini içermeyen senet 2. ila fıkralarda yazılı hâller dışında poliçe sayılmaz.

15 Poliçe ve Bono III.Şekili şartları C. Alternatifli unsurlar 3) Vade
Poliçede: Vade Bonoda: Vade Vade senette yer alması gereken unsurlardan biri olarak belirtilmektedir. Ancak bu unsur da alternatif unsur olarak düzenlenmiştir. Çünkü bulunmaması halinde poliçenin “görüldüğünde ödenecek” bir senet olarak hüküm ifade etmesine sebep olur (TTK m. 672/2). Vade senedin ödenmesinin talep edilebileceği, diğer bir ifadeyle alacağın muaccel olduğu günü ifade eder. Ancak ödeme günü ve vade her zaman aynı gün olmayabilir. Vadenin tatil gününe gelmesi halinde, ödeme günü sonraki ilk iş günü olarak ortaya çıkmaktadır (TTK m. 752, f.1). Bu durumda vadede değişiklik olmamakta, diğer bir ifadeyle vadeye bağlanmış hususlar değişmemekte, ödeme tarihi ve bununla bağlantılı hususlarda (protesto gibi) değişiklik ortaya çıkmaktadır.

16 Poliçe ve Bono 3) Vade Senet üzerine konabilecek vade türleri Kanunda sayılıdır. Kanunda, «belirli bir gün», «düzenlenme gününden belli bir süre sonra», «görüldüğünde» ve «görüldüğünden bir süre sonra» olmak üzere 4 tür vade sayılmıştır. Kanunda sayılan vadeler dışında bir vadenin senet üzerinde yer alması, senedi geçersiz kılacaktır (TTK m. 703/2). Bu vadelerden her hangi ikisinin senet üzerinde bulunması, senedi geçersiz kılacak. Birbirini takip eden vadelerin bulunması da senedi geçersiz kılar. Mesela, senet bedelinin ödenmesinin taksitler halinde yapılamasının öngörmek

17 Poliçe ve Bono 3) Vade Vadenin mutlaka senet metni içinde yer almasının gerekip gerekmediği, metin dışında senet üzerinde bir başka yerde de bulunup bulunamayacağı tartışmalıdır. Kanaatimize göre, TTK.m.672/2 (2) Vadesi gösterilmeyen poliçenin görüldüğünde ödenmesi şart kəılmıştır. Dolayısı ile vadenin sentte bulanması yeterlidir, metinde bulanması şürt değildir. Vade senet için sadece ödeme gününün belirlenmesinde fonksiyon göstermez. Bunun dışında temerrütte hesaplanacak faiz vadeden itibaren hesaplanır (725/1,b zamanaşımı vadeden başlar (TTK m. 749/1) yabancı para kaydı içeren bonolarda çevirme işleminin vade tarihindeki kur dikkate alınarak yapılması (TTK m. 711/1) gibi fonksiyonları da vardır.

18 Poliçe ve Bono IV.Şekili şartlardan Yoksun olmanın sonucu Kural
Senede geşersiz olur. 672- (1) 671 inci maddede yazılı unsurlardan birini içermeyen senet ikinci ilâ dördüncü fıkralarda yazılı hâller dışında poliçe sayılmaz. 777- (1) İkinci ilâ dördüncü fıkralarda yazılı hâller saklı kalmak üzere, 776 ncı maddede gösterilen unsurlardan birini içermeyen bir senet bono sayılmaz. İstisna: Açık (beyaz) piliçe veya bono Buna karşın düzenleyen senedin bazı unsurlarını oluşturur ve diğer unsurlarını doldurmak üzere lehtara verir ve taraflar arasında eksik bulunan unsurların lehtar tarafından tamamlanacağı konusunda bir anlaşma bulunursa, bu durumda senet tüm unsurlarıyla tamamlandığı andan itibaren geçerli bir bono veya poliçe olarak hüküm gösterir. Zira TTK.m.680`e göre (1) Tedavüle çıkarılırken tamamen doldurulmamış bulunan bir poliçe, aradaki anlaşmalara aykırı bir şekilde doldurulursa, bu anlaşmalara uyulmadığı iddiası, hamile karşı ileri sürülemez; meğerki, hamil poliçeyi kötüniyetle iktisap etmiş veya iktisap sırasında kendisine ağır bir kusur isnadı mümkün bulunmuş olsun.

19 Poliçe ve Bono V. İmzaların istiklali ilkesi TTK.m. 677
(1) Bir poliçe, poliçe ile borçlanmaya ehil olmayan kişilerin imzasını, sahte imzaları, hayali kişilerin imzalarını veya imzalayan ya da adlarına imzalanmış olan kişileri herhangi bir sebeple bağlamayan imzaları içerirse, diğer imzaların geçerliliği bundan etkilenmez. VI. Yetkisiz İmza TTK.m. 678-  (1) Temsile yetkili olmadığı hâlde bir kişinin temsilcisi sıfatıyla bir poliçeye  imzasını  koyan  kişi,  o  poliçeden  dolayı  bizzat  sorumludur;  bu  poliçe yi  ödediği takdirde, temsil olunduğu kabul edilen kişinin haiz olabileceği haklara sahip olur. Yetkisini aşan temsilci için de hüküm böyledir.

20 Poliçe ve Bono VII. Senede yazılan kayutların etksisi
1) Geçerli kayutlar a) Menfi emre kaydı Poliçe ve Bono da diğer kambiyo senetleri gibi kanunen emre yazılı senet niteliğinde olduğundan, bunun nama yazılı hale getirilebilmesi için ayrı bir kayıt konulması gerekmektedir. “Emre değildir” veya “ciro edilemez” şeklinde konulan bu kayıt, senedi emre yazılı senet olmaktan çıkarır ve nama yazılı hale getirir (TTK m. 681/2). b) Protestosuz kaydı Senet üzerine “protestodan muaftır” veya “bedelsizdir” gibi kayıtlar konulması halinde, hamilin daha sonra incelenecek başvuru hakkını kullanması için protesto düzenlenme zorunluluğu ortadan kalkar (TTK m. 722). d) Ciro edilmez TTK.m. 685-  (2) Ciranta, poliçenin tekrar ciro edilmesini yasak edebilir; bu hâlde, senet sonradan kendilerine ciro edilmiş olan kişilere karşı sorumlu olmaz.

21 Poliçe ve Bono VII. Senede yazılan kayutların etksisi
1) Geçerli kayutlar d) Kabule Arz Şartı (sadece poliçede) Poliçenin süre gösterilerek ve gösterilmeksizin kabule arz edilmesi mecbur kılınabilir (m.692). Kabule arz mecburiyeti sadece düzenleyen tarafından değil, cirantalar tarafından da konabilir. Ancak kabule arzı düzenleyen tarafından yasaklanan poliçelerde, cirantanın kabule arz mecburiyeti koyması yasaklanmıştır. Kabule arz mecburiyeti düzenleyen tarafından konulduğu takdirde, aksine davranış başvuru hakkını düşmesi sonucunu doğurur. Ciranta tarafından konulan kayıt ise sadece bu ciranta bakımından geçerlidir. Süreli arz mecburiyetinin konulduğu durumlarda, kabul için arzın bu sürede yapılıp yapılmadığı ancak kabul şerhinde yer alan tarihle belirlenebilir. Bu sebeple muhatap kabul şerhine tarih yazmamışsa, tarihin bir protesto ile belirlenmesi gerekir.

22 Poliçe ve Bono VII. Senede yazılan kayutların etksisi
1) Geçerli kayutlar e) Kabule Arz Yasağı Kaydı (sadece poliçede) Kural Düzenleyen poliçenin muhataba bir süre ibraz edilmemesini isteyebilir. Zira temel ilişki sebebiyle düzenleyen poliçenin kabul için ibrazını, malların teslim edilmesini umduğu tarihten sonrasına ertelemek isteyebilir. Kanun düzenleyene bu konuda imkân tanımış ve poliçe üzerine konacak bir kayıtla arzın belirli bir süreyle veya süresiz yasaklanmasına olanak tanımıştır (TTK m. 692/2). İstisna: Bu imkânın üç tür poliçe için kullanılması mümkün değildir. Bunlar ikametgahlı poliçe, adresli poliçe ve görüldükten belirli bir süre sonra ödenecek poliçedir. (m.692/2)

23 Poliçe ve Bono VII. Senede yazılan kayutların etksisi
1) Geçerli kayutlar e) Kabule Arz Yasağı Kaydı (sadece poliçede) Adresli ve yerleşim yerli poliçe TTK.m. 697-  (1) Düzenleyen, poliçede, ödemenin nezdinde yapılacağı bir üçüncü kişiyi göstermeksizin, muhatabın ikamet yerinden başka bir yeri ödeme yeri olarak beyan etmişse, muhatap kabul şerhinde bir üçüncü kişiyi gösterebilir. Aksi takdirde, muhatap, ödeme yerinde poliçeyi bizzat ödemeyi taahhüt etmiş sayılır. (2) Poliçenin bizzat muhatabın nezdinde ödenmesi şart kılınmışsa, muhatap, kabul şerhinde ödemenin yapılacağı yer olmak üzere, ödeme yerinde bulunan bir adresi gösterebilir. Not: Poliçe üzerinde kabule arz yasağı bulunmasına rağmen poliçe kabul için arz edilir ve kabul edilirse, kabul geçerlidir. Buna karşın muhatap kabulden kaçındığı takdirde, hamil protesto düzenleyerek başvuru hakkını kullanamaz. Hamilin vadeyi beklemesi ve ödememe halinde başvuru hakkını kullanması gerekir.

24 Poliçe ve Bono VII. Senede yazılan kayutların etksisi 1) Geçerli kayutlar f) Kabul edilmememeden sorumsuluk kaydı (sadece poliçede) TTK.m679- (1) Düzenleyen, poliçenin kabul edilmemesinden ve ödenmemesinden sorumludur. Düzenleyen, kabul edilmeme hâlinde sorumlu olmayacağını şart edebilirse de ödenmemeden sorumlu olmayacağına ilişkin kayıtlar yazılmamış sayılır.

25 Poliçe ve Bono VII. Senede yazılan kayutların etksisi
1) Geçerli kayutlar f) Faiz şartı Kural (1) Görüldüğünde veya görüldüğünden belirli bir süre sonra ödenmesi şart kılınan bir poliçeye, düzenleyen tarafından faiz şartı konulabilir TTK.m. 675 . İstisna Diğer poliçelerde böyle bir faiz şartı yazılmamış sayılır TTK.m. 675 /1,c.2. Not: (2) Faiz oranının poliçede gösterilmesi gerekir; gösterilmemiş ise faiz şartı yazılmamış sayılır. TTK.m. 675  (3) Başka bir gün belirtilmemişse, faiz, poliçenin düzenlenme gününden itibaren işler TTK.m. 675 .

26 Poliçe ve Bono © hukuk VII. Senede yazılan kayutların etksisi
2. Yasak Kayıtlar a) Senedin niteliğini etkileyemeyen yasak kayıtlar aa) Gününde muteberdir bb) Cezai şart Yargıtay kararları ile bu şartın geçersiz olduğu kabul edilmekte. © hukuk

27 Poliçe ve Bonok © hukuk cc) Sorumsuzluk kaydı Poliçede,
düzenleyen tarafından poliçenin kabul edilmemesinden sorumsuz olunduğuna ilişkin kayıt konulmasına izin verilmekle birlikte ödememeden dolayı sorumsuzluk kaydına izin verilmemektedir (TTK m. 679). Bonoda düzenleyen tarafından bir sorumsuzluk kaydı konulması mümkün değildir. Bu sebeple bonoya ilişkin TTK m. 778’de, TTK m. 679’a atıf yapılmamıştır. Cirantalar bu yönde kayıtlar konulması, cirantanın kendisini sorumsuz kılan beyanları senet üzerine yazması mümkündür (TTK m. 685). © hukuk

28 Poliçe ve Bono © hukuk 2. Yasak Kayıtlar
b) Senedin niteliğini etkileyen yasak kayıtlar TTK.m.671/1.b- (1) poliçe; b) Kayıtsız ve şartsız belirli bir bedelin ödenmesi için havaleyi, içerir. TTK.m.677/1/1.b- (1) bonu; b) Kayıtsız ve şartsız belirli bir bedelin ödenmesi için ödeme vadini, içerir. © hukuk

29 Poliçe ve Bono VIII. POLİÇEDE KABUL A. Kavram
P-de, lehtara tahsil, muhatabı ise ödeme konusunda yetkilendirme verilir. Muhatabın sorumluluğunun ortaya çıkması için senet üzerinde imzasının bulunması gerekir. Muhatap tarafından imzalanması işlemi poliçenin kabulü olarak isimlendirilmektedir. Muhatap kural olarak düzenleyen ile arasındaki karşılık ilişkisi sebebiyle poliçeyi kabul eder. Ancak taraflar arasında herhangi bir karşılık ilişkisi bulunmasa bile poliçenin kabul edilmesi muhatabı sorumluluk altına sokar. Senet üzerindeki tüm diğer sorumluluklar gibi kabul sorumluluğunun da mücerret olduğu, diğer bir ifadeyle temel ilişkinin sakatlığının kabulü geçersiz kılmayacağı belirtilmelidir. Muhatabın kabul zorunluluğu bulunmamaktadır.

30 Poliçe ve Bono B. Kabule Arz Kavram
Poliçe kabul amacıyla muhataba arz edilir. Kabule arzın muhatabın ikametgâhında yapılması gerekir. Kabul için ibraz zorunluluğu sadece kabulün mecburi kılındığı veya görüldüğünden bir süre sonra ödenecek vadeli poliçelerde ortaya çıkar. Bunlar dışında hamilin vadeye kadar bekleyerek poliçeyi doğrudan ödenmek üzere arz etmesi mümkündür. Kabule arz işlemi poliçenin düzenlenmesinden itibaren yapılabilir. Ancak poliçe düzenlenirken muhatabın kabulünün alınması, kabulün geçerliliğini etkilemez. Önemi Muhatap kabülle tedavülde bulunan senetten haberdar olur ve kabul beyanını koyduktan sonra vade konusunda hazırlığını da yapabilir.

31 Poliçe ve Bono B. Kabule Arz Usulü
Poliçe kabul edilmek üzere muhataba teslim edilmelidir. Ancak, diğer taraftan poliçenin muhataba terk edilmesi, tamamen onun zilyetliğine bırakılması da doğru değildir. Önemli olan muhatabın poliçeyi imzalayabilecek kadar elde tutmasıdır. Eski düzenlemede poliçenin muhataba verilmesinin gerekli olmadığı yönündeki doktrinde eleştirilen ifade, yeni kanunda poliçenin muhataba bırakılmasının gerekli olmadığı şeklinde düzeltilmiştir. Muhatap düşünme süresi istiyorsa, hamilin bu süreyi tanıması zorunludur. Kanunda bu süre takip eden iş günü olarak belirlenmiştir (TTK m. 694). Bu durumda poliçenin muhatapta kalması söz konusu değildir. Hamil takip eden ilk iş günü poliçeyi tekrar ibraz etmelidir.

32 Poliçe ve Bono B. Kabule Arz Kim ibraz edecek Poliçenin
hamil veya herhangi bir zilyet tarafından kabule arz edilebileceği kanunda öngörülmüştür (TTK m. 691). Bu düzenlemeden kabul beyanında bulunacak muhatabın, kabul için ibraz eden zilyedin meşru hamil olduğunu araştırma yükümlülüğünün bulunmadığı ve düzenleyen ile arasındaki ilişkide bunu gerekçe gösteremeyeceği anlaşılmaktadır. Birden fazla muhatap bulunursa Poliçenin bunların her birine kabul için ibraz edilmesi gerekmektedir. Birden fazla muhataptan herhangi birinin kabulden kaçınması halinde, başvuru hakkının doğacağı kabul edilmektedir.

33 Poliçe ve Bono B. Kabule Arz Kabülün çizilmesi
Poliçe muhatap tarafından hamile iade edildiğinde, kabul beyanından dolayı sorumluluk oluşmuş olur. Muhatap poliçeyi geri vermeden önce kabul beyanını çizebilir. Kanun bu konuda bir karine koymuş ve kabul beyanının çizilmesi halinde bunun vadeden önce yapılmış sayılacağını açıklamıştır (TTK m. 699).

34 Poliçe ve Bono C. Kabule Şekli Beyan ve İmza şartı
Kabulün şekli kanunda belirlenmiştir (TTK m. 695). Buna göre muhatabın poliçeye “kabul edilmiştir’ veya benzer bir ibare yazarak imzalaması gerekir. Senetteki yeri Uygulamada kabul beyanı poliçenin ön yüzünde ve sol kenara yazılmaktadır. Ancak bu husus kanuni bir zorunluluk değildir. Poliçenin arka yüzünde, alonj üzerinde veya ön yüzde başka bir yere yazılmış olması da mümkündür. Muhatabın kimliğinin bilinmesi karşısında, kanun muhatap tarafından ön yüze atılan imzanın kabul hükmünde olduğunu da belirtmiştir. Bu şekilde atılan bir imzanın, aval olarak anlaşılması da mümkün değildir. Arka yüzde yer alan açıklama içermeyen imzanın ise kabul olarak yorumlanması mümkün değildir.

35 Poliçe ve Bono C. Kabule Şekli Tarihin yazılması
Kabul beyanında tarihin yer alması gerekli değildir. Bu durumun istisnası görüldükten belirli bir süre sonra ödenecek poliçelerdir. Muhatap bu durumda kabul beyanına tarih atmaktan kaçınırsa, hamilin durumu bir protesto ile tespiti gerekmektedir. Temsil yolu ile kabül Kabulün temsil yoluyla gerçekleşmesi mümkündür. Bu konuda öncelikle temsile ilişkin genel açıklamalar değerlendirilmelidir. Bu durumda temsil ilişkisinin senetten anlaşılması gerekir. Temsil yetkisini belirtmeksizin muhatap adına ön yüze imza atan kişi, kabul beyanında değil aval beyanında bulunmuş olarak sayılır.

36 Poliçe ve Bono D. Kabulün Kayıtsız ve Şartsız Olma Zorunluluğu
Kabulün de kayıtsız ve şartsız olması gerekir (TTK m. 696). Kanunda kabul bakımından konulabilecek iki şart bulunmaktadır. 1) Kısmi kabul Hamil kabul edilmeyen kısım için başvuru hakkını kullanabilecektir. 2) Ödeme yeri değişikliğinin konulmasına izin verilmektedir (TTK m. 697). Diğer şartların sonucu Farklı bir çözüm benimsenmiştir. Buna göre kayda ve şarta bağlanmış kabul geçersiz olmakla birlikte, kabul edenin yazdığı şartlar kapsamında sorumluluğunun doğduğu hüküm altına alınmış. Bu düzenlemenin sonucunda hamilin bir taraftan kabul edilmeme sebebiyle başvuru hakkını kullanabileceği, diğer taraftan kabulden belirtilen şartlara göre, muhataba başvurabileceği belirtilmektedir.

37 Poliçe ve Bono IV. POLİÇEDE KABUL E. Kabulün Sonuçları
Kabul beyanı muhatabı poliçenin asıl borçlusu durumuna sokar. Bu yükümlülüğünü yerine getirmediğinde poliçe bedeli, faiz, masraf ve komisyonla birlikte kendisinden istenebilecektir. Asli senet borçlusu olması sebebiyle başvuru hakkının düşmesine yol açan sebepler, kabul edenin sorumluluğunu ortadan kaldırmayacaktır. Bu açıdan ödeme için arzın veya protesto çekilmesinin ihmal edilmiş olması halinde bile kabul edenin sorumluğu sürecektir. Kabulün diğer kambiyo taahhütleri gibi mücerret nitelik göstermesi, kabul edenin düzenleyen ile arasındaki temel ilişkiden doğan savunmaları, hamile karşı ileri sürmesini de sınırlayacaktır.

38 Poliçe ve Bono IV. POLİÇEDE KABUL F. Kabul Etmemenin Sonuçları
Poliçenin kabul edilmemesi, muhatabın poliçeden dolayı sorumluluk altına girmemesi anlamına gelmektedir. Hamilin başvuru borçlularına başvurma imkânı tanınmıştır. Bu amaçla hamilin kabul etmeme protestosu çekmesi gerekmektedir. Hamil kabul etmeme durumunda protesto çekmeyerek vadeyi beklemeyi de tercih edebilir. Bu ihtimalde vadede ödeme için ibrazın ardından, ödememe protestosu çekerek başvuru borçlularına başvurabilecektir. Muhatabın kabulden kaçınması, düzenleyen ile aralarındaki karşılık ilişkisine aykırılık oluşturabilir. Bu durumda düzenleyenin genel hükümlere göre muhataba başvurması mümkündür.

39 Poliçe ve Bono IV. POLİÇE ve BONONUN TEDAVÜLÜ
Emre yazılı poliçe ve bononun tedavülü ciro ve teslim yolu ile olur. Çekten farklı olarak bono ve poliçe rehin cirosuyla devr edilebilir. Çekteki muhatabın cirosu da istisan olmakla, kalan tüm hususlar çekte olduğu gibidir. Nama yazılı poliçe ve bononun tedavülü ise alacağın temliki ve teslimi yoluyla olur. Not: Hamiline yazılı poliçe ve bono düzenlenemez.

40 Poliçe ve Bono V. POLİÇE ve BONODA AVAL Çekte avale ilişkin verilen açıklamalar poliçe ve bono ilişkisi bakımından da geçerlidir.

41 Poliçe ve Bono V. POLİÇE ve BONODA ÖDEME Usul 1) Senedin İBRAZI gerekir 2) Ödeyici tarafından kontrol işlemlerini yapılması ve ödeme

42 Poliçe ve Bono A. Senedin İBRAZI Amacı Kambiyo senetleri para alacağı içermelerine ve dolayısıyla verme borcu oluşturmalarına rağmen, götürülecek borç değil, aranacak borç olarak ortaya çıkarlar. Çünkü Düzenleyen tedavüle çıkardığı senedin kimin elinde olduğunu bilmez. Buna bağlı olarak senet alacaklısı olan hamilin, ödeme amacıyla senedi ibrazı gerekir. İbraz bu amaçla senedin asıl ödeyecek kişiye yapılmalıdır. Birden fazla asıl borçlusu olan senetlerde, ibrazın tümüne yapılması gerekir. Aralarında müteselsil sorumluluk ilişkisi bulunan birlikte düzenleyenlerin herhangi birinin yapacağı ödemenin borcu ortadan kaldıracak olması, bu sonucu zorunlu kılmaktadır.

43 Poliçe ve Bono İbrazda senedin verilmesi bir zorunluluktur.
A. Senedin İBRAZI Usulü İbrazda senedin verilmesi bir zorunluluktur. Bunun bir örneğinin sunulması yeterli olmaz. Çünkü ilk olarak hamil hak sahibi olduğunu senedi elinde bulundurması ve senet üzerindeki ciro zincirine göre ispat etmektedir (TTK m. 710/3). İkinci olarak asıl borçlunun senedi elde etmeden ödeme yapması, senedin tekrar ibrazı ile mükerrer ödeme yapma zorunluluğunu doğurabilecektir. Bu riski ortadan kaldırmak için asıl borçlu da senedin kendisine ibrazını talep etmesi bir zorunluluktur. Senedin ibrazı ödeme talebini de içermektedir. Buna bağlı olarak hamil ödemeyi kabule ve ödeme sonucunda bir makbuz hazırlayarak bunu düzenleyene vermeye de hazır olmalıdır.

44 Poliçe ve Bono A. Senedin İBRAZI Zamanı İbrazın zamanı/ TTK m. 708 Vadeyi takip eden 2 iş günü Ödeme amacıyla ibrazın ödeme gününde ve ödeme gününü takip eden 2 iş günü içinde yapılabilmesine imkân tanımıştır. Böylelikle ibrazın yapılabileceği en erken ve en geç süreler belirlenmiş olmaktadır. Ödeme günü daha önce de belirtildiği gibi, vadeye göre belirlenirse de vadeden farklı olabilir.

45 Poliçe ve Bono Ödeme gününün ileri bir güne kayması
A. Senedin İBRAZI Zamanı Ödeme gününün ileri bir güne kayması Bu durum bazen kanundan bazen tarafların anlaşmalarından doğabilir. Kanundan doğan haller: 1) moratoryum (devletçe alınan tedbirler neticesi ödemelerin ertelenmesi), 2) mahkeme kararı (İflasın ertelenmesinde olduğu gibi) veya 3) TTK m. 731’de yer alan mücbir sebepler olarak ortaya çıkabilir. Anlaşmaya da dayanabilir Bu anlaşma taraflar arasında kalırsa, şahsi defi niteliği gösterir ve anlaşmanın tarafları dışında ileri sürülmesi sınırlanır. Buna karşılık senet üzerine vadenin uzatıldığı belirtilirse, bu husus tüm hamillere karşı ileri sürülebilir.

46 Poliçe ve Bono Zamanında ibraz edilmemenin sonucu A. Senedin İBRAZI
Hamil başvuru hakkını kaybedebilir. Diğer taraftan düzenleyen senet bedelini tevdi etmeye hak kazanır (TTK m. 712).

47 Poliçe ve Bono A. Senedin İBRAZI Yeri İbrazın ödeme yerinde gerçekleştirilmesi gerekir. Ödeme yeri senedin alternatifli şekli unsurlarından birisidir.

48 Poliçe ve Bono İbrazla birlikte temerrüt ortaya çıkabilir.
A. Senedin İBRAZI Sonuçları İbrazla birlikte temerrüt ortaya çıkabilir. Ödeme gününün gelmesiyle birlikte muacceliyet ortaya çıkmasına rağmen, temerrüt olgusu ibraza bağlanmış bulunmaktadır. Senetten ileri gelen borcun niteliği değişebilr Zira senet ödenmemişse, borç aranılacak borç olmaktan çıkıp, götürülecek borç halini alır. Zira düzenleyen artık senedi elinde bulunduran kişiyi bilmektedir ve bundan böyle ciro yoluyla yapılan devirler dahi alacağın temliki hükmüne tabi olmaktadır. Dolayısıyla düzenleyenin senedi takip etmesi artık mümkündür. Başvuru hakkının doğumunun maddi şartı gerçekleşmiş olur İbrazın süresi içinde gerçekleştirilmesi, başvuru hakkının doğumunun maddi şartını oluşturmaktadır.

49 Poliçe ve Bono Senetten sorumluluk sona erer Senet ölür B. Ödeme
a) Ödemenin sonuçları Senet ölür Senedin asıl borçlu (Poliçede kabul etmiş muhatb, bonoda düzenleyen) tarafından ödenmesi, senetten kaynaklanan alacağın sona ermesi sonucunu doğurur. Bu amaçla yapılacak ödemenin senet bedelinin tamamını kapsaması gerekir. Senet bedelinin tamamı, faiz şart edilebilen hallerde bunun eklenmesiyle bulunur. Senetten sorumluluk sona erer Düzenleyenle birlikte senet üzerinde imzası bulunan diğer imza sahiplerinin de sorumlulukların ortadan kalkar. Senedi ödeyen asıl borçlu, senedin iadesini ve yapılan ödemenin senet üzerine şerh edilmesini talep edebilir (TTK m. 709/1). Ödemeyle birlikte senet kıymetli evrak olmaktan çıkar.

50 Poliçe ve Bono Hamil bunu kabul etmeye mecbur değildir
B. Ödeme b) Vadeden önce ödeme sonuçları Hamil bunu kabul etmeye mecbur değildir Asıl borçlu senedi vadeden önce ödemek istediğinde, hamilin bunu kabul etmesi zorunlu değildir. Oysa Borçlar hukukunda vadenin borçlu yararına olduğu ve bundan vazgeçebileceği esası geçerlidir. Kambiyo senetlerinde aksine bir düzenleme ile vadeden önce ödeme, hamilin onayına bağlanmıştır. Riskler asıl borçlu üzerinde kalır Vadeden önce ödeme halinde, senedin maddi ve şekli hak sahibinin farklı olmasından kaynaklanan riskler, asıl borçlu üzerine bırakılmıştır. Oysa vadede ödeme yapan asıl borçlu, senet üzerinde şeklen hak sahibi olarak görünen kişiye yaptığı ödeme ile sorumluluktan kurtulmaktadır.

51 Poliçe ve Bono VI. POLİÇE ve BONODA ÖDENMEMESİ (BAŞVURU HAKKI)
A. Asıl Borçlu ve Başvuru Borçlusu Kavramları Asıl borçlu senedi ödeyeceğini vaat eden senedin kişidir. Senedin asıl borçlusu, senet üzerinde yazılı bedeli vadesinde ödemeyi vaat etmiştir. Senet asıl sorumlu olan kişi tarafından ödenmediği takdirde sorumlu olan kişiler başvuru borçlularıdır Senet üzerinde ciranta olarak imza koyan kişiler de, senedin vadesinde ödeneceğini temin etmiş durumdadırlar. TTK.m.724  (1) Bir poliçeyi düzenleyen, kabul eden, ciro eden veya o poliçeye aval veren kişiler hamile karşı müteselsil borçlu sıfatıyla sorumludurlar. (2) Hamil, bunların borçlanmadaki sıraları ile bağlı olmaksızın her birine veya bunlardan bazılarına ya da hepsine birden başvurabilir. (3) Poliçeden dolayı borç altına girmiş olup da poliçeyi ödemiş bulunan herkes aynı hakkı kullanabilir. (4) Hamil borçlulardan yalnız birine başvurmakla, diğer borçlularla ilk önce başvurduğu borçludan sonra gelenlere karşı haklarını kaybetmez.

52 Poliçe ve Bono B. Başvuru Hakkının Doğması Maddi Şartlar 1) Senedin Vadesinin gelmesi İstisna: Vadeden önce başvuru haklarının kullanılması 2) Senedin zamanında ibrazi 3) Senedin ödenmemesi Vadede senedin ödenmemesi

53 Poliçe ve Bono B. Başvuru Hakkının Doğması Kural olark
başvuru hakkının doğması için vadenin gelmesi şarttır İstisna (TTK.m.713/2): Hamil; a) Kabulden tamamen veya kısmen kaçınılmış, b) Poliçeyi kabul etmiş olsun olmasın, muhatap 1)iflas etmiş veya 2)bir ilamla ispatlanmamış olsa da sadece ödemelerini tatil etmiş veya 3)aleyhindeki herhangi bir icra takibi semeresiz kalmış veya c) Kabul için arz edilmesi menedilen bir poliçenin düzenleyeni iflas etmiş, olursa vadenin gelmesinden önce de aynı başvurma hakkını haizdir. Not: Burada protesto yine gerekir (TTk.m.714/5), sadece düzenleyinin iflasi durmunda iflas ilamı protesto yerine geçer (m.714/6)

54 Poliçe ve Bono B. Başvuru Hakkının Doğması İkinci maddi şart: Senedin ibrazidir Üçüncü maddi şart ise, senedin ödenmemesidir. TTK.m.713/1 (1) Vadede poliçe ödenmemişse hamil, cirantalara, düzenleyene ve poliçe dolayısıyla taahhüt altına girmiş olan diğer kişilere başvurabilir.

55 Poliçe ve Bono Ödenmeme halinin belgeılendirilmesi
B. Başvuru Hakkının Doğması Şekli Şart: Ödenmeme halinin belgeılendirilmesi Başvuru hakkını kullanılabilmesi için aranan maddi şartların bulunması yanında bunların belgelenmesi de zorunludur. Bu belgeleme işlemi kural olarak protesto adı verilen ve noter tarafından düzenlenen bir belge ile sağlanmaktadır. Protesto sadece ödememe durumunda çekilmemektedir. Poliçe ilişkisi bakımından muhatabın kabul etmemesi durumunda da protesto çekilerek başvuru hakkı kullanılabilmektedir.

56 Poliçe ve Bono Şekli Şartlar Protestonun içeriği Protesto,
protestoyu çeken ve kendisine protesto çekilen kimselerin ad ve soyadlarını veya ticaret unvanlarını; kendisine protesto çekilen kimsenin, bonodan doğan taahhüdünü yerine getirmeye davet edildiği halde taahhüdünü yerine getirmemiş veya kendisi bulunamamış yahut ticaret yerinin veya meskeninin belirlenememiş olduğuna dair bir şerhi; sözü geçen davetin yapıldığı veya davet teşebbüsünün sonuçsuz kaldığı yer ve güne ait bir şerhi ve protestoyu tanzim eden noterin imzasını içerir. TTK m. 716

57 Poliçe ve Bono Poliçenin düzenleyeni iflas etmiş Mücbir sebep
Protestodan Muafiyet Halleri 1) Kanundan Doğan Muafiyet Halleri Poliçenin düzenleyeni iflas etmiş Mücbir sebep 2) İradeden Doğan Muafiyet Halleri muaftır kaydının senede düşülmesi

58 Poliçe ve Bono TTk.m.714/6 Protestodan Muafiyet Halleri
Kanundan Doğan Muafiyet Halleri TTk.m.714/6 (6) Poliçeyi kabul etmiş olsun olmasın, muhatap veya kabul için arz edilmesi menedilen bir poliçenin düzenleyeni iflas etmişse, iflas ilamının ibrazı, başvurma hakkının kullanılması için yeterlidir. (5) Poliçeyi kabul etmiş olsun olmasın muhatap, ödemelerini tatil etmiş veya aleyhindeki herhangi bir icra takibi semeresiz kalmış ise, hamil başvurma haklarını ancak poliçenin ödenmesi için muhataba ibrazından ve protestonun çekilmesinden sonra kullanabilir.

59 Poliçe ve Bono Mücbir sebepler (TK731).
Protestodan Muafiyet Halleri Kanundan Doğan Muafiyet Halleri Mücbir sebepler (TK731). TTK.m.731 (4) Mücbir sebepler vadenin gelmesinden itibaren 30 günden çok sürerse,  poliçenin ibrazına ve protesto çekmeye gerek olmaksızın başvurma hakkı kullanılabilir. (5) Görüldüğünde veya görüldükten belirli bir süre sonra ödenmesi şart olan poliçeler hakkında otuz günlük süre, hamilin kendi cirantasına mücbir sebebi ihbar ettiği tarihten itibaren işler. Bu ihbar, ibraz süresinin bitmesinden önce de yapılabilir. Görüldükten belirli bir süre sonra ödenmesi şart olan poliçelerde otuz günlük süre, poliçede belirtilen süre kadar uzar. (6) Hamilin veya poliçeyi ibraza veya protesto çekmeye memur ettiği kişinin yalnız kendilerine ait olaylar mücbir sebeplerden sayılmaz.

60 Poliçe ve Bono Mücbir sebepler (TK731).
Mücbir sebep 30 günden kısas sürerese (1) Kanunen belirli olan süreler içinde poliçenin ibrazı veya protesto düzenlenmesi, bir devletin mevzuatı veya herhangi bir mücbir sebep gibi aşılması imkânsız bir engel nedeniyle gerçekleştirilememişse, bu işlemler için belirli olan süreler uzatılır. (2) Hamil, mücbir sebepleri gecikmeksizin kendinden önce gelen kişiye ihbar etmekle ve bu ihbarı, altına tarih, yer ve imzasını da koyarak poliçeye veya alonja kaydetmekle yükümlüdür. Bunun dışında 723 üncü madde hükümleri uygulanır. (3) Mücbir sebeplerin ortadan kalkmasından sonra hamilin, poliçeyi gecikmesizin kabul veya ödeme amacıyla ibraz ve gereğinde protesto çekmesi şarttır.

61 Poliçe ve Bono Protestodan Muafiyet Halleri
İradeden Doğan Muafiyet Halleri TTK m. 722: (1) Düzenleyen, ciranta veya aval veren kişi, senet üzerine “gidersiz”, “protestosuz”   kayıtlarını   ya   da  bunlara    eş  anlamlı   diğer   herhangi    bir   ibareyi  yazıp imzalayarak, hamili başvurma hakkını kullanmak için kabul etmeme veya ödememe protestosu düzenleme yükümünden kurtarabilir. Ciranta veya aval veren tarafından bu kaydın yazıldığı takdirde, sadece bu başvuru borçlusu hakkında hüküm ifade edecektir. Protestodan muaf olmak, ibraz ve ihbarları yapma yükümlülüğünü ortadan kaldırmamaktadır (TTK m. 722). Ancak kanun ispat yükünü yer değiştirmiş ve senedin süresinde ibraz edilmediğinin, başvuru borçluları tarafından ispat edilmesi gerektiğini öngörmüştür.

62 Poliçe ve Bono 1) Senedin Ödenmemiş Kısmı ve Akdi Faizi
C. Başvuru Hakkının Kapsamı Hamilin başvuru hakkının kapsamı TTK m. 725 1) Senedin Ödenmemiş Kısmı ve Akdi Faizi Hamil öncelikle senet bedelini talep edebilecektir. Senet bedeli kısmen ödenmiş olduğu takdirde, başvuru hakkı ancak ödenmemiş kısım üzerinden kullanılabilecektir. Başvuru hakkı vadeden önce kullanılıyorsa, senet bedelinden uygun bir iskonto yapılması gerekmektedir. İskonto oranı hakkında kanun, hamilin yerleşim yerinde geçerli oranların dikkate alınacağını belirtmiştir. Faiz şart kılınabilen, senetlerde, hesaplanacak faiz de başvuru hakkına dâhildir. Burada hesaplanan faiz akdi faiz niteliği gösterir. Vadeden sonra işleyecek faiz ise temerrüt faizidir.

63 Poliçe ve Bono 2) Vadeden İtibaren İşleyecek Temerrüt Faizi
C. Başvuru Hakkının Kapsamı Hamilin başvuru hakkının kapsamı 2) Vadeden İtibaren İşleyecek Temerrüt Faizi Kambiyo senetleri TTK’da düzenlenmiş olması sebebiyle ticari iş olduğundan (m. 3), temerrüt faizinin belirlenmesinde ticari işlerde geçerli bulunan temerrüt faizi oranı dikkate alınır. 3) Masraflar Hamil tarafından protesto ve bilahare TTK m. 723 maddesine uygun olarak yapılan ihbar masrafları, başvuru borçlularından talep edilebilir. 4) Komisyon Hamil senedin bedelinin 3/1000`nü aşmamak üzere komisyon ücretini isteyebilir. Bu komisyon senet bedeli üzerinden hesaplanır ve faiz ile masraflar hesaplamada dikkate alınmaz.

64 Poliçe ve Bono 1) Ödediği Meblağ
C. Başvuru Hakkının Kapsamı Ödeme yapan senet borçlusunun başvuru hakkının kapsamı 1) Ödediği Meblağ Ödeme yapan senet borçlusu yaptığı ödeme, yukarıda açıklandığı gibi, bono bedeli, faizler masraflar ve komisyondan oluşmaktadır. 2) Ödeme Tarihinden İtibaren İşleyecek Temerrüt Faizi 3) Masraflar 4) Komisyon Başvuru hakkını kullanan senet borçlusu senet bedelinin 2/1000`ni aşmamak üzere komisyon ücretini isteyebilir. Bu komisyon senet bedeli üzerinden hesaplanır ve faiz ile masraflar hesaplamada dikkate alınmaz.

65 Poliçe ve Bono İhbar Mecburiyeti İhbar yükümlüsü Başvuru hakkının ortaya çıkması ile birlikte senet sorumlularının durumdan haberdar edilmesi gerekir (TTK m. 723). Başvuru hakkının ortaya çıktığı konusunda ilk bilgi sahibi olacak kişi hamildir. Bu sebeple ihbar yükümlülüğü öncelikle hamile yüklenmiştir. Diğer senet sorumlularının ihbar yükümlülüğü kendilerine bildirim yapılması ile başlayacaktır. Hamil BH`nin doğması üzerine kendi cirantasına ihbarda bulunmak zorundadır. Poliçeye ilişkin bir düzenleme olan TTK m. 723 hükmünde hamilin düzenleyen ve kendi cirantasına ihbarda bulunma zorunluluğu belirtilmiş olmasına rağmen, bono ilişkisinde durumun düzenleyene bildirilmesinde bir anlam bulunmamaktadır. Zira vadeden önce veya sonra olsun başvuru hakkının ortaya çıkışı düzenleyenle ilgilidir. İhbarı alan ciranta da, kendi cirantasına durumu ihbar etmelidir. Böylece lehtara kadar giden bir ihbar zinciri ortaya çıkacaktır.

66 Poliçe ve Bono İhbar yapılması için gerekenler
İhbar Mecburiyeti İhbar yapılması için gerekenler İhbar yapılabilmesi için cirantaların adreslerinin bilinmesi gerekir. Bu anlamda ihbarı yapacak olan kişinin, ihbarın muhatabının adresini bilmesi gerekir. Bu açıdan her bir sorumlunun kendi cirantasına ihbarda bulunacak olması, aralarında ilişki olduğunu göstermektedir. Süre İhbar yükümlülüğü hamil bakımından 4 iş günü , cirantalar bakımından 2 iş günü süreye bağlanmıştır. 4 günlük süre ibrazdan, 2 günlük süre ihbarın cirantaya ulaşmasından itibaren başlar. Usul İhbarın noterden veya senedin iadesi yoluyla yapılması mümkündür. Sorumluluk İhbarda bulunmamak başvuru hakkının ortadan kalkmasına yol açmamakta, buna karşın ihbarda bulunmamaktan kaynaklanan zararlardan dolayı sorumluluk ortaya çıkmaktadır.

67 Poliçe ve Bono VI. POLİÇE ve BONODA ÖDENMEMESİ (BAŞVURU HAKKI)
Bone ve POLİÇEDEki BAŞVURU HAKKININ Mukayesesi Bonoda başvuru hakkına ilişkin açıklamalar poliçe ilişkisi bakımından da geçerlidir. Ancak poliçe ilişkisinde kabulün varlığı, vadeden önce başvuru hakkını ortaya çıktığı hallerde değişiklik gerçekleştirmektedir. Gerçekten yukarıda kabul bahsinde incelendiği gibi, muhatabın kabulden kaçınması, hamilin başvuru hattının doğması sonucunu vermektedir. Poliçe bakımından başvuru hakkının vadeden önce doğduğu başka bir hal, kabule arzı yasaklanmış poliçelerde düzenleyenin iflasıdır (TTK m. 713). Poliçe ilişkisinde asıl borçlu kabul edendir. Düzenleyen başvuru borçlusudur. Bu sebeple düzenleyene başvurabilmek için başvuru hakkının maddi ve şekli şartlarının yerine getirilmesi gerekmektedir. Başvuru hakkının doğması ve kapsamı konusunda bono hakkında yapılan açıklamalar dikkate alınmalıdır.

68 Poliçe ve Bono VII. POLİÇE ve BONODA ZAMANAŞIMI A. Bonoda
Bono üzerindeki alacak hakkı, zamanaşımına uğraması mümkün bir haktır. Bu husus poliçe bakımından TTK m. 749’da öngörülmüş olup, TTK m. 778 hükmünün atfı gereği bono bakımından da geçerli ilkeler oluşturmaktadır. Bono ilişkisi bakımından zamanaşımı sürelerin kısa tutulduğu görülmektedir. Örneğin adi senet bakımından TBK m. 146 ile getirilen süre 10 yıl olmasına rağmen, bonoda en uzunu 3 yıllık süreler öngörülmüştür. Böylece hamilin alacağını bir an önce alması için zorlandığı görülür. Kambiyo ilişkisi temel ilişkiden bağımsız olduğundan, kambiyo senedinin zamanaşımına uğraması, temel ilişkinin de zamanaşımına uğramasına sebep olmaz. Ancak temel ilişki nitelik olarak bir alacak ilişkisi olduğundan, bunun da kendisi için öngörülen sürede zamanaşımına uğrayacağı açıktır.

69 Poliçe ve Bono VII. POLİÇE ve BONODA ZAMANAŞIMI A. Bonoda Hamil tarafından başvuru borçlularına karşı açılacak davalar ve takipler bakımından zamanaşımı süresi 1 yıldır ve bu süre protestonun düzenlenmesinden veya protestodan muafiyet kaydı bulunuyorsa vadeden itibaren başlar. Bir başvuru borçlusu tarafından bir diğer başvuru borçlusuna karşı açılacak dava ve takipler bakımından zamanaşımı süresi 6 aydır ve bu süre alacaklı durumundaki başvuru borçlusunun ödeme yaptığı veya bononu kendisine karşı dava ve takip yoluyla ileri sürüldüğü tarihten itibaren başlar. TTK m. 6 gereğince, kanunda yer alan zamanaşımı sürelerinin tarafların anlaşması ile değiştirilmesi mümkün değildir.

70 Poliçe ve Bono A. Bonoda Zamanaşımının kesilmesi
Zamanaşımının kesilmesi TTK m. 750 ve 751’de düzenlenmiştir. Zamanaşımını kesen sebepler incelendiğinde, Borçlar Kanunu m. 154 ve 155’den farklı oldukları görülmektedir. Bunun sebebi kambiyo senetleri bakımından uluslararası kuralların kabul edilmiş olması ve ülkelerde zamanaşımının kesilmesi sebeplerinin farklı olmasından kaynaklanan sorunların ortadan kaldırılmasıdır. Kambiyo senetlerinde zamanaşımını kesen sebepler, dava açılması, takip talebinde bulunulması, davanın ihbar edilmesi veya alacağın iflas masasına bildirilmesi olarak sayılmıştır (TTK m. 750).

71 Poliçe ve Bono VII. POLİÇE ve BONODA ZAMANAŞIMI POLİÇEDE ZAMANAŞIMI
Poliçede zamanaşımı konusunda bonoda yapılan açıklamalar dikkate alınmalıdır. Ancak üçlü ilişkinin tarafları da dikkate alınarak zamanaşımı sürelerinin tekrar edilmesi doğru olur: Hamil tarafından kabul edene karşı açılacak davalarda ve yapılacak takiplerde zamanaşımı süre 3 yıldır. Bu süre vadeden itibaren başlar. Bu zamanaşımı süresi aynı zamanda başvuru borçlusu olup ödeme yaparak kabul edene başvuran alacaklılar bakımından da uygulanacaktır. Hamil tarafından düzenleyen de dahil olmak üzere tüm başvuru borçlularına karşı açılacak davalar ve takipler bakımından zamanaşımı süresi 1 yıldır ve bu süre protestonun düzenlenmesinden veya protestodan muafiyet kaydı bulunuyorsa vadeden itibaren başlar. Bir başvuru borçlusu tarafından bir diğer başvuru borçlusuna karşı açılacak dava ve takipler bakımından zamanaşımı süresi 6 aydır ve bu süre alacaklı durumundaki başvuru borçlusunun ödeme yaptığı veya bononu kendisine karşı dava ve takip yoluyla ileri sürüldüğü tarihten itibaren başlar.

72 TEŞEKKÜRLER © myolcu


"Kıymetli Evrak Hukuku Doç.Dr. Mübariz Yolçiyev Kayseri 2015" indir ppt

Benzer bir sunumlar


Google Reklamları