Sunuyu indir
1
BÖBREK FONKSİYONLARI VE İDRAR OLUŞUMU
Dr. Aydın ÜNAL
2
Temel Nefroloji Bilgileri
Böbreğin anatomi ve histolojisi Böbreğin görevleri İdrarın oluşturulması
3
Üriner sistem Böbrekler Üreterler Mesane Üretra
4
Böbreğin anatomisi Böbreğin uzunlamasına kesitinde 3 bölüm görülür:
Korteks Medulla Toplayıcı sistem
5
Böbreğin anatomisi Korteks Kalınlığı yaklaşık 1 cm’dir.
Korteks dokusu medullada piramidler arasından Bertini kolonları adıyla pelvis renalise doğru uzanır. Kortekste glomerüller ve tubulusların bazı bölümleri yer alır.
6
Böbreğin anatomisi Medulla Böbreğin iç kısmında bulunur.
12-18 adet piramid’den oluşur. Piramidlerin tepesi papilla adını alarak minör kalis içerisine çıkıntı yapar. Bir papilla birden çok piramidi içine alabilir. Her papillanın tepesinde yaklaşık 15 tane toplayıcı kanal deliği vardır (area cribrosa). Medulla içerdiği tubulus yapılarına göre ikiye ayrılır: Dış medulla: proksimal/distal tubulus düz kısımları, Henle inen ince kolu. İç medulla: Henle kulpunun bölümleri, toplayıcı tubul.
7
Böbreğin anatomisi Toplayıcı sistem İdrarın toplandığı kısımdır.
Kaliks’ler ve pelvis’ten oluşur. Pelvis böbrek hilus’undan dışarı çıkarak üreter’i oluşturur.
8
Afferent ve efferent arteriol arasında bir kapiller yumağı
Böbrek kan dolaşımı Renal arter Segmental arter İnterlober arter Arkuat arter İnterlobuler arteriol Afferent arteriol Efferent arteriol Peritübüler kapiller İnterlobuler ven Arkuat ven İnterlober ven Segmental ven Renal ven Vena cava inferior GLOMERÜL Afferent ve efferent arteriol arasında bir kapiller yumağı
9
Böbrek kan dolaşımı Vasa rekta
Medullaya arteryel kan vasa rekta ile gelir. Efferent arteriyolden doğar. Henle kulpu ve kollektör kanalların etrafında karmaşık bir damar ağı oluşturur. İnen ve çıkan dalları arasında çok sayıda damar anostomozu bulunur (rete mirabilis). Bu anastomozların oluşturduğu ağ yapısı idrarın konsantre edilebilmesini sağlayan ‘çoğaltıcı ve değiştirici zıt akımlar’ın gerçekleşmesine imkan verir.
10
Böbrek kan dolaşımı Böbrek kalp debisinin %20’sini alır.
Böbreğe gelen kanın dağılımı: %75’i korteks %25’i medulla (%1’i papilla’ya ulaşır)
11
Böbrek kan dolaşımı Otoregülasyon
Glomerüle kanı getiren ve götüren damarların arteriyol karakterinde olması, glomerül içi hidrostatik basıncın ve böbrek kan akımının sistemik kan basıncından etkilenmesini azaltır. Sistemik kan basıncı mmHg arasında ‘otoregülasyon’ ile böbrek kan akım düzeyleri aynı düzeyde tutulur.
12
Böbreğin Histolojisi
13
Nefron Nefron böbreğin fonksiyonel ünitesidir.
Nefron glomerül ve tubuluslardan oluşur. Bir böbrekte bir milyon nefron bulunur.
14
Glomerül Afferent ve efferent arteriol arasında bir kapiller yumağıdır. Glomerül epitelyal hücrelerinin oluşturduğu bir zarfın içindedir: Bowman kapsülü. Bowman kapsülü glomerülü çevreler ve proksimal tübül olarak devam eder.
15
Glomerül hücreleri Bir glomerülde temel olarak 3 tip hücre bulunur:
Endotel hücresi Epitel hücresi (podosit) Mesangial hücresi
16
Glomerül bazal membranı
Bazal membran endotel hücreler ile podositlerin arasında yer alır.
17
Glomerül filtrasyon membranı
Endotel hücresi, bazal membran ve podositlerden oluşan üçlü yapıya filtrasyon (süzme) membranı denir. Filtrasyon membranı ince delikli bir süzgeç görevi yapar: Glomerüler filtrat oluşurken su ve küçük solütlere geçirgenliği yüksektir. Büyük moleküllerin geçişine izin vermez.
18
İdrar Oluşum Basamakları
Başlıca 2 aşamada gelişir; 1. Glomerüler filtrasyon 2. Tubuler geri emilim ve sekresyon
19
Tubuluslar Reabsorpsiyon ve sekresyon yaparak idrarın oluşumunu sağlarlar.
20
Tubulusun bölümleri Proksimal tubulus Henle kulpu Distal tubulus
Toplayıcı boru sistemi Birleştirici tubulus Toplayıcı kanallar
21
Proksimal tubulus Tubulusun en uzun kısmıdır.
Filtratın yaklaşık %60’ı burada geri emilir (su, sodyum, potasyum, klor, kalsiyum). Ayrıca filtrata geçen glukoz, amino asitler ve küçük molekül ağırlıklı proteinlerin hemen hemen tamamı burada emilir. Glomerüler filtrata geçen bikarbonat ve fosfatın yaklaşık %90 burada geri emilir. Burayı terk eden tubul sıvısının yoğunluğu plazmaya benzerdir.
22
Henle kulpu İnen kol suya karşı çok geçirgen, solütlere karşı çok az geçirgendir. Çıkan kalın kol solütlere karşı geçirgen, suya geçirgen değildir. Henle kulpu medullanın hipertonisitesinin sağlanmasında, dolayısıyla idrarın konsantrasyonunda çok önemlidir.
23
Henle Kulbu Glomerüler filtrata geçen sodyumun yaklaşık %20-30 burada geri emilir. Bu tubulde net sodyum geri emilimi vardır ve tubul içi sıvısı dilüe olur. Glomerüler filtrata geçen ve proksimal tubulden geri emilmesinden sonra kalan bikarbonat ve potasyumun çoğu burada geri emilir.
24
Makula Densa ve Jukstaglomerüler Aparat
25
Distal tubulus Makula densa’dan sonra distal tubulusun kıvrımlı bölümü başlar ve toplayıcı kanallar ile devam eder. Glomerüler filtrata geçen sodyumu %5-7’si burada geri emilir. Henle kulbunun çıkan kolları gibi suya geçirgenliği düşüktür. Burayı terk eden tubul sıvısı daha da dilüe olur.
26
Toplayıcı kanal sistemi
İdrarın final halinin yapıldığı yerdir. Na geri emiliminin kalan kısmı burada olur. Potasyum sekresyonunun temel yeridir. İdrarın asit hale gelmesinde görevli esas yerdir. İdrarın organizmanın ihtiyacına göre konsatre ve ya dilüe edildiği yerdir (ADH ve medullar hipertonisite aracılığıyla).
27
Toplayıcı kanal sistemi
Kolektör kanal hücreleri bazal koşullarda (ADH yokluğunda) suya geçirgen değildir ve idrar dilüe olur. Ancak ADH varlığında su geçirgenliği artar ve medüller hipertonisteye de bağlı olarak papillaya ilerledikçe tubuler sıvı emilir, böylece idrar giderek konsantre hale gelir. Aldosteron bu bölümde Na emilimi ve K ile H atılımı üzerine etki eder. Atriyal natriüretik peptidler bu bölümde etki ederek sodyum ve su diürezine yol açar.
29
Böbreğin Görevleri
30
Böbreğin görevleri Ektraselüler çevrenin sürekli aynı kalmasını sağlamak Hormon üretimi Diğer: peptid hormonların yıkımı ve glukoz üretimi
31
Böbreğin görevleri - 1 Ektraselüler çevrenin sürekliliği:
ES çevre sağlıklı hücre fonksiyonları için daima sabit kompozisyonda tutulmak zorundadır. Örnekler: Plazma sodyum konsantrasyonu: 135 – 145 meq/L Plazma potasyum konsantrasyonu: 3.5 – 5.5 meq/L Arteriel kan pH: 7.35 – 7.45 ES çevrenin sabit kompozisyonda tutulması için böbrekler: Metabolizma sonucu açığa çıkan atık ürünleri (üre, kreatinin, ürik asit gibi) uzaklaştırır. Diyetle alınan fazla sıvı ve solütleri uzaklaştırır. Böbrek bu görevini idrar oluşturmak suretiyle yerine getirir.
32
Böbreğin görevleri - 2 Hormon yapımı
Sistemik ve renal hemodinamiyi düzenleyen: Renin Anjiyotensin II Prostoglandinler Nitrik oksit Endotelin Bradikinin Eritrosit üretimini düzenleyen: Eritropoietin Kalsiyum fosfor ve kemik metabolizmasını düzenleyen: Kalsitriol (aslında aktif hale getirme)
33
Böbreğin görevleri - 3 Diğer Görevleri:
Peptid hormonların yıkımı (insülin, parathormon) Glukoz üretimi (glukoneojenez) Böbrekler açlık halinde gerekirse glukoz üretebilir..
34
İdrarın Oluşturulması
35
İdrarın oluşturulması
Böbrek idrarı 2 aşamada oluşturur: Glomerüler filtrasyon Tubuler transport
36
Glomerüler filtrasyon
Kalp atım hacmi = 5600 ml/dk Böbrek kan akımı = 1200 ml/dk Böbrek plazma akımı = 650 ml/dk 650 ml plazmadan 125 ml’si süzme membranından Bowman boşluğuna geçer (GFH) Glomerüler filtrasyon hızı (GFH) = 125 ml/dk 24 saatlik GFH = 125 x 1440 = ml = 180 L
37
Glomerüler filtrasyon
Glomerüler filtrasyonu mümkün kılan güçler: Hidrostatik basınç farkı Onkotik basınç farkı Filtrasyon sabitesi (toplam kapiller yüzey alanı ile geçirgenliğinin bir fonksiyonudur)
38
Glomerüler filtrasyon hızı (GFH)
GFH = LpS (ΔHidrostatik basınç – ΔOnkotik basınç) Lp: Kapiller duvarın geçirgenlik derecesi S: Filtrasyon için var olan yüzey alanı ΔHidrostatik basınç: {Glomerül kapiller içi basınç – Bowman boşluğu basıncı} ΔOnkotik basınç: {Plazma onkotik basıncı – Bowman boşluğu onkotik basıncı} Glomerül kapiller içi hidrostatik basınç = Sistemik KB X %60 Bowman boşluğu hidrostatik basıncı = 18 mmHg Plazma onkotik basıncı = 32 mmHg Bowman boşluğu onkotik basıncı = 0 mmHg
39
Tubuler transport Filtrata geçen maddelerin tubuluslar boyunca geri emilmesi ve/veya sekrete edilmesine tubuler transport adı verilir.
40
Suyun geri emilimi, idrarın konsantrasyonu
İdrarın konsantrasyonu ADH varlığında tubuler sıvının medüller kollektör kanaldan hipertonik medullaya geçmesi ile sağlanır. En önemli mekanizma medüller hipertonisitenin oluşturulmasıdır. Medüller hipertonisite çoğaltıcı zıt akımlar ile sağlanır.
41
Çoğaltıcı zıt akımlar teorisi
Henle kulpunun inen ve çıkan kollarının fonksiyonel özelliklerinin birbirinden farklı olması ile ortaya çıkar. İnen kol suya karşı çok geçirgendir ancak Na ve Cl’e karşı geçirgen değildir. Çıkan kol aktif olarak Na, K, Cl geri emebilir ancak suya karşı geçirgen değildir. Bu olayların sonucunda medülla ve intraluminal sıvının osmolaritesi 1400 mOsm/L’ye kadar çıkabilir. Çıkan kolda su emilemediği için medulladan kortekse doğru gidildikçe intraluminal sıvı hipoosmolar hale gelir ve distal tubulusa varan filtrat hipoosmolar olur.
42
Değiştirici zıt akımlar teorisi
Henle’nin inen kolundan ve kollektör kanallardan emilen suyun büyük bölümü vasa rekta damar sistemi vasıtasıyla sistemik dolaşıma döndürülür. Vasa rektaların özel anatomik yapısı sayesinde medullanın hipertonisitesini sağlayan Na, Cl ve üre sistemik dolaşıma geri dönmez. Vasa rektanın sağladığı bu olaylar zinciri değiştirici zıt akımlar olarak isimlendirilir.
43
İdrarın son şeklini alması
Tubuler transport ile oluşan nihai idrar böbrek pelvisinde toplandıktan sonra üreterler, mesane ve üretra vasıtasıyla dışarıya boşaltılır.
44
İDRAR BAĞLANTISI
Benzer bir sunumlar
© 2024 SlidePlayer.biz.tr Inc.
All rights reserved.