Medyada Çocuk ve Çocukluk (Medyada Çocukların Temsili) Öğr. Gör. Mehmet Akif Barış
Çocuk Toplumun bir parçası olan çocuk, en genel biçimde insan yavrusu olarak tanımlanmaktadır. Küçük yaştaki kız veya erkek(TDK) Çocuğu sosyalleşmesi (Belirlenimci ve Yapısalcı) Çocuk edilgindir ve eğitim aracılığıyla, ehlileştirilerek, toplumun sürekliliğini sağlayacak bir birey olması beklenir Çocuk etkin ve öğrenmeye istekli bir ajan olarak görülür, çocuğun kendi toplumsal dünyasını kurduğu ve orada yerini aldığı
Çocukluk Doğuştan->Ergenliğe(dönem) Çocukların doğasını ve diğerleri ile ilişkisinin tanımlayan kavramlar grubu Akıl baliğ değil, merak ve istekler çok fazla Yeteneklerin Ortaya Çıkışı, Özgürleşme ve bireyleşme isteği Şekillenme(çevre, toplum, kendisi, rol model arayışı, özenme) Hız ve aksiyon tutkunu, durağanlıktan ve sessizlikten şikayetçi
Temsil Medya kişiler, kurumlar, olaylar veya olgulara ilişkin temsiller üretir. Medyada ne betimlendiği; konular veya sorunların halka nasıl anlatıldığı ve neden-sonuç bağının nasıl kurulduğuyla ilgili bir olgu olarak kabul edilmektedir. Temsiller, sembolik ve retorik olmak üzere medya ürünlerinin doğrudan ve dolaylı tüm bilgilendirici boyutlarını kapsar
Çocuk(luk) ve Temsil Her birimiz, kendi içimizde bir çocuk imgesi taşırız. Bu imgeyi kendi çocukluğumuz, çocuklar hakkında bildiklerimiz ve bildiğimizi düşündüklerimize dayanarak oluştururuz. Bir kişinin çocuklara yönelik tutum ve davranışları bu içsel imgelerden etkilenir. Bireysel değer, inanç ve deneyimlerin yanı sıra toplumdaki çocuk ve çocukluk imgesinin oluşumunu etkileyen dışsal faktörler vardır. Her toplumun çocuklara bakışı, onlara ilişkin kalıp yargıları, onlara davranışı, onlar için oluşturduğu yasa ve politikalar, o toplumdaki çocuk imgesine bağlıdır.
Çocukluk ve Temsil Medya, toplumdaki çocuk imgesi için bir çerçeve çizer. Bu çerçeveyi çizerken çoğunlukla toplumda yerleşik kültürel inanç setlerinden yola çıkarken, oluşturduğu imgeyle başat ideolojileri yeniden üretir veya gerekçelendirir. Toplum çocukların medyanın negatif etkilerinden korunmasına odaklanırken, medyanın çocuklara ilişkin kurguladığı imgeler ve yarattığı retoriğin çocukları ve onlara ilişkin politikaları nasıl etkilediği çoğunlukla görmezden gelinmektedir.
Medyada Temsil Temsillerin üretim sürecinde “ne seçilmelidir" ve “nasıl gösterilmelidir" soruları iki önemli boyutu oluşturur. Temsiller önemlidir çünkü temsilin öznesinin toplumdaki yerini ve önemi yansıtır dahası bu yeri pekiştirir. Çocukların medyada sunum tarzı veya temsili de toplumun onlara yönelik algı ve tutumlarında belirleyici olabilmektedir. Medyanın çocuklar ve çocukluğa ilişkin temsilleri gençler için rol modeli oluşturarak, onların kendi yaşamlarındaki tutum ve beklentilerini etkilemektedir. Medyanın çocuğu temsil ediş tarzı veya görmezden gelişi çocuklar adına alınan kararları ve toplumun geri kalanının onları görme biçimini de şekillendirebilmektedir. İşte bu nedenle medyada çocukların nasıl temsil edildikleri önemlidir.
Medyada Çocukların Temsili Medyada çocukların nasıl temsil edildiklerinde baktığımızda çoğunlukla medya gündeminde yetişkinlerle eşit oranda yer almadıklarını; haber öykülerine konu olduklarında ise şiddet veya kazaya maruz kalmış pasif ve sessiz “kurbanlar" veya bizzat şiddet ve potansiyel tehlikenin kaynağı veya öznesi olarak işaret edildikleri görülmektedir. Çocuklar popüler yayıncılık politikası nedeniyle birer reyting veya rutin haber malzemesi olarak algılanmakta ve rutinleşen gündelik haber üretim pratiği içerisinde tüketilip atılmaktadır.
Medyada Çocuk Temsili Geleneksel olarak, çocuklara toplumun korunması gereken bir alt grubu olarak bakılmaktadır. Çocuklara yapılan tehditler, okur ve izleyicilerin dikkatini çekmek için kullanılabilecek güçlü duygusal tepkilere yol açmaktadır. Bu nedenle, çocuklarla ilgili haberler ve görüntüler, haberin toplumsal önemi için olduğu kadar, pazarlama potansiyeli nedeniyle de değerli görülebilir. Sonuç olarak, çocuklar genellikle medyada mağdurlar veya yetişkinlerin “şirin" uzantıları olarak sunulmaktadır.
Medyada Çocuk Temsili Çocuklarla ilgili bu görüş, çocukluğun masumiyet zamanı olduğu yolundaki evrensel bir algıyı yansıtıyor olabilir. Onların şirinliği, yetişkinlerde bir korumacılık, nostalji ve üstünlük duygusunu ortaya çıkarmaktadır. Onlar incinir ya da talihsizlik yaşarlarsa yetişkinler hem sempatilerini hem de ahlaki bir öfkeyi ifade etme ihtiyacı hissederler. Ancak sonuç olarak, çocuklara vatandaşlık seviyesinin altlarında bir yerlerde bir statü verilir.
İngilterede Bir Araştırma Children’s Express, 1998 yılında ulusal gazetelerin sonuçlarını bir hafta boyunca izlemiştir stereotipler aşağıda liste halinde verilmiştir: Mağdur çocuklar: % 31,5 Şirin çocuklar(nedensiz görüntüler): % 26,7 Minik şeytanlar(şeytanlaştırılan çocuklar): % 10,8 Bu çocuklar bir harika(olağanüstü çocuklar): % 9,7; Aksesuar olarak çocuklar(ebeveynin malı): % 8,4; Günümüz çocukları!(yetişkinlerin geçmişle ilgili nostalji duyguları): %7,5; Minik melekler’ (asla yanlış yapamazlar): % 5,4.)
Amerika’da Bir Başka Araştırma MORI tarafından Young People Now dergisi için 2004 yılında yapılan ankete göre, gençler giderek daha yoğun bir şekilde “sorun" olarak gösterilmektedir. İngiltere’deki ulusal ve yerel gazetelerde 2004 yılında bir hafta içinde çıkan gençlerle ilgili tüm haberlerin %71’inin olumsuz, %14’ünün olumlu ve sadece %15’inin tarafsız olduğu tespit edilmiştir. Suç ve şiddetle ilgili haberlerin %48’inde gençler bu suçların failleri olarak sergilenmiştir. Toplam haberlerin %70’inde oğlan çocukları suç faili, sadece %32’sinde mağdur olarak gösterilmiştir. Haberlerin sadece %10’unda kız çocukları suç faili olarak sunulmuş, %91’inde ise mağdur olarak gösterilmiştir.
Türkiye’de Medya ve Çocuk Temsili Türkiye’de dünyada yapılan araştırmaların bulgularına göre çocuklarla ilgili stereotipler şunlardır: Çocukların ciddi bir şekilde ifade ettikleri görüşlerin yetişkinleri güldürmek için kullanılması Habere cazibe katmak için şirin çocukların kullanılması Çocuğun özsaygısı veya yetişkinin çocuğa olan saygısı adına hiç bir katkısı olmadığı halde, duygu sömürüsü yapmak için çocukların sefil durumlardaki fotoğraflarının ve tasvirlerinin kullanılması Çocuklara büyüklük taslanması ve tepeden bakılması Çocuklar konuyu daha iyi bildikleri halde yetişkinlerin çocuklar adına konuşması Çocuklara sirk hayvanları gibi gösteri yaptırılması Yetişkinlerin çocukların bilgisizliğini ortaya sermesi Yetişkinlerin çocukları kendi ağızlarında konuşturmaları veya sözlerini kesmeleri Çocuklar pasif olmadıkları halde öyleymiş gibi gösterilmeleri
Türkiye’den Bir Başka Araştırma Anahaber bültenlerinde çocuk haberlerinin oranı % 0,16 olarak görünüyor. Çocuk haberlerinin % 84’ünde çocuklar olumsuz koşul ya da ortamlarda görülmektedir. Sadece % 16’sında olumlu koşul ya da ortamlarda yer alıyorlar. Çocuk haberlerinde çocukların % 50’si mağdur, % 19’u tehlikede ve % 13’ü tehlikeli çocuklar olarak karşımıza çıkıyor. Diğer çocukların oranıysa sadece % 18. Çocuk haberlerinin sadece % 17’sinde çocuk aktif rolde görünüyor. Haberlerin % 77’sinde çocuk görüşü alınmıyor. Çocuk görüşünün alındığı % 23’ün içindeyse sadece % 7’si gerçek anlamda katılımda bulunuyor.
Çalışmalar Çocukların Temsili – Medya Hikayeleri Kültürel Temsiller Çocuk Temsili - Göstergeler Gazete Haberleri Televiyon Haberleri Televizyon Programları Sinema Filmleri Medyada Çocuk Sömürüsü Medyada Çocuk İstismarı