ses düğmesini açabilirsiniz - ilerlemek için mouse’u tıklayınız
Gidenlere...
Ferhat olsan, Şirin’in aşk ateşinde pişirdiklerinden daha doyulmaz; dibi tutmuş bile olsa, ilk nefesten son nefese kadar dünyanın en lezzetli, en sıcak yemekleridir annenin yemekleri. Bebeklerin gerçek sahipleri annelerdir. Vücudunun içinde minik bir başka kalbin daha attığını hissetmediği, durup dururken bir tekme yemediği, kenetlenmiş dişlerle canını ortaya koyup küçücük bir insana dünyanın kapılarını açmadığı ve kucaklayıp üşümeye hazır minik insanı, göğsüne yaslayarak pembe dudaklarından asla doyuramadığı için bilemeyecekleri kadar çok, hem de çok şanssızdır erkekler.
Nereye gitmişti bizimkiler? Nerelere göçmüştü o bir anda yollara düşüverenler, hep birlikte, tek yürek şarkı söyleyenler, Serin bir sonbahar akşamı, yediğim her lokmada müthiş mutluluk duyan anneme sarılıp yaşlı ama yaşsız yanaklarından öpüp Güven Park’a gitmiştim. Sanki iki bin dört yüz senedir hep o bankta oturuyordum. Sanki ben yokken buralarda bir felaket olmuştu. Hiç kimse kalmamıştı. İki bin dört yüz senelik heykel de olmasa yapayalnızdım. aşık olup, iki gözü iki çeşme bir omuzda ağlayanlar, bir tişört, bir blue jean, bilemedin bir de montla dünyanın en güzeli oluverenler?
Yoksa asıl yaşam, “yaşama hazırlanırken” yaşananlar mıydı? N’olmuştu o gitar çalanlara, o sahilde ateş yakanlara, o sırt üstü yatıp yıldızlara bakanlara, yıldız kaymasa bile bir dilek tutanlara? Peki; hep öğrenmek, her şeyi öğrenmek tutkusu nerelere gitmişti, hep birlikte uçmak muhteşem değil miydi?
düş hekimi yalçın ergir bir keman ezgisinde “gelecekler”in umuduyla, kaldığım yerden, sonsuza kadar yaşama hazırlanmaya geldim... fotoğraf: “son kuşlar” - düş hekimi yalçın ergir müzik: “Baby Alone in Babylon” – Serge Gainsburg (Jane Birkin’in “Arabesque” albümünden) Sonra kalktım, bomboş sokaklardan buraya, tek başına da olsa kanat çırpmaya, “Düş Hekimi – 4” imza günü: 24 Ekim Pazar Saat:13:00 Çınar Yayınları Standı Tüyap 23. İstanbul Kitap Fuarı Diğer byEFSaNE PPS Sunum dosyaları için TIKLAYIN