Yöremiz Edirne, Meriç nehrinin batısı ve sınıra yalnızca 1 km mesafe...
Bizim gibi eskiler bileceklerdir. İstanbul’dan yola çıkan tren Edirne’ye varabilmek için son kilometrelerde Yunanistan topraklarından geçmek zorunda idi. O tren nadiren zaman planına uyabilirdi. Gümrük kontrolları, gereksiz bekletmeler... Çocukluğumda bu hattı kullanmış, bu dediklerimi de şahsen yaşamıştım lerin sonunda yeni bir hat yaptık: Pehlivanköy’den başlayıp yalnızca kendi topraklarımızdan doğrudan Edirne’ye varan bir demiryolu. Bu hattın sonunda yeni bir Edirne tren istasyonu yapıldı. Bir önceki resimde gördüğünüz eski (!) Edirne tren istasyonu da artık kullanılmayıp bir müddet kaderine bırakıldı.
Şimdi ise bu güzel bina yeni ellerde pırıl pırıl olmuş, böyle parıldıyor.
Eski Edirne Tren İstasyonu artık Trakya Üniversitesi Rektörlük binası.
Hani yeni gelinler İstanbul’da Telli Baba’ya uğrarlar, evde kalmadıkları için adakları olmuştur. Edirne’de de burası ayni işlevi görüyor...
Peki, Türkiye Cumhuriyetini uluslararası tanıtan Lozan Antlaşmasının Anıtının bu bahçede sınırımızın hemen yanında olduğunu biliyor muydunuz?
Komşularımızın (!) Lozan Antlaşması Anıtını her an görebilmeleri için geceleri de böyle ışıl ışıl aydınlatılıyor.
Başka güzelliklerde buluşmak ümidiyle, hoşçakalın... Feridun ÖZHAN