Bakara Sûresi: 188-189 Kur’ân Buluşmaları: 7 ÜMİT ŞİMŞEK.

Slides:



Advertisements
Benzer bir sunumlar
"Size iki şey bırakıyorum
Advertisements

Hüsn-ü Zan Su-i Zan.
AİLE: Hayata Açılan Pencere. AİLE: Hayata Açılan Pencere.
KUR'AN-I KERİM NASIL BİR KİTAPTIR?
İNSANI HAM MADDE OLARAK ELE ALMAK
AHLAKİ TUTUM VE DAVRANIŞLAR
İÇİNDEKİ FEYİZ VE BEREKET
Aile Okulu Dersleri-1 Hoş geldiniz.
Kur’ân Buluşmaları: 19 Bakara Sûresi: ÜMİT ŞİMŞEK.
BAKARA SÛRESİNDEN SON İKİ AYETİ
Sabır Örneği: Hz. Eyüp Hz. Eyüp denince akla hemen sabır gelir. Eyüp a.s. çok zengin idi. Sayısız malı-mülkü, birçok oğlu kızı bulunuyordu. Bu zenginliği.
BAHÇELİEVLER MÜFTÜLÜĞÜ KUTLU DOĞUM PROGRAMINA HOŞ GELDİNİZ
Sabır Örneği: Hz. Eyüp Hz. Eyüp denince akla hemen sabır gelir. Eyüp a.s. çok zengin idi. Sayısız malı-mülkü, bir çok oğlu kızı bulunuyordu. Bu zenginliği.
ERKEĞİN HANIMI ÜSTÜNDEKİ HAKLARI
HZ. MUHAMMED GÜVENİLİR BİR İNSANDI
RAHMAN'IN HAS KULLARINDAN
ÇAYIROVA İNSANA HİZMET DERNEĞİ
KOLAYLAŞTIRINIZ, GÜÇLEŞTİRMEYİNİZ. MÜJDELEYİNİZ, NEFRET ETTİRMEYİNİZ.
Ey iman edenler!Allah’a karşı gelmekten sakınmanız için oruç,sizden öncekilere farz kılındığı gibi ,sizede farz kılındı. 2/Bakara Suresi,183.ayet.
ÇAYIROVA İNSANA HİZMET DERNEĞİ
ÇAYIROVA İNSANA HİZMET DERNEĞİ
HASED-GIYBET.
Hiç üzerlerindeki göğe bakmazlar mı?
İSLÂM İNANÇ İLMİHALİ ÜMİT ŞİMŞEK
Sözünde Durmak Dürüst ve Güvenilir Olmak
Kur’ân’ın ve kâinatın dilinden. Her galakside ortalama yıldız.
ADALET.
İlköğretim DKAB Dersi 4. Sınıf 5. Ünite Sunusu
Sevgi, Dostluk ve Kardeşlik
ÇAYIROVA İNSANA HİZMET DERNEĞİ 26 Kasım 2014, Çarşamba Kur’an’ın İşlevleri (Fonksiyonları) DERS 9
Hazırlayan: Mustafa YILMAZ Tantavi İÖO DKAB Öğretmeni Eyüp/İstanbul
İSLAM ESASLARI (İSLAMIN ŞARTLARI)
KUL HAKKI BAŞKALARINA ZARAR VERMEK:

Zekat, Hac ve Kurban ibadeti
ÇAYIROVA İNSANA HİZMET DERNEĞİ 15 Ekim 2014, Çarşamba Kur’an’ı anlamada izleyeceğimiz yöntem DERS 3
KAZA VE KADERE İMAN.
Bakara Sûresi: 177 Kur’ân Buluşmaları: 72 ÜMİT ŞİMŞEK.
** DEĞERLER EĞİTİMİ ** SORUMLULUK
DERSTE GEÇEN ÖNEMLİ KAVRAMLAR. Hidayet Hak yolu Doğru yol Hidayet Hak yolu Doğru yol Dalalet Doğru yoldan sapmak Dalalet Doğru yoldan sapmak Tebyin Hakikatin.
NAMAZ Görmedin mi? göklerde ve yerde bulunan herşey; güneş, ay, yıldızlar, dağlar, ağaçlar, hayvanlar ve insanların bir çoğu Allah´a hakikaten secde ediyorlar.
MALIN VE CANIN BEREKETİ ZEKAT
KURANIN TEMEL KONULARI
DEĞERLER EĞİTİMİ MART HAKSIZ KAZANÇTAN UZAK DURMAK.
HZ. MUHAMMED (s.a.v.) HAKKI GÖZETİRDİ
GÜZEL SÖZ VE DAVRANIŞLAR İLE İLGİLİ HADİS VE AYETLER
Malların Zekât Miktarları Kimlere Zekât Verilmez?
CEYHUN YILDIZ 7/C&955 KONU:VARLIKLAR ALEMİ.
Başkalarına Zarar Vermek- Kul Hakkı
KUR’AN’ IN ANA KONULARI
Sorumluluk Bilinci.
3. Kardeşler Arasındaki İlişkiler
4. İbadetlere Devamlılığı
Şeytanın kötülüğünden korunma konusunda Kur'an'ın öğütleri
Başkalarının İnançlarına Hoşgörülü Olmak
4. İyiliğe Karşılık Beklememek
Rasulullah (sav) buyurdular ki ;
SÛRELER : CÛZ : 29 Mülk Sûresi (1 – 30)
İnsan İradesi ve Kader İnsanı diğer varlıklardan ayıran en temel özellikler, -akıl -irade AKIL, iyiyi kötüden, güzeli çirkinden, doğruyu yanlıştan ayırt.
ADALETİN DİNİMİZDEKİ YERİ
İBADET: ORUÇ İBADETİ.
Haydar Akın Mesleki ve Teknik Anadolu Lisesi
3.1. İnsanın Özgürlüğü ve Sorumluluğu
ECEL VE ÖLÜM BEHÇET GÜNDÜZ İZMİR
ADALET NEDİR? Adalet, zulmetmemek, hak sahibine hakkını vermek, haklılık ve hakka uygunluk gibi manalara gelmektedir.
Sünnette Yer Alan Hükümler
ALLAH’IN KULLARINI KONTROL ve DENETİMİ
ZEKÂT; Kelime anlamı: ‘Artma, çoğalma, arınma ve bereket’
İSLAMDA KUL HAKKI İHLALİ
Sunum transkripti:

Bakara Sûresi: 188-189 Kur’ân Buluşmaları: 7 ÜMİT ŞİMŞEK

Bakara: 188 وَلَا تَأْكُلُٓوا اَمْوَالَكُمْ بَيْنَكُمْ بِالْبَاطِلِ وَتُدْلُوا بِهَٓا اِلَى الْحُكَّامِ لِتَأْكُلُوا فَر۪يقاً مِنْ اَمْوَالِ النَّاسِ بِالْاِثْمِ وَاَنْتُمْ تَعْلَمُونَ Birbirinizin malını (mallarınızı) haksız yere yemeyin. Halkın bir kısım malını bilerek günah yollardan yemek için hâkimlere başvurmayın (idarecilere aktarmayın).

Bakara: 188 | İslâm toplumu “Malınızı” yemeyin (birbirinizin malı anlamında) Mü’minler topluluğunun bir vücut oluşuna işaret Birbirinin malını yemenin kötülüğüne vurgu Mü’minler birbirini sevmekte, birbirine merhamet etmekte ve birbirini korumakta bir vücut gibidirler. Vücudun bir uzvu hasta olduğunda, vücudun diğer uzuvlarının da uykusu kaçar, ateşi çıkar. Buharî, Edeb: 27; Müslim, Birr: 66

Bakara: 188 | İslâm toplumu . . . Birbirinizi (kendinizi, nefislerinizi) ayıplamayın. . . Hucurat, 49:11 Ey iman edenler! Birbirinizin malını (mallarınızı) haksız şekilde yemeyin. Ancak karşılıklı rıza ile yaptığınız ticaret müstesnadır. Birbirinizi (kendinizi, nefislerinizi) öldürmeyin. Muhakkak ki Allah size karşı pek merhametlidir. Nisâ, 4:29

Bakara: 188 | İslâm toplumu . . . Erkek olsun, kadın olsun, sizden iyi bir iş yapanın emeğini Ben asla boşa çıkarmam. Siz zaten birbirinizdensiniz. . . Âl-i İmrân, 3:195 Allah size kendi nefislerinizden eşler, eşlerinizden oğullar ve torunlar yarattı ve sizi tertemiz nimetlerle rızıklandırdı. Böyleyken bâtıla iman edip Allah’ın nimetine karşı nankörlük mü ediyorlar? Nahl, 16:72

Bakara: 188 | İslâm toplumu Yine hatırlayın ki, sizden, “Kanınızı dökmeyeceksiniz; birbirinizi (kendinizi, nefislerinizi) yurdunuzdan çıkarmayacaksınız” diye söz almıştık; siz de şahitsiniz ki, bu ahdi kabul etmiştiniz. Şimdi siz yine birbirini (kendinizi, nefislerinizi) öldüren ve içinizden bir kısmını yurtlarından çıkaran kimselersiniz. . . Bakara, 2:84-85 Size kendinizden öyle bir peygamber geldi ki, sizin sıkıntıya uğramanız ona ağır gelir. O size çok düşkün, mü’minlere çok şefkatli, çok merhametlidir. Tevbe, 9:128

Bakara: 188 | bâtıl bâtıl (butlan) / zıddı: hak var olmayan, gerçek olmayan, hak olmayan, yok olup giden, dinin yasakladığı şeyler, faydasız şeyler hak için bk. Bakara, 2:176 (71. bölüm) Bundan önceki âyetlerin konuları: 168, 172: helâl ve temiz yiyecekler 173: haram yiyecekler 174: hakkı gizleyerek ateş yiyenler 183-187: helâl yiyeceklerin haram kılındığı vakitler 188: birbirinin malını yeme yasağı

Bakara: 188 | bâtıl Bir de kendilerine yasaklandığı halde faiz almaları ve halkın malını haksız (bâtıl) yere yemeleri yüzünden [daha önce kendilerine helâl olan bazı şeyleri] haram kıldık. Onların kâfir olanlarına da acı bir azap hazırladık. Nisâ, 4:161 Ey iman edenler! Hahamlardan ve rahiplerden birçoğu, halkın malını haksız (bâtıl) yere yiyor ve onları Allah’ın yolundan alıkoyuyor. Altını ve gümüşü istifleyip de Allah yolunda harcamayanları sen acı bir azapla müjdele. Tevbe, 9:34

Bakara: 188 | bâtıl Allah iki topluluktan birini size vaad ettiğinde, siz güçsüz olan topluluk elinize geçsin istiyordunuz. Allah ise buyrukları ve müjdeleriyle hakkı ortaya çıkarmayı ve kâfirlerin kökünü kesmeyi murad etmişti. Tâ ki, mücrimlerin rağmına hakkı hakim kılsın, bâtılı da iptal etsin. Enfâl, 8:7-8 Biz peygamberleri ancak müjdeleyici ve uyarıcı olarak göndeririz. Fakat inkâr edenler bâtıla sarılarak hakkı onunla gidermek için mücadele ederler; Benim âyetlerimi ve korkutuldukları azabı alaya alırlar. Kehf, 18:56

Bakara: 188 | bâtıl İnkâr edenler bâtıla tâbi olmuşlar, iman edenler de Rablerinden gelen hakka tâbi olmuşlardır. İşte Allah insanlara kendi durumlarını böyle anlatıyor. Muhammed, 47:3 Hakkı bâtıl ile karıştırmayın; bile bile hakkı gizlemeyin. Bakara, 2:42 Ey Kitap Ehli! Niçin hakkı bâtıl ile karıştırıyor ve bildiğiniz halde hakikati gizliyorsunuz? Âl-i İmrân, 3:71

Bakara: 188 | bâtıl “Halkın bir kısım malını bilerek günah yollardan yemek için hâkimlere başvurmayın (idarecilere aktarmayın)” Rüşveti yasaklayan âyet kelime olarak geçmemekle beraber, rüşvet tarif ediliyor daha önce geçen “bâtıl” kelimesi ile burada geçen “ism” (günah) kelimesi, yasağın sadece rüşvetle sınırlı olmadığını gösteriyor: gasp, zulüm, kumar, yalancı şahitlik, hile... “bilerek” malın başkasına ait olduğunu bilerek yaptığınız işin günah olduğunu bilerek

Bakara: 188 | bâtıl Onlar yalan dinleyici, haram (suht) yiyicidirler. Sana gelecek olurlarsa, ister aralarında hükmünü ver, istersen onlardan yüz çevir. Yüz çevirdiğin takdirde sana hiçbir zarar veremezler. Ama hüküm verecek olursan, aralarında adaletle hükmet. Çünkü Allah âdil olanları sever. Mâide, 5:42 suht: rüşveti de içine alan haram kazanç yolları

Bakara: 188 | bâtıl Ben de ancak bir beşerim. Bazan bana sizden iki hasım gelir ve onlardan biri haksız olduğu halde düzgün konuşuyor olabilir. Ben de sözünü doğru sanıp onun lehinde hüküm verebilirim. Fakat kimin lehinde bir Müslümanın hakkını alarak hüküm vermişsem şunu bilsin ki, o Müslümanın hakkı ateştir. Artık onu ister alsın, ister bıraksın. Buharî, Mezâlim: 16; Müslim, Akdıye: 4, 5

Bakara: 188 | bâtıl Ebû Hüreyre (r.a.): Resulullah (s.a.v.), bir dâvâ için rüşvet verene de, alana da lânet etmiştir. Tirmizî, Ahkâm: 9 Allah’ın lâneti, rüşvet verenin de, alanın da üzerindedir. İbni Mâce, Ahkâm: 2

Bakara: 188 | bâtıl Zekât toplamakla görevlendirilen kimse, topladıklarını Resulullah’ın (s.a.v.) huzuruna getirip de “Şunlar sizin payınız, bunlar da bana hediye olarak verilenler” diye kucağındakileri gösterdiği zaman, Resulullah kalkarak minbere çıktı ve Allah’a hamd ü sena ettikten sonra topluluğa hitaben şunları söyledi: Zekât toplamak için gönderdiğim görevliye ne oluyor ki, “Şu sizin, bu da bana hediye verilenler” diyor. Eğer o babasının yahut anasının evinde otursaydı kendisine bu hediyeler verilir miydi, verilmez miydi? Nefsim elinde bulunan Allah’a yemin olsun ki, sizden kim zekât malından haksız birşey alacak olsa, kıyamet gününde o şeyi boynuna yüklenmiş olarak -- eğer o çaldığı şey deve ise bağırarak, sığır ise böğürerek, koyun ise meleyerek – gelir. Buharî, Hibe: 17; Müslim, İmâre: 26

Bakara: 188 | bâtıl Kim bir kardeşi için aracılık yapar, kardeşi bunun için ona bir hediye sunar ve o da bunu kabul ederse, faiz kapılarından büyük bir kapıyı aralamış olur. Ebû Dâvud, Büyû’: 82; Müsned, 5:261 Kim haksız olarak bir karış yer alacak olsa, o arazinin yedi katı o kişinin boynuna dolanır. Buharî, Mezâlim: 13; Müslim, Müsakat: 139-142

Bakara: 188 | bâtıl Müslümanın herşeyi, kanı, namusu ve malı Müslümana haramdır. Müslim, Birr: 28-34 Bugününüz, bu ayınız ve bu beldeniz haram kılındığı gibi, kanınız, malınız ve ırzınız da birbirinize haramdır. Tebliğ ettim mi? Buharî, İlim: 9, 37; Müslim, Hac: 147

Bakara: 189 يَسْـَٔلُونَكَ عَنِ الْاَهِلَّةِۜ قُلْ هِيَ مَوَاق۪يتُ لِلنَّاسِ وَالْحَجِّۜ وَلَيْسَ الْبِرُّ بِاَنْ تَأْتُوا الْبُيُوتَ مِنْ ظُهُورِهَا وَلٰكِنَّ الْبِرَّ مَنِ اتَّقٰىۚ وَأْتُوا الْبُيُوتَ مِنْ اَبْوَابِهَاۖ وَاتَّقُوا اللّٰهَ لَعَلَّكُمْ تُفْلِحُونَ Sana hilâlleri soruyorlar. De ki: O, insanlar ve hac için zaman ölçüleridir. Birr’e ermek, evlere arkadan girmekle olmaz. Asıl birr, takvâ sahibi olanın birr’e erişidir. Evlere kapılarından girin ve Allah’a karşı gelmekten sakının ki kurtuluşa eresiniz.

Bakara: 189 | hilâl / ay “insanlar ve hac için zaman ölçüleri” eşyanın yaratılışındaki hikmete ve insan ile ilgili menfaate dikkat çekiliyor insanlar kendilerini ilgilendiren bilgiye yönlendiriliyor Biz göğü, yeri ve arasındakileri boşuna yaratmadık. Bu kâfirlerin zannıdır. Cehennem ateşinden, o kâfirlerin başlarına gelecek var! Sâd, 38:27

Bakara: 189 | hilâl / ay Güneşi bir ışık, Ayı bir nur yapan ve yılların sayısını ve hesabınızı bilesiniz diye Aya menziller takdir eden Odur. Allah bütün bunları ancak hak ve hikmetle yarattı. Bilen bir topluluk için, âyetlerini O böyle açıklıyor. Yunus, 10:5 Güneş ve Ay bir hesapladır. Rahmân, 55:5 Ay için de menziller belirledik ki, git gide kurumuş hurma dalına döner. Yâsin, 36:39

Bakara: 189 | hilâl / ay Allah katında ayların sayısı, gökleri ve yeri yarattığı gün Allah’ın yazdığı şekilde, on ikidir. . . . Tevbe, 9:36 Oruç günleri sayılıdır. . . . Ramazan ayı ki, insanları doğru yola ileten, apaçık hidayet delillerini içeren ve doğru ile yanlışı ayırt eden Kur’ân onda indirildi. Bu aya erişenleriniz orucunu tutsun. . . . Bakara, 184-185 Hac, bilinen aylardadır. Bakara, 2:197

Bakara: 189 | birr “Birr’e ermek, evlere arkadan girmekle olmaz” Birr her türlü hayra şamil / geniş hayır / ihsanın en ileri derecesi Bakara, 2:44 (20. bölüm), 2:177 (72. bölüm)

Bakara: 189 | birr Birre ermek demek, yüzünüzü doğuya, batıya çevirmek demek değildir. Birr, o kimsenin hayra erişidir ki, Allah’a, âhiret gününe, meleklere, kitaplara ve peygamberlere inanmış; yakınlarına, yetimlere, yoksullara, yolda kalmışlara, ihtiyacından dolayı isteyene, esaret altındakilere malından seve seve vermiş; namazı dosdoğru kılmış, zekâtı vermiştir. Onlar, sözleştikleri zaman sözlerinde duran kimselerdir. Onlar, darlıkta, sıkıntıda ve çetin şartlar altında sabredenlerdir. Onlar sadıkların tâ kendisi, onlar takvâ sahiplerinin tâ kendisidir. Bakara, 2:177 (72. bölüm)

Bakara: 189 | soru âdâbı “evlere arkadan girmek” Cahiliye döneminin âdeti: Haccetmek için ihrama girenler, hacdan sonra evlerine kapıdan değil, evlerinin arkasından açtıkları bir pencereden girer ve bunu ibadet sayarlardı. Bazı Müslümanlar da bu âdeti devam ettiriyordu. Ensardan biri bu âdete uymayınca onun günaha girdiğini iddia edenler oldu. Âyetin bu hadise üzerine indiği rivayet ediliyor. Buharî, Tefsir 2:29

Bakara: 189 | soru âdâbı Bir peygambere hilâllerin durumunu sormak, eve arkadan girmek gibi ters ve uygunsuz bir davranış Bir örneği: Firavun’un soruları ve Musa aleyhisselâmın cevabı: Firavun “Siz ikinizin Rabbi de kim?” dedi. Musa “Rabbimiz, herşeyi yerli yerince yaratan, sonra da yol gösterendir” dedi. Firavun “Peki, öncekilerin hali ne olacak?” dedi. Musa dedi ki: “Ona dair bilgi Rabbimin katında bir kitaptadır. Rabbim ne şaşırır, ne unutur.” Odur ki yeri size bir beşik yapmış, onda size yollar açmış, gökten size bir su indirmiştir. O su ile Biz türlü türlü bitkilerden çiftler çıkarırız. Tâhâ, 20:49-53

Bakara: 189 | soru âdâbı Peygamberimiz hac âyetini tebliğ ederken, bir adam ısrarla “Her sene mi?” diye sormuş, Peygamberimiz ise buna cevap vermemişti. Adam yine ısrar edince Peygamberimiz “Evet dersem farz olur; bu defa güç yetiremezdiniz; terk edince de sapardınız. Ben birşey söylemediğim sürece siz de susun; sizden öncekileri çok sormaları ve peygamberlerine karşı olan ihtilâfları helâk etti” buyurmuştu. Konuyla ilgili bir başka vak’ada da, insanlar Peygamberimizi gereksiz sorularla bunaltmışlardı ki, bunlar arasında, “Benim babam kim?” gibi sorular da vardı. Buhârî, Tefsir 5:12; Müslim, Fedâil: 134-138; Tirmizî, Tefsir 5:15-16 Peygambere sorulan uygunsuz sorular ile ilgili olarak bkz. Bakara, 2:68 (31. bölüm)

Bakara: 189 | soru âdâbı “Evlere kapılarından girin ve Allah’a karşı gelmekten sakının ki (takvâ) kurtuluşa eresiniz” Siz Allah’ın emrettiğini yapıp yasakladığından kaçının; kurtuluş işte bundadır Takvâ Bakara, 2:2 (4. bölüm)

İnternet adresleri iman_ilmihali@googlegroups.com utesav.org.tr facebook.com/yazarumitsimsek