S o r u m l u l u k
Sorumluluk Duygusu Nasıl Kazandırılır Sorumluluk erken çocukluk dönemlerinden başlayarak çocuğun yaşına, cinsiyetine ve gelişim düzeyine uygun görevler vermekle başlar.
Kendi odasında kendi yatağında yatmasına ortam hazırlamak, İki buçuk yaşından başlayarak döke saça da olsa çocuğun çorbasını kendi başına içmesine fırsat vermek, Oyuncaklarını toplamasını beklemek, Kendi odasında kendi yatağında yatmasına ortam hazırlamak,
Yaşına ve cinsiyetine göre sofra hazırlığı veya araba temizliği gibi konularda onun yardımını beklemek, “Sorumluluk” konusunda çocuğu cesaretlendirici ve destekleyici bir ortam sağlar. Böyle bir ortam çocuğun kendi kendisine yetmesine ve yönetmesine fırsat vereceğinden onun kendine olan güvenini de artıracaktır.
Aksi halde Koruyucu yaklaşım; Çocuğun kendi kendine yeten, bağımsız bir birey olmasını engeller. Yaratıcı gücü ortaya çıkamayacağı gibi, neyin doğru olduğunu da belirleyemez. Doğada etkisiz ve üretken olmayan bir kişilik kazanır. Kendine güvenemez.
Vaka Örneği: Erkek, 17 yaşında, Lise öğrencisi Ailesinin tek çocuğu.Baba,baskılı bir ailede yetişmiş. Anne baba ilişkileri sık tartışmalı, aile ortamı sağlıksız.Çocuk merkezli aile; aşırı şımartılmış bir çocuk. Okulda uyumsuz ve başarısız.
Gece tuvalete kaldırıyor. Genç; “En büyük dileğinin arabayla sürat yaparken ölmek” olduğunu söylüyor ve ekliyor: “Babam beni hâlâ kendi eliyle besliyor. Adam zevk alıyormuş ne yapabilirim ki. Gece tuvalete kaldırıyor. Ben çişimin gelip gelmediğini bilmiyormuşum veya anlamıyormuşum. Prostat olurmuşum”
“Okuldan nefret ediyorum. Sabahları lanet olsun diyerek evden çıkıyorum. 1-2 derse giriyoruz. Sonra derste uyuyorum. Okulda her şeyde önce ben suçlanıyorum. Suçsuz yere iki kere tekme tokat yedim herkesin içinde.” “Sinirlendiğim zaman oynatacak gibi oluyorum.Bir yerimi acıtıyorum. Onun acısıyla kendimi durduruyorum. Bir duvara yumruk atarım.Camı indirir aşağıya, kendimi kestiğim bile olur.Ama
Rahatlarım.” Okumam gerekiyorsa ev tutayım annemlerden ayrılayım, başka kente gideyim. O zaman kendimi büyük bir şey başarmış hissedeceğim.” Bir başka örnek: Lise 1’den 2’ye ikmalle geçen bir genç şöyle diyordu: ( Bu öğrenci velisinden yardım görmüştür. Sizce bu yardım ne olabilir?)
Keşke bunu yapmasaydı da ben sınıfta kalsaydım. “ Dört dersten ikmalim vardı. Annem dört hoca tuttu ve beni sınıf geçirttiler. Keşke bunu yapmasaydı da ben sınıfta kalsaydım. O zaman ben kalmış olurdum. Daha iyiydi. Çünkü benim yapmış olduğum bir iş olurdu. Sorumlu ben olurdum. Bu başarı benim değil, benim olmayan şeyi istemiyorum.
Benlik saygısının tohumları, sorumluluk verilirse gelişir. Çocuk veya genci korumak, onu kanatlarının altında büyütmek, kendi başına sorunuyla baş başa bırakmamak onun gelişimini engellemektir. Ona yardım yerine zarar vermektir. Benlik saygısının tohumları, sorumluluk verilirse gelişir. Aile içindeki etkileşim çocuğa “ben değerliyim” ya da “ben değersizim” duygusunu götürür. (Doğan Cücelioğlu)
Yaş ve cinsiyeti ne olursa olsun Çocuğa “önemli olduğunu hissettirmek” ,onun gerek kişilik gelişimi, gerekse insan insana ilişkileri açısından etkilidir. Çocuğun kendisini “ben değerliyim” diye algılayabilmesi ve önemli olduğunu hissetmesi” için, öncelikle yakın çevresinden sosyal kabul görmesine ihtiyaç vardır.
yemeğini baskısız bir şekilde yiyen, Bu ortamın oluşturulması için de çocuğa “uygulama” olanağı vermek gerekir. Dilediği gibi giyinen, giysisini seçen dilediği resimleri yapan, yemeğini baskısız bir şekilde yiyen,
hareketlerine katı sınırlar getirilmeyen, Kişiliğine saygı gösterildiğini gören ve kendini özgürce ifade edebilen çocuk “ ben değerliyim” diye düşünür. Çocuğun önemli ve değerli olduğunu hissetmesi onun yeni atılımlara ve başarılara götürür.
Destekleyici aile olunuz.
Çocuğa, yaşına uygun sorumluluklar verin Çocuğunuzun kendi kendine yeten bir birey olmasını istiyorsanız, görev ve sorumluluklarıyla onu başbaşa bırakın Çocuğa, yaşına uygun sorumluluklar verin Çocukların seçim yapmalarına izin verin
Çocukla aynı masayı paylaşmak yerine... Anne ders çalışırken hep benim yanımda oturmanı istiyorum.Sen yanımda olunca öğrenebiliyorum. Çocukla aynı masayı paylaşmak yerine...
Desteklediğinizi ve gerektiğinde yardıma hazır olduğunuzu bildirin.
Çocuğa,yaşına uygun sorumluluklar verin
Çocuğa,yaşına uygun sorumluluklar verin
Çocuğa,yaşına uygun sorumluluklar verin
Çocuğa,yaşına uygun sorumluluklar verin
Çocukların Seçim yapmalarına izin verin
Çocukların Seçim yapmalarına izin verin
Çocukların Seçim yapmalarına izin verin
Çocukların Seçim yapmalarına izin verin
Bunların hepsi, karar vermede, çocuğa, elverişli bir pratik ortamı sağlayan seçeneklerdir. Ancak seçenekleri sınırlı tutmak ebeveynin elindedir. Örneğin; kışlıkları kaldırıp sadece yazlıklar arasında çocuğun seçim yapmasını sağlamak gibi.
öneriler 1-Çocuğa kendine yetmeyi ve kendini yönetmeyi öğretin. Öyle bir özgür ortam hazırlayın ki, ayakları üzerinde durmayı, kendi kanatlarıyla uçmayı öğrenebilsin.
2- Çocuğa yaşına ve gelişim düzeyine uygun görev ve sorumluluklar verin. Başarması için onu destekleyin 3- Çocuğun seçim yapmasına izin verin 4- Bu konularda, çocuğun gösterdiği çabaya saygı duyun. 5- Onu görev ve sorumluluğu ile başbaşa bırakın
Şu üç şeyi hiç kimseden esirgemeyin 6- Onun adına düşünmek yerine, kendi başına düşünmesini sağlayın. Sorununu çözmek yerine, sorununu çözmesine fırsat vermeniz, çocuğunuzun sorumluluk duygusunu geliştirecektir. Şu üç şeyi hiç kimseden esirgemeyin 1- Sevgi 2- Sevgi 3- Sevgi
Teşekkür Ederiz