Değerli Dostlar, Ankara’da bu yıl doğru dürüst bir kış yaşamadık, ama bahar da henüz gelmedi. Yine her zamanki gibi bir de dağlara doğru çıkayım, son durum nedir diye bir bakayım dedim…
Uzaktan bakınca durum böyle görünüyordu…
Yaylalara tırmanıp, yeterince yaklaşınca baharın müjdeleri ortaya çıkmaya başladı.
Bilirsiniz, Orta Anadolu’nun baharı kısa sürer. Bazen kış bitti mi acaba diye düşünürken, birden yaz geliverir…
İşte, yaylalarda bu renk ve çiçek cümbüşü başlamış bile…
Bazı yerlerde çiçekler kar tabakasını, delip güneşin ışıklarına doğru boy atıyor…
Baharın müjdecisi çiğdemler…
Farklı renklerde, kümeler halinde görmek mümkün…
Soğuk ve kar suyunu çok sevmeleri çok enteresan…
Her zamanki gibi tüm çiçekler ve renkler doğaldır, üzerlerinde hiçbir oynama yapmıyorum, zaten gerek te yok…
Güneşin bol olduğu anlarda, çiğdemler işte böyle tüm güzellikleri ile açılıp saçılıyorlar…
Dağ sümbülleri de ayni ortamda açıyorlar…
Bir yamaçta da taze kar yağmıştı, çıplak çalılıklar çiçek açmış gibi olmuşlar…
Eriyen kar suları, taşların üzerindeki yosunları canlandırmış. Her biri canlı, yemyeşil birer kürk tabakasını andırıyor…
Ormanların etekleri de çiğdem tarlaları haline gelmiş…
Bazı yerlerde dizime kadar çamurlara battım. Ama bence değdi, yoksa bu görüntüleri alamazdım…
İşte bir başka kayalığın renkli yosun ve çiçek örtüsü.
Biraz daha yukarılara çıkınca (1700 m üzeri ), önce kendim kısa bir kar tipisine yakalandım…
Sonra da, bu görüntüleri yakaladım. Bence bunlar, 2013 yılı kış resimlerinin sonuncusu oldu. Önümüzde bahar günleri var. Uygun ortamda, başka görüntülerle buluşmak dileklerimle…
Tekrar aşağılara dönünce, yaz aylarında kuruyan dere yataklarında, her biri, doğaya can suyu taşıyan coşkun derelerle buluştum. Bazılarını aşarken, diz boyu sulara girmek zorunda kaldım. Önümüzdeki güzel bahar günleri hepimizin olsun. Saygı ve selamlarımla… Feridun ÖZHAN