Sunum yükleniyor. Lütfen bekleyiniz

Sunum yükleniyor. Lütfen bekleyiniz

DOÇ.DR.ABDULLAH DEMİR ZİRVE ÜNİVERSİTESİ HUKUK FAKÜLTESİ

Benzer bir sunumlar


... konulu sunumlar: "DOÇ.DR.ABDULLAH DEMİR ZİRVE ÜNİVERSİTESİ HUKUK FAKÜLTESİ"— Sunum transkripti:

1 DOÇ.DR.ABDULLAH DEMİR ZİRVE ÜNİVERSİTESİ HUKUK FAKÜLTESİ
HUKUK BAŞLANGICI 6 DOÇ.DR.ABDULLAH DEMİR ZİRVE ÜNİVERSİTESİ HUKUK FAKÜLTESİ

2 HUKUK KURALLARININ nİTELİĞİ (Uygulama Gücü ve Etkinliği)
Niteliğine Göre Hukuk Kuralları A.Emredici Hukuk Kuralı B.Yedek Hukuk Kuralı 1.Tanımlayıcı 2.Tamamlayıcı  3.Yorumlayıcı

3 A. Emredici Hukuk Kuralı
Tanım:Herkes tarafından uyulması zorunlu olup, ilgili tarafların anlaşarak aksini öngöremeyecekleri ve uygulamasını bertaraf edemeyecekleri hukuk kurallarına "emredici hukuk kuralı" denir. (âmir hükümler veya buyurucu kurallar) Amacı: Kamu düzeni, genel sağlık, kamu güvenliği, genel ahlak ve adap ve toplumdaki zayıf kitlelerin korunması Tek evlilik kuralı, kamu düzenini koruyan emredici hukuk kuralına, sperm naklini yasaklayan kural genel ahlakı koruyan emredici hukuk kuralına, tam ehliyetsiz kişinin hukuki işlemini geçersiz sayan kural da zayıf tarafı koruyan emredici hukuk kuralına örnek teşkil eder

4 Kamu hukuku alanında, emredici kurallara daha fazla rastlanmakla birlikte, özel hukuk alanında da emredici kurallara ihtiyaç duyulmaktadır Özel hukukta "sözleşme serbestisi ilkesi" egemen olduğu halde, emredici hükümler söz konusu olduğunda taraf iradeleri dikkate alınmamaktadır.

5 Bir hukuk kuralının emredici nitelikte olup olmadığı ilk bakışta ve herkes tarafından kolayca fark edilmeyebilir Emredici hukuk kuralı içeren cümleler genellikle "herkes", "hiç kimse" gibi genellik ve kapsayıcılık ifade eden kelimelerle başlar ve "yapar", "zorunludur", "gerekir", "şarttır", "yasaktır" gibi kesinlik, zorunluluk ve emredicilik ifade eden yüklemlerle sona erer "Egemenliğin kullanılması, hiç bir surette, hiç bir kişiye, zümreye veya sınıfa bırakılamaz" (AY.m.6/III). "Hiç kimse, zorla çalıştırılamaz. Angarya yasaktır" (AY.m.18/I).

6 Bir hukuk kuralının sözünden emredici nitelikte olup olmadığı anlaşılamıyorsa, şu noktaların araştırılması gerekir (BK.m.26/II): 1. kamu düzeni mülahazasıyla konulmuş kurallardan olup olmadığı, 2. genel ahlaka ilişkin olup olmadığı, 3. kişilik haklarının kapsamı ve koruma alanına ilişkin olup olmadığı.

7 B. Yedek Hukuk Kuralı Tanım: Emredici hukuk kuralı unsurlarını taşımayan, tarafların aksine bir düzenleme kabul ederek hükmünü bertaraf edebilecekleri kurallardır Taraflar, yedek hukuk kurallarına uymak zorunda değillerdir. Fakat taraflar, başka türlü bir kural kabul etmemişler ise, o konuda yedek hukuk kuralı hükmü geçerli olur Yedek hukuk kuralı içeren cümleler, genellikle, "aksi kararlaştırılmadıkça", "taraflar aksini öngörmemişlerse", "aksine bir hüküm yoksa" gibi ibarelerle başlar ve "olabilir", "yapılabilir" gibi kesin olmayan yüklemlerle biter.

8 Yedek Hukuk Kuralının Çeşitleri
1.Tanımlayıcı h. k.: Kanunlarda yer verilen kavram tanımlamaları ve tanım maddeleri "tanımlayıcı hukuk kuralıdır. Bazen taraflar sözleşmenin birinci derecede önemli unsurlarını kararlaştırdıkları halde, ikinci derecede (tali) unsurlardan söz etmemiş olabilirler Örnek:Anonim şirket ana sözleşmesinde aksi belirtilmemişse, yönetim kurulu üyelerinden ikisinin imzası ile temsil edilir (TK.m.370)

9 2. Tamamlayıcı h. k.: Bir hukuki durumu tamamlamaya yarayan hukuk kurallarıdır.
Örnek: Karı koca mal rejimi konusunda bir seçim yapmamışlarsa, aralarında “edinilmiş mallara katılma rejimi” uygulanır (MK.m.202).

10 3. Yorumlayıcı h. k.: Yeterince açık olmayan taraf iradelerini açıklığa kavuşturmaya yarayan hukuk kurallarıdır Örnek: BK.m.92'ye göre, sözleşmede süre "sekiz gün" veya "on beş gün" olarak belirtilmiş (ve başkaca bir açıklık yok) ise, bu süreler "bir hafta" ya da "iki hafta" anlamına gelmez. "Yarım ay" tabiri, "on beş gün" anlamındadır. Ayın ortası ibaresinden ayın on beşi anlaşılmalıdır Yorumlayıcı hukuk kuralları, taraflarca kararlaştırılmış olup anlamı belirsiz hususlarda devreye girerken; tamamlayıcı hukuk kuralları, bir hususun taraflarca hiç kararlaştırılmamış olması halinde uygulanır

11 HUKUK KURALININ YER BAKIMINDAN UYGULANMASI
Her devletin hukuk kuralları kendi egemenlik alanında (ülke sınırları içinde) geçerlidir ve uygulanır. Mülkilik prensibi:Bir devletin sınırları içinde yaşayan herkesin o devletin kanunlarına tabi olması TCK.m.8: “Türkiye'de işlenen suçlar hakkında Türk kanunları uygulanır”. “Fiilin kısmen veya tamamen Türkiye'de işlenmesi veya neticenin Türkiye'de gerçekleşmesi halinde suç, Türkiye'de işlenmiş sayılır”.

12 Şahsilik ilkesi: Özellikle özel hukuk alanında bazı hallerde kişiye bulunduğu ülkenin değil, başka hukukun uygulanması. Son yarım asırda gelişen devletler özel hukuku kuralları, bazan Türkiye'de cereyan etmiş bir olaya yabancı ülke kanunlarının uygulanmasını gerekli kıldığı gibi; yabancı bir ülke sınırları içinde meydana gelen bir hukuki uyuşmazlığa da Türk kanununun uygulanmasını emredebilir. Örnek: Bir Fransız kadınla evli İtalyan koca, İstanbul'da karısını boşayıp 16 yaşında bir Alman ile evlenmek isterse, bu hukuki ilişkiye, (ya da bu ilişkinin hangi parçalarına) hangi ülkenin kanunlarının uygulanacağı problemi devletler özel hukukunun konusunu teşkil eder.

13 HUKUK KURALLARININ ZAMAN BAKIMINDAN UYGULANMASI
Kural olarak, bir yazılı hukuk kuralı yürürlükte bulunduğu süre içindeki hukuki ilişkilere, olaylara ve uyuşmazlıklara uygulanır. Buna "geriye yürümeme ilkesi" denir. Bu ilke, kazanılmış hakların korunması ve hukuk güvenliğinin sağlanması düşüncesine dayanır. Bu nedenle bir hukuk kuralının uygulanmasında, ne zaman yürürlüğe gireceği ve ne zaman yürürlükten kalkacağı konusu önemlidir.

14 Metrukiyet: Hukuken yürürlükte olan bir kısım düzenlemelerin fiilen hiçbir şekilde uygulanmamış olmasıdır. Düğünlerde çalgı çalınmasını ve hediye götürülmesini yasaklayan 1921 tarihli Men’i İsrafat Kanunu, 1966 yılında Anayasa Mahkemesince iptal edilinceye kadar şeklen yürürlükte olmasına rağmen hiç uygulanmamıştır. Yine yazılı ve basılı kağıtların kese kağıdı olarak kullanılmasını yasaklayan 1938 tarihli ve 3517 sayılı Kanun gibi, satışta pazarlığı yasaklayan 3489 sayılı Kanun için de aynı durum söz konusudur.

15 A. Yazılı Hukuk Kuralının Yürürlüğe Girmesi
İlke olarak, bir hukuk kuralı en erken (Resmi Gazetede) yayımlandığı ya da ilgililere duyurulduğu tarihte yürürlüğe girer. Bir hukuk kuralı yayınlanıp yürürlüğe girmesinden önce meydana gelmiş olaylara uygulanamaz. Yürürlükten kalkan bir kanun da yeni kanunun yürürlük süresinde vuku bulacak olaylara uygulanmaz. Kamu düzenine ve genel ahlaka aykırı olmadıkça, kazanılmış haklar yasayla bile bozulamaz

16 Bir hukuk kuralının (kanun) hangi tarihte yürürlüğe gireceği belirtilmemişse, Resmi Gazetede yayım tarihinden itibaren 45 gün sonra yürürlüğe girer Bazı düzenlemeler, kendi yürürlük tarihini de belirtir: “Bu kanun yayımı tarihinde yürürlüğe girer”, “Bu yönetmelik, ….. tarihinde yürürlüğe girer” gibi. Bazı düzenlemelerde ise bir kısım hüküm (madde)lerin farklı tarihte yürürlüğe gireceği de belirtilmiş olabilir. “Bu tüzüğün ilk sekiz maddesi yayımı tarihinde, diğer maddeler yayımından 6 ay sonra yürürlüğe girer” gibi.

17 B. Yazılı Hukuk Kuralının Yürürlükten Kalkması (İlga)
İlga, bir yazılı hukuk kuralının iptal edilmesi, ortadan kaldırılması ve yürürlüğüne son verilmesi demektir. Hukuk kuralını koymaya yetkili makamlar, aynı usule hukuk kurallarını ilga edebilirler. Bazı hukuk kuralları, daha yürürlüğe girdikleri sırada ne kadar bir süre yürürlükte kalacağını belirtir Örneğin Bütçe Kanunu ne zaman yayımlanırsa yayımlansın 1 Ocakta yürürlüğe girer ve 31 Aralıkta yürürlükten kalkar.

18 Anayasa Mahkemesi, anayasa değişikliği içeren kanunları şekil yönünden, kanunları, KHK.leri ve Meclis İçtüzüğünü şekil ve esas bakımından denetleyerek iptal edebilir. Yeni veya değişik hükümler içeren bir hukuk kuralının kabul edilmesiyle, aynı konudaki eski kanunun buna aykırı hükümleri kendiliğinden ilga edilmiş (yürürlükten kalkmış) olur. “Üst norm alt normu ilga eder” kuralı gereği, tüzüğe aykırı yönetmelik hükmü, kanuna aykırı tüzük hükmü ve Anayasaya aykırı kanun hükmü ilga edilir.

19 Eski ve yeni kurallardan her ikisi de genel veya özel düzenleme niteliğinde ise, eski düzenlemenin yeni düzenlemeye aykırı hükümleri kendiliğinden ortadan kalkacaktır. Buna “sonraki kural önceki kuralı ilga eder” (lex posterior) ilkesi diyoruz Hukukun belli bir alanını genel ve ayrıntılı nitelikte düzenleyen hükümlere "genel düzenleme", bir hukuk alanına ait sadece belli bir özel konuyu düzenlemek üzere kabul edilen hükümlere de "özel düzenleme" denir

20 Eski düzenleme genel, yeni düzenleme özel nitelikte ise, özel hükümlerin uygulama önceliği genel hukuk ilkesi gereğince, eski ve genel düzenleme hükümleri, yeni ve özel düzenleme hükümleri ile çeliştiği oranda yürürlükten kalkacaktır "Generi per specium dorigatur; speciali generalibus derogat" (Özel kural, genel kuraldan önce uygulanır) ; "Lex specialis derogat legi generali" (Özel kural genel kuralı geçersiz kılar).

21 Eğer eski düzenleme "özel", yeni düzenleme "genel" nitelikte ise, hangi hükümlerin uygulanacağı tartışmalıdır. Ancak genel kabule göre, özel hükümler, genel hükümlerle yürürlükten kaldırılamaz Sadece kanun koyucunun sonraki genel düzenleme ile, önceki özel düzenlemeyi değiştirmek iradesini açığa vurduğu istisnai durumlarda bunu kabul etmek daha doğru olacaktır.

22 C. Hukuk Kuralının Geriye Etkili Uygulanıp Uygulanamayacağı
Geriye Yürümeme İlkesi: Her hukuk kuralının, yürürlük tarihinden önceki hukuki olay ve ilişkilere uygulanmamasıdır. Örnek:Mirasın paylaştırılmasına ilişkin bir uyuşmazlığın, miras bırakanın öldüğü tarihte geçerli olan (yürürlükte bulunan) miras mevzuatı ile çözümlenmesi, yeni bir kanunla çözümlenememesi. Geriye yürümeme ilkesi, hukuk güvenliği ve müktesep haklara saygı ilkeleri gereğidir

23 Hukuk Kurallarının Geçmişe Uygulandığı Haller
a. "Beklenen haklar: Bir olay eski kural döneminde meydana gelmiş olmakla birlikte hukuki sonuçlarını yeni kural döneminde doğurmuş veya doğuracaksa Örnek: Eski kural döneminde evlenen çiftlerin birbirlerine mirasçı olmaları "beklenen hak" niteliğindedir. Bu nedenle bunların mirasçılık durumu yeni kurala göre belirlenir. Kazanılmış haklara eski kural uygulanır. Beklenen haklara yeni kural uygulanır.

24 b. Özel hukuk alanında da istisnai bazı hallerde "kamu düzeni" ve "genel ahlak"ın korunması kaygısıyla kuralların geriye yürümesine izin verilmiştir. Örnek: Fahiş olarak belirlenmiş cezai şartın indirilmesine imkan tanıyan BK.m.182 kuralları böyledir.

25 c. Yargılama hukukunu ilgilendiren kurallar da geriye yürüyebilir.
Nitekim HUMK.m.578/I'de, kazanılmış haklar saklı kalmak kaydıyla, yapılan değişikliklerin geriye etkili uygulanacağı açıkça belirtilmişti. Fakat HMK.m.448 uyarınca “Bu Kanun hükümleri, tamamlanmış işlemleri etkilememek kaydıyla derhâl uygulanır” hükmü öngörülerek, yeni usul hükümlerinin geriye etkili şekilde tamamlanmış yargılama işlemlerine uygulanması kabul edilmemiştir.

26 d. Ceza hukuku kuralları da geriye yürür.
TCK.m.7/2 uyarınca “suçun işlendiği zaman yürürlükte bulunan kanun ile sonradan yürürlüğe giren kanunların hükümleri farklı ise, failin lehine olan kanun uygulanır ve infaz olunur”. Aynı şekilde bir hususu suç olmaktan çıkaran veya cezasını hafifleten (dolayısıyla sanık lehine olan) yeni bir kural geriye yürüyerek önceden işlenmiş suçlara da uygulanır. Yani, yeni kuralın suç saymadığı bir fiile, ceza verilememesi esastır.


"DOÇ.DR.ABDULLAH DEMİR ZİRVE ÜNİVERSİTESİ HUKUK FAKÜLTESİ" indir ppt

Benzer bir sunumlar


Google Reklamları