Sunum yükleniyor. Lütfen bekleyiniz

Sunum yükleniyor. Lütfen bekleyiniz

Bankacılık Sözleşmelerinde Genel İşlem Şartları Prof. Dr. Yeşim M. ATAMER İstanbul Bilgi Üniversitesi.

Benzer bir sunumlar


... konulu sunumlar: "Bankacılık Sözleşmelerinde Genel İşlem Şartları Prof. Dr. Yeşim M. ATAMER İstanbul Bilgi Üniversitesi."— Sunum transkripti:

1 Bankacılık Sözleşmelerinde Genel İşlem Şartları Prof. Dr. Yeşim M. ATAMER İstanbul Bilgi Üniversitesi

2 Yeşim M. Atamer, İstanbul Bilgi Üniversitesi Liberalizmin ve Özel Hukukumuzun Temel İlkesi: Sözleşme Özgürlüğü  Liberal ekonomik modelin varsayımı: serbest rekabet ve bilinçli birey = maksimum toplumsal fayda  Pazarda arz ve talebin karşılaşmasında araç: sözleşme  Liberal ekonominin vazgeçilmez kavramı: sözleşme özgürlüğü (AY m. 48) 2

3 Yeşim M. Atamer, İstanbul Bilgi Üniversitesi Sözleşmenin Diyalektiği: Özgürlük Karşısında Eşitlik  SORUN: Bazen sınırsız özgürlük adil olmayan sözleşmelerin kurulmasına araç olmaktadır  ÇÖZÜM:  Liberal ekonomilerde sözleşme adaletinin teminatı: Rekabet (Arz tarafında müdahale)  Sözleşme adaletini temin amacıyla zayıf olan tarafın güçlendirilmesi: Bilgilendirme (Talep tarafında kuvvetlendirme)  Son çare: Emredici hukuk kuralları ve hakimin sözleşmeye müdahalesi 3

4 Yeşim M. Atamer, İstanbul Bilgi Üniversitesi GİK denetiminde rekabetin olumlu rolü olabilir mi?  Normal şartlarda bilinçli müşterinin kendisi için daha elverişli GİK sunan kişi ile sözleşme yapması beklenebilir mi?  Kural olarak hayır. Özellikle tüketicinin  Daha elverişli GİK’i algılaması mümkün değildir, zira okumayacaktır  GİK’i okumak için vakit ayırmasını beklemek rasyonel değildir  GİK fiyat/kalite gibi bir sinyal vazifesi görmez  Dolayısıyla GİK bir rekabet parametresi olmaktan çıkar: tüketiciye “iyi”veya “kötü” GİK sunulması fark yaratmaz  Sonuç: “race to the bottom”, herkes en kötü GİK’i sunacaktır  Nitekim GİK’e ilişkin anlaşma, uyumlu eylem ve kararlar genelde izinli kabul edilir, zira bunların rekabet parametresi olmadığı gerçeğinden yola çıkılır. 4

5 Yeşim M. Atamer, İstanbul Bilgi Üniversitesi GİK denetiminde bilgilendirmenin olumlu rolü olabilir mi?  Müşterinin, 100.000 buzdolabında 1 buzdolabının bozuk çıkması ihtimalini düşünerek, onlarca GİK içinde en elverişli olanı araması rasyonel değildir.  İşlem maliyeti tüketici için çok yüksek olacağı için kendisinden böyle bir çaba beklemeyiz.  GİK’i anlaması genelde mümkün değildir  GİK’e vakit harcaması rasyonel değildir  GİK’i pazarlık konusu yapabilmesi genelde düşük ihtimaldir  Dolayısıyla GİK içeriği hakkında bilgilendirmek sorunu kalıcı olarak çözmez. 5

6 Yeşim M. Atamer, İstanbul Bilgi Üniversitesi Sonuç: GİK kullanımı bir piyasa aksaklığı yaratmaktadır  Liberal ekonomik modelde kıt kaynakların en optimal şekilde dağılmasına hizmet eden sözleşme kurumu GİK kullanılması halinde bu amacından sapmaktadır.  Piyasa  arz tarafında çok sayıdalık olmasına rağmen ve  talep tarafında bilinçli bireyler olmasına rağmen işlememektedir.  Bir piyasa aksaklığı söz konusudur = çok sayıda sözleşmede yedek hukuk kurallarından saparak taraflar arası denge bozulmaktadır  Yargısal denetim zorunludur 6

7 İşletmeler neden GİK kullanır?  Neden GİK?  İşletme, akdettiği sözleşme tipleri açısından ifa aşamasında ve ifa etmeme durumunda yaşanabilecek bütün olası ihtilaflara uygulanabilir bir metin kaleme almaktadır;  Bu şekilde, ihtilaf çıktığında uygulanacak hukuk kurallarına ilişkin belirsizliği ortadan kaldırmaktadır.  Müşteri aleyhine yaratılan bu “belirlilik durumu” işletme açısından büyük bir maliyet tasarrufu anlamına gelir.  GİK’in hazırlanması yüksek bir işlem maliyetine sebep olsa da değer, zira işletme bu şekilde  Bütün şubelerinde binlerce kez aynı GİK’in uygulanmasını ve dolayısıyla zaman tasarrufunu sağlamakta  Şubelerde yanlış sözleşme akdedilmesinin maliyetini sıfırlamakta ve... Yeşim M. Atamer, İstanbul Bilgi Üniversitesi 7

8 İşletmeler neden GİK kullanır?  Sözleşmenin ifa sürecine ilişkin çok sayıda rizikoyu müşteriye aktarmaktadır.  Örneğin bir bankanın genel işlem koşullarında yer alan:  a. Faiz oranlarının dilendiği zaman değiştirilebileceği;  b. Sözleşmenin dilendiği zaman feshedilebileceği;  c. Dilendiğinde ek teminat talep edilebileceği;  d. İnternet bankacılığının 3. kişilerce kötüye kullanılması halinde bütün zararın müşteri tarafından taşınacağı;  e. Banka çalışanlarının kusurundan sorumlu tutulamayacağı hükümleri bir rizikonun kimin tarafından taşınacağı hususuna ilişkindir.  Para piyasasındaki beklenmeyen değişiklikler tümüyle müşteriye aktarılmakta (a/b),  Müşterinin geri ödememe rizikosunu sıfırlamak için her türlü şüphenin hep müşteri aleyhine sonuçlar doğuracağı (c),  Banka çalışanlarının veya 3. kişilerin fiillerinin beraberinde getireceği zarar risklerinin müşteriye aktarılacağı şeklinde düzenlemeler (d/e) sözleşmeye bağlı bazı risklerin mali sonuçlarına kimin katlanacağı ile ilişkilidir. Yeşim M. Atamer, İstanbul Bilgi Üniversitesi 8

9 GİK ekonomik açıdan etkin olmayan sözleşmeler yaratır  Ekonomik açıdan bakıldığında bir sözleşmenin etkin olduğunun kabul edilebilmesi için riskleri en doğru şekilde paylaştırması gerekir.  Bunun söz konusu olup olmadığını tespit etmek için de bazı kriterler vardır.  Kural olarak rizikonun gerçekleşmesini en az maliyet ile önlemesi mümkün olan taşımalıdır (cheapest cost avoider) = e- şıkkı  Eğer söz konusu olan rizikonun doğumu engellenemiyorsa, bu durumda yapılması gereken, bu riski en az maliyetle sigortalayacak olan tarafa riski tahsis etmektir (cheapest insurer) = d- şıkkı  Hem engellenmesi hem de sigortalanması mümkün olmayan riskler açısından tek çare üstün risk taşıyıcısını tespit etmektir (superior risk bearer). Bu hallerde belirleyici olan ilgili risk hakkında en az maliyetle, en fazla bilgi sahibi olan kişiyi tespit etmektir. Zira bilgi sahibi olan, engellenemez, sigortalanamaz bir risk olsa da en azından riske ilişkin bu bilgi çerçevesinde fiyatı belirleyebilir = a- şıkkı Yeşim M. Atamer, İstanbul Bilgi Üniversitesi 9

10 GİK hangi hallerde denetlenmelidir?  GİK ile belirli rizikoların, bunları taşıması gereken kişi yerine başkasına aktarılması nedeniyle edimler arasındaki dengeyi bozar;  GİK’in bu açıdan her zaman fiyata yansıyan bir yönü vardır;  Aslında kendisini kayıran GİK nedeniyle daha ucuza sunması gereken bir edimi pahalıya satmaktadır işletme;  Yani edim ve karşı edim arasındaki denge bozulmuştur veya bozulabilecektir. Yeşim M. Atamer, İstanbul Bilgi Üniversitesi 10

11 GİK nasıl denetlenmelidir?  Yedek hukuk kuralları sık sık ekonomik etkinliğe uygun kurallardır.  GİK ile hedeflenen, bu yedek hukuk kurallarındaki etkinlik değer yargısından uzaklaşmaktır.  Hakimin yapması gereken yedek hukuk kurallarını çıta alarak sözleşmeyi denetlemek ve etkin hale getirmektir.  Nitekim TTK m. 55 (f) uyarınca:  Doğrudan veya yorum yoluyla uygulanacak kanuni düzenlemeden önemli ölçüde ayrılan, veya  Sözleşmenin niteliğine önemli ölçüde aykırı haklar ve borçlar dağılımını öngören, önceden yazılmış genel işlem şartlarını kullananlar dürüstlüğe aykırı davranmış olur.  TBK m. 25, TTK m. 55 ışığında okunmalı ve dürüstlük kuralına aykırılık bu çıtaya göre saptanmalıdır. Yeşim M. Atamer, İstanbul Bilgi Üniversitesi 11

12 Ara Sonuç  GİK’i mukayese etmek, anlamak ve pazarlık konusu etmek tüketici açısından kendisinden beklenemeyecek bir işlem maliyetidir;  Dolayısıyla GİK rekabet dışında kalmaktadır;  Rekabete konu olmadığı için içeriği tek taraflı ve müşteri aleyhine kaleme alınmaktadır;  GİK serbest piyasa ekonomisinde bir piyasa aksaklığı yaratmaktadır;  Bu piyasa aksaklığını gidermenin yolu topluluk davası + yargı denetimidir  Ama yürütmenin denetlemesi değildir Yeşim M. Atamer, İstanbul Bilgi Üniversitesi 12

13 Sorunlu iki alan  Tacirler arasında GİK kullanımı  GİK içinde yer alan fiyata ilişkin düzenlemeler Yeşim M. Atamer, İstanbul Bilgi Üniversitesi 13

14 Tacirler arasında GİK kullanımı  Tacirler arasındaki sözleşmelerde müşterinin GİK’i incelemek, anlamak ve mukayese etmek açısından durumu çok farklıdır:  O da tacirdir ve sık sık hukuksal danışmanlığı olacaktır  Çok sayıda aynı türden sözleşme akdettiği için deneme/öğrenme etkisi kısa sürede doğacaktır  Yani 10. kez işletmesi için kumaş aldığında artık kendisi lehine GİK hükümlerini bilecek ve ona göre sözleşme akdedecektir  GİK’i incelemenin beraberinde getirdiği işlem maliyeti çok daha düşük olacaktır  Özellikle çok yüksek meblağlı sözleşmelerde artık bu maliyet iyice azalacaktır, zira bir avukat tutulması normal karşılanacaktır  Bu nedenle tacirler arasında GİK denetimi çok daha sakınılarak yapılır. Sık sık bu hükümlerin pazarlık konusu edildiği kabul edilebilecektir. Yeşim M. Atamer, İstanbul Bilgi Üniversitesi 14

15 Tacirler arasında GİK kullanımı  İstisna:  GİK kullanan lehine bilgi asimetrisi olması: Tacirin de sadece çok nadir yaptığı bir hukuksal işlem olması, özellikle düşük bedelli bir işlem olması  Karşı tarafın iktisadi bir bağımlılık ilişkisi içinde bulunması. Örneğin  Süpermarket zincirine mal tedarik eden satıcı  Tek satıcılık sözleşmesinde tek satıcı  Bankadan kredi alan KOBİ  Ama denetimin istisna olduğu unutulmamalıdır Yeşim M. Atamer, İstanbul Bilgi Üniversitesi 15

16 GİK içinde yer alan fiyata ilişkin düzenlemelerin denetimi  Tespit Edilen Sorun: GİK kullanımı halinde rekabet işlemiyor.  Ancak: GİK içinde yer alsa da fiyatla ilgili sözleşme hükümleri açısından bu sorun ilk bakışta mevcut değil:  Kredinin faiz oranını  Malın fiyatını  Hizmetin birim fiyatını tüketici anlar ve piyasada diğer fiyatlarla sorunsuz mukayese edebilir. Yani rekabet işler ve fiyatlar makul düzeyde seyreder.  Rekabetin gereği gibi işlediği ve bağımsız bir rekabet otoritesi tarafından denetlendiği piyasada kural olarak sorun olmaz  Çıkarsama 1: GİK içinde de olsa fiyat klozları -kural olarak- yargı yoluyla denetlenemez Yeşim M. Atamer, İstanbul Bilgi Üniversitesi 16

17 Kural: Fiyat Yargı Yoluyla Denetlenmez  Serbest piyasa ekonomisinde fiyatın yargı tarafından denetlenmesi kural olarak mümkün değildir:  Yargı erkinin doğru fiyat hakkında bilgi sahibi olması mümkün değildir, zira hukuk kuralları fiyat belirlemez;  Yargısal kararın sadece tarafları bağlaması nedeniyle fiyata müdahale eşitsizlik doğurur;  Sadece gabin/ahlaka aykırılık gibi tekil sorunlarda yargı fiyata müdahale edebilir.  Nitekim Tüketici Kanunu m. 5 (7) uyarınca Sözleşme şartlarının haksızlığının takdirinde,  bu şartlar açık ve anlaşılır bir dille yazılmış olmak koşuluyla,  hem sözleşmeden doğan asli edim yükümlülükleri arasındaki  hem de mal veya hizmetin piyasa değeri ile sözleşmede belirlenen fiyat arasındaki dengeye ilişkin bir değerlendirme yapılamaz. Yeşim M. Atamer, İstanbul Bilgi Üniversitesi 17

18 Fiyat Belirlemeleri Aslen Yürütmenin Görevidir  Rekabet olsa dahi  Bazen fiyatların Yürütme tarafından düşük tutulmasının istendiği alanlar olabilir: ilaç fiyatları  Bazen bir piyasa aksaklığının söz konusu olduğu piyasalarda fiyat belirlemeleri Yürütme tarafından yapılır: kredi kartı faiz oranları  Bazen de tam açıklaması olmayan fiyat sınırları olabilir: TBK m. 88 ve 120  Rekabetin hiç olmadığı sınırlı alanlarda fiyatı Yürütme belirler: Tekeller Yeşim M. Atamer, İstanbul Bilgi Üniversitesi 18

19 Sakıncalı Uygulama ‘Bankanın kart aidat ücretlerini belirlerken iyi niyet kurallarına uygun davranıp davranmadığı denetlenmeli, hakkaniyet kuralları gözetilmeli, gerekirse bu konuda aralarında bankacılık konusunda uzmanında bulunduğu bilirkişi heyeti oluşturularak rapor alınmalı ve hasıl olacak sonuca uygun karar verilmelidir. Eksik incelemeyle yazılı şekilde hüküm tesisi usul ve yasaya aykırı olup, bozmayı gerektirir.’ Yeşim M. Atamer, İstanbul Bilgi Üniversitesi 19

20 İstisna: Yargı Yoluyla Fiyat Denetimi  Doğrudan bir mal veya hizmetin fiyatına ilişkin olmakla birlikte “saydamlık kuralı”na aykırı fiyat belirlemeleri  Doğrudan bir mal veya hizmetin fiyatına ilişkin olmayıp fiyata “dolaylı yoldan” etki eden sözleşme hükümlerinin yargısal denetimi Yeşim M. Atamer, İstanbul Bilgi Üniversitesi 20

21 Saydamlık kuralına aykırı fiyat belirlemeleri  Edim-karşı edim dengesi denetlenemez olsa da  Edimin tam olarak ne olduğunun anlaşılamadığı hallerde serbest piyasa ekonomisi işlemez  Edim ve karşı edim saydam, yani anlaşılır şekilde ifade edilmelidir.  Aksi taktirde edimlerin mukayesesi ve en ucuz olanının tespiti mümkün olmaz.  Dolayısıyla TKHK m. 5(7) “açık ve anlaşılır dille yazılmış olmak koşuluyla” denetime izin vermez.  Büyük sorun doğuran edim belirlemeleri sigorta hukukunda karşımıza çıkar.  Bu türden saydamlık ilkesine aykırı fiyat belirlemeleri GİK içinde geçersiz sayılır.  Aynı zamanda haksız ticari uygulama (TKHK m. 62) olması nedeniyle (yanıltıcılık) yaptırımına da tabi olabilir. Yeşim M. Atamer, İstanbul Bilgi Üniversitesi 21

22 Fiyata Dolaylı Yoldan Etki Eden Sözleşme Hükümleri - Örnekler  Avrupa Birliği Mahkemesi Kararları (European Court of Justice)  Yabancı para birimi üzerinden akdedilen tüketici kredisi sözleşmesinde aylık taksitlerin hesaplanmasında kullanılan döviz dönüşüm kurunun belirlenmesi (C 26/13, 30.04.2014);  Doğal gaz tedarik sözleşmesinde doğal gaz fiyatını tek taraflı olarak değiştirme yetkisi veren hükümler (C 92/11, 21.03.2013, aynı yönde C 359/11 ve C 400/11, 23.10.2014);  Konut finansmanı sözleşmesinde bankaya temerrüt faizi oranını tek taraflı olarak belirleme yetkisi verene hüküm (C 415/11, 14.03.2013).  Alman Federal Mahkemesi Kararları  BGH, 20. 5. 2010 (Xa ZR 68/09): Rynair havayolu şirketinin nakit ödeme yapılmasını kabul etmeyen GİK hükmü geçerlidir, ancak kredi kartı ile ödemede 4 Euro alan hükmü denetime takılır.  BGH NJW 2008, 2172: Sürekli edimli sözleşmelerde, tedarik maliyetinin artması halinde bunun aynen tüketiciye yansıtılacağını ifade eden hükümler. Yeşim M. Atamer, İstanbul Bilgi Üniversitesi 22

23 Fiyata Dolaylı Yoldan Etki Eden Sözleşme Hükümlerinin Denetimi  Dolaylı olarak etki eden hükümlerde sorun:  Müşteri sadece sözleşmeyi akdederken gördüğü fiyata bakıyor  Oysa bu GİK hükümlerinin fiyata etkisi sözleşme tarafının seçilmesinde dikkate alınmıyor  Dolayısıyla bu hükümler rekabetin dışında kalıyor, yani suni olarak fiyat şişmesini beraberinde getiriyor  Bu açıdan dolaylı olarak fiyata etki eden GİK ile işletmenin taşıması gereken rizikoyu tüketiciye aktaran GİK hükmü arasında bir fark kalmıyor.  Yargısal denetim zorunlu Yeşim M. Atamer, İstanbul Bilgi Üniversitesi 23

24 Özel olarak: Fiyat ayrıştırması sorunu  Serbest piyasa ekonomisinde kural olarak verilen bütün hizmetler ücretlendirilebilir.  Örneğin tüketiciye verilen kredi kartı hizmeti için yıllık bir ücret talep edilmesi normaldir.  Tek fiyat – ayrıştırılmış fiyat: Örnekler  İnternetten alınan konserin bilet fiyatı – Biletix komisyonu  İnternetten alınan malın ücreti – nakil ücreti  Uçak bileti bedeli – uçakta yemek ücreti  Kredi faizi – kredi tahsis ücreti  Aylık Digitürk kullanım bedeli – uydu alıcısı ücreti  Hesap işletim ücreti – havale ücreti Yeşim M. Atamer, İstanbul Bilgi Üniversitesi 24

25 Özel olarak: Fiyat ayrıştırması sorunu  Ayrı hizmetler için ayrı ücret kalemleri yaratılması kural olarak kötü bir şey değildir  zira bu tür ücretlerin genel fiyat hesaplamasına dahil edilmemesi önemli bir bilgi akışı sağlar  arada sırada sunulan hizmetlerin sadece bunlardan faydalananlar tarafından ödenmesini sağlar.  aksi durumda ücret bütün olasılıklara göre hesaplanacağı için çok artar ve bütün müşterileri olumsuz etkiler  “çapraz sübvansiyon”  Ayrıca bilgilendirme amacına da hizmet edebilir: malın fiyatı + nakliye fiyatı tüketici belki de malı dükkandan almayı tercih edecektir.  Ancak fiyat ayrıştırması aynı zamanda bir pazarlama tekniği olarak da kullanılmaktadır. Davranışsal ekonominin sonuçları:  Toplam fiyat hesaplaması yapılamıyor  Başka ürünlerle fiyat mukayesesi yapılamıyor  Tüketicinin odaklanması zorlaşıyor Yeşim M. Atamer, İstanbul Bilgi Üniversitesi 25

26 Yeni TKHK m. 4(3)  Tüketiciden;  kendisine sunulan mal veya hizmet kapsamında haklı olarak yapılmasını beklediği ve  sözleşmeyi düzenleyenin yasal yükümlülükleri arasında yer alan edimler ile  sözleşmeyi düzenleyenin kendi menfaati doğrultusunda yapmış olduğu masraflar için ek bir bedel talep edilemez.  Bankalar, tüketici kredisi veren finansal kuruluşlar ve kart çıkaran kuruluşlar tarafından tüketiciye sunulan ürün veya hizmetlerde ise tüketiciden faiz dışında alınacak her türlü ücret, komisyon ve masraf türleri ile bunlara ilişkin usul ve esaslar Bakanlığın görüşü alınarak bu Kanunun ruhuna uygun olarak ve tüketiciyi koruyacak şekilde Bankacılık Düzenleme ve Denetleme Kurumu tarafından belirlenir. Yeşim M. Atamer, İstanbul Bilgi Üniversitesi 26

27 Mukayeseli Örnekler - I  Alman Mahkeme uygulamasından olumsuz örnekler:  Kredi sözleşmesi çerçevesinde açılan hesap için işletim ücreti– Banka bu işlemi kendi menfaatine yapmaktadır (Alman Federal Mahkemesi, 07.06.2011, XI ZR 388/10), TKHK m. 31.  Müşteri hesabına para yatırılması/para çekilmesi halinde ücret – Saklama (vedia) sözleşmesi kuralları gereği her an geri alma hakkı vardır (BK m. 564) (30.11.1993, NJW 1994, 318). Ancak karş. 2009’da değişen BGB § 675-f.  Teminatların idaresi, satılması veya kaldırılması için alınan ücretler –Bu tür işlemler aslen banka menfaatinedir (8. 5. 2012, NJW 2012, 2337)  Hesap bildirim cetveli ücreti – Bankanın vekil olarak yasal hesap verme yükümlülüğü kapsamındadır, BK m. 508, ancak birden fazla kez bir bildirim isteniyorsa veya özel bir döküm alınacaksa olabilir (08.04.2011 - 2-25 O 260/10)  Kredi veya banka kartının bloke edilmesi talebinin yerine getirilmesi ücreti – bloke etmek hem kendi menfaatinedir, hem de müşteri lehine yasadan doğan bir hakkın ifasıdır (OLG Düsseldorf, 19.07.2012, ZIP 2012, 1748) Yeşim M. Atamer, İstanbul Bilgi Üniversitesi 27

28 Mukayeseli Örnekler - II  Kredi tahsis ücreti – Kredinin karşılığı faizdir. Ayrıca bir tahsis ücreti suni bir bölümlemedir (Alman Federal Mahkemesi, 13 Mayıs 2014, XI ZR 405/12)  Avrupa Birliği Mahkemesi Kararları  Banka kredilerinde tahsis ücreti şu anda AB Mahkemesi önünde bir davaya konudur. 2015 içinde karar bekleniyor (C-372/14).  Satıcının ödemesi gereken belediye vergisinin sözleşme ile alıcıya aktarılmasına ilişkin hüküm (C 226/12, 16.01.2014).  Uçak bileti fiyatlarına ilişkin olarak temel uçuş fiyatı, vergiler, havaalanı vergileri gibi kalemler hem ayrı ayrı, hem de ilgili uçak biletini sunan web sitesinde her aşamada toplam fiyat olarak gösterilmek zorundadır (C-573/13), 15.01.2015. Mahkeme sadece tüketicinin seçtiği uçuş için değil bütün alakalı uçuşlar için ve her ara yüzde toplam nihai fiyatın verilmesini aramıştır Yeşim M. Atamer, İstanbul Bilgi Üniversitesi 28

29 Ürün ve Hizmet Sınıflandırmaları (BDDK)  1. Bireysel Krediler  1.1. Tahsis Ücreti  1.2. Ekspertiz Ücreti  1.3. Taşınır ve Taşınmaz Rehin Ücreti  2. Mevduat  2.1. Hesap İşletim Ücreti (TL, YP)  3. Para Çekme  3.1. Para Çekme ( Diğer Banka ATM'sinden, Yurtdışı Banka ATM'sinden, Yurtdışı Banka Şubesinden, Yurtdışı Şubesinden, Özel Nakit Çekim Merkezinden, Kendi Banka ATM'sinden Limitüstü)  3.2. Bakiye Sorgulama Diğer Banka ATM'sinden  4. Para Transferleri  4.1. Elektronik Fon Transferi  4.2. Havale  4.3. Swift  4.4. Hatalı, Rutin İşlem Saati Dışında Yapılan Para Transferi  5. Kredi Kartları  5.1. Kredi Kartları Yıllık Üyelik Ücreti  5.2. Ek Kredi Kartı Yıllık Üyelik Ücreti  5.3. Kredi Kartı Yenileme Ücreti Yeşim M. Atamer, İstanbul Bilgi Üniversitesi 29

30 Ücretlendirilebilir Bir Hizmetin Ücreti Nasıl Belirlenmelidir?  Kural: Serbest piyasa ekonomisinde fiyat belirleme serbestisi vardır.  Önkoşul: İlgili pazarda rekabetin var olması.  Denetim:  Rekabet Kurulu bu denetimi yapmakta asli yetkili organdır.  Bankaların ücretleri belirlemede uyumlu eylem içinde olduğu tespit edilirse para cezaları ile müdahale gerekir. Yeşim M. Atamer, İstanbul Bilgi Üniversitesi 30

31 Sürekli Edimli Sözleşmelerde Ücret Belirlemeleri  Sorun: Sürekli edimli sözleşmelerde, özellikle de bankacılık sözleşmelerinde fiyatlar rekabete rağmen yüksek seyredebilmektedir  Sebepleri:  Müşterilerde banka tercihlerini belirleyen başka faktörler olması (maaş hesabı/kredi hesabı/kredi kartının bulunduğu banka ile çalışma güdüsü) = fiyatın göz ardı edilmesi  Müşterinin bütün hesaplarının olduğu bankayı değiştirmesinin “maliyetli” olması (switching cost) fenomeni = fiyatın yüksek olmasına rağmen sözleşmeyi sonlandırmama  Müşterinin sözleşmeyi kurarken bazı fiyatların kendisine ne ölçüde uygulanacağını doğru tartmaması dolayısıyla yanlış sözleşmeyi akdetmesi = fiyatın göz ardı edilmesi  Sürekli edimli sözleşmelerin sık akdedilmemesi nedeniyle müşterilerin örn. Bankaları “cezalandırma” imkanının sınırlı olması  Olası çözümler:  Rekabeti artırıcı önlemler almak:  banka değiştirmeyi kolaylaştırmak, örn. aynı hesap numaraları ile geçiş imkanı tanımak; bankaların bu tür “fesih paketleri” sunmaya yasal olarak zorlanması  23 Temmuz 2014: Banka hesaplarına ilişkin ücretlerin mukayesesi, banka değiştirme ve temel özelliklere sahip bir hesaba ulaşabilirlik hakkında AB yönergesi (Directive 2014/92/EU on the comparability of fees related to payment accounts, payment account switching and access to payment accounts with basic features)  Farklı müşteri paketleri sunmaya teşvik: müşteri paket tercihlerinde bulunabilsin Yeşim M. Atamer, İstanbul Bilgi Üniversitesi 31


"Bankacılık Sözleşmelerinde Genel İşlem Şartları Prof. Dr. Yeşim M. ATAMER İstanbul Bilgi Üniversitesi." indir ppt

Benzer bir sunumlar


Google Reklamları