Sunum yükleniyor. Lütfen bekleyiniz

Sunum yükleniyor. Lütfen bekleyiniz

ORTA OKUL ÖĞRENCİLERİ İÇİN AFET BİLİNCİ EĞİTİMİ

Benzer bir sunumlar


... konulu sunumlar: "ORTA OKUL ÖĞRENCİLERİ İÇİN AFET BİLİNCİ EĞİTİMİ"— Sunum transkripti:

1 ORTA OKUL ÖĞRENCİLERİ İÇİN AFET BİLİNCİ EĞİTİMİ

2 Afete Hazır Okul Bilinçlendirme ve Eğitim Kampanyası
Bu eğitim sunumu Başbakanlık Afet ve Acil Durum Yönetimi Başkanlığı tarafından Afete Hazır Türkiye Afete Hazır Okul Bilinçlendirme ve Eğitim Kampanyası kapsamında hazırlanmıştır. Tüm hakları saklıdır. Bu eğitim sunumunun hiçbir bölümü ilgili kurumlar ve yayımcı kurumun yazılı izni olmadan elektronik, dijital veya mekanik yollarla çoğaltılıp dağıtılamaz, kar amaçlı kullanılamaz. KASIM 2013, ANKARA   Copyright©2013 Önerilen Süre: 30 sn.  Afet Bilinci Eğitimleri, ülke genelinde afet bilincinin geliştirilmesi ve yaygınlaştırılması amacıyla hazırlanmıştır. Gelin önce bu eğitim programını bizlere ulaştıran kurum olan T.C. Başbakanlık AFAD’ı tanıyalım.

3 Video Süresi: 5 dk. 50 sn. Eğitmen Notu: Video otomatik başlar, seslidir.

4 Afete Hazır Okul Eğitim İçeriği
Afetler Öncesi Afetlerle Mücadelede Temel Bilgi ve Kavramlar Yaşam Çevremizdeki Riskler Afet Bilinci Kültürü Afet Hazırlıklarında Toplumsal Güç Birliği Yaşam Çevremizdeki Risklerin Azaltılması Yapısal Olmayan Riskleri Azaltmak Aile Afet ve Acil Durum Planı Toplanma Alanı ve Buluşma Yerleri Diğer Hususlar Özel İhtiyaç ve Özel İlgi Grupları Afetler Sırası Doğru Davranış Şekilleri Afetler Sonrası İlk Saatler Önerilen Süre: 1 dk. 30 sn. Eğitimimizin birinci bölümünde; Temel bilgi ve kavramlar başlığı altında; Afetin Tanımı, Tehlike, Risk gibi kavramları ve bu kavramların birbirleri ile ilişkileri, Afetler, türleri, dünyamız ve bize etkileri konularına değinilecektir. Temel Bilgi ve Kavramlar hakkında bilgi sahibi olduktan sonra; Afetlerde altın saatler olarak adlandırılan ilk 72 saatlik zaman diliminde neler yapılabileceğini tartışarak doğal afetler öncesi sırası ve sonrası için alınması gereken tedbirler ve uygulamaları aktaracağız. Bu süreler içinde, deprem başta olmak üzere sel/taşkın, heyelan ve çığ afetleri için (çığ tehlikesi olan illerde söylenmelidir.) sizlerle; Aile Afet ve Acil Durum Planı nasıl hazırlanır? Tehlike Avı nasıl yapılır? Afet çantasında neler olmalı? Afetler sırasında nasıl davranmalı? gibi temel bilgileri göreceğiz.

5 Zamana Göre Hayatta Kalma Oranları:
1. AFETLERLE MÜCADELEDE TEMEL BİLGİ VE KAVRAMLAR İlk 72 Saat Afet sonrası ilk 72 saatlik kritik süreyi ifade eder. İlk 72 saat, “altın saatler” olarak da adlandırılmaktadır. Afetlerde ilk 72 saatte yardıma gelenler yakın çevremizdeki kişiler, aile bireyleri ve komşularımızdır Zamana Göre Hayatta Kalma Oranları: İlk 30 Dakika % 93 1. Gün % 81 2. Gün % 36 3. Gün % 33 4. Gün % 19 5. Gün % 7 5. Günden Sonra % 2 Önerilen Süre: 1 dk. 30 sn. Afet sonrası o bölgedeki insanların aranması ve kurtarılması ile yapılacak acil yardımlar için geçecek 72 saatlik kritik süreyi ifade eder. Afet durumunda can kaybı, yaralanma, maddi ve manevi kayıpları en aza indirmek için afetin hemen ardından ilk 72 saatte yapılacak etkin müdahale çalışmaları çok önem taşımaktadır. Bu nedenle bir afet sonrasındaki ilk 72 saat, “altın saatler” olarak da adlandırılmaktadır. Afetlerde ilk 72 saatte yardıma gelenler yakın çevremizdeki kişiler, aile bireyleri ve komşularımızdır. Afetleri tanıyarak, bekleyerek, sonrasında pek çok insanın geçici görevler ve roller üstleneceğini kabul ederek afetlere hazırlıklı olmak mümkündür. Bazı insanlar “Afetzede” kimileri ise “yardım eden ya da müdahaleci” olacaklardır. Yardım eden ya da müdahaleci konumunda olan kişiler afetin olduğu ilk zamanlarda uygun ve doğru davranışlar göstererek çok sayıda kişinin hayatını kurtarabilirler. Unutmayın ki; zaman çok önemlidir! Afetin meydana geldiği ilk zamanlarda afetzedelerin yanında yalnızca afetten fiziksel ve psikolojik olarak az etkilenmiş kişiler olacaktır. Profesyonel ekipler geldiğinde birçok kişi için geç kalınmış olabilir. Zamana göre hayatta kalma oranları altın saatler olarak bilinen ilk 72 saatin ne kadar önemli olduğunu açıkça göstermektedir.

6 TEHLİKE ve RİSK Tehlike; zarar verme potansiyeli olan bir olgudur.
Risk ise bir olayın meydana getirebileceği olumsuz sonuçların tümüdür Doğal tehlikeler için temel kural; “Geçmişte meydana gelmişse, bir gün mutlaka tekrarlayacaktır” Önerilen Süre: 2 dk. Tehlike: İnsan toplulukları için can ve mal kayıplarına veya yaralanmalara ekonomik düzenin bozulması veya kötüye gitmesine sebep olan zarar verme potansiyeli olan bir olgudur. Yansıda ıssız adada bulunan bir kişi için denizde bulunan ve adanın etrafında yüzen köpek balıkları adam için tehlikedir. Tehlike Analizi: Potansiyel tehlikelerin neler olduğu, konumu, oluş sıklığı, büyüklüğü, süresi ve etkileyebileceği alanların belirlenmesi amacıyla yapılan çalışmalardır. Risk: Bir olayın meydana getirebileceği olumsuz sonuçların tümünü ifade eden kavramdır. Başka bir deyişle belirli bir tehlikenin, bu tehlikeye maruz olan değerler veya tehlike altındaki unsurlara ve bu unsurların hasar görebilirliklerine bağlı olarak, verebileceği zararları ifade eder. Riskin söz konusu olabilmesi için, bir yerde, belirli büyüklükte bir tehlikenin veya olayın var olması, değerlerin bulunması ve oradaki değerlerin zarar görebilir olması gerekir. Eğitmene Not: Issız adada bulunan adam denizde yüzmediği veya denize girmediği sürece riski yoktur. Deniz girdiği anda ölüm riski veya köpek balıkları tarafından yenme riski oluşur. Sizde tehlike ve risk kavramlarını öğrencilere sorarak başka örneklerle açıklayabilirsiniz. Örneğin kopan bir elektrik telinde bulunan elektrik bir ölüm tehlikesi yaratmaktadır. Çıplak elle bu teli tutacak bir insan için ölüm riski vardır. Ancak, elektrik iletmeyen bir ayakkabı ve plastik bir maşa ile bu teli tutmak elektriğe çarpılma veya ölüm riskini azaltabilecektir. Tehlikeleri yok etmek mümkün olmayabilir ancak alınacak önlemlerle risk azaltmak mümkündür. Risk Analizi: Belirli tehlikelerin, sınırlı bir bölge veya ülke ölçeğinde canlılar üzerindeki yaşamsal etkileri ile diğer fiziksel varlıklar üzerindeki yıkıcı sonuçlarını her yönüyle inceleyip ortaya çıkarma çalışmasıdır. Zarar Görebilirlik: Fiziksel, sosyal, ekonomik, kültürel, kurumsal ve çevresel faktör veya süreçlere bağlı olarak var olan tehlikelerin olumsuz sonuçlarını artıran faktör veya süreçlerdir. Afetlerle mücadelede temel amaç toplumun zarar görebilirlik seviyesinin mümkün olduğunca en az seviyede tutulmasını sağlamaktır. Bu nedenle bireyden topluma yapılacak tüm çalışmalar bu hedefe yönelik olmalıdır. Zarar Görebilirlik fiziksel, sosyal, ekonomik, kültürel, kurumsal ve çevresel faktör veya süreçlere bağlı olarak var olan tehlikelerin olumsuz sonuçlarını artıran faktör veya süreçlerdir Risk Analizi Belirli tehlikelerin, sınırlı bir bölge veya ülke ölçeğinde canlılar üzerindeki yaşamsal etkileri ile diğer fiziksel varlıklar üzerindeki yıkıcı sonuçlarını her yönüyle inceleyip ortaya çıkarma çalışmasıdır. 6 6 6

7 Afet Yönetimi Olay Afet Acil Durum
Afetlerin önlenmesi ve zararlarının azaltılması amacıyla bir afet olayının öncesi, sırası ve sonrasında yapılması gereken çalışmaların, planlanması, yönlendirilmesi, koordine edilmesi, desteklenmesi ve uygulanabilmesi için toplumun tüm kurum ve kuruluşlarıyla, kaynakların bu ortak hedefler doğrultusunda yönetilmesini gerektiren bir kavramdır. Önerilen Süre: 1 dk. Olay İnsanları ilgilendiren sosyal, ekonomik, kültürel ve benzeri alanlarda meydana gelen, ilgi çeken veya çekebilecek her türlü oluşumlardır. Acil Durum Olabildiğince hızlı müdahale etmeyi ve acil yardım faaliyetlerini yürütmeyi gerektiren tüm olay, durum ve hallerdir. Afet Fiziksel, ekonomik ve sosyal kayıplar meydana getiren, normal yaşamı ve insan faaliyetlerini durdurarak veya kesintiye uğratarak toplulukları etkileyen, mevcut hizmet sistemlerinin kilitlendiği, kaynakların yetersiz kaldığı, doğa olayları, teknolojik ve insan kökenli olaylara afet denir. Afetlerde var olan sistem normal şekilde işleyemez. Kaynaklar yetersiz Kalır. Afet yönetimi kavramı afetlerin önlenmesi ve zararlarının azaltılması amacıyla bir afet olayının öncesi, sırası ve sonrasında yapılması gereken çalışmaların, planlanması, yönlendirilmesi, koordine edilmesi, desteklenmesi ve uygulanabilmesi için toplumun tüm kurum ve kuruluşlarıyla, kaynakların bu ortak hedefler doğrultusunda yönetilmesini gerektiren çok geniş bir kavramdır. Başka bir ifadeyle: afetlerin önlenmesi ve zararlarının azaltılabilmesi için, afete yol açabilecek olası tehlike ve risklerin iyi bilinmesini ve bu tehlike ve riskleri, olaylar olmadan önce önleyecek önlemlerin, en akılcı yol ve yöntemlerle ortadan kaldırılmasını veya yol açabilecekleri olumsuz etkilerin azaltılmasını ve olaylara zamanında, hızlı ve etkili olarak müdahale edilmesini gerektiren bir mücadele sürecidir. Bu süreç içerisinde, en sade bireyden en yetkili makamlara kadar, herkese görev ve sorumluluk düşmektedir. Olay Acil Durum Afet Doğal Teknolojik İnsan Kökenli 7 7 7

8 Ülkemizdeki Afet Riskleri
2. YAŞAM ÇEVREMİZDEKİ RİSKLER Ülkemizdeki Afet Riskleri DEPREM 2. HEYELAN 3. SEL 4. YANGIN Önerilen Süre: 1dk., 30 sn. Yaşadığımız dünyada birçok ülke, bulundukları coğrafya, tehlikeler, eğitim seviyesi ve ekonomik gelişmişlik seviyelerine göre birbirinden çok farklı afetlere maruz kalmaktadırlar. Dünyada her kıta farklı türde afetlerle karşı karşıya kalmaktadır. Artan şehir nüfusu ve dünya nüfusu, gelişmekte olan sanayi, küresel ısınma ve çevre kirliliği gibi nedenlerden dolayı afetlerin yarattığı hasarlar son yirmi yılda artmıştır. Ülkemizdeki afet risklerine baktığımızda ise; deprem, heyelan, sel ve yangın riskinin yüksek olduğunu görmekteyiz. 1: Depremler; Türkiye, bulunduğu coğrafi konum ve büyük plakalar arasında sıkışması nedeniyle deprem etkinliği en yüksek ülkelerden birisidir. Türkiye, dünyada deprem etkinliği açısından altıncı sıradadır ve Avrasya, Afrika ve Arap plakalarının etkisi altındadır. Anadolu’nun büyük bir kısmının yer aldığı Anadolu plakası, Avrasya plakasının küçük bir bölümüdür. Nüfusunun %70’i deprem tehlikesi çok yüksek bölgelerde yaşar. Ülkenin %66’sı aktif fay bölgelerinde bulunmaktadır. 2.Heyelanlar; Toprak parçasının yerçekimi nedeniyle eğim aşağı hareketine heyelan denir. Heyelanlar, doğa ananın toprağı yeniden dağıtması, dengeye getirmesidir. Heyelanlar yağmur, sel, deprem, madencilik, eğim tesviyesi gibi insani ve doğal etkenlerle tetiklenebilir. Heyelanlar dik bir eğimin olduğu her yerde potansiyel olarak oluşabilir. Benzer şekilde toprak yerine kayaların eğim aşağı akması olayı da kaya düşmesi olarak tanımlanır ve ülkemizde yaygın görülen doğa kökenli olaylardan biridir. Ülkemiz topraklarının %25’i heyelanlara maruz kalır. Toplam nüfusumuzun %11’i heyelanlı bölgelerde yaşamaktadır. Ülkemizde yoğun yağış alan Karadeniz Bölgesi ile fayların olduğu dağlık bölgelerde sıklıkla oluşur. Diğer bölgelerde daha küçük ölçekli heyelanlar olmakta ve yollar üzerine yığılan toprak sebebiyle ulaşımı aksatmakta veya binalar üzerine yığılarak ölüm ve yaralanmalara sebebiyet vermektedirler. Sırasıyla en çok heyelan olayı gözlenen iller: Trabzon (1.123), Rize (1.049), Kastamonu (613), Erzurum (573) ve Artvin (471). Parantez içindeki rakamlar heyelan sayısını göstermektedir. Toplam afet zararlarının %16’sı heyelanlar yüzündedir. 3. Seller; Ülke toprakları orman kayıpları, erozyon ve bilgisiz gelişmenin yarattığı etkilerle sellere çok savunmasızdır. Toplam afet zararlarının %15’i sel kaynaklıdır. Yıllık ortalama kayıplar 100 milyon $ civarındadır. Ülkemizde sıklıkla görülen diğer bir afet türü olan sel, aşırı yağmurlar sebebiyle oluşan ani su baskınlarıdır. Yaygın olarak Karadeniz Bölgesi’nde ve bu bölgeye komşu illerde görülür. Ayrıca birçok şehirde dere kenarlarında, çukur bölgelerde sıklıkla görülmektedir. Örneğin İstanbul’da Ayamama Deresi’nde oluşan sel ile 34 vatandaşımız hayatını kaybetmiş ve yoğun yağışlarda Alibeyköy gibi semtler defalarca sel suları altında kalmıştır. Mülga Afet İşleri Genel Müdürlüğü verilerine göre Kırklareli hariç tüm illerimizde su baskını olayları yaşanmıştır. Toplam su baskını olay sayısı 4.067’dir verilerine göre 80 ilde toplam afetzede su baskınlarından etkilenmiştir. 4. Orman Yangınları ve Sanayi Yangınları; Ülkemizde her yıl çok sayıda orman, işyeri ve konut yangını olmaktadır (Sungur, 2004). Türkiye’de orman yangını istatistikleri orman kanununun kabul edildiği 1937 yılında başlamaktadır. İstatistikler, 1937’den günümüze geçen süreçte (Ekim 2003 itibariyle) orman yangınında, toplam 1 milyon 630 bin 46 hektar orman alanının yandığını ortaya çıkarmaktadır. Diğer bir deyişle, Türkiye 67 yılda İstanbul ili yüzölçümünün 3 katı kadar orman alanını yangına kurban vermiştir. En büyük orman yangınları da Ege ve Akdeniz bölgelerinde yaşanmaktadır. Yanan alan genişliğine göre, Muğla, Antalya, Çanakkale ve İzmir en tehlikeli bölgeler listesinde ilk sıralarda yer almaktadır. Sadece 2003 yılında yaşanan yangın sayısı olup, bu yangınlarda hektar ormanlık alanı yok olmuştur. İstatistikler, orman yangınlarının büyük bölümünün insan kaynaklı olduğunu göstermektedir. Orman yangınlarının çıkış nedenleri doğal nedenlerle % 6, insanlardan kaynaklanan nedenlerle % 94 dür. İnsan kaynaklı yangınların büyük kısmı kasıt, ihmal, dikkatsizlik ve kazalardan kaynaklanmaktadır. 8 8

9 Dünyanın İç Yapısı Animasyon Süresi: 30 sn.
Gelin dünyamızın iç yapısına bir bakalım. Yerküreyi oluşturan katmanlar hakkında ekrandaki bilgiler okunarak, dünyamızın iç yapısı tanıtılır.

10 Magmanın Yer İçindeki Dolaşımı Levha Hareketleri
Animasyon Süresi: 100 sn. (1 dk., 40 sn.) Şimdi de magma ve levha hareketlerini izleyelim. Bu animasyonda dünyanın içinde magmanın hareketleri ve levhaların hareket ederek depremleri nasıl oluşturduğu anlatılmaktadır.

11 Levha Hareketleri Animasyon Süresi: 100 sn. (1 dk., 40 sn.)
Şimdi de levha hareketleri ile deprem oluşumu arasındaki ilişkiyi anlatan bir animasyon izleyelim. Bu animasyonda depremi oluşturan gerilme levhaların birbirleri ile olan hareketleri sonucu oluşmaktadır. Bunu en iyi açıklamak için bir muslukta biriken su damlası örneği gösterilmeketdir.

12 Fay Türleri Animasyon Süresi: 20 sn.
Şimdi de fay türleri ile ilgili animasyonu izleyelim. Bu animasyonda fayların tiplerini ve hareket yönlerini göstermektedir. Faylar düşey veya yatay hareketler sonucu bloklardaki meydan gelen kırılmalardır. Doğrultu atımlı faylarda yanal hareket söz konusuyken normal ve ters faylarda blokların hareketi düşey yöndedir. Verev veya oblik faylarda blok hareketi hem yatay hem de düşey yönde oluşmaktadır. Ülkemizde bu dört tür faylar depremler sonucu oluşmaktadır. Diğer bir deyişle de bu dört tür faylanma sonucu depremler meydana gelmektedir.

13 Türkiye’de Levha-Fay İlişkisi
Animasyon Süresi: 30 sn. Ülkemizdeki levha-fay ilişkisi ile ilgili bu animasyon bize depremle ilgili oluşumu daha net açıklayacaktır. Ülkemizde bulunan levhalar, faylar ve deprem tehlike haritası gösterilmektedir. Ülkemizde deprem ve fayları oluşturan tektonik hareketleri oluşturan levhalar ile aktif fayların konumunu ve deprem tehlike derecesini gösteren tehlike haritası gösterilmektedir. Deprem tehlike haritasında kırmızı bölgeler birinci derecede tehlikeleri deprem bölgelerini göstermektedir. Bu bölgelere dikkatli bakıldığında aktif fayların olduğu veya buralara yakın bölgelerin 1. derece tehlikeli bölgeler olduğunu görmek mümkündür.

14 Türkiye’de Levha Hareketleri
Animasyon Süresi: 75 sn. Ülkemizdeki levha-fay ilişkisi ile ilgili bir diğer animasyon. Anadolu levhasının hareketi ve depremlerin oluşumu kayısı animasyonu ile gösterilmektedir.

15 Ülkemizde Olan Depremler
Animasyon Süresi: 85 sn. Şimdi de ülkemizde olan depremlerle ilgili bir animasyon daha izleyeceğiz. Bu animasyonda ülkemizde yılları arasında olmuş büyük ve yıkıcı depremler gösterilmektedir. Eğitmen yıllara ve bölgelere göre depremleri gösterebilir ve her bir depremi gösteren kırmızı noktaya fare ile tıklayarak depremler hakkında özet bilgileri izleyicilere aktarabilir.

16 Aletsel Büyüklük-Şiddet
Animasyon Süresi: 90 sn. Şimdi de birbiri ile çok karıştırılan aletsel büyüklük- şiddet arasındaki ilişkiyi ayırt etmemizi sağlayacak bir animasyon izleyeceğiz. Burada şiddet ve aletsel büyüklüğün ne olduğu ve aralarındaki ilişki anlatılmaktadır. Eğitmen şiddet veya aletsel büyüklük tanımlarının ne olduğunu göstermek için tanımlar üzerine fare ile tıklayarak açıklamayı gösterebilir. Herhangi bir şiddette bina ve eşyaların nasıl hareket ettiğini göstermek için eğitmen istediği bir şiddet veya aletsel büyüklük değeri üzerine fare ile tıklayarak depremin oluşturduğu etkiyi izleyicilere izlettirebilir.t veya

17 Aletsel Büyüklük-Şiddet
Animasyon Süresi: 90 sn. Şimdi de birbiri ile çok karıştırılan aletsel büyüklük- şiddet arasındaki ilişkiyi ayırt etmemizi sağlayacak bir başka animasyon izleyeceğiz. Burada şiddet ve aletsel büyüklüğün ne olduğu ve aralarındaki ilişki su damlası örneği ile anlatılmaktadır.

18 Depremlerin Tekrarlanması
Animasyon Süresi: 50 sn. Unutulmamalıdır ki depremler oldukları yerlerde belirli aralıklarla tekrarlanan olaylardır. Gelin şimdi bu durumu açıklayan bir animasyon daha izleyelim. Animasyonda bir derede her deprem sonucu oluşan yer değiştirme ve atım ile aynı bölgede depremlerin tekrarladığı anlatılmaktadır.

19 Afete Hazırlık Küçük Adımlardan Oluşur
3. AFET BİLİNCİ KÜLTÜRÜ Afete Hazırlık Küçük Adımlardan Oluşur Önerilen Süre: 30 sn. Afetlerle ilgili temel kavramlar, dünyanın ve ülkemizin karşı karşıya olduğu tehlikelerden sonra şimdi de gelin afet bilinci kültürü konusuna değinelim. Afet bilinci, bireyin içinde yaşadığı toplumda ve bölgede afet tehlikelerinin getirebileceği zararlar hakkında bilgilenmesini, bunlardan korunmak için hazırlıklı olmasını ve bu bilinci etrafındaki diğer bireylere de aktarmasını ifade etmektedir. Afet hazırlığında bireysel çalışmalar oldukça önemlidir. Yaşam alanlarımızın güvenliğini sağlamak, afete hazırlık planları oluşturmak ve tehlike oluşturacak nesneleri sabitlemek gibi küçük adımların afete hazır birey ve toplum olabilmemiz üzerindeki etkisi ve rolü küçümsenmemelidir. Bu küçük adımlar, toplumsal ve kurumsal sorumluluklarla birleşerek toplumsal güç birliğini sağlayacaktır. 19

20 4. AFET HAZIRLIKLARINDA TOPLUMSAL GÜÇ BİRLİĞİ
Önerilen Süre: 1 dk., 30 sn. Afetlere hazır bir toplumun gerçekleştirilebilmesi için toplumun tüm kurum ve kuruluşlarının sahip oldukları olası imkân ve kaynaklarını birbirini güçlendirecek şekilde aynı amaç doğrultusunda yönlendirmesi şarttır. Afetlere hazırlık; resmi otoritelerin, belediyelerin (yerel yönetim), üniversitelerin, sivil toplum kuruluşlarının, özel sektörün ve bireylerin, yani toplumun tüm kesimlerinin sorumluluğundadır. Afetlere hazır bir toplumun gerçekleştirilmesinde, başarı için yukarıda sayılan tüm bileşenlerin ve toplumunun içinde bulunduğu bir ekip çalışması şarttır. DEVLET: Resmi otorite, afete hazırlıkla ilgili ulusal politikaların oluşturulmasında ve uygulanmasını sağlamada kararlı tutumu ile baş aktördür. YEREL YÖNETİMLER: Afete hazırlık çalışmalarını yerelde yürütür ve toplumu bilinçlendirerek hazırlıkları ivmelendirir. ÜNİVERSİTELER: Afetlere hazırlık için gerçekleştirilecek eğitim çalışmalarında özgün yöntem ve teknikler üretir, projeler yapar ve diğer bileşenlerle yapılacak projelere akademik destek verir. SİVİL TOPLUM ÖRGÜTLERİ: Devlet, belediye ve üniversiteler ile afete hazırlık çalışmaları konusunda işbirliği yaparak halkı bilinçlendirir. ÖZEL SEKTÖR KURULUŞLARI: Afet ve acil durum planlarını hazırlar ve afete hazırlık çalışmalarına destek verir.. BİREYLER: Bireysel hazırlıklarını eğitimle güçlendirerek yapar, resmi otoritenin ve yerel yönetimin çalışmalarını takip ederek bireysel hazırlık seviyesini arttırmak amacıyla yeni çalışmalar ya da eğitimler talep eder. Afet öncesinde; afete neden olabilecek tehlike ve risklerin belirlenmesi, mümkünse önlenmesi veya olası etkilerinin azaltılması ve olaylara karşı eğitim ve tatbikatlarla tüm paydaşların hazırlıklı olmasının sağlanması ve afetlere karşı bilinçli ve dirençli nesiller yetiştirilmesi, bireyden topluma herkesin sorumluluğudur. Bireyler, kurum ve kuruluşlar bu süreç içerisinde sorumlu oldukları alanlara ait faaliyetlerini titizlikle sürdürmelidir. Afet sırasında; eğitim ve tatbikatlarla kazanılmış doğru davranış biçimlerinin uygulanması ve afet anında yük yerine katkı sağlayan olabilmek bireysel olarak en büyük sorumluluğumuzdur. Afet öncesi çalışmalarla desteklenmiş arama-kurtarma ve ilk yardım ve güvenli tahliye işlemlerinin aksatılmadan uygulanması ise kurumsal sorumlulukların başında gelmektedir. 20

21 5. YAŞAM ALANIMIZDAKİ RİSKLERİN AZALTILMASI
Yapısal Elemanlar Önerilen Süre: 1 dk. 30 sn. Bir binanın ağırlığını taşıyan bölümleri yapısal kısmını oluşturur. Yansıda Binanın Taşıyıcı Sistemine Ait Yapısal Elemanlarının bina üzerinde nerelerde olduğunu şematik olarak görmektesiniz. Yapısal Elemanlar: Binayı taşıyan Kolonlar -1 , Perde Duvarlar (Düşey olarak)- 3, Kirişler, Döşeme-2, Çatı-4, Temel (yatay olarak)-5 ve bağlantı yerleri Dere ve eski su yataklarına inşaat yapmak gibi zemin özelliklerini dikkate almadan gerçekleştirilen yapılaşma, Bir binayı projede belirtilen kullanım amacı dışında kullanmak: Konut olarak tasarlanmış bir binayı işyeri olarak kullanmak gibi. Binanın alt kısımlarındaki kolonların kesilmesi gibi yapı özelindeki düzensizlikler, taşıyıcı sistemdeki değişiklikler Kaçak kat yaparak binaya ilave yük getirmek. İşinde ustalaşmamış kişilerin inşaatta çalıştırılması gibi bir nedenle bilinçsiz yapım süreci. Binaların yapım sürecinin yasa ve yönetmeliklere uygun yürütülmemesi, denetimin yetersizliği. İnşaatlarda standart ve yönetmeliklere uyulmaması İmar ve/veya iskan ruhsatı olmadan yapılmış eski binalar, Proje dışında sonradan yapılan tadilat ve değişiklikler, Tehlikeli bölgelere inşa edilmiş binalar afette zarar görme risklerini artıran unsurlardır. Olası afetler karşısında büyük can ve mal kayıplarının önlenmesi için, güvenliği yetersiz olan binaların güçlendirilmesi ya da yıkılıp yeniden inşa edilmesi gereklidir.

22 Yapısal Olmayan Elemanlar
Önerilen Süre: 30 sn. Bir Binanın Yapısal Olmayan Elemanları bir önceki sunuda bahsedilen Dolgu Duvarlar, Bölme Duvarlar, Pencereler (Düşey olarak), Asma Tavanlar (Yatay olarak), Kolon veya Kirişlerin Yapısal olmayan dolgu duvarlar olabileceği gibi, Mobilyalar, elektrikli ve elektronik eşyalar, beyaz eşyalar, ısıtma ve havalandırma cihazları, asılı duran tüm eşyalar ve değerli biblo, vazo vb. eşyalar da yapısal olmayan elemanlar olarak değerlendirilirler.

23 6. YAPISAL OLMAYAN RİSKLERİ AZALTMAK (YORA)
Binanın kendisi afette hasar görmemiş olsa bile evin içindeki eşyalar, cihazlar, ekipmanlar yaralanmalara, can kayıplarına veya yangın gibi diğer istenmeyen sonuçlara neden olabilir. Ülkemizde depremlerdeki yaralanmaların en az yarısı yapısal olmayan risklerden kaynaklanmaktadır. Evde, okulda, işyerinde vb., alınacak basit tedbirler (eşyaların sabitlenmesi gibi) afet sırasında yaralanmaları önleyecektir. Önerilen Süre: 1 dk. Afetlere hazırlıkta, bina ve zemini ile ilgili alınacak önlemlerin yanı sıra evde/okulda da bazı önlemler alınması gereklidir. Binanın kendisi afette hasar görmemiş olsa bile evin içindeki eşyalar, cihazlar, ekipmanlar yaralanmalara, can kayıplarına veya yangın gibi diğer istenmeyen sonuçlara neden olabilir. Bununla beraber özellikle yeni yapılaşma kültüründe sıklıkla kullanılan dış cephe kaplamaları, oluklar, mimari çatı detayları, uydu ve haberleşme sistemleri gibi unsurlar da yapısal olmayan riskler ortaya çıkarabilir. Ülkemizde depremlerdeki yaralanmaların en az yarısı yapısal olmayan risklerden kaynaklanmaktadır. Bunlar eşyaların kullanımından doğan risklerdir. Bu nedenle, evde, okulda, işyerinde vb., eşyaların sabitlenmesi gibi alınacak basit tedbirler afet sırasında yaralanmaları önleyecektir. Afetlere hazırlıklı olunması ve yaşanacak zararların azaltılması konusunda evde ve okulda alınabilecek basit önlemler bulunmaktadır.

24 6. YAPISAL OLMAYAN RİSKLERİ AZALTMAK (YORA)
Yaralanma ve can kayıplarını önlemek için: 1. Tehlikeleri Tespit Et 2. Riskleri Belirle 3. Riskli Eşyaların Yerlerini Değiştir 4. Eşyaları Sabitle Önerilen Süre: 1 dk. Afetlere hazırlıkta, bina ve zemini ile ilgili alınacak önlemlerin yanı sıra evde/okulda da bazı önlemler alınması gereklidir. Binanın kendisi afette hasar görmemiş olsa bile evin içindeki eşyalar, cihazlar, ekipmanlar yaralanmalara, can kayıplarına veya yangın gibi diğer istenmeyen sonuçlara neden olabilir. Bununla beraber özellikle yeni yapılaşma kültüründe sıklıkla kullanılan dış cephe kaplamaları, oluklar, mimari çatı detayları, uydu ve haberleşme sistemleri gibi unsurlar da yapısal olmayan riskler ortaya çıkarabilir. Ülkemizde depremlerdeki yaralanmaların en az yarısı yapısal olmayan risklerden kaynaklanmaktadır. Bunlar eşyaların kullanımından doğan risklerdir. Bu nedenle, evde, okulda, işyerinde vb., eşyaların sabitlenmesi gibi alınacak basit tedbirler afet sırasında yaralanmaları önleyecektir. Afetlere hazırlıklı olunması ve yaşanacak zararların azaltılması konusunda evde ve okulda alınabilecek basit önlemler bulunmaktadır. -Çıkışı engelleyebilecek her türlü objeyi ÇIKIŞ YOLU üzerinden uzaklaştır, - DIŞA DOĞRU açılan kapılar, - Geniş çıkış yolları oluştur. 24

25 7. Aile Afet ve Acil Durum Planı VE ACİL DURUM PLANI
Afetlerde ilk üç gün, hayatta kalmak için çok kritik bir süredir Bu süreyi kapsayan bir Aile Afet ve Acil Durum Planımızın olması gerekir. Aile Afet ve Acil Durum Planı Hazırlamak önemlidir!.. Afet ve acil durumlar her zaman, her yerde olabilir ve korkutucu boyutlar alabilir. Evimizi terk etmek zorunda kalabiliriz ve aile üyeleri ile iletişim kuramayabiliriz. Afet sonrası ilgili kurumlar bize hemen ulaşamayabilir ve bizim ihtiyaçlarımızı hemen karşılayamayabilir. Önerilen Süre: 1 dk. Tüm aile üyelerinin katılımı ile (çocuklar dahil olmak üzere) bir aile toplantısı yaparak Aile Afet ve Acil Durum Planı oluşturulmalıdır. Bunu yaparken aile üyelerinin her birinin plan içinde yer almasına ve belirlenen işleri tamamlamaya özen gösterilmelidir. Özellikle ailedeki tüm bireyler, afetin ne olduğu, afet sırasında nasıl davranılması gerektiği ve yapılacak Aile Afet ve Acil Durum Planı konularında bilgilendirilmelidir. Okulda alınan Afet Eğitimi ile ilgili bilgiler ailenin diğer fertleriyle paylaşılmalı, planda yer alan bilginin değişmesi halinde (telefon numarası, adres vb.) Aile Afet ve Acil Durum Planı güncellenmelidir. Afete Hazırlık Planı içerisinde tesisatların kapatılmasının da öğrenilmesi gerekir. 1-Tesisatı kapatmakla ilgili olarak şunları unutmayın: gaz kokusu alırsanız, duman kokusu alırsanız ya da yangın görürseniz, tesisatın ya da yakınındaki yerlerin hasara uğradığını görürseniz, tesisatı kapatmalısınız. 2-Depremden sonra bir süre için bulunduğunuz yerden ayrılıyorsanız (ev, işyeri, okul ... vb. gibi) artçı deprem olasılığını dikkate alarak tüm tesisatları kapatmalısınız. 3-Elektrik, gaz ve su vanalarını kapatmayı herkes öğrenmelidir. (Aklı eren çocuklarda dahil) 4-Bir deprem sonrasındaki en büyük tehlike yangındır. Gaz vanalarını en önce kapatın. 5-Her türlü gaz sızıntısı ve diğer yanıcı maddelerin tehlike yaratmadığına emin olmadıkça kibrit, çakmak kullanmayın. Elektrik düğmelerine dokunmayın. 6-Tüm elektrikli aletlerin fişlerini prizden çekin. 7-Eğer su borularında hasar varsa, su vanalarının da kapatılması gerekebilir. Bir afet ya da acil durumla karşı karşıya kalındığında uzman ekiplerin daha doğru ve etkin yardımcı olabilmesini sağlayacak tanıtıcı bilgileri içeren acil durum bilgi kartının doldurulması ve sürekli bulundurulması gerekir. Afet sırasında okulda olabilecek küçük çocukların, afet sonrasında kim tarafından okuldan alınacağı Aile Afet ve Acil Durum Planı’nda belirlenmelidir. Bunun için küçük çocukların her zaman boynunda taşıyacağı bir yaka kartı hazırlanmalıdır. Bu kartta küçük çocukları okuldan alacak kişilerin adı-soyadı, telefonu ve fotoğrafı mutlaka yer almalı ve bu fotoğraf son 6 ayda çekilmiş olmalıdır. Bu kartın hazırlanma amacı; çocuk kaçırma, organ hırsızlığı vb. riskleri önleyebilmektir. Küçük çocuklara bir afet sonrasında onu almak üzere okula ulaşana kadar okuldan ayrılmaması ve tanımadığı kişilerin yardım tekliflerini kesinlikle kabul etmemesi gerektiği anlatılmalıdır. Ayrıca okuldan alınması halinde nasıl bir uygulama gerçekleştirileceğini ve sakin olması gerektiği de onunla paylaşılmalıdır. 25 25

26 Afet ve Acil Durum Çantası
Animasyon Süresi: 28 sn. Şimdi de bir afet anı ve sonrasında yaşamımızı kolaylaştıracak basit önlemlerden biri olan Afet ve Acil Durum Çantasında bulunması gerekenleri bir animasyon ile izleyelim. NOT: Eğitmen animasyon sonrası çantada olması gerekenleri vurgulu olarak tekrarlar.

27 Haberleşme önemlidir…
Süre: 10 sn.

28 Acil Durumlar Dışında Telefon Kullanmayın…
Bir afet sonrasında telefon hatlarının açık olması yardım çağrılabilmesi açısından çok önemlidir. Acil müdahale gerektirecek bir durum yoksa telefon hatlarını meşgul etmeyin. Bölge dışı bağlantı kişisini arayın. Acil durum telefon numaralarını aradığınızda nasıl davranacağınızı öğrenin… Önerilen Süre: 30 sn. Acil Durum Bilgi Kartları’nı hazırlamanın yanında yapılması gereken bir diğer hazırlık ise her an ihtiyaç duyulabilecek acil durum telefon numaralarını ve bu numaraların nasıl aranması gerektiğini öğrenmektir. Acil Durum Telefon Numaralarını aradığımızda; Kesin yer ve adres, Kim ve hangi numaradan arıyor, Olayın tanımı gibi bilgileri karşıdaki görevliye bildirmeliyiz. Bu bilgileri paylaşmadan telefonu kapatmamalıyız. Gerçekten acil bir durum olmadığı sürece acil durum telefon numaralarını gereksiz yere aramamalıyız! 28 28

29 8. TOPLANMA ALANI VE BULUŞMA YERLERİ
Ev içinde: Çıkış yolu üzerinde, güvenli ve merkezi bir yer olsun. Bina dışında: Bir park ya da meydan olabilir. Mahalle dışındaki: Okulumuz ya da tüm aile üyelerinin bildiği bir akraba evi olabilir. Önerilen Süre: 45 sn. Afet ve acil durumlar sırasında okulda, sinemada veya başka bir mekanda bulunabilir hatta aynı ev içerisinde farklı yerlerde bulunabiliriz. Bu nedenle afet ve acil durum sonrası, önce evimizin içinde sonra binamızın dışında ve daha sonra mahallemizin dışında tüm aile üyelerinin bir araya gelebileceği buluşma yerleri belirlemeliyiz. • Ev içindeki buluşma noktası: Çıkış yolu üzerinde, güvenli ve merkezi bir yer olsun. • Bina dışındaki buluşma noktası: Mahallemiz yeterince güvenliyse, tehlikelerden uzak buluşabileceğimiz bir yer seçmeliyiz. Bu, bir park ya da meydan olabilir. • Mahalle dışındaki buluşma noktası: Mahallemizin güvenli olmaması ya da oradaki buluşma yerine ulaşamamamız durumunda, mahallemiz dışında buluşacağımız bir yer belirlemeliyiz. Bu, devam ettiğimiz okul ya da tüm aile üyelerinin bildiği bir akraba evi olabilir. 29

30 9. AFETLER SIRASINDA DOĞRU DAVRANIŞ ŞEKİLLERİ
Önerilen Süre: 1 dk. Afetlerle baş edebilmek ve en az hasarla atlatabilmek afet öncesi yapılması gerekenlerin en etkin ve doğru ve şekilde yapılmasına ve afet sırası ve sonrasında doğru davranış sergilemekle mümkün olabilir. Yapılacaklar: Afet öncesinde (eğitmen 1 numaraları açıklamayı okur), sırasında (eğitmen 2 numaralı açıklamayı okur) ve sonrasında (eğitmen 3 numaralı açıklamayı okur) şeklinde özetlenebilir. Bir afet anında ilk yapılması gereken şey paniğe kapılmamaktır. İnsanlar afetler sırasında genellikle paniğe kapılıp ya donup kalmakta ya da bilinçsizce sağa sola kaçışmaktadır. Paniğe kapılıp koşturmak ve telaş, gereksiz yaralanmalara ve ölümlere neden olmaktadır. İster evde, okulda, çarşıda, bir alışveriş merkezinde, ister başka bir yerde olsun, herhangi bir afet anında bireyin kendisini nasıl koruyacağını bilmesi, olası can kaybını önlemek bakımından önemlidir. Birey, herhangi bir panik yaşamadan, bulunduğu yerde veya en yakın güvenli noktada kendini koruyacak konumu almalıdır. Öncelikle, güvenli olarak belirlenen bir alanda “hedef küçültmek” ve “sakin kalabilmek” çok önemlidir. Paniği engellemek, hedef küçültmek ve zarar verebilecek cisimlerden korunabilmek için ÇÖK - KAPAN - TUTUN hareketini yapmalıdır. Bu davranış şekli deprem, uçak kazası, bomba patlaması, bomba tehdidi, hortum gibi bir çok olay anında uygulanabilir.

31 Heyelan Oluşumu Animasyon Süresi: 8 sn.
Şimdi heyelan oluşumu ile ilgili bir animasyon izleyeceğiz.

32 HEYELAN Önerilen Süre: 1 dk. 30 sn.
Heyelan öncesi yapılması gerekenler ise şöyle özetlenebilir; Yaşadığımız bölgedeki heyelan riskleri hakkında bilgi edinmeliyiz. Heyelan riskine karşı nasıl hazırlanacağımızı ve korunacağımızı öğrenebileceğimiz daha detaylı eğitim programlarına katılabiliriz. Yaşadığımız binanın zemin etütlerinin yaptırılıp yaptırılmadığı konusunda bilgi edinmeliyiz. Aile Afet ve Acil Durum Planımızı hazırlarken heyelan riskini göz önünde bulundurmalıyız. Binaları boşaltmak için kullanılacak yolları buna göre belirlemeliyiz. Yoğun ve kesintisiz yağan yağmurlar gibi çamur akıntısı riskinin yüksek olduğu durumlarda yetkili kurumların yapacağı duyuru ve anonsları takip etmeliyiz. Heyelan sırasında; Binadan çıkmak ve heyelan bölgesinden uzaklaşmak için yeterli zamanımız varsa hemen terk etmeliyiz. Mümkünse evimizde bulunan elektrik, gaz ve su tesisatlarını kapatmalıyız. Hissettiğimiz hareket sona erinceye kadar yerimizden ayrılmamalıyız. Kapalı bir alanda kaldıysak; çevremizde elektronik cihazlar var ise (cep telefonu, radyo) açık bırakıp kurtarma ekiplerinde bulunan alıcıların yerimizi tespit etmesini kolaylaştırabiliriz. Cep telefonumuz yanımızdaysa yakınımızdaki birilerini arayıp yardım isteyebiliriz. Açık alandaysak, toprak kaymasının meydana geldiği bölgeden acil bir şekilde yükseltisi olan yöne doğru uzaklaşmalıyız. Açık alanda heyelanı önceden fark ettiysek çevremizde bulunanları uyarmalıyız. Toprak altında kaldıysak gücümüzü fazla sarf etmeyip, çırpınmayıp, çevremizden sesler duymadıkça bağırmayıp kurtarma ekiplerinin gelip bizi kurtarmasını beklemek Eğer • Kapılar ve pencerelerde sıkışmalar, • Volkanik veya sismik faaliyet, • Yeraltı su borularında sızıntılar ve kanalizasyon kanallarında kırılma ve çatlaklar, • Yoğun veya kesintisiz yağan yağmurlar, • Daha önce o bölgede heyelan meydana gelmiş olması, • Arazide veya yollarda çatlakların, yarıkların veya açılmaların oluşması, • Olağandışı seslerin duyulması (ağaç çatlama sesleri, birbirine sürtünen kaya vb. cisimler), • Tel veya ahşap çitlerde yer değiştirmelerin görülmesi, • Telefon direklerinde, çitlerde ve ağaçlarda yamaç aşağı eğilme ve yatmaların gözlemlenmesi, • Arazide daha önce olmayan kaynak sularının, suya doygun alanların ve su sızıntılarının oluşması, • Bina temelleri altında çatlama, yarılma veya ayrılmalar olması, • Bina döşemelerinde ve duvarlarda sürekli genişleyen çatlaklar oluşması. gibi heyelan belirtilerinden herhangi biri veya birkaçı fark edilirse, öncelikle İl Afet ve Acil Durum Müdürlükleri bilgilendirilmelidir.

33 HEYELAN: Sonrasında Ağır yağış uyarılarını takip etmek için pilli radyo ile yerel haberleri dinleyebiliriz. Ağaç devrilmesi, kaya düşmesi gibi toprak kaymasını işaret eden olağandışı sesleri dikkat etmeliyiz. Heyelan veya çamur akıntısının hareket ettiği doğrultuda durmamalıyız. Toprağın aktığı veya enkazın yığıldığı alanlardan hızla uzaklaşmalıyız. Bir köprüden geçmemiz gerekiyorsa önce akıntıyı kontrol edip, akıntının yaklaştığı veya ulaştığı köprüyü kesinlikle kullanmamalıyız. Dere yataklarından, vadilerden ve düşük yükseltili yerlerden uzak durmalıyız. Akıntı veya kanala yakınsak su akışındaki ani artış-azalışları dikkate almalı, suyun berraktan bulanığa dönüşmesini ikaz olarak değerlendirmeliyiz. Bazı değişimler çamur akıntısının habercisidir, hızla hareket etmek için hazırlıklı olmalıyız. Kendi güvenliğimize dikkat ederek çevremizde yardıma ihtiyacı bulunan kişi olup olmadığını kontrol etmeliyiz. Telefonları meşgul etmemeye özen göstermeliyiz. Risk yaratabilecek duvar, çatı ve bacaların etrafında dolaşmamalıyız. Radyo, TV vb. kitle iletişim araçları yoluyla, yapılan uyarıları dinleyip söylenenleri uygulamaya çalışmalıyız. Eşya almak amacıyla, zarar görmüş binalara kesinlikle girmemeliyiz. Önerilen Süre: 45 sn. Heyelan Sonrasında ise; Ağır yağış uyarılarını takip etmek için pilli radyo ile yerel haberleri dinleyebiliriz. Ağaç devrilmesi, kaya düşmesi gibi toprak kaymasını işaret eden olağandışı sesleri dikkat etmeliyiz. Heyelan veya çamur akıntısının hareket ettiği doğrultuda durmamalıyız. Toprağın aktığı veya enkazın yığıldığı alanlardan hızla uzaklaşmalıyız. Bir köprüden geçmemiz gerekiyorsa önce akıntıyı kontrol edip, akıntının yaklaştığı veya ulaştığı köprüyü kesinlikle kullanmamalıyız. Dere yataklarından, vadilerden ve düşük yükseltili yerlerden uzak durmalıyız. Akıntı veya kanala yakınsak su akışındaki ani artış-azalışları dikkate almalı, suyun berraktan bulanığa dönüşmesini ikaz olarak değerlendirmeliyiz. Bazı değişimler çamur akıntısının habercisidir, hızla hareket etmek için hazırlıklı olmalıyız. Kendi güvenliğimize dikkat ederek çevremizde yardıma ihtiyacı bulunan kişi olup olmadığını kontrol etmeliyiz. Telefonları meşgul etmemeye özen göstermeliyiz. Risk yaratabilecek duvar, çatı ve bacaların etrafında dolaşmamalıyız. Radyo, TV vb. kitle iletişim araçları yoluyla, yapılan uyarıları dinleyip söylenenleri uygulamaya çalışmalıyız. Eşya almak amacıyla, zarar görmüş binalara kesinlikle girmemeliyiz.

34 Sel Oluşumu Animasyon Süresi: 4 sn.
Şimdi sel oluşumu ile ilgili bir animasyon izleyeceğiz.

35 SEL Önerilen Süre: 3 dk. Sel/taşkın öncesi, sırası ve sonrasında yapılması gerekenler kısaca yeniden özetlemek gerekirse; Öncesinde; Bulunduğumuz yerin sele maruz kalma riskini öğrenmeliyiz. Evimizin sel yataklarında olup olmadığını öğrenmeli ailemizi uyarmalıyız. Sel riskine karşı nasıl hazırlanacağımızı ve korunacağımızı öğrenebileceğimiz eğitim programlarına katılmak için gönüllü olmalıyız. Sel konusundaki uyarıları radyo ve TV’den mutlaka takip etmeli ve dikkate almalıyız. Kısa süreli yoğun yağışların ani sele, uzun süreli yağışların ise nehirlerin taşmasına neden olacağını unutmayalım. Aile Afet ve Acil Durum Planımızı hazırlarken sel riskini göz önünde bulundurmalıyız. Bina boşaltma durumlarını sel riskini de düşünerek planlamamızda yarar olacaktır. Gerektiğinde kullanmak üzere kum, kum torbaları, naylon, çivi, kontrplak, tahta vb. inşaat malzemelerini depolayıp ve bir alet sandığını hazır bulundurabiliriz. Binamızda yer seviyesi altında kullanılan bölümlerin eğimi aşağıya olan giriş kısımlarında kum torbası vb. malzemeyle setler oluşturabiliriz. Sel/taşkın uyarısı yapıldığında; Sel öncesi hazırlıklarımızı gözden geçirip, planımızı uygulamaya koyarak gerekli ek önlemleri almalıyız. Ani su baskınının oluşabileceğini unutmamamız gerekir. Sel sularının çok şiddetli akacağını ve önüne katacağı araç, ağaç ve ağır maddeleri sürükleyeceğini dikkate alarak dere yatağı, nehir, hendek, vadi ve kanyon gibi yerlerden uzak durmalıyız. Her an tahliye olabilecek şekilde hazırlıklı olmalı; bulunduğumuz yere göre planda biz görevliysek afet ve acil durum çantamızı yanımıza almalıyız. Evdeki banyo küvetini ve kapları, şebeke suyunun kirlenme ihtimaline karşı temiz su ile doldurmalıyız. Elektrikli ev aletlerini fişten çekip; sigortaları ve vanaları kapatmayı unutmamalıyız. Sel uyarısı yapıldığında veya daha öncesinde, bina dışında bulunan akıntıyla sürüklenip zarara yol açabilecek mangal, çöp kovası vb. eşyaları bağlayıp ya da daha güvenli bir yere kaldırmalıyız. Uyarıların yapıldığı tarihlerde, yanımıza değerli eşya ve belgelerimizi de alarak, mümkünse yüksek kesimlerde yaşayan yakınlarınıza kısa süreliğine misafir olmalıyız. Sel/taşkın sırasında ise; Paniğe kapılmamalıyız. Sel bölgesini hemen terk ederek yüksek ve güvenli bölgelere gitmeli; ancak asla suda karşıdan karşıya geçmeye çalışmamalıyız. Su aniden derinleşebilir. Elektrik kaynaklarından uzak durmalıyız, elektrik çarpabilir. Sel sırasında araç içindeysek şoförün su ile kaplı yoldan gitmesine engel olmaya çalışmalıyız. Özellikle geceleri, selin tehlikelerini görmek güçleşeceğinden daha dikkatli olmamız gerekir. Sel sularına girmemeliyiz, Ayak bileğimiz seviyesindeki su bizi, diz seviyemizdeki su ise araçları sürükleyebilir. Evimizi terk ederken elektrik şalterleri, su ve gaz vanalarını kapatmalı ya da kapatılmasını sağlamalıyız. Acil durum çantamızı yanımıza almalıyız Sel sularının temas ettiği yiyecekleri yememeliyiz. Zaman kaybetmeden mümkün olduğunca yüksek yerlere çıkmalıyız. Evimizin çevresindeki emniyet ve istinat duvarlarının yıkılabileceğini düşünerek bu bölümlerden uzak durmalıyız. • Binada gaz sızıntısı olduğunu düşünüyorsak, herhangi bir türde elektrikli alet ve ışık kullanmamalıyız. Işığa ihtiyacımız olduğunda varsa pilli fener kullanabiliriz. Sel/taşkın sonrasında yapılması gerekenler ise şöyle özetlenebilir; Yetkililerin geri dönün uyarısını almadan kesinlikle evlerimize dönmememiz gerekir. Özel ilgiye ihtiyacı olan komşularımıza-yaşlılar, bebekler ve engelliler yardımcı olmayı unutmamalıyız. Binalarımızın etrafında hala sel suları varsa eve girmemeliyiz. Binalarımızı kontrol ederken su geçirmez ayakkabı ve pille çalışan el fenerleri kullanmaya özen göstermeliyiz. Evimize sel sırasında yılan ve benzeri zararlı hayvanlar girebilir. Bu konuda da inceleme yapmak faydalı olacaktır. Sigorta işlemleri için zarar gören yerlerin resmini çekmeyi ihmal etmemeliyiz. Evimizde gaz sızıntısı; suyun altında kalmış elektrik aksamı, fırın, ocak ve elektrikle çalışan eşyaların olmadığına emin olmalıyız. Sel sırasında evimizde kalmış yiyecekler varsa bunları kesinlikle kullanmamalıyız. Evimizdeki suları binanın daha fazla zarar görmemesi için yavaş yavaş boşaltmalıyız (her gün suyun üçte birlik kısmı gibi). Lağım çukuru ve çukurlar, mikroplu tanklar ve atık su sistemlerinin, sel sonrası insan sağlığına zarar vermemeleri için mutlaka yetkililere başvurmalıyız. Sel sırasında yaralandıysak gerekli aşıları yaptırmayı ihmal etmemeliyiz. Elektriğe kapılma riski nedeniyle eşyalarımızı kurtarmak adına da olsa suyla kaplı alanlara girmemeliyiz. Koşullara uygun kişisel hijyen önlemlerimizi almadan sel suyu ile temas etmiş hiçbir malzemeye dokunmamalıyız. Sele maruz kalmış bölgelerde kaynağını bilmediğimiz suları kullanmamaya çalışmalıyız. Mümkünse şişe suyu kullanmalıyız.

36 Çığ Oluşumu Animasyon Süresi: 15 sn.
Şimdi çığ oluşumu ile ilgili bir animasyon izleyeceğiz.

37 ÇIĞ Önerilen Süre: 1 dk. 30 sn. Çığ öncesinde;
Bulunduğumuz bölgedeki çığ riskleri konusunda bilgi edinmeliyiz. Çığ riskine karşı nasıl hazırlanacağımızı ve korunacağımızı öğrenebileceğimiz eğitim programlarına katılmaya istekli olmalıyız. Çığ riskinin artmasını engellemek için, yamaçlardaki ağaçları, bitki örtüsünü ve ormanları korumamız gereklidir. Kar yağan aylarda hava ve yol durumu raporlarını dikkatlice izlemeliyiz. Aile Afet ve Acil Durum Planımızı hazırlarken çığ riskini göz önünde bulundurmalıyız. Çığ sırasında; Soğukkanlılığımızı korumaya çalışmalıyız. Çığın büyüklüğüne ve hızına bağlı olarak, bulunduğumuz alandan olabildiğince hızlı bir şekilde uzaklaşmalıyız. Çığın daha yavaş, yüksekliğinin az olduğu kenar kısımlarına ulaşmaya çalışmalıyız. Bağırarak veya başka ses kaynakları (korna, çan, ıslık,vb.) kullanarak çevremizdekileri uyarmaya çalışmalıyız. Kayak yapıyorsak kayak takımını çıkarıp atmalıyız; sabit ağaç, kaya veya başka bir cisme tutunmaya çalışmalıyız. Kırılmış ağaç ve kaya parçalarından korunmaya çalışmalıyız. Çığ başladığında bir araç içerisindeysek; Motoru durdurması ve ışıkları söndürmesi için şoförü uyarmalıyız. Araçtaki oksijen miktarını korumak için sigara içilmesine ve ateş yakılmasına engel olmalıyız. Telsiz varsa çağrı yapabilir ve telsizi alıcı konumunda sürekli açık tutabiliriz. Eğer çığ altında kalırsak; Yerden destek alarak ve geniş yüzme hareketleri yaparak akan karın üstünde kalmaya çalışmalıyız. Ağzımızı sıkıca kapatıp; mümkünse uzun süre nefesimizi tutmaya çalışmalıyız. Akışa kapılırsak bacaklarımızı ve kollarımızı birbirine yapıştırarak oturma pozisyonu almalıyız. Mümkünse çığ durmadan kısa süre önce bacaklarımızla yeri sertçe iterek (eğer zemin alttaysa veya zemin üzerindeki kar sertleşmeye başlamışsa) kalkmaya çalışmalıyız; çünkü çığ durduktan sonra kar betonumsu bir özellik kazanacak ve içerisinde hareket etmek mümkün olmayacaktır. • Mümkünse çığ durmadan önce mutlaka bir elimizi ağzımızı ve burnumuzu kapatacak şekilde, diğer elimizi de başımızın üzerinde tutarak kar altında kaldığımız zaman boyunca hayati önem taşıyacak olan nefes boşluğunu genişletmeliyiz. Başımızı sağa sola çevirerek boşluğu büyütmeye çalışmalıyız. Çığ sonrasında ise; Karda ses iletimi az olmasına rağmen eğer yüzeye yakın olduğumuzu hissediyorsak bağırmalıyız. Araç içindeyseniz; dışarıya ses (korna) ve ışık verecek herhangi bir alet (fener vb.) kullanmalıyız. Araçta bir çubuk veya benzeri bir alet varsa kar içinde yukarı doğru batırıp; kurtarmaya gelecek olanların çubuğu görmelerini sağlamalıyız. Olanak varsa 155 Polis ve 156 Jandarma hatlarını arayarak durumu bildirmeliyiz. İlk yardım eğitimimiz yoksa ve zorunlu olmadıkça, çığdan kurtarılan kişileri hareket ettirmeyip, rastgele taşımamalıyız. Çığdan etkilenen kişilerin öncelikle üzerini örtmeli; doğrudan sıcak bir ortama kesinlikle sokmamalıyız.

38 Yangın Oluşumu Animasyon Süresi: 7 sn.
Şimdi de yangın oluşumu ile ilgili bir animasyon izlemektesiniz.

39 Taşınabilir Söndürme Cihazı
Önerilen Süre: 45 sn. Taşınabilir söndürme cihazı kullanımının öğrenilmesi yangına ilk müdahalenin gerçekleştirilebilmesi için çok önemlidir. Yansında Taşınabilir söndürme cihazı kullanımı ile ilgili temel adımları görmektesiniz. NOT: Eğitmen P A S S uygulamasını detaylandırır.

40 Yangında Hayatta Kalmak
Önerilen Süre: 30 sn. Unutulmamalıdır ki yangında hayatta kalmak için temel bazı bilgi ve davranış biçimlerinin öğrenilmiş olması gerekir. Duman Ateşten daha öldürücüdür, bu nedenle güvenli bir çıkışa her zaman sürünerek gitmeliyiz. Eğer giysilerimiz tutuşmuşsa DURMALI; YATMALI ve YUVARLANMALIYIZ. Böylece tutuşmuş giysilerimizin sönmesini sağlamış oluruz.

41 Fırtına Oluşumu Animasyon Süresi: 3 sn.
Şimdi de fırtınayı kısaca tanımlayan bir şekil izlemektesiniz. Hareketli ve seslidir. Şiddetli rüzgar ve bunun çöllerde veya denizlerde meydana getirdiği dalgalanmalardır. Meteoroloji uzmanları, hızı saatte 100 km’yi geçen rüzgarlara fırtına derler. Fakat halk arasında fırtına denilen birçok rüzgarın hızı bundan daha azdır. Denizciler arasında da saniyede 15 metreden daha hızlı esen rüzgarlara fırtına denir.

42 Tsunami Oluşumu Animasyon Süresi: 15 sn.
Şimdi de tsunamiyi kısaca tanımlayan bir şekil izlemektesiniz. Ülkemizde nadir görülen ancak olması muhtemel tehlikelerden birisidir. Hareketli ve seslidir. Okyanus ya da denizlerin tabanında oluşan deprem, volkan patlaması ve bunlara bağlı taban çökmesi, zemin kaymaları gibi tektonik olaylar sonucu denize geçen enerji nedeniyle oluşan uzun periyotlu deniz dalgasına denir. Japonya'da, kişinin hayatını kaybettiği Büyük Meiji Tsunamisi'nden sonra Japonlar'ın yaptığı yardım çağrılarıyla dünya dillerine kendiliğinden yerleşmiştir. Tsunamiden sonra oluşan dalganın diğer deniz dalgalarından farkı, su zerreciklerinin sürüklenmesi sonucu hareket kazanmasıdır. Derin denizde varlığı hissedilmezken, sığ sulara geldiğinde dik yamaçlı kıyılarda ya da V tipi daralan körfez ve koylarda bazen 30 metreye kadar tırmanarak çok şiddetli akıntılara neden olan bu dalga; insanlar için deprem, tayfun, çığ, yangın ya da sel gibi bir doğal afet haline gelebilmektedir. Tsunami ilk oluştuğunda tek bir dalgadır ancak kısa bir süre içerisinde üç ya da beş dalgaya dönüşerek çevreye yayılmaya başlar. Bu dalgaların birincisi ve sonuncusu çok zayıftır ancak diğer dalgalar etkilerini kıyılarda şiddetli biçimde hissettirebilecek bir enerjiyle ilerlerler. Bu nedenle depremlerden kısa bir süre sonra kıyılarda görülen yavaş ama anormal su düzeyi değişimi ilk dalganın geldiğini gösterir. Bu değişim, arkadan gelecek olan çok kuvvetli dalgaların ilk habercisi de olabilir.

43 12. AFET SONRASI İLK SAATLER
Yangın Riskine Karşı Gaz vanalarını kapatmalıyız. Gaz kokusu alırsak elektrik sigortaları kapalı ise açmamalıyız, açıksa da kapatmalıyız. Elektriği binanın ana şalterinden kapatmalıyız. Doğalgazı evimizden değil, evimizin içinde olduğu binanın dışından kapatmalıyız. Dökülen tehlikeli maddeleri temizlemeliyiz. Önerilen Süre: 45 sn. Afet sonrası ilk saatler daha öncede belirttiğimiz gibi oldukça önemlidir. Bu süreçte yapılması gerekenler şöyle özetlenebilir: Yangın riskine karşı: Gaz vanalarını kapatmalıyız. Gaz kokusu alırsak elektrik sigortaları kapalı ise açmamalıyız, açıksa da kapatmalıyız. Elektriği binanın ana şalterinden kapatmalıyız. Doğalgazı evimizden değil evimizin içinde olduğu binanın dışından kapatmalıyız. Dökülen tehlikeli maddeleri temizlemeliyiz. Kibrit, çakmak yakmamalı, elektrik düğmelerine dokunmamalıyız. Camları ve kapıları açmalıyız (eğer yangın başlamadıysa ve gaz vanalarını kapatabildiysek). Öncesinde yangın hakkında bir eğitim almadıysak kesinlikle müdahale etmemeliyiz. Hemen binayı terk etmeliyiz (Yangın başladıysa pencereler kesinlikle açılmamalıdır).

44 12. AFET SONRASI İLK SAATLER
Yangın Riskine Karşı Kibrit, çakmak yakmamalı, elektrik düğmelerine dokunmamalıyız. Camları ve kapıları açmalıyız (eğer yangın başlamadıysa ve gaz vanalarını kapatabildiysek). Öncesinde yangın hakkında bir eğitim almadıysak kesinlikle müdahale etmemeliyiz. Hemen binayı terk etmeliyiz (Yangın başladıysa pencereler kesinlikle açılmamalıdır). Önerilen Süre: 45 sn. Afet sonrası ilk saatler daha öncede belirttiğimiz gibi oldukça önemlidir. Bu süreçte yapılması gerekenler şöyle özetlenebilir: Yangın riskine karşı: Gaz vanalarını kapatmalıyız. Gaz kokusu alırsak elektrik sigortaları kapalı ise açmamalıyız, açıksa da kapatmalıyız. Elektriği binanın ana şalterinden kapatmalıyız. Doğalgazı evimizden değil evimizin içinde olduğu binanın dışından kapatmalıyız. Dökülen tehlikeli maddeleri temizlemeliyiz. Kibrit, çakmak yakmamalı, elektrik düğmelerine dokunmamalıyız. Camları ve kapıları açmalıyız (eğer yangın başlamadıysa ve gaz vanalarını kapatabildiysek). Öncesinde yangın hakkında bir eğitim almadıysak kesinlikle müdahale etmemeliyiz. Hemen binayı terk etmeliyiz (Yangın başladıysa pencereler kesinlikle açılmamalıdır).

45 12. AFET SONRASI İLK SAATLER
Çevremizdekilere yardım edebilmek için; Çevremizdeki yaralanmış kişilere yardım edebilmek için mutlaka ilk yardım eğitimi almalıyız İlk yardım eğitimimiz yoksa hasta ya da yaralıya müdahale etmemeliyiz. İlk yardım bilmeyen başka kişilerin de dokunmasına izin vermemeliyiz. Yaralıyı hareket ettirmemek, olay yeri güvenliğini sağlamak ve 112’yi aramak en önemli ilk yardımdır. Evimizde ve afet çantamızda mutlaka bir İlk Yardım Çantası bulundurmalıyız. Önerilen Süre: 45 sn. Çevremizdekilere yardım edebilmek için; Çevremizdeki yaralanmış kişilere yardım edebilmek için mutlaka İlk Yardım eğitimi almalıyız İlk yardım eğitimimiz yoksa hasta ya da yaralıya müdahale etmemeliyiz. İlk yardım bilmeyen başka kişilerin de dokunmasına izin vermemeliyiz. Yaralıyı hareket ettirmemek, olay yeri güvenliğini sağlamak ve 112’yi aramak en önemli ilk yardımdır. Evimizde ve afet çantamızda mutlaka bir İlk Yardım Çantası bulundurmalıyız.

46 12. AFET SONRASI İLK SAATLER
Önerilen Süre: 1 dk. Doğa olayları, insan veya teknolojiden kaynaklanan bir tehlikenin risk oluşturması durumunda, tehlikeden etkilenen veya etkilenme ihtimali olan kişilerin daha güvenli bir yere taşınmasına “tahliye” denir. Toplu tahliyeler yetkili makamların yönetimiyle ve yardımıyla yapılmaktadır. Bu süreçte tahliye edilen kişiler risk altında olabileceği için, tahliye çok iyi planlanır ve dikkatlice yürütülür. Başarılı tahliye yapabilmenin tek yolu tahliye planını düzenli tatbikat yaparak uygulamak ve planı düzenli aralıklarla güncellemektir. Afetler sonrasında en hızlı ve etkili şekilde bulunduğumuz mekanların tahliyesinin sağlanabilmesi için; Yetkililerin hoparlör, radyo gibi çeşitli iletişim araçlarından yapacakları uyarılar doğrultusunda hareket etmeliyiz. Koruyucu giysiler ve sağlam ayakkabılar giymeliyiz. İlaç, kimlik gibi kişisel eşyalarımızı yanımıza almalıyız. Kapımızı kilitlemeliyiz. Yetkililerin belirttiği tahliye yollarını kullanmalıyız. Afet sonrası binada yapısal bir hasar yoksa (bu konuda yetkililer tarafından bize bilgi verilmişse) içeride kalmak güvenlidir. Elektrik şalterini, su ve doğalgaz vanalarını kapatmalıyız. Tanıdıklarımıza nereye gittiğimizi haber vermeliyiz. Yalnız yaşayan, yaşlı ve engelli komşularımıza yardımcı olmalıyız. Evcil hayvanlarımız için önlem almalıyız. “Tehlike geçti” değerlendirmesi yapılana kadar binaya hiçbir nedenle tekrar girmemeliyiz.

47 12. AFET SONRASI İLK SAATLER
Önerilen Süre: 1 dk. Afetlerin etkilerinin azaltılması için psikolojik ilk yardım oldukça önemlidir. NOT: Eğitmen sunudaki bilgileri okur.

48 İLKOKUL ÇİZGİ FİLM Süre: 4 dk 30 sn.
Not: Çizgi film sesli ve hareketlidir. Öğretmen yaş grubuna göre bu filmi veya ilkokul için hazırlanan filmi öğrencilere izlettirebilir.

49 Süre: 3 dk 50 sn. Not: Çizgi film sesli ve hareketlidir. Öğretmen yaş grubuna göre bu filmi veya ilkokul için hazırlanan filmi öğrencilere izlettirebilir.

50 Afet Bilinci Eğitimlerine Devam Edin!
Bugün burada afetlere hazırlık için gerekli önemli bir adım attınız. T.C. Başbakanlık AFAD öncülüğünde yürütülen her türlü eğitime katılabilirsiniz. Afet Bilinci Eğitimleri Telefon Hattı: Önerilen Süre: 20 sn. Bugünkü eğitimimiz bir başlangıç eğitimidir. Bu eğitimle birlikte bizler kendimizi tanıttık. Sizlere dağıtmış olduğumuz formları tamamlayarak teslim etmeyi unutmayınız. Bugün burada afetlere hazırlık için kendiniz ve sevdikleriniz adına ilk adımı attınız. T.C. Başbakanlık AFAD öncülüğünde kurum ve kuruluşların destekleri ile halk için ücretsiz düzenlenen “Afet Bilinci Eğitimi 2’”ye katılabilirsiniz. İleri seviye eğitimlere katılmak ve bilgi almak için Afet Bilinci Eğitimleri Telefon Hattından bizlere ulaşabilirsiniz.

51 Afete Hazır Türkiye kampanyasında yürütülen diğer eğitimlerde görüşmek üzere...
TEŞEKKÜRLER afad.gov.tr Önerilen Süre: 20 sn. Afet Bilinci Eğitimi 2’de görüşmek üzere...Teşekkürler.


"ORTA OKUL ÖĞRENCİLERİ İÇİN AFET BİLİNCİ EĞİTİMİ" indir ppt

Benzer bir sunumlar


Google Reklamları