Sunum yükleniyor. Lütfen bekleyiniz

Sunum yükleniyor. Lütfen bekleyiniz

KÜRESELLEŞME VE AVRUPA BİRLİĞİ SÜRECİNDE TÜRK MİLLİ EĞİTİM SİSTEMİ YAŞAM BOYU ÖĞRENME.

Benzer bir sunumlar


... konulu sunumlar: "KÜRESELLEŞME VE AVRUPA BİRLİĞİ SÜRECİNDE TÜRK MİLLİ EĞİTİM SİSTEMİ YAŞAM BOYU ÖĞRENME."— Sunum transkripti:

1 KÜRESELLEŞME VE AVRUPA BİRLİĞİ SÜRECİNDE TÜRK MİLLİ EĞİTİM SİSTEMİ YAŞAM BOYU ÖĞRENME

2 MEVCUT DURUM MEVCUT DURUM Yaşam Boyu Öğrenme: Avrupa Birliğinde “Bilgiyi, yeteneği ve yeterliliği geliştirmek, paylaşmak amacıyla vatandaşlık ve sosyal konularda ihtiyaç duyduğu her alandaki bütün öğrenme aktiviteleri” olarak tanımlanmaktadır. Yaşam Boyu Öğrenme: Avrupa Birliğinde “Bilgiyi, yeteneği ve yeterliliği geliştirmek, paylaşmak amacıyla vatandaşlık ve sosyal konularda ihtiyaç duyduğu her alandaki bütün öğrenme aktiviteleri” olarak tanımlanmaktadır. Genel anlamda yaşam boyu öğrenme doğumdan ölüme kadar olan zamanı kapsamaktadır. Genel anlamda yaşam boyu öğrenme doğumdan ölüme kadar olan zamanı kapsamaktadır. İlimizdeki nüfus kırsal kesimde yoğunlaşmış olup; yerleşimin dağınık olması ve ulaşımın zor olması yaşam boyu eğitimin yaygınlaşmasını olumsuz etkilemektedir. İlimizdeki nüfus kırsal kesimde yoğunlaşmış olup; yerleşimin dağınık olması ve ulaşımın zor olması yaşam boyu eğitimin yaygınlaşmasını olumsuz etkilemektedir.

3 Gelişen teknolojiye göre ilimizin ihtiyaçlarına uygun alanlarda düzenlenen sertifika programları yetersiz kalmaktadır. Gelişen teknolojiye göre ilimizin ihtiyaçlarına uygun alanlarda düzenlenen sertifika programları yetersiz kalmaktadır. Trabzon Milli Eğitim Müdürlüğü’ne bağlı kurumlarda yaşam boyu öğrenme faaliyetlerine katılan yetişkinlerin oranı yaklaşık %4 olarak belirlenmiştir. Trabzon Milli Eğitim Müdürlüğü’ne bağlı kurumlarda yaşam boyu öğrenme faaliyetlerine katılan yetişkinlerin oranı yaklaşık %4 olarak belirlenmiştir. Bu oran; Türkiye genelindeki yaşam boyu öğrenme oranıyla (%1,1) karşılaştırıldığında, ilimizde yetişkinlere uygulanan yaşam boyu öğrenme ortalamasının Türkiye verilerinin üstünde olduğu ancak AB ülkeleriyle mukayese edildiğinde (%10) bu oranın yetersiz olduğu ön plana çıkmaktadır. Bu oran; Türkiye genelindeki yaşam boyu öğrenme oranıyla (%1,1) karşılaştırıldığında, ilimizde yetişkinlere uygulanan yaşam boyu öğrenme ortalamasının Türkiye verilerinin üstünde olduğu ancak AB ülkeleriyle mukayese edildiğinde (%10) bu oranın yetersiz olduğu ön plana çıkmaktadır.

4 DÜNYADAKİ GELİŞMELER DÜNYADAKİ GELİŞMELER Gelişmiş, gelişmekte olan ve az gelişmiş ülkelerde yaşam boyu öğrenme oranları büyük farklılıklar göstermektedir. Gelişmiş, gelişmekte olan ve az gelişmiş ülkelerde yaşam boyu öğrenme oranları büyük farklılıklar göstermektedir. Avrupa’da yaşam boyu öğrenim konusunda toplumun bütün kesimlerini içine alan (belediyeler, sendikalar, kiliseler, sivil toplum örgütleri, meslek odaları ve özel sektör temsilcileri) bir birliktelik sağlamış olup; devlet tarafından finanse edilmektedir. Avrupa’da yaşam boyu öğrenim konusunda toplumun bütün kesimlerini içine alan (belediyeler, sendikalar, kiliseler, sivil toplum örgütleri, meslek odaları ve özel sektör temsilcileri) bir birliktelik sağlamış olup; devlet tarafından finanse edilmektedir. Gelişen ve küreselleşen Dünya’da bireylerin bir meslek ile hayatlarını devam ettiremedikleri ve birden fazla meslek öğrenmek zorunda kaldıkları gözlemlenmektedir. Gelişen ve küreselleşen Dünya’da bireylerin bir meslek ile hayatlarını devam ettiremedikleri ve birden fazla meslek öğrenmek zorunda kaldıkları gözlemlenmektedir. Nüfus artışı az olan ülkelerde devletin yatırım planlarını daha sağlıklı yaptığı ve her bireye rahat ulaştığı, bireylerin yaşam boyu öğrenme ihtiyaçlarını beklenen düzeyde karşıladığı görülmektedir. Nüfus artışı az olan ülkelerde devletin yatırım planlarını daha sağlıklı yaptığı ve her bireye rahat ulaştığı, bireylerin yaşam boyu öğrenme ihtiyaçlarını beklenen düzeyde karşıladığı görülmektedir.

5 SORUNLAR SORUNLAR 1- Kurumlar arası iletişim ve işbirliği eksikliği, 1- Kurumlar arası iletişim ve işbirliği eksikliği, 2- Eğitimde geleneksel (ezberci) anlayışın değişmemesi, 2- Eğitimde geleneksel (ezberci) anlayışın değişmemesi, 3- Toplumun ihtiyaç duyduğu konularda gerekli eğitimin verilememesi, 3- Toplumun ihtiyaç duyduğu konularda gerekli eğitimin verilememesi, 4- Devlet ve özel sektörün eş güdüm sağlayamaması ve ihtiyaç duyulan iş gücünün hayat boyu eğitime yansıtılamaması, 4- Devlet ve özel sektörün eş güdüm sağlayamaması ve ihtiyaç duyulan iş gücünün hayat boyu eğitime yansıtılamaması, 5- Sosyal, Kültürel ve mesleki alanlarda açılması planlanan kursları verecek kalifiye eleman yetersizliği, 5- Sosyal, Kültürel ve mesleki alanlarda açılması planlanan kursları verecek kalifiye eleman yetersizliği, 6- Sosyal, Kültürel ve mesleki alanlarda kurum, kuruluş ve özel sektör tarafından verilen sertifikaların denkliğinin sağlanamamış olması, 6- Sosyal, Kültürel ve mesleki alanlarda kurum, kuruluş ve özel sektör tarafından verilen sertifikaların denkliğinin sağlanamamış olması,

6 7- Yaşam boyu öğrenme sürecinde büyük öneme sahip olan kitle iletişim araçlarının olumsuz etkileri, 7- Yaşam boyu öğrenme sürecinde büyük öneme sahip olan kitle iletişim araçlarının olumsuz etkileri, 8- Meslek Liseleri ile genel liseler arasındaki Ö.S.S.’deki katsayı farklılıklarının olması, 8- Meslek Liseleri ile genel liseler arasındaki Ö.S.S.’deki katsayı farklılıklarının olması, 9- Özel eğitime ihtiyaç duyan bireylerin eğitim ihtiyaçlarının karşılanmasında mevcut imkanların yetersiz kalması, 9- Özel eğitime ihtiyaç duyan bireylerin eğitim ihtiyaçlarının karşılanmasında mevcut imkanların yetersiz kalması, 10- Türkiye’de uzaktan eğitime gerekli önemin verilememesi ve genele yayılamaması, 10- Türkiye’de uzaktan eğitime gerekli önemin verilememesi ve genele yayılamaması, 11- Bürokratik engellerin yaşam boyu öğrenme faaliyetlerini olumsuz yönde etkilemesi, 11- Bürokratik engellerin yaşam boyu öğrenme faaliyetlerini olumsuz yönde etkilemesi,

7 ÖNERİLER ÖNERİLER 1- Kurumlar arası iletişim ve işbirliği eksikliğini gidermek için bilgilendirme ve koordinasyon merkezleri kurulmalı. 1- Kurumlar arası iletişim ve işbirliği eksikliğini gidermek için bilgilendirme ve koordinasyon merkezleri kurulmalı. 2- Eğitimde geleneksel (ezberci) anlayışın değiştirilip öğrenmeyi öğreten, araştırmacı bir eğitim sistemine dönük çalışmalar orta öğretim ve yüksek öğretim düzeyinde de yaygınlaştırılmalı. 2- Eğitimde geleneksel (ezberci) anlayışın değiştirilip öğrenmeyi öğreten, araştırmacı bir eğitim sistemine dönük çalışmalar orta öğretim ve yüksek öğretim düzeyinde de yaygınlaştırılmalı. 3- Toplumun ihtiyaç duyduğu konularda gerekli eğitimin verilebilmesi için ilimizin SWOT (güçlü yönler, zayıf yönler, tehditler, fırsatlar) analizi yapılarak stratejik plana yönelik öncelikli programlar geliştirilmeli 3- Toplumun ihtiyaç duyduğu konularda gerekli eğitimin verilebilmesi için ilimizin SWOT (güçlü yönler, zayıf yönler, tehditler, fırsatlar) analizi yapılarak stratejik plana yönelik öncelikli programlar geliştirilmeli 4-Toplum kalkınmasında ihtiyaç duyulan alanlarda kamu ve özel sektör işbirliği ile programlar hazırlanmalı ve eğitim kurumlarında bu programların niteliğine yönelik çalışmalar yapılmalı, yaşam boyu öğrenmeye destek sağlayan özel sektör vergi tedbirleriyle desteklenmeli. 4-Toplum kalkınmasında ihtiyaç duyulan alanlarda kamu ve özel sektör işbirliği ile programlar hazırlanmalı ve eğitim kurumlarında bu programların niteliğine yönelik çalışmalar yapılmalı, yaşam boyu öğrenmeye destek sağlayan özel sektör vergi tedbirleriyle desteklenmeli.

8 5- Sosyal, Kültürel ve mesleki alanlarda açılması planlanan kursları verecek kalifiye eleman yetersizliğinin giderilmesi için yerel, ulusal ve uluslar arası imkanlar, kurum ve kuruluşlara tanıtılarak değerlendirilmeli. Bu kapsamda düzenlenecek kurslardaki görevlendirmelerde; alanında ön lisans ve lisans eğitimini tamamlamış kişilere öncelik verilmeli. 5- Sosyal, Kültürel ve mesleki alanlarda açılması planlanan kursları verecek kalifiye eleman yetersizliğinin giderilmesi için yerel, ulusal ve uluslar arası imkanlar, kurum ve kuruluşlara tanıtılarak değerlendirilmeli. Bu kapsamda düzenlenecek kurslardaki görevlendirmelerde; alanında ön lisans ve lisans eğitimini tamamlamış kişilere öncelik verilmeli. 6- Sosyal, Kültürel ve mesleki alanlarda kurum, kuruluş ve özel sektör tarafından verilen sertifikaların AB düzeyinde denkliğinin sağlanabilmesi için, mesleki yeterlik standartları çağın gerektirdiği koşullara göre tanımlanarak gereken yasal düzenlemeler yapılmalı, 6- Sosyal, Kültürel ve mesleki alanlarda kurum, kuruluş ve özel sektör tarafından verilen sertifikaların AB düzeyinde denkliğinin sağlanabilmesi için, mesleki yeterlik standartları çağın gerektirdiği koşullara göre tanımlanarak gereken yasal düzenlemeler yapılmalı,

9 7- Yaşam boyu öğrenme sürecinde kitle iletişim araçlarının olumsuz etkilerinin giderilmesi için; 7- Yaşam boyu öğrenme sürecinde kitle iletişim araçlarının olumsuz etkilerinin giderilmesi için; - RTÜK daha etkin hale getirilmeli - RTÜK daha etkin hale getirilmeli - Medya temsilcileriyle bir araya gelerek mutabakat sağlanmalı - Medya temsilcileriyle bir araya gelerek mutabakat sağlanmalı - Ebeveyn ve çocukların en yoğun tv izledikleri zaman aralıklarında (19.00 – 22.00) yaşam boyu öğrenmeye yönelik programların yayınlanmasına öncelik verilmelidir. - Ebeveyn ve çocukların en yoğun tv izledikleri zaman aralıklarında (19.00 – 22.00) yaşam boyu öğrenmeye yönelik programların yayınlanmasına öncelik verilmelidir. 8- Ö.S.S.’de meslek liseleri ile genel liseler arasındaki katsayı farklarının giderilerek, bu öğrencilerin yaşam boyu öğrenme sürecinde etkin olmaları sağlanmalı, 8- Ö.S.S.’de meslek liseleri ile genel liseler arasındaki katsayı farklarının giderilerek, bu öğrencilerin yaşam boyu öğrenme sürecinde etkin olmaları sağlanmalı, 9- Engelli öğrenciler için sunulan devlet desteği artırılmalı, il ve ilçe bazında özel eğitim okulları açılmalı, bu durum gerçekleştirilemediği takdirde yeni hazırlanacak okul projelerinde özel eğitime ihtiyaç duyan engelli öğrenciler için özel eğitim dersliklerine yer verilmeli, 9- Engelli öğrenciler için sunulan devlet desteği artırılmalı, il ve ilçe bazında özel eğitim okulları açılmalı, bu durum gerçekleştirilemediği takdirde yeni hazırlanacak okul projelerinde özel eğitime ihtiyaç duyan engelli öğrenciler için özel eğitim dersliklerine yer verilmeli,

10 10- Yaşam boyu öğrenme sürecinde bireylerin ihtiyaç duydukları alanlarla ilgili iletişim araçları kullanılarak uzaktan eğitim programları hazırlanmalı, 10- Yaşam boyu öğrenme sürecinde bireylerin ihtiyaç duydukları alanlarla ilgili iletişim araçları kullanılarak uzaktan eğitim programları hazırlanmalı, 11- Bürokratik engellerin ortadan kaldırılması için il düzeyinde yetkilendirilmeler yapılmalı. 11- Bürokratik engellerin ortadan kaldırılması için il düzeyinde yetkilendirilmeler yapılmalı. Yukarıdaki çözüm önerilerine katkı sağlaması amacıyla 2007 yılının Yukarıdaki çözüm önerilerine katkı sağlaması amacıyla 2007 yılının “YAŞAM BOYU ÖĞRENME YILI” “YAŞAM BOYU ÖĞRENME YILI” İlan edilmesi. İlan edilmesi.

11 ÖN KOMİSYON ÖNERİLERİ HAKKINDAKİ GÖRÜŞLER ÖN KOMİSYON ÖNERİLERİ HAKKINDAKİ GÖRÜŞLER 1- Yaşam boyu öğrenme kavramı, 25 – 64 yaş aralığıyla sınırlandırılmadan, doğumdan ölüme kadar olan süreci kapsamalıdır. 1- Yaşam boyu öğrenme kavramı, 25 – 64 yaş aralığıyla sınırlandırılmadan, doğumdan ölüme kadar olan süreci kapsamalıdır. 2- Türkiye genelinde yetişkinlere yönelik kurslara talebin Ön Komisyon Raporu’nda yüksek olduğunun ifade edilmesi, Türkiye ortalamasının %1,1 olması ile tezat teşkil etmektedir. 2- Türkiye genelinde yetişkinlere yönelik kurslara talebin Ön Komisyon Raporu’nda yüksek olduğunun ifade edilmesi, Türkiye ortalamasının %1,1 olması ile tezat teşkil etmektedir. 3- Ön komisyon raporunda engelli çocuklara sunulan hizmetlerin devlet tarafından yeterli düzeyde karşılandığı ifade edilmesine rağmen, Trabzon ili genelinde yaşayan engelliler bu hizmetlerden yeterince yararlanamamaktadır. 3- Ön komisyon raporunda engelli çocuklara sunulan hizmetlerin devlet tarafından yeterli düzeyde karşılandığı ifade edilmesine rağmen, Trabzon ili genelinde yaşayan engelliler bu hizmetlerden yeterince yararlanamamaktadır.

12 KÜRESELLEŞME VE AVRUPA BİRLİĞİ SÜRECİNDE TÜRK MİLLİ EĞİTİM SİSTEMİ EĞİTİMDE HAREKETLİLİK

13 MEVCUT DURUM MEVCUT DURUM 2004 yılı itibariyle ülkemizin de AB Eğitim ve Gençlik programlarına dahil edilmesi ile ulusal düzeyde olduğu gibi ilimizde de bu programlar çerçevesinde 2005 yılı içinde 17 farklı okulumuzdan 196 yönetici, öğretmen, öğrenci AB programları kapsamında eşleştirme, irtibat, yerleştirme ve değişim programları adı altında AB ülkelerine giderek tanıma, tanıtma, farklı kültürlere ve uluslara ilişkin farkındalık düzeyi gelişimi, uluslar arası ilişkiler, öğretim ortamı, öğretim program çeşitleri, insan kaynakları yönetimi, ulusal ve AB çerçevesinde yeterlilikler ve sertifikalandırma, yönlendirme konularında ilimiz ve ülkemizdeki uygulamalar ile ziyaret edilen ülkelerdeki uygulamaların karşılaştırılması, bundan sonraki süreçte yeni ortaklıkların temeli atılmıştır. 2004 yılı itibariyle ülkemizin de AB Eğitim ve Gençlik programlarına dahil edilmesi ile ulusal düzeyde olduğu gibi ilimizde de bu programlar çerçevesinde 2005 yılı içinde 17 farklı okulumuzdan 196 yönetici, öğretmen, öğrenci AB programları kapsamında eşleştirme, irtibat, yerleştirme ve değişim programları adı altında AB ülkelerine giderek tanıma, tanıtma, farklı kültürlere ve uluslara ilişkin farkındalık düzeyi gelişimi, uluslar arası ilişkiler, öğretim ortamı, öğretim program çeşitleri, insan kaynakları yönetimi, ulusal ve AB çerçevesinde yeterlilikler ve sertifikalandırma, yönlendirme konularında ilimiz ve ülkemizdeki uygulamalar ile ziyaret edilen ülkelerdeki uygulamaların karşılaştırılması, bundan sonraki süreçte yeni ortaklıkların temeli atılmıştır.

14 Özellikle Sokrates programı alt bölümü olan Comenius okul programlarını uygulayan öğretmen ve öğrencilerimizin dahil olduğu programlar ile AB ye dahil veya aday ülkelerin öğretmen ve öğrencileri ile ortaklık ağları kurularak programın uygulama sürecinde bu ülke öğrencileri ilimizde misafir edilmeleri proje kapsamında gerçekleştirme olanağına kavuşmuştur. Özellikle Sokrates programı alt bölümü olan Comenius okul programlarını uygulayan öğretmen ve öğrencilerimizin dahil olduğu programlar ile AB ye dahil veya aday ülkelerin öğretmen ve öğrencileri ile ortaklık ağları kurularak programın uygulama sürecinde bu ülke öğrencileri ilimizde misafir edilmeleri proje kapsamında gerçekleştirme olanağına kavuşmuştur. 2006 yılı içinde Türk Ulusal Ajansı’na sunulan 50 dolayında hareketliliği esas alan proje değerlendirme kriterlerine uygun bulunmuş, şu ana kadar 6 okulumuzun Avrupa Ülkelerinde ortaklık kurduğu okullarda değişim ve yerleştirme projeleri uygulanarak bunun sonucunda 95 yönetici, öğretmen ve öğrencimizin hareketlilik programından faydalanmaları sağlanmıştır. Bu sayı ilerleyen tarihlerde proje değerlendirme sonuçlarına göre artacaktır. 2006 yılı içinde Türk Ulusal Ajansı’na sunulan 50 dolayında hareketliliği esas alan proje değerlendirme kriterlerine uygun bulunmuş, şu ana kadar 6 okulumuzun Avrupa Ülkelerinde ortaklık kurduğu okullarda değişim ve yerleştirme projeleri uygulanarak bunun sonucunda 95 yönetici, öğretmen ve öğrencimizin hareketlilik programından faydalanmaları sağlanmıştır. Bu sayı ilerleyen tarihlerde proje değerlendirme sonuçlarına göre artacaktır.

15 Başbakanlık DPT ye bağlı Ulusal Ajans ile Bakanlığımız arasında yapılan işbirliği sonucu İl MEM’ leri bünyesinde AB Eğitim ve Gençlik Programları Birimleri oluşturulmuştur. Bu çerçevede İlimiz MEM bünyesinde bu birim kurulmuştur. Başbakanlık DPT ye bağlı Ulusal Ajans ile Bakanlığımız arasında yapılan işbirliği sonucu İl MEM’ leri bünyesinde AB Eğitim ve Gençlik Programları Birimleri oluşturulmuştur. Bu çerçevede İlimiz MEM bünyesinde bu birim kurulmuştur. Uluslararası hareketliliği destekleyen bu programlardan daha çok yönetici, öğretmen ve öğrencimiz ile dezavantajlı grupların yararlanması için planlı bir şekilde tanıtım etkinlikleri bu birim çalışanları tarafından yürütülmektedir. Diğer taraftan Ticaret ve Sanayi odamızın bünyesinde oluşturulan AB Bilgi bürosu uluslar arası hareketliliğin ilimizde yaygınlaştırılmasına katkı sağlamaktadır. Uluslararası hareketliliği destekleyen bu programlardan daha çok yönetici, öğretmen ve öğrencimiz ile dezavantajlı grupların yararlanması için planlı bir şekilde tanıtım etkinlikleri bu birim çalışanları tarafından yürütülmektedir. Diğer taraftan Ticaret ve Sanayi odamızın bünyesinde oluşturulan AB Bilgi bürosu uluslar arası hareketliliğin ilimizde yaygınlaştırılmasına katkı sağlamaktadır.

16 Sanal alanda hareketlilik ise milli eğitim bakanlığının son yıllarda bilişim teknolojilerinin kullanılmasını yaygınlaştırmak, sanal iletişime geçiş hizmetlerini yaygınlaştırmak amacıyla ülkemizde ve ilimizde en uzak yerleşim birimlerine varıncaya kadar bilgi teknolojisi sınıfları oluşturulması ve ADSL sistemi ile internetin erişime açılması sanal iletişim için önemli bir avantaj olarak değerlendirilmektedir. Sanal alanda hareketlilik ise milli eğitim bakanlığının son yıllarda bilişim teknolojilerinin kullanılmasını yaygınlaştırmak, sanal iletişime geçiş hizmetlerini yaygınlaştırmak amacıyla ülkemizde ve ilimizde en uzak yerleşim birimlerine varıncaya kadar bilgi teknolojisi sınıfları oluşturulması ve ADSL sistemi ile internetin erişime açılması sanal iletişim için önemli bir avantaj olarak değerlendirilmektedir. AB yeterlilikleri ile ilgili çerçeve belgesine ülkemizin de dahil olması buna dayalı yasal düzenleme çalışmalarının başlaması sevindirici gelişmedir. AB yeterlilikleri ile ilgili çerçeve belgesine ülkemizin de dahil olması buna dayalı yasal düzenleme çalışmalarının başlaması sevindirici gelişmedir.

17 DÜNYADAKİ GELİŞMELER DÜNYADAKİ GELİŞMELER Dünya ülkeleri vasıflı insanın bilgisine ve becerisine kapısını açmıştır, buna dayalı özellikle AB ülkeleri asrında yeterlilikle ilgili çerçeve belgesinin imzalanması ile karşılıklı belge ve diplomaların tanınmasına yönelik yapılmakta olan çalışmalar hareketlilik için önemli ayrıntılar olarak değerlendirilmektedir. Dünya ülkeleri vasıflı insanın bilgisine ve becerisine kapısını açmıştır, buna dayalı özellikle AB ülkeleri asrında yeterlilikle ilgili çerçeve belgesinin imzalanması ile karşılıklı belge ve diplomaların tanınmasına yönelik yapılmakta olan çalışmalar hareketlilik için önemli ayrıntılar olarak değerlendirilmektedir.

18 SORUNLAR SORUNLAR 1- Öğrenme çağındaki nüfusa göre yabancı dil öğretecek öğretmenlerin sayı, nicelik ve nitelik açısından yetersizliği. 1- Öğrenme çağındaki nüfusa göre yabancı dil öğretecek öğretmenlerin sayı, nicelik ve nitelik açısından yetersizliği. 2- Eğitimde hareketlilik yalnızca yurt içi hareketliliği değil günümüzde yurt dışı hareketliliği de gün geçtikçe artmaktadır; bu bağlamda yabancı dil bilmeme karşımıza sorun olarak çıkmaktadır. 2- Eğitimde hareketlilik yalnızca yurt içi hareketliliği değil günümüzde yurt dışı hareketliliği de gün geçtikçe artmaktadır; bu bağlamda yabancı dil bilmeme karşımıza sorun olarak çıkmaktadır. 3- İlimizi ve ülkemizi yeterince tanıtamamak 3- İlimizi ve ülkemizi yeterince tanıtamamak 4- Mevcut sistem içerisindeki yabancı dil öğretme yöntem ve teknikleri istenen ihtiyaca cevap verememektedir. 4- Mevcut sistem içerisindeki yabancı dil öğretme yöntem ve teknikleri istenen ihtiyaca cevap verememektedir. 5- Eğitimde yurt dışı hareketlilik sağlanabilmesi için mevcut AB Eğitim ve Gençlik Programlarının yeteri kadar tanınmaması 5- Eğitimde yurt dışı hareketlilik sağlanabilmesi için mevcut AB Eğitim ve Gençlik Programlarının yeteri kadar tanınmaması

19 ÖNERİLER ÖNERİLER 1- Yabancı dil öğrenme teşvik edilmeli 1- Yabancı dil öğrenme teşvik edilmeli 2- Öğrenme çağı dışında kalmış yetişkinlere yönelik özel yöntem ve tekniklerle kolay yabancı dil öğrenme imkanları sağlanmalı 2- Öğrenme çağı dışında kalmış yetişkinlere yönelik özel yöntem ve tekniklerle kolay yabancı dil öğrenme imkanları sağlanmalı 3- Bilgi teknolojisi ve internet kullanımı yaygınlaştırılmalı 3- Bilgi teknolojisi ve internet kullanımı yaygınlaştırılmalı 4- İletişim Becerileri eğitimi verilmeli 4- İletişim Becerileri eğitimi verilmeli 5- AB Eğitim ve Gençlik Programları tanıtılmalı. Programlardan daha çok yönetici, öğretmen, öğrenci ve STK’ların yararlanması sağlanmalı. 5- AB Eğitim ve Gençlik Programları tanıtılmalı. Programlardan daha çok yönetici, öğretmen, öğrenci ve STK’ların yararlanması sağlanmalı. 6- İlimizin ve ülkemizin tanıtımında tarihi, kültürel ve doğa zenginlikleri öne çıkarılmalı ve daha yaygın tanıtım programları hazırlanmalı. 6- İlimizin ve ülkemizin tanıtımında tarihi, kültürel ve doğa zenginlikleri öne çıkarılmalı ve daha yaygın tanıtım programları hazırlanmalı.

20 7- Ulusal Yeterlilik kurumunun oluşturulması. Yeterlilik Kurumunun AB Yeterliliklerini esas alarak düzenlenmesi ve bu kurum tarafından verilen diplomaların karşılıklı tanınırlığının sağlanması. 7- Ulusal Yeterlilik kurumunun oluşturulması. Yeterlilik Kurumunun AB Yeterliliklerini esas alarak düzenlenmesi ve bu kurum tarafından verilen diplomaların karşılıklı tanınırlığının sağlanması. 8- Üniversite diğer eğitim kurumları ile özel sektör ve sivil toplum örgütleri arasındaki koordinasyonun daha iyi hale getirilmesi. 8- Üniversite diğer eğitim kurumları ile özel sektör ve sivil toplum örgütleri arasındaki koordinasyonun daha iyi hale getirilmesi. 9- İş dünyasının eğitim ile daha çok ilgilenmesi, gerektiğinde daha çok maddi kaynak sağlanması, eğitim kurumlarının da iş dünyası ile daha yakından ilgilenmesi. 9- İş dünyasının eğitim ile daha çok ilgilenmesi, gerektiğinde daha çok maddi kaynak sağlanması, eğitim kurumlarının da iş dünyası ile daha yakından ilgilenmesi.

21 10- Eğitim birimlerinin içerisinde hareketlilik kapsamında konaklama ve ağırlama hizmetlerinin verilebileceği birimlerin arttırılması olumlu katkı sağlayacaktır. 10- Eğitim birimlerinin içerisinde hareketlilik kapsamında konaklama ve ağırlama hizmetlerinin verilebileceği birimlerin arttırılması olumlu katkı sağlayacaktır. 11- Gençlik kamp çalışmalarının arttırılması. 11- Gençlik kamp çalışmalarının arttırılması. 12- İş dünyası ile Eğitim Kurumları arasındaki ilişkileri arttırmak için AB Eğitim ve Gençlik Programları çerçevesinde yürütülen B ve C tipi Leonardo Da Vinci Projelerini ortaklaşa yaparak kurumlar arası diyalogu arttırmak. 12- İş dünyası ile Eğitim Kurumları arasındaki ilişkileri arttırmak için AB Eğitim ve Gençlik Programları çerçevesinde yürütülen B ve C tipi Leonardo Da Vinci Projelerini ortaklaşa yaparak kurumlar arası diyalogu arttırmak.

22 ÖN KOMİSYON ÖNERİLERİ HAKKINDAKİ GÖRÜŞLER ÖN KOMİSYON ÖNERİLERİ HAKKINDAKİ GÖRÜŞLER Komisyonumuz raporun iyi hazırlanmış bir dokuman olduğu kanaatine varmıştır. İlimizde eğitimin sosyal ortakları tarafından tartışılmasına olanak sağlanmasını eğitimin geleceği açısından önemli bulmuştur. 17. şuranın Türk Milli Eğitim Sistemine sürdürülebilir bir ekonomik büyüme için insan kaynağı yetiştirilmesinde yararlı sonuçlara ulaşması dileğinde bulunmaktadır. Komisyonumuz raporun iyi hazırlanmış bir dokuman olduğu kanaatine varmıştır. İlimizde eğitimin sosyal ortakları tarafından tartışılmasına olanak sağlanmasını eğitimin geleceği açısından önemli bulmuştur. 17. şuranın Türk Milli Eğitim Sistemine sürdürülebilir bir ekonomik büyüme için insan kaynağı yetiştirilmesinde yararlı sonuçlara ulaşması dileğinde bulunmaktadır.

23 KÜRESELLEŞME VE AVRUPA BİRLİĞİ SÜRECİNDE TÜRK MİLLİ EĞİTİM SİSTEMİ EĞİTİMDE NİTELİK

24 MEVCUT DURUM MEVCUT DURUM Komisyonumuz 17. Milli Eğitim Şurasının üzerinde odaklaşacağı önemli iki noktanın; Komisyonumuz 17. Milli Eğitim Şurasının üzerinde odaklaşacağı önemli iki noktanın; Yabancı Dil öğretimi ve kalitesinin artırılması Yabancı Dil öğretimi ve kalitesinin artırılması Kapalı bir toplum olarak nitelenen Türkiye’nin diğer kültürlerle entegrasyonunun sağlanması konularının olduğunu belirlemiştir. Kapalı bir toplum olarak nitelenen Türkiye’nin diğer kültürlerle entegrasyonunun sağlanması konularının olduğunu belirlemiştir. Komisyonun bu konudaki mevcut durumla ilgili tespitleri ise aşağıdaki şekilde sıralanabilir: Komisyonun bu konudaki mevcut durumla ilgili tespitleri ise aşağıdaki şekilde sıralanabilir: 2010 yılına kadar (Lizbon kriterlerine göre) Avrupa Birliği üye ve aday ülkelerde en az 2 dil konuşulacaktır. Yabancı dil öğretiminin çok önemli olduğunun yurtdışına yapılan eğitim gezilerinde daha çok ortaya çıktığı, öğrencilerin ve eğitimcilerin yabancı dil öğretimine yönlendirilmesi ve motive edilmesi gerekmektedir.2010 yılına kadar (Lizbon kriterlerine göre) Avrupa Birliği üye ve aday ülkelerde en az 2 dil konuşulacaktır. Yabancı dil öğretiminin çok önemli olduğunun yurtdışına yapılan eğitim gezilerinde daha çok ortaya çıktığı, öğrencilerin ve eğitimcilerin yabancı dil öğretimine yönlendirilmesi ve motive edilmesi gerekmektedir. Avrupa Birliğine adaylık sürecimizde yararlandığımız eğitim faaliyetleri arasında Türkçe’nin öğretimi de vardır. Bu sebeple Türkçe’nin AB ülkelerine dilsel, kültürel anlamda tanıtımı ve öğretimi amacıyla, Avrupa Dil Ödülü diye bir program mevcuttur. DPT ve MEB in ortak yürüttüğü, Trabzon ilinde de AB Eğitim ve Gençlik Programları Birimi bu programlar konusunda bilgilendirme göreviyle sorumludur. Okullarında bu konuya duyarlı olmaları gerekmektedir.Avrupa Birliğine adaylık sürecimizde yararlandığımız eğitim faaliyetleri arasında Türkçe’nin öğretimi de vardır. Bu sebeple Türkçe’nin AB ülkelerine dilsel, kültürel anlamda tanıtımı ve öğretimi amacıyla, Avrupa Dil Ödülü diye bir program mevcuttur. DPT ve MEB in ortak yürüttüğü, Trabzon ilinde de AB Eğitim ve Gençlik Programları Birimi bu programlar konusunda bilgilendirme göreviyle sorumludur. Okullarında bu konuya duyarlı olmaları gerekmektedir.

25 Yabancı dil öğretmeninin doğru donanımlarla yetişmesi gerekmektedir. Ülkemizdeki yabancı dil öğretmenlerinin bu öğretim metotlarını uygulamaları gerekmektedir. Dil öğretiminin sevdirilmesi ve hedefine ulaşılması, ancak doğru metotlarla mümkündür. Ancak bu konuda da Eğitim Fakültesinin dil bölümleri ile okullardaki yabancı dil öğretmenlerinin iletişim içinde olmaları kaçınılmaz olmalıdır.Yabancı dil öğretmeninin doğru donanımlarla yetişmesi gerekmektedir. Ülkemizdeki yabancı dil öğretmenlerinin bu öğretim metotlarını uygulamaları gerekmektedir. Dil öğretiminin sevdirilmesi ve hedefine ulaşılması, ancak doğru metotlarla mümkündür. Ancak bu konuda da Eğitim Fakültesinin dil bölümleri ile okullardaki yabancı dil öğretmenlerinin iletişim içinde olmaları kaçınılmaz olmalıdır. Okullarımızda İngilizce öğretmeni sıkıntısı mevcuttur. Genellikle okullarda 4-5 sınıflarda İngilizce branş öğretmenleri derse girmemektedir ve bu bir sorun olmaktadır. Branşı olmayan bir öğretmen bazen de o alandaki yetersizlik sebebiyle hatalar yapabilmektedir, bu da öğrencilerin yanlış şeyler öğrenmesine, dersten soğumasına sebep olabilmektedir. Derse branş öğretmeni girmelidir.Okullarımızda İngilizce öğretmeni sıkıntısı mevcuttur. Genellikle okullarda 4-5 sınıflarda İngilizce branş öğretmenleri derse girmemektedir ve bu bir sorun olmaktadır. Branşı olmayan bir öğretmen bazen de o alandaki yetersizlik sebebiyle hatalar yapabilmektedir, bu da öğrencilerin yanlış şeyler öğrenmesine, dersten soğumasına sebep olabilmektedir. Derse branş öğretmeni girmelidir.

26 Yabancı dil öğretmenlerinin öncelikle kendi ana dilini çok iyi bilmesi gerekmektedir. Eğitim Fakültelerinde de en önemli sorun Türkçe’nin öğretmen adaylarına iyi öğretilememesidir.Yabancı dil öğretmenlerinin öncelikle kendi ana dilini çok iyi bilmesi gerekmektedir. Eğitim Fakültelerinde de en önemli sorun Türkçe’nin öğretmen adaylarına iyi öğretilememesidir. Türkiye’de dil öğretimi kaçınılmazdır. Metotların geliştirilmesi gereklidir. Yurtdışına İngilizce öğretimi konusunda yüksek lisans ve doktora düzeyinde öğrenci yollanması gibi fırsatların yakalanması için bilinçlendirme yapılması lazımdır.Türkiye’de dil öğretimi kaçınılmazdır. Metotların geliştirilmesi gereklidir. Yurtdışına İngilizce öğretimi konusunda yüksek lisans ve doktora düzeyinde öğrenci yollanması gibi fırsatların yakalanması için bilinçlendirme yapılması lazımdır. Türk toplumu kapalı toplum niteliğinden açık toplum niteliğine doğru bir geçiş süreci yaşamaktadır. Bu süreçte birtakım sıkıntıların yaşanması doğaldır. Burada en büyük görev Türk Eğitim Sistemi’ne düşmektedir.Türk toplumu kapalı toplum niteliğinden açık toplum niteliğine doğru bir geçiş süreci yaşamaktadır. Bu süreçte birtakım sıkıntıların yaşanması doğaldır. Burada en büyük görev Türk Eğitim Sistemi’ne düşmektedir.

27 En önemli şey eğitimdir. Kendi kültürümüzü koruyarak kendi kültürümüze dayalı müfredat programlarının ortaya çıkarılması gerekir. Türk toplumunun ihtiyaç belirleme çalışmalarına göre programlar geliştirilmeli, AB ilke ve tekniklerinden örnekler alınmalı, faydalanılmalıdır. Bütün bunlar eğitimde süreklilik ilkesine dayalı olmalıdır.En önemli şey eğitimdir. Kendi kültürümüzü koruyarak kendi kültürümüze dayalı müfredat programlarının ortaya çıkarılması gerekir. Türk toplumunun ihtiyaç belirleme çalışmalarına göre programlar geliştirilmeli, AB ilke ve tekniklerinden örnekler alınmalı, faydalanılmalıdır. Bütün bunlar eğitimde süreklilik ilkesine dayalı olmalıdır. Komisyonumuz “eğitimde nitelik” konusunda ülkemizdeki mevcut durumu Türk Eğitim Sistemini oluşturan aşağıdaki unsurları tek tek ele alarak ortaya koymuştur. Komisyonumuz “eğitimde nitelik” konusunda ülkemizdeki mevcut durumu Türk Eğitim Sistemini oluşturan aşağıdaki unsurları tek tek ele alarak ortaya koymuştur.

28 1. Öğretmen Yetiştirme ve Kurumlarının Niteliği ile İlgili Mevcut Durum 1. Öğretmen Yetiştirme ve Kurumlarının Niteliği ile İlgili Mevcut Durum Türkiye’de öğretmen yetiştirme Cumhuriyet döneminden günümüze kadar yapısal ve içerik olarak çok çeşitli değişikliklere uğramış, hizmet öncesinde öğretmen yetiştirme sorumluluğu Milli Eğitim Bakanlığı’ndan (MEB) günümüzde Yüksek Öğretim Kurumu’na ve dolayısıyla üniversitelere devredilmiştir. Türkiye’de öğretmen yetiştirme Cumhuriyet döneminden günümüze kadar yapısal ve içerik olarak çok çeşitli değişikliklere uğramış, hizmet öncesinde öğretmen yetiştirme sorumluluğu Milli Eğitim Bakanlığı’ndan (MEB) günümüzde Yüksek Öğretim Kurumu’na ve dolayısıyla üniversitelere devredilmiştir. Mevcut durumda Türkiye genelinde toplam 78 eğitim fakültesi mevcut olup ülkenin öğretmen ihtiyacı bu fakültelerde yetiştirilen bireylerden karşılanmaktadır. Bir anlamda öğretmen yetiştirmede tek kaynak eğitim fakülteleridir. Mevcut durumda Türkiye genelinde toplam 78 eğitim fakültesi mevcut olup ülkenin öğretmen ihtiyacı bu fakültelerde yetiştirilen bireylerden karşılanmaktadır. Bir anlamda öğretmen yetiştirmede tek kaynak eğitim fakülteleridir. Dünyadaki gelişmeler ışığında, eğitim fakültelerinde de yapısal ve içerik reformları yapılmaktadır. Özellikle 1990 yılında uygulamaya konan YÖK- MEB / Dünya Bankası Milli Eğitimi Geliştirme Projesi (MEGP) 1998’deki “Eğitim Fakültelerinin Yeniden Yapılandırılması” reformuyla eğitim fakülteleri yapı ve içerik itibariyle OECD ülkeleri standartlarına ulaştırılmaya çalışılmıştır. Bu proje çerçevesinde eğitim fakültelerinin fiziki altyapılarının geliştirilmesi, öğretim materyal ve teknolojilerinin sağlanması, akademisyen yetiştirme amacıyla yurt dışına eleman gönderilmesi konusunda eğitim fakülteleri finanse edilmiş, bu konuda gözle görülür gelişmeler sağlanmıştır. Dünyadaki gelişmeler ışığında, eğitim fakültelerinde de yapısal ve içerik reformları yapılmaktadır. Özellikle 1990 yılında uygulamaya konan YÖK- MEB / Dünya Bankası Milli Eğitimi Geliştirme Projesi (MEGP) 1998’deki “Eğitim Fakültelerinin Yeniden Yapılandırılması” reformuyla eğitim fakülteleri yapı ve içerik itibariyle OECD ülkeleri standartlarına ulaştırılmaya çalışılmıştır. Bu proje çerçevesinde eğitim fakültelerinin fiziki altyapılarının geliştirilmesi, öğretim materyal ve teknolojilerinin sağlanması, akademisyen yetiştirme amacıyla yurt dışına eleman gönderilmesi konusunda eğitim fakülteleri finanse edilmiş, bu konuda gözle görülür gelişmeler sağlanmıştır. Eğitim fakültelerine öğrenci girişi ÖSYM tarafından yapılan ÖSS sınavına dayalı olarak yapılmaktadır. Eğitim fakültelerine öğrenci girişi ÖSYM tarafından yapılan ÖSS sınavına dayalı olarak yapılmaktadır. Günümüzde eğitim fakülteleri ülkenin öğretmen ihtiyacını karşılamada yeterli görülmektedir. Ancak mezun olan öğretmen adaylarının istihdamlarında alandan kaynaklanan arz/talep dengesi tam olarak kurulamadığı göze çarpmaktadır. Günümüzde eğitim fakülteleri ülkenin öğretmen ihtiyacını karşılamada yeterli görülmektedir. Ancak mezun olan öğretmen adaylarının istihdamlarında alandan kaynaklanan arz/talep dengesi tam olarak kurulamadığı göze çarpmaktadır.

29 2. Öğretmen Niteliği ile İlgili Mevcut Durum 2. Öğretmen Niteliği ile İlgili Mevcut Durum Genel itibariyle günümüzde eğitim fakültelerinden mezun olan yeni öğretmen adaylarının 21. yüzyılın gerekleri doğrultusunda yüksek düzeyde bilgi, beceri ve öğretmenlik formasyonuyla donatıldıkları söylenebilir. Ancak ülkemizde fakülteler arası eğitim nitelik farkı mevcut olduğu bir gerçektir. Genel itibariyle günümüzde eğitim fakültelerinden mezun olan yeni öğretmen adaylarının 21. yüzyılın gerekleri doğrultusunda yüksek düzeyde bilgi, beceri ve öğretmenlik formasyonuyla donatıldıkları söylenebilir. Ancak ülkemizde fakülteler arası eğitim nitelik farkı mevcut olduğu bir gerçektir. Hizmet içinde çalışan mevcut öğretmenlerin değişen dünya şartlarına ayak uydurmaları açısından özellikle Milli Eğitim Bakanlığı ve Milli Eğitim Müdürlükleri tarafından öğretmenlere yönelik hizmet içi eğitim çalışmaları yapıldığı görülmektedir. Ancak bu eğitimlerin etkililiği konusunda gerekli bilimsel araştırmaların eksikliği dolayısıyla pozitif yönde veriler mevcut değildir. Hizmet içinde çalışan mevcut öğretmenlerin değişen dünya şartlarına ayak uydurmaları açısından özellikle Milli Eğitim Bakanlığı ve Milli Eğitim Müdürlükleri tarafından öğretmenlere yönelik hizmet içi eğitim çalışmaları yapıldığı görülmektedir. Ancak bu eğitimlerin etkililiği konusunda gerekli bilimsel araştırmaların eksikliği dolayısıyla pozitif yönde veriler mevcut değildir.

30 3. Yönetici Niteliği ile ilgili Mevcut Durum 3. Yönetici Niteliği ile ilgili Mevcut Durum Ülkemizde okul yöneticileri merkezi bir sınavla okullara atama usulü ile okul idaresinde görevlendirilmektedir. Okul yöneticileri genellikle öğretmenlik mesleğinde deneyim sahibi olan öğretmenlerden oluşmaktadır. Ayrıca üniversitelerin ilgili bölümlerinden mezun olan bireylerde okul yöneticisi olabilmektedirler. Ülkemizde okul yöneticileri merkezi bir sınavla okullara atama usulü ile okul idaresinde görevlendirilmektedir. Okul yöneticileri genellikle öğretmenlik mesleğinde deneyim sahibi olan öğretmenlerden oluşmaktadır. Ayrıca üniversitelerin ilgili bölümlerinden mezun olan bireylerde okul yöneticisi olabilmektedirler. Okul yöneticilerinin niteliği konusunda mevcut durum içerisinde okuldan okula büyük farkların olduğu, kişisel özelliklere ve eğitim özelliklerine bağlı olarak değişik tipte (otoriter, lider, hiyerarşik, uyarlayan vb.) yöneticilerin işbaşında olduğu görülmektedir. Okul yöneticilerinin niteliği konusunda mevcut durum içerisinde okuldan okula büyük farkların olduğu, kişisel özelliklere ve eğitim özelliklerine bağlı olarak değişik tipte (otoriter, lider, hiyerarşik, uyarlayan vb.) yöneticilerin işbaşında olduğu görülmektedir.

31 4. Öğretim ve Öğretim Süreci Niteliği ile ilgili Mevcut Durum 4. Öğretim ve Öğretim Süreci Niteliği ile ilgili Mevcut Durum Cumhuriyetten günümüze kadar ülkemizde bütün öğretim kurumlarına yönelik detaylı hazırlanmış standart bir müfredatı okullarda uygun olmak üzere MEB, YÖK ilgili kurumlar tarafından hazırlanmış ve eğitim uygulayıcıları olan öğretmenlere sunulmuştur. Bu müfredat öğretim süreci içerisinde öğretmenlere, öğretim strateji, yöntem ve tekniklerini belirlemede temel kaynak niteliğindedir. 2006’da uygulamaya konulan yeni müfredattan önceki programlara bakıldığında öğretim ve öğrenme yaklaşımının “davranışçı” felsefeye dayandırıldığı görülmektedir. Bu felsefe doğrultusunda öğretim sürecinde öğretmen bilgiyi öğrenciye sunan tek kaynak görüldüğünden dolayı, öğrenciler pasif alıcı konumunda kalmış, öğretmenlerde daha çok “sunuş yolu öğretim stratejisine” dayalı düz anlatım metotlarını tercih etmişlerdir. Cumhuriyetten günümüze kadar ülkemizde bütün öğretim kurumlarına yönelik detaylı hazırlanmış standart bir müfredatı okullarda uygun olmak üzere MEB, YÖK ilgili kurumlar tarafından hazırlanmış ve eğitim uygulayıcıları olan öğretmenlere sunulmuştur. Bu müfredat öğretim süreci içerisinde öğretmenlere, öğretim strateji, yöntem ve tekniklerini belirlemede temel kaynak niteliğindedir. 2006’da uygulamaya konulan yeni müfredattan önceki programlara bakıldığında öğretim ve öğrenme yaklaşımının “davranışçı” felsefeye dayandırıldığı görülmektedir. Bu felsefe doğrultusunda öğretim sürecinde öğretmen bilgiyi öğrenciye sunan tek kaynak görüldüğünden dolayı, öğrenciler pasif alıcı konumunda kalmış, öğretmenlerde daha çok “sunuş yolu öğretim stratejisine” dayalı düz anlatım metotlarını tercih etmişlerdir. Dünyadaki yeni gelişmelere paralel olarak ülkemizde de yenilenen müfredatın öğretmenin rehber konumunda olduğu, öğrenci merkezli eğitimin esas alındığı ve yeni öğretim stratejilerinin (buluş yoluyla öğretim gibi) kullanıldığı “yapılandırmacı” yaklaşım çerçevesinde öğretmenlere sunulmuştur. Hizmet içinde çalışan öğretmenlerin öğretim süreçlerinde bu programın uygulanması sırasında eşit standartlarda bilgiye ve beceriye sahip olmadığı, okullarda farklı öğretim ve öğrenme süreçlerinin yer aldığı gözlenmektedir. Dünyadaki yeni gelişmelere paralel olarak ülkemizde de yenilenen müfredatın öğretmenin rehber konumunda olduğu, öğrenci merkezli eğitimin esas alındığı ve yeni öğretim stratejilerinin (buluş yoluyla öğretim gibi) kullanıldığı “yapılandırmacı” yaklaşım çerçevesinde öğretmenlere sunulmuştur. Hizmet içinde çalışan öğretmenlerin öğretim süreçlerinde bu programın uygulanması sırasında eşit standartlarda bilgiye ve beceriye sahip olmadığı, okullarda farklı öğretim ve öğrenme süreçlerinin yer aldığı gözlenmektedir.

32 5. Fiziksel Koşulların Niteliği ile ilgili Mevcut Durum 5. Fiziksel Koşulların Niteliği ile ilgili Mevcut Durum Komisyonumuz kırsal-kentsel, bölgesel ve demografik etkenler dolayısıyla ülkemizdeki okulların fiziksel olanaklar açısından eşit standartlarda olmadığını vurgulamıştır. Etkili öğretim ve öğrenme ortamlarının yaratılmasında ülke genelinde okulların fiziksel koşullarının yetersiz olması eğitimdeki kalitenin de düşmesine sebep olmaktadır. Komisyonumuz kırsal-kentsel, bölgesel ve demografik etkenler dolayısıyla ülkemizdeki okulların fiziksel olanaklar açısından eşit standartlarda olmadığını vurgulamıştır. Etkili öğretim ve öğrenme ortamlarının yaratılmasında ülke genelinde okulların fiziksel koşullarının yetersiz olması eğitimdeki kalitenin de düşmesine sebep olmaktadır. 6. Öğretim Materyali Ve Program Niteliği ile ilgili Mevcut Durum 6. Öğretim Materyali Ve Program Niteliği ile ilgili Mevcut Durum Daha önce de belirtildiği gibi yenilenen müfredat programlarının daha çok öğrenci etkinliklerine dayalı olması ve çoklu zeka gibi yeni öğretim yaklaşımının benimsenmesi nedeniyle okullarımızın daha fazla eğitim – öğretim materyali ihtiyacı duyması kaçınılmazdır. Ancak mevcut durumda yine kırsal – kentsel ve bölgesel olarak okullarımızda öğretmenlerimizin öğretim süreçlerinde kullanabileceği eğitim –öğretim materyalleri bu ihtiyacı karşılayacak düzeyde değildir. Daha önce de belirtildiği gibi yenilenen müfredat programlarının daha çok öğrenci etkinliklerine dayalı olması ve çoklu zeka gibi yeni öğretim yaklaşımının benimsenmesi nedeniyle okullarımızın daha fazla eğitim – öğretim materyali ihtiyacı duyması kaçınılmazdır. Ancak mevcut durumda yine kırsal – kentsel ve bölgesel olarak okullarımızda öğretmenlerimizin öğretim süreçlerinde kullanabileceği eğitim –öğretim materyalleri bu ihtiyacı karşılayacak düzeyde değildir.

33 7. Öğrenci Niteliği ile İlgili Mevcut Durum 7. Öğrenci Niteliği ile İlgili Mevcut Durum Genç bir nüfusa sahip olan ülkemizde mevcut durumda ilk ve orta öğretim kurumlarında 15 milyona yakın öğrenci bulunmaktadır. Ancak böyle bir potansiyele sahip ülkemizin bu potansiyeli ülkenin sosyal ve ekonomik kalkınmasında yeteri derecede kullanabildiği söylenemez. Ülkedeki ekonominin bölgelere dengesiz dağılımı öğrenci profiline ve öğrenci niteliğine de yansımaktadır. Örneğin okul öncesi eğitimden her bölge eşit düzeyde yararlanamamaktadır. Kültürel bir mozaiğe sahip ülkemizde kültürel anlamda da öğrenci nitelikleri açısından farklılıklar göze çarpmaktadır. Fiziksel, sosyal ve ruhsal gelişim açısından bölgeler arasında farklı düzeylerde öğrencilere sık rastlanmaktadır. Bu durum eğitim öğretimin aynı standartlarda bütün bireylere ulaştırılmasında zorluklar ortaya çıkarmaktadır. Genç bir nüfusa sahip olan ülkemizde mevcut durumda ilk ve orta öğretim kurumlarında 15 milyona yakın öğrenci bulunmaktadır. Ancak böyle bir potansiyele sahip ülkemizin bu potansiyeli ülkenin sosyal ve ekonomik kalkınmasında yeteri derecede kullanabildiği söylenemez. Ülkedeki ekonominin bölgelere dengesiz dağılımı öğrenci profiline ve öğrenci niteliğine de yansımaktadır. Örneğin okul öncesi eğitimden her bölge eşit düzeyde yararlanamamaktadır. Kültürel bir mozaiğe sahip ülkemizde kültürel anlamda da öğrenci nitelikleri açısından farklılıklar göze çarpmaktadır. Fiziksel, sosyal ve ruhsal gelişim açısından bölgeler arasında farklı düzeylerde öğrencilere sık rastlanmaktadır. Bu durum eğitim öğretimin aynı standartlarda bütün bireylere ulaştırılmasında zorluklar ortaya çıkarmaktadır.

34 8. Sosyal Çevre Niteliği ile İlgili Mevcut Durum 8. Sosyal Çevre Niteliği ile İlgili Mevcut Durum 80 milyona yaklaşan nüfusuyla Türkiye Avrupa ülkeleri içerisinde ekonomik, sosyal, politik olarak içerisinde dinamik güçler, değişik kültürel özellikler barındıran jeo-stratejik konumuyla lider ülke olma potansiyeline de sahiptir. Daha öncede belirtildiği gibi ekonomik dağılımın dengeli gerçekleşmemesi nedeniyle okulların bulunduğu bölgelerdeki sosyo-ekonomik koşullarda farklılık göstermekte ve bu farklılıkta okullara öğrenci girdisi açısından yansımaktadır. Sosyo- ekonomik düzeyi yüksek bölgelerde okulların başarısı artarken bu düzeyin düşük olduğu sosyal çevrelerde öğrenci başarısı ise düşmektedir. 80 milyona yaklaşan nüfusuyla Türkiye Avrupa ülkeleri içerisinde ekonomik, sosyal, politik olarak içerisinde dinamik güçler, değişik kültürel özellikler barındıran jeo-stratejik konumuyla lider ülke olma potansiyeline de sahiptir. Daha öncede belirtildiği gibi ekonomik dağılımın dengeli gerçekleşmemesi nedeniyle okulların bulunduğu bölgelerdeki sosyo-ekonomik koşullarda farklılık göstermekte ve bu farklılıkta okullara öğrenci girdisi açısından yansımaktadır. Sosyo- ekonomik düzeyi yüksek bölgelerde okulların başarısı artarken bu düzeyin düşük olduğu sosyal çevrelerde öğrenci başarısı ise düşmektedir. Son yıllarda basılı ve özellikle görsel medyanın toplumun hemen hemen tüm kesimlerine ulaşması dolayısıyla toplumda hızlı bir kültürel değişim gerçekleşmektedir. Ancak bu değişim sürecinde okullarda şiddet ve ahlaki değerlerin yitirilmesi gibi ciddi problemler ortaya çıkmaktadır. İnternetin hızla yayılması, küresel anlamda sınırların ortadan kaldırması özelliğiyle toplumun gelişime pozitif katkıda bulunurken, şiddetin yaygınlaşması gibi olumsuz çıktıları da gözlemlenmektedir. Son yıllarda basılı ve özellikle görsel medyanın toplumun hemen hemen tüm kesimlerine ulaşması dolayısıyla toplumda hızlı bir kültürel değişim gerçekleşmektedir. Ancak bu değişim sürecinde okullarda şiddet ve ahlaki değerlerin yitirilmesi gibi ciddi problemler ortaya çıkmaktadır. İnternetin hızla yayılması, küresel anlamda sınırların ortadan kaldırması özelliğiyle toplumun gelişime pozitif katkıda bulunurken, şiddetin yaygınlaşması gibi olumsuz çıktıları da gözlemlenmektedir.

35 DÜNYADAKİ GELİŞMELER DÜNYADAKİ GELİŞMELER Son yarım yüzyıldır birçok ülkede vatandaşların ileriye dönük olarak hazırlanması için eğitim sistemlerinin ve ilgili kısımlarının geliştirilmesi ve güçlendirilmesi için yapılan yoğun değişim çabalarını görmekteyiz. Bu çabaların sebebi günümüz toplumundaki sosyal ve teknolojik değişimlere dayanmaktadır. Bu değişim sürecinde ‘eğitim sistemi’ beklide bir ülkenin en çok etkilenen sistemidir. Eğitimde değişimin amacı nettir: “herkes için eğitimin kalitesini okulların standartlarını yükselterek artırmak ve bunun sonucunda genel eğitim sistemini yapısı ve kalitesi itibariyle güçlendirmek.” Son yarım yüzyıldır birçok ülkede vatandaşların ileriye dönük olarak hazırlanması için eğitim sistemlerinin ve ilgili kısımlarının geliştirilmesi ve güçlendirilmesi için yapılan yoğun değişim çabalarını görmekteyiz. Bu çabaların sebebi günümüz toplumundaki sosyal ve teknolojik değişimlere dayanmaktadır. Bu değişim sürecinde ‘eğitim sistemi’ beklide bir ülkenin en çok etkilenen sistemidir. Eğitimde değişimin amacı nettir: “herkes için eğitimin kalitesini okulların standartlarını yükselterek artırmak ve bunun sonucunda genel eğitim sistemini yapısı ve kalitesi itibariyle güçlendirmek.” Hızlı globalleşme, Bilgi ve İletişim Teknolojilerindeki hızlı gelişmeler, yerel ve uluslararası ekonomik rekabet, toplumdaki sosyal ve ekonomik beklentiler birçok ülkeyi 21. yüzyılda bu beklentilere cevap verebilmek için eğitimde değişmeye ve gelişmeye önem vermek durumunda bırakmıştır. Çünkü dünyadaki birçok ülke dramatik bir şekilde kendi politik, ekonomik ve sosyal sistemlerinde değişimler ve deneyimler geçirmektedirler. Bu değişimler toplumların yapılarında önemli bir dönüşüme yol açmıştır. Yeni bilgi üretimindeki artış ve birikim ve teknolojideki hızlı gelişmeler, bireylerin hayatlarında daha sık iş değişikliği yapmasına imkân tanımıştır. Özellikle yakın zamandaki hızlı teknolojik gelişmeler çoğu iş alanlarında daha yüksek beceri gerektiren pozisyonların yüksek teknolojiye dayalı iş gücüyle doldurulması ihtiyacını ortaya koymuştur. Hızlı globalleşme, Bilgi ve İletişim Teknolojilerindeki hızlı gelişmeler, yerel ve uluslararası ekonomik rekabet, toplumdaki sosyal ve ekonomik beklentiler birçok ülkeyi 21. yüzyılda bu beklentilere cevap verebilmek için eğitimde değişmeye ve gelişmeye önem vermek durumunda bırakmıştır. Çünkü dünyadaki birçok ülke dramatik bir şekilde kendi politik, ekonomik ve sosyal sistemlerinde değişimler ve deneyimler geçirmektedirler. Bu değişimler toplumların yapılarında önemli bir dönüşüme yol açmıştır. Yeni bilgi üretimindeki artış ve birikim ve teknolojideki hızlı gelişmeler, bireylerin hayatlarında daha sık iş değişikliği yapmasına imkân tanımıştır. Özellikle yakın zamandaki hızlı teknolojik gelişmeler çoğu iş alanlarında daha yüksek beceri gerektiren pozisyonların yüksek teknolojiye dayalı iş gücüyle doldurulması ihtiyacını ortaya koymuştur.

36 Elbette bu gelişmelerin eğitime birçok etkileri söz konusudur. Bu bağlamda, eğitim sistemlerinin ülkelerin artan ekonomik ihtiyaçlarına cevap verebilecek yüksek teknoloji becerilerine sahip personelin yetiştirilmesini sağlayacak şekilde düzenlenmesi gerekmektedir. Elbette bu gelişmelerin eğitime birçok etkileri söz konusudur. Bu bağlamda, eğitim sistemlerinin ülkelerin artan ekonomik ihtiyaçlarına cevap verebilecek yüksek teknoloji becerilerine sahip personelin yetiştirilmesini sağlayacak şekilde düzenlenmesi gerekmektedir. Geçmiş yıllarda dünya geneline baktığımızda aşağıdaki gelişmelerin olduğunu görmekteyiz: Dünyanın nüfus artışına bağlı olarak okullara kayıt yaptıranların sayısı oldukça yükselmiştir. Bu artışı karşılamak için okullar yapı ve organizasyon açılarından geliştirilmişlerdir. Bilgi artışındaki hızlı gelişme nedeniyle okul müfredatları bu geniş bilgi ve becerileri kapsamak için daha da genişletilmiştir. Eğitim ve öğretimin süresi arttırılmıştır. Eğitimde radyo televizyon yayınlarının, medyanın ve Bilgi İletişim Teknolojilerinin kullanılması hızla artmıştır. Geçmiş yıllarda dünya geneline baktığımızda aşağıdaki gelişmelerin olduğunu görmekteyiz: Dünyanın nüfus artışına bağlı olarak okullara kayıt yaptıranların sayısı oldukça yükselmiştir. Bu artışı karşılamak için okullar yapı ve organizasyon açılarından geliştirilmişlerdir. Bilgi artışındaki hızlı gelişme nedeniyle okul müfredatları bu geniş bilgi ve becerileri kapsamak için daha da genişletilmiştir. Eğitim ve öğretimin süresi arttırılmıştır. Eğitimde radyo televizyon yayınlarının, medyanın ve Bilgi İletişim Teknolojilerinin kullanılması hızla artmıştır. Bu nedenlerden dolayı Türkiye’de dahil olmak üzere dünyanın pek çok ülkesinde toplumun diğer kurumları gibi eğitim kurumları da radikal değişimlere sahne olmaktadır. Bu nedenlerden dolayı Türkiye’de dahil olmak üzere dünyanın pek çok ülkesinde toplumun diğer kurumları gibi eğitim kurumları da radikal değişimlere sahne olmaktadır.

37 Bilgi çağında dünya genelinde hükümetlerin öğretmenler üzerinde yeni teknolojileri ve yeni öğretim yaklaşımlarını kendi okul iş hayatlarına entegre etmeleri konusunda baskı yaptıklarını görmekteyiz. Bu nedenle öğretmenlerin kendilerini bu değişim uygulamalarına hazır tutmaları ve herhangi bir değişime kendilerini adapte etmeleri gerekmektedir. Çünkü artık öğrenmenin yerinin sadece okul olduğu kanısı yerini yaşam boyu öğrenme kuramına bırakmakta, öğrenim sürecinde okulun önemi (mekân olarak) giderek azalmaktadır. Bilgi çağında dünya genelinde hükümetlerin öğretmenler üzerinde yeni teknolojileri ve yeni öğretim yaklaşımlarını kendi okul iş hayatlarına entegre etmeleri konusunda baskı yaptıklarını görmekteyiz. Bu nedenle öğretmenlerin kendilerini bu değişim uygulamalarına hazır tutmaları ve herhangi bir değişime kendilerini adapte etmeleri gerekmektedir. Çünkü artık öğrenmenin yerinin sadece okul olduğu kanısı yerini yaşam boyu öğrenme kuramına bırakmakta, öğrenim sürecinde okulun önemi (mekân olarak) giderek azalmaktadır. Günümüzde eğitimcilerin, öğretmenlerin, öğrencilerin ve okul yöneticilerinin hızlı bir değişim ve yenilenmeyle karşı karşıya olduğu açıkça ortadadır. Bu değişim doğal olarak makro düzeyde gelişmiş ve gelişmekte olan ülkelerin eğitim sistemlerine de yansımaktadır. Değişik ülkelerde bu değişimin modeli de çeşitlilik göstermektedir. Gelişmiş ülkeler merkeziyetçi yaklaşımın daha pasif olduğu daha çok yerel yönetimlerin yetki ve sorumluluklarının ağırlık bastığı değişim ve yenilenme modelini benimsemektedirler. Günümüzde eğitimcilerin, öğretmenlerin, öğrencilerin ve okul yöneticilerinin hızlı bir değişim ve yenilenmeyle karşı karşıya olduğu açıkça ortadadır. Bu değişim doğal olarak makro düzeyde gelişmiş ve gelişmekte olan ülkelerin eğitim sistemlerine de yansımaktadır. Değişik ülkelerde bu değişimin modeli de çeşitlilik göstermektedir. Gelişmiş ülkeler merkeziyetçi yaklaşımın daha pasif olduğu daha çok yerel yönetimlerin yetki ve sorumluluklarının ağırlık bastığı değişim ve yenilenme modelini benimsemektedirler.

38 Buna karşılık Türkiye gibi gelişmekte olan ülkeler daha çok değişimin ve yeniliğin yukarıdan aşağıya olduğu (top-down) modelini benimsemişlerdir. Yerel eğitim otoritelerinin yetki ve sorumlulukları batıdaki gelişmiş ülkelerinkine oranla daha sınırlıdır. Belirtildiği gibi eğitimde değişme ve yenileşme çabaları ve uygulamaları endüstrileşmiş ülkeler ve gelişmekte olan ülkeler arasında farklılık göstermektedir. Bu farkları şöyle açıklanmaktadır: Buna karşılık Türkiye gibi gelişmekte olan ülkeler daha çok değişimin ve yeniliğin yukarıdan aşağıya olduğu (top-down) modelini benimsemişlerdir. Yerel eğitim otoritelerinin yetki ve sorumlulukları batıdaki gelişmiş ülkelerinkine oranla daha sınırlıdır. Belirtildiği gibi eğitimde değişme ve yenileşme çabaları ve uygulamaları endüstrileşmiş ülkeler ve gelişmekte olan ülkeler arasında farklılık göstermektedir. Bu farkları şöyle açıklanmaktadır: Gelişmiş endüstriyel ülkelerde eğitimsel yenilikler daha çok “yeniden yapılanma”, “merkeziyetçilikten uzaklaşma”, “yerel yönetim”, “yeni müfredat çerçeveleri” ve “okul seçimi” üzerine yoğunlaşmaktadır. Öğretmenlerin ve ailelerin karar mekanizmasında daha aktif rol almaları beklenmektedir. Bazı değişiklikler sektör beklentileri doğrultusunda eğitime halkın parasal katkısını azaltmaya veya harcamalara önlem almaya yönelik olmalıdır. Gelişmiş endüstriyel ülkelerde eğitimsel yenilikler daha çok “yeniden yapılanma”, “merkeziyetçilikten uzaklaşma”, “yerel yönetim”, “yeni müfredat çerçeveleri” ve “okul seçimi” üzerine yoğunlaşmaktadır. Öğretmenlerin ve ailelerin karar mekanizmasında daha aktif rol almaları beklenmektedir. Bazı değişiklikler sektör beklentileri doğrultusunda eğitime halkın parasal katkısını azaltmaya veya harcamalara önlem almaya yönelik olmalıdır.

39 Gelişmekte olan ülkelerde ise eğitimsel değişme, eğitimde fırsat eşitliği ve kaliteyi artırmak amacıyla daha çok pedagojik ve medya teknolojilerini benimseyerek daha fazla öğrenciye ulaşmak, öğretmenlere yeni rol değil fakat etkili olmalarını sağlamayı amaçlamaktadır. Gelişmekte olan ülkelerde ise eğitimsel değişme, eğitimde fırsat eşitliği ve kaliteyi artırmak amacıyla daha çok pedagojik ve medya teknolojilerini benimseyerek daha fazla öğrenciye ulaşmak, öğretmenlere yeni rol değil fakat etkili olmalarını sağlamayı amaçlamaktadır. Daha öncede belirtildiği gibi Türkiye, gelişmekte olan bir ülke olarak, günümüz iş koşullarına uygun olarak geniş bilgi ve beceriye sahip genç bireyler yetiştirmek amacıyla eğitim sistemini güçlendirmek ve modernize etmek için son yıllarda önemli çabalar sarf etmektedir. Diğer ülkelerde olduğu gibi, Türkiye’de de son yıllarda kalabalık sınıflar, yetersiz alt yapı, materyal ve kaynaklar, öğretmenlerin kendilerini geliştirmeleri için olanakların kısıtlı olması gibi nedenler eğitimin kalitesini tartışılır hale getirmiştir. Özellikle öğretmenlerin teknolojiyi takip etmeleri ve yenilikleri özümseyip uygulamaları konusundaki yetersizlikler, hükümetleri bu konuda uluslararası kuruluşlarla (Dünya Bankası, AB, OECD, UNICEF gibi) birlikte yeni projeler geliştirip eğitim sistemimizi yeniden yapılanmaya sevk etmiştir. Daha öncede belirtildiği gibi Türkiye, gelişmekte olan bir ülke olarak, günümüz iş koşullarına uygun olarak geniş bilgi ve beceriye sahip genç bireyler yetiştirmek amacıyla eğitim sistemini güçlendirmek ve modernize etmek için son yıllarda önemli çabalar sarf etmektedir. Diğer ülkelerde olduğu gibi, Türkiye’de de son yıllarda kalabalık sınıflar, yetersiz alt yapı, materyal ve kaynaklar, öğretmenlerin kendilerini geliştirmeleri için olanakların kısıtlı olması gibi nedenler eğitimin kalitesini tartışılır hale getirmiştir. Özellikle öğretmenlerin teknolojiyi takip etmeleri ve yenilikleri özümseyip uygulamaları konusundaki yetersizlikler, hükümetleri bu konuda uluslararası kuruluşlarla (Dünya Bankası, AB, OECD, UNICEF gibi) birlikte yeni projeler geliştirip eğitim sistemimizi yeniden yapılanmaya sevk etmiştir.

40 SORUNLAR SORUNLAR “Eğitimde Nitelik” alt komisyonu yukarıda mevcut durumu ortaya konan parametreler hakkında aşağıdaki sorunların mevcudiyeti konusunda görüşlerini bildirmiştir. “Eğitimde Nitelik” alt komisyonu yukarıda mevcut durumu ortaya konan parametreler hakkında aşağıdaki sorunların mevcudiyeti konusunda görüşlerini bildirmiştir. 1. Öğretmen Yetiştirme ve Kurumlarının Niteliği ile İlgili Sorunlar 1. Öğretmen Yetiştirme ve Kurumlarının Niteliği ile İlgili Sorunlar Eğitim Fakültelerinde nicelik ve nitelik açısından öğretim elemanları yetersizliği büyük ölçüde göze çarpmaktadır.Eğitim Fakültelerinde nicelik ve nitelik açısından öğretim elemanları yetersizliği büyük ölçüde göze çarpmaktadır. Eğitim fakültelerinden mezun olup öğretmenlik mesleğine başlayan yeni öğretmenlerin meslekle ilgili motivasyonları çok düşüktür.Eğitim fakültelerinden mezun olup öğretmenlik mesleğine başlayan yeni öğretmenlerin meslekle ilgili motivasyonları çok düşüktür. Eğitim fakültelerinde uygulanan programların yetersizliği ve mevcut okullarda uygulanan müfredat programlarına paralellik sağlanmadığı görülmektedir.Eğitim fakültelerinde uygulanan programların yetersizliği ve mevcut okullarda uygulanan müfredat programlarına paralellik sağlanmadığı görülmektedir. Öğretmen yetiştiren kurumlar (YÖK - MEB) ile eğitim fakülteleri arasında iletişim eksikliği mevcuttur.Öğretmen yetiştiren kurumlar (YÖK - MEB) ile eğitim fakülteleri arasında iletişim eksikliği mevcuttur. Eğitim fakültelerinde yetiştirilen öğretmenlerin formasyon eksikliği dikkati çekmektedir.Eğitim fakültelerinde yetiştirilen öğretmenlerin formasyon eksikliği dikkati çekmektedir.

41 Eğitim fakültelerinde öğretmen eğitimi alanına yönelik bilimsel çalışmalar gelişmiş ülkeler standardına ulaşmamıştır.Eğitim fakültelerinde öğretmen eğitimi alanına yönelik bilimsel çalışmalar gelişmiş ülkeler standardına ulaşmamıştır. Öğretmen ihtiyacı ile ilgili ARGE çalışmalarının eksikliği- istatistiki taramaların eksikliği mevcuttur.Öğretmen ihtiyacı ile ilgili ARGE çalışmalarının eksikliği- istatistiki taramaların eksikliği mevcuttur. Hizmet öncesi öğretmen eğitiminde mesleğe yönelik uygulamalı derslerin yeterince olmamasıHizmet öncesi öğretmen eğitiminde mesleğe yönelik uygulamalı derslerin yeterince olmaması Öğretmen yetiştiren eğitim fakültelerinde fiziki alt yapı donanım ve materyal eksiklikleri, öğrenci sayısının fazlalığı, yetersiz öğretim elemanı gibi sorunlar kaliteyi düşürmektedir.Öğretmen yetiştiren eğitim fakültelerinde fiziki alt yapı donanım ve materyal eksiklikleri, öğrenci sayısının fazlalığı, yetersiz öğretim elemanı gibi sorunlar kaliteyi düşürmektedir. Eğitim fakültelerinden mezun olan yeni öğretmenler arasında bilgi, beceri ve donanım düzeyinde farklar mevcuttur ve ülke genelinde bir standarda ulaşılamamıştır.Eğitim fakültelerinden mezun olan yeni öğretmenler arasında bilgi, beceri ve donanım düzeyinde farklar mevcuttur ve ülke genelinde bir standarda ulaşılamamıştır.

42 Eğitim fakültesinden mezun olan ve hizmete başlayan öğretmenlerin fakülteyle olan iletişim bağının kopması, profesyonel gelişimin takip edilmesi açısından olumsuz sonuçlar doğurmaktadır.Eğitim fakültesinden mezun olan ve hizmete başlayan öğretmenlerin fakülteyle olan iletişim bağının kopması, profesyonel gelişimin takip edilmesi açısından olumsuz sonuçlar doğurmaktadır. MEB ile eğitim fakülteleri arasında iletişimsizlik mevcuttur.MEB ile eğitim fakülteleri arasında iletişimsizlik mevcuttur. Eğitim fakültesinde mevcut olan bölümler arasında da işbirliği ve iletişim yeterince gelişmediği gözlenmektedir.Eğitim fakültesinde mevcut olan bölümler arasında da işbirliği ve iletişim yeterince gelişmediği gözlenmektedir. Devletin eğitim politikasına uygun olarak öğretmenlik formasyonunun desteklenmemesi de önemli sorunla arasında yer almaktadır.Devletin eğitim politikasına uygun olarak öğretmenlik formasyonunun desteklenmemesi de önemli sorunla arasında yer almaktadır.

43 2. Öğretmen Niteliği ile İlgili Sorunlar 2. Öğretmen Niteliği ile İlgili Sorunlar Mevcut öğretmenlerin mesleğin gerekliliklerini bilmesi, kendini geliştirmeleri konusunda yeterince bilinçli ve duyarlı olmadıkları göze çarpmaktadır. Mevcut öğretmenlerin mesleğin gerekliliklerini bilmesi, kendini geliştirmeleri konusunda yeterince bilinçli ve duyarlı olmadıkları göze çarpmaktadır. Hizmet içinde çalışan öğretmenlerde tükenmişlik görülmektedir. Ayrıca öğretmenlerin hazır bulunuşluluk düzeyleri düşük olarak dikkat çekmektedir. Hizmet içinde çalışan öğretmenlerde tükenmişlik görülmektedir. Ayrıca öğretmenlerin hazır bulunuşluluk düzeyleri düşük olarak dikkat çekmektedir. Öğretmenlerin gelişime ve yeniliğe açık olmamaları yeni yaklaşımları kabullenmelerinde direnç göstermeleri eğitimin kalitesinin yükseltilmesinde sorunlara neden olmaktadır Öğretmenlerin gelişime ve yeniliğe açık olmamaları yeni yaklaşımları kabullenmelerinde direnç göstermeleri eğitimin kalitesinin yükseltilmesinde sorunlara neden olmaktadır

44 Mevcut sistemde tüm okulların öğretmen ihtiyacı sayısal olarak halen karşılanamamıştır. Mevcut sistemde tüm okulların öğretmen ihtiyacı sayısal olarak halen karşılanamamıştır. Öğretmenlerin birçoğu Bilgi ve İletişim Teknolojilerini eğitimsel amaçlarla kullanabilme bilgi ve becerisinden yoksun olarak karşımıza çıkmaktadır. Öğretmenlerin birçoğu Bilgi ve İletişim Teknolojilerini eğitimsel amaçlarla kullanabilme bilgi ve becerisinden yoksun olarak karşımıza çıkmaktadır. Öğretmenlerin kurum kültüründen, takım ruhundan ve işbirliğine dayalı faaliyetlerden uzak olduğu görülmektedir. Öğretmenlerin kurum kültüründen, takım ruhundan ve işbirliğine dayalı faaliyetlerden uzak olduğu görülmektedir. Öğretmenlerimizin topluma model olma konusunda eksiklik ve yetersizlikleri mevcuttur. Öğretmenlerimizin topluma model olma konusunda eksiklik ve yetersizlikleri mevcuttur. Öğretmenlerin ölçme ve değerlendirme yöntemlerinde klasik metodlardan uzaklaşıp uluslararası standartlara uygun yaklaşımları benimsemelerinde yeterli bilgi ve beceriye sahip olmadıkları ön plana çıkmaktadır. Öğretmenlerin ölçme ve değerlendirme yöntemlerinde klasik metodlardan uzaklaşıp uluslararası standartlara uygun yaklaşımları benimsemelerinde yeterli bilgi ve beceriye sahip olmadıkları ön plana çıkmaktadır. Öğretmenlerin ekonomik kaygıları halen sürmekte ve bu etkililiklerini düşürmektedir. Öğretmenlerin ekonomik kaygıları halen sürmekte ve bu etkililiklerini düşürmektedir.

45 Öğretmenlerimizin büyük bir kısmı araştırmacı öğretmen ruhuna sahip olamadıklarından dolayı eğitim araştırmalarına yeterince katkıda bulunmamaktadırlar. Öğretmenlerimizin büyük bir kısmı araştırmacı öğretmen ruhuna sahip olamadıklarından dolayı eğitim araştırmalarına yeterince katkıda bulunmamaktadırlar. Eğitim öğretim faaliyetlerinde öğretmenlerin bilimsellikten uzak olduğu gözlenmektedir. Eğitim öğretim faaliyetlerinde öğretmenlerin bilimsellikten uzak olduğu gözlenmektedir. Tüm kademelerde öğretmenlerimizin birçoğunda Türkçe’yi etkili ve yeterli kullanma becerilerinde eksiklikler olduğu dikkati çekmektedir. Duygusallıktan öte öğretmenlerin bilimsel yaklaşmaları gerekir. Tüm kademelerde öğretmenlerimizin birçoğunda Türkçe’yi etkili ve yeterli kullanma becerilerinde eksiklikler olduğu dikkati çekmektedir. Duygusallıktan öte öğretmenlerin bilimsel yaklaşmaları gerekir.

46 3. Yönetici Niteliği ile İlgili Sorunlar 3. Yönetici Niteliği ile İlgili Sorunlar Okullarımızda halen klasik tarzda yönetim uygulayan yöneticiler mevcuttur. Yöneticilerin, yönetsel, finansal, eğitimsel, halkla ilişkiler konularında sorumlulukları çok olmasına rağmen yetkileri oldukça sınırlı düzeydedir. Üniversitelerde lisans düzeyinde yöneticilerin yetiştirileceği bir alan mevcut değildir. Okullarımızda halen klasik tarzda yönetim uygulayan yöneticiler mevcuttur. Yöneticilerin, yönetsel, finansal, eğitimsel, halkla ilişkiler konularında sorumlulukları çok olmasına rağmen yetkileri oldukça sınırlı düzeydedir. Üniversitelerde lisans düzeyinde yöneticilerin yetiştirileceği bir alan mevcut değildir. Yöneticilerin atanma ölçütlerinin sık sık değişmesi işlerlik açısından sorun teşkil etmektedir. Yöneticilerin atanma ölçütlerinin sık sık değişmesi işlerlik açısından sorun teşkil etmektedir. Vizyon ve misyona dayalı liderlik sıfatlarının pek gelişmediği gözlenmektedir. Vizyon ve misyona dayalı liderlik sıfatlarının pek gelişmediği gözlenmektedir. Yöneticinin yetkisini değil etkisini kullanması bir sorun olarak karşımıza çıkmaktadır. Yöneticinin yetkisini değil etkisini kullanması bir sorun olarak karşımıza çıkmaktadır. Okulun yöneticiye tam donanımlı olarak verilmesi gerekmektedir. Okul yöneticilerinin eğitimsel sorunlardan çok okulun inşaat vb gibi işleriyle fazla zaman kaybetmektedirler. Okulun yöneticiye tam donanımlı olarak verilmesi gerekmektedir. Okul yöneticilerinin eğitimsel sorunlardan çok okulun inşaat vb gibi işleriyle fazla zaman kaybetmektedirler.

47 4. Öğretim ve Öğretim Süreci Niteliği ile İlgili Sorunlar 4. Öğretim ve Öğretim Süreci Niteliği ile İlgili Sorunlar Okullara gönderilen onarım ödeneklerinin tatil dönemlerine değil dönem ortasına denk gelmesi sorun yaratmaktadır. Okullara gönderilen onarım ödeneklerinin tatil dönemlerine değil dönem ortasına denk gelmesi sorun yaratmaktadır. Ülkemizde öğretim sürecinin etkililiğinden çok sonuçların dikkate alınması eğitim sistemimizin en büyük sorunudur. Ülkemizde öğretim sürecinin etkililiğinden çok sonuçların dikkate alınması eğitim sistemimizin en büyük sorunudur. Ülkemizde uygulanan ikili ve üçlü eğitim-öğretim uygulamaları eğitim öğretimin kalitesini bir hayli düşürmektedir. Ülkemizde uygulanan ikili ve üçlü eğitim-öğretim uygulamaları eğitim öğretimin kalitesini bir hayli düşürmektedir. Ayrıca eğitim kurumlarına yeterince ödenek ayrılmaması büyük sıkıntılara yol açmaktadır. Ayrıca eğitim kurumlarına yeterince ödenek ayrılmaması büyük sıkıntılara yol açmaktadır. Öğretim süreci içerisinde öğretmenlerin yeni öğretim yaklaşımlarını benimsemelerinde sorunlar yaşanmaktadır. Klasik yöntemler halen öğretmenler tarafından yaygın olarak kullanılmaktadır. Öğretim süreci içerisinde öğretmenlerin yeni öğretim yaklaşımlarını benimsemelerinde sorunlar yaşanmaktadır. Klasik yöntemler halen öğretmenler tarafından yaygın olarak kullanılmaktadır. Eğitim öğretim yılında milli ve dini bayramlardan doğan tatillerin birleştirilmesi eğitim öğretimde aksamalara yol açmaktadır. Eğitim öğretim yılında milli ve dini bayramlardan doğan tatillerin birleştirilmesi eğitim öğretimde aksamalara yol açmaktadır.

48 5. Fiziksel Koşulların Niteliği ile İlgili Sorunlar 5. Fiziksel Koşulların Niteliği ile İlgili Sorunlar Okullarımızın büyük bir bölümü fiziki mekanlar açısından bulundurması gereken bölümler (müzik – resim odası, beden eğitimi salonu, dil laboratuarı, etkinlik salonu vb) itibariyle Avrupa standartlarına kıyasla oldukça düşüktür. Okullarımızın büyük bir bölümü fiziki mekanlar açısından bulundurması gereken bölümler (müzik – resim odası, beden eğitimi salonu, dil laboratuarı, etkinlik salonu vb) itibariyle Avrupa standartlarına kıyasla oldukça düşüktür. Sınıfların bakımı, aydınlatılması, ısınması konularında da ülkemizdeki okullarda bölgesel farklılıklar mevcut olup eşit standartlar yakalanamamıştır. Sınıfların bakımı, aydınlatılması, ısınması konularında da ülkemizdeki okullarda bölgesel farklılıklar mevcut olup eşit standartlar yakalanamamıştır. Sınıflardaki öğrenci mevcudunun fazlalığı nedeniyle oturma sıralarının yeni müfredatın öngördüğü şekilde düzenlenmesi imkanı oldukça düşüktür. Sınıflardaki öğrenci mevcudunun fazlalığı nedeniyle oturma sıralarının yeni müfredatın öngördüğü şekilde düzenlenmesi imkanı oldukça düşüktür. Okullarımızda engelli öğrencilerin rahat hareket edebilecekleri (asansör, oyun alanı vb) imkanlar oldukça kısıtlıdır. Okullarımızda engelli öğrencilerin rahat hareket edebilecekleri (asansör, oyun alanı vb) imkanlar oldukça kısıtlıdır. Okullarımızın oyun bahçeleri daha çok beton kullanılarak yapıldığından dolayı Avrupa’da uygulanan çim oyun alanlarına kıyasla sağlıklı değildir. Okullarımızın oyun bahçeleri daha çok beton kullanılarak yapıldığından dolayı Avrupa’da uygulanan çim oyun alanlarına kıyasla sağlıklı değildir.

49 6. Öğretim Materyali Ve Program Niteliği ile İlgili Sorunlar 6. Öğretim Materyali Ve Program Niteliği ile İlgili Sorunlar Mevcut koşullar göz önüne alındığında okullarımızın büyük bir bölümü yeterli eğitim öğretim materyallerine sahip değillerdir. Özellikle kırsal – kentsel okullarda bu konuda çok büyük farklar gözlenmektedir. Mevcut koşullar göz önüne alındığında okullarımızın büyük bir bölümü yeterli eğitim öğretim materyallerine sahip değillerdir. Özellikle kırsal – kentsel okullarda bu konuda çok büyük farklar gözlenmektedir. Okullarda okutulan ders kitapları öğrencilerin ilgisini çekecek nitelikte hazırlanmamaktadır. Okullarda okutulan ders kitapları öğrencilerin ilgisini çekecek nitelikte hazırlanmamaktadır. Modüler eğitime geçildiği halde ders kitaplarının yazılımında, basımında ve dağıtımında büyük aksamalar yaşanmaktadır. Modüler eğitime geçildiği halde ders kitaplarının yazılımında, basımında ve dağıtımında büyük aksamalar yaşanmaktadır. Hazırlanan basılı ve görsel materyallerin bölgeler ulaştırılmasında gecikme ve sorunlar yaşanmaktadır. Hazırlanan basılı ve görsel materyallerin bölgeler ulaştırılmasında gecikme ve sorunlar yaşanmaktadır. Ders kitaplarında bilimsel, nitelik, imla ve anlatım bozuklukları gibi eksiklikler göze çarpmaktadır. Ders kitaplarında bilimsel, nitelik, imla ve anlatım bozuklukları gibi eksiklikler göze çarpmaktadır. İlköğretim kademesinde hazırlanan yeni müfredatın bölgesel farklılıkları çok fazla dikkate almadığı göze çarpmaktadır İlköğretim kademesinde hazırlanan yeni müfredatın bölgesel farklılıkları çok fazla dikkate almadığı göze çarpmaktadır Yeni müfredatın öğretmenler tarafından uygulanması sürecinde yeterli fiziki imkan ve materyallerin olmaması ve öğretmenlerin ye programı tanımalarındaki güçlükler eğitim öğretim sürecinde beklenen standartlara ulaşılması açısından sorunlar yaratmaktadır. Yeni müfredatın öğretmenler tarafından uygulanması sürecinde yeterli fiziki imkan ve materyallerin olmaması ve öğretmenlerin ye programı tanımalarındaki güçlükler eğitim öğretim sürecinde beklenen standartlara ulaşılması açısından sorunlar yaratmaktadır.

50 7. Öğrenci Niteliği ile İlgili Sorunlar 7. Öğrenci Niteliği ile İlgili Sorunlar Komisyonumuz öğrenci niteliği hakkında Ön Komisyon Raporunda belirtilen sorunların ülke gerçeklerini yansıttığı konusunda mutabakata varmış olup bu sorunların aynen kabul edildiğini belirtmiştir. Ancak bu sorunlara ön komisyon raporundaki önerilere birkaç önerinin daha eklenmesini kararlaştırılmıştır. Komisyonumuz öğrenci niteliği hakkında Ön Komisyon Raporunda belirtilen sorunların ülke gerçeklerini yansıttığı konusunda mutabakata varmış olup bu sorunların aynen kabul edildiğini belirtmiştir. Ancak bu sorunlara ön komisyon raporundaki önerilere birkaç önerinin daha eklenmesini kararlaştırılmıştır. 8. Sosyal Çevre Niteliği ile İlgili Sorunlar 8. Sosyal Çevre Niteliği ile İlgili Sorunlar Özellikle şehir merkezlerinde yaşayan çocukların çarpık kentleşme ve diğer etkenler nedeniyle okul öncesinde sosyalleşebilecekleri oyun alanlarının mevcut olmaması, çocukların evlere adeta hapsedilip sosyalleşme ortamını ilk olarak okulda yaşaması öğretim sürecinde sosyal ve psikolojik problemlerin yaşanmasına sebebiyet vermektedir. Özellikle şehir merkezlerinde yaşayan çocukların çarpık kentleşme ve diğer etkenler nedeniyle okul öncesinde sosyalleşebilecekleri oyun alanlarının mevcut olmaması, çocukların evlere adeta hapsedilip sosyalleşme ortamını ilk olarak okulda yaşaması öğretim sürecinde sosyal ve psikolojik problemlerin yaşanmasına sebebiyet vermektedir. Ülkemizde son yıllarda yaşanan okullarda ve dışarıdaki şiddet olaylarında medyanın son derece olumsuz etki yaptığı ülkenin sosyal ve ahlaki değerlerinin korunması açısından okullarımızda problemler yaşanmaktadır. Ülkemizde son yıllarda yaşanan okullarda ve dışarıdaki şiddet olaylarında medyanın son derece olumsuz etki yaptığı ülkenin sosyal ve ahlaki değerlerinin korunması açısından okullarımızda problemler yaşanmaktadır. Okul etraflarında yasal olmadığı halde açılan internet kafe vb. mekanlar okullardaki öğrencileri ve dolayısıyla öğretim ve öğrenme sürecini olumsuz yönde etkilemektedir. Okul etraflarında yasal olmadığı halde açılan internet kafe vb. mekanlar okullardaki öğrencileri ve dolayısıyla öğretim ve öğrenme sürecini olumsuz yönde etkilemektedir. Kültürel anlamda bazı bölgelerde okul çağındaki çocukların okula gönderilmemesi yine fırsat eşitliği açısından ülkemiz için son derece zararlı sonuçlar doğurabilmektedir. Kültürel anlamda bazı bölgelerde okul çağındaki çocukların okula gönderilmemesi yine fırsat eşitliği açısından ülkemiz için son derece zararlı sonuçlar doğurabilmektedir. Okullarımızın içinde bulunduğu toplumu geliştirici, yenileyici faaliyetlerden uzak olduğu göze çarpmaktadır. Okullarımızın içinde bulunduğu toplumu geliştirici, yenileyici faaliyetlerden uzak olduğu göze çarpmaktadır.

51 ÖNERİLER ÖNERİLER Komisyonumuz yukarıda belirtilen sorunlara ilişkin aşağıdaki çözüm önerilerinin uygun olacağını kararlaştırmıştır. Komisyonumuz yukarıda belirtilen sorunlara ilişkin aşağıdaki çözüm önerilerinin uygun olacağını kararlaştırmıştır. 1. Öğretmen Yetiştirme ve Kurumlarının Niteliğine Yönelik Öneriler 1. Öğretmen Yetiştirme ve Kurumlarının Niteliğine Yönelik Öneriler Eğitim fakültelerinde görev alan öğretim elemanlarının nitelik ve nicelik olarak geliştirilmesi, öğretim elemanlarının alınma kriterlerinin yeniden gözden geçirilerek düzenlenmesi gerekmektedir. Eğitim fakültelerinde görev alan öğretim elemanlarının nitelik ve nicelik olarak geliştirilmesi, öğretim elemanlarının alınma kriterlerinin yeniden gözden geçirilerek düzenlenmesi gerekmektedir. Eğitim fakültesine gelen öğrencilerin sadece sınavla alınmaması gerekir. Bireylerin kişisel özelliklerini de dikkate alan, sosyal becerileri, özgüveni, kendini ifade etme yeterliliği, psikolojik sağlığı, sabır ve hoşgörü düzeyini göz önünde bulunduran bir sistem oluşturulmalıdır. Eğitim fakültesine gelen öğrencilerin sadece sınavla alınmaması gerekir. Bireylerin kişisel özelliklerini de dikkate alan, sosyal becerileri, özgüveni, kendini ifade etme yeterliliği, psikolojik sağlığı, sabır ve hoşgörü düzeyini göz önünde bulunduran bir sistem oluşturulmalıdır. Anadolu öğretmen liselerine tekrar işlerlik kazandırılarak niteliğinin artırılması gerekmektedir. Anadolu öğretmen liselerine tekrar işlerlik kazandırılarak niteliğinin artırılması gerekmektedir. Eğitim fakültelerinde kullanılan programların mevcut okullardaki programlara paralelliğinin sağlanarak toplumun ihtiyaçlarına göre ayarlamasının yapılması gerekmektedir.. Eğitim fakültelerinde kullanılan programların mevcut okullardaki programlara paralelliğinin sağlanarak toplumun ihtiyaçlarına göre ayarlamasının yapılması gerekmektedir.. YÖK ve MEB’in üniversiteler arası iletişimi teşvik etmesi ve koordinasyonun sağlanmasında etkili olması gerekmektedir. YÖK ve MEB’in üniversiteler arası iletişimi teşvik etmesi ve koordinasyonun sağlanmasında etkili olması gerekmektedir. Öğretmenlik formasyon derslerinin daha etkinleştirilmesi, Türkiye gerçeğine uygun olarak düzenlenmesi gereklidir. Öğretmenlik formasyon derslerinin daha etkinleştirilmesi, Türkiye gerçeğine uygun olarak düzenlenmesi gereklidir. Eğitim fakültelerindeki bilimsel çalışmaların desteklenmesi önemli bir husustur. Eğitim fakültelerindeki bilimsel çalışmaların desteklenmesi önemli bir husustur.

52 Türkiye’de hangi alanda kaç öğretmen var gibi araştırmalar dikkate alınarak ihtiyaca göre bölüm açılması gerekir. Politik, ekonomik, kaygılara dayalı bölümler açılmasından kaçınılmalıdır. Türkiye’de hangi alanda kaç öğretmen var gibi araştırmalar dikkate alınarak ihtiyaca göre bölüm açılması gerekir. Politik, ekonomik, kaygılara dayalı bölümler açılmasından kaçınılmalıdır. Eğitim fakültelerinde fiziksel şartların iyileştirilmesi, bilişim teknolojilerinin geliştirilmesi, sınıf mevcutlarının düzenlenmesi gerekmektedir. Eğitim fakültelerinde fiziksel şartların iyileştirilmesi, bilişim teknolojilerinin geliştirilmesi, sınıf mevcutlarının düzenlenmesi gerekmektedir. Öğretmen yetiştiren fakültelerdeki eğitim öğretim normlarının Türkiye genelinde standart hale gelmesi için ortak çalışmaların yürütülmesi gereklidir. Öğretmen yetiştiren fakültelerdeki eğitim öğretim normlarının Türkiye genelinde standart hale gelmesi için ortak çalışmaların yürütülmesi gereklidir. Eğitim fakültelerindeki mezunların sonraki süreçte izlenmesi için iletişim bağlarının güçlendirilmesi gerekmektedir. Eğitim fakültelerindeki mezunların sonraki süreçte izlenmesi için iletişim bağlarının güçlendirilmesi gerekmektedir. MEB ile YÖK arasında işbirliğinin geliştirilmesi, eğitim politikalarının ortak oluşturulması Türkiye’nin çıkarları açısından çok büyük önem taşımaktadır. MEB ile YÖK arasında işbirliğinin geliştirilmesi, eğitim politikalarının ortak oluşturulması Türkiye’nin çıkarları açısından çok büyük önem taşımaktadır.

53 2. Öğretmen Niteliğine Yönelik Öneriler 2. Öğretmen Niteliğine Yönelik Öneriler Milli Eğitim Sisteminin hızlı bir değişim ve gelişim süreci içinde olduğu ve buna paralel olarak; yeni sistemi ve gelişmeleri kapsayan hizmetiçi eğitim faaliyetlerinin planlanması ve bütün öğretmenlere zorunlu olarak bu eğitimden geçmeleri sağlanmalıdır. Milli Eğitim Sisteminin hızlı bir değişim ve gelişim süreci içinde olduğu ve buna paralel olarak; yeni sistemi ve gelişmeleri kapsayan hizmetiçi eğitim faaliyetlerinin planlanması ve bütün öğretmenlere zorunlu olarak bu eğitimden geçmeleri sağlanmalıdır. Hizmetiçi eğitim tatil dönemlerinde yapılmalıdır. Hizmetiçi eğitim tatil dönemlerinde yapılmalıdır. Performans değerlendirmesinin gündeme gelmesi gerekir. Kariyer yükselmelerinin performansa dayalı bir sistemle daha objektif bir şekilde gerçekleştirilmesi gerekmektedir. Performans değerlendirmesinin gündeme gelmesi gerekir. Kariyer yükselmelerinin performansa dayalı bir sistemle daha objektif bir şekilde gerçekleştirilmesi gerekmektedir. Öğretmenlerin toplum içerisinde saygınlığının yeniden kazandırılabilmesi için maddi ve manevi desteklerin artırılması gerekmektedir. Öğretmenlerin toplum içerisinde saygınlığının yeniden kazandırılabilmesi için maddi ve manevi desteklerin artırılması gerekmektedir. Okul kültürünün geliştirilmesi için öğretmenlerin çalıştıkları okulları benimsemeleri, ait olma duygularının geliştirilmesi gerekmektedir. Okul kültürünün geliştirilmesi için öğretmenlerin çalıştıkları okulları benimsemeleri, ait olma duygularının geliştirilmesi gerekmektedir.

54 Eğitim fakültelerinde öğretmenlik formasyonuna (tavır, tutum, beceri, alışkanlık, model olma vb) önem verilmesi gerekmektedir. Eğitim fakültelerinde öğretmenlik formasyonuna (tavır, tutum, beceri, alışkanlık, model olma vb) önem verilmesi gerekmektedir. Ölçme ve değerlendirme konularında öğretmenlerin uluslararası standartlara paralel yetiştirilmeleri, dünyadaki yeni yaklaşımlardan haberdar edilmeleri gerekmektedir. Ölçme ve değerlendirme konularında öğretmenlerin uluslararası standartlara paralel yetiştirilmeleri, dünyadaki yeni yaklaşımlardan haberdar edilmeleri gerekmektedir. Eğitim fakültelerinden başlayarak hizmet içinde de öğretmelerin Bilgi ve İletişim Teknolojilerini kullanma bilgi ve becerileri geliştirilmelidir. Eğitim fakültelerinden başlayarak hizmet içinde de öğretmelerin Bilgi ve İletişim Teknolojilerini kullanma bilgi ve becerileri geliştirilmelidir. Öğretmenlerin akademik becerilerinin geliştirilmesi yanında sosyal becerilerine de (eleştirel düşünme, empati, girişimcilik, iletişim, vb) ağırlık verilmesi gerekmektedir. Öğretmenlerin akademik becerilerinin geliştirilmesi yanında sosyal becerilerine de (eleştirel düşünme, empati, girişimcilik, iletişim, vb) ağırlık verilmesi gerekmektedir. Öğretmenlerin sürekli profesyonel gelişim çerçevesinde kendilerini yenilemeleri ve bu bilincin yerleştirilmesi için çalışmaların yapılması gerekmektedir. Öğretmenlerin sürekli profesyonel gelişim çerçevesinde kendilerini yenilemeleri ve bu bilincin yerleştirilmesi için çalışmaların yapılması gerekmektedir. Eğitimdeki bilimsel araştırmalara katılım konusunda öğretmenler daha çok teşvik edilmeli, bu konuda gerekli araştırma yöntemleriyle ilgili bilgi ve beceriler konusunda üniversitelerdeki akademisyenlerden yardım alınması önerilmektedir. Eğitimdeki bilimsel araştırmalara katılım konusunda öğretmenler daha çok teşvik edilmeli, bu konuda gerekli araştırma yöntemleriyle ilgili bilgi ve beceriler konusunda üniversitelerdeki akademisyenlerden yardım alınması önerilmektedir. Sosyal ve psikolojik sağlığı yerinde olmayan ancak hizmet içinde yer alan öğretmenlerin yeterlilikleri tekrar gözden geçirilmelidir. Sosyal ve psikolojik sağlığı yerinde olmayan ancak hizmet içinde yer alan öğretmenlerin yeterlilikleri tekrar gözden geçirilmelidir.

55 3. Yönetici Niteliğine Yönelik Öneriler 3. Yönetici Niteliğine Yönelik Öneriler Yöneticilerin atanmasında teorik sınavların yanı sıra, kişilik özellikleri vizyon, misyon, kurum kültürünü oluşturabilme, liderlik gibi özelliklerinde ölçülmesi gerekmektedir. Bunun için objektif kriterlerin oluşturulması önemlidir. Yöneticilerin atanmasında teorik sınavların yanı sıra, kişilik özellikleri vizyon, misyon, kurum kültürünü oluşturabilme, liderlik gibi özelliklerinde ölçülmesi gerekmektedir. Bunun için objektif kriterlerin oluşturulması önemlidir. Yönetsel, finansal, eğitimsel ve halkla ilişkiler alanlarında sorumluluk kadar gerekli düzenlemeleri yapabilmeleri açısından yeteri düzeyde yetkilerinin de yöneticilere verilmesi gerekmektedir. Yönetsel, finansal, eğitimsel ve halkla ilişkiler alanlarında sorumluluk kadar gerekli düzenlemeleri yapabilmeleri açısından yeteri düzeyde yetkilerinin de yöneticilere verilmesi gerekmektedir. Okul yöneticileri yetki ve sorumluluklarını gerektiğinde okuldaki diğer idarecilere devredebilmelidir. Okul yöneticileri yetki ve sorumluluklarını gerektiğinde okuldaki diğer idarecilere devredebilmelidir. Yöneticilerin sicil değerlendirmeleri yapılırken öğretmen, öğrenci, velilerinde görüşleri dikkate alınmalı ve performans değerlendirmelerine dayalı objektif sicil raporlarının oluşturulması gerekmektedir. Yöneticilerin sicil değerlendirmeleri yapılırken öğretmen, öğrenci, velilerinde görüşleri dikkate alınmalı ve performans değerlendirmelerine dayalı objektif sicil raporlarının oluşturulması gerekmektedir. Okul yöneticilerinin öğretmen, öğrenci ve veli temsilcilerinden oluşan grup tarafından gizli oylama usulü ile seçilmesi alternatif bir atama biçimi olarak önerilmektedir. Okul yöneticilerinin öğretmen, öğrenci ve veli temsilcilerinden oluşan grup tarafından gizli oylama usulü ile seçilmesi alternatif bir atama biçimi olarak önerilmektedir. Okullarda yönetici olabilmek için üniversitelerin ilgili fakültelerinde eğitim yöneticiliği bölümlerinde yüksek lisans yapmaları zorunlu hale getirilmelidir. Okullarda yönetici olabilmek için üniversitelerin ilgili fakültelerinde eğitim yöneticiliği bölümlerinde yüksek lisans yapmaları zorunlu hale getirilmelidir. Eğitim mevzuatındaki yönetmeliklerin, yönerge ve genelgelerin bilimsel esaslara dayandırılarak hazırlanması ve çok sık değişikliğe gidilmemesi gereklidir. Eğitim mevzuatındaki yönetmeliklerin, yönerge ve genelgelerin bilimsel esaslara dayandırılarak hazırlanması ve çok sık değişikliğe gidilmemesi gereklidir. Okul yöneticileri okuldaki personeli ilgi ve motivasyonlarını artırıcı, onları dinleyen, teşvik eden, sorunlara pratik çözüm üretebilen bir anlayışa sahip olmalıdırlar. Okul yöneticileri okuldaki personeli ilgi ve motivasyonlarını artırıcı, onları dinleyen, teşvik eden, sorunlara pratik çözüm üretebilen bir anlayışa sahip olmalıdırlar. Okullarla ilgili bakım, onarım, ihale ve benzeri işlerin Milli Eğitimdeki belli bir birim tarafından yapılması, okul yöneticilerinin daha çok eğitimsel işlere zaman ayırmaları teşvik edilmelidir. Okullarla ilgili bakım, onarım, ihale ve benzeri işlerin Milli Eğitimdeki belli bir birim tarafından yapılması, okul yöneticilerinin daha çok eğitimsel işlere zaman ayırmaları teşvik edilmelidir.

56 4. Öğretim ve Öğretim Süreci Niteliğine Yönelik Öneriler 4. Öğretim ve Öğretim Süreci Niteliğine Yönelik Öneriler Eğitim – öğretim yılında kopuklukların yaşanmaması için birleştirilmiş uzun ara tatillerden vazgeçilmesi gerekmektedir. Eğitim – öğretim yılında kopuklukların yaşanmaması için birleştirilmiş uzun ara tatillerden vazgeçilmesi gerekmektedir. Bakım Onarım ödeneklerinin dönem ortasında değil, daha iyi bir planlamayla tatile girildiğinde verilmesi uygun olacaktır. Bakım Onarım ödeneklerinin dönem ortasında değil, daha iyi bir planlamayla tatile girildiğinde verilmesi uygun olacaktır. Eğitim öğretimde ölçme ve değerlendirme çalışmalarının süreç içinde de yapılması gerekmektedir. Eğitim öğretimde ölçme ve değerlendirme çalışmalarının süreç içinde de yapılması gerekmektedir. İkili eğitim uygulamalarından kademeli olarak Normal müstakil sınıf uygulamalarına geçilmesi gerekmektedir. İkili eğitim uygulamalarından kademeli olarak Normal müstakil sınıf uygulamalarına geçilmesi gerekmektedir. Eğitim kurumlarına ayrılan ödeneğin yeterli düzeye çıkartılması gerekmektedir. Eğitim kurumlarına ayrılan ödeneğin yeterli düzeye çıkartılması gerekmektedir. Birleştirilmiş sınıf uygulamalarından uzun vadede vazgeçilip kademeli sınıflı okullara geçişin sağlanması gerekmektedir. Birleştirilmiş sınıf uygulamalarından uzun vadede vazgeçilip kademeli sınıflı okullara geçişin sağlanması gerekmektedir. Stratejik planlamaların acilen hayata geçirilmesi gerekmektedir. Stratejik planlamaların acilen hayata geçirilmesi gerekmektedir. OKS ve ÖSS gibi sınavların mevcut öğretim programlarına ve yaklaşımlara paralel hazırlanarak dershanelere ve okul kurslarına olan ilginin azaltılması gerekmektedir. OKS ve ÖSS gibi sınavların mevcut öğretim programlarına ve yaklaşımlara paralel hazırlanarak dershanelere ve okul kurslarına olan ilginin azaltılması gerekmektedir.

57 5. Fiziksel Koşulların Niteliğine Yönelik Öneriler 5. Fiziksel Koşulların Niteliğine Yönelik Öneriler Mevcut şartlar içerisinde okullarımıza ek binalar yapılması veya diğer alternatif çözümlerle gereken bölümlerin okullara kazandırılması gerekmektedir. Mevcut şartlar içerisinde okullarımıza ek binalar yapılması veya diğer alternatif çözümlerle gereken bölümlerin okullara kazandırılması gerekmektedir. Sınıfların aydınlatılması, bakımı ve ısınması konusunda halkın ve çevredeki diğer sektörlerin bilinçlendirilerek yardım alınması ve bölgesel farkların ve coğrafi etkilerin en aza indirilmesi gerekmektedir. Sınıfların aydınlatılması, bakımı ve ısınması konusunda halkın ve çevredeki diğer sektörlerin bilinçlendirilerek yardım alınması ve bölgesel farkların ve coğrafi etkilerin en aza indirilmesi gerekmektedir. Sınıflardaki öğrenci mevcudunun azaltılması için yeni derslikler açılması ve yeni müfredatın daha etkili olabilmesi için gereken tedbirlerin hızla alınması gerekmektedir. Sınıflardaki öğrenci mevcudunun azaltılması için yeni derslikler açılması ve yeni müfredatın daha etkili olabilmesi için gereken tedbirlerin hızla alınması gerekmektedir. Okullarımızda engelli öğrencilere yönelik fiziksel düzenlemelerin acilen yapılması bu konuda gerekli finansmanın sağlanması önerilmektedir. Okullarımızda engelli öğrencilere yönelik fiziksel düzenlemelerin acilen yapılması bu konuda gerekli finansmanın sağlanması önerilmektedir. Okulların oyun bahçelerinin Avrupa ülkeleri standardına getirilmesi uzun vadede dikkate alınması gereken önemli tedbirlerden biridir. Okulların oyun bahçelerinin Avrupa ülkeleri standardına getirilmesi uzun vadede dikkate alınması gereken önemli tedbirlerden biridir.

58 6. Öğretim Materyali Ve Program Niteliğine Yönelik Öneriler 6. Öğretim Materyali Ve Program Niteliğine Yönelik Öneriler Okullarımızda özel sektörden de destek alınarak (üniversite – endüstri işbirliği) eğitim – öğretim materyallerinin uzman eğitimcilerin görüşleri doğrultusunda hazırlanarak okulların materyal ihtiyacının giderilmesi gerekmektedir. Okullarımızda özel sektörden de destek alınarak (üniversite – endüstri işbirliği) eğitim – öğretim materyallerinin uzman eğitimcilerin görüşleri doğrultusunda hazırlanarak okulların materyal ihtiyacının giderilmesi gerekmektedir. Ders kitaplarını hazırlayan komisyonların öğretmen ve eğitimci akademisyenlerden oluşturulması ve ders kitaplarının görsel materyallerle desteklenerek uygun tasarımlar yapılması ve öğrencilerin ilgilerinin artırılması yönünde tedbirlerin alınması gerekmektedir. Ders kitaplarını hazırlayan komisyonların öğretmen ve eğitimci akademisyenlerden oluşturulması ve ders kitaplarının görsel materyallerle desteklenerek uygun tasarımlar yapılması ve öğrencilerin ilgilerinin artırılması yönünde tedbirlerin alınması gerekmektedir. Okullara ders kitaplarının ulaştırılmasında planlı ve sistematik yaklaşımlar dikkate alınmalıdır. Okullara ders kitaplarının ulaştırılmasında planlı ve sistematik yaklaşımlar dikkate alınmalıdır. Ders kitaplarının bilimsel ve imla hatalarından arındırılması için eğitim uygulayıcılarından görüş alınmalı ve uygulamaya konmalıdır. Ders kitaplarının bilimsel ve imla hatalarından arındırılması için eğitim uygulayıcılarından görüş alınmalı ve uygulamaya konmalıdır. Özellikle yeni öğretim programlarının bölgesel farklılıkları da dikkate alacak şekilde yeniden düzenlenmesi gerekmektedir. Özellikle yeni öğretim programlarının bölgesel farklılıkları da dikkate alacak şekilde yeniden düzenlenmesi gerekmektedir. Uygulamaya konan müfredatın etkili olabilmesi için gerekli materyal desteğinin sağlanması, hizmet içi eğitimlerle öğretmenlerin yeni yaklaşımlara dayalı hazırlanan programların felsefesini daha iyi anlamaları sağlanmalıdır. Uygulamaya konan müfredatın etkili olabilmesi için gerekli materyal desteğinin sağlanması, hizmet içi eğitimlerle öğretmenlerin yeni yaklaşımlara dayalı hazırlanan programların felsefesini daha iyi anlamaları sağlanmalıdır.

59 7. Öğrenci Niteliğine Yönelik Öneriler 7. Öğrenci Niteliğine Yönelik Öneriler Öğrencilerin hazır bulunuşluk seviyelerinin eşit düzeye getirilmesi için okul öncesi eğitimin zorunlu hale getirilmelidir. Öğrencilerin hazır bulunuşluk seviyelerinin eşit düzeye getirilmesi için okul öncesi eğitimin zorunlu hale getirilmelidir. Ailelerin sosyo-ekonomik durumlarından kaynaklanan sorunların aile eğitimi çalışmalarına ağırlık verilerek giderilmesi yolunun tercih edilmelidir. Ailelerin sosyo-ekonomik durumlarından kaynaklanan sorunların aile eğitimi çalışmalarına ağırlık verilerek giderilmesi yolunun tercih edilmelidir. Okullar arasındaki öğrenci farklılıklarının giderilmesi için toplumun her kesiminin bilinçlendirilerek okullara gereken desteğin sağlanmalıdır. Okullar arasındaki öğrenci farklılıklarının giderilmesi için toplumun her kesiminin bilinçlendirilerek okullara gereken desteğin sağlanmalıdır.

60 8. Sosyal Çevre Niteliğine Yönelik Öneriler 8. Sosyal Çevre Niteliğine Yönelik Öneriler Öğrencilerin okula gelmeden önce sosyalleşebilmeleri açısından özellikle şehir merkezlerinde sağlıklı ve güvenli oyun alanlarının açılması önerilmektedir. Öğrencilerin okula gelmeden önce sosyalleşebilmeleri açısından özellikle şehir merkezlerinde sağlıklı ve güvenli oyun alanlarının açılması önerilmektedir. Okullarda yaşanan şiddet olaylarında medyanın daha hassas olmasının sağlanması için yasal düzenlemelerin yapılması, halkında bilinçlendirilerek toplumsal duyarlılığın işbirliği içinde geliştirilmelidir. Okullarda yaşanan şiddet olaylarında medyanın daha hassas olmasının sağlanması için yasal düzenlemelerin yapılması, halkında bilinçlendirilerek toplumsal duyarlılığın işbirliği içinde geliştirilmelidir. Okul etraflarında açılan internet ve oyun salonlarının yasal düzenlemelerle okul çevrelerinden uzaklaştırılması, daha güvenli ortamlar yaratılması için ilgili kurumlarla işbirliği çalışmalarının artırılmalıdır. Okul etraflarında açılan internet ve oyun salonlarının yasal düzenlemelerle okul çevrelerinden uzaklaştırılması, daha güvenli ortamlar yaratılması için ilgili kurumlarla işbirliği çalışmalarının artırılmalıdır. Bazı bilgelerde gözlenen özellikle kız çocuklarının okula gönderilmesi gibi konularda hali hazırda başlatılan kampanyaların desteklenerek sürekliliğinin sağlanması, toplumun her kesiminden bireylerin yazılı ve görsel medya aracılığıyla bilinçlendirilmelidir. Bazı bilgelerde gözlenen özellikle kız çocuklarının okula gönderilmesi gibi konularda hali hazırda başlatılan kampanyaların desteklenerek sürekliliğinin sağlanması, toplumun her kesiminden bireylerin yazılı ve görsel medya aracılığıyla bilinçlendirilmelidir. Okullarımızın sadece kendi içine kapalı olmalarından kurtarılıp toplumu bilgilendiren birer değişim ve gelişim merkezleri olmaları sağlanmalıdır. Okullarımızın sadece kendi içine kapalı olmalarından kurtarılıp toplumu bilgilendiren birer değişim ve gelişim merkezleri olmaları sağlanmalıdır.

61 ÖN KOMİSYON RAPORU İLE İLGİLİ GÖRÜŞLER ÖN KOMİSYON RAPORU İLE İLGİLİ GÖRÜŞLER “Eğitimde Nitelik” konusu üzerinde çalışan komisyonumuz, ön komisyonun hazırlamış olduğu raporun konuyla ilgili bölümlerini titizlikle incelemiş ve üzerinde fikir alışverişinde bulunmuştur. “Eğitimde Nitelik” konusu üzerinde çalışan komisyonumuz, ön komisyonun hazırlamış olduğu raporun konuyla ilgili bölümlerini titizlikle incelemiş ve üzerinde fikir alışverişinde bulunmuştur. Rapor üzerinde komisyon üyeleri fikirlerini beyan etmiş ve bu görüşler üzerinde tartışılmıştır. Rapor üzerinde komisyon üyeleri fikirlerini beyan etmiş ve bu görüşler üzerinde tartışılmıştır. Sonuç olarak komisyonumuz ön komisyon raporunun büyük ölçüde ülke gerçeklerini yansıttığı kararına oy birliğiyle ulaşmıştır. Raporda ortaya konan sorunlar ve getirilen çözüm önerileri komisyonumuz tarafından da desteklenmektedir. Sonuç olarak komisyonumuz ön komisyon raporunun büyük ölçüde ülke gerçeklerini yansıttığı kararına oy birliğiyle ulaşmıştır. Raporda ortaya konan sorunlar ve getirilen çözüm önerileri komisyonumuz tarafından da desteklenmektedir. Ancak bu raporda da görüleceği üzere ön komisyonun hazırlamış olduğu rapora paralel olarak dile getirilmeyen mevcut durum, sorunlar ve çözüm önerileri komisyonumuzun hassas ve titiz çalışmasıyla ön plana çıkarılmıştır. Komisyonumuzun hazırlamış olduğu bu rapordaki sorun ve çözüm önerilerinin de 17. Milli Eğitim Şurasına katkı sağlayacağı inancı komisyon üyeleri tarafından dile getirilmiştir. Ancak bu raporda da görüleceği üzere ön komisyonun hazırlamış olduğu rapora paralel olarak dile getirilmeyen mevcut durum, sorunlar ve çözüm önerileri komisyonumuzun hassas ve titiz çalışmasıyla ön plana çıkarılmıştır. Komisyonumuzun hazırlamış olduğu bu rapordaki sorun ve çözüm önerilerinin de 17. Milli Eğitim Şurasına katkı sağlayacağı inancı komisyon üyeleri tarafından dile getirilmiştir.


"KÜRESELLEŞME VE AVRUPA BİRLİĞİ SÜRECİNDE TÜRK MİLLİ EĞİTİM SİSTEMİ YAŞAM BOYU ÖĞRENME." indir ppt

Benzer bir sunumlar


Google Reklamları