Sunum yükleniyor. Lütfen bekleyiniz

Sunum yükleniyor. Lütfen bekleyiniz

DEMOKRASİYİ YAŞAMAK ! AB DEMOKRATİK VATANDAŞLIK VE İNSAN HAKLARI EĞİTİMİ PROJESİ.

Benzer bir sunumlar


... konulu sunumlar: "DEMOKRASİYİ YAŞAMAK ! AB DEMOKRATİK VATANDAŞLIK VE İNSAN HAKLARI EĞİTİMİ PROJESİ."— Sunum transkripti:

1 DEMOKRASİYİ YAŞAMAK ! AB DEMOKRATİK VATANDAŞLIK VE İNSAN HAKLARI EĞİTİMİ PROJESİ

2 DEMOKRASİYİ YAŞAMAK ! “ CANIM OKULUM” ETKİNLİĞİ

3 DEMOKRASİYİ YAŞAMAK ! KLAVUZ OKUL CANİK FATİH ORTAOKULU PROJE EKİBİNİN OKULUMUZU ZİYARETİ

4 DEMOKRASİYİ YAŞAMAK ! Fiziki Yapı ve Donanım Masası Çalışma Grubu OKUL P

5 DEMOKRASİYİ YAŞAMAK ! 1. İZLEME SEDA A. MASLEN & EVRİM KAHRAMANOĞLU

6 DEMOKRASİYİ YAŞAMAK !

7

8

9

10 2. İZLEME Arzu Burcu TUNER

11 DEMOKRASİYİ YAŞAMAK !

12

13

14 100. YIL İLKOKULU PROJE İLE İLGİLİ HAZIRLADIĞIMIZ AFİŞLER

15 1. AFİŞİMİZ

16 2. AFİŞİMİZ

17 3. AFİŞİMİZ

18 4. AFİŞİMİZ

19 5. AFİŞİMİZ

20 6. AFİŞİMİZ

21 7. AFİŞİMİZ

22 AFİŞLERİMİZ

23 8 MART “KADINA ŞİDDETE HAYIR” AFİŞİMİZ

24 DEMOKRASİYİ YAŞAMAK ! DEMOKRASİ HİKAYELERİ

25 DEMOKRASİYİ YAŞAMAK ! EDA ‘ NIN BENCİLLİĞİ Eda, ikinci sınıfa gidiyordu.Okulda,evde her zaman kendi dediği olsun ister,başkalarının d ü ş ü ncelerine ö nem vermezdi.Kendini daima arkadaşlarından ü st ü n g ö r ü rd ü.Oynanılacak oyuna o karar verir,grup ç alışmalarında sorumluluklarını yerine getirmez,onun yapacağı işleri arkadaşları yapardı. Arkadaşları onun saygısızlıklarından ve bencilliğinden bıkmışlardı. Bir g ü n arkadaşlarıyla okuldan sonra toplanıp oyun oynamaya karar verdiler.Her zamanki gibi ne oynayacaklarına Eda belirlemek istedi.Arkadaşları “ Saklamba ç” oynamak istiyor,Eda ise “ Yakan top ” oynamakta ısrar ediyordu.Bet ü l,adlı arkadaşı sonunda dayanamadı: -Eda, her zaman senin dediğin oluyor.Biz seni kırmamak i ç in senin dediklerini kabul ediyoruz.Fakat sen hi ç bir zaman bizim d ü ş ü ncelerimize saygı g ö stermiyorsun.Bize saygı g ö stermeyi ö ğrenene kadar seninle oynamak istemiyorum,dedi. Diğer arkadaşları da Bet ü l ’ e hak verdiler ve Eda ’ nın yanından ayrıldılar.Eda arkadaşlarına ç ok sinirlendi.Eve gidip sinirli bir şekilde annesine olayı anlattı.Annesi kızına hatalı olduğunu s ö ylese de Eda bunu bir t ü rl ü kabul etmiyordu. Arkadaşları bir hafta boyunca Eda ile ilgilenmediler,onunla oynamadılar.Eda, arkadaşları olmadan ç ok mutsuz olduğunu,onlara haksızlık ettiğini anladı.Bundan sonra arkadaşlarına karşı daha saygılı olacağına s ö z verdi.Arkadaşlarından ö z ü r diledi. Sibel TOKG Ö Z Ö ğretmen

26 DEMOKRASİYİ YAŞAMAK ! EVİMİZDE DEMOKRASİ Erdem, üçü nc ü sınıfa gidiyordu.Kardeşi Emre ise hen ü z okula başlamamıştı.Erdem, anne ve babasından kendisine bir bilgisayar almalarını istemişti.Anne ve babası da eğer yarı yıl tatilinde iyi bir karne getirirse bilgisayar alabileceklerini s ö ylemişlerdi.Nihayet yarı yıl tatili gelmişti.Erdem ’ in karnesi ç ok iyiydi.Anne ve babası eve bir bilgisayar aldılar.Erdem ç ok sevin ç liydi.Babası: -Oğlum, bu bilgisayarı daha ç ok senin ö devlerini yaparken kullanman i ç in aldık.Fakat bu bilgisayarı kardeşin de senin kullanmadığın zamanlarda kullanabilir,dedi.Erdem: -Tabi,babacığım.Kardeşim de istediği zaman bilgisayarda oyun oynayabilir,dedi. Kardeşi de bu işe ç ok sevinmişti.Erdem kadar olmasa da kendisi de bilgisayarın başına oturup oyun oynayabilecekti. Birka ç hafta Erdem sadece ö devleri i ç in bilgisayarı kullandı.Hafta sonları da kardeşi ile birlikte bilgisayar oyunları oynadılar.Fakat sonra Erdem,bir bahane bularak kardeşinin bilgisayarda oynamasına izin vermemeye başladı.Kardeşi artık bu durumdan ç ok sıkılmıştı.Bir akşam ağlayarak anne ve babasının yanına geldi: -Bizim evde bana haksızlık yapılıyor.Bilgisayarla abim kadar benim de oynamaya hakkım var.Ama abimden bana fırsat kalmıyor,dedi. Babası Erdem ’ i yanına ç ağırdı: -Oğlum, biz bilgisayarı alırken kardeşinin de kullanabileceğini s ö ylemiştik.Ayrıca bilgisayarı derslerin i ç in kullanacaktın.Hafta sonu oyun oynayacaktınız.Erdem: -Ama ben b ü y ü ğ ü m.Ben ondan daha ç ok kullanmayı hak ediyorum,dedi. Babası: -Eğer aranızda anlaşamazsanız senin de bilgisayar kullanmana izin vermeyeceğiz,dedi.Erdem: -Tamam baba.Biz kardeşimle bir yol bulacağız,dedi. Ç ocuklar yarım saat sonra odalarından ç ıkıp anne ve babalarının yanına geldiler.Erdem: -Biz kardeşimle bir anlaşma yaptık.Ben ö devim olduğu zaman bilgisayarı kullanacağım.Bunun dışında bilgisayarı hafta sonları oyun i ç in kullanacağız.Cumartesi g ü n ü ö nce kardeşim bilgisayarda oyun oynayacak.Sonra da ben yarım saat oyun oynayacağım,dedi.Anne ve babası ç ocukların anlaşmalarına sevindiler.Emre sevin ç le bağırdı: -Yaşasın, evimizde artık demokrasi var! Sibel TOKG Ö Z Ö ğretmen

27 DEMOKRASİYİ YAŞAMAK ! Y Ü REKTEN MEKTUPLAR Dayanılmaz ağrılar i ç indeydi.Son bir yıldır hep b ö yleydi.S ü rekli hastanelerde tahliller,tetkikler harap ve bitap d ü ş ü rm ü şt ü İbrahim ’ i.İbrahim kolon kanseriydi.Doktorların yaptığı ağrı kesiciler bir iki saat ağrısını dindirebiliyordu.Lakin y ü reğindeki sızıyı hangi ilacın, hangi iğnenin dindireceğini bilemiyordu. Bundan ç ok uzun zamanlar ö nce Anadolu ’ nun şirin bir k ö y ü nde d ü nyaya geldi İbrahim. Ç ok mutlu bir ç ocuktu.Tarlada anne ve babasıyla g ü zel g ü nler ge ç iriyordu.Ta ki annesi bir g ü n evi terk edene kadar.İbrahim altı yaşındaydı.Annesi evi, bir başka erkek uğruna terk etmişti.İşte o g ü nden sonra İbrahim annesiz kaldı,sevgisiz kaldı.Babasını da iki yıl sonra trafik kazasında kaybedince İbrahim ’ e babaannesi bakmaya başladı.Ama İbrahim hi ç bir zaman mutlu olamadı.Anne eli okşamadı sa ç larını,tatlı s ö zler duyamadı.G ü ler y ü z ü n ü hi ç esirgememişti babaannesi ama anne gibi olur mu hi ç ? İbrahim ’ in o g ü nden sonra kalbi katılaştı. Sevgiyi unuttu.Mutlu olmayı bilemedi.Annesinin intikamını her defasında almaya yemin etti.O g ü nden sonra İbrahim b ü t ü n kadınlardan nefret etmeye başladı. Ge ç irdiği onca seneler İbrahim ’ in sertleşen kalbini daha da per ç inleştirdi.Bir g ü n babaannesi İbrahim ’ in evlenmesi gerektiğini s ö yledi. İbrahim her ne kadar istemese de babaannesini kıramadı.K ö y ü n en g ü zel kızını istemeye gittiklerin de daha on sekizindeydi. Hatice ç ok sevmişti oysa İbrahim ’ i.Hatice bir ay par ç ası,yanakları al al,dudakları kiraz,g ö zleri k ö m ü r karasıydı.İbrahim ’ in bir dediğini iki etmemiş,g ö nl ü n ü her zaman hoş tutmuştu.İbrahim ’ e nur topu gibi sağlıklı altı ç ocuk doğurmuştu. Üçü kız, üçü erkek. Her t ü r zorluklarla doğum yapmış,eski g ü zelliğinden eser kalmamıştı.Ama İbrahim Hatice ’ nin değerini hi ç bilememişti.Kadınlara olan kini,intikamı hala s ü r ü yordu.Doğan her erkek ç ocuğunda k ö yde d ü ğ ü n, dernek yapılırken, kız ç ocuklarında kafası ö n ü nde gezerdi. Altı ç ocukla yaşamak ç ok zordu.Allah ’ tan İbrahim ’ in maddi durumu iyiydi de herkese yetişebiliyordu.Tabi buna yetişmek denirse.. Ç ocukların eğitim ihtiya ç ları,zaruri ihtiya ç lar derken İbrahim ç ok zorlanmaya başladı.Evin i ç inde adeta ter ö r estirmeye başladı.Onca yıllık Haticesine,karısına, ç ocuklarının

28 DEMOKRASİYİ YAŞAMAK ! anasına şiddet uygulamaya başladı.Oysa ki Hatice ona y ü reğini vermişti.Sevgisini vermişti.B ü t ü n duygularıyla kendini ona teslim etmişti.Hatice bu durumdan hi ç gocunmadı.''Kocamdır,erimdir.'' Dedi.Hoş şikayet ç i olsa ne olacaktı ki..K ö y yerinde kime a ç acaktı derdini,kim dinlerdi onu kim derdine derman olurdu ki … Herşeyi i ç ine attı Hatice...Y ü reğinde tortop olmuş bir ur gibi duruyordu İbrahim. İbrahim karısına hi ç bir zaman adil davranmadı.Hep aşağıladı onu,''Sen bilmezsin,sen yapamazsın,sen anlamazsın''diyerek onun b ü t ü n haklarını elinden aldı. Ö zg ü rl ü ğ ü n ü eşitliğini aldı.Hatice u ç amaz oldu.Konuşmasına izin verilmedi.Sus pus oldu Hatice.Konuşma hakkı elinden alındı.Artık bir ruh gibiydi Hatice... Ö zg ü r olmak istiyordu, kendi kararlarını kendi vermek istiyordu. Ç ocuklarının ü zerinde de bir hak iddia edemiyordu.İbrahim sadece Hatice ile değil kızları ile de barışık değildi.Kız ç ocuklarının duygularını bastırdı.Onların ö zg ü rl ü klerini kısıtladı.Kızlar,kendilerini birşeyler almak istediklerinde ağabeylerinin ayakkabılarını, kıyafetlerini giymelerini istedi.Kızların hi ç bir zaman yeni kıyafetleri olmadı.Okullarına geniş ayakkabıyla,bol kabanlarla gitmek zorunda kaldılar. İbrahim,hi ç bir zaman kızlarını sevmedi,sevemedi.Onları kucağına alıp sa ç larını okşamadı,bağrına basmadı.Hatice t ü m bunlara kayıtsız kalmıştı.Y ü reği kan ağlıyordu ama yapacak birşey yoktu.İbrahim'in kız ç ocukları bir an ö nce evden ayrılmak, ö zg ü rl ü klerine kavuşmak istiyorlardı.Varlığın i ç inde yoklukla,kıt kanaatle okuyarak birer meslek sahibi oldular ve İbrahimden ayrıldılar zaten İbrahim de bunu istiyordu.Kız ç ocuklarına tahamm ü l ü yoktu.Onların bir an ö nce evden uzaklaşmasını istiyordu. Hi ç bir zaman sevemediler babalarını.Oysa babaları,onları sevseydi,onlarla ilgilenseydi,onlara da eşit davransaydı herşey ne kadar da g ü zel olacaktı.Y ü reklerinin en derininde bir sızı olarak kaldı baba sevgisi.Babalarından g ö remedikleri sevgiyi eşlerinden g ö rmeye ç alıştılar. İbrahim'in kız ve erkek ç ocukları arasında ayrım yapması, her iki tarafa da eşit davranmaması adil olmaması,sevgi ve saygı g ö stermemesi ç ocuklar ü zerinde derin yaralar bıraktı. İbrahim şimdi 75 yaşında. Hastane de yatıyor.Yanında da kızları var.O hi ç adil davranmadığı,eşit olmadığı, ö zg ü rl ü klerini kısıtladığı kızları var.Ama İbrahim'in kalbi acıyor.Kızlarının y ü zlerine bakamıyordu.Yapılan iğneler,ağrı kesiciler, ç ektiği ızdıraplar vız geliyordu. Keşke kızlarına da eşit davransaydı.Onların da ö zg ü rl ü klerini ellerinden almasaydı.Adil olsaydı. Ayrım yapmasaydı...Sevseydi onları,saygı duysaydı onlara... G ö z pınarlarından gelen yaşların hastalığından değil de,y ü rek acısından olduğunu kimselere anlatamazdı ki... SİBEL G Ü NEŞ Ö ğretmen

29 DEMOKRASİYİ YAŞAMAK ! CEREN VE SINIFI O gün okulun ilk günüydü.Ceren uyandığında tatlı bal rengi bir ışık vardı odasının her yanında.Hemen yatağından fırladı, camdan dışarı baktı.güneşin ona göz kırptığını gördü.Heyecanla odasından çıkarak mutfağa koştu. Annesi kahvaltıyı çoktan hazırlamıştı. Kahvaltısını yaptı.Hazırlandıve okula doğru yola çıktı. Okulun bahçesinden içeri girdiğinde çok değişik bir şey olmuştu. Baçede kimsecikler yoktu. Bir elin ona dokunduğunu hissetti.Bu el öğretmeninin eliydi.Birden sınıfta oluverdiler..Ama o sınıf kendi sınıfları değildi sanki.Sınıf o kadar güzeldi ki Ceren gözlerini duvarlardaki resimlerden,resimlerdeki renklerden alamıyordu.Sınıfın her tarafı oyuncaklarla doluydu.Ceren biraz oynadıktan sonra öğretmenine arkadaşlarının nerede olduklarını sordu.Öğretmeni: _Arkadaşların da burada Cerenciğim.Ama burası öyle bir sınıf ki burada sadece sevdiğin arkadaşların olabilir. Ceren çok sevindi.Dönüp baktığında sınıfta sadece Arzu ile Kerem'in olduğunu gördü. Onların yanına gitti.Biraz oynadılar.Ceren öğretmenine sınıf başkanının kim olacağını sordu.Öğretmeni ise bu sınıfta herkesin başkan olduğunu söyledi.Ceren başkan olduğu için çok sevindi.Ama herkesin başkan olduğu bir sınıfta başkan olmanın da bir heyecanı yoktu.Çünkü bu sene Ceren arkadaşları tarafından başkan seçilmeyi umuyordu.Hem arkadaşları tarafından seçilerek başkan olmak daha eğlenceliydi.Ceren arkadaşlarının yanına gidip onlarla oynamak istedi. Ama oynamak da hiç eğlenceli değildi.Çünkü arkadaşları Ceren ne derse onu yapıyorlar hiç itiraz etmiyorlardı. Ceren öğretmeninin yanına giderek burada çok sıkıldığını eski sınıfına geri dönmek istediğini söyledi. Öğretmenine sarıldı ve ağlamaya başladı.Çünkü sevdiği ya da sevmediği bütün arkadaşlarının bulunduğu bir sınıfta kurallara uyarak yaşamanın daha eğlenceli olduğunu anladı. Çiğdem Özkan Öğretmen

30 DEMOKRASİYİ YAŞAMAK ! YAVUZ İLE EREN Yavuz o gün okula gitmek için sabırsızlanıyordu. Çünkü evlerinde bilgisayarları yoktu. Ve yavuz bilgisayarda oynamayı çok seviyordu. O gün bilgisayarda oynama sırası Erenle ikisindeydi. Öğretmenleri her gün iki kişiye tenefüslerde bilgisayarda oynamaları için izin veriyordu.İlk tenefüs zili çaldığında Eren ile Yavuz koşarak bilgisayarın başına geçtiler.Ne olduysa birden kavga etmeye başladılar.O teneffüste ikisi de iyi vakit geçiremedi.Öğretmenleri geldiğinde durumu ona anlattılar. Öğretmenleri yaptıklarının yanlış olduğunu birbirlerinin haklarına saygı göstererek sırayla oynarlarsa daha mutlu olacaklarını söyledi.Yavuz ile Eren öğretmenlerine hak verdiler.Birbirlerinden özür dileyerek yaptıklarının çok yanlış olduğunu söylediler. İkinci teneffüs zili çaldığında Yavuz ile Eren çok güzel vakit geçirdiler. Çiğdem Özkan Öğretmen

31 MUHTARIMIZLA SÖYLEŞİ ÖĞRENCİLERİMİZİN MAHALLE MUHTARIMIZ SN. HAKKI SUCU’ YA YÖNELTTİĞİ SORULAR 1-Muhtar ne demektir? 2-Muhtarın görevleri nelerdir? 3- Muhtarlar kaç yıllığına seçilirler? 4-İhtiyar Heyeti ne demektir? 5-İhtiyar Heyeti ihtiyarlardan mı meydana gelir? Kaç azanız var ? 6-Bir muhtar kaç defa üst üste muhtar seçilebilir? 7- Muhtarın üst amiri kimdir? Muhtar kimden izin alır? Kime karşı sorumludur ? 8-Muhtar olmak için neler gereklidir? Muhtar olmanın şartları nelerdir? 9-Muhtarların maaşı yüksek midir? 10-Muhtarlar silah taşıyabilir mi? 11-Muhtarlık kaldırılırsa ne olur? 12-Muhtarların personeli var mıdır?( Çalıştırdığı insanlar) 13-Muhtarların sosyal güvenliği var mıdır?( Emeklilik hakları )

32 MUHTARIMIZLA SÖYLEŞİ 13-Seçim sürecinde neler yaptınız? Nasıl bir propaganda dönemi geçirdiniz? 14-Muhtarlık bir meslek midir? 15-Muhtarlık seçimlerinde yaşananları anlatır mısınız? 16-Mazbata nedir? Nereden alınır ? 17-Demokrasi ile ilgili düşünceleriniz ve fikirleriniz nelerdir? 18-Okulumuzda yürütülen, AB Demokratik Vatandaşlık İnsan Hakları Eğitimi Projesi ile ilgili bilginiz var mı? 19-Muhtar olarak insanlara ne gibi yardımlarda bulunuyorsunuz? 20-İnsanlar sizden ne gibi sorunlarda yardım istiyorlar? 21-Seçilmenizdeki en büyük etken sizce neydi? 22-Sorun yaşadığınızda destek aldığınız kurumlar var mı? 23-Mahallemizin muhtarı olarak okulumuz için düşündüğünüz projeler var mı? 24- Muhtarlık yaparken yaşadığınız ilginç bir anınızı anlatır mısınız? 25- Muhtarlık mesleğinin zorlukları nelerdir ?

33 MUHTARIMIZLA SÖYLEŞİ

34

35

36

37 DEMOKRASİYİ YAŞAMAK ! TEŞEKKÜR EDERİZ

38 DEMOKRASİYİ YAŞAMAK ! Sunuyu Hazırlayan : Yıldıran YILMAZ Samsun Canik 100. Yıl İlkokulu Müdürü


"DEMOKRASİYİ YAŞAMAK ! AB DEMOKRATİK VATANDAŞLIK VE İNSAN HAKLARI EĞİTİMİ PROJESİ." indir ppt

Benzer bir sunumlar


Google Reklamları