Sunum yükleniyor. Lütfen bekleyiniz

Sunum yükleniyor. Lütfen bekleyiniz

Sultan III.Selim ve «Nizam-ı Cedid»

Benzer bir sunumlar


... konulu sunumlar: "Sultan III.Selim ve «Nizam-ı Cedid»"— Sunum transkripti:

1 Sultan III.Selim ve «Nizam-ı Cedid»

2 III. Selim

3 Fransız İhtilali sonrasında pek çok konuda hızlı değişmeler meydana gelmişti.
1789’da hükümdar olan III. Selim bu değişikliklere tanıklık eden ilk padişahtı. Tahta çıkışından önce de sarayın dışındaki dünyaya ve Avrupa’ya ilgiliydi.

4 Saltanatının ilk üç yılında Rusya’ya karşı yapılan savaşın yönetimi ile meşgul oldu. Askeri durumun kötüye gitmesi ve İngiltere ve Prusya’nın arabuluculuğu ile 1792 Yaş anlaşması imzalandı. İmzalanan barış anlaşmasının ardından «Nizam-ı Cedid» adı verilen reform programlarını başlattı. Böylece merkezi devletin gücünü arttırmayı amaçlıyordu.(özellikle dışarıda Rusya ve içeride Ayana karşı)

5 Geleneksel usullerle adalet sağlanmaya, rüşvet önlenmeye ve ordu güçlendirilmeye çalışıldı. (Özellikle ordu ve vergilerin toplanması konusunda) III. Selim dönemi kendisinden önce uygulanan düzenlemelerle Tanzimat dönemi arasında bir geçiş dönemidir. Aynı zamanda Avrupa ile Osmanlı yöneticileri arasında iletişim açısından da ilginçtir.

6 Nizam-ı Cedid Reformları
Askeri program, orduyu daha yeterli kılma girişimleri ile başlamıştı.(Rüşveti önlemek için askeri ve idari görevleri ayrılmış ve geçen on yıl içerisinde savaşlarda ihmali olan askerler ordudan çıkarılmıştı. Geriye kalan askerinde disiplininin sağlanmasına çalışılarak, paralarının düzenli ödeneceği garanti edilmişti.) Fakat mevcut düzenden dolayı bunların uygulanması kolay değildi.

7 Padişah ve beraberindeki devlet adamları mevcut sistemden gelen engellemeler nedeni ile kökten çözümle yeni bir ordu kurulmasına karar vermişlerdi. 1794’de çalışmalara başlandı. 1807’de III. Selim’in saltanatının sonuna gelindiğinde orduda düzenlemelerde oldukça mesafe kat edilmişti.

8 Bu çalışmalar için hem iyi bir talim ve eğitim hem de para gerektiriyordu.
Talim ve eğitim için yabancı subaylar danışman ve eğitici olarak davet edildi. Bunlar daha çok Fransızlardı. (Tıp okulu, Deniz Mühendisliği Okulunun modernleşmesi, 1795’de Kara Mühendislik Okulunun açılması)

9 Para bulma konusunda ise; düzenli bir bütçe oluşturulmaya çalışılmışsa da geleneksel vergi sisteminin ıslahı ve yapılan diğer düzenlemelerle istenen sonuca ulaşılamamıştır. Devlet gelirini arttırmak için müsadere ve sikkenin ayarını düşürme yoluna gidilmişti. Merkezi yönetimi güçlendirmeye yönelik girişimlerde; maaşların düzenli ödenememesi, görevleri belirleyen açık kuralların olmaması, kayırma ve rüşvet konuları Osmanlı Devleti’nin son döneme kadar karşı karşıya kaldığı sorunlardı.

10 III. Selim döneminin en önemli yönlerinden biri ise; Batılı fikirlerin imparatorluğa akışında açılan yeni imkanlardı. Bu süreçte orduda yeni düzenlemeler için çoğunluğu Fransız olan Avrupalı eğiticiler gelmişti. Bunlar sayesinde Fransızcayı öğrenen öğrenciler yenilikleri eğiticilerle konuşabiliyorlardı. Bu eğiticiler daha öncekilerden daha rahatça, hem Gayr-ı Müslim cemaat ileri gelenleri hem de Osmanlı’nın seçkin yöneticileri ile ilişki kurabildiler.

11 Önemli bir iletişim kanalı ise, Avrupa'da ki Osmanlı elçilikleri idi
Önemli bir iletişim kanalı ise, Avrupa'da ki Osmanlı elçilikleri idi. (Londra, Paris, Viyana ve Berlin’de elçilikler) Deneyim eksikliklerine rağmen batılı yaşamın öncüleri oldular.

12 Sultan III. Selim’in Düşüşü
III. Selim’in izlediği politikalar bir takım hoşnutsuzluklarında gerekçesi olmuştu. (ordu ve halkın memnun olmaması) Merkezi güçlendirme taşrada istenilen sonucu vermemişti. (Napolyon’dan kaynaklanan savaşlarda büyük Ayanlar orduya önemli ölçüde asker temin etmişlerdi.) Ayanın padişah ve padişahın siyasetine karşı tutumu çelişkiliydi. (Bir yandan ulema ve Yeniçerilerin konumunu zayıflatmaya dönük girişimleri destekliyor, diğer yandan merkezi hükümetin etkin denetimini istemiyorlardı.) (Örneğin, Avrupa eyaletlerindeki Ayanın Nizam-ı Cedid birliğinin Edirne'den geri çekilmesini istemesi)

13 Yeniçeri ocağında başlayan ayaklanma sonucunda III
Yeniçeri ocağında başlayan ayaklanma sonucunda III. Selim tahttan indirildi. (Nizam-ı Cedid askerlerinin lağvedilmesi ve önemli ıslahatçıların azledilmesi istenmişti) Reformların şeriatla bağdaşmadığına dair şeyhülislam fetva vermişti.

14 Fransız Devrimi ve Napolyon Savaşları
İçte meydana gelen gelişmelerin yanı sıra bu dönemde meydana gelen dışarıdaki gelişmelerde süreçte engelleyici olmuştu. Fransa ile ilişkiler uzun zamandır dostça idi. Napolyon'un İngiltere’nin sömürge yollarını kesmek amacı ile Mısır seferine kadar bu dostluk devam etmişti. (İngiltere ve Rusya ile ittifak) 1802’de Babıali ve Fransa arasında (El-Ariş) Anlaşması imzalandı. (İngiltere- Fransa arasında Amiens Barışı) 1806’ya gelindiğinde, Fransa ile müttefik olunurken hem İngiltere hem de Rusya ile ilişkiler bozulmuştu.

15 Fransız Devrimi’nin İdeolojik Etkisi
III. Selim, Nizam-ı Cedid’i başlattığında Fransız ihtilalinden ziyade Rusya karşısında karşılaşılan yenilgiden etkilenmişti. Fakat ihtilal öncesinde de padişah Fransızların askeri ve idari becerilerine hayrandı. Bu süreçte yöneticiler üzerinde ihtilalin etkisi sınırlıdır. Mısır’ın işgali Fransız felsefesinden çok Fransa'nın askeri gücünün farkına varılması sonucunu doğurmuştu. Bununla birlikte yabancıların etkisi ile genç bürokratlar sorunların çözümünde akılcı yollara yöneliyorlardı.

16 Avrupa'daki elçiliklerde görev yapan genç memurlar orada bürokrasinin işleyişinden oldukça etkilenmişlerdi. (Osmanlı memuru görevini sağlama alma ihtiyacı içerisinde iken, batıda yönetmeliklerle belirlenen uygulamalar işliyordu.) Diğer fikirlerin (liberalizm, meşrutiyet, yurtseverlik gibi) etkisi ise 19. yüzyılın ortalarına doğru olacaktır.

17 Fransız ihtilalinin asıl etkisi Hristiyan cemaatlerinin okuryazar mensupları üzerinde olmuştu. (İlk etkilerin ticaretle uğraşan Rumlar ve Avusturya ile devamlı temasta olan Sırplar arasında olduğunu söyleyebiliriz.) Fransız ihtilali, «özgürlük, eşitlik, kardeşlik» Fakat özgürlüğün anlamı yurttaşlık haklarının düzenlemesi değil, ulusal bağımsızlık idi. 1808 Sırp ayaklanması, suistimaller, Kara Yorgi Rum milliyetçiliğinin doğuşu Filiki Eterya’nın 1814’de kuruluşu Gelişen milliyetçilik hareketleri imparatorluğun yıkılışında en önemli etken olmuştu.

18 Ekonomik Değişim Bu dönemin ekonomik yönden önemli gelişmelerinden biri Rum tüccar ve nakliyatçıların mevcut konumlarını güçlendirmeleri idi. (Fransa'daki gelişmeler onların Akdeniz'de konumlarının gerilemesine ve Rum tüccarların uzun yol ticaretini devralmaları sonucunu doğurmuştu.) İngilizlerin ablukasına karşılık Fransızların «kıta sistemi» diye bilinen karşı ablukası Osmanlının ticari önemini arttırsa da, bu dönemde Akdeniz ticaret merkezlerinde açılan konsolosluklar etkili olamamıştı. Çünkü, kapitülasyon gibi ayrıcalıkları yoktu.

19 Alemdar Mustafa Paşa: Taşra Ayanları İktidarda
III. Selim tahttan indirilince yerine yeğeni IV. Mustafa geçirilmişti. Fakat Padişahın destekçilerden bir bölümü Rusçuk Ayanı Alemdar Mustafa Paşa’ya sığınmıştı. 1808’de Alemdar Mustafa Paşa III. Selim’i yeniden tahta çıkarmak maksadıyla başkente yürümüştü. Fakat tahta III. Selim’in diğer yeğeni II. Mahmut çıktı. Alemdar Mustafa Paşa birkaç ay olan etkin dönemde Nizam-ı Cedid’i Sekban adı ile canlandırmaya çalıştı. Ayrıca Ayanları İstanbul’a toplantıya davet etti. Sened-i İttifak kabul edildi.

20


"Sultan III.Selim ve «Nizam-ı Cedid»" indir ppt

Benzer bir sunumlar


Google Reklamları