Sunum yükleniyor. Lütfen bekleyiniz

Sunum yükleniyor. Lütfen bekleyiniz

İŞİTME ENGELLİLER MERSİN 2012

Benzer bir sunumlar


... konulu sunumlar: "İŞİTME ENGELLİLER MERSİN 2012"— Sunum transkripti:

1 İŞİTME ENGELLİLER MERSİN 2012

2 İşitme Engelliler Normal işiten, özel bir araç yada teknik kullanmaksızın konuşmayı anlayabilecek kadar iyi işiten kişidir.

3 İşitmenin Gerçekleşebilmesi İçin;
a) Sesin olması, b) Sesin kulağa ulaşması, c) O sesin insan kulağının alabileceği frekans ve şiddet sınırları içinde olması, d) Sesin kulaktaki dış, orta ve iç bölümleri aşması, e) Sesin işitme merkezine ulaşması ve merkezce algılanması gerekmektedir. Bu işlevlerden birinin aksaması işitme yetersizliğini ortaya çıkarabilmektedir. 

4 Yukarıda bahsettiğimiz işlevlerden en az birinin aksaması işitme özrünü ortaya çıkarmaktadır.

5 Ses Katı, sıvı ve gaz türündeki cisimlerin titreşiminden oluşan bir enerjidir. Titreşimden oluşan ses enerjisi uygun iletken ortamda hareket eden dalgalar halinde yayılır. Yayılma kaynağından itibaren her yöne doğru olur.

6 Sesin Özellikleri Kalite : Ses telleri göğüs, gırtlak ve gırtlak üstü bölümlerin yutak, burun, ağız ve baştaki sinüslerin kapasitesi sesin kalitesini belirler. Şiddet: Bir cisim durup dururken kendiliğinden titreşmez. Onun moleküllerini etkileyecek bir başka gücün olması gerekir. İşte o cismi titreştiren güç sesin bir özelliğini belirler ve etkiler. Bu özelliğe şiddet denir.

7 Perde: Cisimlerin bir saniyedeki titreşim sayısı sesin perde özelliğini oluşturur. Bir cismin saniyedeki titreşim sayısı frekans, cps, Hz olarak adlandırılır. Titreşim sayısı fazla olan sesler tiz, ince; titreşim sayısı az olan seslerse pes, kalın olur.

8 Tını Tınnet, ton, nitelik sözlerinin eş anlamlı olarak kullanıldığı bu özellik aynı perde ve aynı şiddette olan seslerin birbirinden ayırt edilmesini sağlar. Her titreşim asıl kaynağından ayrılmadan önce kendi cismi içinde bir takım etkileşimde bulunur. Buna Rezonans denir. Titreşen her cismin seselim özelliği farklı olduğundan kişilerin seslerini birbirinden ayırt ederiz.

9 Sesin Diğer Özellikleri
Ses asıl kaynağından uzaklaştıkça şiddetini kaybeder. Ses dalgalar halinde yayılır, bu dalga yakalanırsa duyulur, yoksa kaybolur. İşitme duyu organı istemsiz ve sürekli çalışarak bu eksikliği kapatır. Ses yayılırken özüre çarparsa kırılma olur ve yön değişir. Çarpma ve kırılma dik açıyla olursa yankı oluşur.

10 Sesin Kulağa Ulaşması İşitmenin gerçekleşmesi için ses dalgalarının varlığı yeterli değil aynı zamanda kulağa ulaşması gerekiyor.ses kaynaktan çıkar çıkmaz iletken bir ortam bulur. Hava boşluğu olursa ses yayılmaz. Bazen şiddeti fazla olan sesler daha düşük seslerin duyulmasını önler.

11 İnsan Kulağının Ses Alma Gücü
İnsan kulağı şiddet ve perde yönünden belirli ölçülerdeki sesi almaya uygundur. Sınırları tek ve kesin bir biçimde ortaya konulmamakla birlikte 16 ile desibel arasında olan sesleri duyabilir.

12 Sesin İşitme Geçit Yolunu Aşması
İnsanın işitme sınırları içinde olup kulağa gelen sesin dış kulak (kulak kepçesi, kulak yolu), orta kulak(üç zar, çekiç örs özengi) iç kulak (yarım daire kanalları ve salyangoz) ve oradan işitme sinirleriyle beyindeki işitme merkezine iletilmesi gerekir.

13

14 İşitme Merkezi Beyinin iki yarı küresinde şakak bölgesinde korteks tabakasında iki işitme merkezi vardır. Her iki kulaktan çıkan işitme sinirleri iki merkeze gider. Ses dalgaları bir tür sinir atımı yada sinir titreşimi olarak gelir. Bunlara anlam kazandırmak, hangi tür titreşimin ne sesi olduğunu ayırt etmek beyinin görevidir. Beyin titreşimi alır sınıflar, yorumlar ve bir anlam verir.

15 Terimler Konuşma dilinde işitme özrüne ilişkin pek çok ve değişik terimlere rastlanmaktadır: sağır, dilsiz, hem sağır hem dilsiz, ahraz, ağır işiten, ağır duyan, lal, samut, tat, iletsel işitme özrü, sinirsel sağırlık, merkez sağırlık, psikolojik sağırlık, anadan doğma sağırlık, sonradan olma sağırlık vb mayıs de toplanan özel eğitim konseyinde “işitme özrü ve işitme özürlüler” terimleri benimsenmiştir.

16 Tanımlar İşitme Kaybı: İşitme testi sonucunda belli bir bireyin aldığı sonuçlar, kabul edilen normal işitme değerlerinden, belirli derecede farklı olduğunda işitme kaybı ortaya çıkmaktadır.

17 İşitme özrü:Özel eğitim konseyinde(1991); işitme duyarlılığının, kişinin gelişim,uyum özellikle iletişimdeki görevini yerine getirememesi şeklinde tanımlanmıştır. İşitme özürlüler: işitme özründen dolayı özel eğitimi gerektiren kişiler işitme özürlülerdir.

18 Sınıflandırma Çeşitli etmenlere göre işitme özrünün sınıflandırılması
1.Derecesi(işitme kaybı) işitmeyen- ağır işiten Çok ağır, ağır, orta-az-çok az A,B,C,D,E,F 2. Oluş zamanı Doğuştan, sonradan Doğum sonrası,edinilmiş, kazanılmış 3. Nedeni Irsi nedenler- sonraki nedenler, edinilmiş nedenler 4. yeri iletimsel-sinirsel-merkezi-karma 5. Oluş biçimi birden-giderek 6. Süreğenliği geçici- kalıcı

19 İşitme Kaybına Göre sınıflandırma
İşitmeyenler(sağırlar): Düzeldikten sonra iyi işiten kulağındaki işitme kayıpları 70 db ve daha fazla olanlara sağır denir. Ağır İşitenler: Düzelttikten sonra iyi işiten kulağındaki işitme kayıpları olağan yollardan ana dilini öğrenmesini ağırlaştıracak derecede olup bu yüzden özel eğitimi gerektirenler.

20 İletimsel işitme özrü: Seslerin orta kulağa ulaşmaması durumudur.
Duyuşsal sinir sistemi özrü: Seslerin dış ve orta kulağı geçip, iç kulağa kadar gelerek buradan beyine ulaşamaması durumuna denir. Merkezi işitme özrü: Beyinin kendine gönderilen sinyalleri yorumlayamaması durumudur. Karma işitme özrü: Orta ve iç kulaktaki hasarın bir arada bulunduğu tiptir.

21 Bu Sınıflandırma Sistemi Dışında Yer Alan Organik Nedenlerden Kaynaklanmayan Bir İşitme Özrü Daha Bulunmaktadır. Bu Durum, Psikolojik İşitme Özrü Olarak Adlandırılır. Yapıda Ve İşleyişte Bozukluk Yoktur Ama Yinede İşitme Gerçekleşmez. Psikolojik Kökenli Olup Çocuklarda Psikotik Durumlarda, Yetişkinlerde Psikonevrozlarla Birlikte Ortaya Çıkar.

22 İşitme Özrünün Nedenleri
İşitme özrü çok değişik nedenlerden ötürü oluşmaktadır. Nedenlerden bazıları ülkeden ülkeye, coğrafi bölgelere bağlı olarak da ortaya çıkabilir. Kalıtım ve bazı hastalıklar bir genellik gösterse bile yinede genelleme yaparken dikkat etmek gerekir.

23 1. Doğum Öncesi Nedenler 2. Doğum Anı Nedenler 3. Doğum Sonrası Nedenler

24 Doğum öncesi nedenler Ana baba yada önceki kuşaklarda görülen işitme özrü kalıtsal olarak doğan bebekte de görülmektedir. Gebeliğin ilk aylarında annenin yakalandığı hastalıklar, bebekle anne arasındaki kan uyuşmazlığı, annenin tedavi amaçlı aldığı ilaçlar, annenin gebelik döneminde uğradığı kazalar, alkol vb maddeler kullanması Akraba evliliği.

25 Doğum Anı Nedenler. Doğum anında birtakım etkenlere ana kadar normal bir gelişim gösteren bebeğin işitmesini özürlü hale getirilebilir. Erken doğum, geç doğum, güç doğum, doğum yaptıran doktor ve ya hemşirenin yanlış işlem yapması, oksijen yetersizliği gibi nedenler sayılabilir. Doğum sırasında meydana gelen komplikasyonlar (kordon dolanması, oksijensiz kalma ...) Doğum sırasında baş, boyun ve kulakta görülen zedelenme.

26 Doğum Sonrası Nedenler
Doğumdan sonra bebeğin gelişimi geçirebileceği hastalıklar, uğrayacağı kazalar ve diğer bazı etkiler işitme özrü yaratabilir. Orta veya iç kulak yapılarında zedelenme Çocukluk hastalıkları (havale, menenjit, kızamıkcık, kızıl...) 3 aydan fazla süren kronik orta kulak iltihabı (otit) Çocukluk yaralanmaları (kafatası kırıkları, çatlakları, baş veya kulaklara şiddetli darbe, çok yüksek sese maruz kalma ve zarar verecek şekilde kulağa sokulan cisimler)

27 Bunlara rağmen işitme yetersizliğinin nedeninin bilinemediği durumlar da vardır.

28 İşitme Özürlü Bireylerin Özellikleri
İşitme özrü olan bireylerin bazı özellikleri vardır. Bu yetersizliğin etkisinden bireyin diğer özelliklerinden, toplumun tutum ve olanaklarından kaynaklanır. Böyle olunca her işitme özürlü, değişik yerde, değişik zamanlarda değişik özellikler gösterebilir. Biz burada sadece etkileri ve iletişim üzerinde duracağız.

29 İşitme Özrünün Etkisi:
Bireysel Etkisi: İşitme özrü ilk başta bireyin dil ve konuşma gelişimini ve dolayısıyla onun iletişim yeteneğini sınırlar gibi görünmektedir. Oysaki işitmesi sürekli olarak özürlü olan birey, özrün niteliği gereği tüm gelişim ve uyumu aksatacak bir özürle karşı karşıyadır.

30 Toplumsal etkileri: Genel nüfus için de işitme özürlülerin oranı %0
Toplumsal etkileri: Genel nüfus için de işitme özürlülerin oranı %0.6 dır yaş arasında yaklaşık kadar işitme özürlü genç var, bunları birey olarak düşünmek yanlıştır, bunlar aileleri ile birlikte hiçte küçümsenmeyecek bir çoğunluktadır.

31 İletişim Özellikleri :
İşitme özürlü çocuklar özürlerinin özelliğine bağlı olarak gelişim alanlarında bazı farklılıklar gösteririler. Ancak bu onların normal işiten akranlarından tamamen farklı olduğu anlamına gelmez. Eğitimdeki amaçlarımızdan biri de işitme özürlü çocukların özürlerinden doğan bu farklılıkları eğitim ve öğretim ile en aza indirmektir.

32 Sesleri duymayan ve sözel uyaranları algılayamayan çocuğun dil kazanımı tam olarak gerçekleşemeyebilir. Soyut düşünmeyi gerektiren becerilerde daha başarısız olabilir. Uyarlama, genel koordinasyon ve denge gerektiren becerilerde başarılarının kısmen daha düşük olduğu söylenebilir.

33 Zihinsel gelişim sürecinde dil önemli bir yer tutar
Zihinsel gelişim sürecinde dil önemli bir yer tutar. İşitme özürlü çocukların dil becerilerindeki, kavram gelişimlerindeki yetersizlik ve işitsel girdinin az olması zihinsel gelişim sürecini de olumsuz olarak etkiler. Okuma yazma gibi dilin kullanımını gerektiren becerileri kazanmada da problemler görülebilir.

34 Sosyal ve duygusal gelişimleri iletişimin sekteye uğramasından dolayı olumsuz etkilenebilir.
Çocukla iletişim kurulmuyor ya da iletişim için çok az zaman harcanıyorsa, çocuğun sosyal çevrenin bir parçası olması, olumlu benlik algısı geliştirmesi gibi konularda problemler yaşanabilir. Topluma uyum sağlamada zorluk çekerler, kendilerini soyutlanmış hissedebilirler

35 Önleme Ve Erken Tanı İşitme özrünün erken farkına varılması işitme özürlü çocukların tüm gelişim alanlarındaki yeteneklerinin özellikle iletişim becerilerinin geliştirilmesi için eğitime mümkün olan en erken dönemde başlayabilme fırsatı yaratmaktadır. Aynı zamanda işitme cihazının erken dönemde kullanılmaya başlanması da eğitimlerinde daha fazla yol alınmasını sağlamaktadır.

36 Öğretmenlere öneriler;
İşitme özürlü çocuklar için sınıfta en uygun oturma yeri sağlanmalı, öğretmene en yakın bulunan ve onun en iyi şekilde görebileceği bir yere oturtulmalıdır. Konuşurken abartılı dudak hareketlerinden kaçınılmalıdır. Konuşma esnasında yüz yüze hemen hemen göz seviyesinde olmaya çalışılmalıdır. Fazla uzun cümlelerden kaçınılmalıdır. Sınıfta gürültünün artması durumunda işitme özürlü öğrencinin kelime ayırt etmede daha fazla zorlandığı dikkate alınmalıdır. İşitme özürlü çocukla iletişim kurarken ona dinlemesi ve düşünmesi için zaman tanıyın, çocuğun ne söylediğinizi anlayıp anlamadığını araştırın, çocuğa bazı şeyler sorun ve size doğru cevap verip vermediğine bakın.

37 İşitme özürli çocukların kendilerini anlatma zorlukları olduğundan, sınıfta onlara daha fazla zaman ayırın ve kendisini ifade edebileceği farklı yolları anlamaya çalışın. İşitme özürli çocukların ilgi-yeteneklerini en iyi şekilde kullanabilmeleri için çocuğu pek çok yönü ile değerlendirin ve ona en uygun olan eğitim programlarını saptayın.Bu durum aile ve diğer derslere giren öğretmenlerle işbirliği yapılarak ortaya çıkarılır. İşitme özürli çocuk işitme cihazı kullanıyorsa müzik yeteneğini geliştirmeye ve program dışı grup faaliyetlerine katılmaya teşvik edin.

38 İstenmeyen bir hareket yaptığında sözel ve yüz ifadeleri ile bu belirtilmelidir.
Normal işiten arkadaşları, işitme özürlü öğrenciye nasıl yaklaşacakları konusunda bilgilendirilmelidirler. Yaşıtları ile sosyal iletişimi desteklenmelidir. Mutlaka sınıfta kaynaşma sağlanmalıdır. İşitme özürlü çocuklar öğretmeni tarafından zamanında fark edilmez ve gerekli önlem alınmazsa bu özrünün dışında bir takım uyum güçlükleri geliştirebilir. İşitme özürlü çocuk bu özrünü gizlemek için yalnızlığı yeğler. Sınıf içinde geçen konuşma, tartışma, soru ve direktifleri anlamayabilir. Bu anlamayış onu alay konusu haline getirebilir. Öğretmen bunları dikkate alarak, sınıfta bazı önlemler almalıdır. İşitme özürlü olan çocuklar sınıftaki etkinlikleri ya gözle ya da sürekli ve zorunlu dinlemeye ve izlemeye çalışacaklarından ötürü bu çocuklar diğer öğrencilerden daha çabuk yorulabilirler. Bu husus öğretmen tarafından dikkate alınmalıdır.  


"İŞİTME ENGELLİLER MERSİN 2012" indir ppt

Benzer bir sunumlar


Google Reklamları