Sunum yükleniyor. Lütfen bekleyiniz

Sunum yükleniyor. Lütfen bekleyiniz

ESER ELEMENTLER Prof. Dr. Arzu SEVEN.

Benzer bir sunumlar


... konulu sunumlar: "ESER ELEMENTLER Prof. Dr. Arzu SEVEN."— Sunum transkripti:

1 ESER ELEMENTLER Prof. Dr. Arzu SEVEN

2 Eser Elementler İnsan ve hayvan dokularında kilogram başına miligram ve ya daha az oranda bulunan inorganik moleküllerdir İnsan vücudunda bulunan eser elementlerin toplam miktarı yaklaşık 10 gr’dır

3 Eksik alındığı zaman işlev bozukluğu oluşturan ve fizyolojik dozlarda bu bozukluğu önleyen element esansiyel kabul edilir Eser elementler, invivo işlemleri için özgüldürler ve bunların yerine benzer kimyasallar geçemez

4 Eser Elementler Enzim aktivitesinde kofaktör ve ya katalizördürler
Normal doku fonksiyonu için şarttırlar Ham besinlerden optimum yararlanma için önemlidirler

5 Eser Elementler Sıklıkla enzimin aktivatörü olarak metal içeren bir metalloenzim olmasından dolayı önemlidir Temel atılım yolu feçesdir. Fakat idrarla atılan eser elementler de mevcuttur

6 Eser Elementler Demir Bakır Çinko Kobalt Manganez Molibden Krom
Selenyum İyot Flor

7 DEMİR(Fe) Demir yer kabuğunda en bol bulunan elementlerden birisidir
70 kg’lık bir insanda ortalama 4-5 gr demir bulunur

8 Demir İçeren Enzimler NADH Dehidrogenaz Süksinat Dehidrogenaz Katalaz
Lesitin Kolesterol Açil Transferaz Fosfoenol Piruvat Karboksikinaz

9 Vücuttaki demirin dağılımı
- %70’i hemoglobinde (~ 2,5 gr) - %25’i ferritin ve denatüre olmuş ferritin yapısındaki hemosiderinde - %3-4’ü miyoglobinde - %0,1’i sitokromlarda - %0,1’i demir-enzim komplekslerinde - %2’si hücreler arası sıvıda - %0,1’i plazmada(~ 2,5 mg) transferrine bağlı olarak bulunur

10 Erişkinde normal şartlarda günlük diyetle yaklaşık 1 mg demir emilir

11 Demirin emilimi Fe2+ iyonu şeklinde, başlıca duodenum ve jejenumda olmaktadır ( Aktif Transport)
İnce bağırsak mukozasında bulunan ferritin ve transferrinin demir emilimini birlikte düzenlediklerine inanılmaktadır.

12 Sistein, askorbik asit ve tiyol grubu içeren bazı indirgen maddelerin etkisiyle Fe3+, Fe2+ haline indirgenir; böylece daha kolay çözünür ve emilebilir hale gelmiş olur. Fe2+, mide sıvısında gastroferrin, amino asitler ve fruktoz ile şelatlar oluşturur ve böylece asidik mide sıvısının bağırsakta nötürleşmesi sırasında Fe2+’nin Fe(OH)2 şeklinde çökmesi önlenmiş olur. Fosfat, fitat, oksalat gibi bazı maddeler demiri çözünmeyen bileşiklere dönüştürerek emilimini engellerler.

13 Transferrin (siderofilin), molekül başına iki adet Fe3+ içeren demir taşıyıcı proteindir. ( 75 kD, β1 globulin ) Ferritin, apoferritin adlı proteine %20-23 oranında Fe3+ bağlanmasıyla oluşmuş bir demirli proteindir.

14 Plazmada demir, transferrine bağlı olarak taşınır
Plazmada demir, transferrine bağlı olarak taşınır. Transferrin, normalde 300 µg/dL demir bağlama kapasitesindedir (Total demir bağlama kapasitesi-TDBK, TIBC). Fakat transferrinin sadece %40 kadarı demirle doymuş haldedir (transferrinin % doygunluk oranı). Transferrine bağlı demir, kemik iliğine taşınır ve depolanır. Depoda demir, ferritin ve hemosiderin şeklindedir.

15 Serum demir düzeyinin normal değeri insanlarda 60-150 g/dL kadardır.
Plazma demir konsantrasyonu, vücut demir miktarını yansıtmaz. Demirin çok az bir kısmı plazmadadır. Proteine bağlı transport fraksiyonu fonksiyoneldir ve konsantrasyonu sıkı kontrol edilemez; fizyolojik şartlara bağlı olarak büyük değişiklikler oluşabilir.

16 Serum demir düzeyinin normalden yüksek olması hipersideremi olarak tanımlanır. Hemolitik anemilerde hipersideremi görülebilir. Serum demir düzeyinin normalden düşük olması hiposideremi olarak tanımlanır. Aneminin en sık rastlanan nedenleri demir eksikliği ve kronik kan kaybıdır.

17 Demir Fazlalığı (Aşırılığı)
HEMOSİDEROZİS: Doku hasarı olmaksızın görülen demir fazlalığıdır HEMOKROMATOZİS: Demirin tutulan organlarda hücre hasarı ve fibrozis şeklinde harabiyet oluşturmasıdır. Sıklık sırasına göre; Karaciğer, pankreas, kalp kası, hipofiz, eklem ve deri etkilenen organlardır

18 A N E M İ HEMOGLOBİN ♂ ≤ 13g/dl ♀ ≤ 12 g/dl MCV ≤ 82 FERRİTİN FERRİTİN
YÜKSEK Normal Düşük DÜŞÜK NORMAL Yüksek N Demir Eksikliği Anemisi Demir Eksikliği Anemisi Talasemi Minör Kronik Hastalık Anemisi Periferik Yayma Hb Elektroforezi

19 MİKROSİTER ANEMİLERDE AYIRICI TANI
FAKTÖR DEMİR EKSİKLİĞİ ANEMİSİ TALASEMİ MİNÖR KRONİK HASTALIK ANEMİSİ MCV Düşük Düşük/Normal RDW Yüksek Normal Serum Fe TDBK Transferrin Saturasyonu Normal/Yüksek Ferritin Düşük/Normal/Yüksek Eritrosit protoporfirini Transferrin Reseptörü

20 Cu Fonksiyonları Birçok enzim için esansiyel kofaktör
Sitokrom c oksidaz (elektron transport zinciri, ataksi) Süperoksid dismutaz (reaktif oksijen türleri) Tirozinaz (melanin sentezi ilk basamağı,depigmentasyon) Dopamin β-hidroksilaz (katekolamin dönüşümü) Lizil oksidaz (kollajen sentezi, çapraz bağlanma defekti) Monoamino oksidaz Seruloplazmin ( ferrooksidaz, Fe transportu,emilimi) Askorbat oksidaz Peptidilglisin monooksijenaz Redoks reaksiyonlarında yer alır.Cu içeren enzimler oksijeni direkt bağlar ve reaksiyona girer Transferrine bağlanmadan önce ferro demirin ferrik forma oksidasyonu

21 Metabolizma; Büyük bir kısmı duodenum, az bir kısmı mideden emilir.
Emilimi etkileyen faktörler; cinsiyet,miktar,kimyasal form,diyetteki Zn,kadmiyum, sülfat, aminoasitler, lifli besinler ve fitat, intestinal diffüz hastalıklar(sprue,scl,lenfosarkoma..) Tükürük ve mideden emilimi özel bir proteine bağlanarak olur.

22 …. Cu, barsak mukoza hücrelerinde metallothionin ile birleşir.
61 aminoasitlik bir peptid. İntestinal mukozal hücrelerde merkaptopeptid oluşumu yoluyla Cu bağlar Çinko ve kadmiyumu da bağlar. Sisteinden zengindir. Sentezini çinko artırır.

23 Emilen Cu Bakır-albumin,bakır-histidin kompleksleriyle KC’e taşınır. Seruloplazmin,transkuprein bakır-albumin, bakır- aminoasit komplekslerini içeren taşıma mekanizmalarıyla hücre içine taşınır. Hücre içinde bakırın hareketi ve protein yapısına girmesi GSH ve metallotionin tarafından düzenlenir.

24 …. Dolaşımda az bir kısmı albumin transkuprein Çoğunluğu
seruloplazmine bağlı olarak bulunur. Dokulara transportta albumin önemlidir.

25 Seruloplazmin Karaciğerde sentezlenir. Akut faz reaktanıdır.
Ferrooksidaz aktivitesi vardır. Antioksidan etkilidir.

26 Cu primer olarak feçesle atılır
Barsakta emilmeyen form Biliyer sekresyon( mg/gün) GİS sekresyon (gastrik sıvı, eksfolye barsak mukozası) İdrar ve terle kayıp (%3 den az) Menstruel kayıp ( mg)

27 Bakır Regülasyonu KC anahtar organ (depo,inkorporasyon,seruloplazmin salınımı) İntestinal emilim mekanizması Biliyer atılım

28 Bakır Eksikliği YD da prematürite(son trimestir hızlı birikim), malnütrisyon, malabsorbsiyon, kronik diyare, hiperalimentasyon, uzun süreli düşük bakırlı sütlü diyet Klinik bulgular; Nötropeni Lökopeni Hipokrom anemi Osteoporoz, kemik-eklem anomalileri Apne,hipotoni,psikomotor retardasyon Depigmentasyon,solukluk Hiperkolesterolemi Büyük arterlerde frajilite ve nöral doku demiyelizasyonu. Belirtiler Cu replasmanıyla tersine döndürülür.Plazma Cu ,seruloplazmin konsantrasyonlarıyla takip edilir. Anemi büyük ölçüde Fe metabolizmasındaki defekte bağlıdır.Cu eksikliğinde Fe emilimi bozulur.Bakırın fazla alınması MI a yol açar.

29 Parenteral infüzyon sıvıları (0.5-1.5 mg/gün Cu önerilir)
SCA için Zn tedavisi, penisilamin kullanılması Cu eksikliği disritmi ve hiperlipidemi yoluyla koroner kalp hastalığı riskini artırır. Belirtiler;EKG,hiperkolesterolemi, glikoz intoleransı, hipertansiyonu içerir.

30 Bakır eksikliği ile karakterize iki önemli tablo;
Wilson sirozu Menkes Hastalığı

31 Menkes Hastalığı Bakır taşınma ve depolanmasında defekt
Klinik belirtiler 3 aylıkken ortaya çıkar, 5 yaşına kadar ölüm meydana gelir. Bükülmüş ve birbirine dolaşmış saç(bakırın katalizlediği disülfit bağ oluşumu kaybolmuş) Cilt ve saçta depigmentasyon Hipotermi Ağrı Serebellar dejenerasyon Vasküler defektler meydana gelir

32 Wilson Hastalığı ( Hepatolentiküler dejenerasyon)
Cu birikim hastalığı. Genellikle yaşlarda görülür. Bakır birikimine bağlı genetik bir hastalık. Nörolojik bozukluklar Karaciğer sirozu Korneada bakır birikimi Bakırın yol açtığı lipid peroksidasyonlarına bağlı olarak hemoliz,nekroz ve hücresel hasar gelişir. KC de seruloplazmin sentezi ve buna bağlı plazma seruloplazmin düzeyi azalır. Serbest ve albumine bağlı Cu artmasına karşın düşük seruloplazmin nedeniyle total serum Cu ı azalır,bu nedenle tanıda serum Cu, seruloplazmin ve üriner Cu aynı anda ölçülmeli

33 Menkes Hastalığı Wilson sirozu Gen Lokalizasyonu Kalıtım Gen ürünü
Xq13.3 13xq14.3 Kalıtım X’e bağlı resesif OR Gen ürünü Cu bağlayıcı P tipi ATPaz Ekspresyon KC hariç tüm dokular KC,Böbrek,plasenta Başlangıç Doğum Geç çocukluk Klinik bulgu Serebral dejenerasyon,sert saç, erken ölüm KC hastalığı, nörolojik bulgular,geç çocuklukta ölüm,K-F halkası,siroz Lab. bulgu Serum Cu,seruloplazmin ↓ Barsak-böbrek Cu ↑ KC Cu↓ İdrar Cu ↑ KC Cu↑ Hücre Kültürü Cu birikimi↓ Cu salınımı↓ Normal Defekt Barsak Cu abs.↓ Cu bağımlı enzim aktivitesi↓ Cu’ın safraya ekskresyonu bozuk Seruloplazmin yapısına girme defekti Tedavi Etkin tedavi yok Penisilamin,Çinko asetat.,BAL

34 Östrojen,OKS,testosteron,progesteron
İnfeksiyon ve inflamatuar streste artan IL-1 in akut faz etkisi (RA de serum-sinovya seruloplazmini) Cu ı artırırken, Kortikosteroidler,ACTH Hemolitik sarılık, hemokromatozis,hepatik sirozda hasarlı KC in seruloplazmin sentez yeteneğindeki azalmayla da Cu miktarı düşer.

35 Bakır toksikasyonu Bulgular Sistemik toksik etkiler Hemoliz
Hepatik nekroz GİS Kanamaları Oligüri Hematüri Hemoglobinüri Proteinüri Konvülsiyonlar Koma Ölüm

36 Laboratuvar… Serum-plazma Cu ve seruloplazmin konsantrasyonları
SOD (eritrosit) ve sitokrom c oksidaz (trombosit,lökositte) enzim aktiviteleri

37 Diyetteki minerallerin en zehirlisi SELENYUM dur.
Erkeklerin ihtiyacı kadınlardan daha fazla. E Vitamini ile birlikte etkisini daha iyi göstermektedir. C Vitamini ise inorganik selenyumu etkisiz kılabilmekte iken organik olanına etki etmez.

38 Selenyumun Doğal Kaynakları;
Bira mayası, tahıllar, karaciğer, tereyağı, balık, kırmızı et, sebzeler. Anne sütü inek sütünden çok daha fazla selenyum içerir. Selenyum şampuan ve cilt toniklerinde de kullanılır. Bunların içindeki selenyumun deriden de emilmesi mümkündür.

39 Emilim; Selenyum emilimi, sindirilen bileşiğin çözünürlüğüne ve günlük selenyum-sulfur oranına bağlıdır. Emilim için mevcut selenyum, gıda kaynaklarının cinsine (örneğin deniz besinleri selenyum bakımından zengindir ama çok az emilir.) ve gıda proses metodları gibi birçok farklı faktöre bağlıdır. Sigara gis’den selenyum emilimini azaltır.

40 Selenyum, birkez emildikten sonra glutation peroksidaz enzimi oluşturmak için ve hemoglobin ve myoglobin gibi çeşitli proteinlerle birlikte olmak için sulfur içeren aminoasitlerle (cysteine ve methionin) reaksiyona girer. Selenyumun fazlası idrarda atılır ve selenyum içeren dimetil selenid molekülü solunum sırasında dışarı çıkarılır

41 Aşırı selenyum alındığı hallerde;
saç ve tırnak dökülmeleri, deri döküntüleri polinevrit ortaya çıkar.

42 Eksik alındığında; Tırnak yatağında beyazlanma, kaslarda ağrı ve hassasiyet görülür. Keshan hastalığı (kardiyomiyopati)’na neden olur. Baş dönmesi,halsizlik,iştah kaybı,bulantı,titreme,anormal EKG,kardiyojenik şok ile karakterizedir. Kashin Beck hastalığına neden olur; Endemik osteoartrittir. AİDS hastalarındaki eksiklik ölüm riskinide arttırır.

43 Dokularda selenyum iki formda bulunur
Selenometiyonin. Selenosistein

44 Selenosistein;aslında sistein amino asidinin bir sülfürünün yerine selenyum atomunun geçmesi ile meydana gelir. Biyolojik olarak selenyumun aktif formudur. Glutatyon peroksidaz, iyodotironin deiyodinaz, selenoprotein P,selenoprotein W, tiyoreduksin redüktaz yapısında yer alır.

45 Oksidan strese karşı organizmanın savunmasında yardımcı 2GSH + H2O2 → GSSG + 2H2O

46 Selenyum-Kanser; Selenyumun kan seviyeleri yüksek kişilerde veya selenyum alımı artmış kişilerde Ac,prostat,cilt ve kolon kanseri riskinin azaldığı gösterilmiş (200 mikrogram verildiğinde).

47 Tiroid hormonları sentez ve metabolizması ile ilişkili
Tip1,2,3 iyodotironin deiyodinazlar selenoproteinlerdir. T4’ün periferde T3’e dönüşmesinde görevlidirler. Selenyum eksikliği sonucunda hipotiroidizm m.g. Selenyum ve iyodun birlikte eksikliğinin tek başına iyot eksikliğinden daha şiddetli hipotiroidizme neden olduğu gösterilmiş.

48 ÇİNKO METABOLİZMASI Besinlerle alınan çinkonun %15-30’u duodenumdan ve proksimal jejenumdan emilir. Emilim aktif , enerjiye bağımlı ve spesifik transport(bağlayıcı) ligandları yoluyladır Barsak epitel hücresinde metallotionein içinde depolanır Kalsiyum,fosfor,demir ve bakır içeriği yüksek besinler ve bitki ve tahılların yapısında bulunan fitatlar, selüloz ve diğer lifler çinko emilimini azaltır

49 Proteinden zengin besinler emilimini arttırır
Dolaşımda: %60 albumine %40 2-makroglobuline çok az transferrin ve serbest aminoasitlere bağlanır Çinko metabolizmasında rol oynayan başlıca organ karaciğerdir. %70 oranında dışkı ile atılır. İdrar ve ter ile de bir miktar kayıp olur.

50 ÇİNKONUN FONKSİYONLARI
300’den fazla metalloenzimin yapısal bileşeni Enzimlerin aktif bölgelerine bağlanır. Karbonik anhidraz RNA ve DNA polimerazlar Karboksipeptidazlar SOD Alfa-aminolevülinik asit dehidrataz Alkalen fosfataz Timidin Kinaz Alkol dehidrogenaz Metallotionein

51 Steroid hormon reseptörlerinin fonksiyon ve yapısında yer alır.
Nükleik asit veya diğer gen düzenleyici proteinlerde yapısal element gibi rol oynar. Oksido-reduksiyon reaksiyonlarına katılmaz Redoks aktivitesinin olmaması nedeniyle bağlandığı proteini dayanıklı hale getirir. Biyolojik membranların ve iyon kanallarının stabilitesini ve bütünlüğünü korur.

52 Protein sentezi ve gen ekspresyonu:
Çinko parmak proteinleri İmmun sistemin bütünlüğü ve fonsiyonları Yara iyileşmesi Fertilite ve üreme Tad alma duyusu ( Gustin –karbonik anhidraz VI) Çinko insülinin en önemli yapıtaşlarından birini oluşturur.

53 DNA SENTEZİNDE ÇİNKO DNA sentezi için hücre siklusunun G1 2. fazında çinkoya gereksinim vardır. DNA sentezi için önemli iki enzim; DNA polimeraz Timidin kinaz

54 RNA SENTEZİNDE ÇİNKO RNA polimeraz ; intrensek çinko varlığında RNA içindeki dört ribonükleosid topluluğunu katalize eder. Çinko eksikliği; hücrelerin total RNA içeriğini değiştirmez fakat mRNA sentezinin bileşimini değiştirir.

55 Nükleik asit polimeraz ve süperoksit dismutazın yapısında yer alır.
DNA bağlanma bölgesine bağlanarak, gen regülasyonunda görev alan spesifik gen transkripsiyonunu artırır.

56 ANTİOKSİDAN SİSTEMİK ETKİLER
Serbest radikal oluşumu ve oksidatif stresten koruyucu rolü vardır. Oksidatif hasarın neden olduğu kütanöz ve romatolojik inflamatuar hastalıklar, alkolizm, karaciğer sirozu ve kardiyovasküler hastalıkların patogenezinde rol alır.

57 ANTİOKSİDAN ETKİ MEKANİZMASI
1)Redoks stabil olan çinko ; kritik selüler ve ekstraselüler bölgelerde demir ve bakır gibi redoks reaktif olan metallerin yerine geçer. 2)Serbest radikallerden koruyan, sülfidrilden zengin proteinler olan metallothioneinlerin sentezini indükler.

58 ENFEKSİYONLARA DUYARLILIKTA ARTIŞ
Antijen uyarısına humoral yanıtta azalma Timus, lenf bezleri ve dalak hipoplazisi Lenfopeni T lenfosit ve NK hücre aktivitesinde azalma IL-2 ve TNF-alfa üretiminde azalma IL-1β ve IL-6 üretiminde artma ?

59 NÖROANATOMİK GELİŞİMSEL ANOMALİLER
Çinko SSS ‘nin normal fonksiyon görebilmesi için esansiyeldir. NESTİN:Nöral kök hücreler ve genç nöronlarda yer alan filamentöz bir proteindir.Maternal çinko eksikliği, fetal fare beyinlerindeki nestin düzeylerini azaltarak nöroanatomik ve davranışsal anomalilere neden olmuştur.

60 KONJENİTAL MALFORMASYONLAR
Çinko normal fetal büyüme ve gelişim için esansiyeldir. Yetersiz maternal çinko alımının nöral tüp defekti riskini artırdığı kanıtlanmıştır. Defektif DNA sentezi KONJENİTAL MALFORMASYON?

61 APOPİTOZİS Çinko fazlalığı apopitozisi inhibe ederken, çinko eksikliği ise stimüle eder. Okside olarak inaktive olan P53 tümör süpresör geninin oksidasyonunu engeller. Apopitozun geç fazında görevli olup DNA’nın nükleozomlara bölünmesinden sorumlu olan Ca-Mg bağımlı endonükleazı inhibe eder.

62 ÇİNKO EKSİKLİĞİ Büyümenin hızlı olduğu dönemlerde Gebelik Laktasyon
FİZYOLOJİK Büyümenin hızlı olduğu dönemlerde Gebelik Laktasyon Yaşlılık Pretermlerde PATOLOJİK Karaciğer hastalıklarında (Hepatik siroz) Malabsorbsiyon sendromlarında Uzun süre parenteral beslenme uygulananlarda

63 Alkolizm Yanıklar Orak hücreli anemi Böbrek hastalıkları Neoplastik ve inflamatuar bozukluklar

64 ÇİNKO EKSİKLİĞİNDEKİ KLİNİK BULGULAR
Büyüme-gelişme geriliği Hepatosplenomegali Parakeratoz, alopesi Yara iyileşmesinde gecikme Konjenital anomaliler

65 İntrauterin büyüme geriliği
Enfeksiyonlara duyarlılıkta artma Bozulmuş nörofizyolojik performans Koku ve tat duyusu bozukluğu Hipogonadizm

66 AKRODERMATİTİS ENTEROPATİKA
İnsanda çinko metabolizmasındaki primer bir defekt sonucu ortaya çıkan tek kalıtsal hastalıktır, oldukça nadirdir. Otozomal resesif geçiş paterni gösterir. Tüm vücut çinko depolarının boşaldığı ağır bir çinko eksikliği mevcuttur.

67 AKRODERMATİTİS ENTEROPATİKA
Tüm organ sistemleri etkilenebilir. Semptomlar nonspesifiktir ve sıklıkla farkedilmez. İştahsızlık, ağır çinko eksikliğinin en erken semptomlarındandır. Koku ve tat disfonksiyonu Kişilik değişiklikleri Bilişsel fonksiyonlarda azalma

68 AKRODERMATİTİS ENTEROPATİKA
Simetrik akral ve sirkumorifisyal dermatit Diare Jeneralize alopesi Gelişme geriliği Hipogonadizm Emosyonel değişiklikler, irritabilite, tremor, depresyon Blefarit, konjuktivit, fotofobi ve/veya korneal opasiteler İmmün fonksiyonlarda azalma Enfeksiyonlara artmış duyarlılık Ölüm

69 AKRODERMATİTİS ENTEROPATİKA
Çinkonun intestinal emiliminde azalma ! Duodenum ve jejenumdaki ince barsak mukozasında aktif çinko transportunda defekt ? Çinko-spesifik membran taşıyıcılarında intrensek intestinal bir defekt ?

70 GEOPHAGİA Toprak veya kil yeme alışkanlığıdır
İlk defa M. M. TAYANÇ tanımlamıştır Fizik ve seksüel gelişme geriliği Hipokromik anemi Serum demiri ve çinkosu düşüktür Plazma, eritrosit ve saç çinko düzeyleri düşüktür Kilin ve toprağın katyon bağlama kapasitesi yüksektir. Fe ve Zn bağlar

71 İnce barsakta villus boylarında kısalma, küntleşme
Geophagiada ince barsak mukozasındaki değişiklikten kronik çinko eksikliği sorumludur Buna bağlı olarak demir ve çinko malabsorbsiyonu oluşur

72 Oral plazma demir tolerans testi normalse önce 3 aylık klasik demir tedavisi ardından da 2 mg/kg/gün elementer çinko tedavisi (6-12 ay) verilir. Test sonucunda demir emilimi bozuksa önce çinko tedavisine başlanır, emilim düzeldikten sonra demir tedavisi verilir. Demir tedavisi tamamlandıktan sonra çinko tedavisine devam edilir.

73 Çinko durumunun değerlendirilmesi
Doku ve sıvılarda Zn düzeyinin belirlenmesi Plazma veya serum Kan hücreleri ( eritrosit ve lökositler ) İdrar Zn içeren enzimlerin aktivitelerinin tayini Normal serum çinko seviyesi: mg/dL

74 Toksik doz: 10-30 gr çinko sülfat yetişkinlerde fataldir Çinko bileşikleri için tavsiye edilen günlük doz: Yetişkinde: mg/gün Pediatrik: µg/kg

75 Çinko sülfat ; *Oral alımlarda Şiddetli kusma Diare Gastrik ve substernal ağrı,striktür Nefrit ve oligüri Şok ve ölüm *Dermal alımlarda özellikle akne tedavisi sırasında hemorajik gastrit

76 Çinko oksid ile; Metal ateşi Alımdan 4-6 sonra yorgunluk,ateş,myalji,dispne,ağızda metalik tat,salivasyon,öksürük Ac grafisi normal Lökositoz: LDH yükselir Serum ve idrarda çinko yükselir. Bulgular 36 saat içinde geriler. Tedavi semptomatik

77 Şelasyon tedavisi:Overdozlarda gerekli görülür ise EDTA ya da BAL kullanılabilir
Sıvı elektrolit takibi,metabolik asidoz,hipokalsemik tetani,anüri,karaciğer hasarı,gastrik perforasyon ve pylorik stenoz açısından takip

78 İnhalasyon ile maruziyette:Şiddetli respiratuar irritasyon yapabileceklerinden akciğer hasarı açısından takip(özellikle talk pudraları) Göz maruziyeti:Çinko tuzları kornea ve lens değişikliklerine sebep olabilir.En az 15 dakika dekontaminasyon gerekir.Gözü Sodyum EDTA solüsyonları ile yıkamak protein presipitasyonunu önleyebilir. Dermal maruziyet:Özellikle çinko dikromat bileşikleri papülovesiküler lezyonlara sebep olabilir.Kontamine giysiler çıkarılarak sabun ve su ile dekontamine edilmelidir.

79 KROM Etkileri İnsulinin etkisini kuvvetlendirir.
Normal glikoz toleransının sürdürülmesi. Glikoz tolerans faktör (dinicotinic-glutathione complex forms) : Cr3+ bulundurur. Böbreklerden izole edilmiştir. glikozun hücre içine girişi ile ilgili.

80 Cr Eksikliği Nutrisyonel alım eksikliği
Uzun süreli TPN alımı ile olur. Görülen bulgular: Gliloz toleransı bozulur İnsulinin etkilerine direnç gelişir Kilo kaybı Ataksi Periferal nöropati Kan lipitleri artar Koraner arter hastalığından ölenlerin aortalarında Cr bulunmamıştır. Tedavi: trivalent chromium 150 to 250 mg.

81 Cr Toksisitesi Hexavalent Cr6+ özellikle toksik. (0.05 milligrams per liter, WHO) Proteinlere bağlanır ve hapten oluşumu ile immün sistem hastalıklarına neden olur. Aşırı alım ile ani allerjik reaksiyona neden olur. Kronik maruziyet: çelik, deri, boya, fotoğraf ve kimyasal madde sanayisinde olur. GİS bulguları, hepatit, akciğer kanseri gelişebilir.

82 Mo ve Metalloenzimler Ksantin oksidaz Aldehit oksidaz
Sülfit oksidaz yapısında bulunur.

83 Mo Toksisitesi ve Eksikliği
Aşırı molibden alımında Ksantin oksidaz aktivitesinde artış sonucu Gut hastalığı olabilir. Eksikliği ile ilgili tespit edilmiş bir bulgu yoktur.

84 Mangan (Mn) Genelde 2+, 3+ değerlikte bulunur.
Günlük gereksinim 2.5-3mg İnce barsaktan emilimi henüz aydınlatılamamış bir mekanizma ile olur. Ca, P, ferrik sitrat, soya proteini emilimini azaltırlar. Atılımı safra ile olmakta ve metabolik düzenlenmesinde önemli rol alır.

85 Taşınma ve Dağılım Plazmada Transmanganin(β1-globülin) ile taşınır.
Toplam 10-20mg Mn bulunur. Karaciğer ve retinada daha yoğun olup tüm dokulara dağılır. Hücre içinde mitokondride daha çoktur. Gözyaşında serumdakinin 50 katıdır.

86 Fonksiyonları Arginaz, fosfoglikomutaz, pirofosfotaz, klin esteraz, hidrolaz, kinaz, dekarboksilaz, transferaz enzimlerinin aktivatörü. Glikoziltransferazların ( polisakkarit ve glikoprotein sentezi) en kuvvetli aktivatörüdür. Pirüvat karboksilaz ve mitokondriyal superoksid dismutaz (Mn-SOD) yapısal bileşenidir.

87 Fonksiyonları Transmanganin ve konkanavalin A gibi metalloenzimlerin yapısında bulunur. Kolesterol biyosentezinde aydınlatılamamış rolü mevcut. Glikoz toleransında etkili olduğu düşünülmekte. (Hipoglisemik ??)

88 Mn Eksikliği ve Toksisitesi
Cu, Fe ve Mg enzim aktivatörlüğü fonksiyonunda Mn yerine geçebildikleri için eksikliği genelde tespit edilemez.(maskelenme) Madenciler, kaynakçılar, ilaç, seramik, çömler ve cam sektörlerinde sık olur. Şizofreni, parkinson ve solunum sistemi hastalıkları. Tedavide EDTA kullanılır.


"ESER ELEMENTLER Prof. Dr. Arzu SEVEN." indir ppt

Benzer bir sunumlar


Google Reklamları