Sunum yükleniyor. Lütfen bekleyiniz

Sunum yükleniyor. Lütfen bekleyiniz

5 KANAMANIN DURDURULMASI VE KAN DOLAŞIMININ SAĞLANMASI

Benzer bir sunumlar


... konulu sunumlar: "5 KANAMANIN DURDURULMASI VE KAN DOLAŞIMININ SAĞLANMASI"— Sunum transkripti:

1 5 KANAMANIN DURDURULMASI VE KAN DOLAŞIMININ SAĞLANMASI
1. KANAMALARIN İLKYARDIM AÇISINDAN ÖNEMİ VE ÇEŞİTLERİ Kanın, yaralanma ve bazı hastalıklar nedeniyle  damarların yırtılması sonucu damar dışına akmasına “kanama” denir. ilkyardımda kanamaların çabuklukla durdurulması yaşatma mücadelesinin temel hedeflerindendir. Vücut ağırlığının 1/13’ü kandır. Örneğin 65 kg. ağırlığında olan bir kişide 5 litre civarında kan vardır Bu kanın %20’sı kanamalara kaybedilirse  yaşamsal tehlike oluşur Kandaki kayıp oranı altıkça bu risk artacaktır. Zamanında gerekli müdahale yapılmaz ise yaşam kısa sürede sonlanabilecektir. Bu nedenle kanamaların durdurulması son derece önemlidir.

2 KANAMANIN ÇEŞİTLERİ: A
KANAMANIN ÇEŞİTLERİ: A. Kanayan damar cinsine göre: Atardamar kanaması: Kalp sıkıştıkça, kan ileri doğru fışkırır, açık kırmızıdır. En tehlikeli damar kanamasıdır. Toplardamar kanaması: Fışkırmadan sürekli olarak koyu renk akar. Kirli kan taşıyan damar kanamasıdır. Kılcal damar kanaması : Kan kırmızı ve sızıntı şeklinde yayılarak damla damla  akar. önceliği olmayan kanamalardır. B. Kanın aktığı yere göre.: • Dış kanama: Kan damardan vücut dışına çıkmıştır. Kanayan yer gözle görülebilir. • İç kanama : Kanın damardan çıkarak organların veya iç boşlukların içine akmasıdır.

3 İç kanamanIn belİrtİlerİ şöyle sIralanabilir
1. Nabız zayıf ve hızlı , Deri soluk ve nemli 2. Gözler donuk, göz bebeği genişlemiş olabilir, refleks zayıflar 3. Baş dönmesi, baygınlık , Susuzluk hissi,Bulantı  kusma 4. Yüzeysel ve sık solunum 5. Bazen kanayan bölgede sertlik (karında olduğu gibi) 6. Bir süre sonra dışa açılan organlardan kan gelmesi Beyin kanamalarında kulak ve burundan ; akciğer kanamalarında ağızdan gelir.

4 02 ŞUBAT 2013

5 2-GEÇİCİ KANAMA DURDURMA YÖNTEMLERİ A. Kanayan yere
2-GEÇİCİ KANAMA DURDURMA YÖNTEMLERİ A. Kanayan yere.parmak bastırmak Kanayan damar parmakla kemik arasında sıkıştırılarak kanama durdurulabilir. ilkyardım çantasındaki mikropsuz gazlı bez yaranın üstüne konur ve üzerinden parmakla bastırılır. Gazlı bez yoksa temiz elle de aynı işlem yapılır. Bu yöntemle konama her zaman geçici olarak durdurulabilir. Ancak çöken bir kırıkla birlikte kanama var ise bu yöntem uygulanmaz. B. Basınç noktalarına  basmak: Vücutta bazı atardamarların üzerine basınç yapılarak alt tarafa kan geçmesi engellenir. Atardamar parmakla kemik arasına sıkıştırılır. Bu yöntem bazen kanamayı tamamen durdururken bazen de o yaraya birden fazla atar damarla kan geldiğinden tümüyle durdurulamaz  ama büyük ölçüde azaltabilir. Basınç çıplak deri üzerine yapılırsa daha etkili olacaktır.

6 Basınç noktaları: - Kafa derisi ve şakak
Basınç noktaları: - Kafa derisi ve şakak. bölgesi kanamalarında, kulak önüne iki parmakla bastırılır. - Yüz kanamalarında, kanamanın olduğu tarafta alt çene kemiğinin alt kenar ortalarına bastırılır. - Kanama baş ve yüzün bir tarafında ise, yaralının arkasına geçilerek dört parmakla alt çenenin hemen altında boyun başlangıcına bastırılır - Omuz ve boyundaki kanamalarda  köprücük kemiğinin iç kısmına baş parmak içerde diğer parmaklar dışarıda tutulacak şekilde bastırılır. - Koldaki kanamalarda  kolun iç kısmında koltuk altına yakın nabız alınan noktaya parmakla bastırılır - Bacaktaki  kanamalarda , kasık kıvrımının 1/3 iç kısmına iki elin başparmağı veya yumruk yapılarak bastırılır.

7 02 ŞUBAT 2013

8  C. Kanayan yeri  kalp  düzeyinden üstte tutmak: Kanayan yer kalp düzeyinden üstte tutulur ise organdaki kan basıncı azalacağından kanama da azalır. Çevrede bulunan valizler, kaya parçaları, stepne bu iş için kullanılabilir. Kanayan organın altına bu malzemeler koyularak kanayan yerin üzeri temiz bir bezle kapatılır. 02 ŞUBAT 2013

9   İLKYARDIM MALZEMELERİ İLE KANAMA DURDURMA YÖNTEMLERİ Yukarıda açıklanan 3 kanama durdurma yönteminde de hiçbir malzeme kullanılmamış iken bu bölümdeki yöntemlerde bazı malzemelerin yardımı ile kanama durdurulacaktır.

10 A. Basınçlı sargı uygulama: Kanayan yerin üzerine temiz bir, bez veya gaz bezi konur. Sonra sargı bezi veya kravat, eşarp ile birkaç tur sarıldıktan sonra daha önce hazırlanmış olan tampon (pamuk, gazlı bezden. veya sert malzemelerden olabilir.) sargının üzerine yerleştirilir. Sonra 3-4 tur daha sarılır ve organ kalp düzeyinden üstte tutulur. Burada önemli olan yalnız kanayan yerdeki damarın üzerine basınç yapmaktır. Sargı çok sıkılarak aşağıya kan geçmesi engellenmemelidir.

11 B. Turnike  uygulama: Kol ve bacaktaki büyük kanamaların durdurulmasında en etkili yöntemdir özellikle organ ve doku kayıplarını olduğu kanamalarda kesinlikle turnike yöntemi uygulanmalıdır. Turnike yöntemi tek kemikler üzerini uygulanan ve damarın deri ile kemik arasına sıkıştırılmasını amaçlayan bir yöntemdir. Sıkma bağı olarak da adlandırılan bu yöntem vücutta 4 tek kemik üzerine uygulanır (2 kol- pazı ,2 bacak –uyluk) Sıkma bağı olarak ilkyardım çantasındaki turnike (lastik borucuk) kullanılabileceği gibi 5-6 cm.lik elastik bandaj, kravat, büyük bez mendil, eşarp, kaşkol, fular çorap, kemer, ince lastik, gömlek kolu da kullanılabilir. Sicim, tel kablo, metal malzeme bu amaçla kullanılamaz.

12 Uygulanışı: - Turnike malzemesi uygulanacak yere yani el ve koldaki kanamalar için omuz-ile dirsek arasına , bacak ve ayaktaki kanamalar için diz ile kalça arasına yerleştirilerek 2 kez sarılır ve 2 düğümle bağlanır. - İkinci düğümün ortasına turnike çubuğu olarak bir ağaç dalı veya bir kalem yerleştirilerek kanama duruncaya kadar bu çubuk döndürülür. - Kanama durduğu zaman çubuk bir başka düğümle sabitleştirilir. - Turnike 20 dk. sıkılı kaldıktan sonra kangreni önlemek, alttaki organ ve dokuları beslemek için 5-10 saniye gevşetilmelidir. - Sıkıldığı süre, yaralının üzerine bir kağıda yazılarak çengelli iğne ile tutturulmalıdır. - Turnikenin en ideal uygulama süresi 1 saattir. Ancak yaralı sevk edilememiş ve organ kaybı varsa 2 saat de uygulanabilir. - Ancak bu durumda sıkılı kalma süresi 10 dakikaya indirilmelidir.

13 13 NİSAN 2013

14 C. Kırık kemiklerin atellenmesi yöntemi: Kırık kemik atellerle sabitlenir ise kanama duracaktır. Kırıkların tellenme şekilleri Kırıklar ünitesinde anlatılacaktır BURUN KANAMASI . Çok sık karşılaşılan bir durumdur. Değişik nedenlerle meydana gelebilir. Burun kanıyorsa ilkyardımcı hemen şunları yapmalıdır. Travmaya bağlı değilse, kendiliğinden oluşmuşsa; - önce kanamalı kişi oturtulur. Baş düze yakın hafifçe aşağı eğilir. - Burun delikleri 2 parmakla sıkıştırılır. Veya üst dudak ile diş etleri arasına yuvarlak gazlı bez yerleştirilir. - Varsa burun üzerine buz konur. - Yüz soğuk su ile yıkanabilir. Eğer durmuyorsa  sargı bezi rulosu ile yapılan tampon yerleştirilir - Hala durmamışsa KBB hekimine sevk edilir.

15 Şok - Bayılma ve Komada İlkyardım A
Şok - Bayılma ve Komada İlkyardım A. ŞOK: Çeşitli nedenlerle özellikle dolaşım sisteminin yetersizliği sonucu vücudun her yerine yeterli kan akışının sağlanamaması nedeniyle sistemlerdeki çalışmanın azalmasıdır. Bu durumda kan, doku ve organlara gitmesi gereken yeterli oksijen ile besin maddeleri sağlanamaz. Bu olaydan pek çok organ etkilenir; ancak öncelikle beyin etkilenecektir.

16 - Yüksek ateş -Susuzluk hissi
Nedenleri: Belirtileri: İç ve dış kanamalar – Yaşamsal faaliyetlerde zayıflama - Çok şiddetli ağrı Huzursuzluk - endişe - Beklenmedik bir olayla - Nabzın süratli ve zayıf olması karşılaşma Yüzeysel solunum Geniş yanıklar Soğuk nemli cilt, titreme - Zehirlenmeler Deride solukluk - Aşırı su ve tuz kaybı Vücut ısısının hızla düşmesi - Alerjiler Giderek biliç kaybı - Kalp krizleri Bulantı, kusma - Göz bebekleri büyük, anlamsız bakış - Ciddi enfeksiyonlar Kan basıncında düşme - Yüksek ateş Susuzluk hissi

17 Şok Durumunda İlkyardım:
- Öncelikle şokun nedeni ortadan kaldırılmaya çalışılır. - Mutlaka şok pozisyonu verilir (iç kanamalar hariç). Sırtüstü baş aşağıda; bacaklar yukarıda, üstü örtülü başı yana döndürülen pozisyondur - Soluk yolu açık tutulur. - Bilincinin açık kalması için çaba gösterilir. - Bilinci açık ve iç kanama yoksa ılık içecekler verilir. - Kesinlikle alkol verilmez üzeri örtülür. - Kanama varsa öncelikle durdurulmalıdır

18 B. BAYILMA: Beyine gelen oksijenin azalması nedeniyle kısa süreli geçici tam veya kısmen bilinç kaybıdır. nedenleri:- Kan kaybı, kan görme - Havasızlık - Kan basıncının düşmesi Çok şiddetli ağrı Beklenmedik bir olayla karşılaşma - Stres - Açlık, kan şekerinin düşmesi Kansızlık - Çok sıcak, yüksek ateş Belirtileri: - Baş dönmesi, göz kararması - Soğuk terleme Nabızda artma, zayıflama - Yüzün solması Solunumun sık ve yüzeysel olması - Kasların hareket edememe - Kusma, bulantı - Bilinç kaybının hemen oluşması - Kendinden geçme

19 Bayılma durumunda İlkyardım:
- Temiz hava alması sağlanır - Sıkan giysileri gevşetilir - Şok pozisyonu verilir. - Sıcak tutulur - Duyu organları uyarılır. (Amonyak, soğan koklatılabilir. - Solunumu kontrol edilir. - Taka dişi varsa çıkarılır. - Yüzü soğuk su ile yıkanır. - Tokat atılmaz, yakın mesafeden uzun süre alkol koklatılmaz - Ayıldığında yeterli süre dinlendirilir. - Tüm bu yapılanlara karşın ayılamıyorsa komaya geçiş düşünülerek hemen bir sağlık kurumuna gönderilmelidir.

20 C. KOMA Hareket sisteminin duyu organlarının işlevsiz kalması sonucu çevreye tepkinin verilmediği derin bir bilinç kaybı ve uyandırılamayacak biçimde uyku halidir.

21 13 NİSAN 2013

22 Komanın Nedenleri: Baş travmaları: beyin kanaması
Kanamalara bağlı şok, elektrik şoku Psikojenik şok Alkol, zehirlenmeler Alerjiler Suda boğulma Bazı hastalıklar (şeker hastalığı, sara gibi) Sıcak çarpması, donma Belirtileri Bilinçsizlik, uyku Hareketsizlik, halsizlik Uyarılara reaksiyonsuzluk refleks kayıpları Hırıltılı solunum (Dilin gevşeyerek geriye doğru toplanması) Komadaki belirtirler, koma öncesi (prekoma ) dönemden başlayarak tam koma aşamasına gelinceye kadar ağırlaşırlar

23 Komada İlkyardım Soluk yolu açık tutulur, hava yolu borusu konur, yan çevrilir. Solunum durmuşsa suni solunum yapılır . Komaya neden olan etken ortadan kaldırılır. Vücut ısısı korunur. Sıvı verilmez. Uygun pozisyonda sevk edilir.

24 . KALP DURMASI Kalp, dolaşım sistemi bölümünde anlatıldığı gibi dolaşım sisteminin merkezidir. Bir dakika içinde yetişkin bir kişide defa kasılıp gevşeyerek kanı damarlar yoluyla tüm vücut organlarına iletir ve hücreler, dokular için yaşamsal önemdeki maddeleri taşır. Ayrıca hücrelerden artık maddelerin alınarak boşaltım sistemine gönderilmesinde rol oynar.  

25 Belirtileri: • Atardamarlardan nabız hissedilmez
Belirtileri: • Atardamarlardan nabız hissedilmez. (En kolay nabız boyun atardamarından  alınır.) • Göz bebekleri büyür, sabitlenir • Bilinç kaybolur • Solunum durur • Refleksler kaybolur • Vücut soğur • Kulakla kalp sesi duyulmaz • Deri kül rengi olur sonra, morarır.  

26 02 ŞUBAT 2013

27 DOLAŞIMIN ETKİNLİĞİ NASIL SAĞLANIR
DOLAŞIMIN ETKİNLİĞİ NASIL SAĞLANIR? (KALP MESAJI) Kalp masajına, kalbin durmasından sonra 5 dakika içinde başlanmalıdır. Yoksa yapılacak masajı  hiçbir faydası olmaz. Çalışan kalbe asla masaj yapılamayacağı unutulmamalıdır. Bu nedenle kalbin durduğundan emin olmadan masaj yapılmaz. YETIŞKINLERDE 1.Hasta sert bir zemine yatırılır ve bir yanına diz çökülür 2.Göğüs kemiğinin(iman tahtası) üçte bir alt ucuna bir elin ayası sıkıca yerleştirilir,diğer elin ayası bunun üstüne konur. Parmaklar hastaya temas etmemelidir. 3. Kollar dik tutularak (Bilek ve dirsekler bükülmeden) sabit ve ritmik bir şekilde göğüse 4-5 cm bastırılır. 4. Arada nabız kontrol edilerek dakikada 60 kez olmak üzere dolaşım başlayıncaya kadar devam edilir.

28 ÇOCUKLARDA, Daha az basınçla  ya tek el ayası veya parmak uçlan ile dakikada kez yapılır. Bebeklerde baş parmakla aynı noktaya kez daha az basınçla uygulanır. -

29 ikinci ilkyardımcı göğse elleriyle basınç yapmamalı,
KALP MASAJININ VE SUNİ SOLUNUMUN BİRLİKTE UYGULANMASI Hem kalp hem de soluk durmuş  ise, ilkyardımcının sayısına göre şu şekilde uygulanır: a) İlkyardımcı  tek ise, - Önce 2 suni solunum - Sonra 30 kalp masajı b) İlkyardımcı sayısı 2 ise, - 1 suni solunum - 5 kalp masajı Burada unutulmaması gereken, suni solunum yapılırken ikinci ilkyardımcı göğse elleriyle basınç yapmamalı, sadece kalp masajı yapacağı yere ellerini koyup beklemelidir. Göğüs suni solunum ile yükselip sonra inmeye başladığı anda kalp masajına  başlanır

30 ÖZEL ELAZIĞ BOĞAZİÇİ MOTORLU TAŞITLAR SÜRÜCÜ KURSU
İLK YARDIM ÜNİTE 6 KAZA SONUCU OLUŞAN YARALANMALAR VE İLKYARDIM

31 6 KAZA SONUCU OLUŞAN YARALANMALAR. VE İLK YARDIM 1
KAZA SONUCU OLUŞAN YARALANMALAR VE İLK YARDIM 1. TRAFİK KAZALARI VE YARALANMALAR a. Trafik kazalarında yaralanmanın önemi: ülkemizde trafik kazalarının durumu, yaralı ve ölümlü kazaların çokluğundan 1 ve 2. ünitede söz etmiştik Ne yazık ki trafik kazalarında yüz binlerce kişi çeşitli yerlerinden yaralanıyor. Bu yaralanmalarda ilk yardım yapılmadığı için ya ölüyor yada yanlış yapıldığı için sakat kalıyor. Bu nedene yaralanmalarda ilk yardım son derece önemlidir. b. Yaranın tanımı ve çeşitleri Yara : Çeşitli nedenlerle vücut dokularının bütünlüğünün bozulması yada bir kısmının kaybı ile mikroplar için giriş kapısı haline gelmesidir.

32 Çeşitleri: Ezik yaralar : Trafik kazalarında en sık görülen yara çeşididir. Sert (künt) batıcı, delici olmayan cisimler ile vücut arasındaki temas alanı geniştir. Deri bütünlüğü tümüyle bozulmamıştır ancak çarpma nedeniyle deri altında kanamalara neden olduğu gibi boş organların yırtılmasına da neden olabilirler. En büyük tehlikesi tetanos ve gazlı kangrendir. Batıcı ve Delici Yaralar: Sivri uçlu kesici cisimlerle meydana gelir. Kanama ve felç yönünden önemlidir. Kesik yaralar: Kesici cisimlerle meydana gelen ağrılı ve kanamalı yaralardır . Yara kenarları düzgün ve uzun görünümlüdür. Diğer yaralar: Ateşli silah yaralanmaları, hayvan ısırıkları, yanıklar.

33 2. YARALANMALARDA GENEL İLK YARDIM KURALLARI a
2. YARALANMALARDA GENEL İLK YARDIM KURALLARI a. Yaranın dış etkenlerden korunması: • Yaralı araçtan güvenli bir yere alınmalı • Varsa öncelikle kanama durdurularak şok ve koma engellenmeli. • Yara dış etkenlerden korunmalı (mikrop, kirli maddelerden) • Yaşamsal fonksiyonlar kontrol edilmeli • Yaralı yara üstte kalacak şekilde sevk edilmeli b.Yaraların sarılması ve bölgenin tespiti • Yaralıya yara kalp düzeyinde üste olacak şekilde pozisyon verilir. • Çamaşırlar kesilerek çıkarılır. • Yarada batan cisim varsa çıkarılmaz kenarları bezden hazırlanmış simit ile desteklenir üzeri kapatılır. • İç organların göründüğü yaraların üzerine temiz bir bezle kapatılır.

34 • Çok kirli yüzeysel yaralar sabunlu su ile temizlenebilir
• Çok kirli yüzeysel yaralar sabunlu su ile temizlenebilir. • Yaranın içine asla tentürdiyot sürülmez (varsa yara kenarı tentürdiyot ile silinebilir.) • Kesik yara kenarları birbirine yaklaştırılarak sarılır. • Yara üzerine pamuk değil gazlı bez konur. • Ağrı, morluklar ise şişliği gidermek için soğuk uygulama yapılır. • Yaraya tütün, kül basılmaz merhem yara tozu sürülmez. • Yaralı organın hareketsizliği sağlanarak gönderilir.

35 3. ÖNEMLİ BÖLGE YARALANMALARI A
3. ÖNEMLİ BÖLGE YARALANMALARI A. BAŞ YARALANMALARI Trafik kazalarının %70 inde kafa travması meydana gelir sert bir cismin başa yada başın sert bir cisimlere çarpması sonucunda, başta yüzeysel yaralar , kırıklar, beyin sarsıntıları veya kanamaları meydana gelebilir. a. Belirtileri • Başta şişlik, yara , kanama • Çöken kırık • Baş ağrısı, baş dönmesi • Göz çevresinde morluk • Göz bebeklerinde büyüklük farkı ( biri küçük diğeri büyük ) • Kızarmış yüz • Derinden hissedilen nabız • Bulantı – Kusma • Hırıltılı soğuk alma • Tam veya yarı felç • Geçici hafıza kaybı • Bilinç kaybı, Koma • Beyin kanaması var ise kulak ve burundan önce sarımsı bir sıvı (BOS)Sonra kan gelmesi

36 b. BAŞ YARALANMALARI nda İlkyardım • Uygun pozisyon verilir kan geliyorsa ; kan gelen kulak alta olacak şekilde yan yatırılır, kanama engellenemez • Baş – Beyine batan cisim varsa asla çıkarılmaz • Beyin görünüyorsa üzerine temiz bir bez kapatılır. • Beyin kanaması yoksa baş yara üste gelecek şekilde yükseltilir. • Kısa sürede sevk edilir. En aza 12 – 24 saat hastanede gözetim altında tutulur. B. GÖĞÜS YARALANMALARI Göğüste Açık ve kapalı yara meydana gelebilir. Göğüs bölgesinde yüzeysel yaralar olabileceği gibi kaburga kırıkları sonucu kaburganın göğsü delip dışarı çıkması veya akciğere batması , sıkışma nedeniyle akciğer dokusunda harabiyet görülebilir. a. Belirtileri • Yara • Solunum güçlüğü morarma • ağzından açık kırmızı, köpüklü öksürükle kan gelmesi • Kaburga kırığı,batma hissi • Ağrı • Şok belirtileri

37 b. GÖĞÜS YARALANMALARINDA İlk yardım • Göğüste delici yara var ise bu delikten hava girmesi temiz bez üzerine naylon koyarak veya ıslak bezle elin ayası ile engellenir • Batan cisim çıkarılmaz • Kapalı göğüz yarası ise soğuk uygulanır • Kaburga kırığı sabitlenir (kırıklar ünitesinde anlatılacaktır.) • Yarı oturur veya oturur pozisyonda sevk edilir. C. KARIN YARALANMALARI Trafik kazalarında vurma çarpma ve basınç altında kalmaya bağlı olarak açık ve kapalı karın yaralanmaları meydana gelir. iç organların dışarı çıkması veya organların patlaması ile sonuçlanabilir,

38 -Karında kızarıklık morarma - Karında setlik
KARIN YARALANMALARI BELİRTİLERİ Kapalı karın yaralanmasında -Karında kızarıklık morarma - Karında setlik Şok - Kusma bulantı - Karında kramplar Susuzluk hissi Açık karın yaralanmasında (Gözle görülen yara) - İç organların görünmesi veya dışarı çıkması - Kusma bulantı - Yaygın ağrı b. KARIN YARALANMALARI İlk yardım - Kapalı karın yaralanması ise soğuk uygulama yapılır - Açık karın yaralanması ve organ dışarı çıkmamış ise yaranın durumuna göre pozisyon verilerek yaranın üzerine temiz bir bez veya şefaf naylon kapatılır.

39 13 NİSAN 2013

40 - Eğer organlar dışarı çıkmışsa; kanı, içine sokulmadan yaranın üst kısmına toplanarak temiz ıslak bir bezle kapatılır - Yara enine ise; sırtüstü yatırılarak baş yükseltilirken dizler bükülür. Yara boyuna ise; bacaklar birleştirerek ayak gergin tutulur. Her iki pozisyonda da amaç yara kenarlarının birbirine yaklaştırılarak daha fazla organın çıkmasını engellemek ve yarayı korumaktır. - Kesinlikle ağızdan bir şey verilmez, dudakları ıslatılabilir. -Kısa sürede sağlık kurumuna gönderilir.

41 D- OMURGA YARALANMALARI Trafik kazalarında görülen ve felç riskinin yüksek olduğu en tehlikeli yaralanmalardandır. Omurgayı meydana getiren omurların kayması omurga bağlarının yırtılması, omurların kırılması, sinirlerin zedelenme ve omuriliğin yaralanması olarak ortaya çıkabilirler. Sıklıkla boyun ve bel omurga bölgelerinde görülür. 1. Belirtileri • Yaralanan bölgenin aşağısında uyuşukluk, güçsüzlük, duyu kaybı, hareketsizlik(sorun boyun bölgesinde ise boyundan aşağıda, bel bölgesinde ise belinde aşağıda duyu kaybı olacak • Hareketle ağrı • Yaralanan yerde yara, şişme olabilir • Boyun omurga kırıklarında başın öne sarkması sonucu solunum güçlüğü

42 2. OMURGA YARALANMALARI İlk yardım • Solunum kontrol edilir, çene göğüsten uzaklaştırılır. • Şok önlenir • Yaralı hareket ettirilmeden atellenir. • Felç olasılığına karşı kesinlikle oturtulmaz. • Omurga kırk ise sert zeminde sırtüstü yatırılır. • Omurga kırık değilse yara sarılarak yaralı bölge üstte alacak şekilde pozisyon verilir. • Ambulansla sevk edilir.

43 13 NİSAN 2013

44 E-YANIKLAR VE YANIK YARALARI
1-ARAÇ YANGINLARINA KARŞI ÖNLEM ALMA Araç yangınlarına karşı alınması gereken balıca önlemler şunlardır: - Yakıt hortumları, karbüratör ve otomatiğin kontrol edilmesi, yakıt kaçaklarının önlenmesi, - Elektrik donanımının kontrolü, - Yangın söndürücülerinin çalışır konumda olması. 2- ARAÇ YANGININI SÖNDÜRME - Kontak kapatılarak aracın motoru durdurulur, mümkünse akü kutup başları çıkartılır, - Araç sabitleştirilerek, insanlar çevreden uzaklaştırılır, çevrede emniyet tedbirleri alınır, • - Araçta yangın çıkmışsa kaput açılmadan önce; motorun alt ve ön kısmına, sonra kaput açılarak motora yangın söndürücüyle müdahale edilir.

45 3 - YANIK YARALARI VE ÇEŞITLERI Vücut dokularında sıcaklık, kimyasal maddeler, elektrik ya da radyasyonun sebep olduğu hasarlara yanık denilir. Ateş, alev, sıcak hava, sıcak su, buhar, asit, baz gibi kimyasal maddeler, elektrik akımı, yıldırım, kızgın cisimler, güneş ve radyasyon ışınları gibi etkenler yanıkların oluşumuna sebep olurlar. Vücut dokularının yanma derecelerine göre yanıklar 3 gruba ayrılır. · Birinci Derece Yanıklar: Deri kızarmış, kuru ve gergindir. Deri bütünlüğü bozulmamıştır. Ciltte ağrı vardır, iz bırakmaz, güneş yanıkları bunun en güzel örneğidir. · Ikinci Derece Yanıklar: Cilt kızarmış ye su kesecikleri oluşmuştur. Şiddetli ağrı vardır. Hafif iz bırakır, 5 cm den daha büyük su kabarcığı olan kişi derhal sağlık kuruluşlarına götürülmelidir. · Üçüncü Derece Yanıklar: Deri bütünlüğü tam olarak bozulmuş, deri altı dokuları yanmıştır. Bazı durumlarda kemik görülebilir, sinirler tamamen yandığı için ağrı hissi olmayabilir. Iz bırakır ve sakatlıklara sebep olabilir.

46 4- YANIK YARALANMALARINDA İLK YARDIM - Kazazede yangın yerinden uzaklaştırılır. - Kazazede yanıyorsa havayla olan teması kesilerek söndürülür. - Yanıklı hasta sakin ılık bir yerde dinlendirilir. - Yanmış elbiseler deriye yapışık şekilde değilse çıkarılır, yapışıksa kesilerek çıkarılır. - Yanık bölgeye kesinlikle diş macunu, salça, sabun vs. sürülmez. - Yanık bölgeye soğuk uygulama yaparak ağrı dindirilir. - Kimyasal madde yanıklarında yanan bölge bol su ile yıkanır. - Yanık bölge üstü ıslatılmış temiz gazlı bezle örtülür. - Şoka önlem alınır. - Yanan organlar üzerindeki su kesecikleri patlatılmaz. - Göz yanıklarında göz bol su ile yıkanır. - Elektrik yanıklarında görünen yanık yüzeyi küçüktür. Ama derin dokularda (kalp, böbrek vb.) hasar çok olabilir. Bu durumda solunum ve dolaşım kontrol altına alınır. -Yanıklar yüzeylerine göre önem taşırlar. Vücudun % 20'sinden fazlasının yanması hayati tehlike oluşturur.

47 02 ŞUBAT 2013

48 F. DOKU VE ORGAN BAĞIŞI Bir hastanın ağır bir hastalık sonucu fonksiyonlarını kaybeden organlarının yerine bir başkasından sağlam doku ve organlarının nakle dilmesi için verilmesine DOKU VE ORGAN BAGIŞI, bu amaçla yapılan işlemlere DOKU VE ORGAN NAKLİ denir. A. BAĞIŞLANABİLECEK DOKU VE ORGANLAR Kan,böbrek, kalp, karaciğer, pankreas, kemik iliği, akciğer, gözün kornea tabakası. ülkemizde en çok bağışlanan kan dır. Kan bağışından sonra böbrek bağışı gelmektedir. B. KİMLER BAĞIŞLAYABİLİR? • 18 yaşından büyük 65 yaşından küçük olanlar. Çocuklarda aile izin verirse 2 yaşından sonra organ ve dokusu alınabilir. • Organ bağışına engel hastalıkları olmayanlar bağışlayabilir. C. ORGAN BAĞIŞINA ENGEL DURUMLAR Böbrek hastalıkları, şeker hastalığı, kanser, AİDS, sarılık, ağır iltihabı durumu olanlar bağışlayamazlar.

49 4. YANIKLAR VE YANIK YARALARI A
4. YANIKLAR VE YANIK YARALARI A. ARAÇ YANGINLARINA KARŞI ÖNEM ALMA - SÖNDÜRME Karayolları trafik yönetmeliğine göre A1-A2-F sınıf sürücü belgesi ile kullanılan motorbisiklet, motorbisiklet , traktör dışındaki tüm araçlarda söndürme cihazı bulunmalı ve kullanma kılavuzunda belirtilen aralıklarda kontrolleri yapılmalıdır. Söndürme cihaz, sürücünün en kolay ulaşabileceği yerde bulundurulmalıdır. - Araç yangınını söndürme a. Kazadan sonra yangın çıkmaması için: • Önce kontak kapatılır, akü ile iletişim kesilir. • Aracın çevresi boşaltılır. b. Yangın başlamış ise • Kontak kapatılır. • Söndürme cihazı alınarak motordan başlayan bir yangın da önce kaput açılmadan (hava ile teması önlemek için) motorun alt ve ön kısımlarına sıkılır. • Soğutmadan sonra kaput biraz açılarak motora söndürme cihazı sıkılır. • 3 cü aşamada kaput açılarak söndürücü sıkılır ve yangın söndürülür. B. YANIK YARALARI, ÇEŞİTLERİ VE İLK YARDIM a. Tanımı : Alet, ateş, sıcak su,:sıcak buhar, kızgın katı cisimler, asit boz, elektrik akımı, yıldırım güneş, radyasyon gibi nedenlerle doku arda meydana gelen yaraya YANIK denir. Vücut yüzeyinin %20 sinden daha fazlasının yanması yaşamsal risk oluşturur, Bebeklerde bu oran%l0 dur. b. Çeşitleri- sınıflandırılması Yanıklar derinliklerine göre 3’e ayrılırlar. • Birinci derece yanıklar: Derinin sadece üst tabaksı yanmıştır. Deri bütünlüğü bozulmamıştır, gerginlik, ağrı kızarıklık vardır. İz ve sakatlık bırakmazlar. Güneş yanıklarında olduğu gibi. • İkinci derece yanıklar: Derinin üst ve orta tabakası yanmış, bütünlüğü bozulmuştur. Kılcal damar ve sinir uçları açıkta olabileceğin den fazlaca ağrı vardır. Gerginlik, kızarıklık su d kesecikler oluşur, iz bırakabilirler. • Üçüncü derece yanıklar: Deri bütünlüğü tümüyle bozulmuştur, kemiğe kadar inebilir, doku ve organlarda kömürleşme görülebileceği gibi derin iz ve sakatlıklara neden olur. Sinir hücrelerinde yandığından Çoğu kez ağrı duyusu yoktur, sızıntı şeklinde sıvı akar. c. İlk yardım • Yanan kişi acele araçtan çıkartılarak oradan uzaklaştırılır, • Yaralı koşmamalı ve ayakta durmamalı (alevlerin artmaması için) • Yaralının üzerine naylon olmayan kalın bir örtüyle ile başından ayağına doğru örtülerek alevler söndürülür. Onu yoksa yanıklı yerde sürekli çevrilerek alevleri söndürebilir, • Giysileri deriye yapışmamış ise soğuk su dökül kesilerek çıkarılır. • Yanık yerin merkezi ve çevresi soğuk su veya buzla uzun süre soğutulmalı. Kızgın yağ yanıkları birdenbire buzla değil önce su Sonra buzla soğutulmalı, • Kimyasal maddelerle yanık olmuşsa bal su ile yıkanmalı • Kesinlikle diş macunu, yoğurt, salça, yumurta akı, tentürdiyot sürülmemeli, • 2 ci derece yanıkta su dolu kesecikler oluşmuşsa patlatılmamalı, • Yanan yerin üzerine temiz ıslak bez kapatılır, bu bezin üzeri de naylonla kapatılarak hava ile teması kesilir, • Bilinci yerinde ise bol su verilir, (Yeterince su verilmezse, 2-3. derece yanıklarda dolaşım zayıflar. Böbrek yetmezliği görülebilir. Su ile oluşabilecek şok önlenmiş olacaktır.) • Varsa ağrı kesici verilebilir, • Gözdeki yanıklarda soğuk su ile 5-10 dakika yıkanır sonra temiz bir bezle kapatılır, • Kısa süre içinde sevk edilir. 5. DOKU VE ORGAN BAĞIŞI Bir hastanın ağır bir hastalık sonucu fonksiyonlarını kaybeden organlarının yerine bir başkasından sağlam doku ve organlarının nakle dilmesi için verilmesine DOKU VE ORGAN BAGIŞI, bu amaçla yapılan işlemlere DOKU VE ORGAN NAKLİ denir. A. BAĞIŞLANABİLECEK DOKU VE ORGANLAR Kan,böbrek, kalp, karaciğer, pankreas, kemik iliği, akciğer, gözün kornea tabakası. ülkemizde en çok bağışlanan kan dır. Kan bağışından sonra böbrek bağışı gelmektedir. B. KİMLER BAĞIŞLAYABİLİR? • 18 yaşından büyük 65 yaşından küçük olanlar. Çocuklarda aile izin verirse 2 yaşından sonra organ ve dokusu alınabilir. • Organ bağışına engel olan hastalıkları olmayanlar bağışlayabilir. C. ORGAN BAĞIŞINA ENGEL DURUMLAR Böbrek hastalıkları, şeker hastalığı, kanser, AİDS, sarılık, ağır iltihabı durumu olanlar bağışlayamazlar. D. ORGAN BAĞIŞININ HUKUKİ VE DİNİ DURUMU HUKUKİ DURUM Doku ve organ nakli tarih ve 2238 yasa ile düzenlenmiştir. Yasa bir bedel karşılığı doku ve organ alınmasını, satılmasını ve reklamını yasaklamıştır. Bundan çıkar sağlayanlara ağır para ve 2-4yıl hapis cezası verilir. - DİNİ DURUM Diyanet işleri Başkanlığı Din İşleri Yüksek Kurulu’nun tarihinde aldığı karardaki koşullara uyulursa dinimize göre bir sakınca sı olmadığı belirtilmiştir. Buna göre;- Zaruret halinin bulunması, yani hastanın hayati bir organını veya hayatını kurtarmak için bundan başka çaresinin kalmadığı hekimce belir - Hastalığın bu yolla tedavi edilebileceğine hekimin kesin kanısının ve onayının bulunması - Doku ve organın alınması sırasında kişinin ölmüş olması (böbrek kan hariç) - Toplumun huzur ve düzeninin bozulmaması için organ ve dokusu alınacak kişinin yaşarken bir açıklaması yok ise yakınlarının izninin alınması. Görüldüğü gibi organ ve doku bağışının hukuken ve dine bir sakıncası yoktur. Oysa ülkemizde ne yazık ki yeterince bağış yapılmıyor. Bilinmeli ki binlerce hasta böbrek bekliyor yaşamak için, göz bekliyor karanlıktan çıkmak için. Bugün o hastalara gereken organlar belki yarın bize ve yakınlarımıza gerekebilir. Toplumsal bilinçle dayanışmanın bir örneğini daha göstermek zorundayız. Yaşarken birçok yaşam kurtarabiliriz, ama önemli olan öldükten sonrada bir hayat kurtarabilmektir.

50 ÖZEL ELAZIĞ BOĞAZİÇİ MOTORLU TAŞITLAR SÜRÜCÜ KURSU
İLK YARDIM ÜNİTE 7 KIRIK-ÇIKIK VE BURKULMALAR

51 7 KIRIK-ÇIKIK VE BURKULMALAR
KIRIKLAR VE İLK YARDIM a. Tanımı: Kırık esnekliği aşan direkt veya endirekt travma nedeniyle kemik bütünlüğünün bozulmasıdır. Kırık kemiğin herhangi bir yerin de olabilir. b. Belirtileri - Ani şişme, morarma - Ani şiddetli ağrı veya hareketle ağrı, hassasiyet - Normal olmayan görünüş, şekil bozulduğu. - Kemik uçları oynatıldığında sürtünme sesi - Hareketlerde azalma, hareketsizlik Açık kırıkta kemik ucunun dışarı çıkması, yara-kanama

52 c. Çeşitleri 1. Kapalı (basit) kırık: Kemik uçları deriyi delmemiştir, yara yoktur. Kemik uçları birbirinden fazla ayrılmamıştır. 2. Açık kırık: Kırılan kemik uçlarından birisi veya ikisi dışarı çıkmıştır, yara ve kanama vardır. Sinirlerde hasar gördüğünden sakatlık riski vardır. 3. Çöken kırık ; Yassı kemiklerde görülen kırık tır. baş kemikleri gibi) 4. Komplike kırık Kırılan kemik komşu organa zarar verir. Kaburga kemiklerinin akciğere zarar verir. 5. Yaş ağaç kırığı: Kemik bütünlüğü tümüyle bozulmamıştır. Bozukluk bir bölü mdedir. Sıklıkla çocuklarda görülür. 6. Parçalı kırık Kemik birçok yerinden kırılmıştır.

53 d. Genel ilk yardım kuralları
- Kırığın durumunu, nerede olduğunu anlamadan, yaralıyı gereksiz hareketlerden kaçınmalı - Açık bir kırık ise önce kanama durdurulmalı, sonra üzeri temiz bir bezle kapatılmalı - Kırık yerleştirmek için uğraşılmamalı, küçük kırık kemik parçalarını çıkarmamalı. - Kırıldı bölge hareketsiz hale getirilmeli. Bu amaçla tahta parçaları, ağaç dalları, karton, gazete, kalem, çengelli iğne, sargılar kullanılabilir. Sayılanların bir çoğu kırığı hareketsiz hale getiren düz nesne olarak tanımlanan ATEL diye de düşünülebilir. - Bazı dinlendirilmek için askıya alınmalı - Uygun pozisyonda yaralı sevk edilmeli

54 13 NİSAN 2013

55 e. Önemli Kırıklarda Tespit ve İlk Yardım 1. Köprücük Kemiği Kırıkları
- Kırık köprücük kemiği taraftaki koltuk altı boşluğu bezle doldurulur, - Her iki köprücük kemiği üzerine katlanmış sargı konur ve koltuk altından bağlanır, - Arkadan 3. bağ, 2 sargı arasından geçirilerek iki omuz aynı düzeye gelinceye kadar gerdirilir ve bağlanır, - Kırık taraftaki kol askıya alınır, kırık iki tarafta da var ise o zaman 2 kolda askıya alınır, Kesinlikle atel kullanılmaz. Yaralı oturtularak sevk edilir.

56 2. Kol Kemiği Kırıkları - Kırk kol taraftaki koltuk altı boşluğu doldurulur, - Atel koltuk altına konan bezle beraber 2 yerden bağlanır, - Atellenen kol geniş bir sargı ile karşı taraf koltuk altından bağlanır, kola 90° lik açı verilir, - Kol üçgen sargı bezi ile askıya alınır, - Yaralı oturtularak sevk edilir.

57 3. Ön Kol Kemiği Kırıkları
- İki atel var ise başparmak yukarıda kalacak şekil de kolun 2 tarafından atellenir, - Tek atel varsa avuç içi yere gelecek şekilde k atelin üzerine yerleştirilir. Avuç içi ve bilek altındaki boşluk pamuk ile doldurulur. Düğümler atelin üzerine gelecek şekilde kol ile atel bağlanır, - Kırık kol 90° açı ile parmak uçları karşı koltuk altına gelecek biçimde Üçgen sargı ile askıya alınır veya kol üzerinden ceketin, gömleğin alt ucu kaldırılarak çengelli iğne ile ceketin üst tarafına iğnelenir. - Yaralı oturtularak gönderilir.

58 4. Kaburga Kemiği Kırıkları
Daha önce sayılan kırık belirtilerine ek olarak; - Solunum güçlüğü yüzeysel oluşu, - Batma hissi, - Kırık kaburga sayısı fazla ise göğüsün bir bölümü kabarık bir bölümü çöküktür. - Kaburga kırıklarında - 2 türlü tespit işlemi yapılabilir; a. Yaralıya derin nefes verdirilerek kırık kaburganın 3 üst, 3 alt kaburgayı da kapsayacak şekilde göğüs üzerine konan sargı sağlam taraf koltuk altında bağlanır. b. Koltuk altı bezle desteklenir, sargı kırık taraftaki kol üzerine konur karşı taraf koltuk altında bağlanır. - Kol 45° açı ile parmak uçlar karşı omzu bulacak şekilde askıya alınır. - Yaralı oturtulur veya yarı oturtulur Şekilde sevk edilir.

59 5. Omurga Kırıkları - Felç riskinin yüksek olduğu kırıklar dır, -Yaralını önce soluk yolunun açık olup olmadığına bakılır, açık değilse ( boyun omuru kırıklarında çene göğüsten yavaşça ayrılır ve boyun kalın bezden, ceketin kolundan boyunluk yapılarak sarılır.) önce solunum yolu açılır, - Yaralı, varsa sırt üstü sert bir tahta veya sedyenin üzerine yatırılarak boyun, bel ve diz altı boşlukları doldurulur,yaralı geniş bağlarla bağlanır,

60 Geniş tahta yok ise 2 atel koltuk altından topuğa kadar 2 yanına konur ve bağlarla bağlanır,
- Yaralının sedyeye yatırılması için 3 kişi gereklidir, 1. kişi baş ve boyundan 2. kişi sırt ve kalçadan 3. kişi ise bacak ve ayak bileğinden tutar, komutla aynı anda kaldırılmalıdır. Boyun omuru kırık ise 4. kişi sadece başını tutar. Başın kenarı ayakkabı veya kum torbalarıyla desteklenir - Kesinlikle ayağa kaldırılmaz, oturtulmaz, aksi halde felç olabilir.

61 6. Kalça Kırığı Omurga kırıklarında yapılanlar kalça kırığında da yapılarak sevk edilmelidir, 7. Bacak Kemiği Kırıkları - Kırk; diz ile kalça arasında ise; baştaki atel koltuk altından topuğa kadar uzatılır, 2ç atel kırık bacağın iç kısmına yerleştirilerek 2 atel ortada bacak kalacak şekilde bağlanır. Sonra 2 bacak birbirine bağlanır. - Kırık diz ile ayak arasında ise; Dıştaki atel kalça ili topuk arasına uzatılır, diğer işlemler yukarıdaki gibi yapılır,

62 02 ŞUBAT  

63 - Eğer atel yok ise; 2 bacak arasındaki boşluk ceket, palto, örtü gibi yumuşak malzemeyle
doldurularak 2 bacak birbirine bağlanır. Burada sağlam bacak atelin yerine geçmiştir. - Bacak kırığı olan yaralı sırt üstü yatırılarak sedye ile gönderilir.

64 B. ÇIKIKLAR VE ILK YARDIM
Eklemi oluşturan kemik uçlarının yer değiştirmesine eklem yüzeylerinin birbirinden ayrılma sına ÇIKIK adı verilir.Hareketli eklemlerde meydana gelir. a. Belirtileri - Ağrı - Şişme, morarma - Şekil bozukluğu, vücut simetrisinin bozulması, - Hareketsizlik veya hareket azlığı, - Eklem çukurunun ele boş olarak gelmesi.

65 b. İlk Yardım - Kesinlikle çıkığı yerine yerleştirmek için uğraşmamalı, - Çıkan organ hareketsiz duruma getirilir, gerekirse askıya alınmalı - H bölgeye soğuk uygulanmalı, - Elastiki bandajla bandajlanarak kalp düzeyinden üstte tutulmalı, - Vücut sıcak tutulmalı, - Uygun pozisyonda sevk edilmelidir.

66 C. BURKULMALAR VE ILK YARDIM
Eklemlerin aşırı zorlanmasına bağlı olarak eklemi bağlarının ve yüzeylerinin zedelenmesine BURKULMA denir. Bağların bir kısmı gerilmiş veya yırtılmıştır. Kemik uçları birbirinden ayrılmamıştır. Hareketli eklemlerde meydana gelir. a. Belirtileri - Hassasiyet, Şişme-morarma - Organı kullanamama - Ağrı

67 b.İlk Yardım - Burkulan eklem hareket ettirilmemeli, - Şişmeyi önlemek için ekleme önce dakika aralıklarla ilk 12 saat soğuk sonra sıcak uygulama yapılmalı, (soğuk tutma süresi tartış malıdır. Bazı bilim adamları 6-8 saat yeterli görmektedirler) - Elastiki -bandajla bandajlanmalı, - Burkulan eklem kalp düzeyinden üstte tutulmalı, - Gecikmiş vakalarda(8-12 saatten sonra) sıcak tuzlu su şişliği gidermek için kullanılabilir, - Çıkık ve burkulmalarda o bölge soğuk tutulurken vücudun diğer bölgeleri şoku engellemek için üstü örtülerek sıcak tutulur.

68 8 HABERLEŞME 1.Kazayerindeki ilk yardımcının yardım istenecek merkezlerle haberleşmesinin önemi: Kaza yerinde ilk yardımcının yaralıya yaptığı sağlıklı müdahale kadar,zamanında ve doğru şekilde yapılacak haberleşmede hayati önem taşımaktadır. Sağlıklı bir haberleşme pek çok hayatı kurtarabilir.Haberleşme ilk yardım da 4. Safhada yer almasına rağmen,kaza yerinde birden fazla ilk yardımcı varsa ilk safhada yapılabilir.

69 *Hızır acil yardım servisleri 112 nolu telefon aranılacak.
2.İlk yardım haberleşmesi yapılacak merkezler; *Hızır acil yardım servisleri 112 nolu telefon aranılacak. *Diğer sağlık kuruluşları *Trafik istasyonları 155 *Karayolları istasyonları *Jandarma karakolları 156 3.İlk yardım haberleşmesinin ilkeleri ve kanalları nelerdir? İLKELER: *Kazanın yeri doğru ve açık şekilde belirtilmelidir. *Kazanın oluş şekli belirtilmelidir. *Yaralıların sayısı ve durumları belirtilmelidir. *İnandırıcı olması açısından isim,adres ve telefon numarasını iletmelisiniz. *Mesaj kısa ve öz olmalıdır.

70 KANALLAR: Haber verme;telefon,telsiz veya yoldan geçen diğer araçlarla yapılabilir,ülkemizin acil yardım telefon numarası 112 dir.

71

72 9 YARALININ TAŞINMAYA HAZIRLANMASI VE TAŞIMA ŞEKİLLERİ
1. YARALILARI TAŞIMAYA HAZIRLAMA a. Yaralıların Gözlenmesi İlk yardım yapıldıktan ve haberleşme sağlandıktan sonra yaralılar gözlenmelidir. Yaralının taşınıncaya kadar durumunda bir kötüleşmenin olmamasına dikkat edilmeli gerekirse ek müdahalede zaman kazanılmalıdır. Bazı yaralılarda başlangıçta fark edilmeyen belirtiler sonra ortaya çıkar.Bu durumda o yaralı tekrar değerlendirilebilir. İlk yardımda zamanla yarışıldığı unutulmamalıdır.

73 b. Öncelik Dereceleri Yaralıların arasında dolaşarak hangi yaralının kaçıncı sırada taşınması gerektiğini bilmek ve uygulamak ilk yardımın önemli bir aşamasıdır. Bu sıra belirlenirken ağırın en önce gitmeyeceğini en hafif yaralının da önce gitmeyeceği bilinmelidir. Amacımız yaşamsal riski olan ama yaşama şansıda olana öncelik tanıyabilmektir. BİRİNCİ DERECEDE ÖNCELİKLİ OLANLAR - Solunum zorluğu olanlar, - Göğüs yaralanmaları, - Şoka girenler, Kanamalılar, - Geniş yanıklar % Açık karın yaralanmaları, - Gaz zehirlenmeleri, Ezik, yaygın yaralar, - Açık ve kapalı kırıklar.

74 İKİNCİ DERECEDE ÖNCELİKLİ OLANLAR - Turnike uygulananlar, - İç kanamalılar, - Donanlar, - Bilinci yerinde olmayanlar. ÜÇÜNCÜ DERECEDE ÖNCELİKLİ OLANLAR (EN AĞIR VAKALAR) - Omurga kırığı ve omurilik yaralanmaları, - Çok geniş yanıklar %40-100, - Beyinin göründüğü başta ağır yaralılar, - Çok fazla yarası ve kırığı olanlar, - Çok fazla kanaması olanlar. DÖRDÜNCÜ DERECEDE ÖNCELİKLİ OLANLAR - Basit yaralanmalar, - Küçük yanıklar, - Burkulma ve çıkığı olanlar, Ölüler

75 2. TAŞIMADA VERİLECEK POZİSYONLAR a
2.TAŞIMADA VERİLECEK POZİSYONLAR a. İlkeleri Yaralıya ilk yardımda uygun pozisyon vermek temel hedeflerden birisidir, Yanlış verilecek bir pozisyon yaralının sakat kalmasına, durumunun ağırlaşmasına hatta ölümüne neden olabilir. Yaralıya, yaranın bulunduğu yere, vücut eksenine göre durumuna bakılarak pozisyon verilmelidir. b. Bazı Yaralanmalarda Verilecek Pozisyonlar - Zor solunum yapanlar, kusanlar, zehirlenenler, beyin kanaması olup kulağından kan-gelenler yan yatırılırlar, - Baş yaralanması, köprücük-kol, önkol kırıklarında oturur, - Göğüs yaralanması kaburga kırıklarında oturuş veya yarı oturuş, - Bacak kemiği kırıkları, omurga kırıklarında sırtüstü yatış, - Şok ve bayılmada şok pozisyonu - Karın yaralanmalarında sırtüstü yatar enine ise; dizler bükülür, boyuna ise; ayaklar gergin tutulur, pozisyonlar verilir.

76 .. 02 ŞUBAT 2013

77 3. YARALILARI TAŞIMA YÖNTEMLERİ a
3. YARALILARI TAŞIMA YÖNTEMLERİ a. Yaralının kendi kendine gitmesi: Küçük yaralanmalarda yaralı ilk yardımdan sonra kendi kendine desteksiz gidebilir. b. Başkalarının yardımı ile taşıma : 2 türlü olabilir; TEK KİŞİ İLE - Yaralıya destek olma: İlk yardımcı yaralının yanında durur, bir eliyle yaralının belinden tutar, diğer eliyle de yaralının kolunu tutup boynundan geçirir ve bileğinden tutar. Yaralı vücudunu ilk yardımcıya yaslar ve birlikte yürürler.

78 - Geri. geri taşıma: Yaralı sırt üstü yatar; ilk yardımcı kalın bağlama malzemesini yaralının koltuk altından geçirerek göğsünün üstünde bağlar. İlk yardımcı her iki eliyle bağı koltuk altı hizasından tutarak çeker. Bu sırada kendisi de geri. geri gider. Rautek yöntemi olarak da adlandırılır. Eğer kol kırık değilse bağa gerek yoktur, kol bükülerek araçtan çıkarma yönteminde de açıklandığı gibi tutularak taşınır.

79 Sırtta taşıma Kucakta taşıma : Her iki yöntem de yaralının oturarak gitmesinde sakınca yoksa ve düşük ağırlıklı ise tercih edilebilir. - Sürünme yöntemi: Yaralıda bilinç kaybı olduğu durumlarda seçilebilir. Yaralı sırtüstü yatar durumdadır, kolları bileklerinden kalın bağlama malzemesi ile bağlanır, ilk yardımcı yüzü yaralıya gelecek şekil de dizleri üzerinde durur, yaralıyı bacaklarının arasına alır,bağlanan bileğin oradan boynunu geçirir, ilk yardımcı dizleri ve elleri üzerinde yürüyerek yaralıyı taşır.

80 -İtfaiyeci Yöntemi: Zor bir yöntemdir
-İtfaiyeci Yöntemi: Zor bir yöntemdir. ilk yardımcı yüz üstü konumda omzunun üstüne alır, düşmemesi için belinden ve bileğinden tutar, yaralı ilk yardımcının omzuna ters V şeklinde tutulmalıdır.

81 İki ilkyardımcı ile ellerin üzerinde taşıma (Altın Beşik Yöntemi) (Tezkereci yöntemi)
Yaralının ciddi bir yaralanması yoksa ve yardım edebiliyorsa iki, üç, dört elle altın beşik yapılarak      taşınır. Dört elle üzerinde taşıma : İlkyardımcılar bir elleri ile diğer el bileklerini, öbür elleri ile de birbirlerinin bileklerini kavrarlar.

82 Kollar ve bacaklardan tutarak taşıma:
Yaralı bir yerden kaldırılarak hemen başka bir yere aktarılacaksa kullanılır. İki ilkyardımcı tarafından uygulanır.  İlkyardımcılardan biri sırtı yaralıya dönük olacak şekilde bacakları arasına çömelir ve elleri ile yaralının dizleri altından kavrar. İkinci ilkyardımcı yaralının baş tarafına geçerek kolları ile koltuk altlarından kavrar. Bu şekilde kaldırarak taşırlar.

83 Sandalye ile taşıma: Hasta/yaralının bilinçli olması gereklidir. Özellikle merdiven inip çıkarken çok kullanışlı bir yöntemdir. İki   ilkyardımcı tarafından uygulanır. Bir ilkyardımcı sandalyeyi arka taraftan, oturulacak kısma yakın bir yerden, diğer ilkyardımcı sandalyenin ön bacaklarını aşağı kısmından kavrayarak taşırlar.

84 Sedye İle Taşıma Teknikleri
Sedye ile taşımada genel kurallar şunlardır: Hasta/yaralı battaniye ya da çarşaf gibi bir malzeme ile sarılmalıdır, Düşmesini önlemek için sedyeye bağlanmalıdır, Başı gidiş yönünde olmalıdır, Sedye daima yatay konumda olmalıdır, Öndeki ilkyardımcı sağ, arkadaki ilkyardımcı sol ayağı ile yürümeye başlamalıdır (Sürekli değiştirilen adımlar sedyeye sağlam taşıma sağlar), Daima sedye hareketlerini yönlendiren bir sorumlu olmalı ve komut vermelidir, Güçlü olan ilkyardımcı hasta /yaralının baş kısmında olmalıdır.

85 1- Sedyenin iki kişi tarafından taşınması:
Her iki ilkyardımcı çömelirler, sırtları düz, bacakları kıvrık olacak şekilde sedyenin iki ucundaki iç kısımlarda dururlar, Komutla birlikte sedyeyi kaldırırlar ve yine komutla dönüşümlü adımla yürümeye başlarlar, Önde yürüyen yoldaki olası engelleri haber vermekle sorumludur.

86 2- Sedyenin dört kişi tarafından taşınması:
Yaralının durumu ağır ise yada yol uzun, zor ve engelli ise sedye 4 kişi ile taşınmalıdır, İlkyardımcıların ikisi hasta/yaralının baş, diğer ikisi ayak kısmında sırtları dik, bacakları bükülü olarak sedyenin yan kısımlarında çömelirler. Sedyenin sapından tutarlar ve yukarı komutu ile sedyeyi kaldırırlar, Sedyenin sol tarafından tutan ilkyardımcılar sol, sağ tarafındakiler sağ adımlarıyla yürümeye başlarlar, Dar bölgeden yürürken ilkyardımcılar sırtlarını sedyenin iç kısmına vererek yerleşirler, Merdiven, yokuş inip çıkarken sedye mümkün olabilecek en yatay pozisyonda tutulmalıdır. Bunun için ayak tarafındakiler sedyeyi uyluk hizasında, baş tarafındakiler omuz hizasında tutmalıdır.

87 Bir battaniye ile geçici sedye oluşturma:
Tek bir battaniye ile sedye oluşturmada ise battaniye yere serilir kenarları rulo yapılır. Yaralı üzerine yatırılarak kısa mesafede güvenle taşınabilir.

88 4- Bir battaniye ve iki sırıkla geçici sedye oluşturma:
Yeterli uzunlukta iki sırık ile sedye oluşturmak mümkündür. Bir battaniye yere serilir, Battaniyenin 1/3'üne birinci sırık yerleştirilir ve battaniye bu sırığın üzerine katlanır, Katlanan kısmın bittiği yere yakın bir noktaya ikinci sırık yerleştirilir, Battaniyede kalan kısım bu sırığın üzerini kaplayacak şekilde sırığın üzerine doğru  getirilir, Hasta/yaralı bu iki sırığın arasında oluşturulan bölgeye yatırılır.

89

90 10 SAĞLIĞI BOZAN DIŞ ETMENLER VE. İLK YARDIM 1. ZEHİRLENMELER a
SAĞLIĞI BOZAN DIŞ ETMENLER VE İLK YARDIM 1. ZEHİRLENMELER a. İnsan vücuduna değişik yollarla girdiğinde çalışmasını ve yapısını bozan veya yok eden ölüme neden olabilen maddelere “zehir” adı verilir. Bu maddelerin vücuda girmesi sonucu görülen duruma da “zehirlenme” denir: Zehir, solunumla ağızla, deri ve kan ile vücuda girer. Özellikle çocuklarda ve yaşlılarda daha etkili ve önemli bir sorun haline gelir. b. En çok görülen zehirlenmeler

91 A) SOLUNUM YOLU İLE ZEHİRLENME : Bu bölümde, konu trafik ve aracı ilgilendirdiği için egzoz gazı zehirlenmelerinden söz edilecektir. Hava gazı, bütün gazı , kömür gazları için de aynı şeyleri söylemek mümkündür. Motor dersinde aldığınız bilgilerle kapalı bir garajda çalışır durumdaki aracı tamir etmeye çalışan bir kişi, egzoz gazında bulunan kokusuz, renksiz “karbonmonoksit” i hiç fark etmeden uzun süre solunum yoluyla alırsa, normalde oksijenle birleşen hemoglobin (kanın kırmızı rengini veren) bu durumda karbon monoksit ile çok kolay bir biçimde birleşir. Böylece artık kan oksijeni değil karbon monoksitli olarak hücrelere, dokulara gidecek ve onların oksijensiz almasına neden olacaktır. Yani kanın oksijenle birleşmesi engellenmiş olur. Karbon monoksit kolaylıkla kandan ayrılmaz, öyle ki 2-3 saat temiz havada kalınarak ancak ayrılabilir.

92 02 ŞUBAT 2013

93 Belirtileri: - Bulantı, kusma - Halsizlik, hareket edememe, kaslarda gevşeme - Deride kiraz kırmızısı görünüm , sonra morarma - Solunum zorluğu, durması - Baş dönmesi , kulak çınlaması - Bilinç kaybı, koma - Kalp durması İlkyardım: -Öncelikle kapı, pencere açılır veya temiz havaya çıkarılır. - Soluğu durmuşsa hemen suni solunum yapılır. - Zor soluk alıyorsa, kusuyorsa yan yatırılır. - Kalbi durmuşsa kalp masajı yapılır - Sıcak tutulur. - Sağlık kuruluşuna sevk edilir.

94 Solunum ve dolaşım bozulduğu Görme bozukluğu
B) SİNDİRİM YOLU İLE ZEHİRLENME: Ağız yoluyla alınan zehirli gıdalar fazla miktarda alınan ilaçlar, kimyasal maddeler hatta alkol sinirime katılarak emilirler ve zehirlenme belirtileri ile yaşamı riske sokarlar Belirtileri: Belirtiler, alınan zehrin cinsine ve geçen süreye göre değişmekle beraber ortak olarak şu belirtiler görülür: - Karın ağrısı, krampı - Ağızda yanma, değişik tat - Yutma zorluğu Bulantı, kusma - İshal Baş ağrısı , baş dönmesi - Bitkinlik, konuşmada zorluk Solunum ve dolaşım bozulduğu Görme bozukluğu

95 İlkyardım: - Öncelikle zehirlenmenin neyden kaynaklandığı belirlenir - Bilinci yerinde ise ilk 2 saat içinde kusturulur En iyi kusturma yöntemi boğazı uyarmaktır. - İlaçla zehirlenmişse hemen bol su verilerek kusturulur - Asit - baz (çamaşır suyu , tuz ruhu gibi) zehirlenmelerinde kesinlikle kusturulmaz yine bol su verilir - 2 saatten daha uzun süre geçmişse kusturulmaz, bol su ve zeytinyağı verilir. - Bilinci yerinde değil ise kusturulmaz. - Yoğurt, ayran, yumurta akı koruyucu olarak verilebilir ancak çok önemli bir yararı yoktur. - Kimyasal madde zehirlenmelerinde nişasta, süt kullanılabilir. - Yan yatış pozisyonu verilir.

96 C) DERİ YOLUYLA ZEHİRLENME: Bu bölümde deri içine ve altına sokulan hayvansal zehirlerin oluşturduğu zehirlenmelerden söz edilecek tir. (deri ile giren zehirli sıvılar, ziraat ilaçları, kimyasal maddeler dışında) YILAN ISIRMASI: En zehirli yılanlar kobra ve engerek türleridir. Yılan ısırdığında üst çenesinde bulunan zehri kasların kasılmasıyla dişlere aktarır oradan da insan vücuduna geçer. Isırık genellikle yarım ay şeklindedir ve deride diş izleri vardır. Zehrin etkisi beyin ve kan dolaşımında görülür.

97 Belirtileri: - Ağrı, yanma - Şişlik, morluk - Bulantı, kusma - Uyuklama - Solunum kaslarında felç - Solunum durması Şok İlkyardım: - Isırılan yer yıkanır - Isırılan bölge kalp düzeyinden aşağıda tutulur, hareket ettirilmez. - Zehrin yayılmadan dışarı atılması için geniş bir bezle alttan üstten turnike uygulanarak 30 dakikayı geçmemişse ısırılan yere derin olmayan paralel iki kesik yapılır. Turnike 15 dakikada bir gevşetilir. - Ağzında diş çürüğü, diş eti hastalığı olmayan biri tarafından 3-5 kez emilerek tükürülür. Sonra temiz bir bezle kapatılır. Varsa ilkyardımcı zehri emmeden önce ağzını zeytinyağı ile çalkalamalıdır. - O bölge soğuk tutulur. (Bazı bilim adamları buna katılmazlar) - Yılan serumu için sevk edilir. San yıllarda yaranın kesilip emilmesi, bazı bilim adamlarınca enfeksiyon riski nedeniyle önerilmemektedir.

98 AKREP SOKMASI: Zehir, akrebin kuyruğunun son halkasından salgılanır ve uçtaki iğne ile sokar. Belirtileri: - Ağrı, yanma, uyuşukluk - Baş ağrısı - Kaslarda kasılma - Tükürük salgısının artması - Solunum güçlüğü - Şok belirtileri - İdrar, dışkı kaçırma İlkyardım: - Sokulan yer yıkanır - Turnike uygulanır (Sokulan yerin altından ve üstünden) - Ağrıyı gidermek için karbonat bulamacı, amonyak sürülür - Sokulan yere buz konur, kalp düzeyinden altta tutulur - Dinlendirilir, kramp giren yerlere sıcak uygulanır - Şoka karşı önlem alınır - Akrep serumu için sevk edilir - Sokulan yerin kesilmesi konusu tartışmalıdır.

99 ARI- ZEHİRLİ ÖRÜMCEK- ZEHİRLİ KENE SOKMALARI : Arı iğnesini batırarak, kene ise ısırdığı yerden vücudunun bir bölümünü deri içine sokar. Alerjik kişilerde bir tek arının bile sokması ölüme neden olabilir.. Belirtileri: - Sokulan yerde ağrı, yanma, kızarma, şişme, ateş, kaşıntı, uyuşma Bulantı, kusma, terleme - Baş dönmesi - Düzensiz nabız, solunum güçlüğü. - (Kene ise) yapıştığı yerden ayrılmaması. İlkyardım: - Keneyi çıkarmak için yanan kibrit yaklaştırılır. - Arının iğnesi çıkarılır. - Su, sabunlu su ile yıkanır - Sokulan yer soğuk tutulur. - Amonyak, karbonat, limon, sirke , soğan yoğun sürülebilir. - Arı ağızdan sokmuşsa Ağızda bir süre buz parçaları tutulur veya tuzlu su gargara yapılır. - Çamur, tetanoz ve mikroplanma olasılığı nedeniyle sürülmez. - Tüm zehirlenmelerde mümkünse no.lu Zehir Danışma merkezinin aranabileceği unutulmamalıdır.

100 GÜNEŞ ÇARPMASI VE SICAK BİTKİNLİĞİ
GÜNEŞ ÇARPMASI: Kişiler güneş altında uzun süre kalırlarsa beynin alt tarafındaki ısı düzenleme merkezi bozulur ve vücut ısısı hızla yükselir. Bu nedenle beyin hücrelerinde tahribat oluşur; bey ödemi ile kanamaları görülebilir. Isı düzenleme merkezi vücut ısısı kontrol ede hale gelir, 36,5-37 ‘C de tutamaz, ısıyı kaybedemez. Belirtileri: - Deride kızarıklık, kuruluk ve gerginlik - Baş ağrısı - Bulantı, kusma Yüksek ateş ( derece) , bilinç kaybı Nabız sayısında artış - Terlemenin olmaması İlkyardım: - Vücut ısısı düşürülür - Varsa soğuk ılık arası duşa sokulur (çok soğuk olmamalı) - Serin yere alınır - Başa, göğse, koltuk altı ve kasıklara soğuk su ile ıslatılmış bez konur varsa soğuk ve ıslak çarşafa sarılır. - Bilinci yerinde ise soğuk içecekler verilir - Deride terleme oluncaya kadar işleme devam edilir, çünkü terin buharlaşması ısıyı düşürür.

101 02 ŞUBAT 2013

102 SICAK VURMASI (BİTKİNLİĞİ): Sıcak bitkinliği,çok aşırı terleme ile fazla su ve tuz kaybı nedeniyle oluşur uzun süre sıcak ortamda kalma sıcakta fazla giyinme, nemli ortam neden olabilir Belirtiler: - Aşırı terleme - Bitkinlik - Kramplar - Soğuk ve ıslak cilt - Bayılma hissi - Baş ağrısı - Hızlı nabız - Ateş normal veya yüksek İLK YARDIM: - Serin bir yere alınır - Su ,tuzlu ayran ,meyve suları verilir - Kramp giren bölgeler dinlendirilir, masaj yapılır - Fazla giysileri çıkarılır

103 DONMA VE SOĞUK VURMASI Kişilerde soğuğun şiddeti havadaki nem oranı, soğukta kalma süresi,giyinme biçimi, vücut direncine göre soğuk vurması ve donma meydana gelir Belirtileri:- Organlarda hareketsizlik, uyuşma, şişme, morarma , deride pürüzlenme - Ayak, el, kulak ve burunda tın bölgesel yaralanma - Ağrı, yanma, sertlik - Bitkinlik, Uyku hali - Karıncalanma, duyuların kaybolması, titrenme - Kangren İlk yardım: - Soğuk, rüzgarlı ortamdan uzaklaştırılır, - Islak giysileri çıkarılır ve üzeri battaniye ile örtülür - önce ilik sonra sıcak ortama alınarak vücut ısısı yavaşça yükseltilir - Hızlı , sıcak, sert masaj yapılmaz, karla ovulmaz - Hafif , yüzeysel masaj yapılır - Uyuması engellenir - Ilık , şekerli içecekler verilir - Yara var ise su dolu kaseler patlatılmaz, temiz bezle sarılır - Gerekiyorsa sevk edilir.

104 . ELEKTRİK ÇARPMASI A. Vücuttaki etkileri: İnsan vücuduna temas ederek kısa devre yapan ve bu yolla toprağa geçen elektrik akımı, ELEKTRİK ŞOKUNA neden olur. Elektrik çarpması, sadece elektrik akımına direk temasla olmaz, yüksek gerilimin bulunduğu tellere yaklaşmak da ayni etkiyi gösterir Elektrik akımına temas eden yerdeki geçirgenlik, akımın şiddetini de etkiler özellikle beyindeki solunum merkezi etkilenecektir. B. Belirtileri:- Solunum felci, ödemi - Düzensiz kalp atımı veya durması - Kaslarda titreme - Bilinç kaybı - Sinirlerde felç - Morarma - Akımın girip çıktığı yerde yanık

105 C. Kazazedenin kurtarılması: - Çıplak elle, ıslak veya metal malzeme ile dokunulmaz - Varsa şar tel indirilir, sigorta çıkarılır - Eğer arabanın üzerine akım geçen tel düşmüşse, aracın içinde oturulur inilmez. Araba lastikleri yalıtkan görevini 9 Yangın tehlikesi varsa içindeki kişiler aynı anda araca dokunmadan araçtan atlamak dırlar. - Elektrik akımından kurtarmak için; kuru sapa, tahta, deri, kalın gazete tomarı kitap,plastik maddeler, naylon poşet, lastik ayakkabı ve otomobil iç lastikleri gibi maddeler kullanılabilir. - Su ve metalin iletken olduğu unutulmamalıdır. İlkyardım: Suni solunum yapılır ( uzun süre gerekebilir) - Gerekiyorsa kalp masajı uygulanır - - Yanık yere soğuk uygulama yapılır

106 11 Sürücülükle İlgili Sağlık Yeterliliği ,Sürücülükte
11 Sürücülükle İlgili Sağlık Yeterliliği ,Sürücülükte Uygun Olmayan Davranışlar Ve Ruhsal Durum Alkolü, 0,50 promile kadar, sadece B sınıfı özel araç kullananlar alabilir. *İşitme cihazını, B sınıfı özel ve F sınıfı taşıt sürücüleri kullanabilir. *Tek gözü görmeyenlere, gece körü olanlara, tek eli olmayanlara, renk körlerine, ortopedi hekiminin izin vermediği özürlülere, ileri derecede kalp hastalığı olanlara, şeker hastalarına, uyuşturucu kullananlara sürücü belgesi verilmez. * Ortopedi hekimi izin vermişse parmak-bacak noksanı olanlar (Araçlarına özel donanımlar ilave ettirdikten sonra ), H sınıfı belge alırlar. *Alkolü, 0,50 promile kadar, sadece B sınıfı özel araç kullananlar alabilir. *İşitme cihazını, B sınıfı özel ve F sınıfı taşıt sürücüleri kullanabilir. *Tek gözü görmeyenlere,gece körü olanlara, tek eli olmayanlara, renk körlerine, ortopedi hekiminin izin vermediği özürlülere, ileri derecede kalp hastalığı olanlara, şeker hastalarına, uyuşturucu kullananlara sürücü belgesi verilmez. * Ortopedi hekimi izin vermişse parmak-bacak noksanı olanlar (Araçlarına özel donanımlar ilave ettirdikten sonra ), H sınıfı belge alırlar. *Şehir içi ve dışında emniyet kemeri kullanmak zorunludur. *Sürücü ve yolcuların koltuklarında başlık bulundurmak zorunludur. *Motosiklet kullananlar, koruyucu başlık ve gözlük takmak zorundadır. *Sürücünün ruh sağlığının yerinde olup olmaması, trafik kazalarıyla doğrudan ilişkilidir. *Hırslı veya kızgın araç kullanımı, istenmeyen bir kaza ile sonuçlanır. * Paylaşan ve diğer insanlara saygı duyan kişi, trafik kurallarına mutlaka uyar.

107 *Sürücü ve yolcuların koltuklarında başlık bulundurmak zorunludur.
**Şehir içi ve dışında emniyet kemeri kullanmak zorunludur. *Sürücü ve yolcuların koltuklarında başlık bulundurmak zorunludur. *Motosiklet kullananlar, koruyucu başlık ve gözlük takmak zorundadır. *Sürücünün ruh sağlığının yerinde olup olmaması, trafik kazalarıyla doğrudan ilişkilidir. *Hırslı veya kızgın araç kullanımı, istenmeyen bir kaza ile sonuçlanır. * Paylaşan ve diğer insanlara saygı duyan kişi, trafik kurallarına mutlaka uyar.

108 02 ŞUBAT 2013

109 SÜRÜCÜLER İÇİN SAĞLIK ŞARTLARI 2918 Sayılı Trafik Kanuna göre sürücülerde aranılacak şartlar şunlardır. a-Görme yeterliliği b-İşitme Yeterliliği c-Ruhsal ve Sinirsel Yapı Yeterliliği A- Görme Yeterliliği: Göz muayenesi açısından sürücü belgeleri aşağıda belirtildiği şekilde iki gruba ayrılır; Birinci grup: A1, A2, B, F, H. İkinci grup : C, D, E, G. a) Birinci grup sürücülerde düzeltmeli veya düzeltmesiz olarak bir gözün görmesi 2/10 dan aşağı olmamak şartıyla her iki gözün görme derecesi toplamı 10/20 olmalıdır. b) İkinci grup sürücülerde düzeltmeli veya düzeltmesiz olarak bir gözün görmesi 6/10 dan aşağı olmamak şartıyla her iki gözün görme derecesi toplamı 14/20 olmalıdır. c)10/10 görme: gözlük veya kontakt lensle iyi aydınlık ortamda araçlarından 20 metre mesafeden 79 mm yükseklik x 50 mm genişlikteki şekil veya bir yazıyı okumalarını gerektirir. ç) Monoküler sürücülerde görme gücü gören gözde 10/10 olmalıdır.

110 d) Gözlerin her ikisi birden kullanılıyor ise; Her iki gözde görme gücü toplamları 10 / 20 den daha az olan ve her iki gözün görme derecesi ayrı ayrı en az 0.5 olmayan (sağ göz 0.5 ve sol göz 0.5) sürücü belgesi alamaz. e) Görme Düzeltmesi; Gözlükle düzeltme kabul edilir. Ancak araç kullanırken sürücü gözlüğünü takmak zorundadır. 2 Kontakt lens ile düzeltme kabul edilir. Ancak araç kullanırken kontakt lenslerin takılması zorunludur. f) Görme alanı; Santral 20 derece içerisinde skotom olmamalıdır. Her iki gözde santral skotom olanlar, hiçbir sınıf sürücü belgesi alamaz. Tek gözde santral skotom olanlar ve bu maddenin ikinci fıkrasının (ç) bendindeki görme derecesine sahip olanlar monoküler sürücü belgesi alabilir.

111 g) Periferik görme alanı; yatay düzlemde her iki gözde ayrı ayrı görme alanı 120 dereceden daha az olamaz. 120 dereceden daha az görme alanına sahip olanlar sürücü belgesi alamaz. İki gözden herhangi birinde 120 dereceden az görme alanı olanlara monoküler sürücü belgesi verilir. h) Periferik görme alanı kayıpları; yatay düzlemde uzanan 3 veya daha fazla kayıp kümesi ya da herhangi bir uzunlukta ancak tek nokta genişliğinde, başkaca kayıp alana dokunmayan, yatay hattı kesen ya da yatay hatta dokunan, dik uzanımlı görme alanı kayıplarıdır. ı) Kabul edilmeyen santral görme kayıpları;

112 B-İŞİTME YETERLİLİĞİ:
Bir kulak normal (fısıltıyı 5 m.den duyar), diğer kulağı işitme cihazıyla duyuyorsa B sınıfı özel ve F sınıfı sürücü belgesi alabilirler İşitme cihazı kullananlar ticari araç kullanamazlar, Al, A2, C, D, E, G sınıfı belge alamazlar Kulağı işitme cihazı ile bile duymuyor, ancak bedenen ve ruhen sağlam, görme derecesi uygun olanlara H sınıfı sürücü belgesi verilir

113 C-RUHSAL VE SİNİRSEL YAPI YETERLİLİĞİ :
İleri derecede ruh ve sinir hastalığı olanlara Ağır şeker hastalarına İleri derecede kalp hastalarına Tansiyonu 250 mm Hg dan yüksek olanlara Baş ve boyun hareketlerinin % 50 Bel hareketlerinin %75’ini kaybedenlere Sürücü belgesi verilmez.

114 ALKOL ve SÜRÜCÜLÜK 2918 sayılı Trafik Kanununa göre alkollü içki almış olması nedeniyle güvenli araç sürme yeteneğini kaybetmiş kişilerin karayolunda araç kullanmaları yasaklanmıştır. B-ALKOLÜN SÜRÜCÜLERE OLUMSUZ ETKİSİ Alkol alımının ,sürücünün sürücülük yeteneğini olumsuz olarak etkilendiği bilimsel olarak ispat edilmiştir. Alkol miktarı arttıkça kandaki 02 azalır.Beynin ihtiyacı olan 02 temin edemediği için fonksiyonlarını teker teker kaybetmeye başlar. Böylece ,fazla alkol almış bir kişinin DENGE, GÖRME. İŞİTME gibi beyinsel fonksiyonlarında azalmalar meydana gelir.Araştırmalara göre kandaki alkol miktarının yüksekliği ile orantılı olarak GÖRME,İŞİTME,KAS KONTROLÜ, DİKKAT. REAKSİYON SÜRESİ gibi çok önemli duyu ve kontrol kabiliyetleri azalmaktadır.bu inceleme ve araştırmalar sonucu kandaki alkol miktarı arttıkça Algılama,Değerlendirme ,Karar verme fonksiyonları azalmaktadır.

115 Alkolün trafik kazalarına yol açmasının iki temel nedeni kullananlar üzerinde yaptığı UYARICI ve UYUŞTURUCU etkileridir.81 kg ağırlığındaki bir insan,aç karnına 12 saatte 4,5 şişe küçük bira içtiğinde kanındaki alkol değeri 1.00 PROMİL civarına ulaşır.Kanındaki alkol vücut tarafından yakılarak saatte 0,10- 0,15 PROMİL lik azalma sonucu 3 saatte 0,50 PROMİL değerine düşer. Bu bakımdan: *Soğuk su ile duş almanın *temiz havaya çıkmanın, *Kültür ve Fizik hareketleri yapmanın, *Sade kahve içmenin vb Kandaki alkol miktarının azalmasında etkisi yoktur. Eroin,Esrar,Kokain,morfin,LSD gibi maddeler uyuşturucu maddeler grubuna girmektedir.Bunlar keyif vermeleri nedeniyle toplumumuzun çeşitli kesimlerinde kullanılmakta hayal görme,hafıza ve algılamayı etkileme gibi nedenlerle kazalara neden olabilmektedir.

116 E-YORGUN VE UYKUSUZLUĞUN SÜRÜCÜLÜĞE OLUMSUZ ETKİLERİ:
Yorgun ve uykusuz araç kullanımı kazalara neden olmaktadır. Yönetmeliğe göre her sürücü, 24 saatte dinlenerek ( 3–4 saatte bir ) 9 saat; hiç dinlenmeden en fazla 4,5 saat araç kullanabilirler. Bunun 10. Ve 5. Saati yoktur. Çünkü insan organizmasının tahammül gücü bununla sınırlıdır.

117 EMNİYET KEMERİ-KORUYUCU BAŞLIKLAR VE SÜRÜCÜLÜK.
2918 Sayılı Karayolları Trafik Kanununa göre otomobil, minibüs ve tescilde bunlar gibi işlem gören arazi taşıtlarında sürücü ve ön koltukta oturan yolcuların emniyet kemeri takmaları zorunludur. Emniyet kemeri insanları özellikle kafa ve göğüs çarpmalarından korur. Emniyet kemeri ölüm ihtimalini %60 azaltır. Motosiklet kullanan sürücülerin de koruyucu başlık eldiven ve koruyucu gözlük kullanması zorunludur.

118 insan toplumsal bir varlıktır, insanın beden ve ruh sağlığını etkileyen pek çok etmen vardır. Bunlar: kalıtım, fiziki çevre, biyolojik çevre ve sosyal çevredir. Buralardaki bir olumsuzluk kişiyi, doğal olarak sürücüyü de olumsuz olarak etkiler. Sağlık ; bireyin aklen , bedenen ve ruhen tam bir iyilik halidir seklinde Dünya Sağlık Örgütü tarafınca tanımlanmıştır. Bu tanımdan hareketle sürücülerin ruh sağlıkları da son derece önemlidir. Çünkü ruhsal yapı, tüm davranışlarını bu arada araç kullanımını da etkilemekledir. Biliyoruz ki, sürücüleri kural çiğnemeye iten bu ruhsal yapıdaki bozukluklardır. Ruh sağlığını ‘toplum kurallarına uygun davranmaktır.’ şeklinde tanımlayabiliriz. Ruhsal yapımız 3 bölümden oluşur

119 İD : Doğuştan gelen içgüdüsel dürtülerden oluşur
İD : Doğuştan gelen içgüdüsel dürtülerden oluşur. Bu dürtüler: zaman, mekân, sınır tanımazlar. Öfke, sevgi ve nefret duygularını İçeririler. Emredici, sınır ve kural tanımaz bir yapıdır. EGO : İnsanı kısıtlayan, engelleyen, cezalandıran bölümdür, isteyici, buyurucudur. İçgüdülerle dış dünya arasında denge kurar. SÜPER EGO: İd ve ego arasındaki çatışmayı engeller, uzlaştırıcı ve dengeleyici bölümdür. id ve egoda oluşabilecek bir bozukluk, ya asi, kural tanımayan sürücülerin ya da kağnı gibi giden, trafiği aksatan sürücülerin trafikte artmasına neden olacaktır, id ve ego eğer süper ego ile çatışırsa, bireyin ruh sağlığı bozulacaklar.

120 PAYLAŞMA , SAYGI , BENCİLLİĞİN SÜRÜCÜLÜKLE İLİŞKİSİ
Sürücüler yolları; diğer sürücülerle, yayalarla ve hayvanlarla paylaşmak gerektiğini hatırlayarak bencillikten kaçınmalıdırlar. Sürücülerde paylaşma duygusu, trafik kurallarına uymayı kolaylaştıracaktır. Yolların kullanımı, trafik kurallarına uyma paylaşma ile birebir ilgilidir. Aksi davranışlar can ve mal kayıplarına neden olabilirler. Sürücüler, alkollü, yorgun, sinirli, bencil, dalgın ve uykusuz yola çıkarlarsa varacakları yerin can ve mal kayıplarının olduğu kaza yerleri olduğunu unutmamalıdırlar. Trafik paylaşmasını bilmeyi, başkalarına saygı göstermeyi ve bencillikten kaçınmayı gerektirir.


"5 KANAMANIN DURDURULMASI VE KAN DOLAŞIMININ SAĞLANMASI" indir ppt

Benzer bir sunumlar


Google Reklamları