Sunum yükleniyor. Lütfen bekleyiniz

Sunum yükleniyor. Lütfen bekleyiniz

1 BİLİM YÖNETİMİ KONFERANS 9 ARAŞTIRMA ÖNERİLERİ NASIL YAZILIR VE DEĞERLENDİRİLİR-- BİLİM ARAŞTIRMALARI ÖRNEK: OKYANUS ZEMİNİNİN HARİTALANMASI FREDERICK.

Benzer bir sunumlar


... konulu sunumlar: "1 BİLİM YÖNETİMİ KONFERANS 9 ARAŞTIRMA ÖNERİLERİ NASIL YAZILIR VE DEĞERLENDİRİLİR-- BİLİM ARAŞTIRMALARI ÖRNEK: OKYANUS ZEMİNİNİN HARİTALANMASI FREDERICK."— Sunum transkripti:

1 1 BİLİM YÖNETİMİ KONFERANS 9 ARAŞTIRMA ÖNERİLERİ NASIL YAZILIR VE DEĞERLENDİRİLİR-- BİLİM ARAŞTIRMALARI ÖRNEK: OKYANUS ZEMİNİNİN HARİTALANMASI FREDERICK BETZ PORTLAND DEVLET ÜNİVERSİTESİ

2 2 ÖRNEK: MARIA THARP – OKYANUS HARİTACISI BİLİM TEKNOLOJİ Keşif Darboğaz Teori Buluş MÜHENDİSLİK TİCARİLEŞTİRME Sistem Standartlar Tasarım Süreçler ARAŞTIRMA SORGU ÇEŞİTLERİ MESLEKYENİLİKÇİLİK DOĞA PAZAR

3 3 Marie Tharp’ın jeolojideki bilimsel kariyerini Stephen Hall şöyle anlatmaktadır (Hall, 2006): “Marie Tharp Michigan Üniversitesi’nden jeoloji master derecesi almadan önce müzik öğrencisi bir İngilizdi – bu derece, jeoloji bölümünün İkinci Dünya Savaşı’nın başlamasıyla kapısını kadınlara açması sonucunda mümkün oldu. Kendisi keskin zekalı, konuşkan bir kişiliğe sahipti ve 1948’de New York’a geldiğinde matematik konusunda da derece aldı.”Michigan Üniversitesi Tüm bu nitelikler, onun neden Columbia Üniversitesi’nde jeoloji bölümü tarafından istihdam edildiğini açıklıyor. Ancak bir bilim insanı olarak değil, teknik asistan olarak işe alınmıştı. Marie, sonunda Iowa Üniversitesinde yüksek lisans öğrencisi olan biraz kaba ve çabuk sinirlenen Bruce Heezen ile çalışmaya başladı.Columbia Üniversitesi Aralarının pek iyi olmamasına rağmen Tharp ve Heezen birlikte 20. Yüzyıl jeofiziğini yeniden yazdılar.

4 4 BİLİM YÖNETİMİNE İLİŞKİN DERSLER BİLİMSEL BİLİMSEL YÖNTEM ÖNERME (EPİSTEMOLOJİ) (ONTOLOJİ) BİLİM BİLİM YÖNETİMİ UYGULAMASI (ORGANİZASYON) (TEKNOLOJİ) BİLİMİN, ANA BİLİM DALLARINA GÖRE DÜZENLENMESİ ÜNİVERSİTE BÖLÜMLERİNDE MEYDANA GELİR. BU YAPILANMA, FARKLI BİLİM DALLARINDAKİ ARAŞTIRMACILARA ÖĞRETİM ÜYELİĞİ GİBİ MESLEKİ FIRSATLAR SAĞLAR. BİR BİLİM DALINDA ÖĞRETİM ÜYELİĞİ YAPMANIN GEREKLİ ÖLÇÜTÜ DOKTORA DERECESİDİR. BİLİM DALINA GİRİŞ, DOKTORA PROGRAMINDA BAŞLAR.

5 5 1952 yılında bir gün Heezen, Tharp’a “Al, bunlarla bir şeyler yap” diyerek, Atlantik okyanusundan alınmış bir yığın ölçüm sonucu verdi (okyanus derinliklerinde yapılmış sonar ölçümleri). Bu ölçümler pek değerli olmamasına karşın sistematikti; sadece Atlantik’te sefer yapmakta olan araştırma gemilerinin rotalarını gösteriyordu. Tharp ve bir asistan derinlik ölçümlerini büyük sayfalara çizmeye başladılar. Başlangıçta Tharp, her bir gemi rotası için deniz tabanının iki- boyutlu çizimini yaptı. Tharp daha fazla veri topladıkça elindeki sayıları ve çizimleri, suyun millerce altında olduğundan normalde görünmeyen dağların, vadilerin ve eğimli düzlüklerin bulunduğu bir üç-boyutlu su altı manzarası olarak hayal etmeye başladı. Bu olay sadece bilim değil aynı zamanda da özenli bir yaratıcılığın muhteşem eseriydi, çünkü ölçümleri hala bulunmayan bazı bölgelerin yüzeylerini içgüdüsel olarak tahmin etmek zorunda kalmıştı.

6 6 BİLİM YÖNETİMİNE İLİŞKİN DERSLER BİLİMSEL BİLİMSEL YÖNTEMÖNERME (EPİSTEMOLOJİ) (ONTOLOJİ) BİLİM BİLİM YÖNETİMİ ORGANİZASYONU BİLİMSEL YÖNTEM; GÖZLEM, ÖLÇÜM VE TANIMLAMA İÇERİR: “... ölçümler... Atlantik’de sefer yapmakta olan araştırma gemilerinin rotalarını yansıtmaktaydı.... Tharp her bir gemi rotası için deniz tabanının iki-boyutlu çizimini yaptı... Tharp daha fazla veri topladıkça elindeki sayıları ve çizimleri, suyun millerce altında olduğundan normalde görünmeyen dağların, vadilerin ve eğimli düzlüklerin bulunduğu bir üç- boyutlu su altı manzarası olarak hayal etmeye başladı.

7 7 Okyanus tabanına ait detaylar ortaya çıktıkça Tharp büyüleyici bir özellik fark etti. Atlantik’in altında ilerlediği bilinen Orta-Atlantik Dağ Sırası tam da beklendiği gibi ortaya çıkmıştı. Bununla beraber, Tharp’ın dikkatlice yaptığı çizimin de açıkça ortaya koyduğu gibi sıra dağların ortasından aşağıya doğru inmekte olan bir vadi de bulunmaktaydı. Bu olay büyük bir jeofiziksel özelliği gösteriyordu. Bu “ayrık vadi”, dünyanın kıta büyüklüğündeki levhalarının kenarlarında, jeolojide “ayrılma” olarak bilinen, yeryüzünün iç kısımlarından yüzeye doğru yeni kabuk parçalarının bir taşıma bandı üzerindeymiş gibi yükseldiği, daha sonra okyanustaki dağ sırasının ortasından iki yöne doğru uzaklaştığı jeolojik kaymanın oluşturduğu hareketli bir ek yeri olduğunu gösteriyordu.

8 8 BİLİM TEKNOLOJİ Keşif Darboğaz Teori Buluş MÜHENDİSLİK TİCARİLEŞTİRME Sistem Standartlar Tasarım Süreçler BİLİM YÖNETİMİNE DAİR DERSLER BİLİMİN AMAÇLARINDAN BİRİSİ DE DOĞANIN KEŞFEDİLMESİDİR: “sıra dağların ortasından aşağıya doğru inmekte olan bir vadi de bulunmaktaydı. Bu olay büyük bir jeofiziksel özelliği gösteriyordu.... yeryüzünün iç kısımlarından yüzeye doğru yeni kabuk parçalarının bir taşıma bandı üzerindeymiş gibi yükseldiği, daha sonra okyanustaki dağ sırasının ortasından iki yöne doğru uzaklaştığı jeolojik kaymanın oluşturduğu hareketli bir ek yeri olduğunu gösteriyordu.

9 9 “Kıtaların ayrılması” olarak bilinen, dünyanın kabuğunun büyük parçalarının yüzeyde hareket etmekte olduğu fikri o dönemlerde popüler değildi. Pek çok jeofizikçi dünyanın yüzeyinin hareketsiz olduğuna inanan “kararlılıkçılar”dandı ve Tharp çok sonraları, 1950’lerde “ayrılıkçı” olan bir bilim insanının işten atılabildiğini açıklamıştı. Tharp, tektonik plakaların yüzeydeki imzalarını ilk defa gören bilim insanıydı, Heezen ise, bunları kabaca görmezden gelen pek çok bilim insanının ilkiydi. Heezen bu olaya “Kadın lafı” demişti. “Bu mümkün değil. Kıtasal kayma kadar kocaman bir yanılgı.” Heezen’i ikna etmek bir yıla yakın bir zaman alacaktı.

10 10 BİLİM TEKNOLOJİ Keşif Darboğaz Teori Buluş MÜHENDİSLİK TİCARİLEŞTİRME Sistem Standartlar Tasarım Süreçler BİLİM YÖNETİMİNE İLİŞKİN DERSLER BİLİMİN “ANLAMA” AMACI, GÖZLEMLENEN FENOMENİ HEM TANIMLAYAN, HEM DE AÇIKLAYAN TEORİ İÇERİSİNDE İFADE EDİLİR: “Kıtaların ayrılması” olarak bilinen dünyanın kabuğunun büyük parçalarının yüzeyde hareket etmekte olduğu fikri” ANCAK BİR BİLİM DALINDA TEORİYİ DESTEKLEYEN, DENEYE DAYALI GÜÇLÜ KANITLAR OLMADAN YENİ BİR TEORİ KURULMASI KOLAY DEĞİLDİR: “Pek çok jeofizikçi dünyanın yüzeyinin hareketsiz olduğuna inanan “kararlılıkçılar”dandı.”

11 11 Neredeyse içgüdüsel olarak, Tharp ve Heezen harita çizme projesini daha bir merakla yapmaya başladılar. Okyanus tabanı için bir “fizyografik diyagram” (manzaranın düşük-irtifada uçan bir uçaktan bakıldığında görüldüğü gibi gösterildiği bir harita çeşidi) oluşturacaklardı. 1957 yılında basılan ilk haritaları Kuzey Atlantik’i göstermekteydi. Daha sonraki 20 yıl boyunca bütün dünya okyanuslarının su altı yüzeyinin haritasını çıkaracaklardı. Ayrık vadiler neredeyse bütün okyanusların tabanları için ortak bir özellikti. TEORİ BURADA UYGUN BİR TANIMLAMA ŞEKLİDİR – FİZYOGRAFİK DİYAGRAM.

12 12 Şimdilerde Columbia’daki Lamont-Doherty Dünya Gözlem Evi olarak bilinen yerin despot yöneticisi olan Maurice (Doc) Ewing, kıtasal ayrılmaya dair hızla büyüyen kanıtlar karşısında hiç bir şekilde ikna olmadı ve Heezen ile hem fikir hem de ego anlamında çatışmaya başladı. Heezen imtiyazlı profesör olmuştu, ancak Ewing harita çıkartma projesini engellemek için elinden geleni yapıyordu. Deniz yüzeyi ile ilgili önemli verileri harita yapımcılarıyla paylaşmaya yanaşmıyordu – bu veriler kimi zaman Heezen’in yüksek lisans öğrencileri tarafından el altından Tharp ve onun asistanlarına “ihraç” ediliyordu. Ewing, Heezen’i bölüme ait sorumluluklarından mahrum bıraktı, onun yerini aldı, odasının kilitlerini zorla açtırıp Heezen’in bütün dosyalarını koridora attı. En önemlisi Ewing, Heezen’in fon taleplerini engelledi, Fox’un da dediği gibi “aslında yapmaya çalıştığı Bruce’un kariyerini mahvetmekti.”

13 13 BİLİM YÖNETİMİNE İLİŞKİN DERSLER BİLİMSELBİLİMSEL YÖNTEM ÖNERME (EPİSTEMOLOJİ)(ONTOLOJİ) BİLİM BİLİM YÖNETİMİ UYGULAMASI (ORGANİZASYON)(TEKNOLOJİ) ÜNİVERSİTE İÇİNDEKİ POLİTİKALAR, BİLİMSEL İTİBARI VE BU İTİBARIN SAĞLAYACAĞI KAYNAKLARA ERİŞİM OLANAĞINI ENGELLEYEBİLİR: “Ewing, Heezen’i bölüme ait sorumluluklarından mahrum bıraktı, onun yerini aldı, odasının kilitlerini zorla açıp Heezen’in bütün dosyalarını koridora attı. En önemlisi Ewing, Heezen’in burs taleplerini engelledi, Fox’un da dediği gibi “aslında yapmaya çalıştığı Bruce’un kariyerini mahvetmekti.”

14 14 60’ların ortalarındaki bu akademik kan davası, Lamont’daki okyanus- haritalama projesini zehirlemeye başladı, Tharp, bütün operasyonu Güney Nyack, New York’daki kendi evine taşıdı. Fox’un bildiği kadarıyla Tharp bunu bir anlamda Lamont'daki yer azlığından, ancak bir bakıma da politik sorunlar yüzünden yaptı. Tharp, daha sonra şöyle diyecekti; “Ewing Columbia’da imtiyazlı profesör olan Bruce’u boşu boşuna kovmaya çalıştı ama beni gerçekten kovdu.” Her ne kadar Tharp ve Heezen haritanın doğruluğu konusunda kedi, köpekler gibi kavga ediyor olsalar da Edwing ile aralarında gerçekleşen çarpışma onları bir araya getirdi...” Columbia’daki kurumsal engellemelere rağmen okyanus haritası projesi ABD Ordusu ve National Geographic Birliği’nin desteği ile devam etti. Neticede kampüs dışı haritalama projesi Tharp’ın evinin bütün odalarını kapladı.National Geographic Birliği

15 15 1970’lerde Heezen ve Tharp, Avusturyalı dağ manzarası ressamı Heinrich Berann ile hala kartografi tarihinin en güzel eseri olarak değerlendirilen eseri oluşturmak için işbirliği yaptılar. 1977’de basılan “Dünyanın Okyanus Tabanı” sanki birisi dünya-çapında bir küvetin tıpasını çekmiş de, dünyanın okyanuslarından bütün suyu boşaltmış ve dünyanın yüzeyindeki bütün gizli özellikleri ortaya çıkartmış etkisi yaptı. Harita, titremekte olan jeofiziksel bir beyzbol topunun üzerindeki dikişlere benzeyen 40,000 mil uzunluğunda kesintisiz bir tabaka göstermekteydi. Keşfettiği şeyden gurur duyan bir kaşif edasıyla Tharp; “En azından bu dünya üzerinde bundan daha büyük bir şey bulamazsınız” demekteydi. Bruce Heezen 1977 yılında İzlanda kıyılarında bir araştırma aracında ağır bir kalp krizi geçirdiği sırada yanında ressamların haritanın doğruluğuna dair kanıtlarını taşımaktaydı.

16 16 BİLİM YÖNETİMİNE İLİŞKİN DERSLER Devlet bilim yöneticileri için önemli olan, kişisel politikalardan kaçınarak, araştırmayı kesin bir şekilde sahip olduğu değerler için fonlamaktır : Columbia’daki kurumsal engellemelere rağmen okyanus haritası projesi ABD Ordusu ve National Geographic Birliği’nin desteği ile devam etti.National Geographic Birliği İyi yapılan bilimsel teori, fenomenin doğru bir gösterimi ile sonuçlanır ve kimi zaman gösterim, niceliksel tanımlamanın görsel yorumunun yapılmasını gerektirir: “1970 yılında Heezen ve Tharp, Avusturya’lı dağ manzarası ressamı Heinrich Berann ile hala kartografi tarihinin en güzel eseri olarak değerlendirilen eseri oluşturmak için işbirliği yaptılar.”

17 17 ÖZET: BİLİM YÖNETİMİNE İLİŞKİN DERSLER BİLİMİN, ANA BİLİM DALLARINA GÖRE DÜZENLENMESİ ÜNİVERSİTE BÖLÜMLERİNDE MEYDANA GELİR. BU YAPILANMA FARKLI BİLİM DALLARINDAKİ ARAŞTIRMACILARA ÖĞRETİM ÜYELİĞİ GİBİ MESLEKİ FIRSATLAR SAĞLAR. BİR BİLİM DALINDA ÖĞRETİM ÜYELİĞİ YAPMANIN GEREKLİ ÖLÇÜTÜ DOKTORA DERECESİDİR. BİLİM DALINA GİRİŞ, DOKTORA PROGRAMINDA BAŞLAR. BİLİMSEL YÖNTEM GÖZLEM, ÖLÇÜM VE TANIMLAMA İÇERİR. BİLİMİN AMAÇLARINDAN BİRİSİ DE DOĞANIN KEŞFEDİLMESİDİR. BİLİMİN “ANLAMA” AMACI, GÖZLEMLENEN FENOMENİ HEM TANIMLAYAN, HEM DE AÇIKLAYAN TEORİ İÇERİSİNDE İFADE EDİLİR. ANCAK BİR BİLİM DALINDA TEORİYİ DESTEKLEYEN DENEYE DAYALI GÜÇLÜ KANITLAR OLMADAN YENİ BİR TEORİ KURULMASI KOLAY DEĞİLDİR. ÜNİVERSİTE İÇİNDEKİ POLİTİKALAR, BİLİMSEL İTİBARI VE BU İTİBARIN SAĞLAYACAĞI KAYNAKLARA ERİŞİM OLANAĞINI ENGELLEYEBİLİR. Devlet bilim yöneticileri için önemli olan, kişisel politikalardan kaçınarak, araştırmayı kesin bir şekilde sahip olduğu değerler için fonlamaktır. İyi yapılan bilimsel teori, fenomenin doğru bir gösterimi ile sonuçlanır ve kimi zaman gösterim, niceliksel tanımlamanın görsel yorumunun yapılmasını gerektirir.


"1 BİLİM YÖNETİMİ KONFERANS 9 ARAŞTIRMA ÖNERİLERİ NASIL YAZILIR VE DEĞERLENDİRİLİR-- BİLİM ARAŞTIRMALARI ÖRNEK: OKYANUS ZEMİNİNİN HARİTALANMASI FREDERICK." indir ppt

Benzer bir sunumlar


Google Reklamları