Sunum yükleniyor. Lütfen bekleyiniz

Sunum yükleniyor. Lütfen bekleyiniz

Türk Dili I Bölüm - 11.

Benzer bir sunumlar


... konulu sunumlar: "Türk Dili I Bölüm - 11."— Sunum transkripti:

1 Türk Dili I Bölüm - 11

2 Bölüm - 11 Kompozisyonla İlgili Genel Bilgiler
Çevrenizde sizi rahatsız eden her ne varsa bunların pek çoğu plansızlıktan ve düzensizlikten kaynaklanmaktadır. Kompozisyonun özünü oluşturan tertip, düzen ve plan her alanda bir kolaylık sağlar, insana huzur verir ve bu anlamda hayatın vazgeçilmez bir unsuru olur. Kompozisyon, sadece maddî unsurların birleştirilmesi değil, madde ile mananın ahengidir. İsteğin, haberin, duygunun, düşüncenin, anlayışın... diğer insanlara en kolay, tam ve etkili bir şekilde anlatılması sözle veya yazıyla olur. Yazılı ve sözlü olmak üzere iki çeşit komposizyondan bahsedilebilir. Türk Dili - I

3 11. Kompozisyonla İlgili Genel Bilgiler 11.1. Kompozisyon
Herhangi bir konu veya alanla ilgili ayrı ayrı malzemeyi en uygun şekliyle bir araya getirmek, birleştirmek, düzenlemek demektir. Her alanda ve hayatın her anında kompozisyon vardır ve olmalıdır. Çevrenizde sizi rahatsız eden her ne varsa bunların pek çoğu plansızlıktan ve düzensizlikten kaynaklanmaktadır. Kompozisyonun özünü oluşturan tertip, düzen ve plan her alanda bir kolaylık sağlıyor, insana huzur veriyor ve bu anlamda hayatın vazgeçilmez bir unsuru oluyor. Kompozisyon, sadece maddî unsurların birleştirilmesi değil, madde ile mananın ahengidir. İsteğin, haberin, duygunun, düşüncenin, anlayışın... diğer insanlara en kolay, tam ve etkili bir şekilde anlatılması sözle veya yazıyla olur. Buna göre dille yapılan iki türlü kompozisyon vardır: a) Yazılı Kompozisyon: Duyguyu, düşünceyi, isteği yazı yoluyla düzenlemek ve bütünlük kazandırmaktır. b) Sözlü Kompozisyon: Anlatılmak istenene konuşma yoluyla bir bütünlük ve düzen vermektir. Temel ilkeler bakımından diğer alanlardaki kompozisyonlarla dille yapılan kompozisyonlar arasında fazla farklılıklar yoktur. Bir makinenin çalışır duruma gelmesi, mühendisin alanıyla ilgili iyi bir eğitim almasına; proje üreterek bunu planlamasına; parçaları en uygun biçimde bir araya getirmesine bağlı ise başarılı bir (sözlü veya yazılı) kompozisyonun ortaya konması da bilgi birikimine sahip olmaya; işlenmeye uygun bir konu tespit ederek bunun planını çıkarmaya; en uygun kelimeleri seçerek bunları bir düzen içinde sıralayıp cümleler, paragraflar oluşturmaya bağlıdır. Türk Dili - I

4 Yazılı Anlatım Kompozisyon kelimesinin sözlük anlamı, "Ayrı ayrı parçaları bir araya getirerek bütün oluşturma işi."dir. Kompozisyon aslında deneme, makale, öykü gibi bir yazılı anlatım türünün adı değildir. Ancak günümüzde öğrencilerin kendilerini; duygu ve düşüncelerini daha etkili bir şekilde anlatması için okullarda yaptırılan yazılı ya da sözlü çalışma olarak kullanılır. Yazı yazma işine yatkınlık kazanmak için önce kısa yazılar yazarak başlamakta yarar vardır. Özgün bir ifade yakalanıncaya kadar bol bol yazı denemeleri yapılmakta fayda vardır. Etkili ve başarılı bir şekilde yazı yazabilmek için yazma denemelerinin yanı sıra bazı noktaları bilmek gerekir. Bir yazının oluşturulma evresinde belli bir düzen izlenmelidir: Bir kişinin herhangi bir konuda yazı yazabilmesi için yeterli bilgi birikimine sahip olması gereklidir. Bu bilgi birikimine sahip olmak da birtakım etkinlikler sayesinde olur: İnsan ne kadar çok okursa dil ve anlatım yeteneğini, düşünme yeteneğini, bilgisini o derece artırır; duygu ve hayal dünyasını o ölçüde genişletir. Okuma yazılı ve sözlü anlatım yeteneğini geliştirmek için en etkili yollardan biridir. Günümüzde kütüphaneler, internet ortamı bize oldukça fazla okuma imkânı sunmaktadır. Bir dersi, konferansı vs. dinlerken de insanın birçok şey öğrenmesi, oldukça fazla bilgi edinmesi mümkünüdür. Dinleme dikkati konuya toplayarak, konuyu anlamaya ve kavramaya çalışarak, anlatılanları not alarak yapılırsa daha etkili olur. Türk Dili - I

5 Yazılı Anlatım Çevrede olup bitenlerin farkında olmak, bunlardan farklı sonuçlar elde ederek deneyim kazanmak, yani iyi bir gözlem de başarılı yazı yazmada gerekli olan unsurlardan biridir. Okunan gazetelerde, dergilerde ilgimizi çeken, daha sonra kullanılabilecek haberleri ya da makale ve fıkraları kesip bir arşiv oluşturmak, bunun yanı sıra şiirleri ve bazı özlü sözleri derlemek yazılı ve sözlü anlatımda etkiyi artırmak, örnekleri çoğaltmak açısından oldukça önemlidir. Üzerinde yazı yazılacak konu seçme de başarılı bir yazıda dikkat edilmesi gereken konulardan biridir. Seçilen konu araştırma yapmaya uygun, kaynak bulma konusunda sıkıntı çekilmeyecek, yazan kişinin ilgi alanına hitap eden, belirli sınırlar içinde olan bir konu olmalıdır. Herhangi bir yazıda işlenecek olan fikirlerin önceden tespit edilip bir sıraya konmasına plan denir. Yazı yazmadan önce plan yapılmadığında o yazıda bir dağınıklık, düzensizlik söz konusu olabilir. Plan yapma yazıdaki fikirlerin dağınıklığını giderir, konuda bütünlüğü sağlanmada ve konunun sınırlarının dışına çıkılmaması noktasında katkı sağlar. Yazının başlığı da önemli unsurlardan biridir. Başlık, yazının ana düşüncesi, içeriği hakkında fikir veren, yazının konusuyla alakalı, kısa ve öz olmalıdır. Türk Dili - I

6 Yazılı Anlatım Yazı tamamlanınca sayfa düzeni, yazım, noktalama, gramer kuralları ve iyi bir anlatımın niteliklerine uygunluk gibi ölçütlere dayanılarak yazı tekrar okunmalıdır. Yazıyı inceleme ve varsa yanlışları düzeltme okuyucunun daha kolay bir şekilde anlayacağı hâle getirmede önemli rol oynar. Türk Dili - I

7 Sözlü Anlatım İnsanlar duygu ve düşüncelerini, isteklerini sözle veya yazıyla ifade ederler. Yani, zihinden geçen düşüncelerin dış dünyaya aktarılabilmesi için ses veya yazıya ihtiyaç vardır. İnsanların duygu ve düşüncelerini söz yoluyla anlatmalarına sözlü anlatım (konuşma) denir. Konuşma, bir başka deyişle sesli düşünmedir. Jest ve mimikler de konuşmayı destekleyen en önemli özelliklerdir. Konuşma insanoğlunun sahip olduğu en büyük özelliklerden biridir. İnsanlar bu özellikleri sayesinde diğer canlılardan ayrılırlar. Konuşmanın başlangıcı insanoğlunun başlangıcına dayandırılabilir. Başlangıçta yazılı anlatımdan önce sözlü anlatım vardı. İnsanlar belki de yüzyıllarca duygu ve düşüncelerini, isteklerini, ihtiyaçlarını sözlü olarak ifade ettiler. Yazı daha sonra bulundu. Doğal olarak, insanlar bugünkü gibi mükemmel bir konuşma yeteneğine sahip değillerdi. Aralarında çeşitli işaretlerle anlaşıyorlardı. Bu işaretler zamanla söze döküldü. İnsanın var oluşundan belki de binlerce yıl sonra da yazı bulundu. Yazı, birçok evre geçirdi, medeniyetle birlikte gelişti ve bütün bilimlerin temeli oldu. Yazının doğuşu, gelişmesi; sözü, konuşmayı öldürmedi. Söz ve yazının arasında yüzyıllar öncesinden gelen, örnek sayılabilecek bir dayanışma ve yardımlaşma vardı. Günlük hayatta iletişim kurmada en yaygın anlaşma aracı olarak sözlü anlatımı kullanırız. Hayatımızı geniş olarak sözlü iletişim yoluyla düzenleriz. Günlük hayatımızı geniş ölçüde kapsayan bu sözlü anlatım nasıl olmalıdır? Türk Dili - I

8 Sözlü Anlatım İnsanları etkilemenin en kestirme yolu tatlı dilli olmaktır. Atalarımız “Tatlı dil yılanı deliğinden çıkarır.” derken bunun önemini vurgulamışlardır. İnsanlar arasında sevginin, saygının, dostluğun kurulması ancak bu yolla olur. Güzele güzel, iyiye iyi derken bile güzel kelimeler seçmeli ve sesimize güzel bir ahenk vermeliyiz. Konuşmak, bir yığın kelimeyi arka arkaya sıralamak, lüzumsuz lakırdı ya da boş yere gevezelik yapmak demek değildir. Konuşmak deyince akla, güzel konuşmak gelmelidir ve güzel konuşmak da; ana dilin kurallarına bağlı kalıp, estetiğinden faydalanılarak, uygun yerde, uygun zamanda, uygun kişiye yapılan konuşmadır. Başka bir anlamda; etkileyici, düzgün, mükemmel konuşma; ağzımıza geldiği gibi, hiç düşünmeden, gelişigüzel, sıradan söz söylemek değildir. Aksine; düşünerek, tartarak, dengeli ve olgun tavırlarla bütünleşen bir çizgide konuşmak, duygu ve düşüncelerimizi karşımızdakilere hitaben dile getirmektir. Anlamsız konuşma gevezeliktir. Düşünmeden sarf edilen sıradan sözler, sıradan davranışları; onlar da hayat ve insanlar karşısında küçük düşmeyi, mahcup olmayı, meslekte, hayatta kaybetmeyi, kırmayı ve kırılmayı beraberinde getirir. İnsanın içinde yaşadığı sosyal çevrede mutlu olabilmesi, bu çevre ile başarılı ilişkiler kurabilmesine, önemsenmesine ve güncelliği yakalamasına bağlıdır. Günlük hayatımızda sürekli karşı karşıya geldiğimiz insanlarla sağlıklı ilişkiler kurmak mecburiyetindeyiz. Gerek özel hayatımızda gerekse iş hayatımızda başarıyı ve mutluluğu yakalamak istiyorsak; sosyal çevremizle sağlıklı, samimi ve seviyeli ilişkiler kurmalıyız. Sosyal hayatımızda bu ilişkileri kurabilmek için güzel ve etkili konuşmaya ihtiyaç duymaktayız. Etrafımızdakilere karşı olan duygularımız ne kadar içten olursa olsun, onları anlatabilecek kelimeler seçemiyorsak, seçtiğimiz kelimelerden anlamlı ve etkili cümleler kuramıyorsak, sesimize güzel bir ahenk veremiyorsak, kendimizi karşımızdaki insana tanıtamıyor ve sağlıklı ilişkiler kuramıyoruz demektir. Türk Dili - I

9 Sözlü Anlatım ►Günlük hayatımızda konuşma ve sohbetlerimizde başarılı olmak için nelere dikkat etmeliyiz? Bunun; güler yüz, sevgi ve samimiyetin davranışlara yansıması gibi değişik unsurları vardır. Fakat burada öncelikle bizi ilgilendiren konuşmadır. Buradaki en önemli nokta da kelime seçimidir. Olumlu veya olumsuz; çirkin veya güzel olabilen duygu, düşünce ve objeleri anlatan kelimeler vardır. Bayağı, argo, küfür ifade eden, mahalli özellikler taşıyan kelimeler vardır ve bu kelimelerin söylenişinde; söyleyiş, ağız farklılıkları vardır. Fakat kültürlü bir insan konuşmasında bunlara yer vermemelidir. Bayağı, argo kelimeler kullanmamak, kelimelerin vurgusuna ve telaffuzuna dikkat etmemek, karşınızdakiler üzerinde olumsuz etki bırakabilir Türk Dili - I

10 Diksiyon Fransızca diction kelimesinden gelen diksiyon için Türk Dil Kurumu: "Seslerin, sözlerin, vurguların, anlam ve heyecan duraklarını kurallarına uygun olarak söyleme biçimi." şeklinde bir tanım yapar. Diksiyon, konuşurken sesi, sözün anlamına göre ayarlamak, kelimeleri doğru telaffuz etmektir. Diksiyon bütün sözlü ifadelerde geçerli olan ve konuşmayı etkili ve başarılı kılan unsurların başında gelir. Diksiyonda en önemli unsur sestir. Konuşmalarda sesin iyi ayarlanması, gereksiz yerde yükseltilmemesi veya alçaltılmaması gerekir çünkü bu durum dinleyiciler üzerinde olumsuz etki yaratır. Ancak aynı ses tonunu kullanmak da dinleyiciyi sıkacağı için söylenen sözlere, anlatılan duygu ve düşünceler göre ses tonunu ayarlamak gerekir. Tarih boyunca topluma önderlik etmiş, yol göstermiş, yön vermiş; peygamberler, din uluları, büyük komutanlar, devlet adamları, düşünürler, ideologlar, sanatçılar “hitabet” adı verilen etkileyici konuşmaya ve onun özünü oluşturan “diksiyon-telaffuza” yani seslerin, hecelerin, sözlerin anlam değerleri ve vurguları dikkate alınarak açık, duru, tesirli bir biçimde söylenmesine önem vermişlerdir. “Dilim, seni dilim dilim dileyim. Dilin kemiği yoktur ama kemik kırar. Dilin cismi küçük, cürmü büyüktür. İnsanın eti yenmez, derisi giyilmez, tatlı dilinden başka nesi var. İnsan kıyafeti ile karşılanır, sohbeti ile uğurlanır.” “Sözün en güzeli söyleyenin doğru olarak söylediği, dinleyenin yararlandığı sözlerdir.” (Aristo) gibi atasözleri ve vecizeler de güzel konuşmanın insan hayatında ne kadar önemli olduğunu vurgulamaktadır. Türk Dili - I


"Türk Dili I Bölüm - 11." indir ppt

Benzer bir sunumlar


Google Reklamları