Sunum yükleniyor. Lütfen bekleyiniz

Sunum yükleniyor. Lütfen bekleyiniz

ANKARA ÜNİVERSİTESİ HUKUK FAKÜLTESİ – KIYMETLİ EVRAK HUKUKU DERS NOTLARI Bu notlar her hafta işlenecek ders planını detaylı olarak göstermesi için hazırlanmış.

Benzer bir sunumlar


... konulu sunumlar: "ANKARA ÜNİVERSİTESİ HUKUK FAKÜLTESİ – KIYMETLİ EVRAK HUKUKU DERS NOTLARI Bu notlar her hafta işlenecek ders planını detaylı olarak göstermesi için hazırlanmış."— Sunum transkripti:

1 ANKARA ÜNİVERSİTESİ HUKUK FAKÜLTESİ – KIYMETLİ EVRAK HUKUKU DERS NOTLARI
Bu notlar her hafta işlenecek ders planını detaylı olarak göstermesi için hazırlanmış kısa bilgiler içermektedir.

2 Kıymetli evrakın tarifi ve unsurları
TTK MADDE 645- (1) Kıymetli evrak öyle senetlerdir ki, bunların içerdikleri hak, senetten ayrı olarak ileri sürülemediği gibi başkalarına da devredilemez. Birinci Unsur: Kıymetli Evrak Bir Senettir İkinci Unsur: Hak, Senede Sıkı Sıkıya Bağlanmıştır

3 Kıymetli evrakın türleri
1. NAMA YAZILI KIYMETLİ EVRAK Lehtarın adının senette yazılı olduğu kıymetli evrak, açıkça bir emre kaydını içermiyorsa ve ayrıca kanunen emre yazılı senet tiplerinden birinde de değilse, nama yazılı kabul edilmektedir. Bir kıymetli evrakta, senedin kimin lehine düzenlenmiş olduğunun (lehtarın adının) belirtilmiş olması, senedin nama yazılı sayılması için yeterli değildir. Lehtarın adının gösterildiği senetlerin nama yazılı olarak değerlendirilebilmeleri için; ilk olarak açık bir emre kaydını içermemesi gerekir. Nama yazılı kıymetli evrakın devri için: Alacağın temliki ve senedin zilyetliğinin devri gereklidir. Alacağın temliki beyanı senet üzerine yazılabileceği gibi, ayrı bir kâğıda da yazılabilir.

4 Kıymetli evrakın türleri
2. EMRE YAZILI KIYMETLİ EVRAK Emre yazılı kıymetli evrak, lehtarın adının belirtildiği, bunun yanı sıra açıkça emrine kaydını içeren veya açıkça böyle bir kayıt içermese dahi kanunen emre yazılı sayılan kıymetli evraktır. Emre yazılı kıymetli evrakın devri için: Ciro ve senedin zilyetliğinin devri gereklidir. Ciro, mutlaka senedin arka yüzüne yapılmalıdır; ayrı bir kâğıda yapılması mümkün değildir. Kanunen Emre Yazılı Senet Kanun, bazı kıymetli evrak tiplerini, lehtarın adını gösterdiği takdirde, bunlar açıkça emre kaydı içermese dahi emre yazılı kabul etmektedir. Kambiyo senetleri, kanunen emre yazılı senetlerdir. Menfi Emre Kaydı Kavramı: Kanunen emre yazılı tipte olduğu kabul edilen kıymetli evrakın (örneğin kambiyo senetlerinin) nama yazılı olarak düzenlenebilmeleri için senette, bunların emre yazılı olmadıklarını açıkça belirten kayıtlar “menfi emre kaydı” bulunmalıdır. Örneğin kimin lehine düzenlendiği gösterilmiş bir poliçeye menfi emre kaydı konmuş ise, bu poliçe, nama yazılı düzenlenmiş sayılmaktadır. Menfi emre kaydı senet üzerine yazılacak “Ciro edilemez”, “Emre yazılı değildir” gibi beyanlar şeklinde olabilir

5 Kıymetli evrakın türleri
3. HAMİLE YAZILI KIYMETLİ EVRAK Lehtarın (alacaklının) adının yazmadığı, senede kim hamil ise, o kimsenin hak sahibi sayıldığı kıymetli evrak, hamile yazılı kıymetli evraktır. Hamile yazılı bir kıymetli evrakın düzenlenebilmesi için: • Kanunun hamile yazılı olarak düzenlenmesine izin verdiği bir senet tipi söz konusu olmalı ve • Kimin lehine düzenlendiği (lehtarın kim olduğu) senette gösterilmemiş olmalıdır.

6 Kıymetli evrakta def'iler-I
Defi Kavramı: Kıymetli evrak hukukunda defi kavramı, senet borçlularının ileri sürebilecekleri savunmaları ifade etmektedir. Bu kapsama borçlunun senetten doğan borcunu ödemekten kaçınma yetkisi ya da alacaklının hakkının doğumunu engelleme hakkı girmektedir. A - Nama yazılı kıymetli evrakta borçlu, sahip olduğu tüm defileri, senedin hamiline karşı ileri sürerek ödemeden kaçınabilmektedir. Hatta nama yazılı kıymetli evrakta borçlu, hamile karşı, kendisi ile senetteki diğer ilgililer arasındaki şahsi defileri dahi ileri sürebilmektedir.

7 Kıymetli evrakta def'iler-I
B- Emre yazılı bir senedin (zilyetliğinin devredilmesi ve) ciro edilmesi ile birlikte, devralana, devreden cirantanın hakları değil, senetten doğan haklar geçmektedir. Bu itibarla, emre yazılı kıymetli evrakta borçlu, devredene karşı ileri sürebileceği tüm defileri, senedi devralana karşı ileri sürememektedir. Emre yazılı bir kıymetli evrakta, senetten anlaşılabilen defileri, senetteki tüm ilgililer, senetteki diğer tüm ilgililere karşı ileri sürebilirler.

8 Kıymetli evrakta def'iler-II
Emre yazılı bir kıymetli evrakta, senetten anlaşılamayan defilerin bazıları mutlak defi niteliğindedir. Bu tür defileri, sadece defi sahibi, senetteki tüm ilgililere karşı ileri sürebilir. Senet Metninden Anlaşılamayan Mutlak Defiler: Senet metninden anlaşılmamakla birlikte, aşağıdaki dört defiyi, defi sahibi, senetteki diğer ilgililere ileri sürebilir: • Kendisinin ehliyetsiz olduğunu • İmzasının sahte olduğunu • Kendisini temsil ettiğini ileri sürerek senedi imzalamış kişinin kendisini temsil yetkisinin bulunmadığını • Senede imzasını maddi cebir nedeniyle atmış olduğunu. Söz konusu dört defi, sadece defi sahibi tarafından senetteki tüm ilgililere karşı ileri sürülebilir. Ancak bu defileri, defi sahibi olmayanlar ileri süremezler.

9 Kıymetli evrakta def'iler-II
Emre yazılı bir kıymetli evrakta, senetten anlaşılamayan defilerin bazıları ise şahsi defi niteliğindedir. Bu tür defileri, sadece defi sahibi, sadece definin temelindeki ilişkinin diğer tarafına karşı ileri sürebilir. Senet Metninden Anlaşılamayan Şahsi Defiler: Kıymetli evrakta, borçlunun, senetteki ilgililerden biri ile kendisi arasındaki hukuki ilişkiden doğan defiler, şahsi (kişisel) defilerdir. Bu tür defiler, kural olarak, sadece doğrudan doğruya ilişkide bulunan kişiler arasında ileri sürülebilir. Defi sahibi, kendisine ödeme talebi ile başvurmuş olan alacaklıya, kendisi ile söz konusu alacaklı arasındaki şahsi defileri ileri sürebilir.

10 Kıymetli evrakta def'iler-II
Bilerek Borçlunun Zararına Hareket Edilmesi Halinde Şahsi defilerin, sadece doğrudan doğruya ilişkide bulunan kişiler arasında ileri sürülebileceği, ilişkinin tarafı olmayan üçüncü kişilere ileri sürülemeyeceği kuralının istisnası, hamilin, senedi elde ederken, bilerek borçlunun zararına hareket etmiş olması halidir. Anılan durum gerçekleşirse borçlu, kendisiyle doğrudan doğruya ilişkide bulunmamış kişilere dahi şahsi defilerini ileri sürebilecektir.

11 Tablo için bkz. Burçak Yıldız / Hikmet Bilgin: Kıymetlli Evrak ve Takip Hukuku Bilgisi, Ankara 2010.

12 Kıymetli evrakın iptali
TTK MADDE 651- (1) Kıymetli evrak zayi olduğu takdirde mahkeme tarafından iptaline karar verilebilir. (2) Kıymetli evrakın zayi olduğu veya zıyaın ortaya çıktığı anda senet üzerinde hak sahibi olan kişi, senedin iptaline karar verilmesini isteyebilir. MADDE 652- (1) İptal kararı üzerine hak sahibi hakkını senetsiz olarak da ileri sürebilir veya yeni bir senet düzenlenmesini isteyebilir. (2) Bunun dışında iptal usulü ve hükümleri hakkında, kıymetli evrakın çeşitli türlerine ilişkin özel hükümler uygulanır.

13 Kambiyo senetleri ve ortak özellikleri
Kambiyo Senedi Kavramı Poliçe, bono ve çekten oluşan kıymetli evrak grubu, kambiyo senetleri ya da ticari senetler olarak adlandırılmaktadır. Kambiyo senetleri kıymetli evrak niteliği taşımakta olduklarından, kıymetli evraka ilişkin genel esaslara tâbidirler. Bunun yanı sıra, ticari hayat açısından taşıdıkları büyük önem nedeniyle, kambiyo senetlerine ilişkin hükümler, Türk Ticaret Kanunu’nda özel olarak düzenlenmiştir.

14 Kambiyo senetleri ve ortak özellikleri
Kanunen Emre Yazılı Senetlerdir Alacak Senetleridir Şekle Sıkı Sıkıya Bağlılık Esası Geçerlidir Müteselsil Sorumluluk İlkesi Geçerlidir İmzaların Bağımsızlığı İlkesi Geçerlidir Soyut (Mücerret) Kıymetli Evrak Niteliği Taşırlar Emre ve Hamile Yazılı Kambiyo Senetleri, Kamu İtimadına Mazhar Nitelik Taşırlar

15 Bono ve poliçenin zorunlu unsurları-I
MADDE 671- (1) Poliçe; a) Senet metninde “poliçe” kelimesini, senet Türkçe’den başka bir dille yazılmışsa, o dilde poliçe karşılığı olarak kullanılan kelimeyi, b) Belirli bir bedelin ödenmesi hususunda kayıtsız ve şartsız havaleyi, c) Ödeyecek olan kişinin, “muhatabın” adını, d) Vadeyi, e) Ödeme yerini, f) Kime veya kimin emrine ödenecek ise onun adını, g) Düzenlenme tarihini ve yerini, h) Düzenleyenin imzasını, içerir.

16 Bono ve poliçenin zorunlu unsurları-I
2. Unsurların bulunmaması MADDE 672- (1) 671 inci maddede yazılı unsurlardan birini içermeyen senet ikinci ilâ dördüncü fıkralarda yazılı hâller dışında poliçe sayılmaz. (2) Vadesi gösterilmeyen poliçenin görüldüğünde ödenmesi şart edilmiş sayılır. (3) Ayrıca belirtilmiş olmadıkça muhatabın adı yanında gösterilen yer, ödeme yeri ve aynı zamanda da muhatabın yerleşim yeri sayılır. (4) Düzenlenme yeri gösterilmeyen poliçe, düzenleyenin adı yanında gösterilen yerde düzenlenmiş sayılır.

17 Bono ve poliçenin zorunlu unsurları-II
MADDE 776- (1) Bono veya emre yazılı senet; a) Senet metninde “bono” veya “emre yazılı senet” kelimesini ve senet Türkçe’den başka bir dille yazılmışsa, o dilde bono veya emre yazılı senet karşılığı olarak kullanılan kelimeyi, b) Kayıtsız ve şartsız belirli bir bedeli ödemek vaadini, c) Vadeyi, d) Ödeme yerini, e) Kime veya kimin emrine ödenecek ise onun adını, f) Düzenlenme tarihini ve yerini, g) Düzenleyenin imzasını, içerir.

18 Bono ve poliçenin zorunlu unsurları-II
B) Unsurların bulunmaması MADDE 777- (1) İkinci ilâ dördüncü fıkralarda yazılı hâller saklı kalmak üzere, 776 ncı maddede gösterilen unsurlardan birini içermeyen bir senet bono sayılmaz. (2) Vadesi gösterilmemiş olan bono, görüldüğünde ödenmesi şart olan bir bono sayılır. (3) Açıklık bulunmadığı takdirde senedin düzenlendiği yer, ödeme yeri ve aynı zamanda düzenleyenin yerleşim yeri sayılır. (4) Düzenlendiği yer gösterilmeyen bir bono, düzenleyenin adının yanında yazılı olan yerde düzenlenmiş sayılır.

19 Bono ve poliçenin ihtiyari unsurları
MADDE 672- (1) 671 inci maddede yazılı unsurlardan birini içermeyen senet ikinci ilâ dördüncü fıkralarda yazılı hâller dışında poliçe sayılmaz. (2) Vadesi gösterilmeyen poliçenin görüldüğünde ödenmesi şart edilmiş sayılır. (3) Ayrıca belirtilmiş olmadıkça muhatabın adı yanında gösterilen yer, ödeme yeri ve aynı zamanda da muhatabın yerleşim yeri sayılır. (4) Düzenlenme yeri gösterilmeyen poliçe, düzenleyenin adı yanında gösterilen yerde düzenlenmiş sayılır. MADDE 675- (1) Görüldüğünde veya görüldüğünden belirli bir süre sonra ödenmesi şart kılınan bir poliçeye, düzenleyen tarafından faiz şartı konulabilir. Diğer poliçelerde böyle bir faiz şartı yazılmamış sayılır. (2) Faiz oranının poliçede gösterilmesi gerekir; gösterilmemiş ise faiz şartı yazılmamış sayılır. (3) Başka bir gün belirtilmemişse, faiz, poliçenin düzenlenme gününden itibaren işler.

20 Poliçenin Kabulü Kabul kurumu, kambiyo senetlerinde sadece poliçe için öngörülmüştür. Poliçenin hukuki niteliğinin havale oluşu ve keşidecinin poliçeyi düzenleyerek muhataba ödeme yapma konusunda sadece “yetki” vermesi nedeniyle, poliçede adının gösterilmiş olması, muhataba herhangi bir şekilde senedi ödeme yükümlülüğü yüklememektedir. Ancak bu durum, poliçenin hamilinde, senedin vadesinde muhatap tarafından ödenip ödenmeyeceği konusunda bir belirsizlik yaratabilmektedir. İşte, muhatabın, vade geldiğinde senedi ödeyip ödemeyeceği konusundaki yaklaşımını, hamilin vadeden önce öğrenmesini sağlamak üzere kabul kurumu öngörülmüştür. Kabul ile birlikte, muhatap, üzerine bir poliçe keşide edildiğini öğrenmektedir. Muhatabın kendisine arz edilmiş poliçeyi kabul etme yükümlülüğü kesinlikle yoktur. Ancak muhatap poliçeyi kabul etmeyi seçmişse bu takdirde, o ana kadar dışında bulunduğu kambiyo ilişkisine dahil olmakta, senedi ödeme borcu altına girmektedir

21 Ciro kavramı Ciro, emre yazılı kıymetli evrakta uygulanan, kendine has bir devir şeklidir. Alacağın temlikinden farklı olarak, ciro ve zilyetliğin devri ile birlikte, poliçeden doğan bütün haklar devredilmiş olmaktadır (Oysa nama yazılı bir poliçenin alacağın temliki yoluyla devrinde, sadece poliçeden doğan haklar değil, devredenin hakları geçmektedir).

22 Cironun Türleri Tam Ciro: Ciranta, poliçeyi kimin lehine ciro ettiğini belirterek ciro yaparsa tam ciro söz konusu olur. Örneğin: “Can Camcı’ya ödeyiniz. İmza: Leyla Lüleburgaz” Beyaz Ciro: Ciro yapılırken, poliçenin kimin lehine ciro edildiği yazılmak zorunda değildir. Örneğin ciro yapan sadece imza atarak dahi geçerli bir ciro yapabilmektedir. Eğer ciroda senedin kimin lehine ciro edildiği belirtilmemişse beyaz ciro söz konusu olmaktadır. Beyaz ciro geçerlidir

23 Cironun Türleri II Temlik Cirosu: Temlik cirosu, senetten doğan tüm hakların devredildiği ciro türünü ifade etmektedir. Eğer cironun tahsil ya da rehin cirosu olduğu hususu açıkça belirtilmemişse, bu cironun kural olarak temlik cirosu olduğu kabul edilmektedir. Temlik cirosunun üç işlevi vardır: temlik işlevi, teşhis işlevi ve teminat işlevi Tahsil Cirosu: Poliçeden doğan bütün haklarını devretme amacı bulunmayan, sadece senet bedelini kendisi adına tahsil etme yetkisini başkasına devretmeyi amaçlayan hamil, yapacağı tahsil cirosu ile bir başkasını senet bedelini tahsil etmesi konusunda yetkilendirebilmektedir. Bu durumda senedin mülkiyeti ciro edende kalmakta, ciro edilen sadece tahsile ilişkin hakları devralmaktadır Rehin Cirosu: Hamilin elinde bulunan poliçeden doğan haklarını rehnetmek amacıyla yaptığı ciroya rehin cirosu denmektedir

24 Kambiyo senetlerinin ödenmesi
Poliçenin Ödenmesi Tam Ödeme Şeklen hak sahibi olarak görülen hamil tarafından ibraz edilmiş olan poliçeyi, hilesi veya ağır bir kusuru bulunmadan ödeyen borçlu, borcundan kurtulmuş olmaktadır Muhatap tarafından senet bedelinin tamamı ödendiğinde, borç sona ermekte, senet poliçe ve kıymetli evrak niteliğini kaybetmektedir. Ödeyen borçlu, hamilden senedi kendisine teslim etmesini ve senet üzerine ibra şerhi yazmasını talep edebilmektedir Ödemesine rağmen senedi geri almamış olan muhatap, poliçe iyi Poliçe 65 “28 Nisan 2010’da ödeyiniz” şeklinde, belli bir günde ödenecek vade söz konusu ise: poliçenin 28 Nisan Çarşamba- 29 Nisan Perşembe Nisan Cuma günleri mesai saatleri içinde ibraz edilmesi, vaktinde yapılmış bir ibraz sayılmaktadır. niyetli üçüncü kişinin eline geçer ve kendisine ödeme talebiyle tekrar ibraz edilirse senet bedelini mükerrer (tekrar) ödemek zorunda kalabilir.

25 Kambiyo senetlerinin ödenmesi
Poliçenin Ödenmesi Kısmi Ödeme Muhatap senet bedelinin tamamını değil, sadece bir kısmını ödemeyi teklif ederse hamil kısmi ödeme teklifini reddedemez. Aksi takdirde hamil, reddettiği kısma ilişkin müracaat haklarını kaybeder. Kısmi ödeme teklifini kabul eden hamil, ödenmemiş kısım için müracaat haklarını kullanabilmektedir.

26 Müracaat Hakkı (Poliçede)
Müracaat Hakkı Hakkında Müracaat borçluları, imzaladıkları senedin kabul edileceğini, ödeneceğini ve ödeneceğinin tehlikeye düşmeyeceğini taahhüt etmektedirler. Poliçenin kabul edilmemesi, ödenmemesi veya ödeneceğinin şüpheli hal alması durumlarında, hamil, müracaat borçlularına baş- vurabilmekte ve senet bedelini ödemesini onlardan talep edebilmektedir. Hamil, müracaat borçlularına başvururken, bu kişilerin borçlanmalarındaki sırayı gözetmek zorunda değildir; diğer bir deyişle hamil, dilerse ciro zincirinde bir sıra üstünde yer alan cirantaya dilerse ondan üst sıralarda yer alan herhangi bir cirantaya, sıra gözetmek zorunda olmaksızın müracaat edebilir. Benzer şekilde (hamile) ödeme yapan müracaat borçlusunun da kendisinden üstte yer alan diğer müracaat borçlularına sıra gözetmek zorunda olmaksızın müracaat etmek hakkı vardır. Ödeyen müracaat borçlusu da kendi üstündeki diğer müracaat borçlularına başvururken dilerse ciro zincirinde bir sıra üstünde yer alan cirantaya dilerse ondan üst sıralarda yer alan diğer cirantalara başvurabilmektedir.

27 Aval Aval Kavramı Bir kişinin poliçe bedelinin ödeneceği hususunu temin etmesine ve gerektiğinde poliçe bedelini kendisinin ödeyeceğini taahhüt etmesine aval denmektedir. Aval, senede duyulan güveni artıracağından poliçenin tedavül gücü- nü de artırmaktadır. Aval Verebilecek Kişiler Sözleşme ile borçlanma ehliyeti bulunan herkes, poliçeye aval verebilir. Aval verebilecek kişiler, halihazırda senette imzası bulunan kişiler (örneğin lehtar, cirantalar) olabileceği gibi, üçüncü kişiler de olabilir Lehine Aval Verilebilecek Kişiler Poliçe ile borç altına girmiş herkes lehine (örneğin kabul etmiş muhatap, lehtar, cirantalar, diğer avalistler lehine) aval verilebilir. Aval verilirken kimin lehine aval verildiği hususu açıkça ifade edilmelidir. Aksi takdirde, (muhatap ve keşideci dışındakilerce) senedin ön yüzüne atılmış tüm imzalar keşideci lehine verilmiş aval hükmünde kabul edilmektedir

28 Aval Şekli Aval, poliçe veya alonj üzerine atılacak imza ile verilmektedir. Ayrıca imzanın yanında “aval içindir” gibi bir beyana da yer verilir. Eğer senedin ön yüzüne (muhatap ya da keşideci dışındakiler tarafından) atılmış imzaya herhangi bir beyan eklenmemişse, yukarıda da belirtildiği gibi, bu imzanın keşideci lehine verilmiş aval hükmünde olduğu kabul edilmektedir

29 Poliçede zamanaşımı ve sebepsiz zenginleşme
Zamanaşımı Kabul eden muhataba karşı açılacak davalarda zamanaşımı vadeden itibaren 3 yıldır. Son hamil tarafından müracaat borçlularına karşı açılacak davalarda zamanaşımı protesto tarihinden itibaren 1 yıldır. Ödeyen müracaat borçlusu tarafından kendisinden önceki müracaat borçlularına karşı açılacak davalarda zamanaşımı altı ay olup, bu süre kendisinin yapmış olduğu ödeme tarihinden (ya da poliçenin dava yolu ile kendisine karşı dermeyan edildiği tarihten) başlamaktadır Sebepsiz Zenginleşme Davası Müracaat hakkını kaybetmiş ya da poliçeden doğan hakları zamanaşımına uğramış olan hamile, Türk Ticaret Kanunu “sebepsiz zenginleşme davası” açma olanağı tanımıştır. Zarara uğramış hamil, kendisi aleyhine zenginleşmiş olan keşideci veya kabul etmiş muhataptan, açacağı bu dava ile sebepsiz zenginleşilen miktarı talep edebilir. Söz konusu olanak, kambiyo hukukuna dayalı bir dava çeşidi olup Borçlar Kanunu’nda düzenlenen sebepsiz zenginleşme kurumundan farklıdır.

30 Çek, çekin iktisadi fonksiyonu, TTK ile Çek Kanunu'nun ilişkisi
Çek, hukuki niteliği itibarıyla poliçeye benzerlik göstermekte; tıpkı poliçe gibi, çifte yetki veren havale niteliği taşımaktadır. Çeke de poliçede olduğu gibi muhatap – keşideci – lehtardan oluşan bir hukuki yapı temel teşkil etmektedir. Ancak çekin poliçeden bazı temel farklılıkları bulunmaktadır. Kambiyo senetlerinden olan çek, tıpkı diğer kambiyo senetleri (poliçe ve bono) gibi Türk Ticaret Kanunu’nda düzenlenmektedir. Bunun yanı sıra, çek kurumu, 5941 sayılı Çek Kanunu’nda da özel olarak düzenlenmektedir. Çek Kanunu (ÇekK), özellikle, defterlerinin içeriklerine, çek düzenlenmesine, kullanımına, çek hamillerinin korunmalarına ve kayıtdışı ekonominin denetim altına alınması önlemlerine katkıda bulunmaya ilişkin esaslar ile çekin karşılıksız çıkması ve belirlenen diğer yükümlülüklere aykırılık hallerinde ilgililer hakkında uygulanacak yaptırımları belirlemektedir

31 TTK'ya ve Çek Kanunu'na göre çekin unsurları
TTK MADDE 780- (1) Çek; a) Senet metninde “çek” kelimesini ve eğer senet Türkçe’den başka bir dille yazılmış ise o dilde “çek” karşılığı olarak kullanılan kelimeyi, b) Kayıtsız ve şartsız belirli bir bedelin ödenmesi için havaleyi, c) Ödeyecek kişinin, “muhatabın” ticaret unvanını, d) Ödeme yerini, e) Düzenlenme tarihini ve yerini, f) Düzenleyenin imzasını, g) (Ek: 15/7/ /70 md.) Banka tarafından verilen seri numarasını, h) (Ek: 15/7/ /70 md.) Karekodu, içerir.

32 TTK'ya ve Çek Kanunu'na göre çekin unsurları
Unsurların bulunmaması MADDE 781- (1) 780 inci maddede gösterilen unsurlardan birini içermeyen bir senet, ikinci, üçüncü ve dördüncü fıkralarda yazılı hâller dışında çek sayılmaz. (1) (2) Çekte açıklık yoksa, muhatabın ticaret unvanı yanında gösterilen yer ödeme yeri sayılır. Muhatabın ticaret unvanı yanında birden fazla yer gösterildiği takdirde, çek, ilk gösterilen yerde ödenir. Böyle bir açıklık ve başka bir kayıt da yoksa, çek muhatabın merkezinin bulunduğu yerde ödenir. (3) Düzenlenme yeri gösterilmemiş olan çek, düzenleyenin adı yanında yazılı olan yerde düzenlenmiş sayılır. (4) (Ek : 15/7/ /71 md.) Yabancı banka tarafından bastırılan çeklerde, 780 inci maddenin birinci fıkrasının (g) bendinde belirtilen banka tarafından verilen seri numarası ve/veya (h) bendinde belirtilen karekodun bulunmaması senedin çek olarak geçerliliğini etkilemez.

33 TTK'ya ve Çek Kanunu'na göre çekin unsurları
Çek KANUNU M. 3 (9) Türk Ticaret Kanunundaki unsurları taşıması kaydıyla, düzenlenen çekin bu maddede yer alan koşullara aykırı olması çekin geçerliliğini etkilemez.

34 Çekte keşideci ile muhatap arasındaki ilişkiler, kabul yasağı
Kabul Yasağı Çekte de tıpkı poliçede olduğu gibi, muhatap bulunmakla birlikte, çekte kabule izin verilmemiş; muhatabın çeki kabulü yasaklanmıştır. Hatta bu yasağa rağmen çek üzerine kabul kaydı konmuş olsa bile bu kayıt kabul sonucunu doğurmamaktadır. Muhatabın sadece çeki kabul etmesi değil, çeki kabul etmesi gibi sonuç doğuracak ve muhatap bankayı diğer yollarla (örneğin ciranta sıfatıyla) çek ilişkisine dahil edecek her tür yol da kapanmıştır. Bu itibarla çeklerde muhatabın ciranta olmasına da izin verilmemiştir

35 Çekin İbrazı Çekin İbrazı İbraz; çekin ödenmesi talebiyle yetkili hamil tarafından muhatap bankaya sunulmasıdır. Çekin İbraz Edilmesi Gereken Süre İbraz Süresi Kavramı: Çeklerde vade yoktur, ibraz süreleri söz konusudur. İbraz sürelerinin uzunluğu Kanun tarafından belirlenmiştir. Taraflar, aksini kararlaştıramazlar. • Bir çekin ödeme yeri ile keşide yeri aynı ise: ibraz süresi “10 gün”dür. Bir çekin ödeme yeri ile keşide yeri farklı ise: ibraz süresi “1 ay”dır. Bir çekin ödeme yeri ile keşide yeri hem farklı ülkede hem de farklı kıtada ise: ibraz süresi “3 ay”dır.

36 Karşılıksız Çek Karşılıksız Çek Kavramı: Çek süresinde ibraz edilmiş, muhatap çekin sahte ya da tahrif edilmiş olmadığını ve hamilin de şeklen yetkili hamil olduğunu tespit etmiş, ancak buna rağmen hesapta yeterli karşılık bulunmadığı için çek bedeli ödeyememişse, karşılıksız çek söz konusu olmaktadır.


"ANKARA ÜNİVERSİTESİ HUKUK FAKÜLTESİ – KIYMETLİ EVRAK HUKUKU DERS NOTLARI Bu notlar her hafta işlenecek ders planını detaylı olarak göstermesi için hazırlanmış." indir ppt

Benzer bir sunumlar


Google Reklamları