Sunum yükleniyor. Lütfen bekleyiniz

Sunum yükleniyor. Lütfen bekleyiniz

KÜTAHYA RAM NİSAN 2010 KÜTAHYA RAM.

Benzer bir sunumlar


... konulu sunumlar: "KÜTAHYA RAM NİSAN 2010 KÜTAHYA RAM."— Sunum transkripti:

1 KÜTAHYA RAM NİSAN 2010 KÜTAHYA RAM

2 İNTİHAR KÜTAHYA RAM KÜTAHYA RAM

3 BU ÇALIŞMANIN AMACI Bir adam okyanus sahilinde yürüyüş yaparken denize telaşla bir şeyler atan birine rastlar. Biraz daha yaklaşınca bu kişinin sahile vurmuş deniz yıldızlarını denize attığını fark eder ve “niçin bu deniz yıldızlarını denize atıyorsunuz” diye sorar. Topladıklarını hızla denize atmaya devam eden kişi “yaşamaları için” yanıtını verince, adama şaşkınlıkla ‘iyi ama burada binlerce deniz yıldızı var. Hepsini atmanıza imkan yok. Sizin bunları denize atmanız neyi değiştirecek ki?’ der. Yerden bir deniz yıldızı daha alıp denize atan kişi, ‘Bak onun için çok şey değişti’ karşılığını verir.” KÜTAHYA RAM

4 Bunun tüm dünyadaki ortalaması 100.000'de 16'dır.
Dünya Sağlık Örgütü, 2000 yılında tüm dünyada yaklaşık bir milyon kişinin intihar sonucu kendi yaşamlarına son verdiğini tahmin etmektedir. Bunun tüm dünyadaki ortalaması 'de 16'dır. Bir başka deyişle her 40 saniyede 1 kişi intihar ederek ölürken her 3 saniyede 1 kişi de intihar girişimde bulunmaktadır. Yine Dünya Sağlık Örgütü'ne göre, son 45 yılda tüm dünyada intihar oranları % 60 artmıştır. KÜTAHYA RAM

5 Tarihsel süreç içinde intihar oranları genellikle nisbi bir artış göstererek günümüzde önemli toplumsal sorunlardan biri haline gelmiştir. İntiharlar sadece bu davranışa yönelen kişiyi ve yakın çevresini değil olaya tanık olanları, bunu bir haber olarak duyan ve okuyanlar gibi geniş bir çevreyi etkileyebilen bir olgudur. Bir deniz yıldızı için çok sey değişir düşüncesi ile böyle bir çalışma hazırlandı. KÜTAHYA RAM

6 AHMET SEVEN (Kütahya Rehb.Arş.Mrk. Mdr.) İntiharın Psikodinamikleri
CENGİZ ÖZYURT (Rehb. Hizm.Böl.Bşk) İntihara Psikososyal Müdahale-İntiharın Gelişim Dönemleri SEVGİ DEMİR (Rehb. Öğrt. ve Psk. Danışman) İntiharın Aileye ve Çevreye Etkileri CANAN ÖZTÜRK (Rehb.Öğrt. Ve Psk.Danışman) İntihar Nedir?-Neden Böyle bir Çalışma Yapıldı?-İntiharın Tarihçesi ve Hukuki Boyutu KÜTAHYA RAM

7 İNTİHAR NEDİR? KRİTERLER
Kişinin akli dengesinin yerinde olması gereklidir. Kişi doğrudan veya dolaylı olarak ölümü istemelidir. İntihar için seçilen yöntem doğrudan ve ani olabileceği gibi, dolaylı ve uzun zaman sonucunda da gerçekleşebilir. KÜTAHYA RAM

8 Bu kriterlerden yola çıkarak diyebiliriz ki: İNTİHAR
Aklı başında bir bireyin, toplumsal değerlerin desteklediği veya karşısında olduğu bir eylemle doğrudan veya dolaylı olarak kendi yaşamına isteyerek son vermesidir. KÜTAHYA RAM

9 İNTİHARIN TARİHİ Antropolojik araştırma, ilkel kabilelerde intihar olgusunun olduğunu doğrulamaktadır. Burada görülen intihar daha çok yenmesi tabu olan yiyeceklerden olmaktadır. Tabuyu çiğnemesi halinde doğacak sonucu bildiği halde, birey bu tabuyu çiğnemekte; yani ölümü göze almaktadır. Tabuyu çiğneyen birey hastalanır ve ölür. KÜTAHYA RAM

10 19. yüzyıl sonuna kadar ilkel kabilelerde intihar fenomeninin bulunmadığı iddia edilmiştir.
İntihar, geçmişte bazı toplumlarda benimsenmiş ve hatta bazı durumlarda başvurulması zorunlu bir davranış biçimi olarak kabul edilmiştir KÜTAHYA RAM

11 Eski İskandinavlarda doğal ölüm utanç verici kabul edilir,yaşlanan kişiler, daha onurlu bir ölüm biçimi olarak kabul edildiği için kendilerini uçurumdan atarlardı. Bazı Güney Pasifik adalarında intihar onurlu bir davranış olarak değerlendirilir. Bazı antropolojik incelemeler ilkel kabilelerin bazılarında intihar olaylarına hiç rastlanılmadığını bildirirler. KÜTAHYA RAM

12 Ortaçağ intiharı Tanri ya karşı işlenebilecek suçların en korkuncu olarak görür ve mahküm eder.
Zamanla daha özgürlükçü düşüncelerin boy vermesi ,intihara dönük ön yargıların gözden geçirilmesinin yolunu açar. KÜTAHYA RAM

13 İNTİHAR ve HUKUK Toplumlar, kendi bireylerinin varlığı ile devamlılık kazanırlar. Bu nedenle, insanlık tarihi boyunca toplumsal kurumlar genellikle intihara karşı bir tavır takınmışlardır. İlkel toplumlarda tabular yoluyla kendini gösteren bu tutum, özellikle tek tanrılı dinlerin ortaya çıkması ile iyice kurumsallaşmıştır. Doğu uygarlıklarında ise genellikle, intihara karşı daha ılımlı bir tutum süregelmiştir. intiharı onurlu bir davranış olarak görme eğilimi de bu toplumlarda olmuştur. KÜTAHYA RAM

14 Toplumsal ilişkilerin düzenlenmesinde dinsel kuralların egemen olduğu dönemlerde intihar, bir suç ve günah olarak değerlendirilmiştir. Bu ise, o dönemlerde intihar olaylarını engelleyememiş, fakat düşük seviyelerde kalmasında büyük ölçüde rol oynamıştır. Tek tanrılı dinlerin intihara karşı ağır yaptırımlar uygulamaları, bu dinlerin ortaya çıktığı dönemlerde intihar olaylarının oldukça yaygın olduğunu göstermeleri açısından ilgi çekicidir. KÜTAHYA RAM

15 Judaizm (Yahudilik dini), Hristiyanlık ve İslamiyet gibi tek tanrılı dinlere göre insan hayatı Tanrı’ya aittir; canı Tanrı yaratır ve geri alır. İnsanın kendini öldürmesi, Tanrı’ya karşı gelmedir ve bu kişi sonsuzluk içinde devamlı ızdırap çekecektir. KÜTAHYA RAM

16 Yahudilerin kanun ve tefsir kitabı olan Zalmut, intiharı bir günah saymakta ve intihar eden kişi için geleneksel cenaze merasimini kabul etmemektedir. İntihar eden kişinin cesedi, adam öldürenlerin ve serserilerinki gibi cenaze merasimi yapılmaksızın ayrı bir yere gömülmekteydi. KÜTAHYA RAM

17 Ortaçağda intihar edenler insanlık dışı muamelelere uğramaktaydılar
Ortaçağda intihar edenler insanlık dışı muamelelere uğramaktaydılar. Bunlar sürüklenerek bir odun yığınında yakılır veya bir fıçıya konarak nehre atılırdı. 1789 devrimden sonra Fransa’da intihar edenler bir kalbur üzerinde ata bağlanıp sürüklenir, mezarlığa gömülmez ve hatta bütün ailesi bu olaydan sorumlu tutulurdu. İngiltere’de ise bir zamanlar, intihar edenler vücutlarından kazıklar geçirilerek bir yola gömülürdü. Kilisenin baskısının azalması ile daha sonraları bu tür uygulamalar yavaş yavaş kalkmıştır. Bugün Katoliklerde, intihar edenler Katolik mezarına gömülmez ve cenazesinde rahip bulunmaz. KÜTAHYA RAM

18 İslamiyet de aynı şekilde intihara karşı bir tavır geliştirilmiş ve hatta intiharın, başkasını öldürmekten daha büyük bir günah olduğu belirtilmiştir. Susuzluk, açlık gibi nedenlerle olanlar dışında intihar edenlere, cenaze namazı kılınmaması gibi bir yaptırım uygulanmaktadır. Cinayet işleyen ve idam edilenlerin dahi cenaze namazlarının kılınması, İslam dininin intihar karşısındaki tutumunu rahatça göstermektedir. KÜTAHYA RAM

19 Dinsel hukuktan pozitif hukuka geçildiği dönemlerde bile bu tür uygulamalar sökülüp atılamadı.
Günümüzde ABD gibi gelişmiş bir ülkenin bazı eyalatlerin de intihar girişiminde bulunup da başaramayanlar adam öldürme suçu ile yargılanmaktadır. Günümüzde, dünya genelinde intihar bir suç sayılmamaktadır; fakat başkasını intihara teşvik etmek veya yardım etmek suç sayılmaktadır KÜTAHYA RAM

20 Ülkemizde de, Cumhuriyetin ilanından sonra, intihar suç sayılmamaktadır.
İntihar girişiminde bulunan kişi, ölümden kurtulursa bir cezaya çarptırılmaz. intihar için uyuşturucu madde kullanan veya ruhsatsız silahla intihara girişim edenler 6136 sayılı kanuna muhalefetten; yani uyuşturucu madde kullanmaktan veya ruhsatsız silah taşıma suçundan yargılanırlar. KÜTAHYA RAM

21 Kollektif intiharlarda, birbirini intihara ikna eden kişilerden birinin ölmesi, diğerinin kurtulması halinde, kurtulan taraf başkasını intihara ikna suçundan ve yardım etmekten suçlu duruma düşer. Başkasını intihara ikna ve yardım eden kimse ise, eğer diğer kişi ölürse, TCK’nın 454. maddesine göre üç seneden on seneye kadar ağır hapis cezasına çarptırılır. KÜTAHYA RAM

22 “Doğan bebeğin içinde ölüm var!..”
—Sidharta/H. Hesse KÜTAHYA RAM

23 "Her ölüm erken ölümdür, Tanrım!" diyor Cemal Süreya bir şiirinde.
KÜTAHYA RAM

24 Eğer yeniden başlayabilseydim yaşamaya, / Gerçek sorunlarım olurdu hayali olanların yerine / Daha çok güneş doğuşu izler / daha çok dağa tırmanır, / Daha çok nehirde yüzerdim. / (...) / Yaşam budur, anlar, sadece anlar / Sizde anı yaşayın / (...) / Eğer yeniden başlayabilseydim / İlkbaharda pabuçlarımı fırlatır atardım. / Ve sonbahar bitene kadar yürürdüm çıplak ayaklarla. / Bilinmeyen yollar keşfeder, güneşin tadına varır, / Çocuklarla oynardım, bir şansım daha olsaydı eğer / Ama işte 85'indeyim ve biliyorum... / Ölüyorum... Jorge Luis Borges' KÜTAHYA RAM

25 Ölüm kavramı insanlık tarihi boyunca hiçbir insanın kayıtsız kalamadığı ürkütücü, esrarlı, insanların merakını tahrik eden ve birçok dini ve felsefi sistemin kendisini bu merak üzerine yapılandırdığı özel bir niteliğe sahiptir. Başkalarının ölümleri de bizi çokça ilgilendirir. Her ölümde kendi ölümümüzden bir parça buluruz çünkü... Her ölüm varolanla aramızdaki bağın bir ilmek gevşemesidir. Ve biz bu örgüde bir ilmek olduğumuzu biliriz. KÜTAHYA RAM

26 Ölümü kavrama ve anlamlandırma, hayatı kavrama ve anlamlandırma ile zorunlu ve doğrudan iç irtibatlara sahiptir. Ölümü algılama şekli ya da niteliği hayatı algılamayı, hayatın deveranındaki temel ögeler olan insanın duygu, düşünce ve davranışlarını da, diğer insanlarla olan ilişkilerini de doğrudan etkiler ve hatta belirler. KÜTAHYA RAM

27 Ölüm mutlak ve mukadder olsa da zamanı belirsiz olduğu için onu çok uzakta düşünürüz. Yakınımızdaki bir insanın zamansız ölümü bizi ürpertir, bazen ondan sonraki hayatımızı değiştirir. Bu zihnimizi, hayata bakışımızı, yaşayışımızı yeniden düzenleyen bir duygusal şok dalgası oluşturabilir KÜTAHYA RAM

28 Fakat bu değiştirici güç en fazla kişinin bizzat ölümle çok yakından temas edip yeniden yaşamaya devam ettiği, ölümle burun buruna geldiği, kelimenin tam anlamıyla ölümden döndüğü durumlarda görülür. Bu durum "ölümü farketmek"tir. Ölümü farketmek "hayatı farketmek"le sonuçlanır. Hayat anlam ve değer kazanır. Kişi daha uyanık, daha dikkatli bir zihinle çevresine bakar. Tabir yerindeyse teenni ile yaşar. Birinci aşamada ölümü ikinci aşamada hayatı fark eden kişinin hayatı kavrayışında niteliksel bir sıçrama olur (üçüncü aşama) ve dördüncü aşama daha iyi bir hayattır. Bu durumu ağır bir hastalıktan sonra yeniden sağlığına kavuşan kişinin hissettiği nekahet coşkusuna benzetebiliriz. "Yokluğunda farkedilen" sağlık gibi hayat da ciddi bir tehditle karşı karşıya kalındığında gerçek anlamda fark edilmektedir. KÜTAHYA RAM

29 Bazı insanlar bazı insanlardan daha kolay ölümü kabullenebilir mi
Bazı insanlar bazı insanlardan daha kolay ölümü kabullenebilir mi? Herkes ölüm karşısında aynı derecede mi korku duyar? Ruhbilimcilerin bu ve benzeri sorulara verdikleri cevaplar ilginçtir: Tabi ki her şeyden önce ölüm karşısında duyulan korku ölümü nasıl algıladığınıza bağlıdır. Ölümün, daha önce kaybettiği bütün sevdiklerine kavuşmasına vesile olacak bir "visal kapısı" (kavuşma yeri), bir başka hayatın başlangıcı olduğu inancına sahip bir insanla ölümün sonsuz bir yok oluş olduğuna inanan bir insanın ölüm karşısında hissettikleri elbette aynı olmayacaktır. KÜTAHYA RAM

30 Ancak Ölümün ne'liğine ilişkin inançtan başka, kişinin ölüm karşısındaki tavrını belirleyen çok önemli bir faktör daha vardır; yaşanan hayatın tatmin düzeyi. Eğer yaşadığı hayattan pişmanlık duymuyorsa, 'bir hayatım daha olsa aynı şekilde yaşardım' diyebiliyorsa ölüm karşısında daha güçlü olacaktır kişi. Muhayyel bir gelecekte güzel günler, mutlu, huzurlu zamanlar yaşayacağı hayaliyle sürekli hayatını erteleyen insanlar psikolojik olarak ölüme en hazırlıksız insanlardır. O günler bir türlü gelmez, o belirsiz hedef hep önlerindedir, kendi gölgelerini kovalar dururlar ve bir gün saat aniden duruverir. Ölüme yapılacak en büyük hazırlık yaşamayı ertelememektir. Ertelenmemesi gereken yaşamaktır. Yaşamak nedir?'in cevabı ise kişinin hayatı ve varoluşu nasıl anlamlandırdığı ile ilişkili olacaktır. Anlatmaya çabaladığım bu durumu stoacı felsefeciler kısa bir cümlede özetlemeyi başarmışlardır: "İyi yaşamak iyi ölmektir." KÜTAHYA RAM

31 YAŞAM İÇ GÜDÜSÜ VE EYLEMLERİNİN HATTA REFLEKSLERİNİN ÇÖKMESİ
YAŞAM SEVİNCİNİN SÖNMESİ DEPRESYONA MERHABA DEPRESİF KİMLİK KİMDİR? KÜTAHYA RAM

32 İnsanlık tarihi boyunca en köklü ve karşı konulmaz sorunlardan biri ve belki başta geleni, insanoğlunun ölüm karşısında duyduğu ürpertidir' demiştik Ölümle yakın ilişkisi temelinde insanların hiçbir dönemde ilgisiz kalamadıkları bir diğer evrensel sorun ise halen tüm dünyada ölüm nedenleri arasında ilk on sıradaki yerini tüm önleme ve sağaltım çabalarına rağmen koruyan intihar olgusudur. KÜTAHYA RAM

33 İntihar, toplumdan topluma ve kültürden kültüre gerek görülme sıklığı ve şekli ve gerekse bu olgunun toplumda oluşturduğu tepki ve yargı açısından büyük değişkenlikler gösteren, psikolojik, psikiyatrik, sosyolojik, kültürel, genetik, dini, ekonomik pek çok boyutu olan çok bileşenli bir niteliğe sahiptir. KÜTAHYA RAM

34 Tamamlanmış intiharlar, İntihar girişimleri Ve
Parasüisider davranışlardan söz edebiliriz.. KÜTAHYA RAM

35 Parasüisider davranış denildiğinde intihar görüntüsünde olmayan
(aklımıza intiharı getirmeyen) ama sonuç olarak kişinin bildiği halde ölümle sonuçlanabilecek davranışları sürdürmesi durumunu anlarız.. KÜTAHYA RAM

36 tehlikeli sporlara aşırı meraklı olmak,
Örneğin sigara içmek, hızlı araba kullanmak, tehlikeli sporlara aşırı meraklı olmak, uyuşturucu kullanmak.. v.s. KÜTAHYA RAM

37 İNTİHAR BELİRTİLERİ NELER?
Çabuk öfkelenme, aşırı sinirlilik Çabuk ağlama, aşırı üzüntülü hal Hoşlandığı şeylere karşı ilgisizlik Uyku değişikliği İştah değişikliği Kendini suçlayıcı konuşmalar Ölümle ilgili konuları konuşma Unutkanlık, dikkat dağınıklığı İçe kapanma, kimseyle konuşmama Halsiz ve yorgun olduğunu söyleme Tutarsız-anlamsız konuşmalar Tutarsız-anlamsız hareketler Saldırgan davranış Dağıtma KÜTAHYA RAM

38 değerlendirilmemelidir…
İntihar girişimi hiçbir zaman “gösteri”, “şantaj”, “numara” olarak değerlendirilmemelidir… KÜTAHYA RAM

39 Her intihar girişimi ciddi bir eylemdir..
KÜTAHYA RAM

40 ruhsal rahatsızlıkların
İntihar edenlerde sıklıkla görülen ruhsal rahatsızlıkların başında depresyon gelir.. KÜTAHYA RAM

41 Herkes depresyon geçirebilir…
KÜTAHYA RAM

42 DEPRESYON KISA BİLGİ… KÜTAHYA RAM

43 * Psişik ve Motor İnhibisyon
Özellikle * Yoğun Psişik Sıkıntı * Çöküntülü Ruh Hali * Psişik ve Motor İnhibisyon ile karakterize patolojik ruh hali.. KÜTAHYA RAM

44 Depresyon umutsuzluğun hastalık halidir..
KÜTAHYA RAM

45 bu hastalığa yatkınlığı kadar
Depresyon kişinin bu hastalığa yatkınlığı kadar yaşam koşulları ve olaylarıyla da sıkı sıkıya bağlıdır.. KÜTAHYA RAM

46 Dünya Sağlık Örgütüne göre depresyon geçirmektedir..
Epidemiyolojik bilgi.. Dünya Sağlık Örgütüne göre dünya üzerinde her sene 120 milyon insan depresyon geçirmektedir.. KÜTAHYA RAM

47 her cins ve yaştan değerlendirmelerde
Öngörülere göre 2020 yılında her cins ve yaştan değerlendirmelerde 2. sıraya yükselecektir.. KÜTAHYA RAM

48 İntiharların %51’i depresyona bağlıdır..
KÜTAHYA RAM

49 Bu açıdan bakıldığında intihar
yalnızca bireyin ruhsal dünyasının değil, aynı zamanda o bireyin içinde yaşadığı toplumsal yaşamın da aynası durumundadır.. KÜTAHYA RAM

50 kişinin kendisine yönelttiği
İntihar kişinin kendisine yönelttiği bir şiddet eylemidir.. KÜTAHYA RAM

51 kişinin kendisine yönelttiği
İntihar kişinin kendisine yönelttiği bir şiddet eylemidir.. KÜTAHYA RAM

52 ya karşısındakine saldırır ya da kendini yıkar/yok eder..
Umutsuzlaşan (köşeye sıkışan) canlı ya karşısındakine saldırır ya da kendini yıkar/yok eder.. KÜTAHYA RAM

53 ülkemizin en önemli sorunları arasında uyuşturucu kullanımı,
Bütün göstergeler önümüzdeki yıllarda ülkemizin en önemli sorunları arasında uyuşturucu kullanımı, yaygınlaşmış şiddet ve ağır kişilik deformasyonları olacağına dair ipuçları vermektedir.. KÜTAHYA RAM

54 sorumluluk duygularına gereksinim vardır..
Dolayısıyla toplumun her kesiminin uyanıklığına ve sorumluluk duygularına gereksinim vardır.. KÜTAHYA RAM

55 Bisiklet pedalını çevirmeme
KÜTAHYA RAM

56 yüzmekten vazgeçme KÜTAHYA RAM

57 yüzmekten vazgeçme durumudur ve
İntihar yüzmekten vazgeçme durumudur ve her yüzmekten vazgeçiş altında Psikolojik Nedenler bulunur!... KÜTAHYA RAM

58 Özellikle gençlerde ayrılık, reddedilme, işsizlik ve yasal sorunlar..
Tetikleyici risk faktörleri.. Özellikle gençlerde ayrılık, reddedilme, işsizlik ve yasal sorunlar.. KÜTAHYA RAM

59 özellikle depresyon ve anksiyete köprüsü üzerinden
Ama genel olarak sevilen birinin kaybı, iş sorunları, ekonomik güçlükler ve yasal sorunlar özellikle depresyon ve anksiyete köprüsü üzerinden intihar davranışını tetikleyebilirler.. KÜTAHYA RAM

60 bu olumsuzlukların tümünü yaşamakta olup, derin dönüşüm sancıları
Ülkemiz bu olumsuzlukların tümünü yaşamakta olup, derin dönüşüm sancıları çeken bir toplumdur.. KÜTAHYA RAM

61 ve kendine sosyal dil bulmuş
Ülkemizi şimdi ve gelecekte doğrudan tehdit eden sorunların başında ŞİDDET MADDE BAĞIMLILIĞI ve kendine sosyal dil bulmuş KİŞİLİK BOZUKLUKLARI gelmektedir.. KÜTAHYA RAM

62 İntihar bunlara doğrudan ya da değil sıklıkla eşlik edici
bir davranış olarak karşımıza çıkar veya çıkacaktır.. KÜTAHYA RAM

63 İNTİHAR RİSK FAKTÖRLERİ
Erkekler Yaşlılar Yalnız yaşayan kişiler Daha önce intihar girişiminde bulunmuş kişiler Ailesinde intihar öyküsü olan kişiler KÜTAHYA RAM

64 Yüksek İntihar Riski Olan Gruplar..
Psikiyatrik bozukluklar (genellikle depresyon, alkolizm ve kişilik bozuklukları) Fiziksel rahatsızlıklar (ölümcül, ağrılı hastalıklar, AIDS) Daha önceki intihar girişimleri Ailede daha önce intihar vakaları, alkolizm ve/veya diğer psikiyatrik hastalıkların olup olmadığı Boşanmış, dul ya da bekarlık durumları Yalnız yaşamak (sosyal olarak izole edilmiş) İşsizlik ya da emeklilik Mutsuz bir çocukluk KÜTAHYA RAM

65 daha önce intihar girişimi olmuş ise semptomatolojinin
Eğer hasta psikiyatrik rahatsızlık geçirmiş ise hastaneden yeni çıktığı dönemde ya da daha önce intihar girişimi olmuş ise semptomatolojinin alevlenme dönemlerinde dikkatli olunmalıdır.. KÜTAHYA RAM

66 Vincent van Gogh.. Bir manik depresif.. Dürtüsel özellikleri yoğun..
Sancılarla dolu bir yaşam.. Tabancayla 1890’da intihar ediyor.. KÜTAHYA RAM

67 BELİRTİLER GÜN İÇİNDE Üzüntülü, sıkıntılı, huzursuz, ağlamaklı, boşluk duygulu çöküntülü mizaç durumu.. (Bu durum kişi için sabit bir durum almıştır ve gün boyu değişik yoğunlukta sürer..) KÜTAHYA RAM

68 erkeklerde ve çocuk-ergenlerde daha sık görülen çöküntülü mizacı örten
Kimi zaman erkeklerde ve çocuk-ergenlerde daha sık görülen çöküntülü mizacı örten irritabilite.. (alınganlık, sinirlilik, artmış duyarlılık..) KÜTAHYA RAM

69 normal/istekli gerçekleştirdiği
Kişinin o güne kadar normal/istekli gerçekleştirdiği tüm etkinliklere karşı ilgisinde belirgin azalma, bunları hoşnutsuz/isteksiz yerine getirmesi, yerine getirirken mutsuzluk, yorgunluk ya da bıkkınlık duyguları sergilemesi.. KÜTAHYA RAM

70 düşünme ya da düşüncelerini belirli bir konuda
Kişide düşünme ya da düşüncelerini belirli bir konuda yoğunlaştırma kapasitelerinde azalma olması.. Unutkanlık, düşünce dağınıklığı ve kararsızlık şikayetleri.. KÜTAHYA RAM

71 Psikomotor ajitasyon veya retardasyonu olması..
KÜTAHYA RAM

72 Kişide aşırı değersizlik, suçluluk, yetersizlik, işe yaramazlık duygularının olması.. KÜTAHYA RAM

73 Yorgunluk ve enerji kaybı şikayetlerinin olması, bunun dışarıdan
(yakınları tarafından) gözlenebilirliği.. KÜTAHYA RAM

74 İştah kaybı veya artışı ve herhangi organik bir nedenle açıklanamayan
kilo kaybı veya aşırı kilo alma.. KÜTAHYA RAM

75 İnsomni veya hipersomni olması..
KÜTAHYA RAM

76 Yineleyici ölüm ve/veya intihar düşünceleri olması..
KÜTAHYA RAM

77 Klinik semptomatolojide * açık ölme isteği,
* melankolik içerikli sanrılar olması ya da * depresif tablonun yoğunluğu KÜTAHYA RAM

78 Kişinin biyografik özelliklerinde * dürtüsel bir yapı,
* sosyal ve affektif izolman, * yaş aralığında ya da 60 yaş üstünde olma, * bekar veya dul olma, * erkek cinsiyetten olma, * geçmişte intihar girişimlerinin olması, * aile öyküsünde başka intihar olgularının bulunması, * alkolizm sorunu olması.. depresyonda intihar riskini arttırır.. KÜTAHYA RAM

79 * intihar düşüncelerinin takıntılı nitelik alması,
İntihar düşüncesiyle bu düşüncenin eyleme sokulması arasında geçen dönemde * intihar düşüncelerinin takıntılı nitelik alması, * ilerleyici şekilde içe kapanma ve dış dünyadan çekilme, * hayata karşı ilgisizlikle birlikte heteroagresivitenin inhibisyonu görülür.. KÜTAHYA RAM

80 önceden özenle ve soğukkanlılıkla hazırlanmış
Kimi durumlarda yoğun bir anksiyete artışını izleyen ani ve önceden öngörülemeyen eyleme geçiş şeklinde, başka durumlarda önceden özenle ve soğukkanlılıkla hazırlanmış girişimler olarak görülür.. KÜTAHYA RAM

81 yakınlarını yükten kurtarma, koruma isteği
Kimi intiharlar özgeci niteliktedir (kişi bu eylemiyle yakınlarını yükten kurtarma, koruma isteği içindedir..) KÜTAHYA RAM

82 İntihar eşdeğeri olarak adlandırabileceğimiz gıda almayı reddetme
ya da tehlikeli davranışlar içinde bulunma da kimi depresif hastaların davranışları içinde yer alır.. KÜTAHYA RAM

83 ancak eyleme geçiş tam değil, yarıda kalabilir..
Nevrotik İntihar.. İntihar riski mevcut, ancak eyleme geçiş tam değil, yarıda kalabilir.. KÜTAHYA RAM

84 Daha çok yardım çağrısı şeklinde..
KÜTAHYA RAM

85 Çatışmalı duygu ve yaşantılardan, yoksunluklardan
uzaklaşma isteğine bağlı.. KÜTAHYA RAM

86 bir tür uykuda regresyon
Ölümden çok bir tür uykuda regresyon haline dönme.. KÜTAHYA RAM

87 savunma mekanizmalarının
Narsistik çöküntü ve savunma mekanizmalarının iflasına bağlı.. KÜTAHYA RAM

88 özellikle 75-80 yaş sonrasında intihar frekansı
Gelişmiş ülkelerde özellikle yaş sonrasında intihar frekansı önemli ölçüde yüksektir.. KÜTAHYA RAM

89 Riskin en yüksek olduğu dönem
dul kalmayı izleyen yıldır.. KÜTAHYA RAM

90 Buna organik patolojilerin sıklığı da eklenir..
Yaşlılarda maskeli depresyon fazladır.. Buna organik patolojilerin sıklığı da eklenir.. KÜTAHYA RAM

91 sosyal ve duygusal izolasyonun dirençli depresyonların
Yaşlılığa bağlı sosyal ve duygusal izolasyonun (yaşlı tarafından) bilincine varma dirençli depresyonların zeminini hazırlar.. KÜTAHYA RAM

92 **************************
Özellikle Batı’da ergen intiharları ciddi bir sorundur ve ülke sağlık politikalarında temel önemde yer tutmaktadır.. KÜTAHYA RAM

93 İntiharın Kapsamı Durkheim (1897) intiharın özet bir tanımını yapanların öncüsüdür; ona göre "ölüme götüreceğini bilerek, olayın kurbanı tarafından girişilen olumsuz eylemin doğrudan doğruya veya dolaylı olarak meydana getirdiği her ölüme intihar denir."1; 2 KÜTAHYA RAM

94 Bu tanımdaki temel kavramlar olan "ölüm", "kurban", "eylem", "bilinçlilik" (farkındalık) terimlerine toplumun yüklediği anlam ile kurbanın aynı terimleri algılayışı arasında büyük farklılıklar vardır. İntihar eylemindeki bilinçlilik kurbanın sınırlanmış algılama kapasitesinden etkilenir. İntihar eylemi kurban için ölümü getirici olduğu kadar, sorunları çözen, içinde bulunulan çıkmaza son veren, acıları dindiren sonsuz bir huzurun simgesi gibidir ve sağlıklı olduğu iddia edilemez.1 KÜTAHYA RAM

95 gizil intihar Anorektiklerde (şişmanlama korkusu ile yemeyi tamamen kesmek veya aşırı azaltmak şeklinde ortaya çıkan ve bazen ölümle sonuçlanan bir psikiyatrik hastalık) veya bir protesto biçimi olan açlık grevlerindeki pasif tutumun bir intihar şekli olduğu inkar edilemezken doğrudan gerçekleşen intihar eylemleri yanında gizil intihar eğilimleri taşıyan büyük çoğunluğun, bu eğilimlerini değişik şekillerde ortaya koydukları bilinmektedir. Alkoliklerde, ilaç ve madde bağımlılarında gizil intihar eğilimleri oldukça yaygındır. Yine kazalarda ölenler arasında dolaylı yollarla kendine kıyanların sayısı oldukça fazladır KÜTAHYA RAM

96 gizil intiharlara örnek
Eserlerinde ölüm temasını ağırlıklı olarak işleyen Albert Camus'un 1950'lerin başında arabasının kayarak bir ağaca çarpması sonucu ölmesi, Almanya'da ünlü bir psikanalist olan Schulz Hencke'nin günlerce ağrılara direnerek hekime gitmemek suretiyle geciktirdiği bir ameliyat sonucu hayatını yitirmesi hep bu gözle çevremize baktığımızda göreceğimiz pek çok örnekten ikisidir.1 KÜTAHYA RAM

97 Başlıca İntihar Teorileri
İntihar olgusunu, intihar edeni etkileyen ve intihar etmesine neden olan etmenleri araştıran kuramlar bu etmenlerin niteliğini kişinin dışında ya da içindeki öğelere bağlayışlarına göre iki ana grupta toplanabilir: 1- Durkheim'in öncülüğünü yaptığı ve intihara yol açan etmenlerin bireyin dışındaki toplumsal çevre koşullarında bulunduğunu kabul eden sosyolojik teoriler, 2- Bu etmenleri bireyin ruhsal (içsel) koşullarına bağlayan ve Freud'un öncülüğünü yaptığı psikolojik teoriler. KÜTAHYA RAM

98 Başlıca İntihar Teorileri
Birinci grup, intihar sayılarındaki artış ve azalışlara, intihar "salgınları" ve "dalgalarına", ikinci grup da "intihar eğilimleri" ve "kişilik özelliklerine bütün ağırlığı yüklemektedir.3 Günümüzde ise intiharın biyolojik, sosyal, psikolojik, dini, ekonomik pek çok boyutu olan daha karmaşık süreçlerin kesiştiği bir son nokta olduğu kabul edilmektedir. KÜTAHYA RAM

99 Durkheim ve Toplumsal Kuram (1897)
Durkheim, bundan yaklaşık yüzyıl önce (1897) intiharı tümden toplumsal bir olgu olarak ele alıp bir sosyalbilimci gözüyle ayrıntılarıyla inceleyen bir kitap yazdı. Durkheim'e göre her toplumda kolektif bir intihar eğilimi bulunmaktadır ve bu eğilim toplumdan topluma değişmektedir. Toplumda büyük ölçekli değişiklikler olmadığı sürece de bu oran sabit kalmaktadır. Toplumsal yapıdaki olumlu ya da olumsuz değişiklikler, bu oranların artmasına, toplumla bütünleşme (entegrasyon) durumlarında ise azalmasına neden olmaktadır. İntihar oranlarının ve girişim biçimlerinin toplumdan topluma değişmesi, hatta aynı toplumun değişik kesimlerinde saptanan yöntem ve sayı farklılıkları, toplumsal olguların intiharları etkilediğini belgeler. Ancak Durkheim'e yapılacak eleştiri onun karmaşık ve pek çok öğenin etkili olduğu intiharı tümüyle toplumsal etmenlerin sonucu olarak görme eğiliminin tek yanlılığıdır.1 KÜTAHYA RAM

100 Bu toplumsal intihar oranını belirleyen pek çok etmen sayılabilir:
A- Modern toplum yapısı-şehirleşme: Hızlı sosyal değişimler, şehirleşme, hatta aşırı refah gibi gelişmeler bireyselleşmeyi, sosyal bağların gevşemesini doğurduğu için kişinin yalnızlık duygusunu derinleştirmekte ve bazen de kişi toplumu cezalandırmak için şiddet unsurunu kendisine yöneltmekte ve intihara yönelmektedir. B- Din: Avrupa toplumlarında intihar istatistiklerine göz atılacak olunursa, İspanya, Portekiz, İtalya gibi nüfusu salt Katolik olan toplumlarda intihar oranları çok az olduğu halde Prusya, Saksonya, Danimarka gibi Protestan toplumlarda oran oldukça yüksektir. Yine İsviçre'de Protestan kantonlarındaki intihar oranı, Katolik kantonlarınkinden dört kat fazladır. Birleşmiş Milletler yıllığında İslam ülkelerinin intihar açısından dünya sıralamasında, çok düşük oranlarla son sıralarda yer aldıkları belirtilmektedir. Örneğin yüz binde 1.9 gibi bir oranla Türkiye'yi 45. sırada, yüz binde 0.4 Kuveyt'i 52. sırada, yüz binde 0.2 ile Ürdün'ü 53. sırada görüyoruz. KÜTAHYA RAM

101 Musevi ve İslam inançlarının intiharları önlemekte etkili oldukları söylene gelmekle beraber Musevilerdeki intihar azlığı kesin olmadığı gibi, daha çok gördükleri dışlanma ve mezalime karşı oluşan bir direnme gücü ve ego direnci olarak da algılanabilir. Aynı durum çingeneler için de söz konusudur.3 KÜTAHYA RAM

102 C- Savaşlar: Savaşlar, siyasal ve ulusal büyük bunalımlar sırasında da toplumda bütünleşme arttığından, bireylerin toplumsal sorunlara etkin katılımları yoğunlaştığından, intihar oranlarının düştüğü gözlenmektedir. Durkheim bu ortamda bireylerin bencilliklerinin sınırlanmakta olmasını ve yaşama isteklerinin güçlenmesini bu düşüşün nedeni olarak görmektedir.2 KÜTAHYA RAM

103 D- Büyük ölçekli sosyal dönüşümler ve çalkantılar (Destabilizasyon): Toplumu bir arada tutan ortak değer yargılarında, toplumsal bilinçte, ortak yaşayış ve alışkanlıklarda, geleneklerde meydana gelen büyük ölçekli ve hızlı değişimler bireyler arası ve birey-toplum arası bağlarda kopmalara veya zayıflamalara yol açmakta ve bu da intihar eğilimini ve oranını arttırmaktadır. Örneğin; yıllarında ülkemizde intihar vaka sayısındaki artışta büyük bir patlama yaşanmış ve 1931 yılında çıkarılan bir kanunla intihar haberlerinin gazetelerde yayınlanması yasaklanmıştır.4 KÜTAHYA RAM

104 Freud ve Psikanalitik Kuram (1916)
Freud, önceleri intiharın açıklanamayacağını ifade etmiş ve "İntihar bilim açısından çözümlenememiş bir sorundur" demiş olmakla birlikte 1916 yılında yayınladığı "yas ve melankoli" adlı makalesinde yas ve melankolinin dinamiklerini ortaya çıkarmak yoluyla intiharın psikanalitik açıklamasını denemiştir. Kişideki sadizmin depresyon hallerinde kişinin kendisine çevrildiğini söyler. Freud'a göre melankolide (ağır depresyon hali) kişinin egosu ile içine yansıttığı (introjeksion) bir bakıma içine yerleştirdiği sevgi objesi birbiriyle kaynaşmış durumdadır. Kaybettiği bu sevgi nesnesinin yerine, normallerde olduğu gibi yeni bir obje koyamazsa kaybetmiş olduğu nesneye yönelttiği saldırganlık kuvvetlerini kendisine yöneltmiş olur.4 KÜTAHYA RAM

105 Freud, "Başkalarını öldürmeyi düşünmeyen hiç kimse kendisine kıyamaz" der. Benliğin eleştiren, cezalandıran, kınayan bölümü "vicdan" yani "üstbenlik" sevgi nesnesi ile benlik arasında bir ayırım yapmamaktadır. O yüzden özsuçlamalar, kendi kendini cezalandırma ve kınamalar aslında yitirilen sevgi nesnesinin kınanması, suçlanması ve cezalandırılmasıdır ona göre.1 KÜTAHYA RAM

106 Menninger (1938) Menninger intihara güdüleyen üç kaynak görür: (1) başkasını öldürme isteği, (2) başkaları tarafından öldürülme isteği, (3) kendini öldürme isteği.1 KÜTAHYA RAM

107 Presuisidal Sendrom (Ringel, 1969)
Ringel intiharı salt bir hastalık olarak görür. Düşüncesine göre insanlar ancak hasta iken kendilerine kıyabilirler. KÜTAHYA RAM

108 Öğrenme Kuramı (Davranışçı Kuram)
Bu kurama göre kendini tahrip etmek gibi karmaşık bir davranışın, kişinin genlerinde saklı olduğuna dair hiç bir kanıt yoktur. Her davranış bir motivasyon sonucudur ve öğrenilmiş bir davranıştır. İntihar davranışı öğrenilmiş bir strateji, çatışmanın öğrenilmiş bir işleme biçimi, öğrenilmiş bir çaresizliktir. ***silahla intihar eden babayı gören çocuk***İntihar strese karşı anormal (patolojik) bir cevap olarak anlaşılmalıdır. KÜTAHYA RAM

109 Çözüm Arayışı (Shneidmann, 1985)
Bu görüşe göre intiharın nedeni gereksinim engellenmesidir. Gereksinimlerin yeterli doyumu durumunda kimse intihar eylemine girişmez. Eylem kurbanın acılarının anlaşılması, ona yardım edilmesi için çevreyi etkinleştirme çabasıdır.***son intihar örneği*** KÜTAHYA RAM

110 İntihara İlişkin Biyolojik Bulgular ve Biyolojik Kuram
Yapılan araştırmalarda intihar edenlerin beyinlerinde serotonin adı verilen bir kimyasal maddenin azalmış olduğu saptanmıştır.5 Serotonin azalması agresyon (saldırganlık) ve impulsivite (sonuçları düşünülmeden yapılan yersiz davranışlar) ile de ilişkili bulunmuş, katillerde hem intihar oranlarının yüksek olması hem de serotoninin düşük bulunmasının bu görüşü destekleyen bir bulgu olduğu ileri sürülmüştür. Bazı araştırmalarda katillerde intihar oranı kendi yaş grubundan yüzlerce kez yüksek bulunmuştur.6; 7 KÜTAHYA RAM

111 Yaş ve intihar ilişkisi
Yaş ve intihar ilişkisi: Avrupa, Amerika ve bazı gelişmiş Asya ülkelerinde yapılan çalışmalar, intihar oranının yaşla birlikte arttığını ortaya koymaktadır. Yaşlılarda intihar girişimi daha az, ölümle sonuçlanan intiharlar daha çok görülmektedir.8 Daha öldürücü metotlar seçilmekte ve kesin ölüm amaçlı yapılmaktadır. Buna karşılık ergenlerde ve gençlerde mesaj verme, yardım isteme amaçlı, intihar girişimleri daha çok görülmektedir. KÜTAHYA RAM

112 İntihar ve cinsiyet ilişkisi:
Yapılan çalışmalarda kadın ve erkek intiharları arasındaki temel üç fark dikkati çekmektedir; birincisi erkekler daha çok şiddet içeren ve hemen ölüme götüren metotlar seçerken kadınlar, daha ılımlı (ilaç aşırı alımı gibi) metotları tercih etmektedir. İkincisi erkek intiharlarında madde (alkol dahil) bağımlısı olma ihtimali hemen hemen 3 kat artmaktadır. Ve üçüncüsü stresör faktör olarak ekonomik sorunlar erkek intiharlarında daha çok söz konusu olmaktadır. 10; 11 KÜTAHYA RAM

113 İntihar ve cinsiyet ilişkisi:
Erkeklerde 2-3 kat daha fazla olan intiharların aksine, intihar girişimleri kadınlarda erkeklere oranla 2-3 kat daha fazladır. Bir başka deyişle kadınlar erkeklerden 3 kat daha fazla intihar girişiminde bulunmakla birlikte büyük kısmı tekrar yaşama geri dönebilmekte! , erkekler kadınların üçte biri kadar intihara başvururken kadınların üç katı sıklıkta ölmektedir  KÜTAHYA RAM

114 Devlet İstatistik Enstitüsü verilerine göre ülkemizde yüz binde 2
Devlet İstatistik Enstitüsü verilerine göre ülkemizde yüz binde 2.14'lük bir intihar sıklığı söz konusudur. Kadınlarda en yüksek oran yaştadır. Erkekler için bu yaş dilimi arasıdır.12 İntihar girişimi olan kadınların büyük kısmı ergenlerdir. Ergenler arasında kızların intihar oranının yüksek olması şöyle açıklanabilir: Birincisi kızlar erkeklerden önce olgunlaşmakta ve erkeklerle sevgiye dayalı ilişkilere girmektedir. Genç kızlarda intihar girişimlerinde ilk neden erkek arkadaş ile ilişki bozukluğudur. İkincisi ise intiharın iyi bir başa çıkma yöntemi gibi görülmesidir. Erkekler stresle başa çıkmada alkol ve saldırgan davranışlar gibi başka seçeneklere başvurmaktadırlar.12 KÜTAHYA RAM

115 Medeni durum ve intihar ilişkisi:
Boşanmış ve eşi ölmüşlerin daha yüksek intihar riski taşıdığı eskiden beri bilinmektedir. Amerika Birleşik Devletleri'nde yapılan araştırmalarda da parçalanmış ailelerde, dul (eşi ölmüş) ya da boşanmış çiftlerde veya aile içi şiddetin görüldüğü ailelerde intihar oranı yüksek bulunmuştur. Evlilerle karşılaştırıldığında bütün yaş gruplarındaki dul veya boşanmış çiftlerde intihar oranı çok daha yüksektir.10**evde kimse yok** Türkiye'de intihar edenlerin medeni durumları incelendiğinde 1975 yılından beri değişmez bir şekilde gerek erkekler, gerek kadınlar için evli olanların en düşük intihar oranı gösterdiği tespit edilmektedir. Bu da uluslararası normlarla uyumlu bir bulgudur. KÜTAHYA RAM

116 Sosyo-ekonomik düzey ve intihar ilişkisi:
İntihar girişimleri şehirlerin kalabalık, sosyal koşulları iyi olamayan yoksul insanların yaşadığı bölgelerinde daha çok olmaktadır. Dünyadaki tüm araştırmalar bu sonucu desteklemektedir.12; 1 İşsizlik ve intihar girişimi arasında da bağlantı vardır. Özellikle erkeklerde bu daha da belirgin olmaktadır. Olumsuz koşullar birbirini besleyen bir kısır döngünün çarkları içinde kişiyi intihara sürükler: Ekonomik güçlükler ve sorunlar bir yandan stresli bir ruh hali oluştururken ekonomik yetersizlik nedeniyle sağlık sorunları örneğin -en çok intihara neden olan- depresyonu olan kişi bunun tedavisi için yardım almaktan yoksun kalır. Çoğunlukla sağlık güvencesi veya sigortası yoktur. İşsizlik eklenirse durum iyice güçleşir. Bu kesimde eğitim düzeyi de çoğunlukla düşük olduğundan psikiyatrinin imkanları ve psikiyatrik bir yardım alma konusunda kime, nasıl başvuracakları hakkında da yeterli bir bilgiye sahip değillerdir. KÜTAHYA RAM

117 Irk-kültür ve intihar ilişkisi:
İntihar oranları ülkeden ülkeye, kültürden kültüre büyük değişkenlikler gösterir. Örneğin İslam ülkelerinde, Yahudilerde ve çingenelerde intihar oranının düşük olmasından daha önce söz etmiştik KÜTAHYA RAM

118 Amerika Birleşik Devletleri'nde yapılmış araştırmalarda Afrika kökenli Amerikalılarda istatistiksel olarak anlamlı derecede düşük intihar oranları saptanmış ve Asyalı ve beyaz olmak bir intihar risk faktörü olarak kabul edilmiştir.15 Her yıl yaklaşık her yüz bin kişiden 12'sinin intihar ettiği (her yıl otuz binin üzerinde) Amerika Birleşik Devletlerinde tüm intiharların % 72'si beyaz erkeklerde görülür. Bu beyaz kadınlarda görülen intihar oranının yaklaşık üç katıdır. Siyah erkeklerde intihar oranı tüm intiharların % 7'si, siyah kadınlarda ise tüm intiharların sadece % 2'si olarak ileri derecede düşüktür.16 KÜTAHYA RAM

119 Singapur'da kültürel değişkenlerin yaşlı intiharlarındaki etkisini araştıran bir araştırmada ise Çinli yaşlılar en yüksek intihar oranına sahipken, Malezyalı yaşlılar en düşük, Hintli yaşlılar ise ikisinin arasında bir intihar oranını gösteriyordu. Oysa yaşlı olmayan genel populasyonda en yüksek intihar oranı Hintlilerde ardından sırasıyla Çinlilerde ve Malezyalılarda görülmekteydi. Etnik gruplar arasındaki bu farklılık muhtemelen yaşlıların toplum ve aile içindeki değerini ve rolünü belirleyen sosyokültürel etmenlere bağlıydı.17; 8 KÜTAHYA RAM

120 Yüzden fazla değişik dilin konuşulduğu, yaşayan nüfusunun dörtte birinin başka ülkelerde doğmuş olup sonradan göç ettiği, çok etnik bileşenli ve çok kültürlü bir ülke olan Avustralya'da 10 yıllık bir sürede ve yirmi bini aşkın intihar olayının incelendiği bir araştırmada etnik toplulukların birbirinden oldukça farklı intihar oranlarına ve intihar metotlarına sahip oldukları görülmüştür. Genel olarak göçmenlerde intihar oranları yerlilere oranla ve geldikleri ülkelere oranla yüksek bulunmuştur. Genel olarak intiharların yüksek olduğu Avrupa kökenlilerden başka Amerikalılarda, Yeni Zelandalılarda Türkiyeli ve Güney Afrikalı erkeklerde intihar oranı yüksek bulunurken Çinliler dışındaki Asyalılarda göreceli olarak daha düşük intihar oranları saptanmıştır. İntihar oranının yüksek olduğu ülkelerden Avustralya'ya göç etmiş olan bireylerde yine yüksek intihar oranı gözlenmiştir (öğrenme ve model alma).18 KÜTAHYA RAM

121 İntihar olgusunda mevsimsellik:
İntiharlar tahmin edileceğin aksine olarak kasvetli, soğuk, puslu kış ve sonbahar aylarında değil daha çok insanların ve tabiatın canlandığı ortalığın berrak ve aydınlık olduğu ve yaşama coşkusunun hissedildiği ilkbahar ve yaz aylarında artmaktadır.19 Ülkemizde Devlet İstatistik Enstitüsünün yılları arasındaki on yıllık intihar istatistikleri incelendiğinde intiharların sırasıyla en sık Nisan, Mayıs, Haziran, Temmuz ve Ağustos aylarında gerçekleştiği görülmektedir.20***örnek*** KÜTAHYA RAM

122 Homisid (adam öldürme), Saldırganlık ve İntihar
Freud, melankolideki otoagresiv (kendine yönelmiş saldırganlık) eğilimin, öldürme dürtüsünden kaynaklandığını düşünür, bir başka ünlü psikiyatrist Menninger, intiharda üç isteğin; öldürmek, öldürülmek ve ölmek isteklerinin bir arada bulunduklarını söyler.3 KÜTAHYA RAM

123 Freud'un, "Başkasını öldürmeyi düşünmeyen asla kendisini öldüremez" şeklindeki meşhur sözüyle özetlediği bu kuram yapılmış bazı çalışmalarla da desteklenmektedir. Örneğin bir araştırmada katillerin % 33'ünün daha sonra intihar ettiği bulunmuştur. Nitekim son yıllardaki araştırmalarda da İngiltere' de katillerin % 25'inin sonradan intihar ettiği, Amerika'da ise daha az oranda olmakla beraber aynı durumun görüldüğü bildirilmektedir.21 KÜTAHYA RAM

124 Savaş yıllarında intihar oranlarının belirgin şekilde düşmesi de sosyal entegrasyon kadar agresiv dürtülerin başkasını öldürme yoluyla doyurulması ile de açıklanabilir. Diğer taraftan, sosyoekonomik düzey ve eğitim düzeyi yükseldikçe intiharların oranının artmasına karşılık saldırganlık ve cinayet oranlarının düştüğü görülmektedir. Bazı araştırmacılar cinayet ile intihar sayıları arasında yer değiştirici bir ilişki olduğu görüşündedir. İntihar sayıları düşük toplum kesimlerinde cinayetlerin sık, buna karşın cinayetlerin seyrek olduğu toplum kesimlerinde ise intiharların sık olduğunu öne sürerler. Bu sayısal ilişkiler siyah Amerikalılarda saptanmıştır. İntihar ile cinayet arasındaki bu sayısal ilişkiyi evli ve bekar olanlarda yapılan araştırmalar da destekler. Bu araştırmalarda evlilerde cinayet işleme; bekar, dul ve boşanmışlarda ise intihar daha çoktur. Başkasına kıymanın suç sayılmadığı savaşlarda intiharların azalması da cinayet ile intihar arasındaki yer değiştirici sayısal ilişkinin başka bir örneğidir.1 KÜTAHYA RAM

125 Agresiv eğilimlere neden olan stresler ve engellenmeler karşısında erkeklerin dışa dönük yapılarıyla saldırganlığa ve cinayete yatkın olmalarına karşın kadınların daha inhibe, kontrollü ve çekingen yapıları ile daha çok intihara eğilimli oldukları bildirilmektedir.12; 21 KÜTAHYA RAM

126 İntihar İçin Seçilen Yöntemler
Değişik intihar yöntemleri arasında genelde uygulanması kolay, az acı verdiği düşünülen, herkesçe bilinen, bazen de moda yöntemler seçilir. Yöntem seçiminde kişinin ruhsal yapısı, cinsi, yaşı ve toplumsal değerler etkilidir. Örneğin harakirinin Japonlara özgü bir yöntem olduğu bilinir. Budistlerde kendi kendini yakarak hayatına son verme yeğlenen yöntemlerdendir. Goethe, "Genç Werter'in Acıları"nı yayınladıktan sonra Almanya ve Fransa'da kafasına kurşun sıkarak kendine kıyma bir süre moda olmuştur.1 KÜTAHYA RAM

127 Dünya Sağlık Örgütünün istatistiklerine göre ası ve silahla kendini vurma erkeklerde daha sık rastlanan yöntemlerdir. Kadın ve erkeklerde uyku ilacı alarak girişimde bulunma oranı % 90'dır. İlaç, özellikle de uyku hapı alarak yaşamına son vermenin acı vermeyeceği inancı nedeniyle yeğlendiği düşünülmektedir.1 KÜTAHYA RAM

128 İntihar için seçilen yöntemler, ülkelere göre değişmektedir
İntihar için seçilen yöntemler, ülkelere göre değişmektedir. Örneğin Hollanda'da ilk iki sırayı ası ve suda boğulma alırken, İngiltere'de ilaç-kimyasal madde ve ası en çok uygulanan intihar yöntemleridir. Yapılan araştırmalarda üç ülkede ateşli silahların en çok kullanılan intihar yöntemi olduğu belirtilmektedir. Bu ülkeler ABD, Kanada ve Avustralya'dır.18 Amerika Birleşik Devletlerinde ateşli silahlarla kendini öldürmenin ilk sırada görülmesi, ateşli silahların kontrolüyle ilgili yasal düzenlemelere gerekçe oluşturmaktadır.12 En çok kullanılan intihar yöntemleri çevrede en kolay bulunabilenler olmaktadır. Örneğin 1960'larda İngiltere ve Hollanda'da en çok görülen intihar yöntemi havagazı idi. Havagazında karbonmonoksitin çıkarılmasından sonra 1970'lerde havagazıyla intiharlar yıldan yıla azaldı.22 KÜTAHYA RAM

129 İntihar yöntemleri cinsiyete ve eğitim düzeyine bağlı olarak da değişkenlik göstermektedir. Türkiye'de en sık uygulanan intihar yöntemleri erkekler için ası, ateşli silah ve ilaç-kimyasal madde olurken, kadınlar için ilk üç sırayı ası, ilaç-kimyasal madde ve yüksekten atlama almaktadır. KÜTAHYA RAM

130 Ülkemizde Devlet İstatistik Enstitüsü verilerine göre intihar yöntemi yüzdeleri şöyledir: Ası ile % 51, kimyasal madde ile % 15 ateşli silahla % 14, yüksekten atlama ile % 11, suya atlayarak % 3, diğer % 5. Bu verilerden ülkemizde en çok seçilen yöntemin ası olduğu, kimyasal madde ve ateşli silah kullanımının 2. ve 3. sırada geldiği sonuçları çıkmaktadır. KÜTAHYA RAM

131 İntihar İçin Sosyodemografik Risk Faktörleri
Sosyodemografik risk faktörleri arasında beyaz ırktan olma, erkek cinsiyeti, işsizlik, yoksulluk, iş kaybı, bekar, dul ya da ayrı yaşıyor olma, ergenlik (impulsif intiharlar), ya da yaşlılık döneminde olma (60 yaşından sonra risk artar), şehirde yaşama (kırsal bölgelerde intihar oranı daha düşüktür), dinsiz olma veya intiharı olumsuzlamayan bir dine mensup olma gibi durumlar sayılabilir. KÜTAHYA RAM

132 Psikiyatrik risk faktörleri:
Ölümle sonuçlanmış intiharlarda % 90'ın üzerinde bir oranda mental (zihinsel) hastalıklar ya da madde-alkol kullanımı ile ilgili bozukluklar saptanır. Bu bozukluklar intihar davranışı için elverişli zemin oluşturur. Yapılan araştırmalarda depresyon tanısı alanların % 15'inin, alkolizm tanısı alanların % 15'inin, şizofreni tanısı alanların % 10'unun, psikopati tanısı alanların % 5'inin yaşamlarını intihar ile sonlandırdıkları görülmektedir.23 KÜTAHYA RAM

133 Dünya Sağlık Örgütünün yaptığı bir çalışmada ölümle sonuçlanmış intiharların en az yarısında ciddi depresif hastalık, dörtte birinde kronik alkolizm,düşük bir kısmında ise şizofreni tanısı konulduğu bulunmuştur.23 KÜTAHYA RAM

134 İrsi (ailevi) risk faktörleri:
Parçalanmış aileler, aile içinde boşanma, dul kalma ya da ayrı yaşama veya aile içi şiddet durumlarının varlığı intiharla ilişkili görülmektedir. Medeni durum açısından tüm yaş grupları için boşanmış ve dul kalmışlarda intihar riski evlilere oranla yüksektir. KÜTAHYA RAM

135 Durumsal risk faktörleri:
Aile bireylerinden birinin intiharı, model olabilecek, tanıdık, bildik birinin intiharı, hatta duyarlı kişilerde medyadaki bir intihar olayı bile risk faktörü olabilmektedir. Gençler erişkinlere nazaran bu tür etkilenmelere daha açık ve duyarlıdır. Gözaltında bulunanlar ve tutuklular da artmış intihar riskine sahiptir. En güçlü durumsal risk faktörlerinden biri evde bir ateşli silahın varlığıdır. ABD'de intihar nedeniyle meydana gelmiş ölümlerin yaklaşık % 60'ı ateşli silahlarla olmaktadır. KÜTAHYA RAM

136 Yakında olmuş stres yaratan yaşam olayları, örneğin eşin ölümü veya iş kaybı, cezaevine düşmek, ciddi bir genel tıbbi hastalığa yakalanmak (AIDS gibi) da intihar riskini arttırır. Özellikle yaşlılardaki fiziksel hastalıklarda ve son dönemdeki hastalarda, özellikle de kanserde intihar hasta tarafından mantıklı bir "çıkış yolu" gibi görülebilir. Çoğunlukla buna depresyon da eşlik etmektedir ve bu intihar riskini arttırmaktadır.13 KÜTAHYA RAM

137 Son sözü söyleyelim; Son söz olarak şunu belirtmek isterim: Hayatın asla üstesinden gelinemez gibi görünen zorlukları karşısında hayatına son vermek isteyen insanların tamamına yakın kısmı daha sonra bu kararlarını uygulamadıkları için ya da uyguladıkları halde ölmedikleri için şükretmekte ve o zorlukların zamanla nasıl küçüldüğünü, silindiğini görmektedirler. Ölmek amacıyla intihar girişiminde bulunup sakat kalan ve sağlığını yitiren bir çok insan da kayıplarına bedel ve kayıplarına rağmen hayatın ne denli nimet olduğunu fark edip sağlıklı zamanlarında hiç olmadıkları kadar hayata sıkı sıkıya bağlı, sağlıklarının arta kalanını titizlikle korumaya çalışarak yaşarlar. KÜTAHYA RAM

138 Son söz İntihar ederek hayatına son verenlerin ise ne yazık ki bu eylemlerinden dolayı pişman olup olmadıklarını hala öğrenemedik. KÜTAHYA RAM

139 1- İNTİHARA PSİKOSOSYAL MÜDAHALE (BİLİŞSEL VE DAVRANIŞSAL YAKLAŞIM) 2- ÇOCUK İNTİHARLARI 3- GENÇ İNTİHARLARI 4- YETİŞKİN İNTİHARLARI 5- YAŞLI İNTİHARLARI KÜTAHYA RAM

140 1965 yılında Berkeley Üniversitesinde Serbest Konuşma Yılı
KÜTAHYA RAM

141 Yörükoğlu (1993)' na göre "yardım çığlığıdır.“
İntiharda amaç acılara son vermektir. KÜTAHYA RAM

142 İNTİHARA PSİKOSOSYAL MÜDAHALE
KÜTAHYA RAM

143 Acil servisler insanların psikososyal yardıma en yoğun ihtiyaç duydukları yerlerdir.
KÜTAHYA RAM

144 Sağlık Bakanlığı 21-24 Eylül 2004 Psikososyal Müdahale
KÜTAHYA RAM

145 Pek çok terapist intihara eğilimli kişileri tedavi etmekten kaçınır
Önceleri intihar eğilimli olmayan bir hastanın, tedaviye başladıktan bir süre sonra bu duruma gelebilme olasılığından kaynaklanır. KÜTAHYA RAM

146 Yaşamı sürdürmek için güçlü nedenleri olan insanlar hayata daha sıkı bağlanırlar.
Aileye karşı duyulan sorumluluk yine yaşam için güçlü bir nedendir. Evli veya bekar - Çocuk KÜTAHYA RAM

147 “Umutsuzluğun" intiharı çağrıştıran en önemli değişkenlerden biri olduğu bilinmektedir.
“Beck Umutsuzluk Ölçeği “ veya “Yaşamı Sürdürme Nedenleri Envanteri” gibi objektif araçlar da uygulanabilir. KÜTAHYA RAM

148 Linehan “İntihar davranışının en büyük habercisi yine geçmişteki intihar davranışıdır”
KÜTAHYA RAM

149 Davranışsal Müdahale İntihar Etmeyeceğine Dair Kontrat İmzalatmak (Eğer hastanın bir intihar planı varsa ve bu planı gerçekleştirmesinin kendisi için bir "anlamı" varsa, o zaman hasta ile birlikte bu "anlamı" değiştirmek yönünde çalışılır) KÜTAHYA RAM

150 Umutsuzluğu Hafifletme*
Bilişsel Müdahale Umutsuzluğu Hafifletme* "İntiharın, hastaların hastalıklarını azalttığına dair güçlü bir kanıt yoktur" diyen Linehan bunu hastalarına da terapide şaka yollu KÜTAHYA RAM

151 "Öldüğünüzde yaşarken olduğunuzdan daha rahat olacağınıza dair hiç bir kanıt yoktur"
KÜTAHYA RAM

152 ÇOCUK İNTİHARLARI KÜTAHYA RAM

153 İntihar olgusu incelenirken en ilginç ve en üzücü olanı hiç şüphesiz çocuk intiharlarıdır.
KÜTAHYA RAM

154 Çocukluğun ilk yıllarında ölüm, görünmezle eşanlamlıdır.
KÜTAHYA RAM

155 diğerleri üzerinde yaratacağı etki
Yapılan araştırmalara göre, geçici intihar eğilimleri vardır. diğerleri üzerinde yaratacağı etki KÜTAHYA RAM

156 Hemen her ülkede çocuk intiharları toplam intihar oranlarının % 10’unu geçmemektedir. Bunların çok büyük bir kısmı da 9-10 yaşından büyük olanlar tarafından gerçekleştirilmektedir. KÜTAHYA RAM

157 Çocuk evden uzaklaşarak sorunlarından kurtulacağını düşünür.
Çocuklarda evden kaçma olaylarına sık sık rastlanır. Çocuk evden uzaklaşarak sorunlarından kurtulacağını düşünür. KÜTAHYA RAM

158 “Dorpat’ın bir araştırmasına göre, gerçek intihar grubunda dağılmış aile etkeninin oluşması büyük bir oranda ana-baba ölümüne bağlıdır. İntihar girişimlerinde ise ana-baba boşanması yüksek oranda bulunmaktadır.” KÜTAHYA RAM

159 İntihar girişimi ile çocuk ailesindeki sorunları halletmeyi amaçlar
İntihar girişimi ile çocuk ailesindeki sorunları halletmeyi amaçlar. Bu tür bir tepkiyle ebeveynlerini korkutarak dağılan aile birliğini eski durumuna getireceğini düşünür; bunda oldukça da başarılıdır. KÜTAHYA RAM

160 Gerçek intiharlarda ise, ana-babadan birinin kaybı ve ona kavuşmak isteği çocuğu ölüme sürükleyebilir. KÜTAHYA RAM

161 Çocuk intiharlarının sayısal olarak az olduğunu belirtmemize rağmen, bu intiharların yaklaşık % 75’i erkek çocuklar tarafından gerçekleştirilir. Girişimlerdeyse kız çocuklar çoğunluğu oluşturur. KÜTAHYA RAM

162 İNTİHAR ve ERGENLER.. KÜTAHYA RAM

163 Özgeçmişinde intihar girişimi Aile ya da çevrede intihar öyküsü
Risk Faktörleri.. Ergenliğin kendisi Özgeçmişinde intihar girişimi Aile ya da çevrede intihar öyküsü Özellikle narsistik olmak üzere psişik rahatsızlıklar Cinsel ya da fiziksel kötüye kullanım öyküsü Kötü sağlık durumu Kırılgan ve yetersiz sosyal yaşam koşulları Genetik ve nörobiyolojik etkenler Kültürel faktörler KÜTAHYA RAM

164 *Yapılan çalışmalarda 15-24 yaş aralığında
intihar vakalarının 1960’tan beri kez daha arttığı saptanmıştır.. Bu yaş aralığında 2. en sık ölüm nedenidir.. * Ölümle sonuçlanan intihar olayları erkeklerde kızlardan 3-5 kat daha fazladır. KÜTAHYA RAM

165 15-20 yaşları arsında intihar oranının 15 yaşın altındakilere göre 8-9 kat fazla olması gençlik dönemindeki intiharların boyutlarını açıkça göstermektedir. KÜTAHYA RAM

166 Bayam ve arkadaşlarının 1995’te yaptığı bir çalışmada
5-14 yaşta her yıl 40-50, 15-25 yaşta her yıl tamamlanmış intihar olduğu saptanmıştır.. KÜTAHYA RAM

167 100 000’de 3-4 olarak saptanmıştır..
Yine bu çalışmada arasında intihar prevalansı ’de 3-4 olarak saptanmıştır.. KÜTAHYA RAM

168 İzleyen yıl içinde %30-50 oranında eylem yinelenmektedir..
KÜTAHYA RAM

169 Tamamlanmış intiharlarda kullanılan yöntemler serttir..
Klinik özellikler.. Tamamlanmış intiharlarda kullanılan yöntemler serttir.. (asma, pencereden atma, silahlı ateşler..) KÜTAHYA RAM

170 her hangi bir psikiyatrik rahatsızlık arasında bağ kurulamamaktadır..
*%75-80 vakada intihar eylemiyle her hangi bir psikiyatrik rahatsızlık arasında bağ kurulamamaktadır.. *Ama her intihar girişiminde özellikle altta yatan bir depresif bozukluk olup olmadığı kesinlikle araştırılmalıdır.. KÜTAHYA RAM

171 Pronostik..(takip) İntihar girişiminde bulunan ergenlerin 1/3’ünün yeni girişimlerde bulunduğu; KÜTAHYA RAM

172 İntihar girişimi nedeniyle hastaneye yatırılmış ergenlerde
5 yıl içinde ölüm oranı aynı yaş normal ergen popülasyonuna göre 7 kez daha yüksek olduğu saptanmıştır.. KÜTAHYA RAM

173 YETİŞKİN İNTİHARLARI KÜTAHYA RAM

174 İnsanın çocukluk ve gençlik döneminin tüm geleceğini şekillendirdiği gibi yaygın olan bir inanç tüm dikkatleri bu dönemlere çekmiş ve bundan dolayı yetişkinlik dönemi adeta ihmal edilmiştir. KÜTAHYA RAM

175 Özcan Köknel’in deyimiyle “Çağdaş insan yalnızdır”
Özcan Köknel’in deyimiyle “Çağdaş insan yalnızdır”. Bu yalnızlık onu kendisine yabancılaştırır, böylece topluma da yabancı hale gelir. KÜTAHYA RAM

176 Yapılan bir araştırmaya göre, genç yetişkinlerin % 80’i bazı zamanlar ölmüş olmayı dilemişlerdir.
KÜTAHYA RAM

177 “İnsan malları değil, mallar insanı satın almaktadır.”
KÜTAHYA RAM

178 Gençlik döneminde kurduğu hayallerle yetişkinlik döneminde bağımsızlığını elde edeceğine inanarak bu döneme giren bir kişi, sorunlar karşısında kendini yalnız bularak umutsuzluğa düşer. KÜTAHYA RAM

179 Çağımızın adeta sembolü olan çekirdek aile olgusu bunun başlıca nedenidir diyebiliriz. Çünkü artık yetişkinin yardımcısı olan ebeveynleri yanında değildir. KÜTAHYA RAM

180 Sistem içinde kendini yalnız hisseden kişi, bu yalnızlığını bir aile kurarak gidermeyi amaçlar.
KÜTAHYA RAM

181 Ekonomik sorunlar ya da daha farklı sorunlardan dolayı olan aile-içi geçimsizlikler evlilerde intihar nedenlerinin başında gelebilmektedir. Bunun yanında, yetişkinler arasında en çok intiharlar bekar, dul ve boşanmışlarda görülmektedir. KÜTAHYA RAM

182 Eğitim görmüş kişiler diğerlerine oranla daha fazla intihar etmektedirler. Çünkü bu yetişkinler çevreleriyle ilişkilerinin boyutlarını daha iyi görebilirler. KÜTAHYA RAM

183 İntihar ve Yaşlılık.. KÜTAHYA RAM

184 *İntihar riski yaşla birlikte artar..
Yaşlılarda depresyon frekansı yüksektir.. *İleri yaşlarda eylemin iyi planlandığı ve ölümü garanti edici yöntemler seçildiği görülmektedir. *Özellikle ilerleyen yaşla birlikte insanların dinsel yönelimlerinin artması, yaşlı intiharlarının ülkemizde göreceli olarak daha az görünmesinin nedeni olabilir. KÜTAHYA RAM

185 özellikle 75-80 yaş sonrasında intihar frekansı
Gelişmiş ülkelerde özellikle yaş sonrasında intihar frekansı önemli ölçüde yüksektir.. KÜTAHYA RAM

186 Volant(2005: 318) yaşlı insanların yaşadıkları
Yas ve ayrılıkları, fiziksel rahatsızlıkları, Özerklik yitimini, yararsız hale gelme duygusunu, Toplumdan yalıtılmışlığı, intihar davranışı için risk faktörleri olarak değerlendirmektedir. KÜTAHYA RAM

187 Yaşlının hayatın sonuna doğru bir kurumda kalıyor olması
Kapatılmışlığı, artık işe yaramadığının; bundan böyle bir kimliğinin amacının kalmadığının aslında artık sevilmediğinin bir sonucudur. KÜTAHYA RAM

188 *Riskin en yüksek olduğu dönem dul kalmayı izleyen yıldır..
*Yaşlılarda maskeli depresyon fazladır.. Buna organik patolojilerin sıklığı da eklenir.. KÜTAHYA RAM

189 DİNLEDİĞİNİZ İÇİN TEŞEKKÜR EDERİM REHBERLİK HİZMETLERİ BÖLÜM BAŞKANI PSİKOLOJİK DANIŞMAN: CENGİZ ÖZYURT KÜTAHYA RAM

190 İNTİHARIN AİLEYE VE ÇEVREYE ETKİLERİ.
KÜTAHYA RAM

191 İntihar sadece bireyin kendisini etkileyen bir süreç değildir
İntihar sadece bireyin kendisini etkileyen bir süreç değildir. İntiharın sonrasında bireyin ailesi ve çevresi de bu girişim ölümle sonuçlansın ya da sonuçlanmasın bu olaydan oldukça yara alır. Bu nedenle intihar girişimi sonrasında bireyin ailesinin de profesyonel yardım alması gerekebilir. KÜTAHYA RAM

192 İntiharın Sosyal Etkileri
İntihar sonrası görsel ve yazılı basının olaya yaklaşım tarzı, intihar eden kişinin yakın çevresinde ve toplumda nasıl karşılandığı ve tepkileri açısından oldukça önemlidir. Görsel ve yazılı basın trajik bu olay karşısında daha dramatik ve ajitasyon ağırlıklı bir yaklaşımla haber değeri yükleyip yansıtırsa; KÜTAHYA RAM

193 Bunun iki şekilde sonucuyla karşılaşmak mümkün olacaktır:
İntihar eden kişinin yakın çevresinin yas döneminde bu haberle karşılaşması atlatmakta zorlandığı kriz dönemini uzatacak ve üzüntüyü yoğunlaştıracaktır. Bu haberi okuyan ya da izleyen toplum tarafından algılanışı da oldukça önemli özendirici olma riski söz konusu ve aynı zamanda toplum ruh sağlığı açısından iç karartıcı depresyona itici özelliği olabilmekte. KÜTAHYA RAM

194 1993 ve 1994 yılının ilk yarılarında yüksek tirajlı gazetelerde intihar haberlerinin artışı ve dramatik tarzda verilişi gözlenmiştir. Bu dönemde yapılan çalışmalarda özendirici unsuru ortadan kaldırmak ya da azaltmak amacıyla okuyucu tutum ölçekleri kullanılmış; KÜTAHYA RAM

195 Okuyucu intihar haberlerinin fotoğrafsız,iç sayfalarda, ayrıntıya girmeden ve yorumsuz olarak verilmesi yönünde tutum belirtmiştir. Hiç haber olmaması da önemli olacaktır. Olağan hale geldiği, normal bir olaymış gibi değerlendirilmesine sebep verecektir. KÜTAHYA RAM

196 Yine aynı çalışma sırasında, intihar davranışı açısından etkilenmeye en çok sebep veren grup intiharlarının olduğu bulunmuştur. Flaş haber şeklinde verilen genç yaş intiharlarının toplumu daha fazla sarstığı görülmüştür. KÜTAHYA RAM

197 İNTİHAR EDEN KİŞİLERİN YAKINLARINDA GÖZLENEN YAS REAKSİYONLARI
· Dehşet · Korku · Suçluluk · Ölene kızgınlık · Duygu durumu değişmeleri · İntihar düşünceleri KÜTAHYA RAM

198 · İntihara inanmama · Bunu niçin yaptı · Tamamlanmamış uğraş · Reddetme · Değerlere ait kriz · Güven kaybı KÜTAHYA RAM

199 İntihar girişiminde bulunan kişi sıklıkla hiç kimsenin onu önemsemediğini düşünse bile yakınları için intihar son derece sarsıcı bir olaydır. Ailede intihar eden birinin olması geride kalanlar için kendilerini toplumdan izole edilmiş hissetmelerine neden olacak kadar, baş edilmesi son derece zor, bir leke gibidir. KÜTAHYA RAM

200 Geride kalanlar kınanma endişesi nedeniyle yaşanan olayı paylaşma konusunda çekingen davranabilirler. Bu kişiler sıklıkla başarısızlık duygusu yaşamaktadırlar. Çünkü çok sevdikleri bir kişi intiharı seçmiştir. KÜTAHYA RAM

201 İNTİHAR SONRASI PSİKOLOJİSİ
KÜTAHYA RAM

202 İntihar riski olan bireylere yaklaşımda dikkat edilecek noktalar
KÜTAHYA RAM

203 Dinleme Tüm dikkatinizle ve karşınızdakinin sözünü kesmeden dinleyin.
Neler söylediğini ayrıntılarıyla hatırlayın UNUTMAYIN ne kadar az konuşup ne kadar çok dinlerseniz o kadar çok hatırlarsınız. Sözel olmayan ipuçlarına dikkat edin KÜTAHYA RAM

204 Söylenen sözlerin altında yatan duyguları anlamaya çalışın
Anlattığı durum sizin başınıza gelseydi neler hissedeceğinize bakın Konuşurken duraksadığı sessizleştiği yerlere dikkat edin Sessizliklere katlanmaya çalışın KÜTAHYA RAM

205 Kendinizi rahatlamaya onunda rahatlamasını sağlamaya çalışın.
Sakin hissetmeseniz bile sakin olmaya çalışın KÜTAHYA RAM

206 Tepki verme Kişinin hissettiğini sandığınız duygularını zihninden geçirdiğini tahmin ettiğiniz düşüncelerini tanımlarken hata yapabileceğinizi unutmayınız · Kendi duygu ve düşüncelerinizi işe karıştırmayınız KÜTAHYA RAM

207 Olabildiğince az soru sorun kesin bilgi istiyorsanız sorularınız kesin ve net olsun bir konuyu açıklığa kavuşturmak istiyorsanız açık uçlu sorular sorun ( ne oldu ? ne anladın ? bu olaya nasıl bir anlam veriyorsun ?... ) ama her ne olursa olsun neden ? niçin? ile başlayan sorulardan kaçının. KÜTAHYA RAM

208 Tasdik anlamına gelen hı hı tamam gibi sözcükleri mümkün olduğunca az kullanın.
Dinlediğinizi göstermek onu daha çok konuşmaya cesaretlendirmek ve duyduklarınızı doğru anlayıp anlamadığınızı kontrol etmek için kişinin söylediklerini kendi cümlelerinize dökerek tekrarlayın. KÜTAHYA RAM

209 Yargılamaktan yorumlar yapmaktan kaçının.
Kişinin başından geçenler ile yaşadığı olaylara gösterdiği tepkileri ve düşünceleri arasında bağlantılar görüyorsanız bunları o kişiyle paylaşıp algılarınızın doğru olup olmadığını sorun. KÜTAHYA RAM

210 Çok erken çok sık yada çok uzun konuşmaktan kaçının.
Gereksiz şekillerde konuyu değiştirmeye yada kişinin sözünü kesmeye kalkışmayın. Çok erken çok sık yada çok uzun konuşmaktan kaçının. Konuşmayı bitirdikten hemen sonra yeniden dinleme durumuna geçip kişinin söylediklerinize nasıl tepkiler verdiğini gözleyin ve yeni bir tepki oluşup oluşmadığına bakın. KÜTAHYA RAM

211 Eğer birisi size intihar düşüncelerinden söz ederse her şeyden önce onu dinleyin ve sonrada ona şunu söyleyin "Ben senin ölmeni istemiyorum" diyerek ona değer verdiğinizi hissettirin ve profesyonel yardım alabileceği bir psikoloğa, veya danışmana başvurmasını sağlayın. KÜTAHYA RAM

212 İntihar etmek üzere olduğunu hissederseniz konuşmakla vakit harcamayın yapmanız gereken tek şey onu hemen bir acil yardım kliniğine götürmektir. KÜTAHYA RAM

213 İntihar Hakkında Neler Biliyoruz?
Eninde sonunda herkesin kendini öldürmek için geçerli bir sebebi vardır. Fakat intihar eden kişi diğerleri ile uzun süre iletişim kurmuş, onlardan yardım beklemiştir; intihar ise kişi için genellikle son çare olmaktadır. İntihar edenlerin büyük bir çoğunluğu bu niyetlerini eylemlerinden önce doğrudan veya dolaylı olarak arkadaşlarına veya yakınlarına anlatmışlardır. KÜTAHYA RAM

214 Halk arasında yaygın olan bazı yanlış kanılar vardır ki, bunlar intihara eğilimi olanlar için tehlikeli ve teşvik edicidir. Bu tür yanlış kanılar yerine doğru olanları bilinirse, intihar niyetleri olan birçok kişinin bu niyetleri çok önceden anlaşılmıs ve yardım edilmiş olabilecektir. Farberow ve Leonard bu konudaki yanlış kanıları ve doğru olan şekillerini bir liste halinde toplamışlardır: KÜTAHYA RAM

215 İNTİHAR HAKKINDA DOĞRU VE YANLIŞ BİLDİKLERİMİZ
KÜTAHYA RAM

216 YANLIŞ DOĞRU İntihar hakkında konuşanlar intihar etmez. İntihar eden kişiler gerçekten ölmek niyetindedir. Kendini öldüren her on kişiden sekizi intihar niyetlerini daha önce kesin uyarılarla bildirmişlerdir. İntihara kalkışanların bir kısmı ölmek ve yaşamak arasında karar verememiştir. KÜTAHYA RAM

217 Bir kişi intihar etme eğilimindeyse, bu sonsuza kadar devam eder.
İntihar uyarısız olur. Bir kişi intihar etme eğilimindeyse, bu sonsuza kadar devam eder. İntihara kalkışan kişi bunu çeşitli yollarla bildirir. Bu yollara karşı alarmda olursak intihar önlenebilir. Bu kişilerde intihar etme arzusu kısıtlı bir süre için olur. Kurtarılabilirlerse, hayatlarının geri kalan kısmını mutlu olarak yaşayabilirler. KÜTAHYA RAM

218 Bir intihar krizinden sonra intihar riski sona ermiştir.
İntihar olayları zenginler arasında veya tam tersi fakirler arasında görülür. Birçok intihar ilk girişimden sonraki bireyin sağlıksız fikirlerini eyleme geçirebileceği enerjiye sahipken üç ay içinde olmuştur. İntihar ne sadece zenginin ne de fakirin sorunudur. Toplumun her kesiminde olmaktadır ve de çok demokratiktir. KÜTAHYA RAM

219 İntihar bir ailede genetik olarak bireylere aktarılan bir mirastır.
Bütün intihar eden bireyler kafaca hastadır. İntihar aileye dayanmaz. Sadece bireyin sorunudur ve önlenebilir. Yüzlerce intihar olayında intihar edenler çok mutsuzdurlar; fakat bu, onların kafaca hasta olmalarını gerektirmez KÜTAHYA RAM

220 Bir gün sizler de aynı duyguları yaşarsanız :
Kendinizi umutsuz , çaresiz ve yalnız hissettiğinizde konuşabileceğiniz beş kişinin adını yazarak bir liste yapın kendinizi intihar düşünceleri içinde bulduğunuzda bu listedeki en çok tercih ettiğiniz kişiden başlayarak sizi dinleyecek ve anlayacak birini bulana kadar herkesi teker teker aramaya söz verdiğiniz bir intihara hayır anlaşması hazırlayın KÜTAHYA RAM

221 intihar girişiminde kendilerine uzatılan yardım ellerini göremeyeceğini aklınızdan çıkarmayın siz bu ölümcül hataya düşmeyin ve başvuracağınız bu kişileri önceden bir yerlere yazmanın yararlı olacağını unutmayın . KÜTAHYA RAM

222 Kaynakça 1. Odağ, C., İntihar, İzmir Psikiyatri Derneği Yayınları, 1995, s. 3, 5, 84, 2. Durkheim, E., İntihar, Çeviri: Özer Ozankaya, 2. Baskı, İmge Kitabevi, Ankara 1992, s. 6, 7, 8, 11, 24, 25, 90, 102, 105. 3. Babaoğlu, G., Psikiyatride İntihar, Psikiyatrik Hastalarda İntihar Davranışı, Kronik İntihar Davranışının Değerlendirilmesi, Bakırköy Ruh ve Sinir Hastalıkları Hastanesi, 4. Psikiyatri Birimi Uzmanlık Tezi, İstanbul 1990. 4. Arkun, N., İntiharın Psikodinamikleri, Edebiyat Fakültesi Matbaası, İstanbul 1978, s. 17, 22, 25, 27, 139. 5. Hendin, H., Suicide: A Review of New Directions in Research, Hosp. and Comm. Psychiatry, Feb. 1986, 37:2, s 6. Blumenthal, S. J., Suicide: A Guide to Risc Factors, Assesment And Treatment of Suicidal Patients, Medical Clinics of North America, Vol: 72, No: 4, July 1988. 7. Earle K. A., Forquer S. L., Volo A. M..., Characteristics of Outpatient Suicides, Hospital and Community Psychiatry, February 1994, Vol: 45, No: 2, s 8. Pearson, J.L., Conwell, Y., Suicide in Late Life: Challenges and Opportunities for Research, International Psychogeriatrics, Vol: 7, No: 2, 1995, s 9. Çuhadaroğlu, F., Sonuvar B., Adolesan İntiharları ve Kendilik İmgesi, Türk Psikiyatri Dergisi, 4:1, 1993, s 10. Rhyne, C. E., Templer D. I., Brown, L. G..., Dimensions of Suicide: Perceptions of Lethality, Time And Agony, Suicide and Life Threatening Behavior, 1995, Fall., 25(3): 11. Rich, C. L., Ricketts, J. E., Fowler R.C... Some Differences Between Men and Women who Commit Suicide, Am. J. Psychiatry 1988, 145: 12. Hawton, K., Catalan, J., Attempted Suicide: A Practical Guide to Its Nature and Management, Çeviri: Birsen Ceyhun, Hekimler Yayın Birliği, 1994, s KÜTAHYA RAM

223 Kaynakça 13. Moscicki, E. K., Epidemiology of Suicide, North American Perspectives, International Psychogeriatrics, Vol: 7, No: 2, 1995, s 14. Gunnel D. J., Peters T. J., Kammerling R. M..., Suicide, Attempted Suicide, Br. Med. J., 1995, 711: 15. Pandey G. N., Pandey S. C., Dwivedi Y..., Platelet Serotonin-2A Receptors: Apotantial Biological Marker for Suicidal Behavior, Am. J. Psychiatry, 1995, 152: 16. Hughes H. D., Can the Clinician Predict Suicide, Psychiatric Services, March 1995, Vol: 46, No: 3, s 17. Soo Meng Ko and Ee Heok Kua, Ethnisity and Elderly Suicide in Singapore, International Psychogeriatrics, Vol: 7, No: 2, 1995, s 18. Burvill P. W., Suicide in the Multiethnic Elderly Population of Australia , International Psychogeriatrics, No: 2, 1995, s 19. Maes M., Cosyns P., Meltzer H.Y..., Seasonality in Violent Suicide but not in Nonviolent Suicide or Homicide, Am. J. Psychiatry 1993, 150: 20. Devlet İstatistik Enstitüsü İntihar İstatistikleri, , Ankara. 21. Sayıl I., Tuğcu H., Toplumumuzda İntihar ve Adam Öldürme Üstüne Kıyaslamalı Bir Çalışma, 24. Ulusal Psikiyatri ve Nörolojik Bilimler Kongresi Kitabı, Ankara 1988, s 22. Fidaner C., Fidaner H., Türkiye'de Kullanılan İntihar Yöntemleri, 24. Ulusal Psikiyatri ve Nörolojik Bilimler Kongresi, Ankara 1988. 23. Ceyhun B., Genel Olarak İntiharlar, Ankara Üniversitesi Kriz Uygulama ve Araştırma Merkezi Ön Eğitim Programı Sunumu, 1-31 Mart 1990, Ankara. KÜTAHYA RAM

224 BİTTİ!!!!!!!!!!!!!!!!!!! KÜTAHYA RAM


"KÜTAHYA RAM NİSAN 2010 KÜTAHYA RAM." indir ppt

Benzer bir sunumlar


Google Reklamları