Sunum yükleniyor. Lütfen bekleyiniz

Sunum yükleniyor. Lütfen bekleyiniz

ÖRNEK 1: Aşağıdaki cümlelerin hangisinde bir yazım yanlışı vardır?

Benzer bir sunumlar


... konulu sunumlar: "ÖRNEK 1: Aşağıdaki cümlelerin hangisinde bir yazım yanlışı vardır?"— Sunum transkripti:

1 ÖRNEK 1: Aşağıdaki cümlelerin hangisinde bir yazım yanlışı vardır? A) Günlerdir aynı konunun tartışılması sabrını taşırdı. B) Bu konuda onun da fikrini almak istedi. C) Törende çok mutlu olmuş, göğüsü kabarmıştı. D) Ona bir armağan vererek gönlünü almaya çalıştı. E) Çok sinirlenmiş, ağzına geleni söylemişti.

2 ÇÖZÜM 1: İki heceli kimi sözcükler, arkalarına ünlüyle başlayan bir ek aldığında sözcüklerin ikinci hecelerindeki dar ünlüler (i, ı, ü, u) düşer. Bu ses değişikliği yazıya da geçer. Örneğin, karnı, kıvrım, alnına, devrik, kaynata, sabrı, oynamak... Bu soruda C seçeneğinde “göğüsü” sözcüğü yanlış yazılmıştır; çünkü bu sözcükte hece düşmesi de dediğimiz bu ünlü düşmesi olur ve sözcük “göğsü” yazılır. Yanıt: C

3 ÖRNEK 2: Aşağıdaki cümlelerin hangisinde altı çizili sözcükte ünsüz düşmesi yoktur? A) Yeni girdiği işinde yükselmek istiyordu. B) Küçücük çocuktan ne istediğini anlayamadım. C) Sınav sonuçlarını öğreninceye kadar zor sabretti. D) Bize verilen, büyücek bir odaydı. E) Uçak, Yeşilköy'e inmek üzere alçaldı. (Kavram Dershaneleri Sorusu)

4 ÇÖZÜM 2: Ünsüz düşmesi sözcük sonundaki “k” harfinin sözcük ek alınca söylenmemesidir. Bu soruda “yükselmek” sözcüğünün kökü “yüksek” tir. “Küçücük” ve “büyücek” sözcüklerinde de küçültme ekleri olan “–cik” ve “–cek” ten önceki “k” harşeri düşmüştür. “alçaldı” sözcüğünün köküyse “alçak”tır. C seçeneğindeki “sabretti” sözcüğünde ünsüz değil ünlü harf düşmüştür. Yanıt: C

5 ÖRNEK 3: Aşağıdaki cümlelerin hangisinde altı çizili sözcükte ünsüz benzeşmesi yoktur? A) Babasına keskin bir yanıt vermek cesaret isterdi. B) Fas'tan buraya gelmek en azından bir gün sürer. C) Adam açıkça kendisinin bu işi istediğini söyledi. D) Aldığın malları deftere kaydedersen iyi olur. E) Kaçtan beri burada onu bekliyorsun? (Kavram Dershaneleri Sorusu)

6 ÇÖZÜM 3: Bir sözcüğün sonunda sert ünsüzlerden biri (p, ç,t, k, h, f, s, ş) varsa, sözcük süreksiz - yumuşak ünsüzlerden “c, d, g”yle başlayan ek alırsa ekin başındaki sesler sertleşir, “ç, t, k” ye dönüşür. Buna sert ünsüzlerin benzeşmesi denir. Örneğin, simitçi,aşçı, otçul, bilmekte, çiçekten, ölçütte, bilmiştir,atkı, seçkin, çalışkan, içki... Bu ses olayı özel adlardan, rakamlardan, kısaltmalardan sonra da uygulanır. Örneğin, Bilecik’te, 73’ten, GAP’ta... Bu soruda sert ünsüzle biten sözcüklere eklenen “–den, –ce, –gin” ekleri sertleşerek “–tan, –ça,–kin” biçimlerinde söylenmiştir. Oysa “defter” sözcüğün köküdür, ona eklenen –e ekiyse zaten sertleşemez. Yanıt: D

7 ÖRNEK 4: Aşağıda altı çizili sözcüklerin hangisinde farklıbir ses olayı vardır? A) İşler yolunda gidiyor; zamanla daha iyi olacak. B) Çocukluk anılarını hâlâ benliğinde saklıyor musun? C) Ender bulunan, hoş kokulu bitkiler yetiştirirdi. D) Sen mutluluğun resmini yapabilir misin? E) Gizli derdim kalbimdedir, onu ancak bilen bilir. (Kavram Dershaneleri Sorusu)

8 ÇÖZÜM 4: Bazı sözcüklerin sonundaki “p, ç, t, k” süreksiz -sert ünsüzleri, sözcük ünlüyle başlayan ek alınca yumuşak - süreksiz ünsüzlere (b, c, d, g) ya da “ğ” ye dönüşür. Buna ünsüz değişimi ya da yumuşaması denir. Örneğin, gerece, ilacın, dolabı, pikaba,ediyor, tokadı, rengi, yatağı, bildiği...Bu soruda “git, benlik, mutluluk, kalp” sözcüklerinde yumuşama olmuştur; oysa “bitki” sözcüğünde bitmek köküne eklenen “–gi” eki benzeşmiştir. Yanıt: C

9 ÖRNEK 5: Aşağıdaki cümlelerin hangisinde ünlü daralması yoktur? A) Düştüğü çıkmazdan bir türlü kurtulamıyordu. B) Yiyecekleri dolaba koymayı unutma. C) Yolun karşısındaki adam durmadan bizi gözlüyor. D) Birkaç gündür seni çok durgun görüyorum. E) Herkes ağız birliği yapmış gibi aynı şeyi söylüyor. (Kavram Dershaneleri Sorusu)

10 ÇÖZÜM 5: “a, e” ünsüzlerinin “–yor” ekinden önce ya da “ye-, de–” eylemlerinde “i, ı, ü, u”ya dönüşümüne ünlü daralması denir. Örneğin, bekliyor, anlamıyor,diyen, yiyecek ... Bu soruda da yemek eylemi ek alınca e harfi i’ye dönmüş, yiyecek sözcüğü oluşmuştur. “kurtulama-, gözle-, söyle–” sözcüklerinde de “–yor” eki nedeniyle daralma olmuştur. Oysa “görüyorum” eyleminde “gör” kökünün sonunda “a, e” geniş ünsüzlerinden biri yoktur; daralma da olmamıştır. Yanıt: D

11 ÖRNEK 6: Önce baygın bir iniltiydi yamaçtan duyulan, Sonra bir gölge belirmişti kuş uçmaz yoldan; Köyümün titreterek bağrı yanık toprağını İnliyor, baktım, uzaktan görünen bir kağnı... Bu dizelerde aşağıda verilen ses olaylarından hangisi yoktur? A) Ünlü düşmesi B) Ünsüz düşmesi C) Sert ünsüz yumuşaması D) Ünlü daralması E) Ünsüz benzeşmesi

12 ÇÖZÜM 6: “bağır” sözcüğünün ek almış biçimi olan “bağrı” sözcüğünde ünlü düşmesi; “toprağını” sözcüğünde sert ünsüz yumuşaması; “İnliyor” sözcüğünde ünlü daralması; “yamaçtan, belirmişti, baktım” sözcüklerinde ünsüz benzeşmesi gerçekleşmiştir. Sözcük ek aldığında sondaki “k” ünsüzünün düşmesi anlamına gelen ünsüz düşmesi bu dizelerde yoktur. Yanıt: B

13 ÖRNEK 7: Aşağıdaki cümlelerin hangisinde altı çizili sözcükte "ses türemesi" yoktur? A) Söyleyeceklerini önceden hissettim. B) Araba daracık sokakta zar zor ilerliyordu. C) Sapasağlam adam bile yatağa düşmüştü. D) Bizden önce geleceğini zannettik. E) Olay sonuçlanıncaya kadar zor sabretti. (Kavram Dershaneleri Sorusu)

14 ÇÖZÜM 7: Yabancı dilden alınmış tek heceli kimi sözcükler ünlüyle başlayan bir ek aldıklarında ya da “olmak, etmek, eylemek” yardımcı eylemleriyle söylendiklerinde sonlarındaki ünsüz iki kez söylenir ve yazılır. Buna ünsüz türemesi denir. Örneğin, affı, sırra, halletme, affolmak... Bu soruda “hissettim,zannettik” sözcüklerinde de bu türeme var.Küçültme eki almış bazı sözcüklerde ya da önekle sözcük arasında ünlü türemesi olur. Örneğin,biricik, gülücük, gencecik, güpegündüz, yapayalnız... Bu soruda “daracık, sapasağlam” sözcüklerinde bu türeme var.“sabretti” sözcüğünde, “sabır” sözcüğünün “ı” harfi düşmüş. Ayrıca, “et-” eylemine eklenen “–di” eki sertleşmiş; ama ünlü ya da ünsüz türemesi olmamıştır. Yanıt: E

15 ÖRNEK 8: Üleştirme sayı sıfatı eki, –er, (–ar) ünlüyle biten sayılara eklendiğinde araya “ş” kaynaştırma harfi girer. Aşağıdakilerden hangisinde bu kurala örnek oluşturmayan bir sözcük vardır? A) Defterinize ikişer cümle yazın. B) Beşer kişilik gruplara ayrıldılar. C) Masalara yedişer tabak koyalım. D) Herkes yirmişer dakika konuşacak. E) Üyelerden ellişer milyon lira toplayalım

16 ÇÖZÜM 8: Türkçede iki ünlü yan yana gelmez. Bu nedenle ünlüyle biten bir sözcük ünlüyle başlayan bir ek alacağı zaman sözcükle ek arasına “y, n, s, ş” ünsüzlerinden biri getirilir, buna kaynaştırma denir.Bu soruda “iki, yedi, yirmi, elli” sözcükleri ünlüyle bittiği için “–er” ekinden önce “ş” kaynaştırma harfini almıştır; halbuki ünsüzle biten “beş” sözcüğüne kaynaştırma harfi getirilemez. Yanıt: B

17 ÖRNEK 9: Nerdeyse gün doğacaktı Herkes gibi kalkacaktınız Belki daha uykunuz da vardı Geceniz geliyor aklıma Kükürt rengindeki ağzı gecenin Yukarıdaki dizelerde aşağıdakilerden hangisi yoktur? A) Ünlü düşmesi B) Ulama C) Ünlü daralması D) Ünsüz benzeşmesi E) Kaynaştırma (Kavram Dershaneleri Sorusu

18 ÇÖZÜM 9: Bu soruda da “gece” sözcüğü “–in” eki alırken araya “n” kaynaştırma harfi girmiştir. “doğacaktı, kalkacaktınız” sözcüklerinde ünsüz benzeşmesi vardır. “Nere” sözcüğünden türeyen “Neredeyse”sözcüğünde, “ağız ve uyumak” sözcüklerinden oluşan “ağzı ve uykunuz” sözcüklerindeyse ünlü düşmesi olmuştur. Ünsüzle biten bir sözcükten sonra ünlüyle başlayan bir sözcük gelirse, bunlar tek sözcükmüş gibi birleştirerek okunabilir, buna ulama denir. Bu dizelerde “geliyor aklıma” bölümünde ulama yapılabilir. “geliyor” eylemindeyse “gel-” kökünde “a, e” harfi olmadığı için daralma gerçekleşmemiştir. Yanıt: C

19 ÖRNEK 10: Aşağıdaki cümlelerin hangisinde bir yazım yanlışı vardır? A) Nasıl oldu da beni hatırlayamadı, bir türlü anlayamadım. B) O kadar çok çalıştı ki havanın karardığını fark etmedi. C) Bugün sinemaya gidelim, yarında size geliriz. D) Yarınki toplantıya kimlerin katılacağı belli değil henüz. E) Geçmişte yaşanan tatsızlıkların unutulmasını istiyordu artık

20 ÇÖZÜM 10: “–de” eki isim durum eklerinden biridir, “–de, –da,–te, –ta” biçimlerine girer, bütün çekim ekleri gibi özel adlardan sonra gelince kesme işaretiyle ayrılır. Bütün ekler gibi önceki sözcüğe bitişik yazılır.“Nerede, kimde, ne zaman” sorularına yanıt verdirtir.“de” sözcüğüyse cümlelere “gibi, ötekilerle aynı” türünden anlamlar kazandıran bir bağlaçtır,bazen iki cümlenin, yargının arasına da girer. Bir sözcük olduğu için ayrı yazılır. “de, da” biçimlerine girer; ama hiçbir zaman “te, ta” olmaz ve ondan önce kesme işareti kullanılmaz. A seçeneğindeki “da” iki yargının arasına girmiş bağlaçtır; bu nedenle ayrı yazılması doğrudur. E seçeneğinde “geçmişte” sözcüğündekiyse ektir,bitişik yazılması doğrudur. C seçeneğindeki “da”,“yarın” sözcüğüne öbür günler gibi anlamı katan bir bağlaçtır; ayrı yazılması gerekirdi. B ve D seçeneklerinde “de” bağlacıyla değil, “ki”bağlacı ve “–ki” ekiyle ilgili bilgi yoklanmaktadır. B seçeneğindeki “ki” iki cümlenin arasında kullanılan bir bağlaçtır, ayrı yazılması doğrudur; D seçeneğindeki sıfat türeten “–ki” ekidir; bitişik yazılması doğrudur. Bununla ilgili bilgiyi başka bir soruda gösterelim. Yanıt: C

21 ÖRNEK 11: Aşağıdaki cümlelerin hangisinde “ki” nin yazımında yanlışlık yapılmıştır? A) Yeter ki doğruyu söylesin. B) Anladım ki her zaman yanımdaymış. C) Onun ki biraz fazla değil mi? D) Bizimki bu akşam gidecekmiş. E) Ovadaki kuşların sesi ne güzeldi! (Kavram Dershaneleri Sorusu)

22 ÇÖZÜM 11: “ki” bağlacı yabancı dilden alınmıştır; belli bir anlamı yoktur; cümlelerin arasında kullanılır. Sesi hiç değişmez ve elbette ayrı yazılır. Sadece oluşturduğu bileşik sözcükler bitişik yazılır. Örneğin, halbuki,oysaki, mademki, sanki. “–ki” ekleriyse iki tanedir.Bunlardan biri “–de” ekinin arkasından ya da yalın sözcüklere gelen ve işaret sıfatları türeten,yer, zaman bağlantısı kuran bir ektir. Diğeriyse“–im, –in” tamlayan eklerinden sonra gelir, bir adın yerini tuttuğundan ilgi zamiri adını alır.Bu soruda A ve B seçeneklerinde iki cümlenin arasında kullanılan “ki” bağlacı vardır. D seçeneğindeki ilgi zamiri eki. E seçeneğindeki sıfat türeten ektir; bu cümlelerin yazımları doğrudur. C seçeneğindeki de ilgi zamiridir; bitişik yazılması gerekir. Yanıt: C

23 ÖRNEK 12: Aşağıdaki cümlelerin hangisinde bir yazım yanlışı vardır? A) Art arda yaşadığımız sıkıntılar, doğruyla yanlışı ayırtetmemizi sağladı. B) Onu gördükten sonra kendi durumuna şükretti. C) “O ana kadar sesimi çıkarmadım, sabrettim;ama daha fazla dayanamadım.” dedi. D) Azmetti; karşılaştığı bütün engelleri yenerek amacına ulaştı. E) Böylesine güzel bir günde bana hayatı zehretti

24 ÇÖZÜM 12: Bu soru yardımcı eylemlerin yazımı hakkında. “Olmak,etmek, eylemek” yardımcı eylemleri kendilerinden önceki sözcükte ünsüz türemesi ya da ünlü düşmesi olursa bitişik, bunlar olmazsa ayrı yazılır. Örneğin, hissetmek, zannetmek, affolmak;sabretmek, devretmek, kaybolmak; arz etmek,terk etmek, mutlu olmak... “şükretti, sabrettim, azmetti,zehretti” de ünlü düşmesi olmuştur; bitişik yazılmaları doğrudur. “ayırt” sözcüğünde ünlü düşmesi olmadığı için o sözcüklerin ayrı yazılması gerekirdi. Yanıt: A

25 ÖRNEK 13: Aşağıdaki cümlelerin hangisinde ayrı yazılması gereken sözcüklerin bitişik yazılmasından kaynaklanan bir yazım yanlışı vardır? A) Ona beşyüz soruluk bir test verdim. B) O da bir zamanlar beyazperdenin yıldızlarından biriydi. C) Savaşlarda birçok suçsuz insan kırılmıştı. D) Çocuğa suçiçeği aşısı yaptırdınız mı? E) Eski günlerin özlemini yüreğinde hissediyordu. (Kavram Dershaneleri Sorusu)

26 ÇÖZÜM 13: Yazımla ilgili genel kuralları hatırlatmak için birkaç soru çözelim. Bu soru bitişik ve ayrı yazılmalarla ilgili. “hissediyordu” nun neden bitişik yazılacağını az önce anlattık. “suçiçeği, birçok ve beyazperde” sözcükleri anlam kayması nedeniyle bitişik yazılır. Sözcükler, birinin ya da ikisinin anlamının değişmesiyle üçüncü bir anlam kazandığında bileşik sözcüğe dönüşür ve bitişik yazılır. A’da “beşyüz”ün bitişik yazılması yanlıştır; çünkü ticari kağıtlar dışındaki yazılarda yazıyla yazılan sayılarda her sözcük diğerinden ayrı yazılmalıdır. “beş yüz” diye yazılmalıydı. Yanıt: A

27 ÖRNEK 14: Aşağıdaki cümlelerin hangisinde yazım yanlışı yoktur? A) Van gölündeki canavar bir kez daha kendini gündeme oturttu. B) 13 Haziran onlarla son toplanma tarihimiz olacak. C) Onlara gidecekdik; ama zamanımızı iyi kullanamadık. D) Üç yıldır Taksim meydanındaki bir büfede çalışıyormuş. E) Haçlı seferleriyle ilgili seminer verdi. (Kavram Dershaneleri Sorusu)

28 ÇÖZÜM 14: Kurum adları, adresler, yapıt adları, coğrafyadaki özel yer adları, tarihteki tek olay adları bütün olarak özel isimdir; bu öbeklerdeki her sözcük büyük harşe başlanarak yazılır. Bu nedenle A’da doğru yazım “Van Gölü’ndeki”, D’de “Taksim Meydanı’ndaki”, E’de “Haçlı Seferleri’yle” olacaktı. C’de ünsüz benzeşmesine uyulmamasından kaynaklanan yazım yanlışı vardır. Doğru yazım “gidecektik”olacaktı. B’deyse yanlış yok; çünkü belli bir tarihi veren, gün ve yılın rakamlarının söylendiği durumlarda,gün ve ay adları büyük harşe başlar; bunun dışındaki durumlarda küçük yazılır. Yanıt: B

29 ÖRNEK 15: Aşağıdaki cümlelerden hangisinde yer adının yazımında bir yanlışlık yapılmıştır? A) 1930'larda Güneydoğu'da petrol bulma çalışmaları yapılmıştır. B) Gelişmişliğine rağmen İskandinavya halkı geleneklerine bağlıdır. C) Meriç havzasındaki çevre kirliliği bazı türleri tehdit ediyor. D) Victoria Gölü'nde avlanmak için iki ayrı ülkeden izin almak gerekir. E) Bu hayvanlar Afrika'nın güneyinde hâlâ yaşamlarını sürdürüyor. (Kavram Dershaneleri Sorusu)

30 ÇÖZÜM 15: Bu soruda da aynı bilgi yoklanıyor. C seçeneğinde doğru yazım, o öbek bir coğrafya adı olduğu için, “Meriç Havzası’ndaki” olacaktı. Yanıt: C


"ÖRNEK 1: Aşağıdaki cümlelerin hangisinde bir yazım yanlışı vardır?" indir ppt

Benzer bir sunumlar


Google Reklamları