Sunum yükleniyor. Lütfen bekleyiniz

Sunum yükleniyor. Lütfen bekleyiniz

IV. BÖLÜM KELİME GRUPLARI II

Benzer bir sunumlar


... konulu sunumlar: "IV. BÖLÜM KELİME GRUPLARI II"— Sunum transkripti:

1 IV. BÖLÜM KELİME GRUPLARI II
TÜRK DİLİ II IV. BÖLÜM KELİME GRUPLARI II

2 1. KELİME GRUPLARI 1. 1. EDAT GRUBU 1. 2. ÜNLEM GRUBU 1. 3
1. KELİME GRUPLARI 1.1. EDAT GRUBU 1.2. ÜNLEM GRUBU 1.3. BAĞLAMA GRUBU 1.4. SAYI GRUBU 1.5. FİİL GRUPLARI İSİM-FİİL GRUBU SIFAT-FİİL GRUBU ZARF-FİİL GRUBU 1.6. KISALTMA GRUPLARI İSNAT GRUBU BULUNMA GRUBU YAKLAŞMA GRUBU AYRILMA GRUBU YÜKLEME GRUBU VASITA GRUBU İLGİ GRUBU EŞİTLİK GRUBU 2. ÖRNEKLER 3. BÖLÜM SONU SORULARI KELİME GRUPLARI II

3 KELİME GRUPLARI

4 1.1. EDAT GRUBU İsim soylu bir kelime veya kelime grubu ile bir çekim edatının ek alarak veya almayarak bir araya gelmesiyle oluşan söz öbeğidir. Grubun isim ögesini oluşturan kelimeler cins isim, zamir veya bir kelime grubu olabilir. İsim ögesi, yalın olabileceği gibi hâl ekli olarak da bulunabilir. Edat unsuru ise çekim (veya son çekim) edatlarından biridir.

5 İsim unsuru + Hâl eki ~ ø + Çekim edatı = Edat grubu
ile, için, gibi, kadar, kere, kez, beri, önce, sonra, evvel, doğru, karşı, dair, göre, nazaran, aşkın, daha, değin, dek vb. otobüs ile senin için arabaya doğru on beş yıl sonra O Macit’in ellerine baktım, kadın eli gibi, tertemiz, incecik. (Peyami Safa, Fatih-Harbiye) Bu dağlardan sonra Âşık Kerem benim için kervanımıza takılmıştı. (Ahmet Hamdi Tanpınar, Beş Şehir) Aşılama yapmak için en uygun zaman, sıcakların sonu. (Emine Işınsu)

6 “İle” edatının ekleşip vasıta hâli eki durumunda bulunduğu yapılar da edat grubu olarak kabul edilmektedir: Bununla övünmüyorum. (< bunun ile) (Arif Nihat Asya, Sevgi Mektupları)

7 Birbirimizden birkaç ay ara ile doğmuş, on yaşına kadar bir evde büyümüştük.
(Reşat Nuri Güntekin, Gökyüzü) Evvela otomobil bulmak için caddeye doğru yürüyordum. Arkamı dönüp yürüyormuş gibi yapmışım da birden başımı çevirmişim. (Oğuz Atay, Unutulan) Onun tavan arasına çıkmasından günlerce sonra duymuştum bu sesi. Yirmi yıldan beri görmediğim bu kasaba hayalimde artık seraptı. (Ömer Seyfettin, Ant) Eski hayatımız, arkamızda bıraktığımız itiyatlar, rabıtalar bize bir başka asra ait efsaneler şeklinde görünüyor. (Yakup Kadri Karaosmanoğlu, Ceviz) Elleri ceplerinde, ıslık çalarak, ayaklarını sürterek yokuştan aşağı iniyordu. (Memduh Şevket Esendal, Bu Yollar Uzun)

8 1.2. ÜNLEM GRUBU Ünlem grubu, bir seslenme ünlemi ile bir isim ögesinin bir araya gelmesiyle oluşan kelime grubudur. Bu grupta temel öge olan ünlem başta, yardımcı öge olan isim sonda bulunur. Seslenme ünlemi + İsim = Ünlem grubu ey, hey, ya, yahu, be, a, bre, ay, ayol… vb. + kelime veya kelime grubu be adam ey suyun sesinden anlayan bağlar a canım hey arkadaş bre tekfur beyi

9 Ünlem grubunda birden fazla isim ögesi bulunabilir:
Ey köyleri hudûda bağlayan yaslı yollar, Dönmeyen yolculara ağlayan yaslı yollar! (Faruk Nafiz Çamlıbel, Han Duvarları)

10 Ünlem grupları diğer kelime grupları içinde bir görev yapmaz
Ünlem grupları diğer kelime grupları içinde bir görev yapmaz. Ünlem grupları cümlede bir öge değeri taşımaz ve “cümle dışı unsur” diye adlandırılır: Yıllarca boşaldın, doldun, ey gönül! (Faruk Nafiz Çamlıbel, Han Duvarları) Ey gül sükûta varmağı emreyle bülbüle. (Yahya Kemal Beyatlı)

11 isim + bağlaç (veya ve, ile, ila, ama…) + isim
1.3. BAĞLAMA GRUBU Birden fazla isim ögesinin sıralama (ve, ile, ila), karşılaştırma (ya... ya..., hem... hem..., ne... ne..., de... de... vb.), denkleştirme (ya, veya, yahut, veyahut, ya da), kuvvetlendirme (değil, da/de vb.) veya bazı cümle başı (fakat, ama vb.) bağlaçlarıyla birbirine bağlandığı kelime gruplarıdır: isim + bağlaç (veya ve, ile, ila, ama…) + isim Mai ve Siyah = bağlama grubu

12 Kerem ile Aslı veresiye veren ile peşin satan dokuz ila on bugün değil yarın tatlı ama zehirli zengin fakat mutsuz Unutmayalım ki Bursa ve İstanbul, eskiler için Mekke ve Medine kadar mübarek şehirlerdi. (Ahmet Hamdi Tanpınar, Beş Şehir) Nerde bizim oraların tabelasız veya tabelalı olup da yazıları silinmiş eğri büğrü sokakları... (Emine Işınsu)

13 b. karşılaştırma bağlacı + isim + karşılaştırma bağlacı + isim…
ne + isim + ne (de) + isim ya + isim + ya (da) + isim hem + isim + hem (de) + isim bir + isim + bir (de) + isim ister + isim + ister + isim gerek + isim + gerek + isim bazen + isim + bazen + isim gâh + isim + gâh + isim Ne kırmızı kiremitli evler ne Acı Çay’ın üzerine kurulan dört delikli taş köprü ne Ulu Cami’nin minareleri ne de kervansaraylar... (Mustafa Kutlu, Bu Böyledir)

14 Son cenkten arta kalmış bir adsız olsa gerek...
Sırma saçlım, bir onu bir kendini süzerek: (Faruk Nafiz Çamlıbel, Han Duvarları) ...bu devden sonra şahsî olabilmek için ya geleneği kırıp yeni yollar aramak yahut da çok sabırla çalışmak lâzımdı. (Ahmet Hamdi Tanpınar, Beş Şehir) Bunlar hem iki kardeşe hem karı kocaya benziyorlardı. (Peyami Safa, Fatih-Harbiye) Ben cumartesilerden, pazarlardan değil yıllardan artakalma bir adam. (Arif Nihat Asya, Sevgi Mektupları)

15 c. isim + karşılaştırma edatı (dA) + isim + karşılaştırma edatı (dA)
Lâle de peymâne de (Faruk Nafiz Çamlıbel, Han Duvarları) Avam da havas da okur velâkin sen okumazsın. (Peyami Safa, Fatih-Harbiye)

16 Çocukluğumun hiçbir hatırası bende onun bu mavi şalvarı kadar canlı ve renkli kalmamıştır.
(Reşat Nuri Güntekin, Gökyüzü) Sesini ve kendini sürükledi geçti. (Halide Edip Adıvar, Kabak Çekirdekçi) -Bilsen, şurada bir çiftlik sahibi olmak hem maden için kârlı olacak hem de bizim için. (Sadri Ertem, Bacayı İndir, Bacayı Kaldır!) Bir o bir de kırlangıç balığı sandalda ölünceye kadar ikide bir feryada benzer, soluğa benzer acı bir ses çıkarır. (Sait Faik Abasıyanık, Dülger Balığının Ölümü)

17 Türkçede sayılar üç şekilde karşılanır:
1.4. SAYI GRUBU Türkçede sayılar üç şekilde karşılanır: 1. Tek kelime ile (bir, iki, üç, dört, beş, altı, yedi, sekiz, dokuz, on, yirmi, otuz, kırk, elli, altmış, yetmiş, seksen, doksan, yüz, bin) 2. Sıfat tamlaması ile (iki yüz, üç yüz, dört yüz...; iki bin, üç bin, dört bin; bir milyon, iki milyon, üç milyon, dört milyon...; bir milyar, iki milyar, üç milyar, dört milyar; bir trilyon, iki trilyon...) 3. Sayı grubu ile (on bir, on iki.., yirmi bir, yirmi iki..., otuz bir, otuz iki..., yüz on bir, bin yüz...). Sayı grubu, basamak sistemine göre sıralanmış sayı isimleri topluluğudur. Bu grupta büyük sayı ile küçük sayı eksiz olarak arka arkaya gelir. büyük sayı + küçük sayı = Sayı grubu

18 on iki yirmi bir dokuz yüz elli bin dokuz yüz iki milyon dört yüz elli iki bin yirmi üç Kutu gibi dört odalı bir evi, otuz dört lira tekaüt aylığı, bundan başka bankada iki bin lira kadar nakit parası vardı. (Reşat Nuri Güntekin, Gökyüzü) Postacı Hayri yirmi altı yaşında bir delikanlı. (Memduh Şevket Esendal, Bu Yollar Uzun)

19 1.5. FİİL GRUPLARI 1.5.1. İSİM-FİİL GRUBU
İsim-fiil grubu, bir isim-fiil ile onu anlamca tamamlayan veya niteleyen kelimelerin bir araya gelmesiyle oluşan kelime grubudur. Bu kelime grubunu kavrayabilmek için isim-fiil teriminin ne olduğunu iyi bilmeliyiz. İsim-fiil, fiillere -mAk, -mA ve -Iş eklerinden birinin gelmesiyle ortaya çıkan gramer yapısıdır. Bu eklerden -mAk, fiillerin hareket isimlerini yapar. -mA ve -Iş ekleri ise fiillerin iş isimlerini yapar ve kalıplaşarak yeni, kalıcı isimler türetmeye çok elverişlidir. Bu üç eke isim-fiil ekinden başka mastar eki de denmektedir. Bu durumda fiillerin adlarını, daha doğrusu yapılan hareketin veya gerçekleşen eylemin adını, aldığı birtakım eklerin vasıtasıyla bildiren türemiş kelimelere isim-fiil adını veriyoruz (git-mek, al-mak, yürü-me, don-ma, uç-uş, kaç-ış vb.).

20 kelime(ler) + isim-fiil = isim-fiil grubu
çocuğu hafta içinde bakıcıya bırakmak = isim-fiil grubu sen gelirken gideceğini düşünme yazları İstanbul’dan Antalya’ya dönüş XVI. asır Türkiye’sini onun eserlerinden bulmak daima mümkündür. (Ahmet Hamdi Tanpınar, Beş Şehir) Dış dünya ile teması ve ilgiyi kesmek alışageldik bir olay. (Emine Işınsu) Anamla Dulayşe Bacı’nın fısıl fısıl bu akşamın alacasında neler konuştuklarını duyabilmek... (Mustafa Kutlu, Bu Böyledir)

21 Ne yaparsınız kendimizi beğendirmek, başımızın çaresine bakmak lazım.
(Reşat Nuri Güntekin, Gökyüzü) Bir an önce kitaplara ulaşmak istedi, geriye doğru bu sonsuz yolculuk bitsin istedi. (Oğuz Atay, Unutulan) Edebiyatçı geçinmek için Hamit'i okumak mı lazım? (Memduh Şevket Esendal, Hamit İçin Bir Yazı) Az sonra minareleri fabrika bacalarından ayırt etmek mümkün olmayacaktı. (Cahit Sıtkı Tarancı, Abbas)

22 SIFAT-FİİL GRUBU Sıfat-fiil grubu; bir sıfat-fiil ile onu anlam bakımından niteleyen, açıklayan veya tamamlayan kelimelerin bir araya gelmesiyle oluşan kelime grubudur. Bu kelime grubunu kavrayabilmek için sıfat-fiil teriminin ne olduğunu iyi bilmeliyiz. Bu grubun temel yapısı olan sıfat-fiiller zaman ve hareket ifadesi taşıyarak nesneleri karşılayan fiil şekilleridir. Asıl fonksiyonları geçici hareket isimleri yapmaktır. Fakat gerekince bir yandan yapım eki gibi kalıcı isimler yapabilmekte, öte yandan arkasına şahıs ekleri alarak fiil çekimini kuran şekil ve zaman eki durumunda geçmektedirler: gelecek, geçmiş, düşünür, biçerdöver, olası, yaramaz, tanıdık kelimelerinde olduğu gibi sıfat-fiil ekleri bugün türetme eki olarak da sıklıkla kullanılmaktadır. Sıfat-fiil, fiile sıfat-fiil ekleri denen birtakım eklerin (-An, -mIş, -r/-Ar, -mAz, -DIk, -AcAk, -AsI) getirilmesiyle oluşur: yürü-y-en, gel-miş, koş-maz, yat-acak, öpül-esi vb.

23 kelime(ler) + sıfat-fiil = sıfat-fiil grubu
sevgisini müzikle ifade eden = sıfat-fiil grubu apartmanlarda doğal gaz tüketimini hayli azaltacak (tedbirler) Ne yapacağımı bilmez hâlde, şaşkınım. (Emine Işınsu)

24 Kömürlüğün köşesinde durup duran postallar.
(Mustafa Kutlu, Bu Böyledir) Evvela onu oradan kaldırmayı arzu eder gibi oldu. (Peyami Safa, Fatih-Harbiye) Bayezid Camii, İstanbul’un toprağına atılmış bir çekirdek gibidir. (Ahmet Hamdi Tanpınar, Beş Şehir) ... kuvvetli bir utancın kılavuzluğuyla doğacak idrak... (Peyami Safa, Yalnızız)

25 Raşit çocuk askere gittiği zaman ben, Tıbbiye talebesi idim.
(Reşat Nuri Güntekin, Gökyüzü) Dolabımda tutulan kitaplara, onların kenarlarına kırmızı kalemle yazılmış notlara göre hakları da vardı. Bütün hayatım boyunca sürekli bir ilgi aradığımı söylerdi birisi bana. (Oğuz Atay, Unutulan) Başka bir eve çıkmış olabilirdim, bir daha hiç göremeyeceğim birine bırakmış olabilirdim bütün bunları. Pek çabuk şöhret kazanmış olan akrabam teklifsizce yanıma oturdu. (Ömer Seyfettin, Kaç Yerinden) Gözlerimi kapar, dışarıdaki akşamı tekrar eden içimi seyrederdim. (Halide Edip Adıvar, Kabak Çekirdekçi)

26 ZARF-FİİL GRUBU Zarf-fiil grubu; bir zarf-fiil ile onu anlam bakımından niteleyen, açıklayan veya tamamlayan kelimelerin bir araya gelmesiyle oluşan kelime grubudur. Bu kelime grubunu kavrayabilmek için zarf-fiil teriminin ne olduğunu iyi bilmeliyiz. Zarf-fiil, fiile zarf-fiil ekleri denen (-ArAk, -mAdAn, -IncA, -Ip, -ken, -AlI, -A, DIkCA) birtakım eklerin getirilmesiyle oluşur: dön-meden, es-erek, koş-unca, dinle-yip, koşar-ken, gid-eli, sus-tukça vb.

27 kelime(ler) + zarf-fiil = zarf-fiil grubu
sabah güneşi ilk ışıklarını saçarken = zarf-fiil grubu son düşman askeri memleketten kovulmadan Ne yaman heriftir ki, ona Selmin’i ve aç adamı, bana da istakozu ve Alemdağı’nın terevağını unutturup ikimizi de ağlatır. (Peyami Safa, Yalnızız) Hiçbir şey duyup hissetmeden o sözü söyledim size. (Emine Işınsu)

28 Senin yüzünle, tebessümünle ve sıcağınla beslenerek yaşayabileceğim.
(Arif Nihat Asya, Sevgi Mektupları) Arkadaş, biz bu yolda türküler tuttururken Sana uğurlar olsun.. Ayrılıyor yolumuz! (Faruk Nafiz Çamlıbel, Han Duvarları)

29 Utanacak bir şeymiş gibi gayri ihtiyari bu hakir defteri bükerek cebime soktum.
(Ömer Seyfettin, Kaç Yerinden) Elleri ceplerinde, ıslık çalarak, ayaklarını sürterek yokuştan aşağı iniyordu. (Memduh Şevket Esendal, Bu Yollar Uzun) Tren sesi işitince arkasını dönüp bekliyor, sonra gene yola düzülüp şemsiyesini sallayarak yürüyor. (Memduh Şevket Esendal, Hayat Ne Tatlı) Ve şehzademiz ninenin elini öperek yoluna devam eder. (Cahit Sıtkı Tarancı, Abbas)

30 “-DIğIndA, -DIğIndAn” gibi hâl eki ile çekime girmiş bazı sıfat-fiiller, işlev itibarıyla zarf-fiil durumunda olduklarından zarf-fiil grubu oluşturabilir: Onu her gördüğünde içi acıyordu. Kırlar Tepesi’ne çıkıp yukarıdan seyredildiğinde... / ... evden çıktığında... (Mustafa Kutlu, Bu Böyledir) “-r ... -mAz, -dI mI, -dI...-AlI” yapıları da işlev bakımından zarf-fiil eklerinden farksızdır ve zarf-fiil grupları oluşturabilir: Onu görür görmez ani bir arzuya kapıldı. (Peyami Safa, Fatih-Harbiye) Bu adları bir kere öğrendiniz mi artık unutamazsınız. (Ahmet Hamdi Tanpınar, Beş Şehir) Ben beni bildim bileli...

31 Ne yazık ki soluverir ölür ölmez, öyle ki üzülmüş bebeklere döner balık sırtının pırıltıları.
(Sait Faik Abasıyanık, Dülger Balığının Ölümü) Oltaya tutuldu muydu dünyasına, sulara küsüverir. Nasıl bir korku içine düşer kim bilir? gitti gideli, bildim bileli, battı batacak, öldü ölecek, durdu durmadı, gelir gelmez, oldu olası…

32 1.6. KISALTMA GRUPLARI İyelik ekli veya hâl ekli bir isimle başka bir isim veya sıfat ögesinin bir araya gelmesiyle oluşan kelime grupları, kısaltma grubu üst başlığında ele alınmaktadır. Kısaltma grupları kelime gruplarının ve cümlelerin kısalması, yıpranması neticesinde ortaya çıkan klişeleşmiş gruplardır. Bu gruplar genel olarak isim-fiil, sıfat-fiil veya zarf-fiil gruplarından kısalmıştır. Bunların devamında yazılmamış, düşmüş bir “olan, eden, olmak, etmek, olarak” veya “ederek” kelimesi vardır: boynu bükük, çiçeği burnunda, devede kulak, yükte hafif, başa bela, içine kapanık, kıldan ince, kılıçtan keskin, bini aşkın, vatanı müdafaa, konuyla ilgili, elle tutulur, bizim kız, senin oğlan vb.

33 İsnat Grubu İsnat grubunu oluşturan kelimelerden birincisi genellikle iyelik eki almış durumdadır; ancak bazen yalın hâlde de bulunabilir. İkinci kelime ise daha çok sıfat, bazen isimdir. İsnat grupları ters çevrilmiş sıfat tamlaması görünümündedir. isim (iyelik ekli / yalın hâlde) isim / sıfat (yalın hâlde) karn + ı tok boyn + u bükük çiçeğ + i burnunda burn + u büyük

34 baş açık ayak yalın para peşin, baş aşağı, saçı uzun, aklı kısa, başı boş, çenesi düşük, eli uzun, gözü pek, gözü tok, kulağı kesik, eli kulağında vb. nesebi meçhul kapısı açık (Peyami Safa, Yalnızız) kanatları yoluk ağzı açık göğsü kıllı (Mustafa Kutlu, Bu Böyledir) Kulağı çınlıyor, ağzı yarı açık. (Peyami Safa, Fatih-Harbiye)

35 Seni ben bekliyorum, göğsüm açık, bağrım açık;
Hançer ol, göğsüme saplan; ecel ol, karşıma çık! (Faruk Nafiz Çamlıbel, Han Duvarları) Bazen bir kartal yuvası gibi erişilmesi imkânsız yükselir. (Ahmet Hamdi Tanpınar, Beş Şehir) Yelesi kara, cins atını överdi. (Emine Işınsu)

36 Akdeniz’in en gözü pek; insandan, hayvandan, fırtınadan, yıldırımdan, yağmurdan, beladan, işkenceden yılmaz korsanı, dülger balığının adından bembeyaz kesilirmiş. (Sait Faik Abasıyanık, Dülger Balığının Ölümü) İsa yalın ayak, başı kabak; dülger balıklarının yüzlercesinin kaynaştığı denize doğru yürümüş. Belki de balık hâlâ suda, derinliklerde bulunduğunu sanıyordur. Karnı tok, sırtı pektir.

37 Bulunma Grubu Bulunma hâli eki almış bir isimle onu takip eden bir isim veya sıfatın bir araya gelmesiyle oluşan kelime grubudur. Grubu oluşturan ögelerden biri veya ikisi kelime grubu olabilir. bin + de bir deve + de kulak yük + te hafif çanta + da keklik sol + da sıfır Herkesin zarurî olarak günde birkaç defa birbirine rastladığı bu şehirde... (Ahmet Hamdi Tanpınar, Beş Şehir) Bir o bir de kırlangıç balığı sandalda ölünceye kadar ikide bir feryada benzer, soluğa benzer acı bir ses çıkarır. (Sait Faik Abasıyanık, Dülger Balığının Ölümü)

38 Yaklaşma Grubu Yaklaşma hâli eki almış bir isimle onu takip eden bir isim veya sıfatın bir araya gelmesiyle oluşan kelime grubudur. Grubu oluşturan ögelerden biri veya ikisi kelime grubu olabilir. can + a yakın baş + a bela için + e kapanık dil + e kolay diller + e destan bana mahsus / yere serici / cama takılı / tahmine müsait / kendisine layık (Peyami Safa, Yalnızız) Her büyük meselede Konya ahîlerinin ve hükümet teşkilâtına mensup gençlerin yardımı istenir. (Ahmet Hamdi Tanpınar, Beş Şehir)

39 Ayrılma Grubu Ayrılma hâli eki almış bir isimle onu takip eden bir isim veya sıfatın bir araya gelmesiyle oluşan kelime grubudur. Grubu oluşturan ögelerden biri veya ikisi kelime grubu olabilir. yan + dan çarklı el + den düşme kıl + dan ince kılıç + tan keskin kar + dan adam evler + den uzak Cevaptan müstağni bir sual. (Peyami Safa, Fatih-Harbiye) Samim’den daha trajik, en ahlaklı adamdan daha zararsız (Peyami Safa, Yalnızız) Cetlerimizden iki kişi vatan haritasını benimsemişlerdir. (Ahmet Hamdi Tanpınar, Beş Şehir)

40 Yükleme Grubu Yükleme hâli eki almış bir isimle onu takip eden başka bir ismin bir araya gelmesiyle oluşan kelime grubudur. Grubu oluşturan ögelerden biri veya ikisi kelime grubu olabilir. toplantıy + ı teşrif kurultay + ı tertip vatan + ı müdafaa kitab + ı tenkit Uçsuz bucaksız duygularından ve sevgisini itiraflarından başka suçu yoktu. (Arif Nihat Asya, Sevgi Mektupları) Böyle safhalar olmadığını bir ispat mecburiyetinde isem...

41 Vasıta Grubu Vasıta hâli eki almış bir isimle onu takip eden bir ismin bir araya gelmesiyle oluşan kelime grubudur. Grubu oluşturan ögelerden biri veya ikisi kelime grubu olabilir. insanlar + la dolu konuy + la ilgili düşmanlarıy + la barışık taş + la kaplı Kalede ve onun eteğine serpilmiş mahallelerde Türk velileri Roma ve Bizans taşlarıyle sarmaş dolaş yatarlar. (Ahmet Hamdi Tanpınar, Beş Şehir)

42 İlgi Grubu İlgi hâli eki almış bir isimle onu takip eden başka bir ismin bir araya gelmesiyle oluşan kelime grubudur. İyelik grubu ve belirtili isim tamlamalarının tamlanan ögesindeki iyelik ekinin düşmesiyle ortaya çıkmış bir kelime grubudur. biz + im kız sen + in oğlan Ali Baba + nın çiftlik Ahmetler + in tarla Onlar bizim mahallede oturuyorlar. (Arif Nihat Asya, Sevgi Mektupları) Yaşaran gözlerimde artık her şey değişti, Bizim garip Şeyhoğlu buradan geçmemişti... (Faruk Nafiz Çamlıbel, Han Duvarları)

43 Hem size, sizin köye dair konuşuruz. (sizin köyünüz)
(Yakup Kadri Karaosmanoğlu, Ceviz) Bereket versin, daha ilk adımı bizim sevdalı şehzadeye uğurlu gelir.(bizim şehzademiz) (Cahit Sıtkı Tarancı, Abbas)

44 Eşitlik Grubu Eşitlik eki almış bir isimle onu takip eden bir ismin bir araya gelmesiyle oluşan kelime grubudur. Grubu oluşturan ögelerden biri veya ikisi kelime grubu olabilir. sayı + ca kalabalık zekâ + ca üstün adet + çe az âdet + çe yabani Hakikatte Selçuk mimarisi çok defa dince yasak olan heykelin peşinde gibidir. (Ahmet Hamdi Tanpınar, Beş Şehir)

45 2. ÖRNEKLER Yanaklarından gözyaşları birbiri arkasına, temiz vagon pencerelerindeki yağmur damlaları dışarının rengini, geçilen manzaraları içine alarak nasıl acele acele, sarsıla çarpışa dökülürse öyle, bağrının sarsıntılarıyla yerlerinden oynayarak, vuruşarak içlerinde güneşli mavi gök, pırıl pırıl akıyor. (Refik Halit Karay, Eskici) Cümlenin ögeleri Yüklem: akıyor Özne: gözyaşları Yer Tümleci: yanaklarından Zarf Tümleci: birbiri arkasına Zarf Tümleci: temiz vagon pencerelerindeki yağmur damlaları dışarının rengini, geçilen manzaraları içine alarak nasıl acele acele, sarsıla çarpışa dökülürse öyle Zarf Tümleci: bağrının sarsıntılarıyla yerlerinden oynayarak Zarf Tümleci: içlerinde güneşli mavi gök vuruşarak Zarf Tümleci: pırıl pırıl

46 (onun) (tamlayan) / gözyaşları (tamlanan): Tamlayanı düşmüş belirtili isim tamlaması (cümlede özne görevinde) (onun) (tamlayan) / yanakları (tamlanan): Tamlayanı düşmüş belirtili isim tamlaması (cümlede yer tamlayıcısı görevinde) birbiri (tamlayan) / arkası (tamlanan): Belirtisiz isim tamlaması (cümlede zarf tümleci görevinde) birbiri: Tekrar grubu (ikileme) ˂ bir+i bir+i

47 temiz vagon pencerelerindeki yağmur damlaları dışarının rengini, geçilen manzaraları içine alarak nasıl acele acele, sarsıla çarpışa dökülürse / öyle: Edat grubu (cümlede zarf tümleci görevinde) temiz vagon pencerelerindeki yağmur damlaları dışarının rengini, geçilen manzaraları içine alarak nasıl acele acele, sarsıla çarpışa dökülürse: Zarf-fiil grubu temiz vagon pencerelerindeki (sıfat) / yağmur damlaları (isim): Sıfat tamlaması yağmur (tamlayan) / damlaları (tamlanan): Belirtisiz isim tamlaması temiz (sıfat) / vagon pencereleri (isim): Sıfat tamlaması vagon (tamlayan) / pencereleri (tamlanan): Belirtisiz isim tamlaması dışarının rengini, geçilen manzaraları içine alarak: Zarf-fiil grubu dışarının (tamlayan) / rengi (tamlanan): Belirtili isim tamlaması geçilen (sıfat) / manzaralar (isim): Sıfat tamlaması

48 acele acele: Tekrar grubu
sarsıla çarpışa: Tekrar grubu bağrının sarsıntılarıyla yerlerinden oynayarak: Zarf-fiil grubu (onların) (tamlayan) / yerleri (tamlanan): Tamlayanı düşmüş belirtili isim tamlaması bağrının sarsıntılarıyla: Edat grubu (sarsıntıları + ile) bağrının (tamlayan) / sarsıntıları (tamlanan): Belirtili isim tamlaması içlerinde güneşli mavi gök vuruşarak: Zarf-fiil grubu (onların) (tamlayan) / içleri (tamlanan): Tamlayanı düşmüş belirtili isim tamlaması güneşli (sıfat) / mavi gök (isim): Sıfat tamlaması mavi (sıfat) / gök (isim): Sıfat tamlaması pırıl pırıl: Tekrar grubu

49 Belirtili isim tamlaması Belirtisiz isim tamlaması
KELİME GRUBU YAPI ÖRNEK Belirtili isim tamlaması İsim + (n)In / (n)Un + isim+(s)I / (s)U söz+ün kısa+sı Belirtisiz isim tamlaması isim + isim + (s)I / (s)U çıkış kapı+sı Sıfat tamlaması sıfat + isim açık öğretim

50 KELİME GRUBU YAPI ÖRNEK Tekrar grubu
KELİME GRUBU YAPI ÖRNEK Tekrar grubu sözcük + sözcük ağır ağır, iyi kötü, çoluk çocuk sözcük + m + sözcük az maz, defter mefter sözcüğün ilk hecesi + m, p, r, s + sözcük bembeyaz, taptaze isim + hâl eki + isim + hâl eki günden güne, iç içe, bire bir, günü gününe

51 (2) fill + zarf-fiil + yard. fiil
KELİME GRUBU YAPI ÖRNEK Birleşik isim grubu isim+ isim + … Ahmet Hamdi Tanpınar Birleşik fiil grubu (1) isim + yardımcı fiil (2) fill + zarf-fiil + yard. fiil teşekkür etmek, son bulmak; yazabil-, yazıver- Unvan grubu kişi ismi + unvan/akrabalık ismi Mustafa Kemal Paşa, Fahriye Abla, Ali Çavuş Sayı grubu büyük sayı + küçük sayı on beş (10 + 5), otuz dokuz (30 + 9), yüz yirmi üç ( )

52 kum gibi, aşk ile, vatan için, sana dair,
KELİME GRUBU YAPI ÖRNEK Edat grubu İsim + hâl eki (-A, -DAn, -nIn) + son çekim edatı kum gibi, aşk ile, vatan için, sana dair, senden başka, bundan sonra, senin ile, onun için, senin kadar Ünlem grubu ünlem + isim ögesi ey + Türk gençliği Bağlama grubu öge + bağlaç + öge Ferhat ile Şirin

53 yardımcı öge + sıfat-fiil eki + (nitelenen sözcük/sözcük
KELİME GRUBU YAPI ÖRNEK Sıfat-fiil grubu yardımcı öge + sıfat-fiil eki + (nitelenen sözcük/sözcük grubu) bu şafaklarda + yüzen (al sancak) yurdumun üstünde + tüten (en son ocak) Zarf-fiil grubu yardımcı öge + eylem + zarf-fiil eki (nitelenen eylem) bu konudan + söz açıldığında (duygulanır) İsim- Fiil grubu -mAk, -mA, -Iş seni uzaktan + sevmek, dünyadan elini eteğini + çekme, deniz üstünde + uçuş

54 bahtı kara, eli çabuk, gözü açık, ucu sivri Yaklaşma grubu
KELİME GRUBU YAPI ÖRNEK İlgi grubu isim + ilgi eki + isim sizin kız, bizim oğlan Yükleme grubu 1. öge + yükleme eki + 2. öge her şeyi (borçlu) kitabı (ithaf) İsnat grubu 1. öge + iyelik eki + 2. öge bahtı kara, eli çabuk, gözü açık, ucu sivri Yaklaşma grubu 1. öge + yaklaşma eki + 2. öge cana yakın, derde deva, dile kolay Bulunma grubu 1. öge + bulunma eki + 2. öge çantada keklik, solda sıfır, yükte hafif Ayrılma grubu 1. öge + uzaklaşma eki gözden ırak, önden çekişli Vasıta grubu 1. öge + vasıta eki insanlarla dost Eşitlik grubu sayıca kalabalık

55 1. Aşağıdakilerden hangisi bir edat grubudur?
3. BÖLÜM SONU SORULARI 1. Aşağıdakilerden hangisi bir edat grubudur? a. Ey canımın canı b. Ya Rab c. Leylâ ve Mecnun d. Kerem ile Aslı e. Aşk ile 2. Aşağıdaki ünlem gruplarından hangisi, isim ögesinin yapısı bakımından diğerlerinden farklıdır? a. Hey Ali amca b. Bre gafil düşman c. A yiğit oğul d. Ey güzel kız e. Be mübarek adam

56 3. Aşağıdaki cümlelerin hangisinde birleşik fiil, yüklem olarak görev yapmamaktadır?
a. Bir Elif’e bir Ahmet Hamdi’ye bakıp duruyordu. b. Bu anlayışın son demlerini yaşadığını bu ifadelerde görebiliriz. c. Finallere bir gün kalana kadar ders notlarını edinmeme alışkanlığını terk edebilen var mı acaba? d. Memet Fuat da bu eseri çok tenkit etmişti. e. O, kişiliğinde hem doğuyu hem batıyı temsil ediyordu. 4. Aşağıdakilerden hangisi bir bulunma grubudur? a. baştan başa b. yükte hafif c. gözden uzak d. ağzı açık e. başa bela

57 5. Aşağıdaki cümlelerin hangisinde, edat grubu yüklem olarak görev yapmaktadır?
a. Senin sevginden başka ne isterim? b. Emir erine kızgın bir sesle komut verdi. c. Bu kargaşa iki yıl kadar devam etti. d. Annesini arayıp evle ilgili son bilgileri aldıktan sonra Ahmet dayısını bilgilendirdi. e. Bayram efendi evimizden biri gibidir. 6. Aşağıdakilerin hangisinde isim-fiil grubu, isim tamlamasının tamlanan ögesi durumundadır? a. Her gün saatlerce çalışmanın mükâfatı b. Ankara’dan İstanbul’a dönüş heyecanı c. Ali’nin arkadaşıyla buluşması d. Tramvay yolundan geçişin riski e. Vatanı ilelebet muhafaza ve müdafaa etme görevi

58 7. Aşağıdaki kelime gruplarından hangisi diğerlerinden farklıdır?
a. Her gün seni düşünmeden b. Saat on ikiyi gösterince c. Bin atlı yedi koldan atılırken d. Mehlika Sultan’a âşık olan e. Onun yarın geleceğini düşündükçe 8. Aşağıdakilerden hangisi bir isnat grubudur? a. aç gözlü b. hakkı takip c. gözü aç d. içine kapanık e. devede kulak

59 9. Aşağıdakilerden hangisi bir uzaklaşma grubudur?
a. evlerden ırak b. birden bire c. bundan dolayı d. gözü pek e. baş başa 10. Aşağıdaki birleşik fiillerden hangisi yapı bakımından diğerlerinden farklıdır? a. koşadurmak b. gidebilmek c. söyleyivermek d. sabretmek e. düşeyazmak

60 CEVAPLAR 1. E 2. A 3. C 4. B 5. E 6. C 7. D 8. C 9. A 10. D

61 KAYNAK Enfel Doğan, Türkçe Cümle Bilgisi-I, Açıköğretim Fakültesi Yayınları, Eskişehir, 2012.


"IV. BÖLÜM KELİME GRUPLARI II" indir ppt

Benzer bir sunumlar


Google Reklamları