Sunum yükleniyor. Lütfen bekleyiniz

Sunum yükleniyor. Lütfen bekleyiniz

İNTİHARIN SOSYOLOJİK AÇIDAN İNCELENMESİ

Benzer bir sunumlar


... konulu sunumlar: "İNTİHARIN SOSYOLOJİK AÇIDAN İNCELENMESİ"— Sunum transkripti:

1 İNTİHARIN SOSYOLOJİK AÇIDAN İNCELENMESİ
1.İntihar Nedir?

2 İNTİHAR NEDİR? İntihar; davranışın bireyin öz benliğine yönelerek istemli olarak hayatına son vermesidir. Dünyada ortalama her 3 saniyede 1 kişi intihar girişiminde bulunmakta, 40 saniyede 1 kişi intihar sonucu yaşamını yitirmektedir. Yaş açısından bakıldığında, kadınlarda 40-45, erkeklerde yaşlarında intihar vakaları görülmektedir. Ölümle sonuçlanmayan girişimlerde kadın ön plana çıkarken, erkeklerde bu girişimler ölümle noktalanmaktadır. İntihar girişimlerinde bekarlarda evlilere, toplumun en varlıklı ve en yoksul kesimlerinde orta gruba, işsizlerde çalışana göre daha fazladır.

3 İntiharın nedenleri İntihar girişimlerinin temel nedenleri arasında bedensel( %25-%75) ve ruhsal (%90 dan fazlası majör psikiyatrik bozukluklar, aile içi geçimsizlikler ve geçim zorluğu gibi ekonomik ve sosyal nedenler yer almaktadır.

4 İntihar yaklaşımları İntihar davranışında, araştırmacıların çok çeşitli yaklaşımları olması ile birlikte genel anlamda sosyolojik, psikolojik ve biyolojik etkenlerden söz edilebilir. Sosyolojik açıdan bakıldığında Bu konuyu ilk ele alan 19. yüzyılda Fransız sosyolog Durkheim olmuştur. Durkheim’a göre, intihar eden kişi ile toplum arasındaki ilişki bozulmuştur. Durkheim intiharları egoistik, alturistik ve anomik olarak üç sosyal kategoriye ayırmıştır. Egoistik intihar, herhangi bir sosyal grupla güçlü şekilde bütünleşememiş olan kişilerin intiharıdır. Aile bağlılığının olmaması, niçin evlenmemişlerin evlilere göre intihara daha açık olduğunu ve niçin evli ve çocuklu çiftlerin en çok korunan grup olduğunu açıklamada kullanılabilir. Kırsal topluluklar kentsel alanlara göre daha fazla sosyal bütünleşmeye sahip olduğun dan intihar daha azdır.

5 İntihar çeşitleri Alturistik intihar, intiharın bir gruba aşırı bağlılıktan kaynaklanan, intiharın bu aşırı bağlılığın ürünü olduğu (örneğin Japon askerlerinin ikendilerini bir çarpışmada kurban etmesi) gruba uyar. Anomik intihar ise toplumla bütünleşmesi bozulan, bu nedenle alışılmış davranış biçimlerinden mahrum kalan kişilerin intiharıdır. Anomi ekonomik durumu ani bir şekilde değişenlerin zenginliğini kaybetmeden önceki durumuna göre niçin intihara daha yatkın hale geldiğini açıklayabilir. Anomi aynı zamanda toplumun standart ve değerlerinin yıkılması ile olan sosyal değişkenliği anlatır(20). Bu teorilere göre kişilerin toplumla bütünleşebilmeleri intihar oranlarını düşürebilir.

6 Psikanalitik kurama göre intihar
Freud’un geliştirdiği psikanalitik kurama göre ise, intihar içselleştirilmiş, ambivalan bir sevgi objesine yönelmiş saldırganlığın içe dönmesini temsil ettiği inancı savunulmaktadır. Freud’a göre intihar depresyonla ilişkilidir ve depresyonun sonunda ortaya çıkan en ağır durumdur. Bu kurama göre kişi gerçekte ya da düşsel olarak bir nesne kaybı yaşamakla (yakın kaybı, ölümü vb.), kişi o nesneyi içine almakla onunla bütünleşmekte, daha sonra kaybedilen nesneye duyduğu ambivalan duyguları nedeniyle düşmanca duygularını kişi kendi benliğine yöneltmektedir. Bu saldırganlığı yönelten kişinin süperegosudur. Böylece intiharın mantığı oluşturulmuş olur.

7 Menninger’e göre intihar
Menninger, Kendine Karşı İnsan’da (Man Against Himself) Freud’un fikirlerini geliştirerek, intiharı hastanın başka bir kişiye olan kızgınlığının bir sonucu olarak tersine dönmüş cinayet, tersine dönmüş homisid olarak ifade etmektedir. Menninger aynı zamanda intiharda üç komponent tanımlamıştır. Öldürme isteği, Öldürülme isteği Ölme isteği.

8 Litman’a göre intihar Litman ise intihar davranışının temelinde hostilitenin dışında terk edilme, çaresizlik, umutsuzluk, suçluluk, öfke, anksiyete ve bağımlılığın da önemli bir rol oynadığı üzerinde durmuştur.

9 Araştırma 01 Ekim Eylül 2002 tarihleri arasında Erciyes Üniversitesi Tıp Fakültesi Acil Tıp Anabilim Dalı’na intihar girişimi nedeniyle getirilen olgulara araştırmacılar tarafından yüz yüze anket uygulanarak yapılmıştır. Bu tarihler arasında 333 olguya ulaşılmış, bilinci kapalı olan ve yoğun bakıma yatan olgularda hasta yakınlarından bilgi alınarak veri toplanmıştır. Hastaneye yatan olgularda, hastanede kalınan süre ve sonuçların değerlendirilmesi için gerekli veriler arşivden hasta dosyaları taranarak elde edilmiştir. Hastalık saptanmasında hasta ve yakınlarının ifadesi temel alınmıştır.

10 Araştırma İntihar girişimi nedeniyle acil ünitesine başvuran olgular, kent merkezinden (%57.9), çevre illerden(%25.5) yurt dışında yaşayan ve tatil nedeniyle memleketine gelen (%8.7) bireylerden oluşmuştu. Yaş ortalaması 25.2±9.3 olup, en küçük yaş 11, en büyük yaş 78 idi. Olguların %60.4’ü yaş grubunda olup, %63.4’ü kadın ve %54.4’ü bekardı. Kadın/erkek oranı 1.7 idi. Tüm olguların %55.5’i, kadın olguların ise %49.2’si ortaokul ve üzerinde eğitim düzeyine sahipti. Sosyoekonomik düzeyi hakkında bilgiye ulaşılan olgu sayısı 80 (%24.3), ailelerin aylık gelir ortalaması ise 210±148.5 milyon TL., işsizlik oranı %23.0 idi. Olguların %61.6’sı ev kadını, emekli ve öğrenciydi.

11 Araştırma Çekirdek aile yapısına sahip olanların oranı %82.0 idi. İntihar girişimleri en çok Temmuz (%25.8) ayında, günün saatleri (%30.0) arasında gerçekleşmiş ve olguların %42.9’u saatleri arasında acil servise başvurmuştu. İntihar girişimlerinin yaş grupları ve cinsiyete göre dağılımları incelendiğinde, girişimlerin kadınlarda erkeklere göre yaklaşık 2 kat daha fazla olduğu ve her iki cinste yaş grubunda yoğunlaştığı saptandı. İntihar girişimlerinin önemli bir bölümünü (%30.3) yaş grubundaki adolesan girişimleri oluşturmuştur. (Tablo 1).

12

13 Araştırma İntihar girişimlerinin cinsiyete ve intihar nedenlerine göre dağılımı incelendiğinde, çalışmamızda genel olarak aile içi geçimsizlik (%27.0), hastalık (%16.8), öğrenim başarısızlığı (%8.4) ve geçim zorluğu (%7.5) ilk sıralarda yer alan girişim nedenleriydi. Kadınlarda aile içi geçimsizlik (%74.4), erkeklerde ise geçim zorluğu (%68.0) en sık intihar girişimine neden olan etkendi (Tablo 2). Ayrıca olguların aile içindeki konumlarına bakıldığında %33.1’nin anne, %10.8’nin baba, %28.3’nün ise ailenin ilk çocuğu olduğu saptandı.

14

15

16 Araştırma Genel olarak intihar girişimleri bekar erkeklerde (%69.7), evli kadınlarda (%48.3) daha çok görülmüştür. İntihar girişimlerinin nedenleri medeni duruma göre değerlendirildiğinde ise, hastalık nedeniyle girişimler bekar ve evlilerde eşit oranda iken, aile içi geçimsizlik nedeniyle girişimlerin evli olanlarda (%53.3), geçim zorluğu (%52.0) ve duygusal ilişkilerde başarısızlık sonucu girişimlerin bekarlarda (%96.5) daha çok olduğu saptandı.

17 Araştırma Öğrenim ve iş başarısızlığı nedeniyle girişim oranı bekarlarda daha yüksek iken, fiziksel ve cinsel şiddete maruz kalmaya bağlı girişimler evli ve bekarlarda benzer oranlarda idi (Tablo 4). İntihar girişimleri yaş gruplarına göre kullanılan intihar yöntemi açısından incelendiğinde, kimyasal madde alımı, kendini yüksekten atma, ası, ateşli silah kullanımı yoluyla girişimler yaş grubunda, kendini yakarak intihar girişimleri yaş grubunda daha fazla idi.

18 Sonuç Olaylar dini açıdan ele alındığında ise aslında tüm bunların kaynağıdır denilebilir. Din; medeni hal, yaşlılık, ergenlik, evlenme, boşanma vs.den önce gelmektedir. dinler insanların yaşayışlarını düzenlemeyi amaçlar. Bütün dinlerde yaşamak gayesi esastır. Katoliklerde intiharın yasaklanması şu şekilde açıklanmaktadır; insanlar doğarken günahkâr doğmuşlardır hayatları boyunca yapacakları onları öteki dünyada mükâfat olacaktır. Musevilerde ise Tevrat’ta belirtildiği gibi "öldürmeyiniz" maddesi yer almakta buda önleyici olmaktadır denilebilir.

19 Sonuç İslam’da ise bu durum kuran-ı kerimdeki ayetlerle desteklenmektedir. “Ey iman edenler, mallarınızı aranızda karşılıklı rıza ile gerçekleştirdiğiniz ticaret yolu hariç, batıl yollarla yemeyin. Ve kendinizi öldürmeyin. Şüphesiz Allah size karşı çok merhametlidir” (en-Nisa’, 4/29) Dinler gerek ibadetleri, gerek sabır gücünü arttırmasıyla, gerek umut verici yanlarının olmasıyla intiharlarda engelleyici rol oynamaktadır. Çünkü din kimin “nereden geldim nereye gidiyorum” , “yaşayış amacım ne?” sorularına çok açık bir şekilde cevap verir. İnsanları manevi yönden doyuma ulaştırmayı cabalar. Kısacası bütün yasak olan intihar, kurtuluş gibi gözükse de kaybetmenin kaybedişidir.

20 Sonuç Yapılan araştırmalar sonucunda; sosyalleşme en büyük olgudur. Sosyalleşmek için kaynak kendine güven ve inançtır. Yalnızlık, boşanma, stres, geçim zorluğu, engellenilmek vb. intihar düşüncesini ziyadesiyle tetiklemiştir. İntihar girişimde bulunmak ve intihar etmek farklı durumlardır. Girişimde bulunmanın asıl amacı kendini ifade edememek bir nevi dikkat çekmek, intihar etmek ise hayatına son verme çabasında olmaktır. Geniş ailelerde özelliklede birbirini dinleyen yaşantılarda, iyi geçinen çiftlerde, üstün inanç toplumlarında intihar şıklığı yok denilecek kadar azdır. Ve en önemlisi anlaşılabilecek dilde konuşmak hayatı bütün yönleriyle paylaşmaktır.

21 KAYNAKÇA HALİT ALTUNTOP, SÜLEYMAN DEMİREL ÜNİVERSİTESİ, SOSYAL BİLİMLER ESTİTÜSÜ, FELSEFE VE DİN BİLİMLERİ ANABİLİM DALI, DİNDARLIK-İNTİHAR İLİŞKİSİ, YÜKSEK LİSANS TEZİ. Dr. İNCİ MELTEM ATAY, Süleyman Demirel Üniversitesi Tıp Fakültesi, Psikiyatri Anabilim Dalı, ISPARTA İL MERKEZİNDE İNTİHAR GİRİŞİMİ VE ÖLÜM DÜŞÜNCELERİ EPİDEMİYOLOJİSİ, UZMANLIK TEZİ İntihar girişimi nedeniyle Erciyes Üniversitesi Tıp Fakültesi Acil Anabilim Dalı’na başvuran olguların incelenmesiVesile ŞENOL, Demet ÜNALAN, Levent AVŞAROĞULLARI, İbrahim İKİZCELİ 22–25 Ekim 2003 tarihinde I. Ulusal Acil Tıp Kongresi ve I. Mevlana Acil Tıp Sempozyumu’nda sunulmuştur. Öğr.Gör., Erciyes Üniversitesi Halil Bayraktar S.H.M.Y.O., KAYSERİ, Yrd.Doç.Dr., Erciyes Üniversitesi Tıp Fakültesi Acil Anabilim Dalı, KAYSERİ Psk. Çisem DOĞANLAROĞLU, İNTİHAR OLGUSU ÜZERİNE.


"İNTİHARIN SOSYOLOJİK AÇIDAN İNCELENMESİ" indir ppt

Benzer bir sunumlar


Google Reklamları