Sunum yükleniyor. Lütfen bekleyiniz

Sunum yükleniyor. Lütfen bekleyiniz

ORMAN VE SU İŞLERİ BAKANLIĞI

Benzer bir sunumlar


... konulu sunumlar: "ORMAN VE SU İŞLERİ BAKANLIĞI"— Sunum transkripti:

1 ORMAN VE SU İŞLERİ BAKANLIĞI
T.C. ORMAN VE SU İŞLERİ BAKANLIĞI HAVZA REHABİLİTASYON PROJELERİNDE HAYVANCILIK VE ARICILIK FAALİYETLERİNİN YERİ ve ÖNEMİ Nesimi KAYA Mühendis 3-6 Şubat 2014

2 SUNUM İÇERİĞİ ARICILIK HAYVANCILIK Bal arısının tanıtımı
Arıcılığın önemi Havza Rehabilitasyon Projeleri kapsamında arıcılığın desteklenmesi Hayvan barınakları Hayvan ırkları Karlı hayvancılık Havza Rehabilitasyon Projeleri kapsamında hayvancılığın desteklenmesi Pazarlama sorunu

3 150 milyon yıldan beri dünya üzerindeler
Çevrelerini algılamak için görme, koku ve tat alma, dokunma gibi duyularını kullanırlar 0,2 ºC sıcaklık değişimini hissedebilirler 15 dakika hassasiyetle zamanı ölçerler, iç saatleri ile güneşin hareketini hesaplarlar Zamanı mesafe hesaplamak için kullanabilirler Mesafeyi doğrusal bir ölçü olarak değil, oraya ulaşabilmek için gerekli enerji olarak ölçerler, karşıdan veya arkadan esen rüzgarı hesaba katarlar Manyetik alanı ve elektrik yükünü hissedebilirler Kuyruk sallama dansı ile bir yerin kaynak değeri, mesafesi ve yönü hakkında bilgi verebilirler

4 DANSLA İLETİŞİM

5 KIŞLAMA C6H12O6 (s) + 6 O2 (g) → 6 CO2 (g) + 6 H2 + 38 ATP

6 ARICILIĞIN TARİHÇESİ İnsanların arılarla olan ilişkisi, kayalıklarda ve ağaç kovuklarında buldukları yabani arı kolonilerinden bal elde etmeyi öğrenmeleriyle başlamıştır.

7 İnsanlar bal arıları hakkında pek çok şey öğrenmiş olsalar da henüz arıları evcilleştirememiştir.
İnsanlar arı ürünlerini daha fazla ve kolay elde edebilmek amacıyla arılar üzerinde çalışmışlar ve gözlemler yapmışlardır. Modern arıcı ilkel bal toplayıcıları ve avcılarının aksine arı ürünlerini kolayca elde edebilmektedir.

8 ARICILIĞI ÖNEMLİ KILAN UNSURLAR
Arıcılık en az sermaye ile en çok kar sağlayan bir meslektir.Yatırım harcamaları bir defaya ait olup, uzun yıllar işletilen bir tesis kurulabilir. Tarımın diğer kollarında çalışmak için araziye, tohuma, elektriğe, suya, işletme binası ve tesislerine, traktör vb. gibi pahalı alet ve ekipmana ihtiyaç vardır.

9 Arıcılık, bir işletmeden ayrı olarak toprağa bağlı kalınmaksızın çayır mer'a, yayla ve ormanlarda da yapılabilmektedir. Bir yörede arıcılık yapabilmek için bir arazinin satın alınmasına ihtiyaç yoktur.

10 Diğer üretim kollarında değerlendirilemeyen yaşlı ve çocuk işgücü kolaylıkla arıcılığa yönlendirilebilir.

11 Bir ek gelir kaynağı oluşu nedeniyle küçük aile işletmeleri, emekliler, topraksız çiftçiler, öğretmenler ve köy imamları için de alternatif bir geçim kaynağı durumundadır. Yoğun bir işgücü gerektirmez ve yılın belirli dönemlerinde atıl durumda kalan işgücü kolaylıkla arıcılıkta değerlendirilebilir.

12 Türkiye dünyada benzerine az rastlanır bir bitki çeşitliliğine sahiptir. Dünyadaki ballı bitki tür ve çeşitlerinin %75’i Türkiye’de bulunmaktadır. Türkiye’nin, çok farklı iklim ve toprak çeşitliliğine sahip olması, Akdeniz, Avrupa-Sibirya ve İran-Turan gibi üç farklı bitki alanının kesişme noktasında bulunması,

13 Başta buğdaygil olmak üzere, bazı bitki türlerinde tozlaşma rüzgâr yardımıyla olmaktadır. Bunların dışındakilerde ise böcekler etkilidir. Polinatör böceklerin % 90'ını ise arılar teşkil eder. Biyolojik çeşitliliğin korunması ve geliştirilmesi noktasında çok önemli bir işlevi yerine getirmekte olan bal arıları, tabiattaki tozlaşmanın % 85’ini gerçekleştirmektedir.

14 Bal arısının asıl değeri, bal ve bal mumu gibi arıcılık ürünlerini üretmelerinden çok, bitkilerin tozlaşmasındaki fonksiyonlarından kaynaklanmaktadır. Avrupa’da yetiştirilen 264 ayrı bitkisel üründen elde edilen ürünün % 84’ü böceklerin polinasyonu yoluyla üretilmektedir.

15 Bal arıları doğadaki tozlanma hizmetini düzenli ve disiplinli yapan böceklerdir. Bir ülkenin bitki zenginliğini muhafaza etmesi, tarımsal üretimde kalite ve verim artışı sağlayabilmesi için yeterli bal arısı mevcuduna sahip olması gerekir. Biyolojik çeşitliliğin korunması, gelecek nesillere aktarılması, sürdürülebilir gıda güvenliği ve erozyonun önlenmesi bakımından Arıcılığın,desteklenmesi gerektiği ortadadır.

16 TÜRKİYE ARICILIK İSTATİSTİKLERİ
Arıcılık Apiculture (Türkiye - Turkey) Arıcılık yapılan köy sayısı Yeni kovan Eski kovan Bal Balmumu Number of villages in apiculture New hives Old hives Honey Wax (adet - number) (ton-tons) 1991 21 540 54 655 2 863 1992 21 931 60 318 2 916 1993 21 975 59 207 3 110 1994 22 050 54 908 3 353 1995 21 987 68 620 3 735 1996 22 329 62 950 3 235 1997 22 145 63 319 3 751 1998 22 302 67 490 3 324 1999 22 447 67 259 4 073 2000 22 571 61 091 4 527 2001 22 606 60 190 3 174 2002 22 423 74 554 3 448 2003 22 110 69 540 3 130 2004 22 133 73 929 3 471 2005 22 550 82 336 4 178 2006 22 305 83 842 3 484 2007 21 560 73 935 3 837 2008 21 093 81 364 4 539 2009 21 469 82 003 4 385 2010 20 845 81 115 4 148 2011 21 131 94 245 4 235 2012 21 307 89 162 4 222 Arıcılık Pay Değişim 2010 (%) 2011 Bal üretimi (Ton) 81 115 100,00 94 245 16,2 Balmumu üretimi (Ton) 4 148 4 235 2,1 Kovan sayısı (Adet) 7,3 Eski tip 2,45 2,48 8,8 Yeni tip 97,55 97,52

17 DÜNYA ARICILIK İSTATİSTİKLERİ 2011
Sıra Ülke Üretim (1000 $) Üretim (Ton) 1 Çin 431000 2 Türkiye 236500 94245 3 Ukrayna 176412 70300 4 A.B.D. 168869 67294 5 Rusya Federasyonu 150590 60010 6 Hindistan 150565 60000 7 Arjantin 148056 59000 8 Meksika 145002 57783 9 Etyopya 134693 53675

18 Bazı Ülkelerde Birim Alana Düsen Koloni Varlığı ve Kovan Başına Bal Verimi (2007)
Yüzölçümü (1000 km²) Koloni/ km2 Bal verimi (kg/kovan) Bal verimi (kg/km²) Çin 7,407 9 600 0,77 40,93 31,52 Türkiye 4,825 775 6,23 15,32 95,44 Etiyopya 4,8 1 104 4,35 9,16 39,85 İran 3,5 1 650 2,12 10,28 21,79 Arjantin 2,97 2 780 1,07 27,27 29,18 İspanya 2,5 506 4,94 12,5 61,75 ABD 2,4 9 630 0,25 28,03 7,01 Meksika 1,8 1 965 0,92 30,18 27,77 Yunanistan 1,315 132 9,96 13,45 133,96 Fransa 1,014 550 1,84 15,76 29,00 Almanya 900 357 2,52 17,77 44,78 Kanada 555 9 985 0,06 56,68 3,40 Avustralya 368 7 692 0,05 48,91 2,45

19 ENTEGRE HAVZA PROJELERİ KAPSAMINDA ARICILIĞIN DESTEKLENMESİ
Havzalarda halihazırda yapılan arıcılık faaliyeti analiz edilmelidir. Bu kapsamda; Yörede mevcut arı ırkı tanımlanmalıdır. Sor sap çöz çalışmalarıyla arıcıların ihtiyaçları tespit edilmeli, Arıcı Birlikleri ile görüşerek yerel sorunlar belirlenmelidir.

20 Arıcılığın desteklenmesi için aşağıdaki uygulamalar yapılabilir:
Koloni verilmesi (Arılı kovan) Arıcılık ekipmanları verilmesi Arıcı birliklerine bal işleme ve depolama ekipmanları verilmesi Ağaçlandırma ve mera ıslahı çalışmalarında ballı bitkilere yer verilmesi

21 Arılı Kovan Verilmesi Arılı kovan verilmesi en fazla talep edilen fakat en riskli destekleme yöntemidir. Arılı kovan verilmesinin riskleri şunlardır: Canlı materyal vermek başlı başına risktir. İklime bağlı olarak koloni kayıpları % 40-50’ye ulaşabilmektedir. Piyasada arılı kovan arzı yeterli değildir. Belirli bir üreticisi veya bir satıcısı yoktur. Arı ırkı ve menşeini belirlemek zordur.

22 TÜRKİYE ARI IRKLARI

23

24 Arıcılık Ekipmanları ve Sarf Malzemelerinin Verilmesi
Arıcılıkta kullanılan ve en masraflı girdilerden olan kovan (Kuluçkalık-Ballık), temel petek, bal süzme makinesi, balmumu eritme teknesi vb. malzeme ve ekipmanlar verilebilir. Verilen malzemeler arıcılık dışında bir amaçla kullanılamayacaktır. Verilen boş kovanlar bölme suretiyle arılı kovan satışı yapan arıcıların maliyetini düşüreceği için arılı kovan arzı artacak, fiyatlar düşecektir.

25 Arıcı birliklerine bal işleme ve depolama ekipmanları verilmesi
Bölgede örgütlü bir birlik varsa bu birliğin bal depolama ve paketleme, temel petek üretim makinesi gibi ihtiyaçlarının karşılanması yöre arıcılığını doğrudan destekleyecek ve kalkındıracaktır. Arıcılıkta üretim kadar pazarlama sorunları da önceliklidir. Arıcılığın en önemli girdilerinden birisi olan temel petek üretimi en önemli ihtiyaçlardan birisidir.

26 Ağaçlandırma ve mera ıslahı çalışmalarında ballı bitkilere yer verilmesi
Arı yetiştiriciliği ve bal üretiminde temel etken; coğrafyanın, iklim şartlarının ve ballı bitki florasının uygun olmasıdır. Tür seçiminde orijin olarak bölgeye özgü, çiçeklenme mevsimi birbirini takip edecek desende türler belirlenmelidir. Böylece yıl boyunca devamlı nektar akımı sağlanacak, kovan başı bal verimi artacaktır.

27 ÇİÇEKLENME TAKVİMİ

28 ÇİÇEKLENME TAKVİMİ

29 Ballı bitkilerle ağaçlandırma ile elde edilecek yararlar:
Verimsiz alanlardan yararlanılacak, Ekolojik denge ve yaban hayatı korunacak, Verimli üst topraklarımız erozyona karşı korunmuş olacak, Arıcılıkla orman köylüsüne ekonomik açıdan bir katkı sağlanmış olunacak, Orman köylüsünün ek gelir sağlaması ormana olan baskının azalmasına katkı sağlayacaktır.

30 HAYVANSAL ÜRETİM YAPILARI TİPLERİ
Büyükbaş hayvanların barındırıldığı ahırlar, - Süt sığırı ahırları, - Besi sığırı ahırları, Küçükbaş hayvanların barındırıldığı ağıllar, Kanatlı hayvanların barındırıldığı kümesler

31 SÜT SIĞIRI AHIRLARI - Bağlı duraklı ahırlar, - Serbest ahırlar,
- Serbest duraklı ahırlar

32 BESİ SIĞIRI AHIRLARI Bağlı duraklı besi sığırı ahırları,
Serbest besi sığırı ahırları, Serbest duraklı besi sığırı ahırları, Izgara tabanlı besi sığırı ahırları

33 BAĞLI DURAKLI AHIRLAR

34 BAĞLI DURAK UNSURLARI

35 DURAKLARIN İKİ SIRALI DÜZENLENMESİ

36 KISMEN AÇIK SERBEST SÜT SIĞIRI AHIRI

37 KISMEN AÇIK SERBEST BESİ SIĞIRI AHIRLARI

38 KOYUN AĞILLARI Koyun yetiştiriciliği, genellikle tarıma uygun olmayan, büyükbaş hayvan yetiştiriciliğinin yapılamadığı ve düzgün topoğrafyaya sahip olmayan arazilerde yaygındır. Koyunlar düşük ve yüksek sıcaklıklara karşı oldukça dayanıklıdır. Özellikle doğum ve kırkımdan sonraki dönemlerde yağışlara ve soğuk rüzgarlara karşı korunmaları gerekir.

39 KOYUN AĞIL TİPLERİ Açık ağıllar Sert tabanlı kapalı ağıllar
Izgara tabanlı kapalı ağıllar

40 AÇIK AĞILLAR Açık tipteki ağıllar, yağışı az ve drenaj koşulları iyi olan yerlerde çatısız veya sundurma tipi basit çatılı olarak düzenlenirler. Açık cephenin ön tarafında iklim ve arazi koşullarının uygun olması durumunda bir gezinme yeri de bırakılabilir. Dinlenme yerinde koyunlar için m2, gezinme yerinde ise bu değerin yaklaşık iki katı alan ayrılmalıdır. Gezinme yerinin tabanına dışa doğru %5-10 arasında bir eğimin verilmesi gerekir.

41 Açık Ağıllar

42 TAVUK KÜMESLERİ Tavuklar, sıcaklık, ışık ve hava değişim oranına karşı oldukça hassas hayvanlardır. Bu nedenle kümeslerde çevre koşullarının kontrolü ve havalandırma sistemlerinin tasarımı çok önemlidir. Kümesler, drenaj koşulları uygun, içme suyu, elektrik ve ulaşım olanakları bulunan ve yeterli havalandırma olanağına sahip olan bir yerde kurulmalı ve sert rüzgarlara karşı korunmuş olmalıdır.

43 Barınakta uygun şartlar sağlanmadan kârlı bir hayvancılık yapılamaz.
Kapalı ve bağlı duraklı süt sığırı ahırlarında, yeteri kadar havalandırma ve aydınlatma sağlanamayıp, yem kısıtlı, yanlış ve besleme değeri yönünden yetersiz kalitede verildiğinde, hastalık riski artmakta, hayvanların verimi düşmekte ve yetiştirici kısa sürede zarar ederek, işletmesini tasfiye etmektedir. Besi sığırları soğuğa daha dayanıklı olduğu için tamamen ya da kısmen açık ahırlarda barındırılabilir. Besi sığırı ahırları, basit konstrüksiyonlu, yeterli havalandırma olanaklarına sahip, maliyeti düşük, ferah ve çok yönlü kullanıma uygun olacak şekilde planlanmalıdır.

44 AHIRLAR PLANLANIR VE YAPILIRKEN
1. Barınacak hayvanların temiz hava, sıcaklık ve nem gibi çevre isteklerinin en iyi biçimde karşılamasına, 2. Hayvanların yaşam tarzına ve davranışlarına uygun olmasına, 3. Ahır içerisinde esas olan yemleme sağım, gübre temizliği ile diğer bakım işlerine yönelik işlerin kolayca yapılmasına ve işgücü gereksinimin en aza indirilmesine, 4. Ahır ve elemanlarının yapım maliyetinin ucuz olmasına, 5. Ahır içerisinde sürü yönetiminin kolay yapılmasına, 6. Ahır tipinin mekanizasyon ve teknoloji uygulamasına yatkın olmasına özel özen gösterilmelidir.

45 YERLİ SIĞIR IRKLARIMIZ
YERLİ KARA BOZ IRK DOĞU ANADOLU KIRMIZISI (DAK) GÜNEY ANADOLU KIRMIZISI (GAK)

46 YERLİ KARA

47

48 BOZ IRK

49

50 DOĞU ANADOLU KIRMIZISI

51 GÜNEY ANADOLU KIRMIZISI

52 Yerli ırklar yüzyıllardır yetiştirilegeldikleri çevrenin kendine özgü koşullarına çok iyi uyum sağlamış, verimleri düşük olsa bile özgün nitelikleri olan, dayanıklı, kanaatkar, yetersiz çevre koşullarında üreyebilen hayvanlardan oluşur. Yerli ırkların yok olması, taşıdıkları bu ayırıcı özelliklerin de yok olması anlamına gelmektedir. Gelecekte bu özelliklerin hangisine gereksinme duyulacağını şimdiden tahmin etmek güç veya olanaksızdır.

53 KÜLTÜR IRKI SIĞIRLARIMIZ
HOLŞTAYN (SİYAH ALACA) MONTOFON (ESMER) SİMENTAL JERSEY

54 HOLŞTAYN-SİYAH ALACA

55 MONTOFON(İSVİÇRE ESMERİ)

56 SİMENTAL

57 JERSEY

58 KARLI HAYVANCILIK Sığır besiciliğinde maliyeti olusturan masraf unsurlarının oransal dagılımı: hayvan bedeli % 51.13; yem giderleri % 24.80; isçilik giderleri %6.72; veteriner saglık giderleri % 3.05; amortisman ve bakım onarım giderleri % 1.13; stopaj giderleri % 2.03; genel idare giderleri % 1.02 diger cari giderler % 9.85

59 Bütün kaba ve kesif yemleri dışarıdan satın alarak, kârlı bir süt hayvancılığı yapmak mümkün değildir. Bu nedenle hayvan başına 5 dekar, sulu arazide 3 dekar, birden fazla ürün alınan yerlerde en az 1,7 dekar sulu taban arazisi olması arzu edilir. Bir hayvan için, her yıl, 8 ton civarı mısır silajı, 2 ton kadar kuru yonca otuna ihtiyaç duyulmaktadır. Bitkisel üretim için hiçbir arazisi olmayan işletmelerin uzun dönemde yaşama şansı yoktur.

60 İşletmenin bulunduğu bölgedeki iklim ve toprak şartlarına göre çayır otu, silajlık mısır, sorgun-sudan otu melezi, yonca, fiğ, korunga, vb. kaba yemler işletmede üretilerek en az %50 maliyet azaltılabilir. Yonca ve mısır silajı olmadan verimli bir hayvancılık yapılamaz. Tane yemleri, arpa, mısır, buğday, bakla, yulaf işletmede üretilebilir, ayçiçeği küspesi, pamuk tohumu küspesi, soya vb. hammaddeleri ve katkı maddelerini (tuz, soda, vb.) satın alarak konsantre yem üretilmelidir. Bu durumda fabrika yemlerine göre maliyet en az %20-30 azalacağı gibi, besin içerikleri yönünden garanti, dengeli ve sağlıklı bir yemle besleme şansı bulunur.

61 İnek sütünün % 87’si su olduğuna göre, çok süt veren hayvanların su ihtiyaçları çok fazla olup, günde bir defa su içerek veya hayvana bir teneke su vererek bu ihtiyaç karşılanamaz. Bu durumda hayvanlar süt verimlerini azaltırlar. Bir çok işletme hayvanlara yeterli su sağlamadığı için eksik verim aldığının farkında değildir. Günde litre süt veren 600 kg ağırlığındaki bir süt ineğinin günlük su tüketimi litreye kadar çıkabilir. Bu nedenle, süt inekleri istedikleri her an temiz ve içilebilir nitelikte suya ulaşılabilmelidir. Bu amaçla ahırda otomatik su sağlayan sistem planlanmalı, ayrıca, mer’ada da hayvanlar için yeterli su imkanı sağlanmalıdır.

62 Hayvan barınaklarında, özellikle kapalı barınaklarda biriken gübrenin açığa çıkardığı dört zararlı kimyasalın biri amonyaktır. Hidrojen sülfit, karbondioksit ve metan gazı ile birlikte amonyak birikmesi ineklere, besi danalarına, diğer tüm çiftlik hayvanlarına ve özellikle de buzağılara büyük zararlar verir. Gaz halinde ortaya çıkan ve barınak içerisine yayılan amonyağın en kötü etkisi solunum yollarına yaptığı tahriş edici etkidir. Akciğerlerde şişme, göz ve solunum yolunda tahriş yapan amonyak, aynı zamanda zatürre hastalığına da zemin hazırlar.

63 Amonyak emisyonunun artması hayvanlar için zararlı olduğu gibi, insanlar için de zararlıdır. Çalışanlara zarar verir. Buzağılar ise; ergin sığırlardan çok daha hassas olup, zatürre'den ölürler Solunum yolu enfeksiyonlarından uzak durmak, süt ve et üretiminde karlılık, insan ve hayvan sağlığı için amonyak birikimine mutlaka çare bulunmalıdır. Bunun için kapalı, havalandırmasız barınaklar yerine açık, havalandırmalı barınaklar tercih edilmelidir. Çatı ortasında açıklık bırakılmalıdır. Zararlı gazların ahır içinde birikmesine meydan verilmemelidir.

64 HANGİ ÜRETİM MODELİ DESTEKLENMELİ?
Günümüzde işletmelerin büyük bir çoğunluğunu oluşturan küçük ve orta ölçekli çiftçilerimizin yanında devletin verdiği olağanüstü desteklerle süt sığırcılığına yönelen, dev süt sığırcılığı işletmeleri kurulmaktadır. Batı ülkeleri tarafından öne sürülen bu yaklaşıma göre; endüstriyel tarım için küçük ve orta ölçekli işletmelerle yapılan köylü tarımcılığı terk edilmeli, büyük ölçekli şirket tarımcılığı egemen olmalıdır. Dev sığırcılık işletmelerinde damızlık hayvanlardan sağım makinelerine, ilaçlardan yeme kadar ağırlıklı olarak endüstriyel girdi kullanılıyor. Bu girdiler de Batı’dan ithal edilerek Türkiye’ ye giriyor.

65 DEV SIĞIRCILIK İŞLETMELERİ BAŞARILI MI?
Genellikle baş hayvanla işe başlayan bu girişimciler, kısa zamanda başlık işletmeler kurmuşlar. Kimileri de 2-3 binlik işletmelere sahip olmuşlar. Bu iş adamları “Kaliteli süt açığını görerek ve verilen desteklere güvenerek yatırım yaptıklarını, ancak süt fiyatlarında düşüşler nedeniyle, küçük çiftçilerden daha kötü durumda kaldıklarını, sütün fiyatının belirlenmesinde rolleri olmadığını, batışlarından herkesin zarar göreceğini, çiğ süt fiyatının keyfi olarak düşürülmesine karşı bir şey yapmaları” gerektiğini bildiriyorlar.

66 HERKES MAĞDUR KAZANAN KİM?
Türkiye’de de organize gıda perakendeciliği, çok uluslu hipermarketlere sağlanan olanaklarla tekelleşti ve yabancılaştı. Bugün gıda perakendeciliği, Carrefour, Migros, Metro ve Tesco gibi dört yabancı tekelin denetimine girdi. Tekelleşen ve yabancılaşan şirketler karşısında büyük üretici firmalar bile, pazarlık ve yaptırım gücünü giderek yitiriyor. Üretici firmalar, mallarını pazarlamak için birçok bedeli, organize gıda perakendeciliği yapan tekellere ödemek zorunda. Bırakınız küçük üreticileri, büyük üreticiler bile zor durumda.

67 AVRUPA BİRLİĞİ’NDE DURUM NE?
AB’de dev işletmeler yaygın değildir. Örneğin süt inekçiliği açısından büyük işletme olarak kabul edilen 100 baş ve üzeri işletmelerin payı Fransa’da %1, İtalya’da %4, Almanya’da %3,8, Polonya’da binde 1’dir. Bu ülkelerdeki işletmeler Türkiye’ye göre biraz daha büyük, ancak Türkiye’deki gibi aile işletmeleri egemendir.

68 SÖZLEŞMELİ TARIM MODEL OLABİLİR Mİ?
Sözleşmeli Tarım, tarım ve gıda şirketleri ile küçük ve orta ölçekli işletmeler arasında tek yanlı bağımlılık temelinde sürdürülen bir işletme modelidir. Bu tarım şeklinde belirleyici, tarım ve gıda şirketleridir. Şirketler, çiftçinin hangi ürünü, bu ürünün hangi çeşidini, nasıl ekeceğini, nasıl ve ne zaman hasat edeceğini ve hangi koşullarda teslim edeceğini fiyatına varıncaya kadar belirlerler. Bu bağlamda kullanılan tarımsal girdiler (tohum, damızlık, ilaç, gübre, yem vb.) de şirketler tarafından temin edilir.

69 SÖZLEŞMELİ TARIMIN OLUMSUZLUKLARI
Köylü-yerli ve yabancı tarım ve gıda şirketi ilişkisinden üretici zararlı çıkmaktadır. Tarımsal üretim deseni, yurt gereksinmelerine göre değil, şirketlerin çıkarlarına göre şekillenmektedir. Köylü, kendi mülkünde işçi konumuna düşmektedir. İşletmelerde tarımın tek yönlü üretime (monokültür) dönüştürülmesi, çevresel kirliliği artırmaktadır. Bedelini çoraklaşan toprak ve çiftçi ödeyecektir.

70 Sözleşmeli tarımın, çiftçi açısından olumsuzlukları üzerine birçok örnek verilebilir. Örneğin, 1980’li yıllarda Ege'de patates tarımında yaşandı ve kırsal kesimde intiharlara neden oldu. Daha yakın geçmişte 2009 yılında salça sanayicileri ile sözleşmeli tarım yapan domates üreticileri, başlangıçta taahhüt edilen fiyatın aşağı düşürülmesine engel olamadılar. Tonlarca domates tarlalarda çürüdü. Türkiye'de sözleşmeli tarım kıskacına alınan bir üretim dalı da tütüncülük oldu. Tütün çiftçilerinin eline geçen fiyat, yabancı firmaların keyfine bırakıldı.

71 TARIMDA ASIL SORUN NEDİR?
Türkiye’de tarımsal sorunlarının nedenini “Tarımda Küçük İşletmeler ya da Aile Çiftçiliği”ne bağlıyorlar. Bu yaklaşımın sorgulanması gerekiyor. Aslında, Türkiye’nin tarımda en büyük zaafı, milli bir tarım politikası olmayışından kaynaklanıyor. İkinci zaafı, çiftçi örgütlerinin güçsüzlüğüdür. Bu bağlamda tarımın zaafı küçüklüğünden değil, ekonomik olarak örgütlenmenin neredeyse olmayışından ileri geliyor. Etkin ve iyi işleyen bir örgütlenme hem girdi temininde hem de pazarlama aşamasında yaşanan problemleri ortadan kaldırabilmektedir.

72 ÖZGÜN BİR TARIMSAL KALKINMA MODELİ YOK MU?
Kamu ve çiftçi yararı açısından Sözleşmeli Tarım'ın olumlu örnekleri de var. Bu konuda Türkiye'de en tipik örnek, şeker pancarı tarımı olmuştur. Kendi üretimlerini katma değerli hale getirmek için bir kooperatif şirketi bünyesinde bir araya gelen üreticilerin oluşturdukları üretici ve üretimle bütünleşmiş tarımsal sanayi modeli başarılı olmuştur.

73 ENTEGRE HAVZA PROJELERİ KAPSAMINDA HAYVANCILIĞIN DESTEKLENMESİ
Canlı hayvan verilmesi Barınak yapımı Yem bitkisi tarımının teşvik edilmesi Mera ıslahı


"ORMAN VE SU İŞLERİ BAKANLIĞI" indir ppt

Benzer bir sunumlar


Google Reklamları